12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/10 DIŞ HABERLER 75 ŞUBAT 1991 Inan, Fransa'da • PARİS (AA) — Türkiye'nin Körfez politikasını Fransız yekküilere anlatmak amacıyla Paris'e gelen Devlet Bakanı Kâmran tran, temaslarına Fransa Ulusal Mecüsi Dışilişkiler Komisyonu Başkanı Michel Vauzelle ile görüşerek başladı. Avrupa Parlamentosu üyesi Fransız Jean-Marie Caro ile de görüşen Devlet Bakanı Kâmran tnan, öğleden sonra da Fransa Dışişleri Bakanı Roland Dumas ve AT Işlerinden Sorumlu Bakan Elisabeth Guigou ile biraraya geldi. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın özel temsilcisi sıfatıyla tngiltere, Fransa, ve tspanya'yı kapsayan bir gezide bulunan tnan, temaslan sırasında Körfez savaşı sonrasında bölge sorunlarma çözüm aramak amacıyla toplanacak bir uluslararası konferansla ilgili Türkiye'nin görüşleri hakkında bilgi veriyor. ABD'den SSCB'ye sert cevap • WASHESGTON (AA) — Batılı bankalan, Sovyet parası nıblenin degeri ile oynayarak SSCB ekonomisini iflasa sûrüklemeye çahşmakla suçlayan Başbakan Valentin Pavlov'u, Amerikan yönetimi sert bir şekilde cevaplandırdı. Dışişleri Bakanhğı tarafmdan yayımlanan açıklamada, Sovyet ekonoraisine zarar veren kişinin, maliye bakanhğı sırasında bizzat Valentin Pavlov olduğu bildirildi. Açıklamada "Bu tür söylentüer, SSCB'ye yabancı yatmmları daha da güçleştirmekten başka bir işe yaramaz. Bizzat Valentin Pavlov'un maliye bakanı olduğu dönemde SSCB siyasi amaçlarla Batüı •bankalardakinden çok daha fazla ruble basmıştı. SSCB'nin şimdiki parasal sıkıntılannın temelinde bu davranış yatıyor. Bir sorunu düzeltmek için ilk yapılacak şey, daha önce yapılan hareketin yanlış olduğunu kabul etmektir. Giderek büyüyen ekonomik sıkıntüan uzun vadede çözmek için Sovyet hükümetinin köklü ekonomik reformlar yapmaması üzücüdür!' Mısır-Iran yakmlaşma§ı • KAHtRE (AA) — Türkiye'nin de aralannda bulunduğu bazı ülkelerin, Mısır'la îran arasındaki ilişkilerin normaUeştirilmesi için yürüttükleri girişmlerin olumlu sonuç verdiği bildirildi. Mısır'ın yan resmi El Ahram gazetesine göre Türkiye, Umman, Suriye ve İtalya'nm başlattığı bu girişimler bir "iyi niyet misyonu" çerçevesinde yürütülüyor. Gazete, bu temaslar sonrasında Tahran ve Kahire arasında yakında maslahatgüzârlar düzeyinde diplomatik ilişki kurulmasının beklendiğini bildirdi. Saddam Hüseyin'isavaşın baş sorumlnsu olarakgören Avrupa'dakisosyal demokratpartiler: "\aptırmüara süretanmmalıydı'Fransız Sosyalist Partisi, Cumhurbaşkanı Mitterrand'a tam destek veriyor. Yunanistan'da PASOK lideri Papandreu, savaşı "yüzyüın felaketi" olarak görüyor. tngiüz tşçi Partisi ile Danimarka Sosyalist Partisi, BM Güvenlik Konseyi'nde askeri güç kullarulması yolunda karar alınana kadar iktidar partilerine destek verdiler. Dış Haberler Servisi — Avrupa'daki Sos- yal Demokrat Partili yetkililer Irak'm Ku- veyt'ten çıkması için başlatılan ekonomik ambargoya yeterince süre tanınmadığı görü- şünde birleşiyorlar. Savaşın asıl sorumlusu olarak da Irak Devlet Başkanı Saddam Hii- seyin görülüyor. ALMANYA DtLEK ZAPIÇIOĞLU BERIİN—Alman SosyalDemokrat Parti- si'nin (SPD) Körfez bunalımı ve savaş karsısın- daki tavnnı, Almanya'daki iç siyasi koşullarla bağlantüı degerlendirmek gerekiyor. Körfez bu- nalunı Almanya'yı, birleşmesinden hemen son- raki ük genel seçimlerde yakaladı. Genel seçimler, sosyal demokraüar içinyenil-: giyle sonuçlandı. SPD, özellikleDoğu Alman- ya'daçok az oy toplayabüdi. SeçimleriNoel ta- tili, yübaşı ve koaİisyon görüşmeleri izledi. Al- manya, savaş tehlikesine, ancakocak ayının ilk haftasında ayabildi. Amerika Birleşik DevletleriveBM kararlan yamndanettavıralanmuhafazakârhUkümete karşın sosyal demokratlar Körfez savaşmı, se- çimlerden sonra muhalefetlerini sergileyebile- cekleri önemlibir fırsat olarak değerlendirdiler. SPD, bu konuda Alman kamuoyunu da arka- sınaalabileceğini düsündü. Kamuoyu, Alman- ya'nın Körfez'e asker yoUamamasuu; Türkiye'ye daha fazla askeri destek vermemesini; kısacası Almanya'nm Körfez savaşına olabildiğince az bulaşmasını istiyordu. Savaştan sonrabu kamuoyunu arkasına çek- meye çalışan SPD, 15 ocakta BM ültimatomu sona ermeden önce Körfez sorununu çözmek içinkaydadeğer bir girişimde buhınmadı. Sade- ce SPD Onur Başkanı WİBy Brandt, Bağdafa giderek Saddam Hüseyin'le Alman rehinelerin serbest bırakılması konusunda pazarhk etti ve Saddam,rehinelerinbüyükbölümünüBrandt- ın yanma verip vatanına yolladı. SPD, savaşın patlak vermesiyle sokağa dökülen insanlann başma geçti. Sosyal demokratlar, savaş konusunda önce bolünmüş bir tablo sergilediler. Kimi SPD'li "Savaşabemenson veritsJıT diyor, ABD'nin ha- rekâtuu "tamamen vankş" olarak nitelendiri- yordu. Türkiye'deki üslerden bombardunanlara başlanması tartışmayı kızıştırdı. Nihayet SPD Parti Konseyi karar alarakşu pozisyonu netles- tirdi: SPD'yegöre savasın asıl sorumlusu, Kuveyt'i işgal eden Saddam Huseyin ve Irak'tı. Ancak ABD vemüttefıkleri, BM ambargosunun etkili olmasına şans tanımamıştı. Bu yüzden "Çöl FırtMiası" harekâo onaylanmıyordu. Türkiye ise üslerini ABD uçaklanna açarak "nlosal bir karar" almıştı. Bu karar yüzünden Türkiye, lrak'ın karşı saldınsınadavet çıkarmış sayılmaiıydı. Türkiye'nin "bagunstz ulusal poKtikasT NATO'yu veAlmanya'yı baglamaz- dı. O halde Almanya Türkiye'ye N ATO bağla- mındahiçbir destek vermemeli; yolladıgı birlik- leri geriçekmeliydi. Kohl, birlikleri mecliseda- mşmadan Türkiye'ye yolladıgı için kıyasıya ekş- tirildi. HattaSPD, konuyu Anayasa Mahkeme- si'ne götürebileceğini açıkladı. SPD, sonunda Kohl hükümetinin ABD ve müttefiklerine yapmakta olduğu mali yardıma dakarşıçıktı. "Çöl Fırtınası" harekâtınınne pa- raylane silahladestekknmesiniistemeyen SPD, tsrail'e silah ve para yardımım ise "Aknanya'un vicdan borcn" olarak degerlendirerek onayla- dı. INGİLTERE EDİPEMtLÖYMEN LONDRA — Muhafazakâr Partili seçmen, neredeyseyekvücut bicimde hükümetin Körfez siyasetinidesteklerken, ana muhalefet "sosyal demokrat" tşçi Parüsi'nin seçmeni kararsız. Ay- nca kamuoyu yoklamalan, Işçi Partisi'nin Kör- fez siyasetini, Ingiliz seçmenin ülke çapında "fada benimsemedigini" de gösteriyor. Bunun başlıca nedeni, Işci Pamsi'nin hem savaş hem banşa ayrn anda "ikili oynamaa." Bunalırrun başından beri tşçiPartisi, lrak'ın Kuveyt'i işgaline karşı çıktı, hükümetle birlik- te aynıgörüsüsavunarak BirleşmişMületleram- bargosunu destekledi. Sorunaaskeriçözüm ara- ma aşamasmdaise tşçi Partisi'nde görüş ayrüık- lan belirdi. Parti yönetimi, askeri çözüme kar- şı çıkarak seçmen gözünde "pısınk" görilnmek istemiyordu. Öte yandan "NukkerSiUhsulan- ma Kampanyası' (CND) gibi 1960'lardanberi tLKYARDIM— Çölde hiç aralıksız tatbikatlan sürdüren askerier bo arada yuahlara ilkyardını egzersizkri de yapıyoriar. (AFP) etkinbanş yanhsı orgüıler, partiyidestekliyor- du. Parti, muhafazakârlardan farklı olarak da- ha banş yanhsı görülüyordu. Bu nedenle parti yönetimi, askeri çözümden yana "hevesli" bir tutum da takınamazdı. AskeriçözümeyeşilışıkyakanGüvenlikKon- seyi'nin 678 sayılı karan, partiyonetimine rahat nefesaldırdı. Bunaragmen, partinin "gölgeka- binesi"nden savaş aleyhtan demeçler verenler çıkmaya başladı. Partiyönetimi içindeki bu çelişküere ek ola- rak partinin sol kesimi ile arasmdaki görüş ay- rüığı ise bunalırrunbaşındanberigiderilmiş de- ğil. Sol kanadm temsilcisi durumundaki Tony Benn, CND başta olmak üzere diğer "savaş karşıtı" gruplarla birleşerek "Savaş Karşıtlan Komite9"ni kurdu. Kendi başına Irak'a giderek Saddam Huseyin ile göruştü, bazı Batılırehine- lerin serbest bırakılmasıru sağladı. tşçi Partisi'ni önümuzdeki haftalarda yine ce- tin kararlar bekliyor: Irak'ı Kuveyt'ten çıkma- ya zorlamak için Irak'ı yerle bir edeceği ve Sad- dam Hüseyin'i yonetimden devireceği beklenen bir karasavaşma karşı partinin tutumu ne ola- cak? Bu konuda sü.-ekh' olarak BM şemsiyesi arayanparti, BM kararlannda "heniiz" yer al- mayan, şimdilik alacak gibi de görünmeyen "Saddarn'a son" kampanyası başladığı zaman dahükümetin dümen suyunda gidecek mi? Git- meyecekse ve her 10 kişiden 8'inin destekledi|i hükümet siyasetine karşı çıkacaksa, en geç 1992'deyapılacak seçimicinşansışimdidenar- tacak mı, azalacak mı? FRANSA SABETAY VAROL PARİS — Fransa'da iktidardaki parti olan Sosyalist Enternasyonal üyesi Fransu Sosya- list Partisi Körfez savaşı konusunda tüm gü- cüyle Cumhurbaşkaru François Mitterrand- ın politikasmı desteüiyor. Eski Savunma Ba- kam Jean Pierre Chevenement, geçen hafta başında Türkiye'ye gelen uluslararası ilişki- lerden sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Pi- erre Guidoni ve Avrupa Parlamentosu üye- si Dider Motchane'in başım çektiği "sosya- üzm ve cumhuriyet" hareketi, parti iç{ 'kurumlaşmış' fraksiyonlar içinde savaş ko- nusunda hükümete destek vermeyen tek ekip. Dışında kalan tüm Sosyalist Parti frak- siyonlan Mitterrand'm savaş politikasına omuz veriyor. "Yeni Sosyafizm Ekoltt" adı altmda hizip- leşmeye çalışan ancak henüz vücut bulama- yan sol eğilimli bazı genç Mitterrandistler de birçok Chevenementçi gibi savaş karşıtı cep- hede yer ahyor. Eski Dışişleri bakanı Clau- de Cbeysson, Mitterrand'm danışmanların- dan Edgar Pisani gibi, geleneksel olarak "Arap lobisi" şeklinde adlandırılan isimler de kişisel karşı çıkışlanyla göze batıyor. Partinin en üst organı Sosyalist Parti yö- netim komitesi • 8 şubat tarihinde toplana- rak örgütün Körfez politikasına ilişkin bir deklarasyon yayımladı. Bu metin partinin resmi tutumunu yansıtan tek belge olması açısından önem taşıyor. Cumhurbaşkam Mitterrand'ın ve hükümetin yaptığı "savaş tercihi" 8 şubat deklarasyonuyla parti tara- fmdan kayıtsız şartsız onaylamyor. Bu ara- da Fransa'nın "Savaş oncesi çatışmalan en- gelleyebilecek tüm girişimlerde bulanduğn" hatırlatüıyor. Fransız Sosyalist Partisi ust ku- ruluşu savaşın tek sorumlusu olarak Saddam Hüseyin'i gösteriyor. Fransız Sosyalist Partisi, önümuzdeki haf- talarda "tsrmfl devletinin ve Filisün halkının haklanıu Unıyan BM Güvenlik Konsevi'nin 242 numarah karanmn uygulamaya konması yönüade somut girişimlerde bulunacağım" bildiride haber veriyor. FSP "yönetim ko- mitesi", ustü kapalı biçimde FKÖ lideri Va- ser Arafat'ın izlediği politikaya bir kez da- ha çatıyor, ancak Filistin halkının hakları- nın "Bazı yöneticilerinin belli yönelimleria- deo etkilenmeyecegi"ni ifade ediyor. Özetle, bu savaşla birlikte, Fransız sosya- listlerinin çok eskilere uzanan tsrail sempa- tisi, Yaser Arafat ve FKÖ ile 1982'den beri sürdürülen "iyi Ulşkiler'i çok geride bıraka- rak yeniden ön plana çıkmışa benziyor. Ha- urlanacağı gibi Beyrut'ta tsrail kuşatması al- tında bulunan FKÖ lideri Arafat sosyalist ağuhklı Fransu hükümetinin lehte müdaha- lesiyle Tunus'a gidebihnişti. FKÖ'yü "dev- re dışı bırakmak" üzerine kurulu tsrail tez- lerinin, savaşın sonucu ne olursa olsun, Fran- çois Mitterrand'ın partisinde 6 ay öncesine göre çok daha anlayışlı kulaklar bulacağı kesin. ISVEÇ YAVUZBAYDAR SrrOCKHOLM — tsveçveNorveç-te iktidar- da bulunan sosyal demokrat partiler, Körfez- de savaşın başlamasından bu yana BM'nin, lrak'ın Kuveyt'i ilhakına karşı aldığı ve mütte- fık kuvvetlere müdahale hakkı taruyan karan- m net bir biçimde destekhyor. Savaşın başlamasından sonra tsveç/in tutu- muna açıkhk getiren ilk konuşma, Dışişleri Ba- kanı Sten Andersson'dan geldi Andersson şun- lan söyluyordu: "İsveç savaşa katümıyor, ancak bu uyuâmaz- hktaUrafsızdakalnuyor.Bu,BMikIrakara- stndaçıkanbir savaşdeğildir. Savaşan devleüer bir ittifak oluştunnuştur. Bu ülkelerin savaşa girme meşruiyeü678 sayıhkararadayanmakta- dır. Biz BM Güvenlik Konseyi karartaruu dai- madestekledik." Başbakan Ingvar Carlsson'un dadeyişiyle ts- veç, Körfez'de savaşma yanksı değil, ancak sa- vaşaizin veren BM'nin "aıkasnkbL," Neden? Bu da Başbakan'a göre "tsveç*in kiiçük ülketerin hakhuruıiB zorla eUnden ^ı»nma«an« göz yum- mama UkesiiK dayanıyor." ' tsveç, savaşrn başladıgı günekadar biruzlaş- manın saglanacağından umutluydu. Bu konu- da Fransa'nın girişimlerınin destekienmesi ka- ranahnrnışü. Sosyaldemokrathükümet,bugün de aynı çizgiyi koruyor. tsveç, Palmedöneminde Füistinlilerinhakla- nnı gündeme getirenbir ülke olarak Körfez'deki bunalımm mutlakabir tsrail-Arap konferansı ile çözümlenmesinden yana. Savaşın başlamasından 10 gün kadar sonra Başbakan Ingvar Carlsson, Af tonbladet gaze- tesinde yayımlanan bir yazısında BM'yeçağn- dabulunarak ateşkesilanedilmesini istedi. An- cak bu acıklama tsveç içindeki muhalefet çev- releri ve dış kamuoyu tarafından ikna edicibu- lunmadı. YUNANÎSTAN STELYO BERBERAKtS ATtNA — Yunanistan'ın Panhelenik Sos- yalist Hareketi (PASOK), Körfez'deki sava- şın daha geniş bir bölgeye yayılacağmdan en- dişe duyuyor. PASOK lideri Andreas Pa- pandreu, Körfez savaşımn ABD'nin öngör- düğü gibi *a)u giinlük' bir savaş olmadığının kamtlandığına, üstelik bu savaşın çok daha fazla süreceğine inanıyor. Papandreu aynca Körfez'de beklenilen kara savaşında daha faz- la kan dökulecegi gönişünıi savunuyor ve bu savaşın 'yüıyüımmn en büyük feUketine' yol açacağuıa dikkat çekiyor. Bu felaketin ise ve- receği kurbanlarm arasında Avrupa Toplu- luğu'nun birleşmesi, sosyalist ülkeler ve Sov- yetler Birliği'ndeki gelişmeler ile genel ola- rak doğaya verilecek zararların bulunduğun- dan söz ediyor. Papandreu bu nedenlerle ABD ve Irak ara- sında derhal bir 'ateşkes' ilan edilmesi için dünya ülkelerinin harekete geçmesini istiyor. PASOK, Birleşmiş Milletler Güvenlik Kon- seyi'nin Kuveyt için almış olduğu kararlann tumünü onayladı. Ancak Irak'a başlangtçta konulan ekonomik ambargonun sUrdürülme- sinden yana bir siyaset izledi. Müttefık kuv- vetlerin Irak'a karşı gerçekleştirdiğı askeri operasyonlann ise bütunüyle ABD'nin öncü- lüğünde bulunduğuna dikkat çeküiyor. PA- SOK, bu nedenle savaş sonrasında ortaya çı- kacak olan *yeni düzen' içinde Arap ülkeleri arasında birçok 'Amerika ve hatta Avrupa aleyhtan' odak merkezlerinin doğacağma inanıyor. PASOK lideri Papandreu, savaş sü- resinde dahi bazı Arap ülkelerinin şimdilik müttefiklerin cephesinde bulunmasma kar- şın, gelişmelere göre kamp değistirip Saddam Hnseyin'in kampına geçebikcekkrinin' de göz önünde bulundurulması gerektiğini söy- tedi. Bu konuda Papandreu'nun en büyük en- dişesi şu noktalarda toplanıyor: "Israil'e bir- kaç Scud füzesi daha isabet etmesi ve daha fazla kurban verihnesi durumunda bu ülke de Körfez savaşına bulaşacak. Ancak bu ola- sdıkta Îran, tarafsızlıgıru terk ederek Saddam Hüseyin'in kampına geçecek: Papandreu'ya göre bu olasıkkta Türkiye'nin "EH kolu bağh kalmayacak." Papandreu aynca, "Türkiye'nin ezelden beri lrak'ın toptaklannda göıü olduguna" da inamyor. DANİMARKA FERRUH YILMAZ KOPENHAG— Danimarka'da hem ikti- dar hem de muhalefet Körfez krizi konusun- da ortak bir politika izliyor. 1982 yıhndan bu yana muhalefette bulunan sosyal demokrat- lar, parlamentoda oluşan ve hükümetin yü- rüttüğü körfez politikasına destek veriyorlar. Buna karşüık uluslararası platformlarda or- tak politikayı yürüten hükümetin kendisi bu poltikaya ters düşüyor. Danimarka'aın uzerinde anlaşma sağlanan bu politikasıyla ilgili kıyamet, azınhk hükü- metinin liberal partileri Dışişleri Bakanı Uf- fe EUeman-Jensen'in savaş başladıktan kısa bir süre sonra Danimarka'mn savaşta daha aktif rol alacagmı ve Körfez'deki savaş gemi- sinin çarpışmalara katüacağuu açıklaması üzerine koptu. Danimarka birliklerinin ak- tif savaşa katılmasına kesinlikle karşı çıkan sosyal demokratlar, dışişleri bakarumn bu açıklamasına sert tepki göstererek, Danimar- kalı askerlerin çatışmalara katümalan halin- de, "top hedefi" olmaktan başka bir ise ya- ramayacağım savundular. Sosyal demokratların bu açıklamasrru, Da- nimarka askerlerini küçümsemek olarak de- ğerlendiren Dışişleri Bakanı ve partisi, sos- yal demokratlann bu açıklamayla Danimar- ka savunmasımn inandıncüığma gölge düşttr- düğünü öne sürdüler. Sosyal demokraüar ise NATO'nun bir par- çası olan Danimarka ordusunun, kendi bol- gesindeki görevleri üsüenmek üzere eğitildi- ğini ve bölge dışmdaki görevlere sadece ba- nş gücü askerleri olarak katüabileceğini be- lirtiyorlar. Sosyal demokratlara göre Dani- marka ordusu kendi bölgesi dışmdaki çatış- malara katılacaksa, donanımı ve eğitimi bu- na uygun şekilde değiştirilmek zorunda. Mülkiyeliler Biriıği istanbul Şubesi Cumartesi Bulusmalaıı, s 60 İstanbul MülkiyelılerVakfı KörfezSavaşıveDemokratMeşme Yönetici: Fikret TOKSOZ Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet ALTAN Gaıeteci - Yaıar M.A1İ ASLAN A\uka< Ragıp DURANAfP istanbul Muhabin Tarık Ziya EKİNClEsfa Mtüetvekih 16 Şubat 1991 Cumartesi Saat: 14:00 MÖlkiyeiaer Lokali - Kunıçeşme TeU 157 46 34 - 35 Etkinliklerimiz, ResUurant ve Lokalimiz Herkese Açıkür. tNGİLtZCEYİ 8 ayda konuşun. Sizi Amerikah dostlanmızla tanıştıralım. Tel: 349 59 38 VEFAT Harp Okulu 42. dönem mezunlarından aile büyüğümüz emekli albay MEGVÜ TUNAOĞLU vefat etmiştir. Cenazesi 15.2.1991 günü Seümiye Camii'nde kıhnacak öğle namazından sonra toprağa verilecek. AİLESİ VEFAT Şirketimiz, Yönetim Kurulu üyelerinden Nejat TUnaoğlu'nun sevgili ağabeyi, Yaman, Serdar ve Sinan Tunaoğlu'nun sevgili amcaları NECMİ TlJTVAOĞLU'nukaybetmiş bulunuyoruz, Cenazesi 15.2.1991 günü Selimiye Camii'nde kıhnacak öğle namazından sonra toprağa verilecektir. KAREL E1.EKTRONİK SAN. VETtC. A.Ş.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle