Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9 MART 1991***
BüGÜN
• KadırgaTekmkveEndustn
Meslek Lısesi Kuyumculuk
Bolumu açıhş toreni saat
13.00'tebaşlayacak.
KENT-YAŞAM CUMHURİYET/17
TELEFONLAR
YARIN
• Gaziosmanpaşa Eğit-Der
Şubesı'nce duzenlenen "Kadına
Saygı" panelı, saat 13.00'te
belediye nıkâh salonunda
başlayacak. Panelın
konuşmacıları Nuran Akyuz,
Uğur Ilhan, Fusun Erbulak,
Fatraa Karahan, Nımet
Tanrıkulu ve Işıl Özgenturk.
KlSAKISA~
• Beyoğlu, Sulıanahmet,
Aksaray ve Kumkapı'da
duzenlenen operasyonlarda
kuçuk paketler halinde
uyuşturucu pazarlayan 27 kişi
toplam 8.5 kilo esrar ve eroınle
yakalandı.
• Atışalanı E-6 karayolunun
gerısınde oncekı gece otomobıl
ıçınde birbirlenne ateş ettığı
belırtılen Vahıt Ozer (60) ıle
Ziya Yıldırım oldu.
Yanhş ihbaryüzünden gözaltına alınan genç kızın peşinipolis bıraktı, mahkeme ise bırakmıyor
Polıs aklacu,DGM dava açtı
Zehir — Bedensel özüriüydü.
ESAT PALA
İstanbul Devlet Güvenlık
Mahkemesi'nde 11 mart pazar-
tesi gunü ilginç bir duruşmaya
tanık olunacak. Polis tarafından
bir yanlışlık sonucu arandığı ve
yakalandığı, aslında suçsuz ol-
duğu açıklanan 28 yaşındaki be-
densel ozurlu Aysel Zehir, polı-
sin DGM'ye "suçsuz olduğuna
dair" resmi yazı yazmasına kar-
şın, yasa dışı orgut uyesi oldu-
ğu gerekçesiyle yargılanacak.
Esenler Karabayır Mahallesı1
nde ailesıyle birlikte oturan am-
bulans şoforu Bayram Sivri,
1986'da apartmanın girişindekı
dairesini kıraya vermek istiyor-
du. Kendilerini karı-koca olarak
tanıtan Mustafa ve Guzide adlı
kişiler, Sivn'nin kapısını çalıp
daireyi tutmak istediklenni soy-
luyordu. Ev sahibi Sivrı, biraz
konuşup kııada anlastıktan son-
ra daireyi verdi. Kıracı Mustafa,
Merter'de ıplik fabrikasında ça-
lıştığını belirtiyordu. Eve, Mus-
tafa \e Guzide'nin dışında da
bazı kışıler gelıp gıdıyordu. E\
sahıbı Bayram Sıvn, işi dolayı-
sıyla pek goruşemiyordu kıracı-
larıyla.
Bayram SIVTI, 28 Kasım 1987
gunu, patlayan borudan daıre-
ye su sızdığını gorunce, pence-
reden ıçeriye baktı. Teksır ve
daktilo makinesi ıle yerlerde sol
ıçerikli dergi ve kitaplar gordu.
Durum polise bildirildi. Polis,
aynı gun içeriye girdiğinde, e\-
de Turkiye İhtilalci Komunistler
Bırliği (TİKB) adiı yasa dışı or-
gute aıt bazı eşyalar, kitap ve bil-
dınler bulunuyordu.
Kayıüara gore Bayram Sivri
ve eşi Fatma Sivri, yaptıkları ih-
bar nedeniyle yasadışı orgut
uyesi kiracılannı "teşhis" etmek
ıçin Siyası Şube'ye göturulduler.
1.12.1987 tarihinde yaptıkiarı
fotoğraf teşhisinde, daireyi tutan
kişinin Mustafa Yaşar, "GüzkJe"
adıyla tanıdıklan kadının da
Aysel Zehir olduğunu one surü-
yorlardı. Hatta, Bayram Si\rı,
fotoğraf teşhis raporuna geçen
ıfadesiyle, "Aysel Zehir, Musta-
fa Yaşar'ın kansı görunümünde
kalan 'Guzide' adlı kadındır.
Teşhisimde yanılmıyorum, ke-
sinlikle teşhis ettim" dıyordu.
Evde ele geçen dokumanlar ile
teşhis sonuçlan, istanbul Devlet
Guvenlik Mahkemesi'ne ıletildı.
Ve Aysel Zehir, fotoğraf teş-
hısınden yaklaşık 1.5 yıl sonra
Kadıkoy Rıhtım Caddesı'nde ai-
lesıyle birlikte oturduğu evde
bulunuyordu. Tedbir olarak eve
gıren polıs, şaşırmıştı. Aysel Ze-
hir ne doğru duzgun konuşabi-
liyor ne de hareket edebiliyordu.
Çunku, 1985 oncesi TİKB'ye
uye olmaktan tutuklanrruş, uzun
sureli açlık grevine katılması ne-
deniyle beyinsel ve bedensel et-
kınliklerinin buyuk bölumunu
yıtırmişti. Zehir, 1985'ten sonra
tedavi olmak için gıttiğı birkaç
hastane dışında evden dışarıya
çıkamamıştı.
1986 yılı başında İU istanbul
Tıp Fakültesi Nöroloji Bilim Da-
lı'nın verdiği 1986/167 nolu
epikriz raporunda durumu açık-
ça saptanıyordu.
Aysel Zehir, evden ablası eş-
lığinde almdıktan sonra geceyı
Siyası Şube*de geçirdi. Ertesi sa-
bah 13.12.1989 gunu, ihbarda
bulunan ve fotoğraf teşhislerini
yapan Bayram Siv ri ile eşi Fat-
ma Sivri ile yuzleştirildi. Sivri
çifti, Zehir'in, kiracıları "Giizi-
de"ye hiç benzemediğini söylu-
yorlardı. Polisin hazırladığı,
"teşhis tutanagı"nda Sivn çifti
şoyle diyordu:
"Fotografından teşhis ettiği-
miz ve Guzide ismiyle tanıdığı-
mız adını burada Aysel Zehir
olarak öğrendiğimiz şahıs bu de-
gildir. Guzide ile herhangi bir
beozerlik bulunmamaktadır."
Aysel, o gun bırakıldı.
Siyasi Şube Mudurluğü yetkı-
lileri, IDGM Savcılığı'na
1989/27326 sayı ile 29 Aralık
1989'da gönderdıği yazıda, Ay-
sel Zehir'in "TİKB ile ilgili ör-
giitsel faaliyeti tespit edilemediği
gibi, ihbarda bulunanların, fo-
toğraf teşhisinde yanüdıklannın
anlaşılması uzerine serbest bıra-
kıldıgını" bildiriyordu.
Aradan yaklaşık bir yıl daha
geçtı. Bayram Sivri'nin dairesi-
ni kiralayan asıl sanıklar halen
yakalanamamıştı. Ancak İstan-
bul Devlet Guvenlik Mahkemesi
Savcısı Çayhan L'lgen'ın Aysel
Zehir hakkında, dava açtı-
ğı oğreniliyordu.
• Polis hwUt: 055
• Ktatye: 000
• Jandarma: 056
• Zabıta Mûdürtöji: 527 57 00
B MczdrtıklSf MııMriAfu•
172 13 73 74-75 ve 088
• fSKf « ı n : 068
• SAâUK:
Huır Acil: 077
Satyık MMiıiAii: 511 89 18
Canaapaşa Tıp: 588 48 00
Çapa Tıp: 525 92 30
Manaara Tıp: 340 01 00
Haydarpsfa Hummm: 345 46 80
$t*N Etfıt: 131 22 09
Tafcskı kkyantaa: 152 43 00
S » Samtya: 588 44 00
SSK Okımydım: 132 30 00
SSK Gâztapc: 358 67 60
• TRAFİK:
Trafik $abe Md.: 176 24 14 (Ist).
356 &s 85-86 (Kadıköy)
BAIfC Tnflk: 377 22 07 (E-5)
356 04 86 (Şehınçı)
314 36 (B Çekmece)
• THY:
Iç Hattar 573 13 31.
Dts Hanar: 574 23 00 (25 hat).
Saırtral- 574 73 00
Rezervasyoa: 574 82 00 (45hat)
• 0 D Y :
Slıteci Dutfaa: 527 00 50
H.Paşa Da«*ma: 336 20 63
H.Paşa Santm 348 80 20
HABERLERIN DEVAMI
Velîlere kayıt kolaylığı ANAP'ta uzlaşma yok
(Baştarafı I. Sayfada)
rını dolduramayan ozel okullar,
açıklarını kapatmak ıçın surek-
lı puan duşurmuşler, sık sık uza-
tılan kayıt sureleriyle konten-
janlarını doldurmaya çalışmış-
lardı. Geçen yıl uygulanan sıs-
temdekı aksaklıklar, hem okul-
ları hem de velilen zor duruma
duşürmuştu. Pek çok velıyi ve
öğrenciyı stres ıçinde bırakan
uzun kayıt donemi sırasında,
çok sayıda oğrencı bırden fazla
okula onkayıt yapurmış, birkaç
okula birden kesin kayıt hakkı
kazananlar, "en çok istedikleri
okula girebüme" umuduyla
"SOD an "a kadar beklemışti. Bu
sistemde tercih uygulaması da
bulunmadığı için oğrenciler pu-
anları tuttuğu takdırde sınava
katılan 50 okulun 50'sine de on-
kayıt yaptırma hakkına sahiptı.
Bu aksaklıklar nedeniyle okul-
larda yığılmalar oldu, düşuk pu-
anlı öğrencıler uzun bir sure
okulların puanlarını duşurmesı-
ni bekledıler, yuksek puanlılar.
puanlannın tuttuğu okullara ke-
sin kayıt yaptırmadılar ve bek-
lemeye geçtıler. Sonuç olarak,
hem okullar hem velıler hem de
oğrenciler zor gunler yaşadılar.
Bu sorunların başlıca nedeni-
nin özel okullara kayıtlarla
Anadolu liselerine kayıtların
farkh tarıhlerde yapılması oldu-
ğunu belirten geçen yılki sınav
yurutme kurulu başkanı, bu yıl
Sınav Yurütme Kurulu Sekreteri
Mebmet Çamoğlu, "Geçen >ıl
özel okullara kayıtlann 22 tem-
muzda bitirilmesi planlanmıştı.
Ancak Anadolu liselerine kayıt-
lar 23 temmuz-16 agustos tarih-
leri arasında yapılınca karmaşa
yaşandı. 16 ağustosta Anadolu
liselerine kayıtlar bitti. ozel
okullara kayıtlar başladı. Ana-
dolu liselerinden ozel okullara
geçiş oldu, bunun uzerine Ana-
dolu liselerine kayıtlar yeniden
başladı ve 25 eylüle kadar bu
okullara ka>ıt yapıldı" diye ko-
nustu.
Sınav Yurutme Kurulu Baş-
kanı Fahamettin Akınguç, sı-
navda bırincı tercihıni kazanan
oğrencilerin başka okula kayıt
yaptıramayacaklannı, yedek lıs-
teden kazanan oğrencilerin ve-
lılennın de okul okul dolaşmak
zorunda kalmayacaklarını, yal-
nızca tercih ettikleri ve yedek lis-
tesınde bulundukları okulların
puanlarını takıp edeceklerinı
soyledi.
Sınav Y'urutme Kurulu Sekre-
teri Mehmet Çamoğlu'nun ver-
diği bılgiye gore bu yıl veliler,
oğrencilerin başarı puanlarını,
ozel okulların ucretlerıni ve
Anadolu liseleri puanlarını 9
temmuza kadar oğrenmış ola-
cak. Çunku Anadolu liseleri pu-
anları 9 temmuzda açıklanacak.
10-11 -12 temmuz tarihlerinde
tercih formları doldurularak
okullara teslim edılecek. Daha
sonra okullar tercih taban pu-
anlarını ilan edecekler Bır okul,
eğer kontenjanım sınavı kaza-
nan ilk 300 oğrencıyle doldur-
mak istiyorsa 300. oğrencinın
puanını taban puanı ılan edecek
ve o puanın ustundekilerı ala-
cak. 18 temmuzda adaylara
hangı okulun asıl, hangi okulun
Kablolu TV 500 bin
(Baştara/ı l. Sayfada) ne sa-
yısı 10 bine yukseldi. Tum An-
kara'nın kablolu TV'den yarar-
lanabilmesi için 20 aylık bir za-
man gereksınimi olduğu bildiril-
diPTT'nin kablo TV hızmetı
için hazırladığı tarifede tesis uc-
retı olarak her daireden 500 bin
tra ucret alınacak.
Hastane, otel, motel, üniver-
lite ve yuksekokulların aynı ça-
tı altındakı binalarına aynı an-
da yapılacak kablo TV döşeme-
lerindeki ucret tarifesi ise şoyle:
25 abone için abone başına
250 bin, 26-50 abone için 200
bin, 50 aboneden fazlası için de
150 bin lıra.
Apartman veya sitelerin top-
lu basvurularında ise ındirim ya-
pılması söz konusu değil.
Kablo TV şebekesi alanı dı-
şında bulunan yerlerde harca-
nan malzeme ve ışçilik bedelinin
yuzde 25 fazlası ile tesıs ücreti-
ne eklenerek alınacak. Ayhk sa-
bit abone ucreti ise 15 bin Iira.
Aylık sabit ucret ocak, nisan,
temmuz ve ekim aylannda 3'er
aylık peşin olarak alınıyor.
Kablo TV nakıl ucreti ise ştfv
le:
— Kablo TV şebekesi bulu
nan yerler arasında şebeke ala-
nı içınde yapılacak bina dışı na-
kıllerde 60 bin lıra.
— Aynı bına içınde bulunan
nakillerden telefon nakıllerinde
alınan ucret.
— Kablo TV şebeke alanı dı-
şında bulunan yerlerde harca-
nan malzeme ışçilik bedellerının
yuzde 25 fazlası 500 bin liraya
eklenerek alınacak.
— Kablo TV bına ıçi dağıtım
şebekesinın PTT tarafından ya-
pılması halinde harcanan malze-
me işçılık bedeli yüzde 25 faz-
lası ıle alınacak.
— Kablo TV abonelıği PTH
ye ıade edilebilecek. Iade tari-
hindeki tarifeye gore goturu te-
sıs ucretınin 4'te 3'u aboneye
odenecek.
— Kablo TV aboneliğinin
başkalarına devir ucreti 50 bin
lıra olurken veraseten devırler-
de ucret odemesi yapılmayacak.
istanbul ve Izmir'de de çalış-
maların yoğun olarak surduğu
ihalelerin tamamlanmasından
sonra bu ıllerde de kablo TV ya-
yınına başlanılacağı belirtildi
yedek listelerınde bulunduğunu
belirten "tercih sonuç belgesi"
gonderilecek.
Mehmet Çamoğlu tercih sis-
temının getirdiği kolaylıkları ve
onkayıt sisteminı de şöyie
anlattı:
"Örnegin, bir aday 3. terci-
hini kazanmışsa, birinci ve ikin-
ci tercihlerinin de yedek listele-
rinde ver alacak. Birinci tercihi-
ni asü listeden kazanan bir ada>
ise diger tercihlerinin yedek lis-
telerinde >er almayacak. Üçun-
cu tercihi asil listeden, ikinci ter-
cihini yedek listeden kazanan
bir ada>, asil listeden kazandı-
gı okula kesin kaydını yaptır-
dıktan sonra yedek listeden ka-
zandıgı okulda açık kalırsa ve
kendisine sıra gelirse bu okul-
dan kaydını sildirip ikinci terci-
hine kayıt yaptırabilecek."
Onkayıt yaptırabilmek için
ise hıçbir okula yerleştirilmemiş
olma koşulu aranacak.
Sınav Yurutme Kurulu'nun
bu konuda aldığı karar şu:
"a) Özel Ögretim kurumları
Kanunu, bu kanuna dayalı ola-
rak çıkanlan yonetmeliklere, Sı-
nav YurutmeKurulu'nca hazır-
lanıp bakanlıkça onaylanan yo-
nerge >e sınav kılavuzu hukum-
lerine uymadıgı, Sınav Yurutme
Kurulu veya tl Milli Eğitim Mu-
dıirliiğü Koordinalorü veya tef-
tiş raporları ile belirlenen
okullar.
b) Üst uste iki yıl sınava ka-
tıldıgı halde kayıt donemi so-
nunda birinci yılda yüzde 20,
ikinci yılda Sına> Yiırütme Ku-
rulu'nca belirlenen orandan faz-
la kontenjan açıgı kalan okul-
lar sınav sistemine katılamazlar.
Sınav sisteminden çıkarılan
okullar, bir yıl sistem dışı kal-
dıktan sonra başvurulan Sınav
Yıirutme Kurulu'nca kabul edil-
diği takdirde yeniden sınav sis-
temine girebilirler."
1991 yılı dzel okullar sınav
takvımi ise şoyle:
Başvuru tarihi: 1-12 Nisan
1991.
Sınav tarihi: 2 Hazıran 1991.
Sınav sonuçlannın açıklan-
ması: 17 Haziran 1991.
Okulların tercih taban puanı
ilanı: 28 Haziran 1991.
Tercih formlannın toplanma-
sı: 10-11-12 Temmuz 1991.
Tercih sonuç belgelerının
adaylara gönderilmesi: 18 Tem-
muz 1991.
Okullarda asil ve yedek lıste
ılanı: 22 Temmuz 1991.
Asıl liste kayıtları: 25-26-29
Temmuz 1991.
1. yedek lıste kayıtları: 31
Temmuz, 1-2 Ağustos 1991.
2. yedek lıste kayıtları: 5-6-
7-8 Ağustos 1991.
Onkayıt tarihi: 12-13-14
Ağustos 1991.
Kesin kayıt tarihi: 15 Ağustos
1991.
ADANA HİPODROMU'NDAN FTKRETDAĞUOĞLU
Mesafe, Demirkır'ın aleyhine
1. AYAK: Idmanlarında her
geçen gun daha iyiye giden Ya-
vuzoğlu ve Altuğbey arasında-
ki sıkı mucadele birinciyi belır-
leyecektir. Duzelme yolunda
olan Yerdelen, bu ikı ata sert ra-
kiptir. Son yarışında goz doldu-
ran Üçümuz'u surprizde tu-
tuyoruz.
2. AYAK: Çok iyi bır form
yakalayan Mamılot'a ağır kilo-
suna rağmen ılk şansı veriyoruz.
Hafta içindeki pist çalışmaların-
da iyı gorunen Tosca, musait ki-
losuyla netice alabılir. Bu koşu-
da diğer şansh atlar; Çakarına
ve Gulnar'dır.
3. AYAK: Son yarışı olumlu
olan Cini, duzelme yolunda gru-
bun da musait olmasından ya-
rarlanarak başarılı koşacaktır
Zaman zaman başarılı koşular
çıkaran Kıryunt ıle Sedam da-
ha sonra duşunulebıhr. Yenıay'ı
surprizde onerırız.
4. A^AK: Demırkır, bu ya-
rışı ıçin çok ıyı hazırlandı. Me-
safenın aleyhine olmasına rağ-
men bız kazanacağını varsayı-
yoruz. Koşanyel ve Beycan
surprız yapabılırler.
5. AYAK: Surprıze musait
gorunen zor bır yarış. Hafta ıçı
idmanları goz onune alındığın-
da ılk şansı Gınza'ya veriyoruz.
Ancak kuponlarda Bahır, Sa-Sa
ve Yıldıray'ın da bulunmasında
OTORİTELERİN GÖRÜŞLERİ
F. Dağhoğlu
M. Tokmak
A. Güven
K. Akyer
2-1-8-9
1-5-2
5-4-3-2
1-2-5
9-5-4-1
10-4-1
10-5
5-10-14
5-8-14
5
5-10
5
1
1
1
1
4-1-5-7
7-8-11
7-8-3-1
11-7-8
3-9-1-2
3-9
9-2
5
fayda vardır.
6. AYAK: Form durumlan
çok ıyi olan Arslaner ve Okey-
tur ekürısi ilk şansa sahiptır. Bu
yarışta şans tanıdığımız diğer
isimler; Nilufer, Erdoğdu ve
ağır kılosuna rağmen Altı-
nay'dır.
TAHMİNLER
1. KOŞU: F:(2) Osmancık,
PP:(1) Aytunç, P:(4) Rikaro,
S:(9) Özlem.
2. KOŞU: F:(l) Yavuzoğlu,
PP:(2) Altuğbey, P:(5) Yerde-
len, S:(3) Üçumuz.
3. KOŞU: F:(l) Mamılot,
PP:(10) Tosca. P:(4) Çakarina,
S:(5) Gulnar.
4. KOŞU: F:(5) Cini, PP:(8)
Kıryunt, P:(10) Yeniay, S:(14)
Sedam.
5. KOŞU: F:(l) Demırkır,
PP:(5) Koşanyel, P:(4) Beycan,
S(2) Ozgurhan.
6. KOŞU: F:(7) Ginza,
PP:(11) Bahır, P:(5) Sa-Sa,
P:(8) Yıidıray, S:(2) Semuş
7. KOŞU: F:(9), Okeytur,
PP:(3) Nilufer, P:(2) Erdoğdu.
S:(l) Altınav.
(Baştarafı I. Sayfada)
ayrıntılı bılgı verdı.
Adalet Bakanı Oltan Sungur-
lu TCK'nın 141, 142 ve 163.
maddelerı ıle ılgıli değışiklik ve
Kurtçe serbestlığı konusunda
Cumhurbaşkanrnın devrede ol-
duğunu anımsatarak Ozal'ın
TCK değışiklikleriyle ilgılı tas-
lağı beğenmediğını soyledi. Sun-
gurlu, "Anayasa değişikligi de-
niyor. Ne yapılmak isteniyor,
bilmiyorum. Arkadaşlar nasıl
anayasa değişikligi istiyorlarsa
soylesinler. Ona gore bir şey
hazırlayalım" diye konuştu.
Malatya Mılletvekıli Talat
Zengin, partının Korfez savaşın-
da izlenen polıtika nedeniyle pu-
an topladığını savunarak "Ana-
vasa degişkliği konusunda ko-
misyon baskanlığından goruş is-
tendi. Ben de yırtıp attım" de-
di. Zengin, "Ortaya biri bir top
atıyor, kimin eli kimin cebinde
belli değil. Saçma sapan şeyler
yuzunden partinin grafigi duşu-
yor. Hukumet, koalisyon gibi
çalışıyor" dedı.
Hüsnü Doğan'ın
konuşması
Milli Savunma Bakanlı-
ğı'ndan azledilen Husniı Doğan,
"ANAP'ı kurarken doğruyu
yapmak istedik. Onemli olan,
'Şunu yaparsak kazanırız' değil,
'Doğru olaral şöyle 'yapârsak
kazanırız' dive duşunmektir"
dedı. Doğan, 26 Mart sonrası
Ozal'ın yaptığı ev toplantılarını
anımsatarak "Benim şimdi so>-
lediklerimi o zaman butun arka-
daşlar ev toplantılannda anlat-
mışlardı" diye konuştu.
Başbakan Akbulut soz alarak
Oltan Sungurlu'nun "Nasıl ana-
yasa değişikligi?" sorusuna kar-
şılık "Bunda ne var, herkes bi-
liyor. Birincisi 141, 142, 163,
ikincisi seçmen yaşının 18'e in-
dirilmesi, uçuncusu milletvekili
sayısının 600'e çıkarılması, dor-
düncusü cumhurbaşkanının
halk tarafından seçilmesi" diye
konuştu. Akbulut. istanbul
kongresi sorununu kendisinin
çözeceğinı vurgulayarak çozüm
için "Tek listeyle girelim, Hanı-
mefendi başkan olsun" onerisin-
de bulundu. Akbulut, Semra
Ozal'ın yapacağı listede ilçelerin
buyukluklerine gore yer alması
gerektığini de ifade ederek "An-
cak Hanımefendi'nin rahat ça-
lışacağı isimlerin olması da la-
zım" şeklinde konuştu. Akbulut
goruştuğu mılletvekillerının
kendisine "Hanımefendi başkan
olmasın" demediğıni belirterek
"Kintse bindigi dalı kesmemeli-
dir" dedi.
Akbulut, toplantıyı kapatır-
ken de şoyle konuştu:
"Hukuken doğru olmasa bi-
le siyasette doğru olan bazı ka-
rarlar alınabilir. Bakınız bu san-
dıktan Semra Hanım değil
Cumhurbaşkam çıkacaktır. Ben
Sayın Cumhurbaşkam ile kavga
etmek istemiyorum. Uyum için-
de çalışmak istiyoruın. Kendisi-
nin her tarafta ilan ettiği bir ça-
lışma tarzı var. Bunu boyle ka-
bul etmek gerekir. Bu partiyi
bolmeden parçalamadan, kırıp
dükmeden kongreye goturmek
istiyorum. Siyasette doğru olan-
lar da zamanla anlaşılır. Hu-
cumlannız bana geliyor, ama
ben uyumlu davranmasaydım
sorunlar da buyurdu. İstanbul
kongresine ilişkin hukuki bir
yetkimiz yok. Dikkat edin, par-
tiyi bolup parçalamayalım."
Başbakan'a sert
eleştiriler
MKYK'da Başbakan Akbu-
lut'a sert eleştiriler Hasan Celal
GuzePden geldi. Guzel, partının
mıllıyetçı muhafazakâr ve ser-
best pazar ekonomısine dayalı
bir parti olduğunu ıfade ederek
"Ben bu partide kanat ayrımı
olduğuna inanmıyorum. Çunkiı
menfaat olduğu zaman çok de-
gişik kişiler bir araya gdebiliyor-
lar. Ben Sayın Akbulut'un kar-
şısında Genel Başkan adayı ola-
rak çıktığım zaman şimdi fark-
lı yerlerde olan arkadaşlar bana
karşı kulis yapıyorlardı" diye
konuştu. Guzel her kongre on-
cesı partinın vıtrınınin tartışıldı-
ğını anımsatarak Keçecıler'i gos-
terdi ve "Sayın Keçeciler'in kim
olduğu bilinmiyordu da İstan-
bul il kongresi nde mi ortaya çık-
tı? Bu oportunist ve pragmatist
bir yaklaşımdır" dedı.
Turızm Bakanı Ilhan Aku-
zum, Guzel'e "Demagoji yapı-
yorsun. Sen kendini lider yerine
koyup konuşuyorsun. Nerede li-
dere bağlılığın?" diye laf attı.
Bunun uzerine Guzel, "Demok-
rasilerde lidere esas kötüluk si-
ûn gibi bağlı olaniardan gelir ve
lider sıkıntıya duştuğunde de ilk
kaçacak olanlar sizin dediğiniz
lurde baglı olanlardır. Bu an-
lamda Sayın Cumhurbaşkanı-
na iyilik yapıyorum. Eğer bana
bu partide liderlik nasip olursa
da demokratik liderlik yapaca-
ğım sozunu veriyorum" karşılı-
ğını verdı.
Recep Ergun, yeniden soz ala-
rak "Parti bir anonim şirket de-
ğildir. Onun için hisseleri elin-
de loplayan en fazla konuşma
hakkını elde etmiş olmamalıdır"
dedı.
Keçeciler: Özal yanhş
"Direnişçi" bakanlardan
Mehmet Keçeciler, Semra Ozal
1
ın kişiliğıne karşı olmadıklarını,
ancak cumhurbaşkam eşi olma-
sı nedeniyle il başkanı olmasının
yanhş olduğunu savunarak şoyle
konuştu:
"Diınyanın hiçbir yerinde
cumhurbaşkanının eşinin il baş-
kanı olduğu gorulmemiştir.
Çunku o zaman partinin butun
sorunları cumhurbaşkam ile
başbakan arasında problem
olur. Bu nedenle Hanımefendi-
nin adaylığına karşı çıktım, go-
ruşumde de bir degişiklik yok-
tur. Cumhurbaşkanının eşinin
bir partiden il başkanı olması-
na karşıyım. Bu Turgut Özal ol-
sa bile. Buna karşı çıkmak Tur-
gut Özal"a veya Semra Özal'a
karşı çıkmak değildir. Bu kana-
atlerimde bir degişiklik yoktur.
İsler uzlaşma ile ister rekabetle
seçilmiş olsun, bu kanaatim de-
gişmez, bunun ne partiye ne
memlekete ne de Özal ailesine
fayda saglayacagı kanaatinde
degilim. Ancak bu durum par-
timize zarar vermektedır.
Madem Sayın Başbakan ben
bir çözüm tarzı bulacağım diyor.
Biz kendisine yardımcıyız."
Mesut Yılmaz ise tstanbul'un
diğer ilçe kongrelerinde de hu-
kuk dışı ve parti içi demokrasi-
ye aykırı uygulamalar olduğunu
anlatarak "Ben İstanbul kong-
resini de tasvip etmiyoruırt.
Ama zaten çoğu ilçelerin kong-
releri de antidemokratik bir bi-
çimde yapılmıştır. Bu aşamada
bir çıkış yolu da gorrnüyorum"
diye konuştu.
Havanda su dövmek
MKYK toplantısından çıkar-
ken Başbakan Yıldırım Akbu-
lut, MKYK'da "Goruş alışveri-
şinde bulunuldugunu" belirte-
rek "Meseleyi çozüme kavuşlur-
mak üzere gayretlerimi
surdüreceğim" dedi
Mesut Yılmaz da genel mer-
kezden çıkarken gazetecilerin
sorularına "Havanda su döv-
dük, hiçbir sonınu hailetmedik"
yanıtını verdi.
Semra Ozal'ın tavn
Öte yandan Semra Ozal'ın is-
tanbul sorunuyla ilgili goruşme
isteklerini rahatsız olduğu ge-
rekçesiyle geri çevirdiği öğrenil-
di. Bu nedenle Akbulut'un da
Semra Ozal ile göruşemediği
kaydediliyor. Devlet Bakanı ve
istanbul II Kongresi Divan Baş-
kanı Mustafa Taşar'ın da yakın
arkadaşlanna "Semra Ozal'ın
Akbulut ile liste pazarlıgına gir-
meyi düşunmediğini" soylediğı
ifade edıldi.
GOZLEM
Savunma BakanıYazar
Türkiye'ye
Patriot gerekli'ANKARA (Cumhuriyet Bu-
rosu) — Mıliı Savunma Bakanı
Mehmet Yazar, Korfez savaşının
her ulkenın savunma sanayi ge-
reksınmelenni yeniden gozden
geçirmesıni gerekli kıldığına işa-
ret ederek, "Turkiye'nin de
10'luk Patriot fıize sistemine ih-
tiyacı olduğunu" soyledi. Yazar
ABD askeri varlığının ülkemiz-
deki askeri varlığının devam
edip etmeyeeeği yolundaki bır
soruya da "ABD ile SEİA çer-
çevesinde karşılıkh yükumlulük-
lerimiz neyse bugun de odur ya-
rın da odur" karşılığını verdi.
Milli Savunma Bakanlığı'na
yenı atanan Mehmet Yazar'a
dun Savunma Sanayi Musteşar-
lığı'nda, savunma sanayi proje-
lerıyle ilgili bır brifing verıldi.
Brifing oncesi musteşar Vahit
Erdem'le bır saat süren bır go-
ruşme yapan Yazar daha sonra
bir basın toplantısı duzenleyerek
şunları soyledi: "Korfez savaşı
içinde cereyan eden gelişmeler ve
bilhassa yeııi ve modern silahla-
rın etkinligi ve teknolojik geliş-
meler her ulke için savunma sa-
nayi gereksinmelerini yeniden
gozden geçirmesûıi gerekli kıl-
mıştı. Bizde bu değerlendirme-
yi Genelkurmay Başkanlığı yap-
maktadır. korfez savaşı ortaya
koymuştur ki bizim savunma
sistemleri ile ilgili bolumde Ge-
nelkurmay Başkanhğımızın de-
ğerlendirmesi ışığı altında yeni
şeyler gundeme gelecektir. Al-
çak irtifa hava savunma sistemi
35'lik uçaksavar topları dışında
karadan uçaklara ve füzelere
karşı atılan füzelerin onemi or-
taya çıkmıştır."
Yazar TSK'nın ilk aşamada
10'luk Patriot fuze sistemine ge-
reksinimi olduğuna da işaret
ederken ABD ve Hollanda'dan
gelen Patriot füze sistemlerinin
Turkiye'de kalması yolunda gi-
rışimlerın devam ettiğinı de soy-
ledi. Yazar savunma sistemimi-
zın 'yetersiz ve ek>ik' olmadığı-
nı, ancak geliştirilmesi gerekti-
ğine işaret etti. Mısır'a 40 adet
F-16 uçağı satılması yolunda bu-
y uk ilerleme kaydedildiğinı söy-
lenen Yazar, zırhlı muhabere
araçlannın topları ıçin Isvıçre-
nin ambargosu sonrasında top-
ların İtalya üzerinden sağlandı-
ğına işaret etti. Yazar toplar için
Isviçre'ye bağımlı kalmamızın
da sozkonusu olamayacağını be-
lirtti.
Mehmet Yazar uzun bir süre-
den bu yana toplanamayan Sa-
vunma Sanayi Yuksek Koordi-
nasyon Kurulu'nun rnayıs ayın-
da toplanmasının kararlaştınldı-
ğını da açıkladı. 1985 yılından
bu yana yalnızca bir kez topla-
nabilen yuksek koordinasyon
kuruluna Başbakan Yıldınm
Akbulut başkanlık edecek.
UGURMUMCU
(Başiarafı I. Sayfada)
lerin savunma amaçlı olduğunu, bunun da karşı tarafça an-
laşılmasına özen gösterdiklerinı anlatıyor.
Komutanlar savaş ile ilgili özlü bilgıler verıyorlar. İlgiyle
dinliyoruz.
Komutanlar, Silopi'de siperdeki subay ve erler ıle bizleri
görüştürüyoriar, öğle yemeğını sınırın hemen yakınındaki
bölgede, çadırlarından birınde komutan ve erlerle birlikte
yiyoruz.
Silopi'nin hemen karşısında Irak sınırlannda gorülen daö-
ların adı "Hayırsız Dağlan".. Bu dağlar, olası bir savaşta Irak a
savunma kolaylığı da sağlıyor.
Hayırsız Dağları, Türk-lrak smınnda bitıyor ve Türk sınırı
ile birlikte geniş ve verimü Sılopi ovası başlıyor.
Irak, sınırlarımıza yakın bölgeye, bu Hayırsız Dağları'nın
arkasında kalan bölgeye 12 tümen yerleştirilmiş. Bunların
arasında bir de Cumhuriyet Muhafızlan'ndan oluşan tugay
varmış.
Bu biriikler, yavaş yavaş çekılmeye başlamışlar. Ancak,
çekilme düzenli bıçimde olmuyormuş. Askerler buna
"çözülme" diyorlar. Komutanlardan aldığımız bılgılere göre
Irak askerleri, çekilmiyor, çözülüyorlarmış.
Bu durum, "Musul ve Kerkük'ü alalım" diye düşünenlere
"daha ne duruyoruz" da dedirtebilır.
Sıcak odalarında ve lüks salonlarda CNN izleyip düş dün-
yalarında fetihlere çıkanlar, herhalde, bu Kerkük ve Musul
1
un şu andaki Ola-ğanüstü Hal Bölgesi ıçinde kalan illerin
iki katından da geniş bir coğrafya parçasını kapladığını da
biliyorlardır.
^ Böyle bir ortamda, dünya kamuoyu "lrak"ı işgal ve ilhak"
eden bir Türkiye'yi nasıl karşılar? Haydı, dünya kamuoyu-
na aldırmadan Musul ve Kerkük'e girildı diyelim, daha Ola-
ğanüstü Hal Bölgesi'nde güvenlık sağlanmamışken oralar-
da, işgal edilmiş topraklarda, düzen nasıl saglanır?
Hem bu "Musul ve Kerkük" serüvenıne bel bağlayaniar,
yakın tarihimizi de mi hiç okumadılar?
Musul-sorununun Lozan Anlaşması ile çözüme bağlan-
madığını; Haliç Konferansı'ndan da bir sonuç alınmadığı-
nı, tam bu sırada Hakkâri çevresınde "Nasturı ayaklanma-
s/"nın başladığını; 1924 yılı eylül ayındaki bu ayaklanmayı,
"Şeyh Sait Ayaklanması"n\n izlediğini. Bu ayaklanmayı bas-
tıran genç Türkiye Cumhuriyeti'nın ıster ıstemez Musul'dan
vazgeçmek zorunda kaldığını bilmıyorlar mı?
Evet; emperyalizmin oyunu çoktur.
O gün çoktur; bugün de çoktur.
Ortadoğu'da oynayan her taş, yeni yeni sorunlar yaratır.
Bu sorunlar da Turkiye'nin başına sorunlar doğurur.
Örnegin, Basra, İran'ın eline geçer ve böylece Humeyni
türü İslam devrimi, bölgede yayılırsa, Türkiye bundan ka-
zançlı mı çıkacaktır?
Hayır.
Kuzey Irak'ta ABD yanlısı bir Kürt devleti kurulursa, bu
Kürt devleti Turkiye'de sorun yaratmayacak mıdır?
Evet; elbette yaratacaktır.
Birtakım "sahte cangâverler" bu olası Kürt devletine kar-
şı askeri harekâta mı geçeceklerdır? Böyle sınır ötesi bir
hareket, Turkiye'nin başını yeni yenı belalara sokmayacak
mıdır?
Elbette sokacaktır.
Türkiye, incirlik üssünü ABD uçaklarına açarak barışçı
siyasetinden ayrıldı. Bu yeni siyasetin Türkiye'ye neler ge-
tirip, neler götüreceğıni birlikte izleyeceğiz.
Insan yağmurda, kışta, soğukta ve çamurda gözlerıni kırp-
madan görev yapan siperlerdeki subaylan, astsubayları ve
erleri gördükçe "Ne duruyoruz, gidelım, alalım biz cengâ-
ver milletiz" gibi sozlerle başkalarının sırtlanndan kahraman-
lığa özenenlere daha çok kızıyor.
Silahlı kuvvetlerin görevi yurt savunmasıdır. Yurt savun-
ması da en kutsal görevdir. Bu görev ne okyanus ötesi ül-
kelere ıhale edilır ne de başka devletlerin stratejileri için kui-
lanılabilir.
Genelkurmay karargâhında buralarda görüştüğümüz ko-
mutanların kafalarında yalnızca bir amaç var:
Ne sınır ötesi fetihler ne Musul ne Kerkük yalnızca yurt
savunması...
Saddaııı karşıtları
(Bajtaraf, I. Sayfada)
vetleri uzun süre seyirci kala-
maz. Tercih edileni rejimin kan-
sız biçimde, ekonomik yaptı-
rımların da etkisiyle tasfiye
edilmesidir" goruşünu dile ge-
tiriyorlar. Irak'taki muhalifler
ıçinde Batı başkentlerine en ya-
kın olarak bilinen Kurdistan
Yurtsever Birliği'nın Beyrut
toplantısında diğer baa Kürt ör-
gutlenyle birlikte "ulkenin par-
çalanmasına ve bağımsızlık için
ayaklanmaya karşı" bir tutum
izlemesi bekleniyor. Yabancı
diplomatlar, Talabani'nın Was-
hington ve Londra ile yaptığı te-
maslar ve Ankara ile girdiği do-
İCTAM
OTEL YÖNETİCİLİĞİ
(4.
• tstanbul Üniversitesi, lktisat FakUtesi,
tktisadi Coğrafya ve Turizm Araştırma
Merkezi ((fCTAM), Bilgısayar destekli "Otel
Yönetıcılığı Uzmanlık Programı"
duzenlemıştır.
• Programda Otel Yönetımirun tum konuları
kavranmaktadır.
• Program, 18 Mart-3 Mayıs 1991 tarihleri
arasında ve işgünlennde yapılacaktır.
• Katılmak isteyenler 15 Man 1991 gunüne
kadar şahsen müracaat edebilirler.
UZMANLIK PROGRAMI
Dönem)
• Aday kaydı için; aıgari lite mezuniyet
belgesi ve Nufus HOviyet Cuzdanı sureti ıle
3 fototraf fereklidir.
• Ek bilgi için:
lstanbul Ûnivertitesi, lktisat Fakültesi,
tktisadi Coğrafya ve Turizm Arâstırma
Merketi-ICTAM Beyazıt/ISTANBUL
Tel: 526 37 42-312 76 82
laylı diyalogda, "Ne müttefik
gttçlerin ve ne de Türk Silahlı
Kuvvetleri'nin Irak'ın toprak
biitiinlbğüniin bozulmasına göz
yumacağı" mesajını aldıklannı
ve bu mesajı yarınki toplantıda
dile getireceklerini belirtiyorlar.
Öte yandan Talabanı'nin 900
bin nüfuslu Erbil kentinin Kürt
muhaliflerce ele geçirildiği yo-
lundaki son açıklaması da An-
kara'da "yorumsuz" karşılan-
dı. Bir diplomat, "Irak'ın kim-
yasal silah kullanma hazııiığı
içinde olduğu haberieri kaygı-
mızı arttınyor. Yeni bir Halep-
çe istemiyoruz" derken bu ola-
sılığın Türkiye'ye yoğun bir peş-
merge göçü olasılığını gündeme
getirdığini de vurguladı.
Kazakistan'dan yayın yaptığı
öne sürülen "Kurdistan Halkı-
nın özgur Sesi" adlı radyo is-
tasyonunun "Biitün Kürtleri
Saddam yönetimine karşı silahlı
mücadeleye çagırması" sonra-
sında, Irak'taki en önemli mu-
halif silahlı gücü oluşturan pes-
mergelere Baas denetimindeki
silahlı birliklerden katılım oldu-
ğu yolundaki haberler de Anka-
ra'ya ulaştı. Edinilen bilgiye gö-
re Irak ordusunun yüzde 20'sirü
oluşturan Kürt askerlerden bir
bölumu Bağdat rejimine karjı
ayaklanmaya katıldılar.