Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
24NİSAN1991
OLUM
KÜLTÜR-SANAT CUMHURÎYET/7
Yönetmen Siegel öldü
• NIPOMO (AA) — Amerikah ünlü film yönetmeni
Donald Siegel, California eyaletindeki evinde öldü. Ailesi
tarafından Nipomo'da yapılan açıklamada, 78 yaşındaki
Siegel'in ölüm nedeni belirtilmedi. Çeşitli ödüllerin sahibi
olan Siegel, aktör Clint Eastwood'un oynadığı "Dirty
Harry" fılmiyle ün yapmıştı. Siegel, "Escape From
Alcatras" (Alcatraz'dan Kaçış), "Two Mules For Sister
Sara" (Sara Için lki Katır), "Coogan's Bluff (Coogan'm
Blöfü) gibi filmleri de yönetmişti. Chicago'da doğan
Donald Siegel, Londra'da sanat eğitimi görmüştü. Evli
olan Donald Siegel'in, bir oğlu ve 4 evlatlığı bulunuyor.
BALE
Oditoryumda çocuk şöleni
• Kttltür Servisi — Resim-Heykel Müzeleri Derneği'nin
Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı
işbirliğiyle düzenlediği 23 Nisan Çocuk Bayramı
kutlamaları bugün MSÜ Oditoryumu'nda
gerçekleştirilecek. Saat 14.30'da başlayacak kutlamalarda
ilk olarak Devlet Konservatuvan Bale Ana Sanat Dah
öğrencileri bir gösteri sunacaklar. öğrencüer
gösterilerinde "Kuşlar", "özenti", "Vur Vur",
"Fındıkkıran", "Olka", "N.Quichotte", "Kokoşki",
"Tarantella", "Mazurka" adlı çalışmalara yer verecekler.
Ardından, Hande Özyürek ve Ayda TUnçboyacı bir
keman dinletisi sunacaklar. Kutlamalar kapsamında
AÇOK Tiyatro Topluluğu ise TUrgut Denizer'in yazıp
yönettiği "Benim Arkadaşım Yok" adlı ovunu
sahneleyecek. Oyunda Erkan Kalkan, Uğur Işbilir vç
Bülent Dizginoğlu rol alıyorlar.
SİNEMA
Senay Önal, yapıtlannı 4 mayıs tarihine dek Maçka Sanat Galerisi'nde sergiliyor
Resim değil, plastik madde'
Audrey Hepburn'tin gecesi
• Kültür Servisi — Sinemaya olan katküanndan dolayı
Lincoln Film Birliği'rıce Audrey Hepburn'iln onuruna
düzenlenen gala gecesi önceki gün New York'ta
gerçekleştirildi. Sanatçının fılmlerinden kesitler gösterilen
gecede yönetmenler Billy Wilder ve Stanley Donan Ue
sinema oyunculan Gregory Peck, Alan Arkin ve Tony
Perkins birer konuşma yaptılar. 1951-1966 yıllan arasında
çevirdiği 22 film Ue sinema tarihinin "unutulmazlar"ı
arasına giren Audrey Hepburn, Amerika'da çevirdiği ilk
film olan "Roman Holiday" ile Oscar ödülü kazanmıştı.
1966'da sinemayı bırakan ve bugüne dek tek tük birkaç
filmde rol alan Hepburn, "Sabrine", "The Nun's Story",
"Breakfast at TiffanyV ve "Wait Until Dark"
fdmleriyle de Oscar'a aday gösterilmişti. Film Birliği'nin
ilk kez 1972'de Charüe Chaplin'in onuruna düzenlediği
gece konusunda Hepburn şunJarı söylüyor: "Eğer benim
yaptıklarımı böyle bir gece düzenleyebiİecek kadar
değerli görüyorsa bu benim için olağanüstü bir sey
1
.'
Bugün 61 yaşında olan Audrey Hepburn, UNICEF'in
etkin bir üyesi, sanatçı birkaç yıl önce UNICEF
aracılığıyla Türkiye de gelmişti. (Fotoğraf: Gregory Peck
ve Andrey Hepbourn).
MÜZİK
Madonna'dan açıklama
• NEW YORK (AA) — "Tabulann üzerine gitmesiyle
tamnan" ve özellikle kilise çevrelerinin şiddetli tepkilerini
alan Italyan kökenli ünlü Amerikah pop yıldın
Madonna yine olay yarattı. Madonna, lezbiyen ilişkilerde
bulunduğunu, iki erkeğin öpüşmesinden heyecan
duyduğunu ve sevişirken seyredilmekten hoşlandığını
söyiedi. Madonna, eşcinseller için yayımlanan
"Advocate" adlı bir dergi ile uzun bir söyleşi yaptı.
Dergi, Madonna ile söyleşinin ilk bölümünü, piyasaya
sürüldüğü anda tükenen son sayısında verdi. Ünlü
şarkıcı, bu söyleşiyle, yaşamımn çok özel yanlannı
kamuoyunun gözleri önüne serdi. Madonna, "İki erkeğin
öpüşmesi beni heyecanlandınr. Bu tuhaf mı? Bir kadm
benimle sevişirken bir başka kadın ya da erkeğin
seyretmesi beni heyecanlandınr. Bu tuhaf mı?" dedi.
Senay Önal'ın yeni
sergisinde hep koyu
renkli, geometrik
temelde
biçimlendirdiği
yüzeyler görsel açıdan
minimalist bir arüayışa
uygundüşüyor.
Çakşmalarmda gerçek
uzamla gerçek
olmayanı bir arada
seçtiği yüzey ve
bulunduğu mekânla
bütünleştirerek yeni bir
"plastik madde"
oluşturmayı
amaçlamış.
LUDMİLA
BEHRAMOCLU
Maçka Sanat Galerisi'nde ge-
ne genç, gene düşünen ve düşün-
düklerini yapttlarında damıtan
ilginç bir sanatçı var: Senay
Önal.
Senay önal 1%3 doğumlu.
1986'da 'Günümiız Sanatçdan"
sergisinden bu yana yaptıklan
dikkati cekiyor, yapacaklan me-
rak uyandınyor.
Adnan Çoker'in öğrencisi Se-
nay önal tüm yapıtlarında ho-
casının öğretilerine bağlılığını
vurgulamaktan erinmiyor. Ge-
neldeki örneklerin tersine bu-
nunla övünüyor bile. Daha
1989'da bir karma sergide sun-
duğu çalışmalarında bugün
ulaştığı ve evrenin yapısı, özü gi-
bi kavramlan irdeleyen, özetle-
yen çizginin ipuçlannı veriyor-
du.
Yeni sergisinde hep koyu
renkli, geometrik temelde biçim-
lendirdiği yüzeyler görsel açıdan
minimalist arüayışa uygun düşü-
yor. Pek az elemanla, siyah
renkle, çoğunlukla dikdörtgen
ya da yuvarlak olarak lasarla-
nan formlar 1965-70'lerin Ame-
rikan sanatında Ad Reinhardt,
Judd, Morris ve Frank SteUa'nın
yapıtlarau düşündürüyor. Bilin-
diği gibi minimalizm en indir-
genmiş elemanla, tüm metafor
ve simgeden annmış, tarafsız,
'PORTRELER'
Senay
Önal,
Tiıa)
benim
için
resim
yapılan
yüzey
olmaktan
çıknuş,
bir
başka
nesnenin
yanılsamasını
sunmaktan
kurtulmoş,
yapısı
değişmeden
başka
bir
nesneye
dönüştünUmüştür''
diyor.
Sanatçının
"Portreler"
başlıklı
çalışmalan da
galerinin
duvarlarında.
(Fotoğraf:
tbrahim
GttneJ)
neredeyse bilgi-kuramsal açık-
lıkla üretümiş, boyutlu ve oy-
lumlu sanatı savunuyordu kla-
siklerin ve dışavurumculann de-
ğer ölçülerine karşı.
Senay önal'ın sanatta yöneli-
şini açıklayan şu tümcesi de as-
lında minimal sanatın prensip-
lerinden: "Tuval, benim için re-
sim yapılan yiize> olmaktan çık-
nuş, bir başka nesnenin vanüsa-
masını sunmaktan kurtulmuş,
yapısı değişmeden başka bir nes-
neye dönüştürülraüştıir."
Senay Önal'ın çalışmalannda,
tüm vahnkklarına, açıklıklanna,
türlü anlamalara ya da yorum-
lara yer verme>
ı
en netliklerine ve
sertliklerine karşın sonsuzluk
duygusu veren bir gizemlilik de
var. Bu, sanatçmın "evrenin
öznne inme" ve "gerçeği
tanıma" isteğinin yapıtlarına
yansımış olmasından kaynakla-
nıyor olmalı. Çünkü Senay Önal
doğanın yapısı ile ilgileniyor ve
doğada her şevin bir başka şe-
yin sunucusu, taşıyıcısı duru-
munda olduğunu, yeryüzünde
düz yüzeylerin, irili ufakh tepe-
leri ve dolayısıyla yarım-
yuvarlak ve düz başka yüzeyle-
ri taşıdığım savunuyor. Tüm bu
netlik canlı ve cansız nesnelerle
kamufle edilmiş, öz gizli kalmış-
tır onun için. Eski kültürlerden
kalmış tarihi yapılarda doğanın
bu yapısına uygun ölçülü, siste-
matik ve yetkin biçimlerin var-
lığını keşfetmiş. Çalışmalarında
bunlardan yola çıkarak gerçek
uzamla (espas) gerçek olmaya-
nı, bir arada, seçtiği yüzey (tu-
val) ve bulunduğu mekânla bü-
tünleştirerek yeni bir "plastik
madde" oluşturmayı amaçlamış.
Resimleri yalnızca duvara asıl-
mış oluşlanyla klasik resmi anış-
tınyor. Oysa ki klasik resmin ya
da duygu resminin, fırça resmi-
nin türlü sınırları onun yapıtla-
rında yok. Tuvalin önü, arkası,
yanlan yapıtın kapsamı içinde.
Zaten kendi de çalışmalannı
"plastik madde" olarak adlan-
dırıyor.
önal, temel biçimleri arayış-
larının sonucu olarak bulgula-
dığı tarihi yapıların ve kentlerin
planlanmn ve siluetlerinin ken-
disinde bıraktığı izlenimi iki bo-
yutlu nesneye dönüştürüyor. Ye-
dikule surlannda kemerli bir ha-
valandırma gözü, Sümela Ma-
nastın'nda nişler, Alman yapısı
Anadolu tren istasyonlannm bi-
çimi, Ayasofya'nın mekân pla-
m, Sinan'ın dengeli kubbeli mi-
marisi inşacı anlayışta olduğu
gibi akılcı, tarafsız, sentetik
formlara dönüşüyor. Maddeyi
öne çıkarmak için tek uygun
renk olarak gördüğü siyaha bo-
yadığı yüzeyler hiçbir şeyin res-
mi değil artık, aslında ahlaki ve
metafizik olarak yansız, kendi
başına varolan nesneler. Yalnız-
ca bağlantı olarak planlı mekân-
larla ilgisi olan görüntülerin bir
şeyi canlandırmak gibi tasaları
yok.
Hemen hemen her yapıtta yü-
zeyin bir bölümü kalem kalınlı-
ğında çeşitli uzunlukta çubuk-
larla dışarıya doğru oylumlanı-
yor. Çubuklann uçları ve aralan
"patiıcan monı"na boyanmış
aynı renkte kalarak, ışık duygu-
su vermek için. Bunun dışında
bir kirpi sırtı gibi yüzeyin üze-
rinden çıkan çubuklar ortaya
konan "plastik madde"nin ser-
gilendiği mekânla ve kendi dı-
şındaki öğelerle, örneğin ışıkla
ilişkisini araştırmaya ve bunu
görünür kılmaya yarıyor. Her
bakış acısından duvara yansıyan
farklı gölgeler nesneye farkb bo-
yutlar getiriyor.
Senay Önal, hocası Adnan
Çoker'in yalınhk anlayışına oy-
lum kazandırıyor ve bu açıdan
bir adım atmış oluyor. önemli
olansa, resim sanatına halen ya-
pılandan farkh bir yaklaşım
içinde olması, genellikle görül-
mek isteneni değil de kendi is-
tediğini cesaretle öne çıkarması.
Hayri Karay, ahşap heykellerini OrtaköyArtisan'da sergiliyor
Doğadan gelen ve doğaya dönen
AHU ANTMEN
Ortaköy'deki Artisan Sanat
Galerisi... Bir süredir Hayri Ka-
ray'ın ahşap heykelleri sergile-
niyor burada. Galerinin pence-
resinden yalnızca taş yığınlan
görünüyor.
Bodrum'da yaşayan ve geçi-
mini sağlaraak için mobilyaa-
Ukla da uğraşan heykel sanatcısı
Hayri Karay, o dışanda göre-
mediğimiz ağaçlarla çalışıyor;
ağaca dokunuyor, şekillendiri-
yor, ağaa yaşatmaya calışıyor...
ri de canlı, bir ağaç kadar.
Hayri Karay, çocuklugundan
beri doğanın içinde olduğunu
söylüyor, malzeme olarak ağa-
cı seçmesinin başlıca nedeni de
bu. Ona göre doğal malzeme,
değişerek önümüze gelse de do-
Esbank T.A.Ş.'nin katkıkrıyla
YUNUS EMRE BALESİ
Ankara Devlet Opera ve Balesi
Koreografı:' Gülay Aruoba
Muzik: Timur Selçuk
Orkestra Şefi: Timur Selçuk
1 Mayıs - 2 Mayıs 1991, saat:20.00
Atatürk Kültür Merkezi / Büyük Salon
6ESBANK
Bilet saaş yerleri:
Esbank
Balurköy Şubesi
Dantelacı Sokak, 17/1
Bakırköy, 34720 lstanbul
Tlf: 583 53 27 (6 Hat)
"Tedbirti ve Karşrlı'
Esbank TJV..Ş. Atatürk
Suadiye Şubcsi Kültür Merkezi
Bağdat Caddesi, 404 Taksım, lstanbul
Suadiye 81070 lstanbul
Tlf: 385 08 21 (6 Hat)
Ona göre artık ağaçtan başka
bir şey olan bu ahşap heykelle-
ğallığını yitirmiyor. Karay'ın bir
"ahşveriş"i de söz konusu ağaç-
la çalışırken. Nasıl ortaya çıkı-
yor onun heykelleri? Nasıl olu-
yor da bir duygu uyandınveri-
yor gerçekten? Karay şöyle ifa-
de ediyor bunu: "Dogadan al-
dığuıu doğaya geri veriyorum."
Sanatçı, doğadan alıyor,
onunla besleniyor, onu duyum-
suyor... Sonra ortaya çıkan hey-
kel, doğayı geri veriyor, sanat-
çıyla birlikte ona bakanı da do-
yuruyor... Bir de "bana
dokan" diyor.
Karay'ın heykellerine doku-
namamak yazık olurdu. Bu as-
lında onun sergisinin en heyecan
verici özelliği, heykellerin "do-
kanulmak" için yapılmış olma-
sı. Karay'a göre "seyircinin ya-
pıtla bir ilişkisi olmalı, dokuna-
bilmeli, çünkü dokunma duygu-
su çok önemli." Çalışırken hep
eltriin altında olan ağaca dokun-
ma duygusunu seyircinin de al-
ması gerektiğine inanan sanat-
çı, ancak böyle tam bir etkile-
şim olabileceği kanısında.
Heykellerinin çıkış noktası
"ahşapta, geometrik formun ve
beraberinde getirdigi statik dü-
zenin, uzayda hareket halinde
bulunan organik formla bir bü-
tttn oluştnrması ve zıtlıklardan
ortaya çıkan uyum." Böyle bir
uyuma, en önemli katkıyı ışık
sağlıyor, "Işık çok önemli, çün-
kü her şeyi ışıkla göruyoruz,
beykeli üçüncü boyutta göstere-
bilecek olgulardan biri" diyor
sanatçı.
Sergide izleyicinin "ahşabın
doğallığını, stcaklıgını, formla-
nn uyumunu şartlanmadan du-
yumsayabitmesi için" heykelle-
rin hiçbiri adlandınlmamış. Ka-
ray gerçekten de seyircinin etki
altında kalmasından korkmuş.
Yönlendirici olmaktan çekin-
miş. Bu arada Karay, bir hey-
kel ya da resme nasıl tam ola-
rak bakabileceğini bilmeyen bir
toplum olduğumuzu da sözleri-
ne ekliyor.
1976 yılından bu yana birçok
sergi açan ve ödülleri de bulu-
nan Hayri Karay'ın sergisi, 10
mayısa dek izlenebüecek. Ahşap
sevenler ve aslında farklı bir do-
ğa yorumunu merak edenler
için...
GEOMETRtK FORMLAR — Hayri Karay heykellerinin çıkış
noktasını, "geometrik form Ue organik formun bir bütün oluş-
tnrması ve zıtlıklardan doğan uyum" olarak açıklıyoc.
(Fotoğraf: tbrahim Günel)
Galeri • Atölye 146 97 38 • 132 64 26
SANAT
GMERİSİ
EROL
KINALI
Resim Sergisi 5-30 Nisan 91
ç H9 «/l
Ul 04 58 flı. 146 Sî 66
sanat
PINAR KUTAT EKİAA
Resim Sergısı • 25 Nisan-25 Mayıs
l.levent Sütün Sok. No: 14 Tel: 170 03 62
2 • 3C Nisan t*>! 1100 18.00
&nd
141
Resim Sergisi
Besoghı-istanbul V. 152 lc %
EKREMKAHRAMAN
G A R A N T İ S A N A T G A L E R I S l
güzel sanaüara
hazırlıkKAZANMAK İSTEYENLER İÇİN H.İÇİ-H SONU
Güzel sanatlar fakültelerini
birincilikkr ve derecelerte
kazananlar başanlanru
uzun dönem çalışarak ekje
etmişlerdir. Lütfen zaman
kaybetmeden başvurun.
îstasyon sanat evi
GORBON
"SÂNAT GALERtSf
SABAHATTİN
ŞEN
RESİM SERGİSİ
2 Nisan - 4 Mayıs 1991
SEZAÎ
ÖZDEMİR
Resim Sergisi
25 Nisan-15 Mavıs 1991
RAMKOSANAT MERKEZİ
Afcye Sok Yuva Apt 8/2 Tesyıkıye 134 15 38
fotoğraf
sanatıÖĞRENMEK tSTEYENLER
HAFTA IÇİ-H AFTA SONU
CÜNEYT BAYKURT yöneumin-
de fotoğraf ve çekim teknikkri
stüdyo ve model fotografçuığı
karanlık oda ve füm banyosu
moda ve reklam fotoğrafçıbğı
profesyonel stüdyoda çekımter
istasyon sanat evi
TEŞVIKIYE 1405650-1306617 I TEŞVİKİYE 1405650-1306617
ERENKÖY 38541 31-32-33 I ERENKÖY 3854131-32-33
Sanat
AEDPA
*i»Tek$tilbank Sa
Galerisi
MUHSİN KUT
Resim Sergisi
3 Nisan-2 Mayıs
HOmv G«rede Cad 126
Te»»*ıy« Tel 136 12 79
Hale
Arpacıoğlu
3 Nisan-30 Nisan
Nısantatı Akkavak Sok I I
NttanlKi 131 10 23
PEN
yazarlarından
• Kültür Servisi —
Türkiye PEN Yazarlar
Derneği, Türkiye Irak
sımnnda süregelen olaylarla
ilgili olarak ABD, İngiltere
ve Fransa PEN
merkezlerine birer telgraf
yolladı. Türkive-Irak
sımnnda çağın en büyük
trajedisinin yaşandığı
söylenerek başlayan telgraf,
şöyle devam ediyor: "Bir
yönüyle emperyalizmin
başlattığı savaşın doğal
sonucu olarak bu trajediye
salt insancıl açıdan
yaklaşmanın yeterli
olamayacağı kamsındayız.
PEN Yazarlar Derneği
olarak siyasal iktidarların
emperyaiizme karşı
uyanlmasında ve yaşanan
trajediye bir son
verilmesinde etkin
girişimlerde bulunulmasında
aydınlara görevler düştüğü
kamsındayız. Bu konuda
gereken duyarhbğı
göstereceğinize inamyoruz!'
Ilgaz Babıâlf yi
anlatıyor
• Knltür Servisi — Şair-
yazar Rıfat Ilgaz, bugün
80. yaşgününü kutluyor. Bu
yıl içinde tstanbul, Ankara,
Izmir ve özellikle doğduğu
şehir Kastamonu'da bu
nedenie çeşitli etkinlikler
düzenlenecek. öte yandan
Çınar Yayırdan, yazann
Babıâli'deki edebiyat
çevresinde geçirdiği
günlerini mizahi bir dille
anlattığA "Yokuş Yukan"
adlı kitabını önümüzdeki
günlerde piyasaya
çıkarmaya hazırlanıyor.
İlgaz'm ilk şiir kitabı
"Yaşadıkça" 1948 yıhnda
yayımlanmıştı. 1940'h
yıllarda "Smır' adhbir
başka kitabıyla birlikte
toplatılan bu kitap da
yazann 80. yaşgününü
kutladığı bugünlerde
yeniden basılıyor.
6
Film seti
• Kültür Servisi — Gönül
Çapan'ın sorumluluğunda
BlLAR'da düzenlenen
"Sanatu Kadm" başlıklı
seminer dizisi kapsamında
bugün Leyla özalp "Film
Seti Pratiği" başlıklı bir
konuşma yapacak. Seminer
saat 18.00'de BlLAR'ın (İUk£
Belediye cad. Küçük Ttinei t
Han No: 5 Daire: 5 Tünel)
adresinde gerçekleştirilecek
ve dileyen herkes
izleyebilecek. Leyla özalp,
bugüne dek Şerif Gören ve
Atıf Yılmaz gibi
yönetmenlerin asistanbğını
üstlendi.
İki kadm İki
• Kültür Servisi —
"Gençliğini içeride yaşamış,
ve yaşamakta olanlara sıcak
bir merhaba" başlıklı şiir
dinletisi, imza ve söyleşi
cumartesi günü saat
15.00-18.00 arası yapılacak.
Bu etkinlikte Gülsüm
Akyüz, "Sevdamız
Çiçeklenir Zulada" adlı son
kitabını imzalayacak,
Gülsen Tuncer ise şiirler
okuyacak. Yer: I. Peron
Sanatevi. (Moda Cad.
Güldoğdu Sok. 4/6
Kadıköy. 349 53 30)
Masklar ve
resimler
• Kültür Servisi — Tülin
Aksu'nun başlık maskları,
Yalçın Aksu'nun resimleri
yanndan itibaren Tekel
Sanat Galerisi'nde
sergilenecek. Sergi, 17
mayısa dek gezilebilecek.
1942 yılında Ayanak'ta
doğan Tülin Aksu, bugüne
dek kişisel ve karma olarak
toprak vazolar, porselen
tabaklar ve minyatür ağaç
sergileri açtı. 1936 yılında
SilifkeUe doğan Yalçm
Aksu ise yine aynı tür
çalışmalann yanı sıra resim
sergilerine de ağırlık verdi.
İspanyol resmi
• Kültür Servisi —
İspanyol Ressam Teodor
Nieto Anton, bu akşam
Vakıfbank Taksim Sanat
Galerisi'nde açılacak sergisi
dolayısıyla ülkemize geldi.
1969 yıhndan bu yana
resim yapan ve sergi gelirini
sosyal derneklere bağışlayan
Anton, bugüne kadar
yapıtlannı birçok ülkede
sergiledi.
UGUN
• Rossini ve Bellini
Devlet Sanatcısı Leyla
Gencer, saat 14.30 ile 18.30
arasında Atatürk Kültür
Merkezi Koro Salonu'nda
Rossini ve Bellini'nin
operalannı konu alan
uygulamalı bir seminer
yapacak.