Katalog

26EK1M1992 PAZARTESI CUMHURİYET SAYFA HABERLER CUMHURIYETTEN OKURLARA ÖZGEN ACAR AkşkanlıUar. Önceki gün Anadolu Ajansı (AA) Istanbul'dan dünyadaki gazete sayıları hakkında ılginç bir haber geçtı. Haberin ilk paragrafı şöyleydi: "Dunyada en çok günlük gazetenin 2 bin 151 adetle Hin- distan'da. en yüksek gunluk tira/m ise, 139 milyon 715 bin adetle, dağıtılan SSCB de olduğu belirlendi.''SSCB kısalt- ması, yılların alışkanlığının yarattığı bır dikkatsizlik olabi- lirdi. İstanbul'da haberi yazan, okuyan, Ankara'da servise koyan ve hatta bazı gazetelerde bu yanlışı ile haberi sü- tunlara geçiren meslektaşlar da aynı alışkanlık içinde olmalıydılar! Dünyanın sayılı uluslararası iletişim kuruluşlanndan "Agence France Presse (AFP)" geçen çarşamba günü Londra'dan ilgınç bir haber geçti. Anadolu Ajansımız (AA) da bu haberi Türkçeye çevire- rek abonelerine ıletti. Haberin ilk paragrafı şöyleydi: "Uluslararası Af Örgutu, butün dunyada çocuklann in- san haklan alanındaki 'korkunç ihlallerin' kurbanı olduğu- nu, binlerce çocuğun hükumetlerin zımni onayı ile güven- lik guçlerı tarafmdan işkenceye tabi tutulduğunu, hapse atıldığını ve bazen öldurülduğunu bildirdi." Haberin içinde Brezılya, Peru. ABD, Hındistan, Guate- mala, Meksıka, Romanya, Israil'de çocuklara yönelik "korkunç ihlaller" anlatılıyordu. Hatta beş çocuğun idam edildiğine ve çoğunun da ABD'de gerçekleştirildiğine dik- kat çekiliyordu. Bu arada Teksas eyaletinde 17 yaşından küçük bir çocuğun akli dengesının bozuk olmasına karşın idam edıldiği de bıldiriliyordu. (AA)'nın haberınde Türkıye'den söz edilmiyordu. Buna karşılık, Londra temsılcımız Edip Emıl öymen, Uluslarara- sı Af Örgütü raporunun Türkiye bölümünden de alıntılar içeren bir haber geçtı. Raporda, Türkiye'de "Güneydoğu olayları sırasında, guvenlik kuvvetlen kadar, PKK'nın da Kürt çocuklanna kötü davrandığı ve oldürdüğü" anlatılı- yordu. Gerçek haberi Cumhuriyet'te okuduğunuz için ra- porun geri kalan bolümüne burada değinmeyeceğim... Bu titiz ve dikkatli gazeteci arkadaşımız Edip Emil Oy- men ile ilgılı olarak yakın gelecekte bır başka güzel haber daha vereceğız. (AA)'nın bu ikınci haberinde alışkanlığın yarattığı bir dik- katsizlikten kuşkusuz söz edilemez. (AA) bu haberin Türki- ye bölümünü servise koymamış, abonelerine ve dolayısıy- !a Türk okurlarına bu önemli eleştirinin ulaşmasını önle- mişti. Bir başka deyişle (AA), devekuşu rolünü oynamıştı. ••• Cumhuriyet Matbaacılık ve GazetecilikT.A.Ş.'deki yöne- tim değişikliğinı okurlarımız çok iyi bilirler. Yeni yönetim işbaşı yapmadan on gün kadar önce eski yönetim gazete- yi basan ve yayan şirketin içinde bulunduğu ekonomik koşullardan dolayı konkordato istemişti Konkordato ile ılgili mehil 22 Ekimde bitti Konkordato komiseri Sayın Kayhan Obuz, mahkemeye objektif bir ra- por verdi Raporda şu değerlendirme yer aldı: "Borçlu şırket her şeyden once adı ve yaşı Türkiye Cum- huriyeti ile özdeşleşmiş bulunan ve 7 Mayıs 1924 tarihin- den beri kesintisiz olarak Türk basın ve yayın hayatında kendisine özgü bir yeri olan ve adını da Cumhuriyet'in ku- rucusu yüce önder büyük Atatürk 'un koyduğu, belki tirajıy- la değil, ama adı ve içeriği ile basında simge olmuş bir yayın kuruluşudur... Borçluya kötü niyetli diyebilmek insaf olçüleriyle bağdaşmaması gereken bir davranış biçimi olabilir..." Imar Bankası'nın haciz ekibinin gazetemizin kâğıtJarına el koyma işlemi cuma günü başarısızlıkla sonuçlandı. An- cak bugün aynı girişimin yeniden yapılması olası... Olayın cuma günü duyulmasmdan sonra başta okurları- mız olmak üzere pek çok kişi ve kuruluş Cumhuriyet'e her türlü destek önerisinde bulundu. "imar Bankası'na karşı bir retcephesi" olusturmaktan tutun da hacze konu olacak mal varlıklarının çevresine çekilecek "etten duvarda bı- reysel tuğla olmaya " yönelen öneriler geldi. "Cumhuriyet" gazetesini yaşatmaya azimli çalışanları yasal çizgiler içinde bır mucadeleye karar verdi. Bu müca- delenin okurlarımızın desteği, çalışanlarm özveri ve inançları ile kazanılacağından kuşkumuz yok. Her geçen gün umudumuz daha da güçleniyor. ••• Dış Haberler Servisımizin genç muhabirlerinden Erdal Güven geçen hafta içinde Atina'ya uçtu. Kıbrıs Rum lideri Yeorgıos Vasilıu ile özel bır mulakat gerçekleştirdi. Aynı gün Kıbrıs Temsılcimız Izzet Rıza Yalın da KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile konuştu. ' Tam bır sayfa tutan her iki mülakat ile okurlarımız bugün New York'ta başlayacak olan ve sayısı unutulmuş yeni bır "raund" öncesinde iki liderın düşüncelerini birinci elden öğrenmiş oldular. Oral Çalışlar titiz bir bilim adamı. Çağdaş bir yaklaşımla ve bilimsellikten ödün vermeksizin Islamiyetin önemli bir dönemini islam ve Batı kaynaklarından araştırdı. Tüm dinlerde görülen ayrılık ve bölünmelerden islami- yet de nasibini almıştı. Oral Çalışlar bu hafta içinde sizlere Hz. Ali ile Muaviye Kavgası'nı alışılmışın dışında, bilimsel bir çizgiden ayrılmaksızın anlatacak. Bu yazı dizisinin önemli tartışmalara yol açacağından kuşkumuz yok. Simdiye kadar benzeri görülmemiş bazı yazı dizilerinin sırada olduğunu da söylemekle yetineceğim. Sağlıklı, başanlı ve mutlu günler dileğiyle... "iVIACINTOSH pPERATÖRü' GRAFİKER Büyük bir uluslararası organizasyonun Türkiye temsilcisi olan şirketimiziçin; Kendinizi... -Yaratıcı -Dizayn yeteneği olan -İyi İngilizce bilir olarak nitelendiriy orsanız. Ve -AppkQuadra700 -Adobe Ulustrator -Reprocamera Size yabancı değilse 543 9173/ 74-75 Nolu telefonlardan acele randevu almanız rica olunur. Uyuşturucuda transit' ülke konumundaki Türkiye, ele geçirilen eroin bakımından dünya üçüncüsü ÜCRETDOLGUNDUR P i k a j ö r D E N E Y I M L I H I Z L I REPflD RDU>W U W AS » ydu 37. T^nkfvt »200 tsanbul Tefefan. 232 5310 Eğitilmiş köpek sayısı arttırılıyor Uyuşturucuya bobi tuzağı NECATİ AY GIN İZMİR - Üretici ülkeler ile tü- ketici ülkeler arasında transit uyuşturucu madde kaçakçılığı alanında köprü bir ülke duru- munda olan Türkiye. yakalanan eroin maddesi bakımından dun- yada üçüncü. esrar maddesi bakımından ise 14. sırada yer alıyor. Fçışlen Bakanlığı Müsteşan Fahn Öztürk. uyuşturucu olay- lan karşısında polis teşkilatının yetersız olduğunu belirterek. "Emniyet ve asa>işı sağlamakla görevli olan polis teşkılatımız gerek guvenlik açısından gerek- se diğer görevler açısından yeter- siz, arzu ettiğimız düzeyd'e de- ğıl" dedi. Interpol Genel Sekreterlıği'- nce hazırlanan rapora göre. uyuşturucu kaçakçılığııu önle- mede Türk polisı başanlı bulu- lunuyor İçışleri Bakanlığı yetkililen de terörden sonra polisın en çok uyuşturucu kaçakçılığıyla uğ- raşuğını vurguluyor. İçışlen Ba- kanlığı Emniyet Genel Müdür- • İnterpol Genel Sekreterliği tarafından hazırlanan rapora göre, uyuşturucu kaçakçılığını önlemede Türk polisi başanlı bulunuyor. • İçişleri Bakanlığı ise önlemlerin yeterli olmadığı görüşünde. Yeni polis okullan açılacağı. Her yıl 10 bin yeni polis alınacağı ve uyuşturucu olaylannın önlenmesi için eğitim merkezleri açılarak. eğitilmiş köpeklerin arttınlacağı bildiriliyor. lüğünce yapılan açıklamaya göre, Türklerin genelde uyuştu- rucu maddenin gerçek sahipleri olmayıp. toplayıcı olduklan be- lırtıliyor. Narkotik Daire BaşkanlığY- nın verilerine göre. son on yıl içinde 8 bin 483 uyuşturucu ola- yına el konuldu Olaylarla ılgili Son 10 yılria ele geçirilen uyuşturucu miktarı r* 1382 1983 1984 1985 1986 1987 1988 1989 1990 1991 1992 ^ ^ 1057 765 STS 730 749 1893 770 693 784 880 599 Stt* caym 2594 2C75 1824 röo 1 T 95 733 2001 18-5 2262 184S 1256 I KG. 1460 1666 Î352 501 2336 1940 42t1 4874 99S7 3535 9959 a»* GR 265 426 681 217 490 382 229 800 264 639 200 KG 54 287 195 10' 166 1303 97 6 754 86i 1026 796 aEGECaiYHTURUCI Errtı GR 941 823 349 249 100 054 272 795 2"7 908 662 KG. 33 58 79 75 46 6î 44 106 374 131 20 wm GR. S61 473 874 986 686 747 596 049 756 051 100 74 - 58 16 15 3 3 23 AfTN GF 559 "20 333 427 657 "58 704 549 64" '69 KG. - - - - - - - 1 1 4 GR. - 35 - - - 051 844 153 2% 270 506 olarak 21 bin 126 kışi mahke- melere verildı. Ele geçen uyuşturucu mikta- nnın ise, yaklaşık 6 ton 524 ki- lo eroin, 42 ton 995 kilo esrar olduğu ortaya çıktı. Emniyet Genel Müdürlüğü yetkililennce yapılan açıklama- da Türkiye'nin üreüci ve tüketici ülkeler arasmda köprü görevi üstlendiğı belirtilerek şu görüş- lere yer verildi: "Doğu ve Güneydoğu Asya ülkelerinden başlayan uyuştu- rucu trafiği, güneyden deniz yolu ile. ülkemiz üzerinden de Balkan rotasına takip eden bır güzergah ile Avrupa ülkelerine ulaşmaktadır. Sentetik uyuşturucular ve psikotpop ilaçlann kaçakçılığı bakımından ise bu trafık ters bır seyir göstermektedir. Söz konu- su uyuşturucu haplar çeşitli ^rap ülkelerine Türkiye üze- rinden transit geçiş yapmak su- retiyle kaçınlmaktadır. Özeflikle Captagon ısımli hap bu konuda binnci sırayı işgal etmektedir." Yetkililer. bır ülkenın tek ba- şına çabasıyla sorunu çözeme- veceğini belirtirkcn. İçışleri Ba- kanlığı Müsteşan Fahri Öztürk. 26l'i amir toplam 806 uzmanın görev yaptığıru bunun da uyuş- turucu kaçakçılığı için yetersiz olduğunu söyledi. Öztürk. yeni yapılanmayla ilgıli şunlan söyle- di "Yeni polis okullan acıyoruz. Her yıl 10 bin yeni polis alacağız. Uyuşturucu olaylannın önlen- mesi için eğitim merkezleri aca- cağız. Eğitilmiş köpeklerin sayılan arttınlacak. U>oıştunıcu madde kullanımı ile mücadele için çe- şitli eğitim faaliyetleri düzenle- yen teşkılalımız. gençliğın uyuş- turucu madde alışkanbğı ve aî- kollü içki kullanma konusunda eğitilmesı, için çahşmalar yap- maktadır." İstanbul Feshane'de düzenlenen 'performans'ta, kente duyârsızlık, körlükle temsil edildi Oylegüzelbirkentteyaşıyoruzki,görtne! • 3. İstanbul Bienali'nin yapıldığı Eyüp'teki tarihi Feshane binası, dün En- der Güzey'in 'İstanbul Medeniyeti' adlı ilginç gösterisine sahne oldu. Kültür Servisi - Etkileyıci bü- yüklükte ve ferahhktaki Fes- hane'de. Ender Güzey'in, 'is- tanbul Medeniyeti" adlı perfor- masını ızlemek için göstennin yapılacağı mekanın girişine gel- dığimizde. iki bayan kolumuza, san üzerine üç siyah noktalı kör kolluğunu takıyor. Koridorlardan geçip "han- ganmsı" odaya girdiğimizde, ortalıkta kör kolluklanyla gezi- nen bır dolu insan görüyonız. Kulağımıza müzik sesi çalını- yor. Sağda. dört yanı mumlaria çevrili, ön kısmınida açık birTV bulunan pistin üzerinde. Barok müzıkten örnekler sunan üçlü- yü görüyoruz. Karşılannda ya- nm daire şeklinde sıralanan sandalyelere oturmuş, kör kol- luklu ve kara gözlüklü tuhaf gi- yimli insanlar. Diğer yanda. yüksek demir iskelenin üzennde bir balerin kendi halinde dansediyor. İske- lenin dibınde, şık giyimli bir çift "'kıro müzik setinden" disco müziği dinliyor. Solda yıne demır iskelenin uzennde kapalı TV'vi, pür-dik- kaı ızleyen kör kolluklu ve göz- lüklü insanlar. TV açıhyor. in- sanlann yüzündeki ifade değış- miyor. insanlar. "gösteri bundan ibaret herhalde" dıye sohbetle- re dalmışken. balerinli iskele- nin dibinde, manitasıyla disco Fıçdara ata biner gibi oturan sanatçılar, ellerindeki tokmaklan vurarak belki de 'gürültüye' gittiğimizi anlatmaya çalıştılar. müziği dinleyen adam rolü ya- pan Ender Güzey ayaklanıyor. TV ve müzik izleyen kara göz- lüklü arkadaşlannı alıyor. Ön- de onlar arkada bız, karşı duva- ra. garip alet-edavatla dolu sah- neye doğru ılerliyoruz. Önde vatay durumda iki metal fıçı, yanlarda büyük çınko levhalar. arkada sevimsiz bir heykelin bulunduğu sahne kırmızı kur- deleyle çevrili. Grup sahnede >erinı abvor. Güzey bir makas alıp. "Herke- se hayırlı uğurlu olsun" diyerek kurdeleyi kesıyor. Ardından, ızleyıcilerin şaşkın bakışlan arasında bir fıçılara ata biner gibı oturuyorlar ve ellerindeki kocaman tokmaklan fıçılara olanca güçlenyle indırmeye başlıyorlar. Içki ve sohbetın etkisiyle ha- fiçe"mayışmış" izleyıaler neye uğradığını şaşırmışken. kor- kunç gürültünün arasında. cılız bir ses duyuluyor Oandasah- nenin ortasında hareketsız du- ran adamın dudaklannın kımıl- dadığını fark ediyoruz. Ağız ha- reketlennden adamın sesini yükseluiğini, giderek haykır- maya başladığını ızlıyoruz Şiır okuyucu boğazını paralarcası- na haykınyor. ancak ne kadar kulak kesilsek de kınk dökük bir kaç kelimeden başka şey du- yamıyoruz. Sonunda aniden 'tamtamlar' sustuğunda, tok- maklar yere bırakıldığında, şiır okuyucu ancak halsizce, "İstan- bul'u dinliyorum.." diye inleye- biliyor. Çaldığı tamtamdan hayli yurgun düşmüş Ender Güzey'e '•Göremediğirniz nedır tstan- bul'un güzellikleri mi. cirkinlik- ler mi?" diye soruyoruz. "Gü- zellikleri görseydık İstanbul bu hale gelmezdı" diyor Amayine de umutlu Güzey. "Hala şansı- mız var. varolan güzellıklen kurtarabılınz. Birbirimiz suçla- madan. yapılan iyi şeylen tak- dır ederek, hemen başlayabili- nz. Hoş olan da bu." Cumhurbaşkanı havaalanı açtı Hezarfen adı verilen Türkiye'nin uluslararası tescilli ilk özel ha\ aalanı dün Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından hizmete açıldı. Özal, > aptığı konuşmada, Türkiye'nin 2000'li y ıllara daha büyümüş \e daha modernleşmiş bir > apıyla ka> uşacağını sö> kdi. Törende Cumhurbaşkanı Özal'a Hezarfen Hav aalanı'nı \ apan Kar Şirketler Gnıbu Yönetim Kunılu Lyesi Faruk Berksan tarafından bir plaket verildi. Hezarfen Ha\ aalanı 28 metre eninde. 680 metre U7unluğunda asfalt piste sahip. 6 tonun altındaki her türlü iniş-kalkışın > apüacağı alanda şu anda 50 ucağa hizmet \ erilebilecek. 3 mil\ on dolara mal olan havaalanında pilot eğitimi de yapılacak. Bu arada Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Birinci L'luslararası Adolesan Çağı Kadm Sorunları \e Yeni Yakiaşunlar Koıtgresi nedeniyle 3 saatliğine Istanbul'dan Antalya'vagitti. ALARKO HOLDİNG A.Ş. TAŞINDI M u a l l i m N a c i C a d . 1 1 3 - 1 1 5 8 0 8 4 0 O r t a k ö y - İ s t a n b u l Tel: 2 5 8 61 20 P B X F a x : 2 6 0 71 78 - 2 2 7 04 2 7 \ O T A L S I . M A L A R K O S A N A Y I T E S I S L E R I V E T I C A Ş B I R S U R E D A H A A Ş A Ğ I D A K I F A X V E T E L E F O N L A R I K U L L A N A C A K T I R T E L : 2 7 6 9 6 0 0 / 1 4 H A T F A X : 2 7 6 2 3 6 4 ILAN SAMSUN1.SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN EsasNo: 1988,687 Karar No 1991,1031 Davacı Sağlık ve Sos>al Yardım Bakanbğı'na ızafeten Samsun Defter- darlıâ vekili Av Erdoğan San tarafından davablar Nurettin Şencan, Nazım Aygün ve N. Nqet Bey-aatoğlu aleyhıne açdan tazmınat davası- nın mahkememizde yapılan duruşması sonunda. davanın kısraen kabulû \e kısmen reddı ile 176 000 TLnın dava tarihınden ııibaren yasal faıa Ue bırlıkte davalılardan almarak davacıya venimesıne karar verildıği. dava dılekçesmın davalılardan 34 ALC 87 plaka sayılı vasıta sıirücüsüN. Neşet Beyaatoğlu'na ılanen tebhğ ediidıö anlaşıldığından karann adı geçen da- valıya ilanen teblığı gerekmektedir İşbu ıljn metninin gazetede ılan edıldiği tarihten ilibaren 1S gün sonra davah N. Neşet Be\azıtoğlu'na teblığ edilmi; sayılacağı 7201 sayılı Tebh- gat Kanunu'nun 29 \e müteakıp maddelen gerefınce ılanen tebliğ olu- nur. 13.10.1992 Basın: 50968 ZİVERBEY KOŞKU İlhan Selçuk 12. bası 10.000 lira (KDV icınde) Çağdaş Yayınlan Turkocağı Cad. 39-41 Cagaloğlu-Istanbul Odemeli Könderilmez. yeeşının İstanbul turuİstanbul Haber Servisi - Türkıye"de bulunan Portekiz Cumhurbaşkanı Mario Soa- res ve eşı dün, İstanbul'un ta- rihi ve turistik yerlerini gezdi. Pazar günleri kapalı olmasına karşın konuk cumhurbaşka- nının eşinin isteği üzerine Kapalı Çarşı özel olarak açtı- rıldı Bır kilim magazasını ge- zen Ba>an Soares hiç birşey almadı. Cumhurbaşkanı Mario Soares ve eşi ilk olarak Top- kapı Sarayı'ru gezdi. Müze Müdürü Âhmet Menteş'ten bilgı alan Soares Saray Özel Defteri'ne şunlan yazdı: "Bo- ğaza bakan ve Lizbon'u hatır- latan bu harika sarayı ikınci kez zıyaret etmekten büyük bir haz duyuyorum." Konuk cumhurbaşkanı ve eşı, Topkapı Sarayı gezisini tamamlarken başlayan sağa- nak yüzünden koruma polis- lerince tutulan şemsiyelerin altında güçlükle makam oto- mobiline ulaştılar. Daha son- ra Sultanahmet Camisini gezen Mano Soares ve eşine Başmüezzin Halıt Yılmaz ta- rafından iki adet tesbih hediyc edıldı. Tanhi yerler ziyaret edildik- ten sonra konuk cumhurbaş- kanının eşinin isteği üzerine pazar günleri kapalı olan Ka- palı Çarşı açtınldı. Dükkan sahipleri olmadığı için yalnız- ca bir dükkan açtınlabildi. Tradıtıon adlı kilım magaza- sını gezen bayan Soares birşey almadan dükkandan çıktı. Genelkurmay Kaza kurşunu: 1 er öldü ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Genelkurmav Başkan- lığı karargahında. dün mey- dana olavda. "nöbet değişimi için dev riyeye çıkan" askerler- den Yaşar Bakar MP-5 tıpı makıneli tüfekten çıkan mer- mi ile yaşamını yitirirken. Semistan Çiftçı adlı asker de ağır yaralandı. Çiftçi, Hacet- tepe Hastanesfnde yoğun bakıma alındı. Genelkurmay yetkililen, olayın bir kaza sonucu. mey- dana geldığini. "belki manga- nın en arkasında bulunan askerin tüfek asma harcketinı yaparken. parmağının tetiğe değmiş olabıleceğini" bildirdi- ler. Olaya, askeri savcılık el koydu. Fischer Spassky Skorda durdu maçda BELGRAD (Reuter) - İki eski kurt Bobby Fıscher'la Boris Spassky arasında Yu- goslavya'da yapılan 5 milyon dolar (38 milyar lira) ödüllü satranç turnuvasının 25. maçı, Spassky'nin rahatsızlığı nede- niyle çarşamba gününe erte- leiidi. Turnuva yetkililen, en- feksiyonel hastabğa yakala- nan Spassky'nin ateşinin, iki gündür 38 dereceden aşağı düşmediğını söylediler. Böylelikle Spassky. eylül başından bu yana devam eden turnuva boyunca, son ertelet- me hakkını da kullanmış ol- du. Rus asıllı Fransız vatan- daşı Boris Spassky. daha ön- ceki üç maçı da prostatı ne- deniyle erteletmışti. On maç kazanan, turnuva- yı ve 5 milyon dolan da kaza- nacak. Şu anda Fischer 8-4 önde. Küçük Deniz'e anlamlı destek İstanbul Haber Servisi - Ya- kalandığı 'Oxalosıs' hastahğı- nın tedavisı için 1.5 milyar liraya gereksinimı olan 14 ya- şmdaki Deniz Gözünke'ye destek kampanyasına katılan İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileri, dün Or- taköy Pazan'nda herkese yar- dım etmeleri çağnsında bu- lundu. Bağış toplamak amacıyla, üzennde Denizin fotoğraflan ile banka hesap numarası bu- lunan 'Çaresiz Deniz'e bir umut ışığY yazılı birçok afişi Ortaköy Pazan'nın kuruldu- ğu sokaklann tüm duvarlan- na asan öğrencilerin sağanak şeklindeki yağmura karşın kampanyalannı gerçekleştir- meleri, çevre sakinlerinin ilgi- sini çekerek. takdirini topladı.