Katalog

21ŞUBAT 1991 MUZÎK KÜLTÜR-SANAT 41. ULUSLARARASI BERLİN FİLM ŞENLİĞİ CUMHURİYET/7 Tarcan için MSLfide tören • Kültar Servisi — 16 şubat cumartesi günü yaşamını yitinen besteci ve hekim Büient Tarcan için dün Münar Sinan Üniversitesi Osman Hamdi Salonu'nda bir tören gerçekleştirildi. Törende konuşan Mimar Sinan Üniversitesi Rektörii Prof. Dr. Gündüz Gökçe, Tarcan'ın üniversitede amatör çizgide kalmayıp Türkiye'nin müzik alanında önde gelen bilim ve sanat adamlan arasına girdiğini söyledi. Tarcan'm çoksesli müziğin Türkiye'de henüz var olmadığı bir dönemde dünyaya geldiğini belirten Gökçe, "Buna rağmen o, dokuz yaşında keman dersleri almaya başlamış ve babasının görevi dolayısıyla gittiği Anadolu'da imkânsızlıklar içınde bile müzik sevgisini yaşatmıştı" dedi. Daha sonra söz alan Mimar Sinan Üniversitesi Konservatuvarı Müdürü Nuri lyicil de Tarcan'ın keman konçertosunun yalnızca Türk keman literatürü içinde değil bütün dünya keman literatüru arasında önemli bir yeri olduğunu söyledi. Geleneksel Türk melodi ve ritmlerinden yararlanarak yarattığı kendine özgü üslubuyla lanınan ve yapıtlan SSCB, Almanya, Yunanistan ve Fransa'da da seslendirilen Büient Tarcan için düzenlenen törene çok sayıda yakını ve öğretim görevlisi katıldı. Prof. Tarcan'm cenazesi Teşvikiye Camisi'nde kılınan ikindi namazının ardından Zincirlikuyu MezarhğVnda toprağa verildi. PANEL TarihiTtirkevleri • Kiiltür Servisi — Eskişehir Valiliği ve Türkiye Tarihi Evleri Koruma Derneği'nin birlikte düzenledikleri "Eskişehir Tarihi Türk Evlerini Konıma Sorunlan" konıüu panel 22-23' şubat günleri Eskişehir Özel Idare Kültür Sarayı'nda gerçekleştirilecek. Eskişehir Valisi Bahaeddin Güney ve Dernek Başkanı Perihan Bakı'nın açılış konuşmalan ile başlayacak panelin ilk gününde, Doç. Dr. Yavuz Koşaner, "Odunpazan Evleri", Y.Mimar Polat Sökmen, "Odunpazarı Koruma Planı", Y.Mimar Mithat Kırayoğlu, "Kent ve SİT" ve Doç. Dr. Cengiz Eruzun, "Odunpazan'nın Korunmasında Yerel Yönetimin Görev ve Sorumluluklan" başlıkh konuşmalan yapacaklar. Ayrıca panel kapsamında Anadolu Universitesi'nin haarladığı Odupazan Evleri konulu bir fotoğraf, dia, film ve yenileme projeleri sergisi açılacak. TİYATRO 'La Mama* Ttirkiye'de • Kültür Servisi — "La Mama" tiyatro topluluğunun kurucusu Ellen Stewart bu yıl Türkiye'de 26 mayıs - 1 hazıran tarihleri arasında gerçekleştirilecek Uluslararası Tiyatro Enstitüsü'nün genel kongresinin ön hazırlıklannı yapmak için Kültür Bakanhğı'nın onur konuğu olarak Türkiye'de bulunuyor. 150'den fazla ülkenin 800 kadar delegesinin katılımıyla gerçekleştirilecek kongreye Dışişleri Bakanhğı'nın davetlisi olarak Çekoslovakya Cumhurbaşkanı Vaclav Havel'in de katılması bekleniyor. Pera Palas Oteli'nde dün Ellen Stewart, tiyatrocu Çetin Ipekkaya ve tiyatro yazan Recep BilgiJer'in katılımıyla gerçekleştirilen basın toplantısında, Türkiye'nin kongrede deneysel çalışmalann gerçekleştirileceği atölye bölumüne katılacağını söyledi. Çeşitli ülkelerden gelen 45 yabancı tiyatrocuyla 15 Türk tiyatrocusunun beşer kişilik gruplar halinde Refik Erduran'ın bir masaldan yola çıkarak yazdığı bir oyunu doğaçlama yoluyla sahneleneceğı söylendi. Bu çalışmalara önderlik etmek üzere belirli aralıklarla Türkiye'ye gelecek olan Ellen Stewart, Körfez savaşına da değinerek "Türkiye bu savaşta yalruz başına dunıyor ve silahlarla değil sevgiyle duruyor, bütün dünyayı barışa çağınyor ve bu olağanüstü" dedi. OPERA Maskeli Balo başlıyor • Kültür Servisi — Istanbul Devlet Opera ve Balesi bugün ünlü İtalyan besteci G. Verdi'nin "Maskeli Balo" operasını repertuarına katıyor. Fransız oyun yazan Eugene Scribe'nin "Gustave III" adh oyununun esin kaynağı oluşturduğu operanın metin yazan A. Somma. Orkestrasını İtalyan şef Renato Palumbo'nun yöneteceği operayı sahneye Altan Günbay koydu. Dekorlannı Erkut Uzelli, kostümlerini Figen Koyunoğlu hazırladı. Korosunu Gökçen Koray'ın çalıştırdığı Maskeli Balo operasmda koregrafiyi Selcuk Borak gerçekleştirdi. Duvarını kavbeden festivalBu yıl ilk kez Doğusuyla Batısıyla "tek Berlin" olarak gerçekleşiyor festival. Bir özellik de, alınan sıkı güvenlik önlemleri. Körfez savaşı yüzünden bazı yıldızların Berlin'e gelmekten vazgeçtikleri söyleniyor. Nedeni, yolculuk için zorunlu güvenlik sigortalannın fiyatının çok artmış olması. GÜN'ER YÜREKLİK ~ ~ BERLİN — Festival Başkanı Moritz de Hadeln, üç-dört haf- ta önce, Körfez savaşımn TV ek- ranlannı allak bullak ettiği gun- lerde, "Ne yapalım yani, her şe- yi bırakıp CNN mi izeleyelim?" diyor, bu yılki Altın Ayı mara- tonunun iptal edileceğine dair söylentilere kesin bir yanıt veri- yordu. Berlin Film Festivalleri birer "karnaval" ya da "şenlik" değildi. Halklar arasında beyaz perde yoluyla diyalog kuran bir iş buluşmasıydı. Doğu ile Batı arasındaki soğuk savaş günlerin- de de bu rolünü başanyla sür- dürmemiş miydi? Şimdi, Körfez savaşı günlerinde de bu görevi- ni yerine getirmeliydi. Aynı doğ- rultuda gorüşleri festivalin açı- lışında Hukümet Başkanı Eber- hard Diepgen de yineliyor, Ber- lin Film Festivali'nin, ideolojik cepheler arasında bir köprü ol- duğunu vurguluyordu. 89 sonunda duvarların yıkıl- HOLLYWOOD'DAN GELEN TEK FİLM — Hollywood bu yıl Berlin'deki yanşmaya tek filmle, "Kuzıılann Suskunhıgu" ile kaü- lıyor. Jonathan Domme'un yönettigi filmde başrolu Jodie Foster oynuyor. masıyla Berlin Film Festivali'nin şimdi nasıl bir gorev üstlenece- ğini herkes sorar olmuştu. Ge- çen yıla dek Doğu ile Batı sine- masının buiuşma ve yarışma platformu olan ve bu özelliği ile Cannes-Venedik gibi festivaller- den kendine farklı bir yer edinen Berlin'in geleceği herkesi düşün- düruyordu. Bu yıl, Avrupa ağırhklı film- lerle ilk deneyimden geçiyor Berlin. Fakat Körfez savaşımn etkisinden midir yoksa Doğu- Batı yanşmın ortadan kalkma- sıyla başgösteren belli bir ilgisiz- likten midir, nedendir bilmiyo- ruz, bu yıl festival oldukça so- nük geçiyor. Gerek katılan film- lerin gerek konukların sayısın- da yine yeni rekorlar elde edil- di, ama Körfez savaşımn gölge- sindegeçen bu yılki festival, ne değişen Avrupa'yı ne de yıkılan duvarı anlatan filmleriyle gere- ken ilgiyi çekebiliyor, o eski can- lılığı yaşatabiliyor bize. Bunda belki de filmlerin gösteriminin çok daha fazla sayıda sinemaya dağıtılması da onemli bir rol oy- nadı. Ya da basının olduğu gibi festival merkezine çok sapa bir yere almması da eski canlıiığı öl- duren bir etken oldu. Sayıları 2î>00'u aşan basın-yayın üyesi bu yıl Kongresshalle adlı bir bina- ya taşındı. Sabahtan akşama orada yiyip içip film seyrediyor ve sanki kendi arasında bir fes- tival geçiriyor. Festivalin o eski butunlüğü ve canlıiığı, hareketliliği bu yıl yok gibi getiyor bana. Kimbiiir bel- ki de yanılıyorum. Her ne kadar Moritz de Hadeln, "Bu festival şenlik değil" diyorsa da Körfez savaşını unutamıyor insan gali- ba. Her yerde, her fırsatta on- dan konuşuluyor, onun gölge- sinde geçiriliyor festival. Duvar- lar yıkılalı, sınırlar açılalı çok uzun yıllar oimuş duygusuna kapılıyor insan. Zaman, Berlin Festivali'ni geride mi bıraktı aca- ba? Bu yılki festivalin bir diğer özelliği de alınan güvenlik ön- lemleri. Hiçbir festivalde bu denli aranmamıştık. Gerçi didik didik aramıyorsunuz, ama nere- ye gitseniz, günde birkaç kez, güvenlik güçlerinin şoyle baştan aşağı bir kontrolünden geçiyor- sunuz. Körfez savaşı nedeniyle bazı film yıldızlarının Berlin'e gelmekten vazgeçtikleri de söy- leniyor. Yolculuk için yaptırmak zorunda olduklan güvenlik si- gortalannın fiyatları çok artmış çünkü. Bu yıl ilk kez Doğusu'yla Ba- tısı'yla "tek Berlin" o.arak bir festival gerçekleştiriliyor. Ancak geçen yılki o birleşme heyecanı da yok bu yıl festivalde. Geçen yıl Doğu Berlin sinemalarında da gösterilen nimler büyük ilgi görmüştü. Batı Berlinli seyirci- ler de doldurmuştu Doğu Ber- lin sınemalarını. Bu yıl ise Do- ğu Berlin sinemaları neredeyse bomboş. Duvar yıkılmamış, Berlin birleşmemiş gibi, festiva- lin nabzı yine Batı'da atıyor. Berlin'e gelen ünlü konuklar geçen yıl hemen Doğu'ya da ge- çerler, Marks, Lenin heykelleriy- le süslü bulvarlarda tur atar, fo- toğrafçılara poz verirlerdi. Bu yıl böyle bir ilgi de yok. Ya da kim- senin aldırdığı yok artık birleşen Berlin'e. Ve Berlin, için için san- ki duvarını geri istiyor. Duvarı- nı kaybeden festival ise yeni bir kimlik arayışı içinde, hızla geçen zamanı yakalamaya çalışıyor. Lontano Topluluğu, CRR'de kadın bestecilerin yapıtlannı seslendiriyor Kadın besteciler neden çok az?Lontano Topluluğu, bugün ve 24 şubatta 10 kadın bestecinin yapıtlannı yorumlayacak. Konserde 1960'larda doğmuş Sıdıka Özdil, Nihan Atay, Meliha Doğuduyal ve Perihan Önder'in besteleri de çahnacak. ÜÇ TÜRK KADIN BESTECİ — Nihan Atay, Meliha Doğudu- yal ve Perihan Önder. Üç Turk kadın besteci. Üçü de 1960'larda doğmuş. Yapıtlannı Lontano Topluluğu'ndan dinleme olanağı bu- lacağız. Kültür Servisi — Cemal Re- şit Rey Konser Salonu'nda bu- gün ve 24 şubat tarihlerinde Lontano Topluluğu'nun, Türk ve İngiliz kadın bestecilerin ya- pıtlarından oluşan konserleri yer alacak. On dört yıl önce Küba asıllı Amerikalı besteci-piyanist Oda- line de La Martinez tarafından Londra'da kurulan Lontano, çağdaş muzik alanında uzman- Iasmış, özellikle genç çağdaş bestecilere programlarında yer veren bir topluluk. Lontano İs- tanbul konserlerinde beşi tngi- liz, 10 kadın bestecinin yapıtla- nnı seslendirecek: New York'- ta yaşayan Deniz Ulben'in "Ca- hntı Anlar" ve "Beş Sohbet Parçası", Londra'da yaşammı sürdüren Sıdıka Özdel'in "Ana- dolu'dan Üç Manzara" ve "Yagmurdan Kaçış'ı Nihan Atay'ın "Altılı'sı, Meliha Do- guduyal'ın "BeşlT'si, Perihan Önder'in "Oda Koncertosa"- nun yanı sıra topluluğun kuru- cusu ve sefî Odaline de La Mar- tinez'in "Aşk Şarkılan", Eliza- beth Luryens'in "Öiümü Kova- layış"ı, Judith Weir'in "Başka Bir Gezegenden Şarkılar"ı, Ni- cola Lefanu'nun "Görünmeyen Yerier Klarnet Beşlisi" ve Ela- zibeth Maconchy'nin "Karanlık Yüreğim"i iki ayrı programda sunulacak. Odaline de La Martinez yö- netimindeki topluluk 16 kişiden oluşuyor. Martinez, topluluğun Küba asılh şefi. 1984 yılında Royal Al- bert Hall'de BBC Promenade Concert'a şeflik eden ilk kadın unvanına sahip Martinez aynı yıl Macar müziği dalındaki ba- şansından dolayı Artijus ödülü- ne, 1988 yılında ise Brezüya hü- kümeti tarafından Villa-Lobos müziğini tanıtmadaki başarısı nedeniyle Villa-Lobos madalya- sına değer bulundu. Lontano Topluluğu'nun re- pertuvanm oluşturan bestelerin büyük bir bölüraü topluluk ta- rafından çağdaş bestecilere ıs- marlanan yapıtlar. Martinez bu- güne dek 100'ün üzerinde yapı- tın ilk seslendirilişini kendileri- nin gerçekleştirdiğini söyluyor. Sanatçı "Neden müzik tarihin- de kadın bestecilerin sayısı bu denK az?" sorusunu ise "Bunua pek çok nedeni var" yamtıru ve- riyor. Kadın bestecilerin 'kadın' olduklan için 'doğallıkJa' ikin- ci planda olması, bestecilik eği- timi görme fırsatı bulamamala- n, kadınJara daha çok şan ve pi- yano eğitiminin "uygun bulnn- mas", müzik araştınnacılan ve yorumcuların birtakun besteci- leri ölümlerinden sonra yeniden gündeme getirmeye calışırken kadın bestecilerin " b u n a değmeyeceğini" düşünerek "baştan yok saymalan" bu ne- denlerden birkaçı. Lontano'nun bu konserlerde ilk kez seslendirecegi Türk ka- dın bestecilerin hepsi 60'larda doğmuş. Müzik kariyerlerini ya yurtdışında ya da Türkiye'de sürdürüyorlar. Kürk'te Deri'de Napa'da • Bol Çeşit • Süper Kalite • Yepyeni Modeller • Geçen Yılın Fiyatlarıyla • Üstelik Taksitle Bu Fırsat Kaçntaz ^ 2filmlOsinemada birden gösterime giriyor 6 Çizgi Otesf Julia KURK DERİ A Ş/ " ^ " ^ " ^ • MHBIBHH^LIL^ \ ' • ianirC*d. IhlamurSok. 7/4Tel: 12531 25 • 125 46 63 Kmlay / AMKARA . k «bnirCad. IhtamurSok. 12 / 2Tel: 11894 74 - 118 37 70 Kınlıy / AMKARA , \ • Atatürk Bul. BOyük Çr>. 150/ 151 Tel: 133 47 35 Kızılay / AMKARA ^ 'Bûyük Çr>. Kültür Servisi — Yarm iki ye- ni film daha gösterime giriyor. Joel Schumacher'ın "Çizgi Ötesi" filminde Julia Roberts'ı bir kez daha izleme olanağı do- ğacak. Yapımcıhğını Michael Douglas'ın üstlendiği "Çizgi Ötesi" yanndan başlayarak 8 si- nemada birden (Beyoğlu Emek, Kadıköy Reks, Çemberlitaş Şa- fak, Bakırköy 74, Ankara Akün, Izmir Sineması, Balıke- sir Şan ve Izmit Emek) gösteri- me girecek. Gary Sherman'ın yönettiği "'Kötü Ruh'un (Pol- tergeist) uçüncüsü ise Beyoğlu Dünya, Kadıköy Ocak ve Anka- ra Eti Sanat Merkezi'nde göste- rilmeye başlayacak. 1990 Amerikan yapımı "Çiz- gi Ötesi"nde üniversite hastane- sinin tıp bölümündeki bir grup öğrenci ölmek üzeredir. Ama olup biteni anlatmak için yaşa- yacaklardır. Gözükara bir eyle- me girişen beş öğrenci yaşamın sınınru zorlayarak ölümle yüz yüze gelecektir... "Geıçlik Ateşi", "Kayıp Gençler", "Kuzenler " gibi filmlerin yönetmeni Joel Schu- macher'ın yönettiği "Çizgi Öte- si"nin yapımcısı ise "Öldüren Cazibe", "Güllerin Savaşı", "Wall Street" gibi filmlerin us- ta oyuncusu Michael Douglas. "Çelik ManoJyalar"daki oyu- nuyla Oscar'a aday olan, daha sonra'Altın Küre'ye değer görü- len Julia Roberts,filmde,Rac- hel Mannus rolünde. "Çizgi Ötesi"nin öyküsü ise, senaryo yazan Peter Filardi'nin, bir arkadaşının ameliyat masa- sında geçirdiği Ölümle yaşam arasındaki deneyiminden esinle- nerek hazırlandı. Filmde Julia Robert dışında Kevin Bacon, \Villiam Baldvvin, Oliver Platt, Kiefer Sutherland oynuyorlar. Son olarak "Özel Bir Kadın" adlı filmde de izlediğimiz Julia Roberts, "Çizgi Ötesi"ndeki ro- bugün gösterilmeye başlayacak filmler arasında. İlk iki fîlrain genç kahramam Carol Anne, bu üçüncü filmde de "bilinmeyen korkunç güçler'Mer mücadelesi- ni sürdürüyor. "Kötü Rub" (Poltergeist) filmlerinin çocuk yıldızı Heat- her O'Rourke artık yaşamıyor. 1975 yılında dünyaya gelen O'- Yarm gösterilmeye başlanacak olan "Çizgi Ötesi"nde başrolü "Özel Bir Kadın" ve "Çelik Manolyalar"da izlediğimiz Julia Roberts üstleniyor. Filmin yapımcısı, ünlü oyuncu Michael Douglas. "Kötü Ruh" filmlerinin küçük oyuncusu Heather O'Rourke ise artık hayatta değil. lü için "Filmdeki beş kişi de de- ğişik nedenlerle bu deneye giri- yor. Benim canlandırdığım ka- rakter, öldm düşüncesini sap- lantı haline getirmiş ve öldügiı zaman ivi bir yere gidecegıni dü- şünen biri" diyor. 1984'te çevrilen "Kötü Ruh 1" ve 1986'da çevrilen "Kötü Ruh 2"den sonra 1988'de ger- çekleştirilen "Kötü Ruh 3 " de Rourke, "Kötü RıuV'taki Carol Anne rolü için ünlü sinema ada- mı Steven Spielberg tarafından seçilmişu. O'Rouke, ilkfilmiçe- virdiğinde beş, ikinciyi çevirdi- |inde dokuz, üçüncü "Kötü Ruh"ta oynadığında on bir ya- şındaydı. Heather O'Rourke, I988'de "Kötü Ruh 3"ün çe- kimlerinden sonra beklenmedik bir biçimde ölmüştü. Ressam Hakkı Anh öldü Dün İstanbul'daki evinde ölen Hakkı Anh 85 yaşındaydı. Kültür Servisi — Çalışmala- rını 36 yıl Paris'te sürdürdük- ten sonra geçen yıl Türkiye'- ye dönen ressam Hakkı Anlı dün Istanbul'da öldü. Bir sü- redir rahatsız olan Anlı 85 ya- şındaydı. 1932'de Devlet Güzel Sanat- lar Akademisi'ni bitiren Hak- kı Anlı, 1933'te Batı akımla- nm ilk kez Türkiye'ye getiren D Grubu'nun kunıcuları ara- smda yer almıştı. 1947'de Pa- ris'e giden Anlı, orada çalış- malannı Jean Metânger yöne- timinde sürdürmüş, giderek soyut akımı benimsemişti. 1954 yılında Paris'e kesin olarak yerleşen sanatçı, orada Zadkine Archipenko, Har- tnng, Poliakoff gibi ünlü sa- natçılarla yakın dostluklar kurmuş, özellikle ls\ıçre'de eleştirmenlerin dikkatini çeke- rek bu ülkede başanlar sağla- mıştı. Hakkı Anlı, 36 yıl sü- rekji yaşadığı Paris'ten ocak 1990'da İstanbul'a dönmüştü. Akademi'de Namık tsmail'- in öğrencisi, Fikret Mualla ve Fahrelnisa Zeid'in atölye ar- kadaşı olan Hakkı Anlı, ilk dönemlerde Cezanne'dan etki- lenmiş, daha sonra Kübizmin Türkiye'deki ilk temsilcilerin- den olmuştu. Uzun süre soyut çalışan sanatçı, son dönemle- rinde yaptığı resimlerde yeni- den figure yönelmişti. KısaFilm Günleri • KÜItür Servisi — 3. Uluslararası lstanbul Kısa Metrajh Film Günleri surüyor. Bugün 15.00'te başlayacak ilk seanslarda Ingiltere'den "Karnaval", "Sevgililer Günü", "Cennetteki Yabancılar", Almanya'dan "Gölgeler Pazan", "Braunsvhweig Üzerindeki Deniç", "Yahni", Avusturya'dan "Zamanın Bir Devinimi", Isvec'ten "Şehrin Soluğu", "21. yy. Japon Sanatından Bir Esinlenme" izlenebilir. 18.00'den itibaren ise Ispanya'dan "Akixo", Hollanda'dan "Göze Çarpan", Fransa'dan "ilk Metreler", "Lardux", "Imagine", "Sağırlar Diyağu". "Haber", "Boş Şeyler", Çekoslovakya'dan "Staccato" gösterilecek. Bulutsuzluk Ozlemi • Kültür Servisi — Grup Bulutsuzluk özlemi okul konserlerini sürdürüyor, Topluluk, bugün de saat 13.30'da Işletme Fakültesi Avcılar Kampusu'nda gençlerle birlikte olacak. Galatasaray Lisesi'ndeki konser 28 şubatta saat 16.00'da, Boğaziçi Üniveristesi'ndeki konser ise 1 martta saat 20.00'de gerçekleşecek. Prof. Sözen'in kitaİH • Kültür Servisi — İTÜ Mimarlık Fakültesi öğretim üyesi, araştırmacı Prof. Dr. Metin Sözen yeni kitabı "Devletin Evi Saray"ı dün akşam Dolmabahçe Sarayı Sera Kafeterya'da yapılan bir kokteylle basına tanıttı. İstanbul Valisi Cahit Bayar ile Büyükşehir Belediyesi Kültür Işleri Daire Başkanı Hilmi Yavuz'un da yer aldığı kokteylde sunuş konuşmasını lstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekam Prof. Dr. Nurhan Atasoy yaptı. Prof. Sözen ise Sandoz Ürünleri A.Şînin kültür yayınlan arasından çıkan ve İslamiyet öncesinden cumhuriyet dönemine dek "Türklerde saray" olgusunu içeren çalışmasını 1985 yılında tamamladığını, ancak yayımlatma fırsatı bulamadığını belirterek "Türkiye kendi düzeyi oranında dünyaya tanıtılmıyor. Dün devletin yönetildiği bu saraylann, dünyaya tanıtılmamıza ve çevre bilinci yaratılmasına katkıda bulunmasını, gelecekte bu konuda araştırma yapmak isteyenlere basamak olmasını dilerim" dedi. UGUN • Mdzart ve etkisi Avusturya Kültür Ofısi'nde saat 18.00'de başlayacak toplantı "Mozart ve Çağının Sanatına Etkisi" başlığım taşıyor. Filiz Ali, Üner Birkan, Evin Ilyasoğlu, Faruk Yener'in yer alacakları toplantıyı Ahmet Cemal yönetiyor. • Hilmi Yavuz'la Atatürk Kitaphğı'nda Faruk ŞUyun yönetiminde gerçekleştirilen "Dobra Dobra' başlıklı söyleşilerin bu ayki konuğu: Hilmi Yavuz. bugün bilsak 21 ŞUBAT PERŞEMBE : 19.00 Altcmaüf Yaşam: "Hcmcn Şimdi" Nil GÜN 19.00 insan Haklan Platformu: "Kadm Haklan, GcnçJik Haklan" Filiz KARAKUŞ, Hüsam KORALAY Görsel Sanat Atölyejeri Mchmcl GÜLERYÜZ yönetiminde (Pcr. - Cum.) Cafe-Foyer-Bar(Giriş) 12.00-00.30 Rock Cafe-Bar(5.Kal). 15.00-18.00 HcavyMctal 18.00-24.00 Rock Kramp: Nczih-Doğan bilsak, sırasclvilcr cad., soğancı sok. 7 cihangir 143 28 79-99