28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
=-tââ CUMHURİYET/4 HABERLER 26 EYLÜL 1991 SECIM '91 SHP'nin seçim bildirgesi Yeni bir Türkiye için ilk hedeflef sloganıyla açıklandv Onurlu, sağhklı, varlıklı Türkiye Orhaıı Suda IstanbuTda • tsUnbnl Haber Servisi — Yazar-çevirmen Orhan Suda, 13 yılhk sürgûn yaşamından sonra dün Londra'dan tstanbul'a geldi. Sahibi ve yöneticisi olduğu Suda Yayınevi'nce çıkanlan "Lenin.'in Hayatı" kitabını çevirdiği gerekçesiyle 1983 yıhnda 5 yıl hapis cezasına çarptınlnuş olan Suda, cezası kesinleştiği zaman yurtdışında bulunuyordu. Fransa ve tngiltere'de yazarlığııu sürdüren Suda, dün Atatürk Havalimanı'nda adının "Türkiye'ye girişi yasaklanmıştır" listesinde yanlışlıkla silinmediği için 2 saat boyunca polis tarafından tutuldu. Ancak yanlışhk giderilince Suda Özgürce evine döndü. TCK'da son olarak yapüan değişikliklerden sonra çeviri yoluyla komünizm propagandası yapıldığmı öne süren yasa maddesinin geçersiz kılınması sayesinde çok sayıda yazar ve çevirmenin cezalannın otomatik olarak ortadan kalktığı beürtildi. IHD sergisinde gözaltına ahnanlar • ANKARA (ANKA) — tnsan Haklan Derneği Ankara Şubesi tarafuıdan 12 Eylül'ün 11. yıldönümü nedeniyle düzenlenen sergide gözaltına aünanlardan 4'ü tutuklandı. 8'i ise tutuksuz olarak yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Serginin açılışı sırasında gözaltına alınanlardan Huseyin Ataman, Mustafa Coşar, Ali Bulmuş ve Menderes Tutuş, Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından tutuklandı. Metin Kalyoncu, Erdem Çelik, Fahri Türan, Fatma Tansu, Ertan Uzunyayla, Huseyin Gökoğlu, Yusuf Güler ve Özlem öngel ise aynı mahkeme tarafından serbest bırakıldı. Oylarda erkek egemenligi • ANKARA (ANKA) — Kamoy tarafından 11 il, 29 ilçede yaklaşık 2 bin kadın üzerinde yapılan araştırma kadınlann yüzde 52.4'Unün eş, baba ya da aileden diğer bir erkeğin etkisiyle oy kullandıklarını ortaya koydu. Kadınlann yüzde 25.2'si oylarında erkeklerin etkiii olmadığını belirtirken, yüzde 22.4'ü soruyu yanıtsız bıraktı. Bunlann egiliminde erkek egemenliğinin sözkonusu olacağı yorumu yapıldı. Araştırmaya göre kırsal kesimde yaşayan kadınlar arasmda erkeklerin etkisi ile oy kullananlann oranı yükselirken, şehirlerde bu orarun dttştüğu görüldü. Kadınlann eğitim düzeylerine gore yapılan incelemede, lise ve yüksekokul mezunu kadınlarda erkeklerin etkisinin azaldığını, ancak bu kadınlann üzerinde de yüzde 20 oranında erkeklerin egemenliği olduğu saptandı. Ozalın kabıılü • ANKARA (AA) — Cumhurbaşkanı Turgut özal, Amerikalı küçük banş elçisi Brad Correa'yı kabul etti. 12 yaşmdaki banş elçisi Correa, Özal'a ABD'den getirdiği Amerikan bayrağını ve üzerinde Turgut Özal yazılı tahta el oymasını hediye olarak verdi. Ankara'ya gelmeden önce tzmir ve Istanbul'da tarihi ve turistik yerleri gezen Correa, kabul sırasında, Federal Araştırma Bürosu (FBI) tarafından kendisine uyuşturucu bağımlılığma karşı yürüttüğü kampanya dolayısıyla verilen teşekkür sertifıkasını da Cumhurbaşkanı'na gösterdi. BEKLEYIN • KAZANIN JSTANBUL KUPON KULÜBU SHP'nin 20 sayfalık seçim bildirgesinde 4 ana, 12 de açıklamalı bölümyeraldı. Bildirgede, "Onurlu, sağlıklı, varlıklı bir Türkiye kurmak için halkımızdan bize tek başımıza iktidar görevi vermesini istiyoruz" denildi ve kadınlann SHP iktidarında toplum yaşamının heralanında özgür ve eşit olarak yerlerini alacakları da bildirildi. lç Politika Servisi — SHP'nin 'Yeni bir Türkiye için Uk hedefler' sloganıyla kamuoyuna açıklanan 'seçim bildirgesi'nde "Onurlu, sag- lıklı, varlıklı bir Tiirkiye kurmak için halkı- mızdan bize tek başımıza iktidar görevi ver- mesini istiyoruz" dendi. Tamamı 20 sayfa olan bildirgede, 4 ana, SHP 12 de açıklamalı bölüm yer aldı. 'Onarlu, saghkh, varlıklı Tiirkiye' adlı ilk bölümde özetle şu görüşlere yer verildi: • Tiirkiye, arük cumhuriyetin ilk ydlannda- ki, getecege guraria ve nmutla bakan Tiirki- ye defUdir. SHP'nin iktidara gelmesi, yülar- dır insanlanmızın içlerini karartan bir kâbu- snn, bir karabasanın sona ennesi, aydınlık ve onurlu gunlere yonelik, başı dik bir Tür- kiye umudunun yeniden doğması demekür. • Bugünkü Türkiye hastadır. Demokrasisi sı- nırlamalarla dolu olduğu için hastadır. Sağ- lık, eğitim, sosyal güvenlik alanlannda cen- net vaat etmenin gerçekçi olmadığını biliyo- ruz. Ancak sosyal demokrat bir parti olarak insanlann rahatça yaşayabileceği, bakım gö- receği, hastane kapılarında sürünmeyeceği bir düzen vaat ediyoruz. Sağlığı ve eğitimi yalnız zenginlerin yararlanabileceği alanlar olmaktan çıkartacağız. • Liberal denen, ama yalnızca çok dar çev- redekj belli kişileri zenginleştirmeye yarayan başıboş ekonomi politikalan yerine, yön gös- terici plan ve programlar çerçevesinde özel girişimciliğin teşvik edilmesi başlıca araacı- mız olacaktır... Vahşi piyasa ekonomisinden değil, sosyal piyasa ekonomisinden yanayız. • Devletı, Doğu'ya ve Guneydoğu'ya, yalnız- ca güleryüzlü bir güvenlik unsuru, insanla- ra anadil, ırk ve mezhep ayrımı yapmadan kucak açan bir koruyucu güç olarak değil, iş yaratan, refah ve varhk getiren bir unsur olarak sokacağız. Seçim bildirgesinin 'Hedefler' başlıklı bo- lümünde SHP'nin parti programında yer alan ve raporlar haJinde yayımlanan hedef- ler anlatıldı. Bunlar, "Yeni bir anayasa, Si- yasi Partiler Yasası, kısıtlamalann kaldınl- maa, yargı bagunsızlıgı. basın özgürlöğii, idam cezasuun kaldınlması, inanç ve özgttr- löklerinden dolayı insanlann baskı alünda tutulmaması, özellikle Kürt kökenü yurttaş- laria ilgili haksız uygulamalar ve baskılara son verilmesi" diye açıklamalı anlatunlanyla sıralandı. Aynı bölümde, ayrıca "Dünyaya açdmıs, ama gelişmesini, güvenliğini ve savunması- nı başka ülkelere bırakmayan, 'onurlu bir Türkiye' kuracagu. Hızla böyiiyen, fleri tek- noloji kullanarak dış dfinya rekabctine açı- labüen ve sosyal piyasa kurailan içinde sag- lıklı işleyen bir ekonomi kuracagız. Gerçek- çi, tutariı ve sağlam sosyal poiitikalaria nl- kenin sosyal yapısındaki hastalıkları yenecegiz" görüşleri yer aldı. 'tktidar ve lnsanlar' başlıklı bölümde ise "Çalısanlar SHP iktidannda emeklerinin karşılıgını alacaklar. Çiftçi, nretiminin ve alınterinin karşılıgını bulacak. Esnaf ve sa- natkâriar. yeterli kredi kulhuıabilecekler" dendi. Kadınlann SHP iktidannda toplum yaşa- mının her alanında özgür ve eşit yerlerini ala- caklanmn da savlandığı bildirgenin son bö- lümunde, "Gençler, degişimin öncülagünü yapacak" görüşü savunuldu. SHP koııteııjaıı sancısı çeldyorÜMİT ASLANBAY ANKARA — SHP'de genel merkez yoklamalan ve konten- jan adaylannın belirlenmesin- den sonra 'klasik buzursuziuk' yine ortaya çıktı. Parti içi mu- halefeti oluşturan 'Yeni Sol' genel merkezi, bu konuda 'adil olmamakla' suçlarken Ankara kontenjanını kabul etmeyen, Izmir'den kontenjan isteyen MYK üyesi Birgen Keleş bu gö- revinden ve parti meclisi üyeli- ğinden istifa ettiğini açıkladı. 'Yeni Sol' içinde yer alan De- nizli Milletvekili Adnan Kes- kin, "Butıin bunlara rağmen partimize sonuna kadar bağlı- yız. Seçim öocesinde bu tıir tar- üşmalan büyiitmek istemiyo- ruz" dedi. Ahnan bilgilere göre önceki gün toplanan parti meclisi top- lantısında listelere son biçim verilirken söz alan tstanbul Milletvekili Ismail Cem, yöne- timi 'yetkilerini aşmakla' suç- ladı. Cem, HEP ile yapılan iş- birliğinin başka tarafa kaydınl- dığuıı vurgulayarak özetle şu görüşleri dile getirdi: "HEP'le işbirliği ulusal bü- tünlüğiı saglamak amacına yö- neliktir. Oysa başka tarafa gö- türiilmnş, milletvekili pazarlı- gına döniiştunilmuştür. Kimin, •ereden milletvekili çıkacagı besabına dönüştüriiimüştür." Benzer göriişler, Adnan Kes- kin tarafından da parti meclisi toplantısında şu noktalarda ifade edildiği öğrenildi: "Parti meclisi 24'ünde, liste- lerin verilecegi son gun toplan- tıya çağırümıştır. Listeier üze- rinde inceleme yapacak ve gö- ruşecek zamanı kalmamıştır. Oldu bittiye getirilmiştir JffiP ue yapılan işbiriigi bütünleşme SHP Genel Başkanı Erdal İnönu, partisinin seçim bildirgesini açıkladıktan sonra 20 bin lira odeyerek SHP rozeti aldı. perspekttflne yonelik olacak- ken parti için mücadelenin ara- cı olarak kullanılmışbr. Genel merkez yoklamalan, genel nterkeze yakın insanlan kurtar- ma operasyonuna çevrilmiş- tir." öte yandan Izmir'de önseçi- mi kaybeden ve alt sıralarda kalan MYK üyesi Birgen Ke- leş'e, MYK tarafından Ankara- Keçiören kontenjanı önerildi. Ancak Keleş bunu kabul etme- yince SHP yeni bir sorunla baş başa kaldı. Keleş, dün MYK üyeliğinden ve parti meclisi üyeliğinden istifa ettiğini Cum- huriyet'e açıklarken "Listelerin getiriliş biçimi emrivaki biçi- minde oldu. Parti meclisinde de sıkışıklıga getirildi. Ben ki- şisel nedenlerden degil, banun düzenleniş biçimine karşı oMo- gum için istifa ediyorum" de- di. Baykal yanlısı bazı milletve- killeri, Keleş'in haklı olduğunu vurgulamakla beraber karan- nın 'kişisel' olduğunu da belir- tiyorlar. Bu aşamada, parti meclisinden toplu istifa etmek ya da adaylıktan çekilmek gibi bir tavnn söz konusu olamaya- cağım kaydediyorlar. SHP'nin dün Ankara'da bu- lunan tek MYK üyesi, Genel Sekreter Yarduncısı Mehmet Mogultay ise konuya ilişkin olarak şu görüşlere yer verdi: "Biz iktidara gitmek istiyo- ruz. Kişisel kaygdanmızı bir ta- rafa bırakalım. Halkın gözön- de, SHP'de kimin mülerveldU oJup olmadıfmdan çok, iktidar olması onemli. SHP kişi degil, prognun partisi. Listeier olnş- tnnünrken tek kaygımız parti- yi iktidara götiirecek yapılan- madır. Çogunluk önseçüne gir- nüştir. Orgöt destek vermediy- se, bunu kişiseUestinnenhı dog- ru olmadıgı görüşündeyim." Bununla bırlikte Baykal yan- hlannın, kontenjan Iistelerinde yer açılan Ömer Çiftçi, Sedat Dogan, Etem Cankurtaran, Rı- za Yümaz, gibi adlara dikkat çekiyorlar. Buna karşüık genel merkez yöneticileri, Atila Sav, Erol Tnncer ve Diyarbakır'da HEP'liler tarafından istenme- diğini öne sürdükleri Fuat Ata- lay'a, Kocaeli'nde yer acüma- smı örnek gösteriyorlar. SHP'de liste dışı kalan 14 milletvekili şunlar: Mehmet Can (Adana), Beşer Baydar (Ankara), Tevfik Koçak (An- kara), Erol AğagU (Ankara), Kemal Dndno|ln (Hatay), Yüksel Çengel (Istanbul), Ali Haydar Erdoğan (tstanbul), Neccar Türkcan (Izmir), Ali Şahin (Kahramanmaraş), Erol Köse (Kocaeli), özer Gürbüz (Sinop), Orhan Vdi YıMınm (Tunceli). önseçime girmeyen, ancak kontenjan adaylığı için başvu- ran Türkân Akyol (Izmir) ve Turan Beyazıt (tzmir) konten- jandan gösterilmezken listele- rin alt sıralannda yer alan mil- letvekilleri de şunlar: Ayhan Arifagaoglu (Artvin) Rıza Oıman (Çorum), Hüdai Oral (Denizli), Rüştu Kurt (Gi- resun), Turhan Hirfanogln (Hatay), AU Uyar (Hatay), Bir- gen Keleş (tzmir).Vedat Altun (Kars), Tufan Dotu (Muğla). IzLENtM SHP taytay* dururken yürümeye başladı CELAL BAŞLANGIÇ SHP, adım adım ortaya çıkıyor. "Sandıkta gttller açacak" slogamm ortaya attıktan sonra kendi iç kavgası- na gömülmüştü SHP. Ancak Mesut Yıl- maz'ın Seguelah "Daha yapacak çok iş var" sloganlı kampanyasını açıkladığı gün Inönü ."SHP'nin özel tekvizyonu" anlamma gelebilecek "Demokraai Kana- lı bombasT'nı patlattı. Gerçi bu "bomba"nm rakip partiler- de mi, yoksa SHP'nin elinde mi patla- yacağı henüz çok belli değil ama parti tabanında "mutluluk rüzgflrlan" estir- diği kesin. SHP'lilere hiç değilse, "Biz de bir iş becerebüinnişiz" güveni geldi. Inönü, geçen hafta sonu Adana'daki görkemli mitinginde "Demokrasi Kanalı"nı, nasıl "kolayım bnlnp becerdiklerini" anlaünca, alan, alkıştan, coşkulu bağırmalardan yıkılmıştı. SHP, bir yandan iç kavgasını sürdü- rürken, diğer yandan da bir bölümü kendi içinden çıkmış olan, kendi dışın- daki sol partiler HEP ve SBP ile işbirli- ğine yöneldi. Uzun süren görüşmelerden sonra HEP'le sağlanan ittifak, partinin bazı kesimlerinde rahatsızlıklara yol aç- b. Kontenjan belirlemesinde Birgen Ke- leş'in aday gösterilmemesi, Fuat Ata- lay'm Diyarbakır yerine Kocaeli'ne "atanması", "Yeni Sol" ekibin eleşti- rilerine yol açtı. Hatta, Baykal'ın dün Çetin ile yaptığı telefon görüşmesi sıra- sında HEP'le birlikteliğin doğurduğu so- runlann yanı sıra kontenjan belirleme- sinde "Inönü yanlüaruun kayınldığı" yolundaki huzursuzluk da dile getirildi. Ancak SHP, listesine SBP'li adayla- n alamadı. SHP yönetimi, SBP Genel Başkanı Sadun Aren'e listesinde yer ver- mek istiyordu. Aren bu isteği kabul et- medi. SHP üç ad verdi SBP'lilere. Bu listede SHP'den istifa eden Anadol, Ok- çuoğlu ve Ateşoğuilan vardı. SHP'liler, kendi partilerinden milletvekili seçildik- ten sonra başka bir partiye gecenleri lis- telerine almak istemedi. SHP yönetici- lerinin gerekçesi şuydu: — Şu anda SHP milletvekili olan çok sayıda arkadaşımız ya listeye bile gire- medi ya da seçilebi-'ecek yere gelemedi. Şimdi onlar dururken, bizden seçildik- ten sonra başka bir partiye gidenleri na- sıl olur da seçiîebilecek yere koyabilir- siniz. Bu, arkadaşlanmızm hakh tepki- sine yol açar. HEP'li milletvekillerüıi kendi listesin- den aday göstermenin sıkıntısını yaşıyor- du zaten SHP yönetimi; üzerine bir de SBP sıkıntısını eklemek istemediler. Bu nedenle SHP'nin talebi milletvekili ol- mayan bir kişinin adımn bildirilmesiy- di. Buna da SBP'liler karşı çıkıyordu. Gerekçe olarak da HEP'li milletvekille- rini gösteriyorlardı; "Onlar da SHP'den milletvekili seçilmediler mi" diye. SHP yönetimine göre ise HEP'in du- rumu farklıydı: — HEP'lilerin aynlışı, bizim ihracı- mızla başlayan bir süreçti. Bu arkadaş- lara geri dönme olanağı saglamak görevi de bize duşerdi. Doğurduğu sancılara karşın HEP'le birliktelik sağlanması, önseçim ve kon- tenjan "badiresi"nin umulanın altında "zaiyaüa" atlatüması, "Demokrasi Ka- nalı"nda partinin gösterdiği ya da gös- terecegi "beceri", 20 Ekim seçimleri için Adana'da görkemli bir mitingle gerçek- leştirilen çıkış, SHP'nin ihtiyacı olan morali bulmasını sağlamıştı. tşte SHP, dün Istanbul'da böyle olumlu gelişmelerin giderek yükselme eğilimi gösterdiği bir noktada seçim bil- dirgesini "Yeni bir Türkiye için ilk hedefler" sloganıyla açıkladı. Hilton Convention Center'ın salonun- da oturacak yer kalmamıştı. Toplantı başlamadan önce partililerin ortak ko- nusu merkez yoklaması ve kontenjan be- lirlemesindeki tavnydı. Üç kesimde ra- hatsızbk gözleniyordu. Birincisi seçile- meyenler, ikincisi Baykal yanlıları, üçüncüsü de kadınlar... Seçilemeyenler rahatsızdı ama fazla ses çıkarmıyorlar- dı. Baykal yanhlan, örnekler vererek eleştirdiler genel merkezin uygulamala- nnı. En tepkili olanlan ise kadınlardı. Hatta bazılan yakaladıklan parti yöne- ticilerine bir güzel "fırça" çekiyorlardı; "Erkek partisi ne olacak", "Meger he- piniz maçoymuşsunnz", "Seni daha uy- gar bilirdim, ama oalardan farkın yokmnş" diye. Salondaki partililerin son gelişmeler üzerine hayli moral aldıklan, Yeni Sol yanlılan dahil herkesin tnönü'yü toplan- tımn başında coşkuyla alkışlamalann- dan belli oluyordu. tnönü, MYK üyele- riyle birlikte "Hazınz; Türkiye'yi yeni- den kuracagız" yazılı dev panonun önünde partisinin seçim bildirgesini açıkladı. tnönü, fızikçiliğinden gelen abşkanhğıyla "3D" formülünü önerdi. "Degişim, Demokrasi, Dayanış- ma..." Seçim bildirgesinde de üç olgu için "halktan tek başına iktidar görevi" is- tiyordu SHP: "Onorlu, sağlıklı, varlıklı bir Tiirldye". Salonda bulunan SHP'liler, genel baş- kanları tnönü'den "Devletin baskı ara- a olmasına son verecegiz", "Işkencenin kökü kazınacaktır", '"DGM'ler, aske- ri idare mahkemeleri kaldınlacaktır", "Güneydogu'da olağanüstü hal yöneti- mi ve koruculuga son verilecektir" tüm- celerinı duydukça, coşkuyla alkışlıyor- lardı. SHP'nin dün açıkladığı bildirge, Hil- ton'a kadar gelen partililer için yeni bir- moral unsuru oldu. Ancak bazılan "Bi- zim genel başkan biraz daha çalışıp da- ha iyi oknyamaz mıydı?" diye yakı- nıyordu. tnönü, Hilton'dan Gümüşsuyu'nda- ki bürosuna kadar çoğunluğunu gençlik komisyonu üyelerinin oluşturduğu bir grup partiliyle yürüdü. Gençler de elbet slogan atmadan duramadılar. Taksim Alam'nda "Vur vur inlesin, Çankaya dinlesin" sloganıyla yurüyen gençleri gö- ren Çevik Kuvvet önce "Korsan gösteri mi yapılıyor" diye şaşn-dılar. 'Korsan- alar'ın bışında lnönü'yü görünce de bu şaşkınlıklan bir kez daha arttı. Oysa bunda şaşılacak bir şey yoktu. SHP, "ta>1ay" dururken şimdi yürümeye baş- lamıştı. SHP sonradan ama diğer partilere gö- re daha emin adımlarla ortaya çıkmamn keyfini yaşıyordu. İlk bakışta 'kanşık- lığa yol açacak' endişesiyle bakılan ön- seçim büe, bir ANAP'a, bir DYP'ye, merkez yoklaması yapan diğer partile- re göre SHP için bir avantaj olmuştu. Yakın zamana kadar SHP'den umu- dunu kesmek üzere olan parti kadrola- n bile yeniden hareketlenecek morali el- de etmeye başladılar. İnönu, dun "Hiç- bir vatandaşunız Türkiye'de dünyaya geldigine pişman olmayacak" demişti. Bir suredir SHP'nin gösterdiği perfor- mansa bakarak, son dönemde SHP'li ol- duklanndan dolayı üzüntü çeken parti- lilere tnönü şöyle seslenebilir. —Hiçbir partilim, SHP'li olduğnna pişman olmayacak. ADAY PORTRELERİ / HURŞITGUNEŞ 4 DSP işlev olarak sağa bir parti' MERT ALİ BAŞARIR listelere itiraz 28 eyllilde başhyor CUMHURIYET TE BURADA ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Siyasi partiler, millet- vekili aday listelerindeki eksik- likleri bu akşama kadar tamam- layarak YSK'ya büdirecekler. YSK'nın 28 eylül cuma günü ge- çici aday listelerini ilan etmesiy- le de adaylıklara itiraz süresi başlayacak. Siyasi partilerin önceki gün tesüm ettikleri milletvekili aday listelerinin YSK'da incelenmesi- ne dün başlandı. YSK'daki yo- ğun tempo nedeniyle listelerin incelendiği yazı işleri müdürlü- ğü katma personel dışında kim- se sokumıazken bu kata telefon bağlantısı da yapılmadı. YSK yetkililerinden edinilen bilgiye göre aday listelerindeki eksiklik- ler en geç bu akşama kadar ta- mamlanarak YSK'ya bildirile- cek. YSK'nin daha önce belirledi- ği seçim takvimine göre YSK'nın incelemelerini tamam- lamasımn ardından milletvekili geçici aday listeleri 28 eylül cu- martesi günü radyo da ve Res- mi Gazete'de ilan edilecek. Ge- çici aday listelerine karşı il se- çim kurullarına itirazlar da ay- nı gün başlayacak. tl seçim ku- rullanmn geçici aday listelerine yapılan itiraz üzerine verdikleri karara karşı, 30 eylül pazartesi gününe kadar YSK'ya itirazda bulunulabilecek. Milletvekili aday listesinde yer alıp adayhktan çekilenler de istifalanm en geç l ekime kadar YSK'ya bildirecekler. YSK, mü- letvekili kesin aday listelerini 3 ekimde hazırlayarak 4 ekim cu- ma günü ilan edecek. Öte yandan il seçim kurulla- rına bağımsız milletvekili aday- lığı için yapılan başvurular da dün YSK'ya iletildi. Eski dışişleri bakanlarından rahmetli Turan Güneş'in oğlu Hurşit Güneş Kocaeh' l. böl- geden SHP adayı. Otuz dört yaşmdaki Güneş, tngiltere'de Kent Üni- versitesi'nde ekonomi ve poli- tika okuduktan sonra GaJDer Üniversitesi'nde yüksek lisans, Boğaziçi Üniversitesi'nde dok- tora yapıyor. Marmara Üniver- sitesi tktisat Fakültesi'nde Makro Ekonomi, Para Politi- kası ve Para Teorisi dersleri ve- ren Doçent Güneş, siyaset için aynhyor okuldan. Güneş'in ta- nıtım broşüründe 'Genç, bilgj- li, demokrat' yazıyor. Hurşit Güneş'le uzun yıllardır düşle- diği siyaset üzerine konuştuk. —Akademik duramunuza ba- kılırsa DSP vitrinine daha uy- gun degil miydmiz? Ecevit'i sevmiyorsunuz galiba? GÜNEŞ—DSP, programı ve kadrolan itibarıyla Sosyal De- mokrat Halkcı Parti kadar ik- tidara hazırlanmış bir parti de- ğildir. DSP'nin, hükümet ola- bilecek kadrolan kendi içinde barındırmadığını açıkça göre- biliyonız. Öte yandan SHP ge- rek TÜSES'de gerekse kendi içerisinde geliştirdiği modellerle iktidar olmaya hazırlıkh bir si- yasal partidir. Bunun en güzel örneği de somutlaşmış bir par- ti programının olmasıdır. Bu- na 'uygulamalı program' diyo- ruz. DSP'yi işlev olarak sağa bir parti olarak görüyorum. Çünkü sosyal demokratların, SHP'nin iktidara gelmesini ön- lüyor. Üstelik Ecevit, partisini demokratik bir şekilde yönet- memektedir. —Babanız gibi esprili ve kereci misiniz? GÜNEŞ—Onu ben yanıtla- yamam tabii. Fakat beni çok samimi bulduklan için siyase- te atılmama sıcak baktılar. Espri yapabilme siyasette belli bir güce ulaştıktan sonra olu- yor.Mücadeleci yönüm serttir. Sonuç ahnadan bir şeyi bu-ak- mam. Konuşma ve ikna kabi- liyetim iyidir. —Siyasete atdmanız ani bir ka- rarla mı oldu? Yıllar önce ba- banızla bu konuyu göriişüyor muydnnuz? GÜNEŞ—Uzun yıllardır si- yasetle ilgiliyim. Bu kanşık ve kargaşah dönemde SHP'ye katkıda bulunmak istedim. Si- yasete ginnemi hemserilerim is- tedi. Babam eninde sonunda si- yasete gireceğimi tahmin eder- di. tngiltere'den kendisine Türk siyasetini sorduğum- da,"Sen Ingiltere'deki siyaseti takip et... Burayı daha iyi anlayacaksın" derdi. —Peki Ayşe neden siyasete gir- miyor? GÜNEŞ—Onu Ayşe'ye sor- manız lazım. Fakat Ayşe, Ko- caeli'ni benim kadar iyi bilmez. Dediğim gibi siyasete girraem partililerimin verdiği bir karar- dı. —Ekonomist olarak SHP'nin iktisat politikasına balasuu nedir? GÜNEŞ—Başanlı bir prog- ram ve adaylarla seçime girile- cek. Tabii yeTel yönetimlerde seçimlerde bir rol oynayabilir. Parti programı ile aynı görüş- teyim. Bu modele bazı katkıla- run olmuştur. Ben karma ikti- satçıyım.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle