18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 TEMMUZ 1991 HABERLER CUMHURİYET/17 İşçiler; Özal, hükümet ve Türkîş'i protesto etti tşSeadika Servisi 500 bin kamu işçisinin toplusözleşme uyuşmazlığı ile ilgili Türktş'in toplu vizite cylemi, Türkiye çapında özal, hükümet ve Türklş aleyhtan gösteriye dönüştü. Işyerinden SSK dispanserlerine düzenkdikleri toplu yurüyüşlerde işçiler, aynı saatlerde başladığı bilinen Türktşhükümet ' zirvesinden, kötü bir sonuç çıkması kaygısını öne çıkaran sloganlar atıldı. Başta Istanbul, Ankara, tzmir, Adana olmak üzere kamu ' işçilerinin yoğun olduğu bütün merkezlerde gerçekleştirilen toplu vizite eylemlerinde üretim ortalama yanm gün dururken gösteri yürüyüşleri pek çok ana yolda trafiği de felç etti. tşçilerin çok disiplinli ve düzenli yürüyüşleri yanında polisin de müdahale etmediği dikkat çekti. Yine de bazı merkezlerde viziteye çıkış engellenirken gözaltına ahnma olaylan da yaşandı. Bu arada başta 'Tekel'ler olmak üzere daha önce pasif direnişlerde öne çıkmış birçok işyerinde toplu vizite eylemi yapümadı. Türklş ile hükümet "dün saat 11.00 sıralarında Türklş Başkanı Şevket Yılmaz ve Devlet Bakanı Fahrettm Kurt'un bir araya gelmesiyle masaya oturdu. Türktş Fahrettin Kurt görüşmesi bütün öğleden sonra devam etti. Saat 18.00'e doğru Başbakan'la görüşme için toplantıya ara verildi. Türklş Başkanı Şevket Yılmaz hükümetin teklifınde bir miktar yükseltme yapıldığmı, son teklifin °/o 50 artı 350 bin olduğunu açıkladı. "tnşallah Başbakanlık'tan anlaşarak, halay çekerek çıkaru" dedi. Ancak anlaşma için bu rakamın yükseltilmesi gerektiğini söyledi. îşçiîerin dünkü toplu protesto gösterilerinde görüşmelerin aynı saatlerde sürmesinin etkisi ile kaygüı bir hava göze batıyordu. Kötü bir anlaşma korkusu öne çıkarken güncel yaratılmış, "Maaşlar rezalet, Bush a altın tuvalet", "Özal diktası, Amerikan kuklası", "Yalancı Yılmaz senden Başbakan olmaz", "Türklş iktidar ei de, bu Ukım düşer", "Şevket seni milletvekili yapmazlar, işçiyi satma". "Geri adım atmayın işçileri satmayın", "«7080 artı 450 bin sefalet ücretini kabul etmiyoruz".. gibi yeni slogan ve pankartlar dikkati çekti. Türkiye çapuıdaki eylemlerin genel slogam ise maden işçilerinin direnişinden gelen "Vnr vur inlesin, Çankaya dinlesin", "Cankaya'nm şişmanı, işçi düşmanı", "İşçiler el ele, genel greve", "Hükümet ve Türklş istifa" ağırhkhydı. Istanbul'da en kalabalık toplu gösteri, tersane işçilerinin birleşmesi ile Haliç bölgesinden Tepebaşı Dispanseri'ne doğru gerçekleşti. Kadıköy'de de liman ve demiryolu işçilerinin toplanması ikinci büyük grubu oluşturdu. Ayrıca dağınık enerji, yol ve demiryolu işçilerinin toplu vizite eylemleri birçok semtte daha toplu yürüyüş ve gösterilerin gerçekleşmesi sonucunu getirdi. Ancak Istanbul'da Tekel, demiryolu işçileri, şehir hatlan, askeri dikimevi gibi birçok kalabalık işçili büyük işyerleri kendi sendikalannı ve Türklş'i protesto ederek toplu vizite eylemine çıkmadılar. Kadıköy'de çok düzenli geçen liman ve tersane işçilerinin ortak eyleminin ardından Demiryollş Şube yöneticileri Mahmut Kılıç ve Mehmet Kasım Gerday , polis tarafından şozaltına alındı. TEK işçilerinin Ümraniye Doğancüar SSK Dispanseri'ne çok uzun süren gidiş ve dönüş yürüyüş ve gösterisi bütün gün sürdü. Bu arada ayrı ayrı işkollannın ayn işyerlerinden dispanserlere doğru ana trafik hatlannda süren yürüyüşleri kentin Bush için güvenlik önlemleri ile de birleşince, Istanbullular yollarda büyük güçlttk yaşadı. Gölcük ve Kocaeli'de birçok işkolundaki işçinin ortak vizite eylem ve yürüyüşlerinde toplam 10 binin ustünde işçinin katıhmı ve düzenli yürüyüşte, kararü, öfkeli protestosu dikkat çekti. 6 bin Gölcük askeri tersane ÎZLENtMLER le, hükiimete bahane" sloganlan atan işçiler, Türklş'i uyarmaya çalışıyorlar. Uyanlarınm ye', Yürüyüş kolunun önünde sedye taşıyan dört rini bulup bulmayacağından endişe eden işçiler, tersane işçisi "Yolu açın, adamı hastaneye kendi aralarında "Biz bugün niçin yüriiyoruz", yetiştiriyoruz" bağnşıyla ilerliyor. Sedyede iş el "Biz çoktan satıldık", "Yuzde 150'lik ilk teklifbiselerini başının altına yerleştirmiş, bir deri bir ten niçin döndiıler", "Yuzde 80 zam yapılsa bik kemik işçi yatıyor. Elindeki vizite kâğıdını salla maaşım 950 bin lirayı ancak buluyor" diye koyarak serinlemeye çalışırken ağzmdan güçlükle nuşuyorlardı. Toplusözleşmelerinin geçen altı ayı"Adım Hanefı Aydın, 11 yülık işçiyim, 500 bin mn, yapılacak zamlarla kapatılmayacağını düşülira maaş alıyorum, eve 350 bin lira kira nen işçiler, "Petrol zammı, çay zamnu, unutulödüyonun" sözleri dökülüyor. Sedyeyi taşıyan ar du işçi zammı", "Mutfaktaki yangına son verin" kadaşlan "Gecekonduda oturuyor", "Açlıktan pankartlan ile birlikte genel seçim isteklerini de kaburgalan çıkü", "Baksanıza karnı açlıktan içi "tktidar halkın anasını 6 Kasım 1992'ye kadar ne göçmüş" diyerek, yürüyüşlerinin amacını rabatsu edersin" döviziyle dile getirdiler. özetliyorlar. Altı ayı aşkın süredir toplusözleşme bekleyen, Tersane işçileri, yakıa sıcak altında zorlukla ortalama 600 bin lira maaş alan tersane işçileri, ilerliyorlar. Kasmıpaşa'dan, Tepebaşı SSK Disviziteye çıkmak üzere dün altıncı kez Tepebaşı yo panseri'ne giden yol iki saatte aşıhyor. Bu sırakuşunu tırmamyorlar. İşçiler daha önceki yüru da sık sık Tepebaşı yokuşunda yola oturarak dinyüşlerinin ana slogam olan "açız"a bu sefer pek lenen işçiler güvenlik kuvvetlerince "Kalkın, yohı Tağbet etmemiş. Onun yerine dün hükümetTürk kapatmayın" diye uyanlıyorlar. Ama uyanlara Iş görüşmelerine ilişkin kaygılannı dile getiren pek kulak asan yok, "Bush için yolları kapattıpankartlar hazırlanmış. "Toplusözleşme Koor nız ya" diye karşı çıkışlar yapıhyor. Nihayet Tedinasyon Kurulu, işçiyi oyalama ordusu", "Şev pebaşı'na çıkıldığında ise güvenlik kuvvetleri işket işçiyi bırakıp hemşerini kojlama", "Yok bir çileri gruplara bölerek dağıtmak istiyorlar. İşçibirimizden farkımız, birimiz Türklş, birimiz ik ler "Burası İsrail değil", "lşçinin sesi halkın setidanz, imza Şevket Başkan, Yılmaz Başbakan", si", "Işçiyiz, haklıyız" sloganlanyla tepkiler gös"Yüzde 80 artı 450.0001e işçiyi sefalete mahkum tererek, geri dönmek üzere toplanıyorlar. Dönüş edenler utansın" yazılı dövizler taşıyarak "Geri yolunda alkışlar, ıshklar arasında hep birden atıadım atmayın, işçiyi satmayın", "Yüzde 80 ax bi lan "Hükümet istifa" sloganlan, yeri göğü inletti. Yol boyunca slogan yağdı DENİZ TOPALOĞLU Gan'nda birleşen kamu işçileri bir sttre toplu gösteri yapü. (Fotoğraf: Bartş BU) ler işçisi yine ana karayolunun trafiğini etküeyen eylem ve gösterilerinde hükümeti istifaya çağınrken enflasyon üstünde zam vaat etmiş Başbakan Yılmaz'ı yalancılıkla suçladılar. Düzce'de Orus Kereste Fabrikası işçileri, yürüyüş izni verilmeyince üç saatlik oturma protesto eylemi ile genel eyleme katüımı gerçekleştirdiler. Seydişehir'de bin 2500 işçinin eylemi olaysız yürüyuşle noktalandı. Ankara'da Yollş, Türk Metallş ve Demiryollş sendikalanna bağlı yaklaşık 10 bin işçi vizite eylemi yaptı. Karayolları Genel Müdürlüğü, Zirai Donatım, Makina Kimya Endüstrisi işçileri, Dışkapı ve Rüzgarlı Sokak'taki SSK hastanelerinde viziteye çıktılar. Ankara'da toplu viziteye çıkan ilk grup Karayolları Genel Müdürlüp işçileri oldu. Yaklaşık 2 bin 500 işçi saat 10.30 sıralannda otobüsle, Yıldınm Beyazıt Meydanı'na geldikten sonra slogan atarak Dışkapı SSK Hastanesi'ne yürüdü. Poüsin işçilerin yürüyuşüne müdahale etmediği, ancak çember içine aldığı gözlendi. İşçiler, hastane başhekimiyle görüşüp vizite işlemlerini tamamladıktan sonra dağıldı. Demiryollan işçileri de Ulus SSK Hastanesi'nde viziteye çıktıktan sonra yürüyerek Gar'a geldiler. İşçiler, Gar'da görev başındaki raakinistlerden trenleri durdurmasını istediler. İşçiler, görevini yapmayı sürdüren makinistleri yuhalayınca, trenler bir süre durdu. Yaklaşık 3 bin 500 işçinin Ulus'tan yürüyüşlerini ve Gar'daki eylemlerini polis üç video ile izledi. Îşçiîerin yürüyüşü sırasında polis telsizlerinden "araç saglanması" yönünde anonslar yapıldı. Demiryolu işçilerinin dagılmasından sonra MKE'de çalışan 500'e yakın işçi Cemal Gürsel Bulvarı'ndan itibaren yürüyerek Ulus SSK Hastanesi'ne geldiler. MKE işçilerini burada Zirai Donatım Kurumu işçileri karşıladı. Eyleme, MKE':ün Çiftlik'teki işyerinde çalışan işçiler, trenle geleceklerini bildirdiler. Ancak buradaki banliyö treninin raydan' çıkması nedeniyle bu işçiler, Ulus'taki topluluğa katılamadı. Izmir'de demiryollan, Türkiye Elektrik Kurumu, askeri ve liman işyerlerinde çahşan işçiler dün sabah kentin çeşitli yerlerindeki dispanser ve hastanelere yürüyerek viziteye çıktılar. Alsancak Gan'nda toplanan demiryolu işçileri alkışlı protestolarla yürüyüşe geçtiler. "Zevk sefa, işte Çankaya", "Ortadirek dediniz, kanımızı emdiniz" sloganlan atan işçileri izleyen emniyet güçleri engellemede bulunmadı. Sözleşmelerin geçen yıllarda olduğu gibi imzalanması durumunda Türklş'in işlevini yitireceğini de sözlerine eklediler. Alsancak Dispanseri önünde toplanan yaklaşık iki bin DDY ve TEK işçisi, vizite için sıralannı beklerken yoOara oturdular ve alkışh protestolanm sürdürdüler. İşçiler aylardu çektikleri sıkıntüan anlatırken Türklş'in gerçek yüzünün artık anlasılması gerektiğini söylediler. Bir haftadır yoğun eylemler gerçekleştiren Tekel işçileri ise büyük kızgınlık icinde. Işyerlerinde görüştüğümüz işçiler, cuma günü eylemlere katılmamalan için uyarı geldiğini, TekGıda Iş'ten hesap soracaklanm beurterek "Türklş ve Tek Gıda tş'e karşı eylemler sürecek" dediler. Adana'da Köy Hizmetleri 3. Bölge Müdürlüğü'nde toplanan yaklaşık 3 bin işçi "Işçiyiz, güçlüyüz, hakkımızı isteriz" diye sloganlar atarak yürüyüşe geçtiler. NOTLAR Bitmeyen bir uzun yürüyüş REFİK DURBAŞ Beyaz tel gözlüğü burnunun Üzerine düşmüş. Saçları ve bıyıkları kar beyazı ama, emekliliğine birkaç yıl var. Sabah güneşinin teri alnında boncuk boncuk. Sesi Haydarpaşa ile Kadıköy arasında uzayıp kısahyor: Işçimemur el ele, genel greve... Üç adım önünde gözlerinin karası sakalma vurmuş bir genç. Bir genç daha, bir genç daha... Alkışlar, Kadıköy iskelesinin önünden dalga dalga Sarayburnu'na vuruyor, oradan Haliç'e, oradan da Galata'ya... lstanbul sis içinde ve oldukça sıcak. Haydarpaşa liman işçileri yürüyor Kadıköy'de. En önde elinde megafonuyla sendika temsilcisi. Ama megafonu hiç kullanmıyor. Durup elini kaldırdı mı bir alkış tufam başlıyor. Arkasıru dönüp yürüdü mü, hep birden: ' '''; Işçiyiz, güçlüyüz, kazanacafaz... Onde demiryoluculann resmi giysileriyle işçiler. Onlann arkasında mavi tulumlular, onlannda arkasmda turuncu ve yeşil tulumlular... Pazar günü hepsi tulumlanm yıkamışlar. Tertemizler. Yüzlerinin aydınlığı, tulumlanmn renklerinde... Bıyıklan yeni terlemiş bir genç, işçilere bakıp soruyor: Kim bunlar? Rıhtımboyu'nu dönen kalabalık Altıyol'a doğru çıkıyor. Kortejin yanında işyeri temsilcileri... DUzeni sağlayacaklar ama, gerek yok... İşçiler ne kadar hareketliyse onlan izleyen kalabalık da o kadar sessiz. Kimi bir saattir yolda olduğundan kızgm, kimi kalabalığı yanp karşıya geçememekten öfkeli... Altıyol'da işyerleri, bankalar... Üst katlarda kimi pencereler açılıyor. Bir kadın kalemini dudaklarına sıkıştırmış alkışlıyor. Bir tek alkış, kalabahğm üzerine düşmeden sesi dağüıp kalıyor havada. Çarşı durağında iki kadın konuşuyor: Domates, yaz geldi geçti iki bin liranın altına düşmedi... Kalabalık haykınyor: Vur vur inlesin, Çankaya dinlesin... Tulumlann arkasındaki yazılara bakıyorum. Kiminde H . Paşa Liman' yazıyor, kimisinde H. Paşa Liman tşçileri...' Otobüsler ağır ağır ilerliyor, taksiler de... Yaşam gibi omar da durmuş hatta... tçlerinde hiçbir hareket yok. Işçiler yürüyor... Bakanlar duruyor... Arada patlayan bir alkış duranlardan... Altıyol geçilecek, toplu viziteye çıkılacak... Bir uzun yürüyüş... Dispanserin kapısı önünde 'bitmeyen' bir uzun yürüyüş... Esnaf, memur, işçi... Kimi yolda, kimi kaîdınmda... Kimi alkışta, kimi bakmada... Bitmeyen bir yürüyüşün yolunda, kaldınmında... Işçiye ortalama % 142 zam yapıldı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kamu kesiminde çalışan 500 bini aşkın işçinin 7 aydır süren toplusözleşme görüşmeleri dün gece anlaşma ile sonuçlandı. Ücretlere birinci yıl için yükk ortalama yüzde 141.5 oramnda zam yapıldı. Birinci yıl ilk 6 ay zammı yüzde 80 artı 300 bin lira oldu. Buna göre brüt ücreti 1 milyon lira olan işçinin, birinci yıl ilk 6 aydaki maaşı 2 milyon 100 bin liraya yükseldi. Îşçiîerin toplu vizite eylemi yaptıklan saatlerde, Türklş Başkanı Şevket Yılmaz ve Konfederasyon Eşgüdüm Komisyonu, 11.00 sıralannda kamu sözleşmelerinden sorumlu Devlet Bakanı Fahrettin Kurt ile Demir Çelik Işletmeleri genel müdürlük binasında bir araya geldiler. Saat 18.00'de sona eren ve yaklaşık 7 saat suren görüşmeden sonra taraflar saat 19.00'da Başbakanlık Konutu'na giderek Başbakan Mesut Yılmaz ve Başbakan Yardımcısı Ekrem Pakdemirli'nin de k"atıldığı toplantıda pazarhğa devam ettiler. Mesut Yılmaz 21.00'de toplantıdan ayrıldı. Görüşmelere Fahrettin Kurt ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Metin Emiroğlu hükümet adına devam etti. Yaklaşık 14 saat süren pazarlık 01.15'te anlaşma ile sonuçlandı. Ucretlere yapılan zam ortalama yüzde 141.5 oldu. Buna göre birinci yıl ilk 6 ay için yüzde 80 artı 300 bin lira, ikinci 6 ay için yüzde 30; ikinci yıl ilk 6 ay için yüzde 30, ikinci 6 ay için yüzde 25 oranında zam yapıldı. Birinci yıl sonunda enflasyon yüzde 60'ı geçtiği takdirde, bu miktar ücretlere yansıtılacak. Vanlan anlaşmaya göre işçilere ücret zamrrundan önce her kıdem yılı için 7 bin 500 lira kıdem zammı ödenecek. Sosyal paket olarak işçüere 1991'de 150 bin, 1992'de 200 bin, 1993'te de 300 bin lira ödenecek. Aynca şu anda brüt ücretleri 750 bin liranın altında olan işçilerin ücretleri öncelikle 750 bin lira düzeyine çıkanlacak, ücret zamları bunun üzerine eklenecek. Şevket Yılmaz toplantıdan çıkarken gazetecilerin "yorulmuşsunuz" şeklindeki sözlerini "Vatan sag olsun" diye yanıtladı. Devlet Bakanı Kurt da anlaşma konusunda aynntılı açıklamayı, Başbakan Yılmaz'ın bugün saat 11.00'de bir basın toplantısı düzenleyerek yapacağıru söyledi. tstaobul'da tersane işçileri hükümet kadar Türktş'e de öfkeliydi. (Fotograf: Deniz Topalogln) TBKP'ye kapatma kararı Anayasa Mahkemesi, partinin adında 'komünist' sözcüğünün kullanılmasıyla birlikte, program ve tüzüğünün anayasa ile Siyasi Partiler Yasası'na aykırı olduğu gerekçesiyle kapatılmasınâ karar verdi. TBKP Genel Sekreteri Kutlu "Komünist partisinin özgür olarak kurulması için inücadelemizi sürdüreceğiz" dedi. 1. Sayfada) NAYASA MAHKEMESI GÜNEYDOĞU anayasa ile Siyasi Partiler Yasası'na aykın olmasına dayandınldı. TBKP'nin tüm malvarhğı da Hazine'ye devredildi. Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güıgör Özden, "Biz yttrtirlöktdd I n n b r a İMglıvız. Yapılacak iş, auyasada ve SPK'da gerekü defişikHUeri yapmaktı" dedi. TBKP Genel Sekreteri Haydar Kutlu, karar üzerine "Biz, komÜBİstler olarak komöBİst partisiaia özgür olarak kanılması için mücadeiemizi gördürecegiz" dedi. Anayasa Mahkemesi, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcüıgı'nın açtığı TBKP'nin kapatılmasınâ ilişkin davanın incelemesini dün tamamlayarak, karanru oybirliğiyle verdi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, TBKP'nin sosyal bir smıfın diğer sosyal sınıflar Üzerine egemenlik kurmayı, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmayı amaçladığı, kuUanılmasına yasal olanak bulunmayan adla kurulduğu ve TBKP'nin kapatüan bir siyasi partinin devamı olduğu savıyla kapatılmasım istemişti. Anayasa Mahkemesi'nin TBKP'nin kapatümasına ilişkin karannda söyle denildi: " TBKP'aia «Ayta btotfkte tttzik vc p ı ı ı y m , aaaya§a ile Siyaai PartBer Yaaaa'ıu aykm oM«g« ve 2820 sayılı ya1*1. mMÖöetimim (a) ben4avalı partiain ka nın 107. maddesine göre Başbakanlık'a ve Cumhuriyet SavcıhgVna gönderilmesine karar verildi." Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıhğı, anayasanın şu maddelerine dayanarak partinin kapatılması talebinde bulunmuştu: "Anayasanın cumhuriyetin niteiiklefini düzenleyen 2. ve devletin bütünlüğü, resmi dili, bayragı, milli marşı ve başkentini açıklayan 3., egemenUgine ilişkin 6., kannn öuünde eşitlige iUşkin 10., temd hak ve hnrriyeüerin kuUanılmasına ilişkin 14. ve siyasi partüere ilişkin 68. maddelerini ve bu maddeiere panüel olarak Siyasi Partiler Kaaonu'nda yer alan, demokradk devlet dnzeninin kurulması üeUgffiyasaklarüstb«slıklı78., azuılık >aratılmasıyla ilgili 81 ile si'ne başvurmanın gündeme kullanılmayacak parti adları ve gelebUeceğini" belirterek "Bu işaretler başhklı % . maddeteri.' karan alanlar, dünya kamoyunda kendilerini nasil savunuıiar TBKP Genel Sekreteri Hay bilemiyorum. Bu dava için dar Kutlu, karardan sonra yap Türkiye'de başka yasal bir yol tığı acıklamada, "Özgür komü kalmamış göriinüyor" dedi. nist partisi kunılacak" dedi. TBKP davası avukatlanndan Karann kendileri için sürpriz olmadığını beürten Kutlu, şunla Erşen Şansal da Cumhuriyet "e yaptığı değerlendirmede, "bu n söyledi: kararda sorumlulugu Anayasa "Bu karar, öngörösüz politi Mahkemesi'nde degil, siyasi ikkalann bir sonucudur. Biz, ko tidarda gördüklerini" söyledi. miinistler olarak mücadeiemizi Şansal, "tki ay önce 141, 142 sürdnrecegiz. Türkiye de kökltt yürüriukten kaldınldı. Bu madzilıniyet degişikligi için önemli delerle getirilen yasaklann da bir fırsat dofmuştu. Ancak bu hukuk hayatımızdan çıkartümadegeriendirilemedi. Bizim yeni sı gereUrdi. Ancak siyasi iktidar politikamız diyalog, işbiriigi ve bunu yapmamıştır. Bu, çelişkimatabakat olarak özetlenebuir. li bir dunımdur" diye konuştu. Bu poütikayı degişürmeyi dü Türkiye'nin cağdaş toplumlarşünmüyoruz. Daha da güçlen dan bir kez daha uzak düştüğüdirmeye calışacagız. Gelecekle nü söyleyen Şansal, Anayasa ilgili kanunsar dcgiliz." Mahkemesi kararlanna temyiz Kutlu, "TBKP'nin faaüyetle hakkı olmadığını ammsatarak, rini ilkgal olarak sürdürmesi konunun tnsan Haklan Komisgündeme gelebüir mi" sorusu yonu'na gidebileceğini söyledi. na, "Hayır, artık yeni bir döAnkara DGM'sinde nem başlamıştır. tki yıldır kenTBKP'ye ilişkin dava sürüyor. dimizi kamuoyuna duyurduk. Bu, en büyük sflanımızdır" kar Dava, TCK'mn 141, 142. maddelerinin kalkmasıyla birlikte şıhğmı verdi. ortadan kaldınlması istenmişti. Kutlu, bir soru üzerine "Av Mahkeme geçen duruşmada, rupa tnsan Haklan Mahkeme Kutlu ve Sargın'ın yurtdışına çıkma yasağını kaldırmış, 141. maddenin kalkmasıyla birlikte davanın ortadan kaldınlma talebini incelemeyi sürdüreceğini belirtmişti. Anayasa Mahkemesi'nin TBKP'yi kapatma karan, Resmi Gazete'de yayımlandığı tarihte yürürlüğe girecek. Minibüs mayına çarptı: 10 ölü (Baftarafi 1. Sayfada) Erdost'un açıklaması TBKP'nin öyküsü yurdular. Kutlu ve Sargın'ın 5 Mayıs 1990'da serbest bırakılmasının ardmdan 4 Haziran 1990 günü Içişleri Bakanlığı'na verilen dilekçeyle TBKP yasal olarak kuruldu. Kuruluşundan 15 gün sonra Yargıtay Başsavcılığı, anayasa Mahkemesi'nde TBKP'nin kapatılması istemiyle dava açtı. TBKP bu arada il ve ilçe örgütlerini kurma çahşmalanna başladı. Ve ilk kongresini 12,13 ve 14 ocak tarihlerinde topladı. Kongrede alınan kararlar arasında, "Partinin genel yönetim kurulu ve merkez organlan dışındaki üyelerinin, TBKP'lilerin bir bölümü TStP ve bağımsız sosyalistler tarafından kurulan Sosyalist Birlik Partisi'ne geçmesi, yönetJcilerin ise Anayasa Mahkemesi'nin kararuu beklemesi" de yer ahyordu. Anayasa Mahkemesi'nin dün açıkladığı kararla, kapatılan TBKP yöneticileri, partinin tekrar açümasım sağlayana kadar faaliyetlerini sürdüreceklerini ve bu süre içinde de SBP'ye katılmayacaklarını beürtiyorlar. tç PoUtika Servisi TBKP'nin Türkiye'de yasal olarak faaliyet gösterme girişimi TKP Genel Sekreteri Haydar Kuüu ile TİP Genel Sekreteri Nihat Sargın'ın 16 Kasım 1987'de Türkiye*ye dönmeleriyle başladı. Döner dönmez gözaltına ahnan iki genel sekreter 5 Aralık 1987 tarihinde tutuklandılar. 8 Haziran 1988'de Ankara DGM'de dava görülmeye başladı. 1988 yılı sonbahannda Almanya'mn Duisburg kentinde yapılan bir basın toplantısıyla her iki parti son kongrelerini yaptıktan sonra ortak bir kongre toplayarak Türkiye Birleşik Komünist Partisi'ni kurduklannı açıkladılar. Bu kongrede gıyaplannda Dr. Nihat Sargın'ın yeni kurulan partinin genel başkanlığına, Haydar Kutlu'nun ise genel sekreterliğe getirilmesi kararlaştınldı. 8 Arabk 1989'da TBKP merkez yöneticileri Istanbul'da bir basın toplantı2926 aayıta yasaau 107. sı düzenleyerek illegal çalışmaya son verdikle•yanaca Haztee'ye rini ve artık yasal olarak çahşacaklanm açıkhyorlardı. Ardından da partinin değişik il ve il GcrctMa B^uuter Kuruçelerdeki yöneticileri ve üyeleri illegal çalışmaya tm'mc* yttfat y.tktou.ü içfa ka son vererek yasal çahşmaya başladıklanm durar öraeftahı 282t sayılı yasa ÎHD Ankara Şubesi Başkanı Muzaffer Ilhan Erdost, TBKP'nin kapatılma karannı "degişen çagı eski kalıplar içinde yorumlayan gerici bir karar" olarak nitelendirdi. Erdost, şunlan söyledi: "TCK'nın 141 ve 142. maddeleri kaldınlmıştır. Ayrıca TBKP, 141 ve 142. maddelerde yer alan proletarya ihtilaünden ve proletarya diktatörlüğünden yana olmadığını açıklığa kavuştunnuştur. Yalnızca komünist sözcüğüne bağlı kalınarak bir partinin kapatılmasım doğru ve demokratik bir karar olarak benimsemek olanaldı degildir. Anayasa Mahkemesi, bu gerçekkrden yola çıkarak Siyasal Partiler Yasası'mn biçimsel kahplanna uymayabinr ve demokratikleşme açısından dinamik bir karar verebilirdi." Sosyalist Birlik Partisi (SBP) Istanbul İl Başkanı Avukat Atflla Coşkun, TBKP'nin Anayasa Mahkemesi'nce kapatılması karan üzerine yaptığı acıklamada, karann Türkiye ve demokrasi açısından son derece üzücü olduğunu belirterek, "Anayasa Mahkemesi'nin bu karan Türk demokrasisinin ne denü sınırlı olduğu gerçeğini ortaya çıkarmaktadır. ANAP'ın demokrasiyi geiiştinne vaatleri ve propagandalannın içtenlikten uzak olduğu bir kez daha göriilmüştür ve yine anlaşümıştır ki delstanbul Haber Servisi Bemokrasinin önündeki engel yal yoğlu Cumhuriyet Savcılığı'na nızca TCK'nın 141. ve 142. ifade vermesi için çağnlan lstanmaddeleri degildir" dedi. bul Barosu Başkanı Türgut Kazan, ifade vermeyi reddetti. TeCoşkun Türkiye'de demokra rörle Mücadele Yasası'nı eleştisiye ihtiyaç olduğunu söyleyerek ren sözlerinin yer aldığı bir hatüm özgürlükleri güvence altına ber kupürünün Emniyet Müalan cağdaş bir anayasa ile de dürlüğü'nce Beyoğlu Savahğı^ mokratik bir siyasi partiler ya na gönderildiğini anımsatan Kasasının ve adil bir seçim sistemi zan, "Bir baro başkanmın yasayı nin Türkiye'nin gündeminde ol eleşürmesi, Terörle MUcadete duğunu vurguladı. Yasası'mn kepazdik olduğunu Celal Akıncı, Hasan Akıncı, Asima Akıncı, Emine Akıncı ve Emin Akıncı da yaralandı. Sağlık durumlan ağır olan Şeyhmuz Akıncı, Celal Akma ile Hasan Akıncı Diyarbakır Tıp Fakültesi Hastanesi'ne, öbür yarahlar ise Mardin Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındılar. Yaralılardan Asima Akıncı olayla ilgili olarak şunlan söyledi: "Sabahleyin Sanköy'den minibüse bindik. Yolda gelirken ani bir patüunayla bir anda tozduman bulutu içinde kaldık. Toz tabakası kaybolduktan sonra etrafımın ölüleıie dolu olduğunu gördüm." Ankara Cumhuriyet Bürosu'nun bildirdiğine göre DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, dün TBMM'de düzenlediği basın toplantısında 10 yurttaşın ölümüne neden olan olaya da değindi. "Bir kere Midyat'ın Sanköy yolunda mayın ne arar derseniz bu tuzaktır" diyen Demirel, bu yıl içerisinde yüze yakını güvenlik mensubu olmak üzere 166 kişinin yaşamını yitirdiğini söyledi. Demirel, "Bu kan denizidir. Türkiye ne yapıp yapıp bu işin köküntt kazımalıdır" diye konuştu ve sözlerini şöyle sürdürdü: "Bunu söylüyonız. Hakünıet programımn tarnşılması sırassda da söyledik. Bunun cevaht 'Eskiden de ölüyordu, ne yapalım, şimdi de ölüyor' degîkHr. Yola dftşeli aayıa AzertMİm aeçM Binaenaleyh bu olayhv karşHBda vurdumduymazbğa ve 'bu dnayetleri işleyenlerin mutlaka yakasma yapışılacaktır' gibi hrflara kimscnin tahammülü yoktur. Mütemadiyen kan dökulmeye devam ediyor. Hükümet çare müessesesidir. Bundan herkesin yüreği sızlanudıdır. DevleTbu ülkenin topluigne ucu kadar olan yerinde yoksa, devlet degildir. Devlet Türkiye'nin her yerinde olmak mecburiyettndedir. Türkrye'nin gnndeminde başka meseteler var gibi göriinüyor. Fakat Türkiye'nin gündemindeki esas mesele budur. Buna mutlaka çare bulmalan lazım. Hükümeti, siyasi iktidan ikaz ediyorum. Durdurun bu kan deryasını. Durduramayacaksınız Id bugüne kadar durduramamışlardır o zaman bırakın görevi de başkalan gelsin." Kazan ifade vermeyi reddetti söylemesi suçtur sanıfayorsa, ben bu suçu bin kere, on bin kere işleyeceğimi beyan ediyorum" dedi. Turgut Kazan, dün saat 10.30'da baro yönetim kurulu üyeleri ve avukat gnıbuyla birlikte Beyoğlu Adliyesi'ne geldi. Kazan, lstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün savcılığa gönderdigi yazı üzerine ifadesi alınmak üzere çağnldığını bildirdi. Baro Başkanı Kazan, Beyoğlu Cumhuriyet Başsavcı Vekili Ismet Şengül'le bir süre görüştü. Çıkışta gazetecîlerle görüşen Kazan, haziran ayında bir siyasi partinin toplantısında lerorle Mücadele Yasası'm elestirdiğmi, bunun da haber olarak bir gazetede yer aldığını söyledi. Haber Üzerine emniyetin "Suç H H guru bulunmuştur" kaydıyla Beyoğlu Cumhuriyet SavcüıgYna. resmi yazı gönderdiğini beürtti. lstanbul Barosu Başkanı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle