Katalog

ı tuıvımuz. LJUMHUR1YET/3 Cniversite bebek bekliyor Cephane soygımu Hacettepe Üniversitesi Kadın Doğum Bölümü Başkanı Kişnişçi, anne babalar kadar heyecanlı olduğunu belirtirken kısır çiftlerin "Çocuğum olsun da isterse sakat olsun" diyecek kadar çocuk tutkusuna kapıldıklannı söylüyor. Tüp bebek uygulamasında başarı şansı, bebeğin ana rahmine düşmesine kadar hesaplanıyor. Prof. Kişnişçi, bundan sonrasının kendi kontrollerinden çıkıp tanrının kontrolüne girdiğini söylüyor. Döllenme şansı yüzde 7080. malannda başanlı olmak kadar, embriyon üzerinde araştırma yapılmak da isteniyor. Ancak ilgili yönetmelik uyarınca miirakün olmadığından, kadının kullanılmayan yumurtaları atılıyor. Oysa dünyadaki tüp bebek merkezlerinde işlem, tek yumurta ile uygulanmıyor. Rahim içerisine üç döllenmiş yumurta, eğer tüplere konuluyorsa her bir tarafa en az iki tane olmak üzere dört yumurta koymak gerekiyor. Bunun için kadına verilen ilaçlarla yumurtalık aşırı çalıştırılıyor. Sekiz, on, bazen 30'un üzerinde yumurta elde ediliyor. Içlerinde kullanılabilir olanlan altıyı, yediyi geçmiyor. Yönetmelik gereği, kadından o ay alınan 18 maytsta ruhsat alan Hacettepe Tüp Bebek Merked'nde iki gebelik testi olumlu çıktı Taşocağından 45 kilo dinamit çalındı GÜNSELİ ÖNAL ANKARA İki tüp bebek daha ana rahmine düştü. Sağbk Bakanlığı'ndan 18 mayısta ruhsat alan Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tüp Bebek Merkezi de bebek bekliyor. llk uygulamaların yapıldığı 16 kadından ikisinin gebelik testi olumJu çıktı. Tüp bebeklerin annebabalanndan daha heyecardı olduğunu söyleyen Kadın Doğum Bolümü Başkanı Prof. Dr. Hüsnii Kişnişci'ye göre kısır çiftlerde çocuk sahibi olma isteği, "Çocugum olsun da isterse sakat olsun" demeye kadar varıyor. Boylesine bir çocuk sahibi olma isteğinin ardındaki etken yalnızca izlenmesi işlemi 2 miller arasında, "kocayı elde yon lirayı buluyor. Her ay 20 tutma" çabası da yatıyor. Evli hastada uygulama yapacak olan çiftlerin yüzde 15'inin çocuğu merkez, anne adaylarını, hastaolmazken çocuk sahibi olmak, nenin kısırlık polÛcliniğine baştoplumda hâlâ erkekliğin simge vuran hastalar arasından si olarak görülüyor. Kişnişçi, seçecek. "Başanlı olmak için kadında "Sağlıklı olsun da ne baştan vakanın iyi secilmesi"nin olursa olsun" düşüncesi ağır ba ilke edinildiği merkezde, 2 milsarken erkeklerin daha çok "er yon lirayı gözden çıkarmak, bekek e v l a t " sahibi olmak bek sahibi olma şansını denemek için yetmeyecek. Seistediklerini belirtiyor. çimde, kadının genç, sağlıklı, Kadm Doğum Bölümü'nün hormon yapısının da iyi olması kullanılmayan asistan yatakha etkili olacak. nesinin yeniden inşa edümesiyTüp. bebek uygulamasında le kurulan tüp bebek merkezinin başan şansı, bebeğin ana rahmimaliyeti 2 milyar ürayı aştı. Ele ne düşmesine değin hesaplanamanları yurtdışında eğitime biliyor. Prof. Kişnişçi, ondan gönderilen tüp bebek merkezin sonrasınm kendi kontrollerinde tedavi görecek kadınların den çıkıp tanrının kontrolüne girdiğini şöyle anlatıyor: "Bizde, yumurtayı elde etme, birinci kademe başan. Sonra erkeğin tohum hücresini seçmek geliyor. Ardından, döllenmeyi başan kabul ediyonız. Yumurtalarda döllenme oranımız, yüzde 7080. Bu aşamada, yüzde 2030 oranında bir başarısızlık var. Döllendikten sonra yumurta, rahim veya tüpün içine naklediliyor. Burada, teknik yönden başarısızlığımız yok. Başarısızlık, bizim kontrolümüz dışında, nakledilmiş embriyonun rahmin içerisinde yerleşmesi sırasında ortaya çıkıyor. Bu aşamada, iş bizim kontrolumüzden çıkıp tannnın kontrolüne giriyor." Merkezde, tüp bebek uygula yumurtalann hepsi harcanıyor. Harcanamayanlar atılıyor. Dünyadaki gelişmiş tüp bebek merkezlerinde ise kullanılmayan yumurtalar donduruluyor. Kadın hamile kalamazsa veya düşük yapmışsa, bir sonraki ay o dondurulmuş yumurtalar kullanılıyor. Prof. Kişnişçi, embriyo üzerindeki çahşmaların kaçınılmaz araştırma alanı haline geleceğini, konuyu öneri olarak Sağlık Bakanlığı'na götüreceğini söylüyor. Kişnişçi'nin anlattıklanna göre kısır çiftler tüp bebekleri olmasını doğal karşılıyor. Ancak kimileri, tüp bebeklerinin erkek olup olmayacağmı, boyunun, posunun nasıl olacağını sormadan edemiyor. ç ş Biri polis üniformah silahlı dört kişi, Gemlik'teki taşocağından dinamitle birhkte patlayıcı madde yapımında kullamlan çok sayıda kapsül ve saniyeli fitil çaldı. Bekçiler, soyguncuların aralannda Kürtçe konuştuklannı söylediler. GEMLIK (Cumhuriyet Bursa Biirosu) Bursa'mn Gemlik ilçesine bağlı iki köy arasındaki bir taşocağına baskın düzenleyen biri polis üniformalı silahlı 4 kişi, 45 kilogram dinamitle birlikte, patlayıcı madde yapımında kullamlan çok sayıda kapsül ve saniyeli fitil çaldılar. Soyguncular, Aydınlar AŞ'ye ait taşocağından kaçmayı başanrken şirket yetkilileri, patlayıcı maddelerin "infîlak gücü"nün yüksek olduğunu bildirdiler. Gemlik'e bağlı Cihatlı ve Şahinyurdu köyleri arasında bulunan taşocağının önceki gece 23.30 sıralannda soyulması Gemlik Jandarma Komutanlığı, Cumhuriyet Başsavcılığı ve köylülerden edinilen bilgilere göre şöyle gelişti: 34 plakalı, beyaz renkli Şahin marka otomobille taşocağına gelen biri polis üniformah soyguncular, çevrede keşif gezisi yapan tbrahim Kılıç (39) ve Yılmaz Zülkare (34) adlı bekçileri etkisiz hale getirerek göz ve ağızlannı bantladılar. Bekçilerin ayaklarını da bağIayan kimliği belirsiz 4 kişi, taşocağının tuvaletine kapatıp dinamit deposunun anahtarını zorla aldı. İki ayrı depoya giren soyguncular, 45 kilogram dinamit, 3 bin 470 kapsül, 200 manyetik kapsül ve bin 600 metre saniyeli fitili çalarak olay yerinden uzaklaştüar. Sabaha karşı 03.00'te kendi olanaklanyla kurtulan bekçiler, Cihath Köyü'ne ulaşarak durumu güvenlik güçlerine bildirdiler. Yetkililer, soygunu yapan kişilerden bazılannın bir ay kadar önce aynı araçla taşocağına gelerek kendilerini vergi memuru olarak tanıtıp bekçiden bilgi topladıklarını, Kurban Bayramı'nm 4. günü de yine aynı araçla taşocağının köpeğinin çiğnendiğini saptadıklarını açıkladılar. Ifadeleri ahnan bekçiler, saruklann aralannda Kürtçe konuştuklannı öne sürerek zaman zaman birbirlerine " d e d e " diye seslendiklerini söyledüer. Soygunculann arabalannda telsiz bulunduğunu beürten bekçiler, soygunun ardından telsizle konuşarak "bekçiieri öldürelim m i " diye sorduklanm anlattılar. Bekçilere ait bir Kınkkale marka tabancayla birlikte taşocağmda bulunan bir halk tipi telsizin de soyguncular tarafından götürüldüğü öğrenildi. Ote yandan silahlı 4 soyguncunun 34 plakalı araçla istanbul'a gelme olasıbğı üzerine, emniyet müdürlüğü yetkilileri kentte geniş güvenlik önlemleri aldı. Gemlik ve tstanbul'da yapılan aramalara karşın soyguncular henüz yakalanamadı. DOĞUM GÜNÜNÜ KONSERDE KLTLADI VVayne Shorter, Hancock'a öteki yansı kadar yakın. Ballı tonuyla ilk kez tstanbul'daydı. Özellikle çaldıklan bluesda en az beş kişilik bir saksofon bölümü vannışcasına zengindi. Basçı Stanley Clarke'ın dogum günü çalışına yansıdı mı bilinmez. Davulcu Omar Haldm ise çok tutumlu çalıyor. (Fotograflan tbrahim Günel) Açıkhava'da caz basıncı Dört caz ustasının festivaldeki ".konseri "1991'de neler nasıl •' " ' çahnmalı" konulu bir sergiydi. Hancock, Shorter, Clarke ve Hakim'in çaldıklan her şey tazeydi. Açıkhava'nın atmosferini sık sık değiştirdiler. SAPETTİN DAVRAN 1 22 ölü, 26 yaralı Haber Merkezi Yurdun çeşitli yerlerinde dün meydana gelen trafık kazalannda 22 kişi öldü, 26 kişi de yaralandı. Kırıkkale'nin Delice ilçesi yakınlannda Ahmet Çelik yönetimindeki 25 DF 489 plakalı kamyonla Yusuf Önder'in kullandığı 06 S 5825 plakalı özel otomobilin çarpıştığı kazada 8 kişi öldü. ölenlerin Yusuf Önder, Hatkre Önder, Ayse Önder ile isimleri henüz belirlenemeyen ikisi kız 5 çocuk olduğu büdirildi. Polatlı yakınlannda bir otobüs ile özel otomobil çarpıştığı kazada otomobilin sürücüsü tsmail Tezcan, eşi Hülya Tezcan ile çocukları Murat ve Selin Tezcan öldüler. Bayram tatilini geçirmek için bir süredir Kayseri'de bulunan Faysal Fmans Kunımu'nun Ticaret Genel Müdürü Mustafa Kamberlioğlu'nun otomobili dün İstanbul'a dönerken Nevşehir'in Haabektaş ilçesi yakınlannda aşın hız nedeniyle virajı alamayarak şarampole yuvarlandı. Kazada Kamberlioğlu (41) yaşamım yitirirken otomobüîde bulunan^ çocukları Fatma, Fatih ve Tuğba Kamberiioğlu • yarahn narak Erciyes Üniversitesi hastanesine kaldınldılar. Ankara'dan Bursa'ya giden Ali thsan Parmak yönetimindeki otomobü, Kestel ilçesi yakınlannda Tevfik Püskiil yönetimindeki araçla çarpıştı. Kazada İran uyruklu Sara Nobarakay ile sürücü Ali lhsan Parmak öldü. Yaralanan 5 kişi Bursa'daki hastanelerde tedavi altına alındılar. Bitlis'in Tatvan ilçesinde de bir kamyonun dereye uçması sonucu, araç sürücüsü Gttrcü Aksoy (55) olay yerinde yaşamım yüirdi. Önceki akşam Açıkhava Tiyatrosu üzerinde altı bini rahatça aşan sayıda müzikseverin oluşturduğu basınç altında bir konser veren Herbie Hancock, VVayne Shorter, Stanley Clarke ve Omar Hakim; izdiham, istiab ve böyle durumlarda kullamlan bütün diğer sözcükleri anlamsız kılacak yoğunluktaki izleyici ilgisini karşıhksız bırakmadılar. Kendi aralannda yaklaşık 37 derece civarında hafifçe nemli bir multimetabolizma oluşturan dinleyiciler Açıkhava Tiyatrosu üzerinde de yaklaşık 40 metre yükseİdikte, içinde başka canlıların yaşaması olanaksız bir atmosfer oluşturdular. Herbie Hancock, Wayne Shorter, Stanley Clarke ve Omar Hakim konseri, '1991'de neler nasıl çalınmah' konulu bir sergiydi. Mingus 1991'de nasıl çalınmalı, Monk 1991'de nasıl çalınmah, Shorter 1991'de, Hancock' 1991'de nasıl çalınmalı? Bu elbette onların bileceği bir işti, ama çaldıkları her şey tazeydi. Açıkhava'nın atmosferini sık sık değiştirdiler. İstanbul'a ikinci kez gelen Herbie Hancock daha ilk parçanın sonlannda akustik piyanoda aşılması güç ve artık belki de korunmaya alınması gereken uslübuyla paha biçilmez bir mirasın üzerinde hâlâ tek başına oturdugunu gösterdi. Hancock 1976'dan bu yana V.S.O.P. adını verdiği, açılımı; Very Special Onetime Performance (Çok Özel Birseferlik Gösteri) anlamına elen topluluklar kuruyor. Herbie Hancock'un Headhunters adını verdiği bir başka topluluk kurma merakı daha var. tnsan avcılan. Son Headhunters'ı (Headhunters II) 1989'da kurmuştu. Bu kez kurduğu topluluğun adı her ikisi de değil, ama müzik kalitesi V.S.O.P., personelin avı ise her türlü güçlüğe değmiş. Wayne Shorter ilk V.S.O.P.'de yer almıştı. HERBIE HANCOCK Daha ilk parcanın sonlannda akustik piyanoda aşılması güç ve arük ko Müzikal duyarlılık açısmdan Herbie Hancock'a rumaya alınmas gereken üslubuyla paha biçilmez bir mirasın üzerinde oturdugunu göstenli. bir anlamda 'öteki yansı' denecek kadar ya Öuf.olan Shorter, balâtonu ile flkftez tstanbul'daydı. Gözlerini zaman zaman ilk.kez saksofon çalıyormuş gibi çevreden yardun istercesine sahnede dolaştıran Shorter, özellikle çaldıklan bluesda bir ara sahnede en az beş kişilik bir saksofon bölümü varmışçasına zengindi. Shorter genel olarak sakindi. Galiba gücü de burada Shorter'ın. Sakin, serinkanlı ve hep 12'den vuruyor. Parçalara girişi de çıkışı da sadece kendi bildiği yerlerden. Aslında Hancock da sakindi. Daha çok Omar Hakim ve Stanley Clarke'ı koşturdular. O gün Stanley Clarke'ın doğum günü idi. Bu çahşana yansıdı mı bilinmez, ama Clarke en azından çok yumuşak bir günündeydi. Bazı çalgılann günümüzde asıl işlevlerinin ne kadar ötesinde kullanılabileceklerinin öncülerinden biridir Clarke. Çalgıların önünde çalanlardan başka engel olmadığını en erken gösteren müzisyenlerden biri. Omar Hakim ile aralarından su sızmıyor, daha doğrusu Omar Hakim'de hiçbir şey sızdıracak göz yok. Çok tutumlu calıyor. İstanbul televizyonu konser öncesi Açıkhava önündeki dinleyicilerle kısa söyleşiler yaptı, bir genç "Omar Hakim gibi bir davulcunun İstanbul'a geiişi bir jesttir. Başka bir şey söylemeye gerek yok" dedi. Galiba doğru. Omar Hakim, son on yılın müzisyenlerinden. Kulağı delik. Sokağı kuvvetli. Geçmişi de biliyor, bugünü de. Omar Hakim, öncelikle insana hangi devirde yaşadığını bir güzel hatulatıyor. Duruşuyla da vunışuyla da. Kollan uzun, ama sopaları da galiba standarttan bir iki santim daha uzun. Ya da öyle gibi geliyor kulağa. Yaklaşık iki saat sahnede kalan Herbie Hancock, Wayne Shorter, Stanley Clarke ve Omar Hakim konseri pek çok kimsenin 'Nasıl olsa calmaziar' diye beklemediği 'Maiden Voyage'la bitti. Wayne Shorter da Stanley Clarke da parçayı adeta yeniden yazdılar. Beklenenin üzerinde alkışlandıktan sonra yine geldiler, sonunda ikinci piste yine beklenmedik bir 'Round Midnight'la herkesi sakinleştirebüdiler. Konserden sonra sahne gerisinde Stanley Clarke'ın doğumgunü kutlandı Açıkhava boşaldı, ay hâlâ oradaydı, görevliler Shorter'ın saksofonlanm içeri taşıdılar, davullar sökühneye başlandı, piyanonun üzerine örtüsü örtüldü, Monk yeniden ayın arkasına saklandı. l \ Kültür Bakanhgı'nuı on yazara siparişle yazdırarak 15'er milyon Hra ödedigi AUtiirk senaryolanndan, Refik Erduran'ın yazdıgı "MeUmorfoz "un çetimkrme başlandı. Dün GalaUsaraylisesi'nmmmtttrodasıiMUgercekhştiraençekünde MusUfa KemaJ'in tzmir'i kurUrdıktaa sonra yerü ve yabana basın mensapianna kaHfe oiaca|ı dognütıısıında söyle aleri tekzip ettigi sahne yer aldı. "MeUmorfoz"da AUtiirk rolünü yorumlayan Devlet Ttyatrosn sanatçısı Mahir Gonşıray'a Alman makyaj uzmanı Soza Koglsedt 1928'lerin fotografından "AUtiirk" çizgflerini uyguladı. (Fotograf: Cumhuriyet) Klasik Marksizmin öncüsü Lefebvre öldti Marksizmin dogmalardan uzak bir yaklaşamını benimseyen Henri Lefebvre, burjuva ideolojisinin yarattığı yabancılaşmanm ancak sürekli bir kültür devrimiyle aşılabileceği görüşünü ortaya atmış, maddecilik ile idealizmin arasında herhangi bir mücadelenin söz konusu olamayacağını vurgulamıştı. KültUr Servisi Ünlü Fransız Marksıst düşunür ve toplumbilimci Henri Lefebvre 28 haziran gecesi Paris'teki Pau Hastanesi'nde öldü. Toplumbüim ve Marksist felsefe alanındaki çahşmalanyla tanınan Lefebvre, Toplumbüim ve felsefe alanın 1928'de Fransız Komünist Pardaki çabşmalanyla taunan Le tisi'ne girmiş, Direniş hareketi' j m 86 yaşındaydı. ne katılmış, İ958'de ise partiden çıkanlmıştı. Lefebvre 86 yaşındaydı. Devlet memuru bir babanın çocuğu olarak dunyaya gelen Lefebvre, gençliğinde geçimini taksi şoförlüğü ve işçilik yaparak sağlamtş, toplumbüim ve felsefe öğrenimi gördükten sonra Georges Politzer'le birlikte Philosophies' (Felsefeler) grubunu kurmuştu. 1928'de Nizan Politzer, Guterman ve Friedmann gibi tanınmış düşünürlerle birlikte Fransız Komünist Partisi'ne giren Lefebvre, kısa sürede partinin önde gelen kuramcılarından biri olmuştu. 1933'te Marksist dünya görüşünün yayılmasına katkıda bulunmak amacıyla 'Avant Poste' (1leri Karakol) adlı bir dergi yayımlamaya başlayan Lefebvre, aynca Marksist felsefenin kitlelerce anlaşılmasını kolaylaştırmaya yönelik birçok kitap kaleme almıştı. Henri Lefebvre, 1958'de Komünist Partisi'nden çıkarıldıktan sonra yaymıladığı 'La Somme Et Le Reste' (Toplam ve Geriye Kalan) adlı kitabında felsefenin temel sorununa getirilen maddecı ve idealist çözümlerin her ikisinin de çürütülemez ve kanıtlanamaz önermeler olma niteliği taşıdığını öne sürmüştü. Lefebvre, bu nedenle, maddecilik ile idealizm arasında herhangi bir mücadelenin söz konusu olamayacağını vurgulamıştı. Gerçeküstücü akınıa yakın Ugi duyan, 193O'da öğretmenliğe oaşlayan, Vichy hükümetince cezalandınldıktan sonra Direnişçilere katılan Henri Lefebvre, edebiyat doktoru unvanını aldıktan sonra Ulusal Bilimsel Araştırmalar Merkezi'nde (CNRS) inceleme ve araştırmalar yapmış, 196165 arasında Strasbourg Üniversitesi'nde, 1965'ten sonra da Nanterre Üniversıtesi'nde toplumbiUm profesörlüğü yapmıştı. 1973'te Paris Üniversitesi'nde toplumbüim dersleri vermeye başlayan Lefebvre, bu dönemde çağdaş toplumun yapısı üzerine toplumbilimsel araştırmalar gerçekleştirmiş, çağdaş toplumun bürokratik nitelikli ve tüketime koşullandınhmş bir toplum olduğunu savunmuştu. Marksizmin dogmalardan uzak bir yaklaşımmı benimseyen Lefebvre, burjuva ideolojisinin yarattığı yabancılaşmanın ancak sürekli bir kültür devrimiyle aşılabileceği görüşünü ortaya atmıştı. Lefebvre'in 'Lenin'in Hayatı ve Eserleri', 'Karl Marx, Hayatı ve Eserleri', 'Mant'ın Sosyolojisi1 ve 'Marksizm' adlı kitaplan Türkçeye de çevrihnişti. Ünlü dü$üi}ür ve toplumbilimci, Fransız Komünist PartisVnin kuramcılarından biriydi KlSA KISA • 8 merkez daha tam otomatik telefon görüşmesine açıldı. PTT Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre tam otomatik telefon görüşmesine açılan merkezlerin telefon kod numarası ve mevcut telefon numaralarımn başına getirilen rakamlar şöyle: Kayadüzü 47152, Ocaklar 19775, Tekev 47678, Mescit 46577, Akpmar 46564, Geyre 63798, Garipçe 31886, Koruköy 19395, Mersin'in şehirlerarası telefon kodu da (74) olarak değiştirildi. Mersin'de 1, 2, 3, 4 ve 7 rakamlanyla başlayan telefonların önüne (1), 5, 6 ve 8 rakamıyla başlayan telefonların önüne ise (2) rakamının getirüeceği bildirildi. • Konya'nın Ereğli ilçesinde bir üniversite öğrencisinin yaşamı, ameliyat için buiabileceği 800 milyon liraya bağh. Gazi Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi öğrencisi Ali Hızıroğlu'nun, yakalandığı siroz hastahğından kurtulabihnesi karaciğer nakli Ue mümkün olacak. Ali Hızıroğlu, ameliyatın Türkiye'de yapıhnası halinde yaşama ihtimalinin yüzde 40 olduğunu beürterek "Ameliyatın Amerika'da yapılması durumunda yaşama şansım yüzde 80'e yükseliyor. Karaciğer naklinin Amerika'da gerçekleşmesi için 800 milyon liraya ihtiyacım var" dedi. • Münih Tıp Fakültesi ile İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nce ortaklasa düzenlenen Uluslararası Karaciğer Hastalıklan ve Karaciğer Tranoplantasyonu Sempozyumu perşembe günü İstanbul'da başlayacak.