Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 21 ŞUBA T 1991
Çin'de Gelişmeler
Tanmda ve sanayide toplam uretim duzeyleri bakımından en ileri
duzeydeki ulkeler uretimine yaklaşmaktadır. Ancak, unutmamak
gerekir ki kişı başına GSMH, gelişmiş sanayi ulkelerindekının otuzda
biri dolayında olup tahıl, şeker ve pamuk gibi tarımsal mallar
tuketiminde henuz açıkları olmaktadır.
Prof.Dr. NAZtF KUYUCUKLU
Gende kalan yülarda rejım karşıtı gençlık
hareketlerıne karşın kontınental Çın, rejımın
kuruluşundan bu yana en kararh (ıstıkrarlı)
yıllannı yaşamakta ve dunyamızda komunıst
partı ıle yönetılen sayılı ulkeler arasında yer
almaktadır 1949'da sosyalıst devletın oluştu-
rulmasından sonra, karmaşık \e bırbırıyle çe-
hşen pohtıkalar dönemmı tamamlayarak
1977'den gunumuze "yeniden yapılanma" yö-
nunde yol abyor Önce bu gelışme polıtıkala-
nndakı evrelen, sonra da 1977'den bu yana ge-
lışmelerı kısaca ozetlemek ıstıyoruz
Gelişme evreleri
Gelışme evrelerını bırkaç nokta altında top-
layabılırız Bılındığı gıbı Çın toplumu
1949'dan önce gerek ıçende gerek dışa karşı
savaşlarda çok yorgun duşmuştür îçende,
1927'lerden başlayarak "Gomından (Devlet ve
Ulus Partısı" ıle "Gunçandan (Komunıst) Par-
tısı"nın ayrı yerlerde egemen oldukları ülke
toptaklarında âdeta ıkı devlet olarak, sılahlı
sı da dahıl olmak üzere, ulkede tek başlarına
egemerüık ıçın bırbırlenyle kıyasıya savaşrruş-
lardır Dışa karşı da 1920'h yıllarda, ama da-
ha sonra özellıkle 1930/940'lı yıllarda Japon
ıstılasına karşı bu ıkı partımn asker guçlerı çe
tın savaşlar vermış, Ikıncı Dunya Savaşı'nda
Japonlar yenılınce, ıkı partının savaşı da ko-
münıstlerın yengısıyle sonuçlanınca Kıta Çın1
ınde Mao'nun lıderlığınde Çm Halk Cumhu-
nyetı kurulmuş, mıllıyetçıler de (Gomından
Partısı), Çankayşek'ın lıderlığınde ve ABD
desteğınde Formoza adasında ayrı bır devlet
oluşturmuştur
Çın Halk Cumhurıyetı'nde 1949/1952 vıl
lan, savaşların neden olduğu yaraların gıde-
rılmeye çalışıldığı ve yenı devletın kurumlan-
nın oluşturulduğu yıllar olmuştur 1953/1956
arasında ıse ulkenın kent ve koylerınde sos-
yalıst ılkelere dayah temel bıçımlenmeler baş-
latılmıştır Mılyonlarca hektar toprak, yıne
mılyonlarca köyluye dağıtıldıktan sonra bun-
lar uretım kooperatıflennde toplanmaya, sa-
nayı kuruluşlan da devletleştınlmeye başlan-
mıştır
1956'da Sekızıncı Partı Kongresı de planlı
ve tedncı olarak uygulanması öngörulen ve on
beş yıl surebıleceğı duşunulen "Sosyalızme
Geçış" kararını onaylamıştır Ancak partıde
egemen olan başka bu grup ve duşunce, bu
geçış dönem suresını uzun bularak kısaltmak
ıstemış ve hemen 1957'de, "buyuk sıçrama ve
atılım" dönemını başlatmış, boylece "sosya-
lızme planlı ve tedncı geçış"ten vazgeçıhp hızla
yenı oluşuma gırılmıştır Bu hareketle sosya-
lıst aşamayı hızla aşıp komunıst topluma ula-
şılmak ıstenmıştır Tarımda uretım koopera-
tıflen yerıne, komunlenn oluşturulmasına ge-
çılmıştır
Kiiltür Devrimi ve sonrası
Burada ortak uretım ve tuketım gıbı, geçen
yuzyıllarda utopık sosyalıstlerde de gorulen,
ılgınç duzenleme ve uygulamalar yer almış, kı-
şı ıle uretım arasında maddı özendınlere ye-
terı kadar önem verılememıştır Fakat
1960/1965 yıllannda yapılmış olan hataların
düzeltümesı yönunde bazı önkmler ahnmı$-
sa da partı ıçınde ekonomı ve örgutlenmede,
kuramsal-ıdeolojık eylem duzeyınde bır pat-
lama meydana gelmıştır Kultur Devrimi baş-
laulmıştır kı bu, on yıllık bır kargaşa, partı
kadrolarının harcanması, sosyalıst uygulama
açısından da buyuk bır kayıp dönemı olmuş,
yanı başka deyışle, kendısınden öncekı hatalı
uvgulama dönemını aratmıştır Kultur Devri-
mi dönemı, Çın'ın buyuk bır sıyasal lıderı ol-
duğunda kuşku olmayan Mao'nun 1976'da
olumu>le sona ermış, yenı bır "durum
muhasebesı" yapılarak 1957'den bu yana olan
donem "acelecıhk", "ofkelıhk" ve "sosyalıst
aşamayı kısaltarak hemen komunızme geçme
ütopyacıhğı" tanımlamalarıyla hatalı donem-
ler olarak nıtelenmış ve 1977'de yenı bır ûo-
nem başlatılmıştır Bu donem gunumuzde de
surmektedır
1977'den bu \ana suren donem uygulama
lan, ılkelerının Çın'ın kendı gerçeklennden
kaynaklandığı, yanı ulkemn bır mılyarı aşkın
nufusa sahıp olduğu, bunun sekız yuz mılyon
dolayında bır bolumunun kırsal alanda bulun-
duğu, kapıtal donammının çok za>ıf olması
nedenıyle bu nufusun yaşamını sadece emeğı
ıle surdürebıldığı belırtıhyor Bu donemde,
1987 sonunda 13 Partı Kongresı'nde daha on-
ce sıkça gundem konusu olmuş olan "sosya-
hzmın ulke koşullanna uygun bır rejım olup
olmadığı", "ulkede sosyalızm uygulamasının
hangı aşamada bulunduğu" sorularma da ya-
nıt getınlerek "Çin'in sosyalist olduğu ve baş-
langıç aşamasında bulunulduğu, bu aşamanın
en az yuz yıl sureceği" beurtılmektedır Bu do-
nemdekı ılkelerı şöyle sıralayabılırız Iktısaaı
uygulamada öncekı duzenlemelen bır yana bı
rakarak ıktısadı gelışmede ıktısadın kendı >a-
salanna dayanma, para-mal ıhşkılermı gelış-
tırme, üretıme maddı ozendırıler getırme, ın-
san faktörunun rolunu arttırma, kendı hesa-
bına çalışmayı ve kent kolektıflerını özendır-
me, kışısel ve özel ışletmelen özendırme, ku-
çuk ve orta ölçeklı emek-yoğun ışletmelen
özendırme, dışa açılma, yabancı anamal gel-
mesını özendırme, yabancılarla ortak ışletme-
ler kurma, serbest hman ve bölgeler kurma,
Mıllıyetçı Çın'le "tek devlet, ıkı ayrı sıstem"
temelıne göre bırleşme.
Hemen belırtehm, gunumuzde Çın'de dev-
let ışletmelen —kı bunlara tum halk mulkı-
yetlı ışletmeler de denıyor— kolektıf ışletme-
ler \e kışısel ya da özel ışletmeler vardır Dev-
let ışletmelerımn mulkıyetı ve yonetımı dev-
lete va da değımldığı gıbı mulkıyetı tum hal-
ka aıt denmekte, kolektıf ışletmelerde mulkı-
vet kolektıfe aıttır Yukanda değınılmış oldu-
ğu gıbı, kışısel ve kolektıf ışletmelerın
gelıştınlmesı ıstenmektedır Ama gunumuzde
devlet ışletmelen çok onemlı gozukmektedır
Orneğın 1981'de sanavı kesımmde 384 bın ış-
letmeden r
(s 22'sı devlete aıttır, fakat bunla-
nn toplam sınaı uretımdekı payları °'o 78 3'tur
Kolektıf ışletmelerın sayısı 300 bındır, bunun
da 200 bmı komunlere aıttır
Bu arada eklevelım kı kışısel ışletmelerde
uygulamada hızlı bır gelışme gözlenmektedır
Omeğın 1987'de bunlar >ırmı mılyondan faz-
ladır ve sadece bır yıl oncesıne gore yedı mıl-
yon artmıştır Getırılen ozendırıler koşutun-
da, gerek ortak ışletmeler kurulması, gerek
doğrudan tek başlarına yatırım amacıyla ul-
keye yabancı anamal gehşı yukselmektedır
Gelen toplam mıktann >aklaşık 25 mılvar do
lar dolayında olduğu bıldınhvor
Sonuç
Ülkede ışgucu sunumunda bır fazlalık var-
dır Işe yerleştırmeyle ılgılı olarak ulkede uç
bınden fazla "ıstıhdam buroları" oluşturul-
muş ve 1979/1988 arasında devletçe 78 mılyon
kışı ışe yerleştırılmıştır Bununla bırhkte, ışe
yerleştırmelenn za> ıfladığı w
o 2 6'lık ışsızlığın
surduğu belırtılıvor 1980/1985 yıllannda sı-
naı uretım % 10 8'lık bır hızla, ışcı verımlılığı
de "'o 7 artışla gehşmıştır Tanmda ve sanayi-
de toplam uretım duzeyleri bakımından en ıle-
rı duzeydeki ulkeler uretimine yaklaşmakta-
dır Ancak unutmamak gerekır kı kışı başına
GSMH, gehşmış sanayi ulkelenndekının otuz-
da bırı dolayında olup tahıl, şeker ve pamuk
gıbı tarımsal mallar tuketiminde henuz açık-
lan olmaktadır Henuz nufusunun % 80'e ya-
kını tanmda, fakat tanm ulke GSMH'nın <7o
30 dolayındakı bır oranını sağlayabıhyor Nu-
fus artışını ^o l'e duşurduğu halde yühk top-
lam nufus artışı on beş mılyon olup ekono-
mıde onemlı bır baskı olmava devam edıyor
Ancak 1977'lerde başlatılan yem dönem ön-
lemlerının ulkede onemlı sonuçlar yaratmak-
ta olduğu gözlenmektedır
EVET/HAYIR
OKT4YAKBAL
Nedir Barış?..
' Olduremeyeceksınız benı
Kaçıramayacaksınız
Işığından güneşın
Ne de şıır soyleme sevincınden
Kuramayacaksınız darağacını
Aşka şaıre gule karşı'
Irak'ın unlu şaırı Abdulvehap El Beyatı nın şıırlennı oku-
yorum Yıllar once yurdumuza da gelmış Turk şaır dostla-
rıyla bır arada guzet saatler yaşamıştı Şımdı nerededır? 01-
du mu' Yaşıyor mu? Yaşıyorsa gunde bırkaç kez bombala-
nan Bağdat'ta ne yapar? Yenı şnrtennde neyı nasıl anlatır?
Altmış beş yaşında bır şaırın tum halkıyla bırlıkte yaşadığı
bu korkunç karabasan nedır?
1
Ataot Böhrarhoğlu ıle Ozdemır ince'nın bırilkte hazırlâdik-
lan ' Dunya Şıın Antolojısı' nde (rak şua bolumunuaçtım Bır
ülkeyı bır haikı en tyı şaırlerı, yazarları dıle getırır Işte Mellh
Cevdet Anday ın çevırdığı bır Beyatı şıın
"Segılım butun
Arkadaşlanm öldu
Zamandan başka şey kalmadı
Ve turkulerden başka
Dostum kucuk Ahmet
Kucük Ahmet bıle
Oldu Tann rahmet etsın benım
Kuçük dostum Ahmet
Ne dersın yurda dondüğumuzde
Bızı tanımazsa kımse
Ne dersın
Ey kederlı serçe?'
Bır aydır Suudı Arabıstan, Mısır Irak askerlen karşı cep-
helerde savaşıyor Zaman zaman bırbırlerını olduruyorlar
Arap Arabı yok edıyor Irak kent ve kasabalarına bombalar
yağıyor Oysa butun ulkelerın şaırlerı savaşa karşıdır Çunku
savaş ınsana karşıdır Şaır ıse ınsanın yanındadır her zaman
Geçen gun gazetelerde yayımlanan 81 şaırın dızelerınden
oluşan uzun şıırde gorduğumuz gıbı Hangı ulkeden han-
gı ulustan olursa olsun savaşı oven olumu, oldurmeyı öven
gercek bır şaır yoktur Varsa o kışının şıırle hıçbır ılgısı yoktur
Bır ayı geçen bır sureden berı Bağdat Basra kentlerıne
bombalar yağıyor Sayısı bınlerı geçen Iraklı ABD Fransız,
Ingılız uçaklarının olum ateşı ıle bu dunyadan kopuyor Yal-
nız bır sığınakta beş yuzu aşkın ceset çıkarıldığını okuyoruz
TV'lerde goruyoruz Bunların buyuk bolumu cocuk' Yırmı bı-
nncı yuzyıla dokuz kala çağdaş uygarlık en buyuk suçunu
ışlıyor Suçsuz halk ezılıyor Neymıs Kuveyt kurtarılıp bılmem
kaç çocuklu, kac karılı altın banyosunda yıkanan altın ara-
balarda gezen bır avuc Arap şeyhıne sunulacakmış Kuveyt
böytece ıstıladan kurtarılacakmıs
1
Bu acıyı en çok duyanlar elbette kı sanat adamlarıdır 81
Turk şaırının bırer ıkışer dızelerınden oluşan uzun şıırı bıl-
mem gazetelerde gorup okudunuz mu?
"Kımdı bana ınsanlığın soylu bır geleceğı olacak dıyen -
alev gozler alevlerı yardı olu cocuklann ak gozlerını anmak
ıçın - duyamam yaprağın sesını orman gumburderken - ol-
mak veya olmamak butun hatırladığım bu ' Saırler tek tek
dızeler soylerken farkında olmadan bır butunu olusturmuş-
lar Sankı bır tek şaırdır karşımızdakı Demek cok guclu duy-
gular, çok derınden gelen esınler şaırın adı, kımlığı değışık
de olsa bır butunde buluşuyor
Hep barıştır dıle getırılen, ozlenen Nedır barıs? Yannıs Rıt-
sos şoyle tanımlıyor
"barış, uyuyan mınık bır yavru,
barış uyuyan mutlu bır ana
ağaçların golgesınde fısıldasan ıkı sevgılı
bır babanın ısıltılı gozlerle akşamustu evıne donusu
elınde meyve dolu bır sepetle
alnında ıncı gıbı parlayan ter tanecıklen,
kapıyı çalışı
bır dostun,
bır pencerenın açılması
kıtaplıklara donusmesı hapıshanelerın
kara bır bulutun ardında belıren ay ısığı,
mahalle berberınden çıkısı bır aksam vaktı
yenı tıraş olmus bır ıscının
budur barış'
Rıtsos, "barış yeryuzu sofrasında kardesçesıne bırleşmıs
eller" dıyor Oysa o eller duğmelere basıp fuzeler yolluyor,
bombalar atıyor o çocukların kadınların, emekcılerın ustu-
ne Neye varmak ıcın, neyı elde etmek ıcın? Kendılerıne so-
rarsanız 'bız barış ıcın savaşıyoruz' dıyortar, ama '81 Turk şa-
ırınden bın şoyle dıyor Hangı savaş yuz akıyla çıkmıstır sa-
vaştan''"
"Yıkamayacaksınız sarayını duşlerımın
Korkutamayacak zıncırlerınız kuçuk cocuklarını ulkemın
Kırletemeyeceksınız sanatın surlarını
Şoyle seslenmış El Beyatı emperyalıst güclere yıllar yıllar
onceden
"Gerıye uşaklar
Donunüz geldığınız yere"
PENCERE
Körfez Savaşı ve Ekolojjik Denge
Aslında Irak'ın en modern silahlarla donatılması, Saddam
tipinin yaratılması, çıkar dunyasının yıllar onceden
hazırlayageldiği bır senaryodur. Stratejik onemi nedeniyle
petrol siyasetinin bir sonucudur. Işte burada bir siyasal tercih
konusu ortaya çıkıyor: Petrol mu, silah ticareti mı, yoksa
insanlığın ortak geleceği mi oncelik kazanmalı?
Prof. Dr. CELAL ERTUĞ
Savaşın sadece vöresel bır coğrafyanın so
runu olduğunu duşunmek vanılgıdır Uze
rınde yaşadığımız gezegenın dramıdır Kor-
fez savaşı Korfez'de dın, mıllıyet, ırk, dıl,
mezhep, etnık farklılıklar gozetmeden bu
tün ınsanlık hedef alınarak, gelecek kuşak
lara uzanan bır facıa sahnelenmektedır
Körfez savaşının bugun me>dana gelen
tahrıbatı yanında, ekolojık sıstemde >arat
tığı denge bozukluğu, tum canlıların yaşam
lanna akıl almayacak kadar zarar \erecek
korkunç bovutlardadır ve vuzvıllar boywn-
ca da etkılevecektır %nı'bugun her ateşle-
me duğmesıne basış, ağır bır cınavet suçu
nu oluşturmaktadır Ilk bakışta bu ıfade
belkı cıddıye alınmayabılır \ncak abartma-
sız gerçek olduğu çok geçmeden gorulecek-
tır
Savaş, taraflann kımlıklenne, nedenlerı
ne, guçlüklenne bakılmaksızın haklılık
haksızlık araştınlmadan bır cınayettır Ve
hıçbır savaşın galıbı de voktur
Korfez'de şu ya da bu nedenle bır sılahlı
çatışma başlatıldı Once hıçbır neden kesın
hkle sılahlı çatışmavı mazur gosteremez Bu
gezegenın ınsanı artık tum sorunlann ba
rışçı vollardan çozumlenebıleceğını aklına
yerleştırmek zorundadır
Çağımız, vahşı bır teknolojı ıle süahlanma
endustnsının şahlandığı bır sureç ıçındedır
Elektronık sıstemlerle ığnenın delığmden
geçmek, uçan kuşu gözunden vunnak ve ya-
kıp yıkmak bır keyıf ışı olmuştur Korfez'-
de gunde 500 mılyon dolarlık patlayıcı har-
cıyormuş ABD ordusu Ötekı taraf da boş
durmadığına göre vaklaşık bır mılvar dolar
yakılı> or demektır
II Dunya Savaşı'nda ekolojık sıstem, do-
ğal, kulturel, sos>al, ruhsal değerlerdekı ka-
yıplar büımsel olarak saptanmıştır Her pat
lamada atmosferdekı ınsan ve tum canlılann
sağlığı ıçın gereklı oksıjen, azot, karbon ok-
sıtlerı dengesınde, ısı derecelerinde onemlı
değışıklıkler meydana gelmekte ve bu, ulu-
sal sınır tanımadan gezegenımıze vayılmak-
tadır Bunun yanında kım>asal, bıyolojık,
nukleer sılah kullanımı başka bır felakettır
Atmosfere yayılan bu tehlıkenın vanında,
denızlere atılan petrol ve turevlen, gemılerın
atıklan, mermı, bomba gıbı patlayıcıların,
torpıdolann ok> anuslara kadar uzanan, tiirn
carîlılan yok eden etkılen, kıyılann mahvo
luşu bır başka dramdır
Yetışkın bır ağaç 8000 kışının gunlük ok-
sıjenını karşılar Içerığı, ağırhğı bızce bılın-
meyen bombalann ne kadar oksyenı götur-
duğunu, vaktığını hesaplarsak fecı şeküde
yaşayanlann kaybıyla karşılaşınz
II Dun>a Savaşı sonrası "ozon'^tabak*-
sındakı dehk buyuimış, ısı derecesı dçk santıg-
rat artmıştiB. Bu Körfez'dekı savaşın kımın
tarafından kazanılacağı, bır boğa gureşı gı-
bı heyecanla ızlenmektedır Ve asıl kaybede-
nın ınsanlık olduğu akıllara bıle gelmemek-
tedır Sadece ısı değışmesı, örneğın 4 derece
yukselmesının tahılgıllerı, ekmeğımızı vok
edeceğını bıh>or muvdunuz
1
' Hanımların
spreylennı ozon tabakasına zarar venyor dı-
ye pıvasadan kaldırtırken savaş patlayıcıla
rını görmezlıkten gelebılıvoruz Çunku sa-
vaştan yararlanan, sav aş ticareti ıle geçınen
çıkarcılar, çağlar bo>u dunyaya hukmet
mektedırler Ortadoğu'yu, Irak'ı en modern
silahlarla donatan, en pahalı yeraltı sığınak
saraylan yapanlar, zehırlı gaz, bı>olojık sa-
vaş uretım merkezlerı yapanlar' 'a> ağa kalk
sınlar'"
\slmda Irak'ın en modern sılahlarla do
natılması, Saddam tıpının yaratılması, çıkar
dunyasının vıllar onceden hazırlayageldığı
bır senar>odur Stratejik önemı nedenıvle
petrol siyasetinin bır sonucudur Işte bura-
da bır sıyasal tercih konusu ortav a çıkrj or
Petrol mu, sılah ucaretı rru, yoksa ınsanlığın
ortak gelecegi mı öncelık kazanmalı^
Yüzyülar boyunca ulkesel, yöresel, dınsel,
ulusal açıların dar göruşunden kopamayan
ınsan, evrensel boyutlarda yaşam değerlen-
dırmesı yapamamıştır Hâlâda>oreselego-
ızmden kurtulamamaktadır Hatta ırkçılık,
mıllıyetçılık, etnık ayncalıklarla, her şevden
önce aynı gezegenın yurttaşı olduğumuzu
unutmakta, bırbmnı yemektedır ıkı avaklı
canavarlanmız
"— Bu savaştan şu şu kazançları elde
edeceğız'' gıbı hesaplann onde geldığı bır or
tamda, ekolojık sıstemdekı kayıplardan söz
etmek "oportunıst" sıyasal göruşlulere,
ters, hatta gulunç gelebılır Ama öte yandan
ekolojık dengenın bozulması dunyanın sonu
demektır gerçeğıne ınananların da bır "ev
rensel yurttaşhk" kamuoyunun cluşturul-
masma çaba göstermelen de doğal karşılan-
malıdır Çunku onunde sonunda buna her-
kes katılacaktır, başka yol yoktur Ve geze
genımızı korumayı öngörenler hızla çoğal-
maktadırlar
Sonuç
Batı'da stratejik sılahların yok edılme an-
laşması yapıldığı, konvansıyonel sılahlann
sırurlandınlmasının kararlaştınldığı bır sıra-
da, sosyal yapısı kanşık, gekşmemış olan Or-
tadoğu'da savaş başlatılması aa bır talıhsız-
lık, bır gerı kafalılıktır Aynı ılkellık, Ama-
zon ormanlanru, dunyamızın akcığerlerını,
dakıkada 5000 hektar keserfek yok eden Ba-
Ulı çıkarcı ıçm de söz koousudur Yıne Afn
ka'da aşırı tanm ılacı satarak tarunı yok
eden, ağaçlan keserek kurakhk yaratan açık
goz Batüı artık kendı oturduğu dalı kestığı
nıgormek, anlamak zonındadır Bukonu
dabır kamuoyu hareketı gelışırken herkesın
elbırlıgı ıle meseleye sahıp çıkması da şarttır
Dun> amızın sıvasal > apılanması eskımış
tır Bu eskı modelın reddı ve kendıru yenıle-
me hareketı Doğu Bloku'ndan başlatılmış-
tır Bu kıpırdanış AT orgütlenmesınm du
varlarını >ıkacak, bır buyük Avrupa ortak
pazarı ıle evrenselleşme yolu açılacaktır O
zaman fıl> onlarca trılyon dolarlık sılah sa-
na>ıı dı.racak, sılahlı kuvvetler gıderek sem
bohk mıllı savunma guçlerıne dönuşecektır
Bugun süahlı kuvvetlerın butçelerden en
bu>ukpayıalması,sılahlanmayanşınınbır
sonucudur Eğer savaşların »iuşmanı değü
dunyamızı yok ettığj ınancı yaygmlaşırsa, o
zaman bu trılvonlann ınsancıl amaçlara ak
tarılması mumkun olacaktır
"Banş ıstıyorsan savaşa hazır ol" sloga
nı bır kıyıv a kaldınlmalıdır Aslında bu slo
ganın doğru olmadığını, sılahlanmarun cay-
dırıcılık >onu bulunmadığmı tanh göster-
mektedır
Sılahlı kuvvetlerın tum dunyada modern-
leşme, yenı teknolojüerle donanma yanşı, tı-
can bır ozendındır Yalnız bu nhnıyete karşı
açılacak savaş mubahtır
Savaşın, ekolojık dengede açtığı korkunç
> aralann gerı donuşu v oktur Dunyanın ne-
resınde olursa olsun savaş bır yaşamsal orta
mı, canlı varlığı, doğa>ı mahveden korkunç
bır vangındır, gerçek bır yıkımdır
İLAN
2. KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN
1980 1641
1989/103
Cevhan'ın Doruk koyune aıt 1014 no lu parse'e M Hazınesı tara-
fından mahkememıze Tapulama Tespıtıne İtıraz davası açılmış olup
dos>anın yapılan duruşma sırasında davalılar Osman Kahya mıras
çılarının tam olarak nufus kayıtlan tespıt edılemedığı anlaşılmakla,
16 5 1989 gun ve 1980 1641 Esas 1989/103 sayılı kararla 3402 sa
yılı >asanın 30 2 md sıne göre davalı 1014 no lu parseun Osman Kah
va mırasvıları adına tapuva tescıhne karar venlmış, bu karar Hazıne
vekılı tarafından mahkememıze \enlen 10 1 1990 gunlu dılekçe ıle
temyız edılmıştır
Mahkememızce, nufus kayıtlan tespıt edılemeven Osman Kah>a
Mırasçıları adına ılanen teblığ >apılmasma karar venlmış olmakla
Mahkememızın 16 5 1989 gun ve 1989 103 sayılı karan ve 10 1 1990
gunlu M Hazınesıne aıt Tem>ız dılekçesı teblıgat veruıe kaım olmak
uzere 7
201 savılı kanun u>arınca Osman Kahya mırasçıları adına ıla-
nen teblıgat olunur 28 1 199'
Basın 19958
İLAN
MUDURNU KADASTRO
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Dosya No 1984 170 Esas
1988 140 karar
Davacı Mudurnu Bulanık kövunden Kadnye Canturk tarafından
davalılar Durmuş Sanca, Mehmet Tetık aleyhıne mahkememize açı
lan komıs>on kararının ıpulı \e tescıl davasının mahkememızde \a
pılıp bıtırılen açık duru^ması sonunda
Davacı taratından davalılar alevhıne avılan Mudurnu Pelıtozu ko
yu bırlıgıne dahıl 405 "'95 ve 842 parsel savılı taşınmazlara aıt ko
mısyon kararının ıptalı davası hakımlıgımızden verılen 28 12 1988 ta
rıh ve 1984/170 esas, 1988 140 karar sa\vlı hukumle reddıne tespıt
gıbı davalılar adına tapuva kavıt ve tescılıne karar venmış, karar da
tulı davalılar Hacer Ahmet, Mustafa Durmus, Fatma Semıha Me
dıha Fatma, Mustafa Ketnal, Nebahat ve lfakat Dogana teblığı ya
pılamadığından karar ozetı teblıgat >enne kaım olmak uzere ılanen
teblığ olunur
Basın 45710
HASAN HÜSEYİN'i
anıyoruz
Ge! benım sevdıceğım
Gel benım umducağım
Bektedığım gel
Gel de bılsın
kuşak
kuşak
Yoluna kurban otduğum
gel
SIVAS DAYANIŞMA
DERNEĞİ
Tel:556 08 71-575 06 17
Program
Banu Şıırler
\avuz Toj) Semah
Nesimı Çimen Dıa gosterısı
Gurup Merhaba
Gurup Kızılırmak
TLRKİYE YAZARLAR
SENDİKASI
Yer Lutfi Kırdar Spor Saloou
Tanh 22.2.199120 00-24.00
Davftıyeler Dunva Sm Moda Sın Adıle \aşıt K Merkezı,
Dernek \ferkezı, Kar
aca Tnatrosu Dostlar Tıyaırosu Ortakoy
K Merkezı nden temm edılebılır
Hal MüdürüL
Uğur Dundar, televızyonun ' Hodn Meydan" programında
Başbakan'a soruyor
— Sıze yoneltılen bır elestırı var Vaktıyle Erzıncan'da hal
mudurlüğu yapmış bır kımsentn şımdı Başbakanlık koltuğun-
da oturması yadırganıyor
Akbulut bıraz ezık
Acı bır gulumseme var yuzunde, ama, serınkanlılıkla an-
latmaya çalışıyor
— Hukuk fakuttesını bıtırmıştım aılemı geçındırmek ıçın ça-
lışmak zorundaydım, Erzıncan Beledıyesı'ne başvurdum, be-
nı ıktısat muduru yaptılar hal mudürluğü de bu gorevın kap-
samındaydı şımdı basın eleştınyor
Dınlerken utandım
•
Insan ekmeğını kazanmak ıçın her ışı yapabılır fabnkada
ışçı hal de mudur ya da hamal, lokantada garson, tarlada
rençper, sokakta boyacı, gezgın satıcı, fener bekçısı temız-
lık ışçısı cam sılıcısı musluk tamırcısı kapıcı ya da odacı,
gece bekçısı, sımıt satıcısı, fırında hamurkâr orucu ya da ta-
mırcı otobuste bıletçı, taksıde şofor, bakkal, kuçuk memur,
kasap say sayabıldığın kadar Dunyanın en unlu devlet, sı-
yaset sanat adamlarının ve yazarlarının hayatlarını kazan-
mak ıcın neler yaptıklarını kıtaplarda okumuyor muyuz9
Kıtap okuyan kım kı?
Rezıllık ortalığı oylesıne sardı kı erdemlerımızı yıtırdık Ana-
dolu ınsanının ıncelığı tarıhe mı karıştı9
Taş taşıyıp çop top-
layarak ekmeğını kazanmak, eşıne, cocuğuna anasına ba-
basına bakmak hor mu goruluvor1
'
*
Tarıhın bır donemınde çalışmak ayıptı
Nıçın?
Toplumunekonomıkduzenınde egemenler toprak sahıbı
soylulardı devlet yaşamında bunlar otururlar köleler calışır-
lardı Derebeyı alınterı doker mı? Uşaklar hızmet eder köy-
luler toprağı surer, yapı ışçılen şatoları yapar ama arıstok-
rat kuçuk parmağını kımıldatmaz Sıradan bır ışte çalışma-
nın ayıbı, toplumun uretıcı ve yaratıcı ınsanlarının alnına dam-
ga gıbı vurulurdu Adına "toplumsaJ sınıf' denen otgunun ger-
çeğı, kuşaktan kuşağa aktanlan bır mıras gıbı değer yargı-
larımıza ışlemıştır ve bılınçaltında ınceden ınceye surer gıder
Hal ne demek?
Sebze ve meyve pazarı değıl mı1
Domatesını, hıyannı el-
masını, lahanasını patlıcanını getıren beledıyenın kapalı pa-
zar yerınde satar Pekı buranın vaktıyle muduru olmak, gu-
numuzun başbakanına yakışır mı?
Sankı Turkıye Cumhurıyetı'nde değıl bır 'hanedari'm yo-
nettığı pespaye duzende yaşıyoruz, cumleten tırlatmamıza
bu gıdışle çok az bır şey kaldı
•
Başbakan Akbulut'un 'Hal Mudurlüğu" yaşamının bır onu-
rudur ayıbı değıldır
Pekı ayıbı nedır?
Ulkemızın başında bır sorun var aşıret devletıne donuş-
tuk başta anayasa olmak uzere yasalar cığnenıyor Cum-
hurbaşkanı Ozal Akbulut u memuru gıbı kullanıyor, ulkeyı
Başbakan yonetecek ıken sorumsuz Cumhurbaşkanı yone-
tıyor Başbakan ne zaman kısılığını gosterecek? Cumhurbaş-
kanına bıat" ederek mı hukumet edecek? Yasaları bır ke-
nara ıten yalnız Ozal değıl kı
1
Bu gayrı meşru ıhşkı surduk-
çe Akbulut da anayassyı çığnıyor suça katılıyor
Yıldırım Akbulut kendısını bılseydı benlığını Ozal'a teslım
etmeseydı, bugun dıllerde dolaşan fıkraların hıcbırı uyduru-
lamazdı *
Sıyasal yonetımın bugunku 'sev/ye"sı bır çukurdur
"Hal Mudurlüğu ' hıyarların domateslenn lahanaların ke-
fevızlerın satıldığı yerdır, ama, polıtıkada öyle bır ınsan pa-
zarı kuruldu kı ne soylesen kâr etmez
VEFAT
Dr. MUSTÂFA NURİ
DİREKÇİGtL
(Istanbul Tıp 194O(
vefat etmıştır Cenazesı 21 Şubat 1991 Perşembe gunu Ataköy
Camıı nde kılmacak öğle namazını muteakıp Kocasınan
kabnstanı na defnedılecektır \llah rahmet evlesın
E^r Em. Ogretmen Behıre Dırekçıgıl
Kızlarr Prof. Dr. Nebıle Direkçıgü, Nükhet Yurdakul
Datnadı: Av. Ş«ner Yurdakul
Torunlarr Evren ve Dunya \urdakul
PANEL
ÜNİVERSİTE ÖZERKLİĞİ
VAKIF ÜNİVERŞİTELERİ VE ÖZEL
STATÜLÜ ÜNİVERSİTELER
Yoneten Prof Dr Nahıt KUMBASAR (ITÛ)
Konuşmacılar
Prof Dr Aydın AYBAY (IU), Prof Dr Tansu ÇILLER (DYP)
Prof Dr Yılmaz ESMER (BU) Ooç Dr Osman HAYRAN (MU)
Prof Dr Kemal KARHAN (ANAP) Bırgen KELEŞ (SMP)
23 Şubat Cumartesı SaatiOOO m Gıns lerhosmr
Dedeman Otelı Balo Salonu, Gayrettepe *
{ 3 i n s s e r D e s m
Duzenleyen Unıversıte Oğrettm Uyelen Demeğı (Istanbul)
TÜRK HAVA YOLLARI A.O.'dan
— Ortaklığımiz ıhtryact olarak 1500000 adet kendınden yapışkan
kargo yapıştırma etıketının kapalı zarfla teklıf alma usulu uygu-
lanmak suretıyle bsftımı yaptırılacaktır
— Anılan kargo etıketı basım ışıntn toplam tahmını bedelı
68OOO0OOr- TL olup konuya ılışkın geçıcı temınat tutarı
2 720000—TL'dır
— Kapalı zarfla verılecek mektupları en geç 07031991 günu saat
1700'ye kadar Istanbul Atatûrk Havalımanı THY A O Genel Yö-
netım bınası B Blok Asma Kat adresınde mukım Sat Alm ve
Stk Kont Başkanlığı nda bulundurulacaktır Anılan gun ve sa-
atten sonra efden verılen veya posta ıle gonderılen teklıf mek-
tupları kabul edılmeyecektır
— Konuya ılışkın ıhale 08031991 gunu saat 1000'da yukarıdakı
adreste yapılacaktır
— Tahmını bedelı aşan teklıfler değerlendırme dışı bırakılır
— Şartnamede ıstenılen tüm belgeterın aslı veya noterden tasdık-
lı suretlenn ıbrazı gereklıdır
— Şartnameler yukanda belırtılen adresten temm edılır
— Ortaklığımız 2886 sayılı Devlet Ihale Kanunu na tabı olmayıp
ıhale konusu etıket basım ışını kısmen veya tamamen yaptırıp
yaptırmamakta serbesttır
Kız mız
EGE'nin
doğumunu akraba ve arkadaşlarımıza mujdelerız
ISTANBUL 11 ŞUBAT 1991
AYSUN-LEVENT ŞENOCAK
Uygun ucretle Ingılızce ders verılır
345 66 07