Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
21 AĞUSTOS 1990 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3
D. Almanya'da
birleşme
• DOĞU BERLtN (AA)
— Demokratik Almanya'da
koalisyon hükümetinden
aynlan Sosyal Demokrat
Parti (SDP), iki
Almanya'nın birleşmesini
hızlandıracağını bildirdi.
Hıristiyan demokrat Lothar
de Maiziere üderliğindeki
koalisyon hükümetinden
aynldıklannı önceki gün
açıklayan SDP'nin Başkan-
vekili Karl-August Kamilli,
partisinin, birleşme tarihini
öne almak için çarşamba
günü parlamentoda oylama
yapılmasını isteyeceğini
belirtti. fki Almanya'nın
birleşmesinin seçimlerden
çok daha önce
gerçekleşmesini isteyen
SDP, Maiziere'i
mületvekillerini kışkırtarak
kendi partilerini
güçlendirmekle suçluyor.
Ote yandan gözlemciler,
SDP'nin koalisyondan
aynlmasının iki
Almanya'nın birleşmesi
sürecini etkilemeyeceğini
belirtiyorlar. SDP'nin
koalisyondan aynlması ile
de Maiziere, F. Almanya ile
birleşmenin parlamentoda
onaylanması için gerekli
olan 3'te 2 çoğunluğu da
yitirmiş bulunuyor.
SSCB'de yeni
bir cumhuriyet
• MOSKOVA (AA) —
Sovyet Moldavya
Cumhuriyeti'nin
güneyindeki Komrat
yöresinin milletvekilleri,
"Gagavuz Cumhuriyeti"nin
kurulduğunu açıkladılar.
Sovyet haber ajansı TASS,
Gagavuzlar'ın çoğunluğu
oluşturduğu Komrat bölgesi
temsilcilerinden bir grubun,
"Kurucu Kongre"
oluşturarak "Gagavuz
halkımn, Moldavya
Cumhuriyeti'nden
bağımsızlığını almasına"
ilişkin bir bildirgeyi kabul
ettiğini bildirdi. TASS,
Gagavuz Parlamentosu için
ilk seçimlerin 28 ekimde
yapılacağını da duyurdu.
Ajans, Gagavuz
temsilcilerinin, SSCB
Başkaru Mihail Gorbaçov
ile öteki Sovyet
meclislerinden yeni
cumhuriyeti tanımalanm
istediklerini haber veriyor.
Gagavuz Türkleri,
Moldavya'da nüfusun yüzde
3.5'ini oluşturuyor.
Kafkasya'da
çatışmalar
• MOSKOVA (AA) —
Sovyet Azerbaycan ve
Ermenistan
cumhuriyetlerinin sınınnda
önceki gün meydana gelen
olaylarda S kişinin öldüğü
bildirildi. TASS Haber
Ajansı, silahlı Ermeni
grupların, Azerbaycan'ın
Ermenistan smırı
yakınlanndaki Kazak
bölgesinde bir otobüse ateş
açtıklarını ve yolcular
arasında bulunan bir
polisin öldüğünü, bir polis
ile iki yolcunun da ağır
yaralandığını bildirdi.
KÖRFEZ KRİZt...KÖRFEZ KRtZl... KÖRFEZ KRtZİ...KÖRFEZ KR
Ankara, bölgede "dört avantajlı" biryakınlaşmadan yarar umuyor
Türk-Iran-Pakistan işbîrliğiTahran'ın önerisiyle gündeme gelen üçlü
işbirliği, Türkiye açısından Ortadoğu'daki
imaj ve kriz sonrası siyasi oluşumlara
etkisi açısından yararlı görülüyor.
BOZER VE RAFSANCANİ — Dışişleri Bakanı Ali Bozer, haftasonunda gittiği Tahran'da Rafsanca-
ni'nin yanı sıra Velayeti ve Yakuphan'la da göruştü. (Fotograf: AP)
ANKARA (Cumhoriyet Böro-
su) — Ankara, Körfez krizi sıra-
sında Türkiye, Iran ve Pakîstan
arasında yapüması kararlaştınlan
duzenli siyasi görüşmelerden
"önemli" avantajlar bekliyor. Dı-
şişleri Bakanı Ali Bozertn Tahran
ziyareti sırasında ilki gerçekleşti-
rilen bu görüşmelerin, Türkiye
için ABD Ue ilişkiler, Ortadoğu'-
daki imaj, kriz sonrası siyasi olu-
şumlara etkisi ve iç siyasi denge-
ler açısından yarar getireceği be-
lirtiliyor. Ankara'nın bu dört yön-
den "çıkarianna uygnn" gördüğU
üçlü işbirliğine tran daha geniş iş-
levler yüklerken, ABD'nin de üç
ülke arasındaki istisareler konu-
sunda bilgilendirilmek istediği öğ-
renildi.
Dışişleri Bakanı Ali Bozer'in
hafta sonu Tahran'da yaptığı te-
maslar dün Ankara'da değerlen-
dirildi. tran'ın verdiğı "Irak'a karjı
ekonomik ambargodaıı vazgeçme-
yecegiz, ancak ABD bölgeden
uzak dnrsnn" mesajı, yetkililer
arasında "sürpriz" yaratmadı.
Iran'ın Irak'la ilişkilerini "sekü
yıllık savaşta yasananlann ışıgıo-
da degerlendjrmeye devam
edecegT yolundaki açıklaması ise
Ankara'da "olnmln" karşüandı.
Yetkililer, bu sözlerin Irak'a karşı
oluşan uluslararası tepki ve yap-
Butto, iktidannı
savnnuyor
• tSLAMABAD (AA) —
Pakistan Devlet Başkanı
Gulam Ishak Han
tarafından 6 ağustosta
görevden alınan eski
Başbakan Benazir Butto, 20
ay süren başbakanlık
dönemini savunmaya girişti.
Benazir Butto, başkent
tslamabad'da önceki gün
azledilişinden bu yana
düzenlediği ikinci basın
toplantısında,
"Hükümetimiz iktisat,
siyaset, toplum bilim veya
uluslararası ilişkilerin diliyle
icraatını yürüttükçe
güçlendi, onun içindir ki
güçlenen demokrasinin bir
an evvel önüne geçilmesi
için hukuk dışı bir yolla
yönetimden uzaklaştınldık"
dedi.
BAB
toplanıyor
• PARİS (Cumhuriyet) —
Batı Avrupa Birliği (BAB)
Dışişleri ve Savunma
Bakanlan bugün Paris'te
olağanustü toplamyor.
Yunanistan, Türkiye ve
Danimarka'nın da gözlemci
sıfatıyla ve buyükelçi
seviyesinde toplantıya
katılacağı belirtildi.
Sayın Oto Sahipleri
GUVEN
SİGORTA
KASKO TARIFESI
İNDIRİMLERYENİ
Yerli otolar için Yüzde 10
Hanımlara Yüzde 10
Aiie indirimi Yüzde 10
Hasarsızlık indiriminde lehinize yenilikler
Plaka indiriminde farklılıklar
isteğe bağlı özel muafiyetler
Artan muafiyetlere artan indirimler
Poliçenizi tanzim etmek
ve "Güven Tarifesi"nin
getirdiği diğer farklı uygulamaları
sunmak için Güven Sigorta
tüm yurt sathında sizleri
bekliyor
GÜVEN SİGORTA
"Sigortacılık Güven İşidir"
Istanbul: Tel 154 79 00 14 Ha'l Te<ex 24336 Gvn tr Fax 155 5 8 88 Ankoro: Tel 117 18 3 9 - 1 1 7 8 6 4 3 1 2 5 3 4 7 2
lımir: Tel 12 08 33 14 46 7<: 19 C 7 33 M.rıin: Tel 513 30 513 60
Samsun: Tel 15 10 05 Manin Sarbast Bölg«: Tel 389 90 Antolya: Tel 18 76 16 18 76 17
tınm mekanizmasının tran tara-
fından delinmeyeceği yolunda
"saglan bir güvence sayüması
gerekti|ini" belirttiler. Tahran'ın
bölge dışı ülkeknn bölgeden uzak
tutulması yönündeki isteği ise şoy-
le yorumlandı:
"tran bolgede benzersiz buyttk-
lıikte bir askeri yığuıak yapan
ABD'nin bölgeden uzak turulma-
sını istemekfe, daha çok kendi bal-
lu ve Körfez'de lsiam Cumburive-
ti'nin taraftan olan diğer halkla-
ra bir mesaj vermiş otdu. Tahran,
böylece 'Ben ABD'nin uzak tutul-
ması için gerekli girişimleri
yaptım' diyebüecek.
"Dört avantaj"
Bozer'in Iran'daki temaslarma
ilişkin değerlendirmelerde öne çı-
kan diğer unsur ise, Pakistan'ın da
katıhmıyla yapüacak üçlü görüş-
meler oldu. Iran'ın önerisiyle gün-
deme gelen ve Tahran'da üç dışiş-
leri bakanı Bozer, Velayeti ve Ya-
kuphan arasında yapılan toplan-
tıda kesinleşen "Körfez konasnn-
da duzenli üçlü istişareler
yapüması" karannm Türkiye'ye şu
açılardan "yarar" getirmesi bek-
leniyor:
1. Kriz sonrası oluşumlar tran,
Körfez krizi sonrasında bölgede
gündeme gelebilecek yeni siyasi
oluşumlarda söz sahibi olmak is-
teyecek. Irak, Kuveyt'ten çekilmeyi
kabul ederse, yapüması olası ba-
nş görüşmelerine Iran'm katüma
olasılığı yuksek. Türkiye, kriz son-
rası oluşumlan etkileyebilmek için
Tahran'la yakın işbirliğine önem
veriyor. tran ve Pakistan bağlan-
tısunn Türkiye'nin de banş görüş-
melerine katümasmı kolaylaştıra-
cağı, Batı'nın Tahran'la diyaloğu
güçlü bir Ankara'nın görüşmeler-
de etkin olmasını yeğleyeceği dü-
şünülüyor.
2. ABDfleüişkfler Irak'ın Ku-
veyt'i işgali sonrasında ön planda
görülen Washington-Ankara işbır-
liği çerçevesinde de Tahran bağ-
lantısı önemli. ABD, diplomatik
ilişkileri bulunmayan tran ile
Türkiye üzerinden "bag" kuruyor.
YetkiÛler, bu aracüık görevinin
ABD açısından Türkiye'nin öne-
minin artmasına neden olduğunu
savunuyorlar. Sovyetler Birliği Ue
Arap âlemi arasında "kuşak"
oluşturan Türkiye, tran ve Pakis-
tan'ın isbirligi ile Tahran'daki
"and-Amerikan" egilimlerin Kör-
fez krizinde ön plana çıkmasımn
engellenebileceği duşunulüyor.
3. Ortadoğu'daki imaj: Pakis-
tan ve tran ile işbirliğinin "en
degerli" görülen yönlerinden biri
de Türkiye'ııin bölgede "Bato'nın
jandarması, ABD'nin sözciisa"
gibi bir imaj yaratmasını engelle-
yebilme özelliği. Yetkililer, Anka-
ra'nın Tahran ve Islamabad'la iliş-
ki kurarak Ortadoğu güçleriyle iş-
birliğini gösterdiğim, bunun Arap-
tslam âlemi açısından önemli me-
sajlar içerdiğini belirtiyorlar. Tah-
ran'ın ABD karşı politikalanna
karşın, iki başkent arasında diya-
loğun sürmesi, Türkiye'nin BM
karanna dayanan çözümlerden
yana olduğunu vurgulamasıyla
birleşince, uluslararası kamuoyun-
da daha "tarafsız" bir imaj yara-
tüması sağlanabUiyor.
4. tç dengeier: Yetkililer, Iran-
ın "tslam devrimi ihracı" planla-
rının' ortadan kalkmadığına da
işaret ediyorlar. Bu çerçevede,
Tahran'la kurulacak iyi ilişkilerin,
Türkiye"deki iç siyasi dengelerin
denetünini kolaylaştıracağı ifade
ediliyor. Yetküilere göre, tran'm
Türkiye ve laiklik aleyhinde pro-
paganda yapmasının önlenmesi ve
tran'la kriz sonrasında "birbirle-
riain içişierine kanşmayan ild
komşa ülke" olarak Uişkilerin sür-
dürülebilmesi için önemli bir fır-
sat yakalandı.
DUN1ADA BUGUN
ALİSİRMEN
Hesap
Temel'i darağacına çıkarmışlar, ilmeği boynuna geçirmeden
önce de âdet üzre sormuşlar:
— Söylemek isteğin son bir şey var mı?
— Var, demış Temel, bu bana iyi bir ders oldu.
Öyle hallere düştuk, öylesıne hıçbir şeyden ders almaz, umur-
samaz bir toplum otduk kı artık olaylardan iş işten geçtıkten sonra
bile ibret alanlar bilge sayıhr oldular.
19 ağustos günü yapılan kısmı yerel seçimlerden Etimesgut
ve özellikle Bayrampaşa önemliydi. Yeni oluşturulan bu seçim
bölgelerindekı oy dağılımına bakıldığında, her iki yöreden de
SHP'nin büyük bir yenılgiye çıktiğı görülecektir. Gerçekten de
SHP 1989'da Bayrampaşa'da 24.165 oy almışken 19 ağustos gü-
nü 6.835'e düşmüş. Etimesgut'ta da 15 yıl içinde 5.512'den
3.731'e inmiştir.
Bu iki önemli seçim bölgesinde SHP çok, ama çok ciddi bir
yenılgiye uğramış ve buralarda seçim sandıkları, bız gazeteci-
lerin kamuoyundan ve çevreden edindiğimiz izlenımi doğrular
bir görüntü vermişlerdır.
Ikı seçim bölgesının özelinden çıkan net görüntü ile çakışan
Türkiye genelinden edindiğimiz ızlenim, iç çekişmeleri, karışık-
lığı aşıp kargaşa boyutuna varmış olan SHP'nin hızia prestij yi-
tirmekte olduğudur. Bu sosyal demokrat partinin Erdal İnönü-
nün insana güven veren görüntüsü sayesinde elde ettiği güve-
nilırliği yok olmuş ve örgüt artık büyümeme ya da duraklama
dönemini de aşıp küçülme dönemine girmiş bulunmaktadır. Bu
görüntünün yanı sıra SHP, kulislerinde ayak oyunları, sahte aday
kayıtları gıbi olayların alıp başını gittiği, içerdekilerin birbirleriy-
le uğraşmaktan politika üretemediği bir kuruluş ızlenimini de ver-
mektedir.
Türkiye genelinde, sıkça yaşanan ve artık kamuoyunu ciddi
biçimde rahatsız eden delege dümenleri ile ayak oyunlannın Bay-
rampaşa özelinde nasıl geliştiğinin bir özetini bugün arkadaşı-
mız Hıkmet Çetinkaya'nın yazısında okuyabilirsiniz.
Yazıyı okurken bilin ki Hikmet'in yazdıkları, yer kaygısıyla ya-
pılmış bir özettir.
Ve bu yazıyı okuduktan sonra çoğu zaman gazetecılerin adı-
nı yanlışlıkla "Çalım" diye yazdıkları, Vahıt Çalın'ın çalımlarına
ve sonucuna şaşıp kendi kendinıze şöyle mırıldanabilirsiniz:
"Yamandır Vahit'ın çalımı
Sonunda SHP'yı yakar yalımı"
Ancak, eğer Bayrampaşa seçıminde yalnızca, SHP'nin tüm
örgütû de isyana itmiş olan adayının kişiliğiyle sınırlı kalırsanız,
korkarım gerçeğın büyük bir bölümünü gözden kaçırmış olur-
sunuz.
Çünkü her şeyden önce Vahit Bey çalımlarını kendi başına at-
mıyor. Vahit Bey'in çalışmalarında eski iş ortağı ve 'Bahriyeli
1
lerın taktisyenı Erol Çevikçe'nin de payı var. Bayrampaşa Be-
lediye Başkanlığı için aday saptanması sırasında, listelerde oy-
nadığı oyun yüzüne vurulduğunda "Bahriyeli" Erol Çevikçe, Er-
tuğrul Günay'a son derecede rahat bir üslupla şöyle diyordu:
— Listelerın tanzimi sırasında çok önemli gördüğüm bu 22
kişiyi ben üye kaydettim
— İyi ama Merkez Yürütme Kurulu'nun reddettiği bir şeyi siz
nasıl yaparsınız?
Çevikçe yine aldırmıyordu:
— Yaptığım bu işin tüzüğümüze aykırı olduğunu biliyorum. Bu
benim kışısel kusurumdur, bunun sorumluluğunu alıyorum.
Bu olay arkadaşımız Melih Aşık'ın "Arka Pencere"sinde 18 tem-
muz günü çıktı. Sayın Çevıkçe'den ne bir açtklama ne de bir ya-
lanlama geldı.
Dün, Sayın Erol Çevikçe'yi SHP Genel Merkezi'nden telefon-
la aradık, kendıleri seçim günü yurtdışına gitmışler ve bir hafta
kadar sonra döneceklermiş.
Zaten öyle anlaşılıyordu ki SHP yönetimi, partinin görüntüsü
ile ılgılı suçlamalan hiç üstlenmeye nıyetlı değıldi
Nitekim Adnan Keskin, Bayrampaşa bozgunu üzerine, arka-
daşlarımıza şunları söylüyordu:
— Propaganda avantajını 6bür partiler kapmıştı. Adayın kişi-
lıği 1, 2 puan kaybettirmiş olabilir. ,,(V.,M1
Sayın Keskın'e göre asıl sorumlu da bulunmuştur:
— Asıl sorun yerel yönetimlerdeki güçlûklerimizdir. Partiye yo-
nelik şıkâyetle karşılaşmadım.
Sayın Adnan Keskın'i gerçekten kutlamak gerek. Kendileri da-
ha bir hafta, 10 gün önce seçimı yıtıreceklerinı nasılsa kavra-
mış olan ve hemen bir sorumlu bulmak üzere kollan sıvayan Ge-
nel Sekreter Deniz Baykal'ın ızinden yürüyerek Eyüp Belediye
Başkanı ile istanbul Anakent Belediye Başkanı Nurettin Sözen'i
harcayarak ışin içinden sıyrılmaya çalışıyorlar.
— Nuretin Sözen beceriksizdi, onun için yitirdik seçimi, diye-
rek işin içinden sıyrılmak, sorumsuzluğun ve seçmene saygı-
sızlığın doruğudur.
Ama şaşmamak gerek. Türkiye'nin en büyük en sorunlu ken-
tine belediye başkanı adayı gösterip, sonra onu beceriksizlikle
suçlayarak işin içinden sıyrılma taktiği yeni değildir ve daha ön-
ce aynı taktik CHP'nin istanbul Belediye Başkanı Ahmet isvan'a
karşı da uygulanmıştı.
Bugün Sözen'i harcayarak işin içinden sıyrılmak isteyenler, oy
yitirilince eğer Sözen'i sorumlu tutuyorlasa, kazanılınca da yine
aynı mantıkla Sözen'i sorumlu tutmalıdırlar. Eğer kaybın nedeni
Sözen ise geçmişte kazanmanın nedeni de Sözen'di. Eğer bu-
gün, Sözen kaybetti ise 1989 27 martında kazanan ve SHP'nin
ortalamasmı yurt çapında da yükselten yine Sözen'di.
Öyle değil mi?
O zaman, SHP'yi yöneten beyler, söyler misıniz. o günlerde
hangi yüzle çıkıp o sonucu genelleştırerek "Halk Özal'ı istemi-
yor, bizlerı istiyor" diyebildinız?
Eğer o gün çıkan oylar Özal'ın ıstenmediği, sizin istendiğiniz
anlamını taşıyor idıyse bugün çıkan oylar da aradan geçen sü-
re ıçmde sizin de istenmediğiniz anlamını taşır.
öyle değil mı?
Ama Sayın Adnan Keskin'in açıklamasına göre SHP üst yö-
netiminin bizim öyküdeki Temel kadar bile bilgeliği kalmamıştır
ve onlar hiçbir şeyden ders almadan küçüle küçüle yokluğa doğ-
ru uzun bir yolculuğa çıkmışlardır.
ANKARA'DAKİ DİPLOMATİK ÇEVRELER:
'Saddam gitsin, BAAS kakın'
YASEMİN ÇONGAR
ANKARA — Irak'ın Kuveyt'i
işgaliyle başlayan Körfez krizinin,
işgalüı sona ermesiyle bitmeyece-
ği görüşü Ankara'da giderek yay-
gınlaşıyor. Birçok Batı başkentin-
de de dile getirüen bu görüş, Sad-
dam Hiiseyin yönetiminin kriz
sonrasında işbaşında kalmasmın
'olanaksu* ve 'sakucalı' olacağı
tezine dayanıyor. Bu tezden yola
çıkılarak yapılan üst düzeyli de-
ğerlendirme toplantılarında,
"Saddam sonrası senaryolar" gi-
derek ağırlık kazanmaya başladı.
Yetkililer, Irak'ta rejün içi bir çö-
züme gidümesinin, "Türkiye açı-
sından en uygun gelişme" olaca-
ğı görüşünde birleşiyorlar. "S«d-
dam gitsin, BAAS kakın" diye
özetlenebilecek bir senaryonun
benimsenmesinin asıl nedenini,
"bölgedeki Kürt unsDnınan yarat-
bp kaygılar" oluşturuyor.
Ankara'da geçen hafta yapılan
üst düzeyu' değerlendirme toplan-
tılannda, "Irak'ta olası bir yöne-
tim degisikliginii] Bulgaristan'da-
Idne benzer biçimde gerçeldcşme-
a, bizim için en iyi otasdıktır" gö-
rüşü ön plana çıktı. Yetkililerin,
'Sofya modeii' diye adlandırdık-
ları bu görüş, Bulgaristan'da eski
Dışişleri Bakanı Petar VDadenovi
un Devlet Başkanı Todor Jivkov-
un yerine geçmesi benzeri bir yö-
netim değişikliğinin Bağdat'ta da
geTçekleşebileceğini öngörüyor.
Dışişleri BakanlığYnın üst düzey
bir yetküisi, Cumhuriyet'e şu de-
ğerlendinneyi yaptı:
"Saddam Hüseyin *one man
sbow' yaparak, iükesini tflm dun-
ya Ue karşı kaı^ya btrakn ve nça-
ramnn eşifiae getirdL Ba dnın-
man Ink'taki BAAS yöaetiminin
bazı üyeleri tarafındaa aalasddı-
gı görasöndeyiz. Bafdat'taki ba-
zı yetUüleıia Saddam'ın gtaaesiy-
le krizin çözölebUecefi, Knveyt'-
ten çekfine karannın ahnabUecegi
ve nlnslararası banş görüsmeleri
yapdmasımn kabnl edilebUecegi
yönusde defetlcndinBCİeri olabi-
lir. Ba deieriendinncler sonacan-
<U SaddamiB BAAS içiwJ«n bir
girişimle görevdea ahaması &ü-
müzdeki haftalarda gerçeklesmesi
obuı bir getismedir."
Arap SosyaHst Uyanış Partisi1
nin (BAAS) 1952 yüında Şii öğ-
renci lideri Fttad Al-RJkabi tara-
fından kurulan Irak kolu, Anka-
ra tarafından *Bagdat'U fetikrar»
güvenccsi' olarak görülüyor. Yet-
kililer, Bağdat yönetiminin iç po-
litikalanna kanşüamayacağım,
ancak Şii-Sünni Araplar Ue Kürt-
ler arasındaki üçlü dengenin çok
hassas olduğu Irak'ta BAAS reji-
minin ilk iktidara geldiğj 1963 yı-
lından bu yana *etnik çanşmaaan
büyük ölçüde engeüedijini' bdir-
tiyorlar. Yetküilere göre "BAAS
giderse, Irak'tald ikind biymk si-
yasi giic olan Kirüer, ytactbBde
biyik iddia sakibi oUeak. Kirt-
lerinaguiıUıoM^vMrbiUne-
tin kBnrimaa, TttıUjfUa •taaal
çıkarian ve cinca^Ü apavdu si-
rekli bir tehUkc otaftumMkcck.
Daha kritik bir tom be Irak
Kiirtlertııin Saddaas TOMtfc^M
karfiayıkluutaaytaoftayaç*»-
bOecek. ABD-min bMgcde «yn bir
KHrt dcvled kuıhufltı dcsatk-
kyn geieneksd dı» poütikaaı da
dmcye cbtfM, TiiıldycrBfcı lopnk
MtiulüftiM «eMit edcaı ı d ş s e -
ler bektaKbUecek."
Bu olasüıklan 'sakmak' gordfl-
ğünü diplomatik kanallardan
Washington'a da ileten Ankara,
aynı kanallardan Irak yönetimin-
dekiTahaYadnRamazaı^la-
nkAdzfiMi
dam Httaeyta'hı yotei atau ote-
sılıgiMin ne oUMtecctT yönOnde
bilgi ve değerlendirmder edinme-
ye de çahşıyor. Yetkililer, BAAS
Partisi'nin Ûk kurulduğu yıllarda
Şii egemenliğinde olduğunu, son
dönemde ise parti yöoetiminde
Sünni Araplann yüzde 85, Şii
Araplann yüzde 6, Kürtlerin ise
yüzde 9 oranında bulunduğuna
dikkat çekerek, "B«sa geçccek
ikind adanun SöıntAraM otea-
sı otMahgt yiiksek. Efcr ba fHfck-
lefinezaeBAASİdl
I n l f f i ı boyntlara
diyor.