Katalog

CUMHURİYET/2 y OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Vatan Cephesı'ne >azdırıyorlardı 4>rıca \ atan Cephesı'ne gırenlerın adları radyoda okunu>ordu Partızanhk o denlı çığrından çıkmıştı kı, DP'nın kımı ıl başkanları valının kapı sını tekmeyle açıp ıçerı gırmekle ovunur olmuşlardı Ocak ve bucak başkanları da dev let daırelerınde rahatça ış takıp edıvorlardı Hıç unutmam bır gun bır ışım ıçın Kadıkov emnıyetıne gıtmıştım Evrak tamamlandı, >andakı odada komıser Hıkmet Be>'e ımza latl P muhurletmemı soyledıler Gıttım, ortayaşlı, sıvıl gıyınmış bır kışı masasına eğilmış olarak bazı kâğıtları ıncelıyordu, bır ara gozunu kaldırıp baktı, sonra yıne ışıne daldı O tarıhte sırtımdan bır tumor çıkanlmıştı Yorgun ve bıtkın olduğum, durumumdan bellıydı Sabrım tukenmek uzere ıdı kı, unıformalı bır polıs memuru odaya gırıp, komıser Hıkmet Bey'e, Merdıvenkoy DP bucak başkanının zıyarete geldığını haber verdı, bunu duvan ko mıser, memurdan hemen bır sandalve getırmesını ıstedı O anda da ayağı poturlu bırısı ıçen gırdı, getırılen sandalveve oturdu Bır ara komıser benı yenıden gördu, ne ıstedığımı sordu Kâğıdı uzattım, "bır ımza ve bır muhur" dedım Bunları tamamlayıp kâğıdı gerı verdı Karşısındakı bu ak saçlı adamı en az 78 dakıka ayakta beklettığı ıçın ozur bıle dılemeyıp DP bucak başkanı ıle konuşmaya daldı Kım bılır, belkı kendımı tanıtsavdım bo\le davranmazdı, ama asıl sorun benımkı değıl, bır komıserın bır DP bucak başkanı karşısın da buyuk saygı gosterısınde bulunmasıydı Huzunle aynldım oradan Bu kuçuk anıyı o tarıhtekı devlet memurlarının DP partızanlı ğı karşısında ne denlı yılgın olduklarını gostermek ıçın anlattım DP'nın şıddet polıtıkası TBMM'ye de sıçradı Oradakı ıkı buyuk partıden ıktıdar partısı DP, muhalefet partısı CHP'yı Meclısın ıçınde boğmak ıstıyordu Bır "Tahkıkat Komısyonu" oluşturuldu Amaç, muhalefettekı CHP'yı suçlu sayarak sorguya çekıp kapatmak, böylece çok partılı yaşama son verıp, ondört yıl oncekı CHP gıbı, tek partı sıstemını kurmaktı Bu ıse tarıhsel gıdışe karşı gelmektı Turk halkı çok partılı demokrasıye ayak uydurmuştu, artık gerı donulemezdı Ancak ıktıdar partısının parlamentoda, (gerçekte kendı ıçınde) kurduğu Tahkıkat Komısyonu'nun muhalefet partısını sorgulayıp yargılayarak kapatmada kararlı olduğu kesındı Bu tutum, ıktıdardakı bır partıyı, ortaçağ engızısyon mahkemelen gıbı, hem "suçlayıcı", hem "sorgulayıcı" hem de "karar verıcı" bır sıyasal kurul durumuna getırmekten başka turlu yorumlanamaz Işte yargı yetkısı boyle "gasp edılmış" oluvordu Bu gıdışı hangı guç onleyebılırdı9 Burada Anavasa Mahkemesı akla gelebılır dı, ama, 1960'ta vururlukte bulunan Teşkılatı Esasıye Kanunu'nda (yanı 1924 Anaya sası'nda), Anayasa Mahkemesı \oktu O halde DP'nın bu gıdışıne " D u r 1 " demek, halka kalıyordu Halkta ıse bu ışı tek başına başaracak potansıyel henuz oluşmadığı ıçın, sılahlı kuvvetler devreve gırıp oğrencılerle ve halkla el ele vererek DP ıktıdarını devırdı Işte 27 Mayıs 1960 ıhtılahne boyle geldık, rahmetlı Ismet Inonu'nun sılahlı kuvvetlerle ışbırlığı yapmasıyla değıl Metın Toker, vazının başında sozunu ettığım kıtabında (s 352/353) gerçeğı şoyle anlatıyor Ismet Paşa bır gun, dalgın, şoyle dedı: " \sker ıhtılal hazırlıvor Bunu gormemek ımkânsız. Fakat hareketı mehmetçıgı kullanmadan vapmak lazım. Bakalun, onu nasıl tertıpleyecekler.." 1960'ın butun nrnıs avı Ankara'da gençlerın sokak gosterılemle geçtı \e gençler hemen ıstısnasız her gun, Kmlav'da bır gosten başlattılar. Bunların her bınne halk genış ılgı gosterdı ve hukumetten >ana degıl, gençlerden, janı hukumetın karşıtlanndan vana oldugunu bellı ettı. Halbukı. beş kışıden fazla kalabalıklara ateş açılacağı ujarısı vapılmıştı ve coplu polısler çocuklara aman vermıvorlardı Gosterıcılerı daıma halk korudu Iktıdarın tamamıvla vıpranmış, bıtmış oldugu açıktı Fakat ıktıdar bır turlu kesın tedbırı alamıvordu. Eğer o gunler, derhal dogru ve durust bır seçıme gıdıleceğı ılan edılseydı gösterıler hemen dururdu. Bunun yenne, 26 mayıs sabahı gazetelerde, Menderes'ın başka bır oyununu okuduk: Tahkıkat Komısyonu gorevını tamamlamıştı, raporu hazırdı. Menderes, Tahkıkat Komısyonu'nun gorevını bıtırterek kanşıklıklan durduracağını sanıvordu. Ismet Paşa, "Aklınca vakıt kazanacak.." dedi. Gerçekten de Menderes'in, bu ılanı yapüğı 26 Mayıs'ın gecesı Eskışehır'de sovledıgı sozler, ettıgı kufurler gerçek ruh durumunu gostenyordu. Bıten, tukenen sadece DP ıktıdan değıldı. Asıl Menderes ıflas etmıştı. Turkıye ıse, Tahkıkat Komısyonlu veya Tahkıkat Komısvonsuz, Baj arMenderes rejımını artık kabul etmemeye kesın karar vermıştı. 26 Mayıs gecesı geç vakte kadar oturduk Yandakı bızım eve geçerken Ismet Paşa benımle bırlıkte bahçeye çıktı. Koluma gırdı. Bıraz yunıduk. Bugun gıbı hatmmdadır. "Ihtılal kapımızda" dedı. Sonra, benı yanağımdan optu, "Yalnızsın. Bıraz okur, yatarsın. Allah rahathk versın" diyerek kendı evıne gırdi. Olacagından emın bulundugu ıhtılalın o gece, kendisi uyurken yapılacagını bılmıyordu. Ama DP ıktıdarının sonunun ıhtılalle gelecegıni bılıvordu." Isnıet tııönü davranıyorlardı Bu partıden Osman Bolukbaşı'yı mılletvekılı seçen Kırşehır ılını, ceza olsun dı>e, ıllıkten çıkarıp ılçelığe ındırmek, Osman Bölukbaşı'nın yasama dokunulmazlığını kaldırıp onu tutuklatmak, demokrasıye bağlı olan durust ınsan Sadık Aldoğan hakkında da aynı ışlemı uygulamak, sertlıklerın kanıtlarıdır DP ıktıdan hırçınlaştıkça hırçınlaşıyordu Bu hırçınlaşma, Demokrat Partı'nın teşkılatına da bulaşmış ve ıllerde bu partı uyelerınden kımılerı saldırgan bır tutum ıçıne gırmışlerdı CHP lıderı Ismet İnonu, partısının Anadolu gezısıne çıktığı sırada Uşak'ta bır kısım DP'lının saldırısına uğramış, atılan taşlardan bırı başını yaralayıp, beyaz saçlarını kan ıçınde bırakmıştı Inonu, Ulusal Kurtuluş Savaşı suresınce Batı Cephesı Komutanlığını yapan, Dumlupınar yengısınden (zaferınden) sonra Yunan ordulan başkomutanı Trıkopıs'ı ve yuksek rutbelı Yunan komutanlarını tutsak edıp Uşak'a getıren mıllı mucadele kahramanı ıdı Onun orada boyle bır saldırıya uğraması, >alnız CHP'lıler arasında değıl, partısız yurttaşlar ve sılahlı kuvvetler çevresınde de buyuk nefret uyandırmıştı Yıne bır gezısınde, Topkapı'dan İstanbul'a gırerken, orada bırıkmış olan DP'lıler, Ino nu'ye karşı duşmanca gösterıler yaparken guvenlık guçlen guya onu korumak ıçın, otomobılınden ındırıp kendı arabalanna almak ıstemışlerdı Eğer lnönu bu önenye uyup arabasından dışarı çıksaydı, orada bırıkmış olan çılgın partılı yığmların saldırısına uğrayıp yaşamını yıtırebıhrdı, çunku orada bulunan guvenlık guçlen bu yığınlan durdurabılecek sayıda değıldı PENCERE 28 TEMMUZ 1991 HIFZI VELDET VELİDEDEOĞLU 27 Mayıs 1960 tarıhınden bu >ana geçen 31 yıl ıçınde tanıdık, tanımadık, dost, ahbap geçmen bır çok kışıden 27 Mayıs Ihtılah'nı Ismet Inonu'nun hazırladığı volunda sozler duydum, gereken yanıtlan verdım Zaten yaklaşık 20 yıl once Mıllıyet, bırkaç yıl önce de Cumhurıyet'te çıkmış olan ıkı yazımda bu konuya dokunmuş, evıme hatır sormaya gelen, rahmetlı Inonu'nun CHP ılışkısı dolayısıyleyakınmda bulunanlardan Sayın Hıfzı Oğuz Bekata'nın, Ismet Inonu'nun demokrası donemmde ıhtılale asla başvurma>acağı yolundakı sözlerını aktarmıştım Ne hazındır kı, Mıllı Mucadele'nın ve laık cumhurıyet devrımının ıkıncı adamı Ismet Inönu sıyasal yaşamında çok ıftıraya uğramış, Menderes ve arkadaşlarının ıdamlarından da, ışın aslını bılmeyen bır çok kışı tarafından sorumlu tutulmuştur Ben bu konuyu çok ya kından ve Inonu'yu evınde zı>aretım sırasında onun kendı ağzından ışıtıp, bıldığım ıçın az önce sozunu ettığım >azılarımda bu konuya da yer vermıştım Bu kez, Inonu'nun çok yakını olan unlu polıtıka yazarı Metın Toker'ın, "Demokrasimızın Ismet Paşalı Yılları" adlı kıtap (Bılgı Yayınları Hazıran 1991) dızısının dorduncu cıldınde bu konuda verdığı bılgılerı de, bu yazının sonuna koyacağım Ama başta 27 Mayıs 1960 Devrımı'nden oncekı kımı olgu ve ola>lara değınmek ıstıyorum Antiparos'un Perileri. .. "Eğer CHP 1950 seçımlerınden once "çoğunluk" sıstemını değıl de "nıspı temsıl" yontemını kabul etmış olsaydı kı DP'lıler buna çoktan razı ıdıler Meclıste DP ıktıdarıyla CHP muhalefetı arasında mıllet\ekılı sayısı bakımından çok bu>uk bır fark bulunmaya cak.az çok denge sağlanabılecektı Bence seYeşılhısar gezısınde Inonu'nun yolunun çımlerde çoğunluk sıstemınde dırenmek, jandarmalarca kesılmesı de çok kötu İcarşüanCHP'nın buyuk polıtık hatalarından bırı ol mıştı muştur Ote yandan, partızanlık koyulaştıkça koyu1950'den 1957'ye kadar, çoğunluk sıstemı laşıyordu DP ıçınde "Vatan Cephesı" adı alne gore yapılan seçımlerı hep DP kazandı tında ne ıduğu belırsız bır kuruluş oluşturduDP ılerı gelenlerının 1957 seçımlerını yıtır lar, butun yurttaşların bu kuruluşa yazılması mekten ne denh korktukları sonrakı tutum ıçın devlet radyosu kullanılarak propagandalarında göruldu Yalnız CHP've karşı değıl, ya başlandı Bu, buyuk bır hata ıdı, anlatılMeclıste ve ulkede sert muhalefet >apan Mıl dığına göre bazı kışıler DP'den çıkar sağlalet Partısı'ne karşı da, neredeyse duşmanca mak ıçın kuçuk çocuklarının adlarını bıle bu OKTMAKBAL EVET/HAYIR "Ne Olacak" Diye Diye! İLAN SORGUN SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No 1989/347 Davacısı Nuh Şahan tarafından davalüan Atıke Avşar ve arkadaş lan aleyhlenne Soıgun üçesı Gedıkhasanlı köyü 321, 1075, 1298, 1457, 2698 ve 2627 parsel sayılı taşınmazlar hakkında açılan lzaleı Şuyu davasmın yapılan açık duruşması sırasmda venlen ara karan gere^nce Davalüardan Hatıce Şahan'ın adresı tespıt edılemedığınden keza kolluk kuvvetlennce dahı adresı tespıt edılemedığınden duruşma güoü olan 28 8 1991 gttnü mahkememızde hazır bulunması veya kendı anı bır vekılle temsıl ettırmesı, gelmedığı veya kendısını temsıl ettınnedığı takdırde yargılamanın yokluğunda vapılacağı ve karar ve rüeceğı teblıgat kanununun 29 ve devanu maddelen gereğınce davetı ye yenne geçmek uzere ılanen teblığ olunur Basın 48513 T.C. DEVREKANt SULH HUKUK MAHKEMESİ Sayı 990/264 Es Davacı Cemal Bayramoğlu tarafından davalılar Hasan Bıdecı ve arkadaşları aleyhıne açılan tapu kayıt ıptalı ve tescıl davasının yapılan duruşması sırasında venlen karar gereğınce Dahılı davalılar D Örcünler köyılnden Hunye Bıdea, Cemal Bı decı, Fıkrı Bıdecı. ömer Bıdea, Hüsnıye Bıdecı, Yaşar Bıdecı, Ra sım Temel, Numan Bıdecı ve Hasan Temel'ın aramalara rağmen adreslen tespıt edılemedığınden duruşma davetıyesı tebbğ edılememıştır Dava komısu D örcttnler köyfl 398 parsel sayılı taşlnmazın yapılan tespıtınuı ıptalı üe ügılı davanın dUrösması 30 9 f991 tanhıne muallaktır Yukanda ısımlerı yazılı bulunan dahılı davalılara teblıgat yenne geçerh olmak üzere ılanen tebbğ olunur Basın 48549 "Ne olacak bu memleketın halı? Bız boyle ılanıhaye yuzumuz yerde mı gezeceğız?" Tevfık Fıkret 8 Aralık 1910 gunu Salıh Keramet Nıgar'a boyte yazmış "Ne olacak memleketın halı?" Seksen yıl sonra ıçımızden çoğu hâlâ bu soruya yanrt arıyor Ne olacak'' Nereye doğru gıdıyoruz? Hep yuzumuz yerde mı dolaşacağız? Bır kez "Ne olacak bu memleketın halı" denılmeye başlandı mı ışler korduğum olmuş sayılmalıdır Bır ınsan yaşantısının çeşıtlı donemlerınde bu tur konuşmaları bu tur kuşkuları hep yaşadık Bugun de yaşıyoruz Güneydoğu olayları, bu ıllenmızde yerleşen yabancı askerleri Sevr Antlaşması'nın hortlatılmak ısteklerı, Turkıye cumhurıyetının temel goruşlennın ortadan kaldırılma gırışımlerı, nüfusun artması oranında yukselen yoksulluk, tam bağımsızlık ılkesının eskımış bır goruş sayılması, ılkel anlayışların, çağlar öncesı duşuncelerın gundeme getırılmesı Geçen gun bır dergıden telefonla sordular "Nereye, gıdıyoruz" diye Nereye gıttığımızı ıkı sozcukle ozetlemek' olasıydı Ben de onu yaptım "Bır çıkmaza, kanlı bır çıkmaza" 1960 öncesıydı "Vatan" gazetesınde DP ıktıdarının ulkeyı bır batağa goturduğunu goruyorduk, uyarıcı yazılar yazıyorduk Bırtanesını anımsıyorum,' Paraşutle duşmesını bılın" demıştım 1957 seçımlerınde Menderes takımı guçlukle ustün çıkmıştı Istanbul, Gıresun ve Gazıantep'te CHP kazanmıştı, öyle denıhyordu, ama DP son dakıkada bu seçımlerı kazanmış saydı O kadar kı Gazıantep'te Cemıl Saıt, Alı Ihsanvb adaylar tutuklandı DP, 1950 ve 1954'te ezıcı yengıler elde etmıştı, ama 1957'de ancak baskıyla ıktıdan koruyabılmıştı 1946'da CHP'nın duştuğu duruma, o kadar eleştırdığı, suçladığı CHP'nın durumuna kendısı duşmuştu TV'de 27 Mayıs'tan öncekı olayları ve daha sonra olup bıtenlen gunlerdır gosterdıler 1950'den 1960'a, on yıl boyunca ıktıdan elınde tutan bır sıyasal topluluğun nasıl ıflasla sonuçlandığı Yassıada mahkemesınde, tutuklu koğuşlannda Menderes ve arkadaşlannın uzuntu veren durumları Sonra da ıdam edılmesı uç polıtıka adamının 1991 yılında bu goruntulerı ızleyenler, ıster ıstemez acıma duygusunun yarattığı yanlış sonuçlara varmışlardır Ister ıstemez "Vah zavallılar, seçımle gelmışlerdı, sunguyle gıttıler" demışlerdır TV'nın etkısı buyuktur Demokrat ıktıdarın başına gelenlerın sergılenmesı sonucunda o kışılere büyuk bır haksızlık yapıldığı ızlenımı ortaya çıkıyor Polıtıka adamlarının tutuklanması, yıllarca hapıslerde kalmaları, sonunda da uç önemlı sorumlunun asılması elbettekı etkıleyıcı bır olaydır Ne var kı daha sonrakı yıllarda buna benzer nıce acıklı olayla karşılaştık Talat Aydemır olayı ve ıkı askenn asılması TV'de oykulense en az Mendereslerın seruvenı kadar etkı uyandırmaz mı? Ya daha sonrakı davalar, duruşmalar, ıdamlar' llhan Selçuk'un "Zıverbey Koşku" kıtabında anlattıklarını anımsayın Avcıoğlu, Selçuk, Soysal gıbı yazarların bu ışkence evınde yaşadıkları bır fılm, bır TV dızısı olsa seyredenler nelerduşunmezlerdı k ı ' Ya 12 Eylul'de "Arnayalım da besleyelım mı" duşuncesı uyarınca ıpe gondeı\ an gencecık ınsanlanmız Bır gun gelecek butun bu 12 Mart, 12 Eyiul acıları da TV'lerde, kıtaplarda butun korkunçluğuyla yer alacak Denız Gezmış gıbı bır yureklı genç ınsanın ve ıkı arkadaşının önemlı bır suç ışlemedıklerı halde asılmaları bırtragedya konusu değıl mıdır? Insanlar konuşuyor, "Vah zavallı Menderes ve DP'lıler, az mı çekmışler" dıyenler cok Ama Aydemırlerın, Denızlerın, 12 Eylul sonrasında ıdam edılen 1718 yaşlarındakı gençlerın dramları gözlerden kaçırılıyor Ama dedığım gıbı her şeyın gözler onunde canlandırılacağı gunler uzakta değıl Polıtık duşuncelerı, çalısmaları yuzunden ınsanlar suçlandırılmamalı, hele hıç kımse bırtakım mahkemelerın güncellıkten kendını kurtaramayışları sonucu ıpe gonderılmemelı Ne DP'lı, ne Aydemırcıler, ne Denız Gezmış ve arkadaşları ne de 12 Eylul sonrasının aslan gıbı gençlerı Olaylara yansız bakmalı Ona olursa "Vah vah", ötekıne olursa "Oh olsun" dıyen bır toplum her zaman kendını çıkmazlarda, bataklarda bulacaktır O zaman, "Ne olacak bu memleketın halı" sorusu bır tuıiu gundemden kalkmayacaktır Sudeğırmenının ıcadı uygarlık tarıhının en önemlı donum noktalarından bırıdır O gune degın değırmen taşı kol gucuyle cevnlıyordu Cıcero donemının saırı Antıparos, sudeğırmenı bulununca kole kadmlar serbest kalacak diye sevınmış 'Sız ey değırmende çalışan kadmlar1 Değırmen taşını donduren kolu bırakın, rahat rahat uyuyuni Horoz, varsın gunun ışıdığını boş yere haber versın sıze1 Dao, kolelerın ışım perılere yukledı Işte onlar şımdı güle oynaya çarkın ustunde sıçrayıp duruyorlar Ve ışte sallanan dıngıl ışıltılarla donuyor, ağır taşı çevıre çevıre ' (Paul Lafargue Tembellık Hakkı Delos Yayınları) Ne yazık kı Antiparos'un sevıncı boşa çıktı, kolelık duzenı, sudeğırmenınden sonra da surdu gıttı Makıne uygarlığında nıtelık değıştırerek emeğı somurmeye devam ettı, Paul Lafargue yazıyor lyı bır kadın ışçı ığ ıle dakıkada ancak beş ılmık atar, oysa kımı dönuşumlü dokuma tezgâhları aynı sure ıçınde 30 bın ılmık atıyorlar Buna gore makınedekı her dakıka, kadın ışçının 100 saat çalışmasına eşıttır, ya da makıne her dakıkada kadın ışçıye on gunluk bır dınlenme zamanı sağlamaktadır Dokuma endustrısı ıçın doğru olan, modern mekanıkle yenılenen tum sanayıler ıçın de az çok doğrudur Ama ne gorüyoruz? Makıne gelıştıkçe ve ınsan çalışmasını durmadan artan bır hız ve kesınlıkle yendıkçe, ışçı dınlenme suresını aynı oranda uzatacak yerde, makıneyle yanşırcasına çabasını ıkı kat arttırıyor" Sonuc Demek kı ınsan "altın çağ ı ne değırmenın ıcadıyla yakalayabıldı, ne de makınenın uretım surecınde devreye gırmesıyle Gerçı 19'uncu yuzyılın sonunda kımı ulkede çalışan ınsan "sekız saatlık ışgunu"nu sıyasal ıktıdara onaylatabılmıştır, ama bu aşama kendılığınden gerçekleşmedı, emekçının savaşımıyla sağlandı kanlı çatışmalarla elde edıldı llk kez Amerıka'da gundeme gıren "1 Mayıs"\n oykusunu hepımız bılıyoruz • Insanın buhar ve petrol gucunu yakalamasıyla değıştı dunya' Eskı Yunan şaırı Antiparos'un dedığı gıbı emekçıye artık ış kalmamış mıydı"7 Perıler gule oynaya tezgâhın uzerınde sıçrayarak ışçının yenne uretımın çarklannı donduruyorlar m ı ' Mekanıkten elektronığe geçışle bu soru onemını arttırdı Bılımselteknolojık devrım çağında bılgısayarlı robotlar devreye gırdıler, ışçının yerını alıyorlar Ne demek robof Robot ne grev yapar ne protesto yuruyuşune çıkar ne sendıka kurar ne de ucretını arttırmak ıçın toplusozleşme masasına oturur Yenı bır çağ başladı, gelsın eskı zamanların şaırı Antıparos, sevınç gozyaşları doksun, sudeğırmenını kutladığı gıbı, robot ıçın dızeler doktursun Aradan bınlerce yıl geçtı, ama ınsan yıne de mutluluğunu arıyor, yorulmadan Sudeğırmenı kolelerın ışım perılere yuklemıştı çağımızın perısı de robottur, çelıkten, plastıkten, sılıkondan bır perı çalışacak ınsanoğlu oturup seyredecek Ya emeksermaye çelışkısı7 Patronışçı çatışması9 Tarıhe mı karışacak' Geleceğın toplumunu şımdıden duşunmek kışıye buyuk keyıf verıyor Robotların çalıştığı kol gucunun bır değer taşımadığı toplumda ışçıye de gerek kalmadığına gore nasıl bır duzen kurulacağını varın sız hesap edın1 Robotların sahıbı ' ım olacak? Uretım nasıl paylaşılacak? Tuketım nasıl sınırsızlaşacak7 Hıçbır ış yapmadan yaşayacak ınsan nasıl vakıt oldurecek9 Herkes şaır mı olacak? Muzık dınlemekten bıkacak, kırlarda dolaşıp denız kıyısında tatıl yapmaktan usanacak Geleceğı duşlemek ne guzel1 Ya bugun durum ne? *J ' • ' " \% Robotların uretım surecıne katılımında bırıncı Japonya Ikıncı Amerıka Batı Avrupa daha gerıden gelıyor, ama bılımselteknolojık devrımın şırınlık muskasını taşıyan butun ulkelerın elı Korfez savaşının kanı revanı ıçındedır Çunku hepsıne "enerjı" gerekryor, akaryakıtsız bır adım atamazlar Bu yuzden Ortadoğu'yu cehenneme çevırmıyorlar mı? Insanoğlu, doğadakı bır maddeyı yakmadan enerjı uretecek bılımsel yöntemı daha keşfedemedı, komür gözden düşse de petrolsüz yaşamak olanaksız Amenka Incıriık'te ne anyrx? Şaır Antiparos'un dedığı gıbı pertler güle oynaya çarkların üzennde sıçrayarak enerjı varatsalar, Nevv Yorklunun Sılopıde ışı ne? ILAN KONYA EREĞLİ KADASTRO HÂKİMLİĞt'NDEN 1989/68 Esas 1991'49 Karar Davacı Beytullah Irmak taraından, davalılar Ayşe Gureş, Sabnye Ozdemır ve Keaban Gezer'ın hısselennı satın aldığından bahısle Ereğlı ılçesı Yenıköy kö yünün Karabel mevknnde kayıtlı 6100 metrekare genışüğuıdekı 46 parsehn, Gölbaşı Çayagzı mevknnde kayıtlı 62 000 metrekare gemşhğındekı 200 parselın Akvıran mevkunde kayıtlı 50 600 metrekare gemşhğındekı 536 parselın mahkememızde yapılan yargılaması sonunda Adı geçen parsellerde hıssesı bulunan Keaban Gezer'm hıssesının davacı adına tapuya tescılıne karar venlmış olup, ancak Kezıban Gezer'm ılk eşı Mahmut'tan olma çocuklan lclal Çukurova ve Yusuf Gezer'ın vefat ettıklerı ve bu şahıslann tum aramalara rağmen nerede nufu sa kayıtlı oldukları ve mırasçüanmn kımler olduğunun ve sanh adreslennm tespıt edılemedığınden, mahkememız hukmünün ılanen teblığme karar verünuş olduğundan, Kezıban Gezer mırasçıları olan lclal Çukurova ve Yusuf Gezer'ın rrurasçüanmn veya ölu değülerse bızzat kendüennın ka ranmızın ılanı tarıhınden ıtıbaren 15 gun ıçınde mahkememız hukmunu temyız etmedıklen takdırde, haklarında venlmış olan hukmun 15 gun sonra ke smleşmış sayılacağı ılanen teblığ olunur Basın 48512 Sütünüzü kesinlikle kaynatmayın! Çoğumuz, sokaktan alınan süt'ü içmeden önce kaynatarak, içindeki zararlı maddeleri öldürduğumuze inanırız. Aslında, bu tür süt'teki zararlı maddeler, kaynatmakla tumuyle yok olmaz ve bu arada sut'un besin değeri de azalır. Ama, ambalajh süt'u kaynatmaya gerek yoktur. Çunku Tetra Pak kutuiarında aldığınız sut Super Pastörizasyon (UHT) yontemı ıle 140°C lık ısıda kısa bır sure tutulup bır anda soğutularak, ıçıne hiç bir katkı maddesi konmadan ambalajlanır Tetra Pak kutularındakı sut, ıçınde hıç bır zararlı madde kalmayan ve besın değeri korunmuş suttur Tetra Pak kutuları bu tur sut un saflığını en az 4 ay korur Tetra Pak kutusundakı saf süt'u ılık ıçmek ıstıyorsanız hafifçe ısıtın. Ve, afiyetle için. DUZELTME 27 7 1991 tanhlı gazetemızde "Inşaat Mühendıslennın Dıkkatıne" başlık üanda 310 02 93 olması gereken telefon numarası 410 02 93 olarak çıkmıştır Düzeltırız Bu tur sutlerı ıçındekı proteın ve vıtamınlen oldurmemek ıç n kaynatmadan ıçebılırsınız Istersenız hafıf ısıtın Kutuyu açtıktan sonra sut u buzdolabına koyun ve bırkaç gun ıçınde ıçın Sut hava ıle temasa geçtığınde havadakı bakterıler nedenıyle bozulur Kalitesi, tadı ve tüm besin değeri ile. Saf Süt. Katkısız Süt. Süper Pastörize ve Uzun Ömürlü. Tetra Pak kutularında. TP06 Sedef Adası'nda eşyalı yazhk villa 169 40 29