18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 HAZİRAN 1991 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/U Ingiltere Irak'ı uyardı • LONDRA (AA) — îngiltere, Irak'ı ülkenin guneyindek* Şiilere saldırmaması konusunda uyardı. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü farafından bugun yapılan açıklamada, bakan Douglas Hurd'un Iranh meslektaşı Ali Ekber Velayeti'yi telefonla arayarak konuyu göruştüğü belirtildi. Açıklamada, Velayeti'nin, konunun BM Güvenlik Konseyi'nde ele alınması önerisinin Hurd tarafından memnunlukla karşılandığı kaydedildi. Sözcu, ellerinde Şiilerin saldırı tehdidi altında olduğunu doğrulayacak bilgi olmadığını ancak böyle bir saldırının "çok ciddi sonuçlar" doğuracağını söyledi. Fatos Nano yeniden başkan • TÎRAN (AA) — Arnavutluk'ta iktidardaki, eski adıyla Emek, yeni^ adıyta Sosyalist Parti'nîn başkanlığına Fatos Nano yeniden seçildi. Parti kongresinde, dün merkez komite toplantısı yapıldı. Yaklaşık 3 saat süren ve oldukça tartışmalı geçen toplantının sonunda Fatos Nano yeniden parti başkanı oldu. Toplantıda ayrıca 3 başkan yardımcısı ile İS üyeli başkanlık konscyi oluşturulduğu ve reform yanlılan ile muhafazakârlar arasında eşit dağılım sağlandığı belirtildi. Fılipinler'de volkatı panigi • ANGELES (AA) — Filipinler'de bir suredir faaliyette olan Pinatubo yanardağındaki patlamalar dünden itibaren şiddetlendi. Patlamalardan sonra binlerce kişi daha bölgeden kaçmaya başladı. Filipinli uzmanlar, volkan çevresinde biriken küllerden yağışlar sonucu meydana gelebilecek çamur sellerine karşı uyarıda bulunuyorlar. Uzmanlar, halkın mumkün olduğu kadar yüksek bölgelere çıkmasını istiyorlar. Irak Başbakan Yardımcısı, Ankara'daki temaslardan somut bir sonuç alamadı Aziz, Ankaradan eli boş döndüAziz, dün düzenlediği basın toplantısında, "Tek önemli şey gerçekleştirdik. O da iki hükümet arasında diyaloğun geliştirilmesi kararıdır" dedi. Aziz, boru hattının açılmasının her iki ülkenin yararına olacağını yineledi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Kör- fez krizi nedeniyle "soguyan" Turk-Irak ilış- kilerini "normalleştirmek" isteğiyle resmi bir ziyaret ıçin önceki gün Ankara'ya gelen Irak Başbakan Yardımcısı Tank Aziz, Türk yet- kilileriyle görüşmelerini tamamlayarak dün Türkiye'den ayrıldı. Aziz, aynlmadan önce Ankara'daki temaslarını değerlendirirken "Tek ouemli şev gerçekleştirdik. O da iki hü- kümet arasında diyaloğun geliştirilmesi karandır" dıyerek bundan duyduğu memnu- niyeti dile getirdi. Kerkük-Yumurtalık boru hattının açılmasını istediklerinj Turk tarafı- na ilettiklerini de kaydeden Aziz, Irak'ın BM Güvenlik Konseyi kararlanna uyacağıru açık- ladığını, bu nedenle petrol boru hattının açıl- masını engelleyecek bir şeyin olmadığını be- lirtti. Türkiye'nin ise bu talebi yanıtlarken BM Yaptınmlar Komitesi'nin kararları ile bağlı olduğunu belirttiği bildiriyor. Böylece Anka- ra, BM'den, ambargonun kaldınlması yö- nünde bir karar çıkmadıkça petrol boru hat- tının açılamayacağına işaret etmiş oldu. Tank Aziz ile Dışişleri Bakanı Kurtcebe Alptemoçin arasmda önceki gün başlayan ve zaman darlığı nedeniyle kısa kesilen görüş- melere dün sabah devam edildi. iki Dışişleri Bakanı saat 09.30'da bir araya gelerek bir buçuk saat kadar baş başa gorüştuler. Da- ha sonra yapılan heyetlerarası göruşmeler ise yarım saat kadar sürdü. Edinilen bilgiye gore Aziz, bu görüşmeler- de de ziyaretinin ilk gunünde olduğu gibi ul- kesinin Turkiye ile ilişkilerini normalleşür- me talebini yineledi. Türkiye/nın Bağdat Bu- yükelçisi Necati Utkan'ı bir an önce işbaşın- da görmek istediklerini kaydeden Aziz, Türkiye'nin ambargo öncesinde ulkesine gön- derilen gıda ve tıbbi malzemeyi serbest bırak- masım istedi. Azlz, aynca 1988'de Turkiye1 ye sığınan Kuzey Iraklılann ulkelerine dön- melerine izin verilmcsini istedi Buyukelçi Utkan'ın en kısa sürede Bağ- dat'a dönmesi için çahşmalann sürdüğünu kaydeden Turk tarafı, gıda ve tıbbi malzeme konusunda BM kararlarına işaret etti. 1988'de gelen Kuzey Iraklılar konusunda ise bu kişilerin istedikleri zaman geri dönebile- ceklerini belirten Turk tarafı, bunun "tümıiy- le kendilerine ait bir karar olduğunu" vur- guladı. Tank Aziz, bunun ardından gazetelerin ya- zar ve diplomasi muhabirleri ile Irak Büyü- kelçiüği'nde göruştü. Aziz, burada birkaç aydır iki hükümet ara- sında siyasi temasın olmadığını, ziyaretiyle bu temasın başladığını kaydetti. Tank Aziz, şun- ları söyledi: "Göriişmeierde, 'Yakın geçmişi umıtup ye- ni bir sayfa açalım. Türkiye-Irak ilişkilerini yeniden genişletelim ve geliştirelim. Bu, iki ülkenin de yarannadır' dedim. tlişkilerden söz ederken petrol boru hatü konusunun açü- ması doğaldır. Irak'ın. Türkiye'nin ihtiyacı için ve öteki devletler için petrol ihraç etme- ye hazır olduğunu belirttim. Boru hattının açüması iki ülkenin de yarannadır." Boru hattının faaliyete geçmesinin Güven- lik Konseyi karanna aykırı olmadığını savu- nan Tank Aziz, "Bazı öJkeler Güvenlik Kon- seyi kararlarını sert bir biçimde yonımladı, bazısı ılımlı olarak değerlendirdi. Mesele bir yorum meselesidir. Türk hükumeti, bagırn- sız ülke hükumeti olarak kararlann özel bir yorumunu yapabilir" diye konuştu. Aziz, da- ha sonra şoyle dedi: "Türkiye'ye çok borcumuz var. Türkiye 'Ben bu alacaklanmı tahsil etmek istiyonım' diyebilir. Buna kimse karşı çıkmaz. Eğer kar- şı çıkan olursa bu kez onun Türkiye'nin za- rarını odemesi gerekir." Talabani'nin Türkmenlerin de temsil edil- mesini önerdiklerini, ancak Irak hükümeti- nin bunu kabul etmediği yolundaki sözleri anımsatılmca Aziz, şu yamtı verdi: "Irak'ta Türkmen sorunu yoktur. Hepsi Irak vatandaşıdır, istedikleri mevkilere gelir- ler. Kttrtlerin ise ozel durumu var. Kurt isya- nı sırasında biz siyasi çözümü kabul ederek onlara özerklik tanıdık. Bunda sakınca yok- tur, ancak özerklik bölunmeye yol açabilirT Tank Aziz daha sonra Türkiye'den aynl- mak üzere geldiği Esenboğa Havaalanı'nda da bir basm toplantısı duzenledi. Burada yaptığı kısa konuşmada Türkiye'den "mem- nun aynldığını" bildiren Aziz, "Bütün ko- nularda yüzde yüz mutabakat içinde değiliz. Ziyaretim sırasında iki taraf olarak görüşle- rimizi açıklıkla ifade ettik. Geçen aylarda ko- pan diyalog böylece başlaülmış oldu" dedi. Aziz, Türkiye'deki temaslan sırasında Ku- -zey Irak'taki durumu da ele aldıklannı be- lirterek bu konunun Irak'ı ilgilendiren yanı olduğu gibi Türkiye gibi ülkeleri de ilgilen- diren ortak yamnın bulunduğunu kaydetti. Sosyalist Enternasyonal , Ç Başkaıu WUI> Brandt dun Ankara'da Cumhurbaşkanı Turgut Özal'la goruştu, daha son- ra da tstanbul'a gelerek Türkiye'den ayrıldı. Ataturk Ha\aliına- nı'nda Brandt'ı SHP Genel Başkanı Erdal tnonü uğurladı. Dun sabah Cumhurbaşkanı'nın ozel uçağıyla İstanbul'dan Ankara'- ya giden Brandt, Cumhurbaşkanı Turgut Özal larafından Çan- kaya Koşku'nde kabul edildi. Goruşmeden sonra yine Cumhurbaşkanı'nın özel uçağıyla Istanbul'a gitmek için Esen- boğa Havaalam'na giden Brandt, bir gazetecinin "SHP sizin bu- gun yaptığınız goruşmeden hoşnut değil" şeklindeki sonısunu yanıtlarken şoyle dedi: "Bu, kardeş ülkenin iç işlerini ilgilendi- ren bir sorundur. Bunun çözumunu onlara bırakahm." Brandt dun sabah Özal'la dostea ve yararlı gayri resmi bir gorüşme yap- tıklannı da belirtti. (Fotoğraf: Rıza Ezer) IBM FERSONAL SYSTEM/2 YFTKİIİ SATICILAia ADANA BOSS 13 11 27 ANKABA BOSDATA Çankaya 139 62 00 BOSS Çankaya 140 51 64 HAUa Kızzlay 125 83 26 ISOMAK Çankaya 140 50 88 tSTANBUl PAZAR1AMA KavaUıdere 167 44 33 PKOTEK Kavakhden 127 47 50 ANTALYA ISOMAK 11 52 03 îlk kez böylesine büyük bir fırsatla karsı karşıyasınız: IBM PS/2 almak simdi cok kolay. AYKER 27 90 69 BOSS 22 74 03 MİNERVA 15 15 00 DENİZLt EVAC362 94 ESKİŞEHİK AYKER 14 72 15 bTANBUL AYKER MecUıyet&y 174 23 00 BORDATA Meddtyeköy 175 24 30 BOSS Nijantaşı 148 75 40 ENTER Gayreaepe 175. 10 00 HALICI Caddebostan 385 41 37 HESMAK Karaköy 151 58 96 • ISOMAK Levenl 169 97 47 tSTANBUl PAZARLAMA Gayrettepe 175 12 95 MtKROStSTEM Gayreaepe 175 72 75 PERKOM Mecidıyeköy 175 47 60 POKTAŞ Gültepe 180 13 51 TEKNODATA Nişantaft 130 20 40 TEPUM Mşantafi 140 69 58 YABİM Bsenupe V2 46 10 taads AYKER Çankaya 19 47 41 EVAC Alsancak 65 03 75 HESMAK Alsancak 63 13 09 PERKOM Alsancak 63 06 33 YABİM Pasaport 19 03 04 KONYA AYKER 13 33 30 HAUCI 11 14 92 IBM PS/2'lerin kalitesini, üstün per- formansını, gelişmeye, büyümeye açık yapı- sını bilenlere müthiş bir haberimiz var: IBM PS/2'ler kısa bir süre için, çok uygun ödeme koşullarıyla sunuluyor. Yalnızca %35 peşin ve 6 ayda, 6 eşit taksitle, sistem birimi, klavye, tek renkli görüntü birimi, DOS işletim sistemi ve IBM güvencesi... Aşağıdaki tablodan işinize, bütçenize en uygun IBM PS/2'yi seçin. Unutmayın, ödeme kolayhklanmız 29 Haziran 1991 akşamına kadar geçerli. Aynnülı bilgi için IBM PS/2 Yetkili Satıcılarını hemen arayın, bu fırsatı kaçırmayın. Özal'la görüşmesi bekleniyor Talabani 'resmileşiyor' Kürdistan Yurtsever Birliği (KYB) lideri Celal Talabani, bugün Dışişleri Bakanı Kurtcebe Alptemoçin tarafından kabul edilecek. Talabani'nin, Cumhurbaskanı Özal'la da görüşmesi bekleniyor. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) — Kürdistan Yurtsever Birliği lideri Celal Talabani, bu- gün Ankara'ya geliyor. Talaba- ni'nin, Cumhurbaskanı Turgut Özal tarafından kabul edilmesi bekleniyor. KYB lideri, bugun Dışişleri Bakanı Kurtcebe Alp- temoçin tarafından da saat 13.00'te kabul edilecek. Sosyalist Enternasyonal top- lantısı için geçen hafta sonu Ha- bur sınır kapısından giriş yapan ve yaklaşık 6 gündür Türkiye 1 de bulunan Talabani- bu sabah Istanbul'dan Ankara'ya geçecek. Talabani'nin öncelikle Cumhur- başkanı tarafından Çankaya Köşkü'nde kabul edilmesi bek- leniyor. özal'ın Talabani ile bir araya gelmesi halinde bu temas, bugune değin Turkiye Cumhu- riyeti Devleti'nin bir Kürt lider- le gerçekleştirdiği en ust düzey- li görüşme olacak. öte yandan Cumhurbaskanı Turgut Özal, Irak Milli Türk- men Partisi Genel Sekreteri Mu- zaffer Arslan'v dün kabul etti. Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Kaya Toperi yaptığı açıklamada Cumhurbaskanı özal'ın Dr. Muzaffer Arslan ile bir süre gö- rüştüğünü belirtti. Muzaffer Arslan da yaptığı açıklamada, Cumhurbaskanı özal'a, Irak Turkmenlerinin du- rumu, son gelişmeler ve ABD, Ingiltere ile Almanya'da yaptığı göruşmeler konusunda bugi ver- diğini söyledi. Arslan, özal'a Irak'ta bir özerk Kurt bolgesi kurulması halinde Türkmenlerin de otono- mi istediğini ve nüfus oranlan nispetinde yonetimde yer alma- lan gerektiğini aktardığını bildi- rerek "Sayın Özal dn bizim dü- şüncelerimizi paylaştığını söyledi" dedi. Sosyalist Enternasyonal top- lantısına katılmak için Türkiye1 de bulunan KYB lideri Celal Ta- labani ile pazartesi günü görüş- tüğunü bildiren Arslan, "Kendi- sinden Bağdat göriişmeleri hak- kında bilgi aldık ve Irak'ta tek bir etnik gruba dayalı çözümün istikrarı sağlayamayacagım, Türkmenlerin de niifusian ora- nında temsil hakkımn bulunma- sı gerektiğini soyledim. Talaba- ni de bizim gönışlerimize katıl- dığını kaydetti" diye konuştu. Muzaffer Arslan şunlan söy- ledi: "Talabani ile göriişmemde Talabani bana Bağdat göriişme- leri sırasında Saddam Hüseyin 1 in 'Irak'ta Türkmen yok. Sade- ce Araplar ve Kurtler var. Türk- menler misafır, isterlerse ulkele- rine dönebilirler' dediğinj söyle- di. Bunlar Irak'taki zalim yöne- timin söyleyecegi sözlerdir." Muzaffer Arslan, gerek cum- hurbaşkam ile görüşmesınde ge- rekse Talabani ile görüşmesinde Kerkük'ün bir Türkmen kenti olduğunu beürttiklerini söyleye- rek "Bunun dışında Kerkük'ün biçbir statüsüne tahammülümü- zün olmadığını aktardık" dedi. BASKENTTEN AMVffiT TAN 'Ne Bağdat'ın Petrolü Ne Saddam'ın Yüzü' ANKARA — ANAP kongre- si, Tank Aziz'in yaşamını bile et- kiledi. lraklı konuk, Türkiye'de- ki temaslarını birkaç gun daha uzatmak, savaş ruzgânnın savu- rup gotürduğu iyi ilişkileri yeni- den kurmanın yolunu daha ay- nntılı konuşmak istiyordu. Ama olmadı. Neden mi? "Çünku" dedi, Tank Aziz, "kongre yüzünden lüm huku- met yetkilileri çok meşgul. On- lan bu dönemde işgal etmek is- temedim. Ülkeme dönuyonım." Tank Aziz, dün Bağdat'a gi- derken umduğunu bularak mı döndü? Dün, Irak Büyükelçisi Tikri- ti'nin düzenlediği yemekü soh- bette Tank Aziz'k biriikteydik. Önce, 'umduğunu' kendi ağ- zından aktaralım: "Irak, BM kararlannı yerine getirdi. Ama Amerika ve tngil- tere, BM kararlarını zalimce yo- rumluyorlar. Bu yüzden ambar- goyu sürdüniyortar. Türkiye bu yoruma katılmasın. Çünkü Turkiye ile Irak, komşu ve dost- tur. Tarihi ilişkiierin gereğini ya- palun. Kopan munasebetleri bı- raktığımız yerden başlataum. Boru hattını açın, size ve öteki ülkelere petrol pompalamaya baslavalım." Cumhurbaskanı, Başbakan, Dtşişleri Bakanı ve heyetiyle ayn ayn göruşmeler yapan Tank Aziz, umduklanm böyle özetle- di. Türkiye, Irak Başbakan Yar- dımcısı Aziz'in isteklerine, altı kalın bir çizgi ile çizilmiş "hayır" yanıtı verdi. Bu "hayır", Tank Aziz'in mo- ralini çok bozmuş görünmüyor- du. "Diyaloğun başlamış olma- sı yine de az şey degildir" diyordu. "Hayır"ın Türkiye'ye ekono- mik maliyeti vardı: -Irak, 700 milyon dolarlık borcunu veremeyecekti. -Boru hattının yıllık kira be- deli 240 milyon dolar kayıp sü- rüp gidecekti. -Irak'tan alınan 8 milyon ton petrol, Suudi Arabistan'dan yüksek navtunlar ödenerek ge- tirtiliyordu. -Yıllık ihracatlan Türkiye'nin kaybı 500 milyon dolardı. -Türk müteahhitlerinin kayıp- lan, şirket babrabilecek düzey- lerdeydi. -Türkiye'nin TIR ve tanker fı- lolan atd yatıyordu. -Türkiye, henüz kendisini "ha- yır"ın maliyetini hesaplayacak durumda görmuyordu. Çünkü bu durumda "politik maliyet" çok teblikeli bir boyu- ta ulaşabilecekti. Artık cıvımış olan bir ifadeyle Turkiye, Irak- tan "yirmi alıp yuz yirmi ver- mek zorunda kalabilecekti." Öteki konular ise satırbaşlan ile şöyle: Türkiye, gorüşmelerde her şe- ye "hayır" demedi. Irak'ın, "artık Bağdat Büyü- kelçiliğinizi açın" istegine, "Bir teknik heyet göndereüm, sefareti inceleyelim, bakarız" denildi. Savaş sırasında d konulan ba- zı acil yardım malzemesinin Irak'a gönderilmesine de "ha- yır" denümedi; "Kürt bolgesin- de güvenlik sağlansın, bakanz" denildi. Özal, özelUkle Türkmen ko- nusunun aitını çizdi. Irak'ta de- mokratik bir sistem kurulması- nın önemini anlattı. Tank Aziz, Irak'ın özel koşul- lanna göre demokrasiye zaten adım adım geçildiğini, Türkmen sıkıntısı diye bir konu olmadığı- nı ifade etti. Aziz'e göre Türkmenlerin ayn bir parti kurmalan soz konusu obunazdı. Tıpkı Türkiye'de Arap veya Kürt partisine izin verilme- diği gibi... Tank Aziz, resmi göriişmeier- de değil, ama sohbet aralannda, Türkmenlerin sıkınülan varsa her zaman Türkiye'ye göç ede- bileceklerini söyledi. Öyle anlaşılıyordu ki Irak, Türkmenkri Araplaşbrma siya- setinde kararlıydı. Tank Aziz'in "ambargoyu gevsetin" isteği gerçekçi değU. Çünkü bu konuda Irak'ın "kertaen" de olsa kabul etriği 687 sayılı BM karan var. Bu karar, üç koşulun gercek- ieşmesini öngörüyon 1-Irak, Idtlesd imha silahlan- nı yok etmelidir. (Bu söreç he- nuz tamamlanmadı.) 2-Irek'ın bir daha kitlesel im- ha silahı yapmaması için gerek- li önlemler almmalı. (BM Genel Sekreteri'ne bu konuda rapor hazıriaması için verilen süre 3 Ağustos 1991'de doluyor.) 3-Irak tazminat ödemelidir. (Bunun için öngöriilen petrol gelirinden fon aynlması gibi iş- lemlere başlanmadı. Çünkü taz- minat ödemek için tkarete baş- laması gerekiyor.) Bu saydığımız üç koşulun "zalim" olup olmadığı ayn ko- nu. Ama madem bu koşullan Irak dahil taraflar kabul etti, Türkiye'nin de ambargoyu, ye- ni bir karar çıkmadıkça, "gevşet- mesi", hukuken olası değil. Gi- rilen oyunun kuralı bu. Bu nedenle, Tank Aziz'in Bağdat'tan getirdiği "Saddam selamına" Ozal, "aleykümse- lam" demekle yetindi. NEWYORK BM'de Irak alarmıŞEBNEM ATİYAS NEW YORK — Haziran ayı başında Ameri- kan askeri guçlerine sığınan lraklı bir bilim ada- mınm, Türkiye smınna 80 km uzaklıktaki bir dağda gizli sığınakta atom bombası gücünde nukleer bomba uretilmekte olduğunu öne sürme- si Birleşmiş Milletler'de alarm durumu yarattı. Amerikan yönetiminin "BM gerekeni yapmazsa yeniden müdahaleden çekinmeyiz" şeklindeki açıklamasından sonra bütun dikkatler yeniden Güvenlik Konseyi'nce oluşturulan ve Irak'ın as- keri gücunü inceleyen özel Sılahsızlanma Komis- yonu'na çe\Tİldi. Komisyon başkanlığını yapan Amerikalı diplomat Robert Gallucci, Irak hüku- meti tarafından komisyona bu yönde bir bilgi ve- rilmediğini, bu nedenle komisyonun dağdaki te- sisleri gormek isteyip istemeyeceğinin yapılacak göruşmeler sonucu belli olacağını söyledi. Amerikan istihbaratının basına verdiği bilgi- lere göre kısa bir süre once Amerikan birlikleri- ne sığınan ve Irak'ın nükleer silah tesislerinde ça- lışan "güvenilir" bilim adamlarından birinin ver- diği bilgilere göre Saddam Hüseyin'in emrinde halen faal durumda 4 nükleer silah tesisi bulu- nuyor. Muttefik kuvvetleri Irak'ın yoğun bom- balanması sırasında bu tesislerin varlığından ha- berdar değildiler. lraklı bilim adamının iddiasına göre gizli tesi- sin bulunduğu dağ Irak'ın uranyum çıkardığı Ga- ra dağına ve Musul'a yakın. Israil jetlerinin men- zili dışındaki dağdaki tesise elektriğin yakında bulunan bir barajdan sağlandığı bildiriliyor. Birleşmiş Milletler'de Amerikan yönetiminin bu sorunu niçin şu sırada ortaya çıkardığı konu- sunda çeşitli yorumlar yapılıyor. Böyle önemli is- tihbarat sahibi bir bilim adamının şu anda ABD1 ye sığınmasının anlamı üzerinde sorgulamalar de- vam ediyor. ABD'nin yeni bir hareketi hakh çı- karmak için bu bilgileri açıkladığı görüşünde olan diplomatlar, Körfez krizi başından beri Irak'ın nükleer kapasitesi konusunda sürekli de- ğişen bilgilere dikkati çekiyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle