22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
27 ŞUBAT 1991 CUMHURİYET/9 "VEE INSANLAR F Ü S U N Ö Z B İ L G E N I G Ö R Ü Ş Olgunluk Ofgunluk bir amaç değil, ama daha çok bir işlemdir. Leo Buscaglia SIYASETLE UĞRAŞTIĞIIÇIN ŞIMDILIK MODADAN SOZ ETMIYOR Terzi Müberranım'ın desteğiSEMRANTM'ın çevresinde- ki en önemli desteklerden biri de Terzi Muberranım. Semra- nım nereye terzi Muberranım da oraya, Semranım, tstan- bul'a il başkanhğına adaylığı- nı koymaya gelirken Müberra- nım'ı da birlikte getirdi ve The Marmara'da kaldığı katta bir odaya yerleştirdi. Müberranım'a kırmızı bir Renault 25 araba ve bir şoför ve de bir koruma tahsis edil- di. Semranım ilçeleri dolaşır- ken Terzi Muberranım da özel arabası, şoförü ve koruması ile birlikte konvovu takip ediyor. ancak ilçe binalannın önüne gelindiğinde arabadan inmi- yor, arabasırun içinde bekliyor. Gazetecilerle konuşmamaya ve fotoğraf çektirmemeye de özen gösteriyor. Semranım giyimine önem veriyor. Belki bu yüzden Mü- berranım'ı yanından ayırmıyor diye düşünülüyor. Bilindiği gi- bi geçen temmuz ayında Cum- hurbaşkanı ve Semranım Ot- luk köyündeki yazhklannda dinlenirken Muberranım, Si- lahlı Kuvvetler'e ait bir heli- kopterle buraya getirilmişti de tartışma konusu olmuştu. Za- man zaman çok genç bir deli- kanlı da Terzi Müberranım'la aynı arabaya binip sohbet edi- yor. Bu genç delikanlı ise Ter- cüman gazetesi sahibi Kemal Dıcak'ın oğlu Mehmet AIi Dı- cak. Bir süre önce Teşvikiye 1 de bir "fast food" mağazası açan genç Ilıcak, kirası milya- n aşan bu işyerini işletemeyin- ce kapatmak zorunda kalmış- tı. Amerikan Fuddruckers'in halkası olan işyerini kapattık- tan sonra Semranım'm konvo- MERAKLA SEYRETTIĞİMIZ HODRİ MEYDAN Beni de programa çıkarsana TÜRK Kadınını Güçlendirme Vakfı Başka- nı olarak sık sık TV'ye çıkmaya aJışmış olan Semra Hanım, vakfm başkanüğıru gelini Etvan Özai'a devrettiğinden bu yana ekranlara gele- medi. Semra Hanım, geçen akşam TV'de 7 Gong dergisinin düzenlediği ödül törenine ka- tıldı ve Hodri Meydan programmı hazırlayan Uğnr Dündar'a ödülünü verdi. Bu arada Dün- dar'ı överek şöyle dedi: "Hepimizin haftanın belli gunlerini merak- la bekleyip seyrettigimiz bu programın yapım- cısı ve görünürde tek sahibi Uğur Diindar'ın ödülünü vermekten hakikaten çok mutlu ol- dum. Kendisini tebrik ediyorum. Başanlı ça- hşmalannın gonülden devamını diliyorum." Semra Hanım daha sonra elinı ağzına götu- rerek Dündar'a bir şeyler daha söyledi, ama bu sözler duyulamadı Töreni izleyenler şu tahmin- de bulundular: "Turgut'u ve Vıldırun'ı ekrana çıkardın, şu sıralarda çok ihtiyacım var. Beni de bir ekra- na çıkarsana." ANATEPE'YE BAĞLANAN UMUT Konutzede anlatıyor ANATEPE, Emlak Bankası- mn Küçükbakkalköy'de kur- makta olduğu konut sitesinin adı. Sitede ev sahibi olmaya çahşanlar yıllardır beklemenin sıkıntısı içinde. Bir konutzede sorununu şöyle anlatıyor: "1987 yıhnda gazetelerde ilanlannı gördük. 16 milyon li- ra peşüı vermek için evimizi sa- tıp Anatepe'nin ekonomik tip komıtlanna girdik. 20 ay so- nunda evin teslim edileceği söylendi. 308 bin liralık ayük taksitler ve 5'er milyon liralık iki ana senet vardı. Maaşım 300 bin lira olduğu dönemde ara bonolan çalışarak ödedik. Kayınvalidemlerde üst üste oturmak zorunda kaldık, ha- len de öyle oturuyoruz. Bütun planlarımızı 20 ay sonra tesli- me göre yapmıştık. 1989 yıhnda evlerin kura çe- kimi ve tapu tahsis belgeleri KARIKATUR "»•arjujn Genç karikatürist MehmetArslan'ın emniyetmüdürlüklerinde yaşanan olaylara ilişkin pratik bir önerisi: verildi. Borcumuz da bitmişti bu süre içinde. Tapu tahsis bel- gesi verildiği toplantıda, evle- rimizi normalde teslim almış olmamız gerekirken eylul 1990'a gün vererek teslim tari- hini bir sene ileri attılar. Sözleşmede şırketin zama- nında teslim etmemesini öngö- ren hiçbir cezai şart yoktu. Bu- tün üyelerin katıldığı bu top- lantıda ısrarla evlerin 2-3 ay gi- bi kısa surede verileceği vaat- leri sürüyordu. Kimisinin da- ha temeh atılryordu, kimısi be- ton inşaat çıkrnıştı. Bir senede biter izlenimi içindeydik. Biz bu evi yatınm amacıyla alma- dık, 20 ay sıkış tıkış evimiz odamız olmadan iki üç aile üst üste yaşadık. 1990 yıhnın eylül ayında ço- cuklar okula başlamadan 'bi- tecek mi' diye sorduk, 'evet ke- sinlikle eylül olmazsa, ekımde bitecek' sözü verdiler. İnşaat alaruna bir banka görevlisi koymuşlar o cevap veriyor, ama o bile utanıyor, 'hakhsınız' demekle yetiniyor. Üç sene oldu, aile ilişkileri- miz koptu. Binanın şu anda sadece kaba inşaatı tamamlan- rruş durumda. Bazı sitelerde bitmiş konutlar da var, ama bizimki bitmedi. Belediye ile problemleri olduğunu öne sü- rüyorlar. Siyasi nedenler, hat- ta Körfez krizi nedeniyle evle- rin tesliminin geciktiğini söy- lüyorlar. Şimdi 'bahara teslim' diyorlar. Sürekli oyalıyorlar. Biz arkasında devlet var, Emlakbank var diye güvendik girdik. Şimdi duyduk ki ESKA iflas etmış, ondan yapılmıyor- muş. Biz konuta ESKA diye girmedik ki devlet bankası var diye girdik. Bu evler ne zaman biter?" KADINLARDAN TEPKİLER Semranım başkan olsun mu? KADIN kuruluşlarının "Semranım il başkanı olsun mı" sorusuna verdiği yanıtla- rı bu köşede yayımlamıştık. Dil Derneği Genel Yazmanı ve Bilgi Yayınevi Yaym Sorum- lusu Sevgi Özd'den bir faks al- dık. Bu soruya verilen yanıtla- nn bazılarım da eleştirerek şöyle diyor: "Çok sayıp takdir ettiğim Sayın Saylan, Sayın Arat, Sa- yın Çelikel gibi saygın kadın- lann yanıtlan doğrusu, çok şa- şırtıa. Bizimki gibi demokrasinin "de"sinden ikinci hecesine ge- çilememiş, politikanın "bir ki- sinin hazjrladıgı" gündemler- le yapıldığı ülkelerde, bir kadı- nın politik savaşun vermesi el- bette çok önemlidir. Destekle- necek, olumlu bir davranıştır. Bu kadın, bir cumhurbaşkanı eşi de olabüir. Kadın haklan ve laiklik açısından bakarsanız her kaduıın, her insanın her eylemi daha da önem kazanır. tl başkanı adayı Semra özal değil de aynı partiden adını kimsenin bilmediği bırinin eşi olsaydı, bu kadın aday da ya- nında bakanlarla, devletin bir- takım olanaklanyla mı Istan- bul'u dolaşacaktı? Aday; anne özal değil de oğul özal olsa ne değişecekti? Baba özal yine TV konuşmasını yapacaktı. Burada "kadının siyasi yasam- da etkin rol alması" gibi çok önemli bir düşünce ve davra- nış biçimi çarpıtılıyor. Bugüne değin başka parti- lerden de il başkanı ya da baş- ka siyasal etkinlikleri, uğraşlan olan kadmlar olmuştur. Han- gisi için TV, basın seferber edildi? Yazık ki demokrasi adına yapılan bu "Ukler" gün- lük siyasete göre değerlendiri- liyor. Isteyen kadın; ister bir der- nekte, isterse bir siyasal parti- de yer alsın. Buna karar ver- mesi, bu uğraş içine girmesi al- kışlanır. Ama eşinın konumu- nu basamak yaparak kadın bir yere geliyorsa, bu ne kadın haklan ne de laiklik açısından önemsenecek bir şeydir!' yunda görillmeye başlandı. Semranım'ın Kartal ilçesini ziyareti sırasında da Terzi Mü- berra Karol ile Mehmet Ali Ih- cak yine kırmızı makam ara- basında uzun uzun sohbet edi- yorlardı ki ANAP Milletveki- li Yaşar Albayrak söylenmeye başladı: "Bn Ilıcak"m bizim aramızda ne işi var..." Arkadaşımız Ayşe Yıidınm, Terzi Müberramm'ın makam otosuna yaklaştı. "Muberranım sizinie moda üzerine konuşmak istiyonım" deyince kırmızı ceketi, siyah eteğı ve kaçık çorabıyla bacak bacak ustüne atmış, yanında- ki genç Ihcak'la sohbet etmek- te olan Terzi Müberranım ka- sılarak yanıt verdi: "Ne modası canım, sırası mı? Şimdi siyaset konuşulu- yor." — O zaman sryaset konuşa- lun. "Hayır, siyaset de konuş- mam, hiçbir şey konusmam." — Terziliği bıraktımz mı? "Hayır, ara verilmez mi? Ara verdim, sıra siyasette." — Sıze de Istanbul İl Baş- kanlığı'nda bir görev düşünü- lüyor herhalde? "Yok canım ben daşünmü- yorum, düsundaklerini de san- mıyorum. Istanbul'da kimseji tfliumam ben. Hem ben zaten 1983'ten beri siyasetin içinde- yim. Ankara il disiplin kunı- lunda>ım. Babam da siyaset- çiydi zaten, rahmetli." — Babanız hangi partiden- di? Demokrat Parti'deydi." — lstanbul'a neden geldi- niz? "Neden gddigm bdii olmo- yor mu? Yapttgımı görüyorsn- nuz zaten." — Ne yapıyorsunuz. Semra Hanım'a destek mi veriyorsu- nuz? "Hbette." TEKİRDAĞ'DA Anten koalisyonu TEKİRDAC'da çanak anten kurulması için yapılan başvu- rular üzerine belediye bir ban- ka hesabı açtı, ancak yeterli para toplanamadı. Bunun üze- rine belediye meclis üyelerin- den çanak anten parası toplamak üzere bir komisyon oluşturuldu. Ancak kısa bir süre sonra bu koaüsyon bozul- du. Koaüsyon ortaklarından DYP'lı emekli imam Behçet Toy "Beni gaflete düşürdüler. Bundan böyle yokum. Çanak manak anlamam, onun içine şeytan (seks yayınları) giriyormuş" dedi. Koalisyonun bir başka orta- ğı ANAPlı Haa Ali Yorgancı da koalisyonun kâğıt üzerinde- ki temsilcisı olduğunu belirtti. Yorgancı bugüne değin çanak anten için para toplamaya çık- madığmı, bundan böyle de çıkmayacağını söyledi. SHP'ü üyelerden Hacı Nn- ri Aymn koalisyonda ismen yer aldığını, para toplamak göre- vi olmadığını açıklarken, avu- kat Teoman Malkoçlar ise azimli ve kararlı olduğunu yi- neledi. Belediye Başkanı Cemal Ünlüsaraç'ın ricası üzerine kı- sa bir süre önce oluşturulan 4 kişilik çanak koalisyonunun bozulması, çeşitli esprilere yol açtı. Yerel şairlerden Enderi'nin çanakla ilgili dörtlüğü Yeni lnan gazetesinde yer aldı. Şiir şöyle: Anten kurmak için cerre çıktı hocalar Garip milletim hep bu yüzden bocalar Bizim nzkımız gelir, elbet o yüce haktan Sayın hocam pomoyu seyre- dersin çanaktan Biraz nefes gerekli, birazcık da üfürük Ekran denen perdenin temelin- de var çürük Bir gün kara toprakta çürüte- ceksin teni Ekranı kabire kur, servi olsun anteni BAŞKAN BABA Devlet Ana Bu ülkenin babası kim? Başkan Baba. Peki, bu partinin anası kim? Devlet Ana.. KİM KİME DUM DUMA BEHİç AK PIKNIK PtYALE MADRA p \f GÖRÜNTÜME \ 5ÖZUM 6BÇER. HIZLI GAZETECI mCDET ŞEı\ nrr AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHA.\ GÜRSES GARFIELD JIM DAVIS TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ABJKAS 27 Şubat PAVLOV'UN KOŞULLU REFLEK$"YÖNTEMİ O36 'DA BUGÜV, ÜMLU KUS , e? >M?wO4 OLMUÇTV. rtp ı^r CEJS- Ç/1./AT'' LtK CTMtÇrf.. (t)Dljer +l,ykı "fHrH, rtfleks T.C KARADENİZ EREĞLİSt ASLÎYE CEZA MAHKEMESİ Esas No : 990/641 Karar No : 990/918 Pavacı : K.H. Sanık . : Ibrahim Selam, Ibrahim oğlu, Hacer'den. olma, 1935 d.lu Daday Gökören köyunde kayıtL Ereğli Yalı Caddesi, Yalı Ekroek Fınnı işletir. Suç : Noksan gramajlı ekmek imal etmek. Suç tarihi : 25.8.1990 Noksan gramajlı ekmek imal etmeklen sanık Ibrahim Selam hak- kında mahkememizın 990/641 esas, 990/918 karar, 12.12.1990 tarilüı karan ile TCK 363/1, 647 S. 4, 402/2 maddeleri gereğince neticeten 960.000 lira ağır para cezasıyla cezalandırıldığının, Ankara, tstanbul ve Izmir'de yayımlanan tirajı yüz biıun üzerinde bulunan, ajfrıca ma- halli bir gazetede ayn ayrı ilan ettirilmesıne ve masrafın bUahare sa- nıktan alınmasına karar verildi. Basın: 20473 Orijinal Pcrkins jeneratör 32 KWA 110 saat çalışmış çok temiz SATILIKTIR. 26.000.000 TL. YAŞAM HASTANESİ Müracaat: İdare Müdürlüğü 555 36 02-03-04 / 584 51 53
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle