Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 EKİM 1992 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KÜLTÜR 11
AhilikKûltür
Haftası
• KültürServisi-Kültür
Bakanlığı tarafından
geleneksel olarak
düzenlenen, 'Ahilik Kültür
Haftası" pazartesi günü
başlayacak. Küitür
Bakanlığı'ndan yapılan
açıklamaya göre, Ahilik
Kültürü'nün Türk toplum
vapısma olan etkilerinin
ortaya çıkanlması amacıyla
düzenlenen hafta, 12-18 kim
tarihleriarasında
kutlanacak. Hafta boyunca
seminer, sempozyum ve
konferanslarla Ahilik kültürü
anlatılacak. Tiyatro.
halkoyunugösterileri,
konserlerve sergilerle
sürecek hafta. Ankara,
Bilecik, Çankın, Denizli.
Gaziantep, Isparta. İstanbul,
ICayseri, Kırşehir, Konya.
Malatya, Manisa, Şanlıurfa
\e Trabzon'da
gerçekleştirilecek.
ÖmerSeyfettin
öykü yanşması
• KültürServisi- Gönen
Kaplıcalan lşletmesi"nin dü-
zenlediği 4'üncü ömer Sey-
fettin Öykü Yanşması'na
son katılma tarihi 31 aralık.
Herkeseaçıkolan
yanşmanın konusu serbest.
Seçici kurulunda Tank
Dursun K., Emin Özdemir,
Hulki Aktunç, Zeyyat
Selimoğlu. Melisa Gürpınar,
Necati Güngör ve Kaya
Uzer'in bulunduğu Ömer
SeyfettinÖykü
Yanşması'nın birincisine 2.5,
ikincisine2. üçüncûsüne 1.5
milyon lira ödül verilecek.
Başkent
Ödülleri"
• ANKARA(AA)- Ankara
Büyükşehir Belediyesi'nce
heryıl verilen "Başkent
Ödülleri"nin buyılki
sahiplen belli oldu. Başkent
Ankara'ya bilim, kültür,
sanat gibi alanlarda
hizmetlersunan kişilere
verilen "Onursal" nitelik
taşıyan ödüllere, bu yıl devlet
sanatçısı kemancı Suna Kan,
sski parlamenter ve şair
Şinasi Özdenoğlu, Ankara
Belediyesi eski başkanı Vedat
Dalokayile 1990 yılı Şubat
ayında öldürülen Hukukçu
Prof.Dr. MuammerAksoy
değer görüldü. ödülter,
Kasım ayında Ankara
Büyükşehir Belediyesi'nin
toplayacağı "Ankara
KurultayTnda verilecektir.
Eddie KendPicks
öldü
• BIRMINGHAM(AA)-
Amerikalı ünlü rock grubu
Temptations'ın kurucusu ve
solisti Eddie Kendricks
ABD'nin Princeton
kentindeki Baptist Medical
Hastanesı'nde, 52 yaşında,
akciğer kanserinden öldü.
ABD'nin Detroit kentinde
1961 yılında kurulan gruptan
1971 'de aynlan Kendricks,
bu tarihten sonra solo müzik
yaşamına devam etti.
Kendricks. 1981 yıhnda
. tekrarTemptationsgrubuna
dönmüştü.
Tiyatro Yazım
Yanşması
• ANKARA(AA)- Çankaya
Belediyesi'nin bu yıl
üçüncüsünü düzenlediği
"Çocuk ve Genclik Tiyatro
Oyunu Yazım
Yanşması"nda
Prof.Dr.Neriman Samurçay,
Leyla Tecer, Özer Tunca ve
Celal Kızıldağ'dan oluşan
Seçici Kurul, Gençlik
Dah'nda dereceye gireçek
eser bulamadı. Kurul, Ünver
Oral'ın "Karagöz Park
Bekçisi" adlı eserivle, Haluk
Işık'ın "Kurşun Askerin
Utancı" adlı eserlerine
Büyük Ödül,Banş
Havvadem'in "Düşçü
Dedenin Düşleri", Nil Banu
Engindeniz'in "Burnunu
Kaybeden Palyaço" ve
Yaşar Ürük'ün "Bir Varmış
Bir Yokmuş" adlı eserlerine
de Mansiyon verdi.
Hasandede
Kûltür Festivali
• ANKARA(AA)-
Hasandede Belediye
Başkanlığı tarafından
düzenlenen 8KüJtür
Festivali yann SHP Genel
Başkanı ve Devlet Bakanı
Başbakan Yardımcısı Erdal
İnönü'nün yapacağı açıhşla
başlayacak. Çeşitli
sanatçılann katılacağı
Festival'de aynca, kitap
sergisi, kısa ve uzun metrajlı
film gösterisi ile Hacettepe
Üniversitesi Güzel Sanatlar
Fakültesi'nce tiyatro
gösterisi ve Resim ve Heykel
Sergisi deyapılacak.
Matematik dersi verilir.
325 94 15
'Dünya Seramikçilerinin Diliyle' sergisi Yıldız Sarayı Silahhane binasmda
Seramikte dünyadilinedc• Sergiye katılan
32 yabancı sa-
natçı, yapıtlannı
Resim ve Heykel
Müzesi'ne bağış-
ladı. 'Dünya Se-
ramikçilerinin
Diliyle' sergisi 20
ekimekadaraçık.
BAHAR
ATLAMAZ
6-20 ekim tarihle-
rinde Yıldız Sarayı Si-
lahhane binasında bü-
yük bir seramik sergisi
yeralıyor. 26 ulkeden
150'yi aşkın seramik
sanatçısı 'Dünya Sera-
mikçilerinin Diliyle'
adlı sergide buluştu-
Jar.
UNESCO'nun bir
yan kuruluşu olan
Uluslararası Seramik
Akademisi'nin (IAC)
36. Genel Kurul top-
lanusı bu yıl İstanbul'-
da yapıldı. Mimar Si-
- ^viaocısanat
y^mı
kudayanseramiksanatçımızFöreya'yabirplaketverildi.Füreya'yıkutlayan-
nat Dalı Başkanı Prof ' a r a r a s m
< ' a
Uluslararası Seramik Akademisi Başkanı RudolfSchnyderdevardı.
Bril Al b kBeril Anılanmert başkanlığında 3 gün
süren toplantı kapsamında yabana se-
ramikçiler İstanbul, İznik ve Bursa'yı
da gezdiler.
IAC'nin 18 yıldır başkanlığını yapan
İsviçreü seramikçi ve sanat tarihi
profesörü Rudolf Schnyder ile seramik
ve açılan sergi üzerine konuştuk.
Dünyada seramik
Schnyder seramiğin gelecekte ne
yöne gideceğini görmenin çok zor
olduğunu söylerken kendısınin daha
çok geçmişe baktığını belirtiyor.
'Geçmişten günümüze izlersek
seramikte çok büyük gelişmeler var.
Genellikle seramikte ortak bir dünya
diline doğru gidildiği söyleniyor. Bu
sergide de görüldüğü gibi Avrupa,
Amerika ve Japonya gibi farkh
yerlerden benzer yapıtlar var. Fakat
dikkatle bakarsanız bunlann çok farkh
şeyler anlatüğını görürsünüz. Çok
çeşitli ve farkh anlatım yoÜan
var.çogunu bu sergide görmek
mümkün.
Bu sergide çok değişik. heyecan verici
vapıtlar var. Örneğin kocaman bir
demir sandık konmuş ortaya, içinde
sadece işlenmemiş çamur var. Yapıt şu
mesajı vermektedir: Daha işe
başlamadık, en başındayız. Elimizdeki
malzeme çok değerlidir, iyi düşünüp
kullanmak gerekir." (Yapıt İsviçreli
sanatçı Heinz Gerber'e ait.) Bu mesaj
gelecek için umut dolu bir başlangıçtır.'
Schnyder dünyada işlevsel seramiğe
her zaman büyük talep olduğunu ama
gündelik kullarum dışındaki seramiğe
henüz fazla alışılmadığını belirtiyor.
'Çamur çok sıcak ve insancıl bir
malzeme. Her anlaümı kolayca
yansıtır, çok duyarlı ve dı-
şavurumcudur. Eğer çamurda
duyarlılık ve denge iyi saglanırsa çok
kolay anlaşıkr çünkü çamur konuşur ve
olup biteni olduğu gibi yansıtır. Politik
mesajlara çok uygun olmayan bir
malzeme ama doğayı kusursuz yansıtı-
yor.'
'Dünyada pek çok gruplaşma ve
okul var. Dikkat edilirse çoğu ülkenin
kendine özgü tarzı var, bakıp "bu
Japon. bu Hollanda' demek mümkün.
Bunlar okuldur. Tasanm alanında iş-
levsel ve pratik uygulama yapan çok
okul var. Ama tasanm dışı, işlevsel çah-
şan sanatçılann işleri tümüyle kişisel
sanattır. Çünkü teknik ve işcilik o
kadar ileri gitti ki bu işleri makina işle-
riyle kıyaslamak imkansızdır. Örneğin
sade Japon çay kaplan astronomik
değerde olabiliyor. binlerce dolar, oysa
ayru kabın çok benzeri (ayırt etmek çok
zordur) bir kaç dolara da var.
İstanbul sergisi
Schnyder sergideki bazı yapıtlan
muhteşem olarak nitelendiriyor ve
özellikle Japon koleksiyonunu büyüle-
yici buluyor. İsveç ve İspanya'nın da
kendisini şaşırtıp sevindirdiğini ekliyor.
Seramikte en zengin ve öncü ülkele-
rin başında ABD ve Japonya geliyor.
Sergide çok ünlü isimleri görmek müm-
kün. Sergiye katılan 32 sanatçı sergile-
nen yapıtlannı MSÜ Resim ve Heykel
Müzesi'ne bağışladı.
Slchnyder Türk seramiği üzerine
şunlan anlattır'Türk sanatçılarçesur ve
atak olmaya çalışıyorlar. Önemle
düşünülmesi gereken konu, kendi
kimliğinizi oluşturmak. Modern sanat
yapan ülkelerin etkisi büyük _ öte
yandan çok önemli ve zengin bir
seramik tarihiniz var. Kanşık etkiler
sözkonusu. Acele etmeden, zamanla bu
etkiler kendinize uyarlanmalı.
Türk seramikçilerden en önem
verdiğim, çok özel bir yeri olan Alev
Ebüzziya Siesby'dir. Biçım ve dekoras-
yon olarak tümüyle Türk tarihini
kullanıyor. Kuvvetli bir Türk kimliğı
var. Tüm Türk sanatçılannda büyük
istek, çaba ve yaratıcılık görüyorum
ama zamanla daha öznel işler yapaca-
ğınıza inanıyorum. Sergide özellikle
Bingül Başanr'ın yapıtlan çok ilginç.
Bundan 30 yıl önce İspanya'da
seramik yoktu oysa bugün çok güçlü ve
iyiler. İnanıyorumki siz de kısa sürede
önemli çıkışlar yapacaksınız.'.
Dünya Seramikçilerinin Diliylej
Karma Seramik Sergisij6- 20 ekim/
Yıldı: Sarayı Silahhane
Türk seramiğinin öncülerinden Prof. Sadi Diren'e göre seramik:
Zenaat ile sanatuıkesiştiği yer
NtLGÜNTOPTAŞ
"Seramik,
resmin, hey-
kelin ve tek-
niğin birleşti-
ği çok ente-
resan bir sa-
nattır. Form
bakımından
heykelle ak-
Sadi Diren raba, yüzey-
sel seramik resimle içiçe, buna
bir de seramiğin kendi tekniği
katılınca fevkalade güzel bir
kombinasyon oluyor. Seramik,
zenaatla sanatın kesiştiği yer-
dir. Seramik bir sanatur. bir
ilim ve bilimdir." Türkiye'de se-
ramiğin öncülerinden Sadi Di-
ren seramiği böyle tanımhyor.
Sadi Diren. Füreya Koral'la
birlikte, Türk seramiğinin ön-
cülerinden. 1949'da iki yıllık
hukuk öğrenimini yanda bıra-
karak, Güzel Sanatlar Akade-
misi'nin seramik bölümüne gir-
miş. 1927"de kurulan bölümde.
iki hoca ve Diren'den başka de-
vam etmeyen iki öğrenci daha
varmış. Hocalar İsmail Hakkı
Oygar ve Vedat Ar, öğrenciler-
seHızırve"Macar"yada"Kam-
bur" Atilla diye bir kişi. Diren
ve iki hocası "dirençle" derslere
devam etmişler. 1952'de Füre-
ya Koral İsviçre'den dörnnüş ve
beraberinde bir elektrikli fınn
getirmiş. O zamana dek Tür-
kiye'de sadece, Akademide'ki
havagazlı fınn ve odunla yanan
çömlekçi fınnlan varmış. O yıl
Füreya Hanım bir sergj acmış.
bir yıl sonra da Diren; böylece
Türkiye'de seramik sergileri
açılmaya başlamış.
Derken, 1955-56'da, Ecza-
cıbaşı Mumhane'de bir sanat
atölyesi açmış. Diren'in anlat-
uğma göre bugün bilinen belli
başb isimler hep buradan yetiş-
20 ekime kadar açık kalacak 'Modern Türk Seramik Sergisi'nde Sadi Diren'in vapıtları da ver
alıyor. Sergi, Mimar Sinan Üniversitesi Resim ve Heykel MüzesTnde.
miş, Nasip İyem'ler. Mediha
Akarsu'lar... *1957'de Hakkı
İzzet İzet tarafından kurulan
Tatbiki Güzel Sanatlar Okulu'-
ndan da Jale Yılmabaşar. Er-
dinç Bakla. Tankut Öktem gibi
isimler kazanılmış.
Sadi Diren 1964'te Alman-
ya'dan döndüğünde Akademi'-
ye hoca olarak girmiş. O tarihte
de Akademi'de yaklaşık 20 öğ-
renci varmış. 1949'da Sadi Di-
ren'le birlikte üç öğrencisi olan
seramik bölümünün bugün
100'den fazla öğrencisi var.
Aynca Hacettepe. Anadolu ve
Marmara üniversiteferinin de
seramik bölümleri var. Seramik
olayının sanatsal ve endüstriyel
olmak üzere iki yönü olduğunu
belirten Diren şöyle konuşu-
yor:
"Bugün seramik bölümünü
bitirenler için geniş çalışma ola-
naklan var. Eğitimimiz artistik
seramik ve endüstriyel seramik
olarak aynhyor. Öğrenciler is-
tedikleri. kendüerine uygun
olan bölümü seçiyorlar. En-
düstriyel bölümden mezun
olanlar, Eczacıbaşı. Toprak Se-
ramik, Çanakkale Seramik,
Yıldız Seramik ve Kütahya
Porselen gibi kuruluşlarda. yö-
netici, teknik eleman olarak
çalışabiliyorlar ya da kalıp ve
sır atölyeleri açıp işin teknik
yanını yapıyorlar."
Türk seramik sanayii 1960"h
yıllardan sonra Türk sanatçı ve
mühendislerini kullanmaya
başlamış: "Eczacıbaşı, Fransa'-
dan ya da Almanya'dan ele-
man getirirdi. Ben 1964'teTür-
kiye'ye döndüğümde fabri-
kanın müdürü bir Almandı.
Benim de teşvikimle Faruk
İşman adlı mühendis, fabri-
kanın başına geçti. sonra ben de
girdim. Alman uzaklaştı. Bu ta-
rihten sonra sanayide Türk ele-
Tnanlar v"er aldı."
Sadi Diren. "seramik ülkesi"
Türkiye'de, seramiğin şu anda
geçmişe nazaran çok daha iyi
durumda olmasına karşın.
1900'lü yıllarda yaşanan gerile-
meyi şu şekilde açıklıyor: "Ab-
dülhamit devrinde Yıldız'da bir
seramik fabrikası vardı, orada,
Fransa'dan gelen bazı ustalar,
sanatçılar, teknik elemanlar.
bir şeyler yapmışlardı 1910'lar-
da. O da kapanınca Türkiye'de
seramik endüstrisi diye bir şey
kalmadı. Endüstrisi olmayan
ülkelerde seramik sanatı çok
kısır kahyor. Çünkü Özellikle
günümüzde, her gün bir yenilik
yapılıyor. yeni bir şey bulunu-
yor. Sanayi olmayınca seramik
sanatçısının olması da çok zor,
hatta imkansız.
Böylece Türkiye'de bir gerile-
me devri yaşandı. Oysa tüm
dünyada "tek renk" çalışılır-
ken, bizde Rüstem Paşa Cami
si'nde de görüldüğü gibi tüm
renklerin kullanıldığı, serami-
ğin doruklanna ulaşan örnek-
ler verilmiştir."
Diren'e göre, Türk serami-
ğinin en önemli sorunu dışanya
açılamamak. Bunun için "Sera-
mik Genel Kurulu'nun" Türki-
ye için önemli bir fırsat olduğu-
nu belirten Diren Türk sanatçı-
lannın da kalabalık bir grup
halinde dışanda böyle bir sergi
acmalan gerektiğini söylüyor.
Diren bu konuda devlet deste-
ğinin gerektiğini vurguluyor:
"Seramiğin gerek taşınması ge-
rek sergilenmesi zor. Tüm dün-
yada, seramik sanatçılan dı-
şanda bir sergiye katılacaklan
zaman, devlet onlara her türlü
kolaylık sağlar. Bizde ise sa-
natçı bir ülkede sergiye katıl-
mak için kendisi büyük bir
çaba sarf ediyor. Gümrüklerde
yapılan kontroller sırasında
birçok parça kınlıyor."
Izmir'de Tekel'in düzenlediği resim sergisi Konak'taki Esbank Sanat Galerisi'nde
Rakıkeyfinden natürmortkeyfine
TUHK KALP VAKFI
Muayene ve Kontrol için
[275 12 44 - 248 58 66
GÜRHANTÜMER
İZMİR - Tekel Genel Müdürlüğü ta-
rafından düzenlenen ve Konak'taki Es-
bank Sanat Galerisi'nde açılan serginin
adı hayli ilginç: "Natürmortta Keyif".
Natürmort deyince, insanın aklına he-
men, vazolarda çiçekler. iştah kabartıcı
kavun karpuz diümleri, üzüm salkım-
lan geliyor.
Bu sergide de bunlardan elbette ki gö-
rülebiliyor. Örneğin, Ahmet Yeşil'in
"Benim Çiçeklerim", Nejat Baltutanın
"Elmalar" adını taşıyan resimleri de bu
türden.
Ama işin bir de "keyfi" var ve bu ke-
yiften söz eden de Tekel. O zaman. bek-
lentiler bıraz değişiyor. Bu durumda in-
san. içinde, "keyif veren" rakı şişele-
rinın. şarap kadehlerinin, sigara paket-
lerinin yer aldığı natürmortlar bekliyor.
Bu sergide, bunlardan da elbette ki bu- Öte yandan, Sezgin Yüksel'in aynı
lunuyor. Örneğin. Nezihe İmamoğlu'- adı taşıyan yapıtına. Ender Savaşkurt'-
"Keyfı Natürmort"u, Ceylan un. "Salonda Natürmort"una, oradakinun
Mutlu'nun "Akşamüstü Keyfi". Mü- çıplak bir kadın vücuduna ha dönüştü
rüvvet Eser
San'nın "Bah-
çemden"i.
böyle bir bek-
lentisi olanlan
düş kırıklığına
uğratmıyor.
Ama "Na-
türmortta Ke-
yif sergisinde-
kı kimi resim-
lerde. sözgelişi
Aka Gündüz
Temur'un.
Ender Savaskurt: 'Salonda Natürmort'.
GülsenPınar'ın,A.BercisAnk'ın"İsim-
siz'lerinde, insan, kedi, horoz gibi
"canhlar" da var.
ha dönüşecek
olan armuda,
yanı başındaki
alegorik ve mu-
zip muza bakar-
ken, sürrealistle-
ri uzaktan uzağa
da olsa anımsa-
mamak elde de-
Şimdi biraz da
Uluslararası
İzmir Festivali'-
ni düzenleyen
İzmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakf; -
ndan haberler: 6. festivalin bilançosu
ancak çıkartılabildi.
Elde edilen sonuca göre bu yıl festi-
vale 388'i Türk, 335'i yabancı olmak
üzere, 723 sanatçı katılmış. İzleyici
sayısı ıse 19.897. Şu ya da bu nedenle bi-
let almayip davetiye ile girenler bu
sayının dışında.
6. Uluslararası İzmir Festivali'nin gi-
derleri ise 2.5 milyar liraya yaklaşıyor.
Çıkanlan tam rakam. 2.466.045.759
TL.
Gerek ekonomik yönü, gerek organi-
zayon, gerekse programı dikkate
alındığındü, Uluslararası İzmir Festiva-
li'ni, "fzmir'in en büyük sanat olayı"
olarak nitelemek sanınm abartma ve
yanlış olmaz.
Bir aynntı daha: En çok izleyiciyı
Chris de Burgh, en az izleyici Rambert
Dans Topluluğu çekmiş.
Evet. 6. festival bitti, 7. festivale hazır-
lanılıyor.
Şeyma Reisoğlu Nalça. Marmara ÜniversitesTnde görevli.
ŞeymaReisoğlu
Akademiüyesi
• Füreya Koral, Uluslararası Seramik Akademi-
si'nin onur üyeliğine getirilirken, Şeyma Reisoğlu
Nalça da Akademi'nin üyeliğine seçildi.
Kültür Servisi-UNESCO'nun bir yan kuruluşu olan Ulusla-
rarası Seramik Akademısi'nin İstanbul'da yapılan 36. Genel
Kurulu'nda Türkiye'den Şeyma Reisoğlu Nalça üyeliğe, Füre-
ya Koral şeref üyeliğine seçiîdi.
Yerli ve yabancı toplam 53 sanatçının üyelik için başvuruda
bulunduğu 36. genel kurulda Norveç'ten iki. Hollanda dan bir,
Avusturya'dan iki, Japonya'dan iki, Estonya'dan bir, Belçika'-
dan bir ve Kanadadan iki kişi olmak üzere toplam 12 sa-
natçının üyelikleri kabul edildı.
IAC üyeliğine Türkiye'den seçilen Şeyma Reisoğlu Nalça, bu
yıl gerçekleştirilen Asya- Avrupa Bienali'nde Gümüş Madalya,
Seramik Demeği'nin "Su" konulu yanşmasında (1992) ise Bi-
rincilik ödülü kazanmıştı. 1959 İstanbui doğumlu sanatçı, Tür-
kiye ve Japonya'da açılan karma sergilere kaüldı ve kişisel ser-
giler açtı. Yurtiçi ve yurt dışındaki müze ve koleksiyonlarda
yapıtlan bulunan Şeyma Reisoğlu. halen Marmara Cniversite-
si'nde araştırma görevlisı olarak çalışmalannı sürdürüyor.
Bu arada IAC toplantı ve sergilerine. Japonya'nın Nagoya ve
Saga kentlerinden katılan yaklaşık 30 kışılık grup. Uluslararası
Seramik Akademisi'nin (IAC) 1996 toplantılannın bu kentler-
de gerçekleşmesi için kapsamlı bir tanıtım etkinliğinde bulun-
du. MSÜ Oditoryumu'nda gerçekleşürilen toplanüda MSÜ
Rektörü Prof. Gündüz Gökçe. IAC Başkanı RudoIfSchnyder,
Nagoya Valisi Isomu Imoto konuşma yaptılar. Ardından Na-
goya ve Saga kentlerini tanıtan multivizyon gösterisi gerçekleş-
tirildi.
Gaziııoyıkıntısında
bir sanat \apıtı
Kûltür Servisi Suzy Hug-
Le\i. Büyükdere mahallesine
bağlı Fındıksuyu semtinde, alı-
şılmadık bir çevre düzenlemesi
gerçekleştiriyor.
Sanatçının. Fındıksuyundaki
terkedilmiş bir kır gazinosu-
nun terkedilmiş bir kız gazi-
nosunun yıkıntılan arasında
gerçekleştirdiği çok boyutlu
çalışmanan amaa, "20. yüzyı-
lın sonunda sanat yapıtının
nasıl bir özelliğe sahip olması
gerektiğini" gostermek.
Sanatçı,gazinonun yıkıntıla-
n üzerinde. kendi resim anlayı-
şıyla. duvarlan. bacalan, mut-
fak tezgahlannı vedamı, kolaj
mantığıyla yenıleştirerek sanat
yapıtına dönüştürüyor.
Çağdaş sanat etkinliklerinin
galeri, sergi merkezi, müze gibi
kapalı mekanlardan açık ha-
vaya çıkmasından yana olan
Suzy Hug-Levı, bu calışma-
sında,resim,heykel ve ses gibi
teknikleri birleşürerek yeni bir
şenteze ulaşıyor. İstanbul
Üniversitesi Orman Fakül-
tesinin özel izniyle gerçekle-
şen çalışma. bir yıl süresince
serbestce izlenebilecek.
Atatürk Kültür Merkezi'nde seminer
Yazar, oyıınunu
nasıl vazar?%/• Bugün başlayacak Seminer. AKM Sinema Sa-
lonu'nda her gün ücretsiz izlenebilecek. 15 ekime
kadar sürecek Oyun Yazma Tekniği SeminerTnde
eleştirmenler ve yazarlar bildiri sunacaklar.
Kültür Servisi-Kıiltür Ba-
kanlığı ile Tiyatro-TV Yazar-
lan Derneği ve Üniversite Ti-
yatro Bölümlerinin işbirliğiyle,
istanbul, Ankara ve İzmir'de
düzenlenen "Oyun Yazma
Tekniği Semineri" bugün
İstanbul 'da başlıyor.
Atatürk Kültür Merkezi Si-
nema Salonu'nda her gün saat
14.00- 17.00 arasında ücretsiz
izlenebilecek seminer. 15 ekim
perşembe günü sona erecek.
Seminerde bugün Tahir Öz-
çelik "Eleştirmen Gözüyle
Oyun Yazan". Doç. Dr. Eftal
Sevinçli "Oyun Yazarlığında
Temel Bilgiler". yann Doç.
Dr. Ayşın Candan "Türk Dra-
matik Yazınında Biçim Soru-
nu", Doç. Dr. Zehra İpşiroğlu
"Oyun Yazarlığı ve Tiyatro
Eleştirisi"konulannda konu-
şacaklar.
Pazartesi günü Turan Ofla-
zoğlu "Oyun Yazma Sanatı".
Prof.Dr. Ünsal Oskay "De-
mokratikleşme Süresince Bir
İletişim Formu Olarak Tiyat-
ro", salı günü Doç. Zeliha
Berksoy "Oyun Yazarlığında
Konuşma Dili", Prof. Dr. Ce-
vat Çapan "Oyun Yazarlığı",
Prof. Dr. Sevda Şener "Klasik
ve Modern Oyunlann Kurgu
Teknikleri". çarşamba günü
Tamer Levent "Uygulama",
Sevgj Sanlı "Oyun Yazma Sa-
natında Kişilerin İşlenişi",
Tuncer Cücenoğlu "Oyun Ya-
zarlığında Konu Seçimi", per-
şembe günü de Tamer Levent
"Uygulama". Güngör Dilmen
"Oyun Yazarhğı", Recep Bil-
giner "Oyun Yazannın Dramı
Üzerine" başlıklı bildiriler su-
nacaklar.
BURSA ASLİYE 2. HUKUK
MAHKEMESt'NDEN
1 H , , No. 1992'533
Davacı Mııstafa Akın'ın tarafından mahkememize açılan gaiplik
davasuun yapılan yargılaması sırasında verilen ara kararı geregince,
1986 tarihinden beri izine rastlanamamış sağ veya ölü olduğu hak-
kmda bir haber alınamayan ve uzun bir süreden beri de turn araraa-
lara rağrnen bulunamayan Hasan oğlu Nazlı'dan olma 7.3.192S
doğumlu Muharrem Akın'ın M.Y.'nın 32 maddesi gereğince gaipli-
ğine karar verileceğinden adı geçenin hayatta olup olmadığı, nerede
olduğu, ne iş yaptığını bilenlerin rnahkememizin 1992/533 esas sayı-
lı dava dosyasına müracaat ederek bilgi vermeleri hususu ilanen teb-
liî olunur. Basın: 38411