Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1991 HABERLER CUMHURIYET/9 Sovyet komutanı uyanldı • MOSKOVA (AA) SSCB'den bağımsızlık kazanmaya çalışan Litvanya Cumhuriyeti'nin başkenti Vilnius'ta geçen çarşamba günü kentin uluslararası telefon santrahnı iki saat süreyle işgal eden Içişleri Bakanhğı'na bağlı "Kara Bereli" adıyla bilinen birliklerin komutanı, Moskova'ya çağrılarak ağır bir biçimde uyanldı. SSCB TASS ajansının haberine göre "Omon'' adıyla da anılan birliklerin Litvanya'da görevli komutanı önceki gün Moskova'da SSCB Içişleri Bakanlığı'nda bakanhğın üst duzey yetkilileri tarafından sorgulandı. TASS ajansının haberinde, Litvanya'daki "Omon" kuvvetlerinin cumhuriyet hükümetini ve halkını rahatsız edici davranışlarından duyulan huzursuzluğun "ciddi olarak ifade edildiği" vurgulandı. Bııslı: Saddam yalancı Tehlikeli Kriz ERGUNBALa ABD Başkanı, Saddam Hüseyin'in BM görevlilerine yardımcı olunması için emir verdiği yolundaki açıklamayı kuşku Ue karşüadı. Bush, Irak'ın nükleer silahlarının kesinlikle araştınlması gerektiğini bildirdi. Dış Haberler Senisi Irak'ta bir nükleer tesisi denetlemek isteyen BM görevlilerine ateş açılmasının ardından Başkan Bush'un Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'i sert biçimde uyarması üzerine bölgede gerginlik ansızın tırmandı. George Bush, Irak lideri Saddam Hüseyin'in, Irak'ın nükleer silahlannı araştıran BM yetkililerinin Irak'ın nükleer silahlannı araştırmasına izin vermesi gerektiğini belirterek Irak'ın bu konudaki direncini "kimse tarafından kabul edilemez" olarak niteledi. Kısa bir tatil için Kennebunkport'da gazetecilere açıklama yapan Bush, Saddam'ı 'yalan söylemek ve aldalmakla' suçlayarak Irak'agiden son BM heyetine yardımcı olacağı konusunda ciddi şüpheleri olduğunu belirtti. Gazetecilerin sorunun hangi yollardan çözülmesinin planlandığı şeklindeki sorularına cevap veren Bush, askeri müdahale olasılığım tamamen gozardı etmekle birlikte öncelikle diplomatik yolların deneneceğini açıkladı. Irak'ın BMheyetini engellemesi, gerginliği ansızın arttırdı POLTI1KADA SORUNLAR BM'de ele alınsın Bush, " H e r şeyi yeniden düşünüp uluslararası ortak bir tutum belirlemek için çok zamanımız var" diyerek konunun en kısa zamanda BM'de ele alınmasını istediğini belirtti. Ancak George Bush'un, BM'nin ateşkesin devam etmesi için gerekli her yo lun kullanılmasına izin verdiğine dikkat çekmesi, askeri müdahale olasılığının tamamen gözardı edilmediği şeklinde yorumlandı. Irak, cuma günü Körfez savaşı sonrası imzalanan ateşkes anlaşması çerçevesinde araştırmalar yapmak üzere Irak'ta bulunan bir BM heyetinin nükleer malzemenin depolandığına inanılan bir usse girmesine izin vermemişti. Öte yandan bir BM heyeti dün Bağdat'a gitti. Heyetin, Irak yönetiminin nükleer tesisin araştırılmasına izin veımemesi karşısmda Güvenlik Konseyi'nin "duydugu kaygıyı" Bağdat yetkililerine ileteceği bildirildi. Kürtler Saddamla anlaşamadı Irak yönetimine karşı mücadele eden Kürt örgütlerinden oluşan Kürt cephesi, Saddam Hüseyin'den gelen anlaşma önerisini "kabul edilemez" bularak reddetti. UFUK TEKİN SHAKLAWA/ERBtLIrak yönetimine karşı mücadele eden Kürt örgütleri, Saddam Hüseyin yönetiminden gelen anlaşma önerisini, anlayış ve içerdiği koşullar açısından 'kabul edilemez' bularak reddetti. Kürdistan Yurtseverler Birliği (KYB) lideri Celal Talabani'nin yardımcılanndan Ahmet Bamerni, Irak yönetiminin dayattığı, 'dış diinya ile ütşkilerin kesümesi', 'süahlann buakıbnası', 'siyasal, askeri ve kültürel açılardan Irak rejimine bağlı olma' koşullannı kesinlikle kabul edemeyeceklerini vurguladı. Ancak 'özerk Kürt bölgesi haritası'mn tartışmaya açık olduğunu söyledi. Bamerni, Türkiye'ye yerleştirilmesi düşünülen, hızlı tepki gücü ile ilgili bir soru üzerine "Irak Kürdistam'nda olmasını tercih ederiz" dedi. Irak'ta özerk Kürt bolgesi için Bağdat yönetimine karşı mücadele veren Kurt cephesinin Erbil kenti yakınlarındaki Shaklawa kasabasında yüruttuğü 'Bağdat'a götttrülecek öneri taslagV üzerindeki çalışmalar, önceki gece geç saatlere kadar devam etti. Kürdistan Demokrat Partisi, Kürdistan Yurtseverler Birliği, Kürdistan Halk Partisi, Irak Komünist Partisi, Irak Sosyalist Partisi ve Kürdistan Sosyalist Partisi'nden oluşan Kürt Cephesi adına göruşlerini aldığımız KYB lideri Celal Talabani'nin yardımcısı Ahmet Bamerni, cephenin Irak yönetimine 'Irak Kürdistam'nda durumun normalleştirilmesi', 'Irak'ın demokratikleştirilraesi çevresinde özerklik yasası' baş Yunanistan'da tren kazası • ATİNA (AA) Yunanistan'da bir yolcu treninin otobüse çarpması sonucu 6 kişinin öldüğü, 15 kişinin de ağır yaralandığı bildirildi. Kazanın, Atina'nın güneybatısında bulunan Korent kenti yakınlarında meydana geldiği belirtildi. Celal Talabani'nin yardımcısı Ahmet Bamerni Türkiye'ye yerleştirflmesi düşünülen "Hızlı Tepki Gücü" ile ilgili "Irak Kürdistam'nda yerleştirilmesini tercih ederiz" dedi. lıklarını taşıyan iki metni ilete oyunlanyla süslendigini fark ettik. Örneğin Bağdat yonetimi ceklerini söyledi. Kürt bölgesinde secim yapüarak Bağdat'a sunulacak eyalel meclisi oluşturulmasını, Bamerni, ayrıntı vermediği bu meelisin de bir Kurt valiyi öneri taslağının Kurt cephesin seçmesini kabul edivor. Buraya de yer alan diğer partiler tara kadar tamam, ancak metnin sofından da onaylandıktan sonra nuna valinin merkezi olorileye Bağdat yönetimine sunulacağı vani Bağdat yönetimine bağlı nı bildirdi. Bamerni, KDP lide olacağını ekiemişler. Başka bir ri Mesut Barzani Ue göturulecek kelime ovununda Kurt bölgesinöneriler konusunda yuzde 80 de Kurtçe egitim yapılması, bu oranında anlaştıklarını, ancak isteğimiz de kabul ediliyor, angeri kalan yüzde 20'lik aynlığın cak eğitim işinin merkezi otoriise önemli noktalan içerdiğini teye ve BAAS ideolojisine bağ, söyledi. Bağdat yonetimi ile ya lı olarak yurütuleceğinden söz pılacak görüşmelere katılacak ediliyor. Işte bu gibi kurnazlıkheyette, bu kez siyasi yönetici lan değerlendirmek üzere teklere ek olarak, uzman ve teknis nisyenler de heyette yer alayenlerin de bulunacağını belir cak." ten Bamerni, gerekçeyi şöyle Bamerni, Kürt cephesinin açıkladı: "Çunkü daha önceki Irak yönetimine bir süre önce önerilerimize Irak yönetiminin ilettiği iki öneriye Bağdat'tan verdiği cevabi teklifin kelime gelen ancak reddedilen anlaşma onerisinin içeriğini genel başlıkları ile şöyle sıraladı: • Kürtler siyasi, askeri ve külturel olarak Irak rejiminin bir parçasıdır. • Kürtler, iç ve dış düşmanlara karşı Irak'la birlikte savaşacaktır. • Kurt örgütler, dış dünya ile tum ilişkilerini kesecek ve bu tür ilişkileri BAAS Partisi aracılığıyla yapacaktır. • Kürt peşmergeler, tüm silahlannı iki ay içinde bırakacaklar. Yugoslavya'ya 1973 yılında gKiiğimizde ülkede büyük bir çalkantı yaşanıyordu. Komünist Parti yetkililerinin inanılmaz boyutlardaki yolsuzlukları ortaya çıkarılmıştı. Avrupa bankalannda milyonlarca dolarlık hesaplar, Adriyatik kıyılarında milyartık villalar, malikaneler, özel yatlar, kotralar, lüks otomobiller, fabrikalarda, ışletmelerde büyük suiistimaller... Yetkılilere sormuştuk: "Sizde özyönetim var. Fabrikalan seçimle işbaşına gelen işçi konseyleri yönetiyor. İşçilerin korrtrolündeki bir işletmede nasıl bu çapta yolsuzluklar olabilir?" Aldığımız yanıt ilginçti: "İşçi konseyine seçilenler, yonetimi ele aidıklarında tşçilere yabanctlaşıyor, kendi ceplerini doldurmaya bakıyorlar." Bu durumda ne yapmayı düşündüklerini sorduğumuzda, "Lenin'in demokratik merkezcilik ilkesi doğrultusunda, partinin işletmeler üzerindeki denetimini sıklaştıracağız" demişlerdi. Ancak Hırvat yetkililer değişik konuşuyorlardı. Onlar, partinin otoritesinden yakınıyoriardı: "Hırvatistan ve Stoyenya birliğin en zengin cumhuriyetleri; oysa bizim ürettiğimiz zenginlik, Sırbistan, Karadağ gibi yoksul cumhuriyetlere, Kosova, Voyvodina gibi az gelişmiş yörelere gidiyor. Her cumhuriyet, ülkenin genel kalkınmasına yardımcı olmak amacıyla Ortak Fon'a katkıda bulunmak zorunda. Ama aslında Ortak Fbn'un faturası Hırvatistan'la Stovenya'nın sırtından çıkıyor" Bu kendine özgü milliyetler mozaiğini üç etken bir arada tutuyordu: Mareşal Tito'nun tarihsel kişiliği, cumhuriyetlere karşı dikkatlı tutumu ve tek bir cumhuriyetin (örnegin Sırbistan) diğerleri üzerinde otorite kurmasına izin vermemesi, son olarak da halkı her şeye rağmen merkezi hükümetin çevresinde kenetlenmeye iten Sovyet tehlikesi. Günümüzde bu üç etken de ortadan kalkmıştır. Sırbistan Devlet Başkanı Slobodan Miloseviç'in Sırp milliyetçiliğine dayanan otoriter tutumu, Slovenya ve Hırvatistan'da ayrılıkcı akımların büsbütün güçlenmesine yol açmıştır. Ancak bu noktada bir saptama yapmak yerinde olabilir. Bu iki cumhuriyet, bıriıkten ayrılma kararı almadan önce Yugoslavya'da başlangıçta savundukları demokratik, gevşek bir korv federasyon modelinin kurulabilmesi için yeterince çaba harcamışlar mıdır? Sorunun barışçı ve demokratik bir şekilde çözümü için tüm yollar sonuna kadar zortanmış mıdır? Yoksa ayrılma kararında, "Biz nasıl olsa zengin cumhuriyetleriz. Kültür ve gelenek bakımından da Avrupa'ya yakınız. Avrupa içindeki yerimizi kolayca alır, ileride Ortak Pazar'a da gireriz. Demir tavında dövülür" düsüncesi de rol oynamış mıdır? Bu sorulann yanıtları henüz tam olarak açıklığa kavuşmuş değil. Dış basında çıkan haberlerden Sırbistan yönetimini anti demokratik ve milliyetçi olmakla suçlayan Hırvatistan hükümetinin kendisinin de içerideki uygulamalarının pek demokratik olmadığmı, üstelik koyu milliyetçi bir politika izlendiğini öğreniyoruz. ABD ve AT, Hırvatistan'la Slovenya'nın bağımsızlığını tanımadiklarını açıklayarak ayrılıkcı akımtarı yüreklendırmek istemediklerinı belirtmişlerdir. Avrupa açısından Yugoslavya1 nın parçalanması soğuk savaş sonrası dönemine alışmaya çalışan yaşlı kıtada ciddi çalkantılara yol açabilecektir. Çekostovakya'da Stovakya'daki ayrılıkçı akım Yugoslavya'nın parçalanmasından büyük ölçüde yüreklenecek, Romanya'da Macar azınlığın yaşadığı Transilvanya kopma sırasının kerv disine geldiğini düşünebilecektir. Kosova'daki Arnavutlar, doğal olarak gözlerini Arnavutluk'a çevirecek, Sırbistan'ın burada girişeceğı kanlı bir bastırma hareketi, Arnavutluk'u da bunalıma sürükleyebilecektir. Makedonya Cumhuriyeti üzerinde ise hem Bulgaristan'ın hem de Yunanistan'ın iddiaları vardır. Batı Avrupa bu açıdan Slovenya ve Hırvatistan'ın bağımsızlık kararlarına hiçbir yakınlık göstermemiştir. Yugoslavya'daki olaylar Türkiye'yi de en azından Batı Avrupa kadar yakından ilgilendiriyor. Balkanlar'da Yunanistan'ı da içine alan bir sarsıntının Türkiye'yi etkilemesi kaçınılmazdır. Ama sorunun başka yanı da var: Yugoslavya'nın parçalanması aynlıkçılık akımlarının hızla güçlendiği Sovyet cumhuriyetleri için de örnek oluşturacaktır. Baltık cumhuriyetleri ile Moldavya'nın yanı sıra Gürcistan ve Ermenistan'da aynlıkçı eğilimler büsbütün güçlenecek, yanıbaşımızda Kafkasya'da Azerbaycan'ın da içine sürüklenebilecegi büyük bir bunalım patlayabılecektir. Bu ortamda Türkiye batısında ve doğusunda çıkan iki büyük krizin arasında sıkışmış durumda kalabilir. Yugoslavya. Türkiye'ye sandığımızdan çok daha yakındır. \Volfovvitz, K. Irak'ta Ote yandan ABD Savunma Bakan Yardımcısı Paul VVolfowitz, dün Kuzey Irak'ta incelemelerde bulundu. AA'nın haberine göre Wolfowitz, dün sabah Istanbul'dan ayrılarak Kuzey Irak'taki Sırseng kasabasına gitti. Burada Koalisyon Güçleri Komutanı Korgeneral John Sbalikashvili ile bir görüşme yapan Wolfowitz, koalisyon güçlerinin diğer yetkililerinin de yer aldığı bir brifinge katıldı. SîLOPÎ'DEN ÎZLENİMLER Castro: Tarih beni aklayacak • HAVANA (AA) Küba üderi Fidel Castro, ABD'nin gücüne karşı koyarak Küba'da komünist bir sistem kurmuş ve devam ettiriyor olmasının, tarihin önunde haklı çıkacağını söyledi. Meksika'da yayımlanan Siempre dergisine bir demeç veren Castro, "Tarih beni ikinci kez haklı çıkaracaktır" dedi. Castro, devrimin başarıya ulaşmasından sonraki süreci 'ikinci bir tarih' olarak gördüğünü, çünkü bu sürecin sosyalist Küba'nın güçlü kapitalist komşusuna karşı verdiği mücadelenin tarihi olduğunu belirtti. Küba lideri, "İkinci tarihin de beni beraat ettireceğine inanıyorum. Hâlâ mücadelenin içindeyiz, ancak jürinin bizim yanımızda olacağından eminim" dedi. Çekilme işlemi henüz tamam değil Silopi'deki çokuluslu kamp, mayıs ayma oranla sanki üç kez küçülmüş. Kampta sadece 'Çevik Kuvvet'e asker vereceği açıklanan dört devletin askerleri var. SİLOPt (Cumhuriyet) Daha çok ABD'li yetkıliler tarafından yapılan 'cekiliyonız', 'operasyon tamam' biçimindeki açıklamalara karşın henüz "Silopi'de işlem tamam değil". Habur kapısı mı, o da eski canIılığından çok fazla şeyler yitirmemiş. Iraklı Kürt sığınmacılaı için nisan ve mayıs aylanndaki yoğun hareketlilik yok, asker sayısı gözle görülür, helikopter trafiği de fark edilir ölçüde azalmış ama tümden yok olmamış. Habur sınır kapısından yabancı askeri araçların 'geçiş üstünlüğü' ise sürüyor. Çokuluslu gücün yetkilileri tarafından belli aralıklarla verilen "askerlerin şu kadan daha çekildi" şeklindeki bilgiye karşın Silopi kampı hâlâ birçok uluslu kamp hüviyetinde. Girişindeki " 3 6 . Silopi KampTurkey" levhası kaldınlmış, ıkı ay kadar önce her sabah Amerikalı Yarbay Flocke'nin 'basın sorumlusu' sıfatıyla verdiği brifingler de yok. Incirlik, Iskenderun ve Diyarbakır'dan gıda ve diğer yardımları getiren TIR'lar Silopi'de sıra beklemiyorlar. Yerlerinde, arada bir bölgeye gelen yerliyabancı gazetecileri bekleyen taksiler var. ABD, Ingiliz, Fransız ve Hollandalılar tarafından Iraklı Kürtleri korumak üzere kurulacağı açıklanan 5 bin kişilik ce YUNANİSTAN Kraliçe K. İrlanda'da • LISBURN (AA) Ingiltere Kraliçesi Elizabeth, 1977 yılından sonra önceki gün ilk kez Kuzey lrlanda'yı ziyaret etti. Çok sıkı güvenlik önlemleri arasında Belfast yakınlarındaki Ulster (Kuzey İrlanda) Savunma Alayı'nı ziyaret eden Kraliçe'nin gezisi olaysız geçti. Bu alayın askerlerinin hemen hepsi Protestanlardan oluşuyor. Protestanların üçte iki çoğunlukta bulunduğu Kuzey Irlanda'da Katolikler, eşit yurttaşlık hakları için yıllardır verdikleri mücadelede, Ingiliz yönetimine bağlı ülkeyi irlanda anayurduyla birleştirmek isteyen İrlanda Cumhuriyet Ordusu'nun 60'h yıllann ikinci yarısından bugüne sürdürdüğü terör ortamıru kraliyet yanlılarıyla yaşıyorlar. Komünistl tehlike çaııları STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanistan Komünist Partisi (KKE) içinde çıkan anlaşmazlıklar, 1500 üyesinin daha parti siyasi bürosunun almış olduğu kararlara karşı çıkmasına yol açtı. Yunanistan'ın en eski partisi olan KKE, böylece tarihinin en büyük ikinci krızini yaşamaya başladı. KKE içindeki 'tutucular' ile 'yenilikçiier' arasında çıkan anlaşmazlıklardan sonra KKE liderliği, en büyük dilimini oluşturduğu sol ittifak SINASPISMOS'tan aynlma kararı aldı. Bu karara uymayan ve hâlâ SINASPISMOS içinde faaliyetini sürdüren KKE üyelerinin ise partiden ihraç edileceklerini çağnştıran bir açıklama yaptı. KKE siyasi bürosundaki 'yeni Habur Kapısı'nda asker sayısı gözle görülür şelrîlde azalmıs, ama tümden yok olmamış. (Fotoğraf: Cumhuriyet) vik kuvvet de henüz ortada yok. Ancak bölge halkı ve esnafıyla, görevli askerlerde 'çevik kuvvet beklentisi' var. Habur kapısında meşrubat satan 14 yaşındaki Ahmet Alkış'tan şoförümuz Hamit Kaplan'a ve "işler çok iyi" diyen Nusaybinli halı satıcısı Adnan Gürel'e kadar herkes çevik kuvveti biliyor artık. Adnan Gürel BBC'de dinlemiş çevik kuvvetin Silopi'de üstleneceğini, Ahmet Alkış da Amerikalı askerlerden duymuş. Silopi'deki çokuluslu kamp, mayıs ayma oranla sanki üç kez kuçulmüş. Kampta sadece 'çevik kuvvet'e asker vereceği açıklanan dört devletin askerleri var. Kampta daha önce basın biriminde çalışan Binbaşı Gaşahan, Silopi'de halen ABD, Ingiliz, Fransız ve Hollandalı 2500 asker bulunduğunu, rakamın Irak'takilerle birlikte 7500'ü bulduğunu söylüyor. Binbaşı Gagahan hangi devletin kaç askeri bulunduğu, ne zaman sıfırlanacağı ya da bu askerlerin çevik kuvvete dönüştürülüp dönüştürülmeyeceği yolundaiki soruları yanıtsız bırakıyor. Uluslararası platformda FKOLsrail diyaloğu Sekreteri Siyaset ve Güvenlik İşlerinden Sorumlu Yardımcısı Vasily Safrançuk ANKARA Haziran ayı başlannda, yönetti. Birleşmiş Milletler Örgütü'nün Helsinki'de düzenlediği üç günlük bir toplan tlginç gelişme Israil'de halen yürurlukte bulunan, tıda Israil ve FKÖ temsilcileri, Avrupa basını önünde Filistin sorununu tartış herhangi bir Israil vatandaşının bir FKÖ tılar. 'Filistin Sorunu Üzerinde Avrupalı üyesi ile her türlü ilişki kurmasını yasakGazeteciler' adı ile düzenlenen toplan layan yasaya rağmen Israil'den iki yan tıya çeşitli Avrupa gazetelerinde çalışan resmi temsücinin bu toplantıya katılması 55 gazeteci katıldı ve Israil Ue FKÖ tem en ilginç gelişme olarak değerlendirildi. silcilerinin yer aldığı panel tartışmaları Halen İsrail mühalefetini temsil eden ve nı izledi. biri milletvekili olan iki kişi, bu yasanın Panelde FKÖ'yü Merkez Komitesi üyelerinden Yaser Abedrabbo Ue Bir Zeit Üniversitesi öğretim üyelerinden Bayan Hanan Mikail Asravi, Israil'i ise MAPAM Partisi önderi Hazar Granat ile İşçi Partisi Milletvekili Haim Ramon temsil ettiler. tsrail ve FKÖ temsilcileri anlamsız olduğunu ve Ortadoğu barışıdışında, Washington Brookings Ensti nın ancak Israil ile FKÖ arasında güvenli tüsü Ortadoğu uzmanı VVilliam B. Qu bir diyalog ile sağlanacağmı vurgulaması andt, Mısır Birleşmiş Milletler eski de gelecek için az da olsa bir umut ışığı olalegasyon başkanı ElŞafi Abdel Hamid, rak değerlendirildi. Çin Halk Cumhuriyeti Dışişleri Bakan İsrail ve FKÖ temsilcilerinin uluslaraYarduncısı Fuchang Yang, SSCB Dışiş rası bir platformda karşılıkh tartışmaleri BakanlığYndan büyükelçi Anatoly ya başlamalarının yarattığı olumlu haIvanoviç Philyov ve Ingiliz hükümeti vaya karşın panelde ortaya atılan görüşOrtadoğu politikası planlama grubun ler Ortadoğu'da kalıcı ve adil bir barışdan Sünon James Praser konuşmacı ola tan henüz çok uzak kalındığını gösterrak yer aldılar. Toplantıyı, BM Genel di. Özellikle Israil'de ana muhalefeti GENCAy ŞAYLAN temsil eden İşçi Partisi milletvekili Haim Ramon'un görüşme dışında banş için hiçbir koşuldan söz etmemesi, özelhkle işgal altındaki Batı Şeria ve Gazze'de Israil hükümetinin yeni Yahudi yerleşim bölgeleri kurma pclitikasını bile açıkça eleştirmekten kaçınması basın mensuplarının dikkatini çekti. FKÖ temsilcilerinin sivil halka yönelik terör hareketlerini lonamasına ve FKÖ'nün sivil Yahudilere yonelik her türlu şiddet girişimini yasaklamasına karşın İsrail temsilcilerinin Filistinlileri terörist Toplantıda ortaya çıkan bir ilginç sonuç da Ortadoğu banşının esas olarak Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olduğu konusundaki yaygın eğilim oldu. İsrail temsilcileri, Ortadoğu ile ilgili BM <}enel Kurul ve bazı Güvenlik Konseyi kararlarını kabul etmediklerini açıkça ifade ederken FKÖ temsilcileri de ABDnin sürekli veto yetkisini kullanarak Güvenlik Konseyi'nden etkih' kararlar çıkmasını önlediğini ve barış için sorumluluğun Amerika'ya duştüğünü dile getirdiler. Bu yaklaşım panele katıian diğer konuşmacılar tarafından da paylaşıldı. likci' kanat topluca partiden ayrıldı ve SINASPISMOS içindeki faaliyetlerini sürdürme kararı aldı. Bunların arasında SlNASPOSMOS lideri Maria Damanaki ile KKE'nin belli başlı 5 elemanı daha bulunuyor. Bu dramatik gelişmelerden sonra KKE'nin yoğun itirazlanna karşın SINASPISMOS, bir genel forum düzenledi ve burada 'özerkliğini' ilan etti. Bu çerçevede KKE'nin 1500 üyesi daha KKE siyasi bürosunun aldığı kararlara karşı çıktıklannı ilan ettiler ve özerk hale gelen SINASPISMOS'un bünyesinde kalacaklarını bildirdiler. KKE'nin bu 'yenilikçiier' kanadı partide geri kalan 'yoMaşlannın' olaylara daha salim bakmaları' gerektiğine dikkat çektiler ve KKE siyasi bürosundaki 'tutucular' kanadmı istifa etmeye çağırdılar. Bağdat'taki ABD Elçiligi • BAGDAT (AA) Bağdat'taki ABD Büyükelçiliği binası, Polonya'nın, Irak'taki Amerikan çıkarlarmı temsil etmesi nedeniyle önceki gün Polonyalı bir diplomat tarafından açıldı. ABD ile Irak'ın şubat aymda diplomatik ilişkilerine son vermeleri üzerine kapatılan ABD Büyükelçiliği binasının bir bölümünün, Polonya'nın Irak Büyükelçisi Peoninski'nin de katıldığı bir törenle Polonyalı diplomat Pikarski tarafından açıldığı öğrenildi. Bush TJçan Beyaz Saray'la' geliyor WASHINGTON (AA) ABD Başkanı George Bush'u 19 temmuzda başlayacak ziyareti için Türkiye'ye getirecek "SAM28000"' adh Boeing 747200 B tipi özel uçak, taşıdığı bayrak ve arma ile ABD başkanlarmın 38 yıldır sürdürdüğü geleneği simgeliyor. SAM28000 ve yedek uçak SAM29000, Başkan'ın çalışma odası, kırmıa telefonu, gizli haberleşme araçlan, uydu bağlantıları, şifre çözücüleri, faksı, TVvideo sistemleri, ses geçirmeyen kabini, ameliyathaneye dönuşebilen toplantı salonu, roketsavar sistemi ve nükleer patlamalardan etkilenmeyen iletişim özellikleri ile "Uçan Beyaz Saray" olarak tanımlanıyor. Bu iki uçak, tüm özel donanımlanyla 250 milyon dolara mal oldu. Dev uçaklar için Washington yakmındaki Andrews Hava Üssü'ne 141 milyon dolara yeni bir hangar yaptınldı. Mürettebat dahil 93 kişi taşıyan ve Başkan'a eşlik edecek hemen herkesin çalışması ve dinlenmesini sağlayacak donanımlara sahip "büyük kuş"', aralıksız 9 bin mil ucabiliyor ve gerekirse havada yakıt ikmali yapılabiliyor. Bu durumda bir depo yakıt, uçağı Washingtondan Tokyo'ya götürebiliyor. Kısa pistlere de inebilen SAM28000, ilk uluslararası seferini, Körfez bunalımı sırasmda BushGorbaçov buluşması için Helsinki'ye yapmıştı. Haziran başlannda BM'nin Helsinki'de düzenlediği üç günlük toplantıda, İsrail ve FKÖ temsilcileri Avrupa basını önünde Filistin sorununu tartıştılar. olmakla suçlaması ve terörden vazgeçilmedikçe bir barış olasılığından söz edilemeyeceğini vurgulamalan dikkat çeken diğer bir nokta oldu. MAPAM önderi Elazar Granot, FKÖ'nün artık terörist hareketlere yönelmediğini, ancak ozellikle işgal altındaki topraklarda İslami Hamas hareketinin büyük bir etkinlik kazandığını ve terörün esas olarak bu kesimden geldiğini ileri sürmesi Filistin tartışmasında yeni bir boyut olarak değerlendirildi. Banş zaman alır Amerikalı Ortadoğu uzmanı Dr. William B. Quandt'ın Körfez savaşının yanıltıa olduğunu, Amerika'nın Israil'i zorlamasının sınırlı kalacağına dikkat çekerek adil ve kalıcı bir barış için daha mesafe alınması gerektiğini, bunun da zaman alacağını belirttiği kapanış konuşması ile toplantı sona erdi. Ortadoğu banşı için umutlu olmanın pek gerçekçi bir tutum olmadığmı kanıtlayan toplantıda FKÖ temsilcilerinin özellikle Bayan Hanan Mikail Asravi'nin tartışma yeteneği, sorunu ele alış ve çözumleyiş biçimi hemen hemen tüm Avrupalı gazetecilerin beğenisini kazandı.