Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
25 TEMMUZ 1990 HABERLER CUMHURİYET/U
Akbulut: Su işini biz çözecegiz
• KONYA (Cumhnriyet) — Başbakan Yıldınm
Akbulut, dün devlet bakanları Kemal Akkaya, Mehmet
Keçeciler ve Konya milletvekilleriyle birlikte Konya'ya
gelerek 19 ağustosta belediye başkanlığı seçimi yapılacak
olan Güneysınır Uçesinde incelemelerde bulundu. Ilçede
hükUmet konağı binasının temelini atan Başbakan
Akbulut tören sırasında yaptığı konuşmada, muhalif
belediyeleri partizanlıkla ve kendi maaşlannı arttırmakla
suçladı. "Hizmet istiyorsaruz bize oy vermelisiniz. Sizden
oy istiyorum, ama kendim için değil; sizin için" diyen
Akbulut, Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin
SOzen'i de eleştirdi. Akbulut, "O işçi almakla, belediye
gelirlerini çarçur etmekle meşgul. Bir projeyle Istanbul'un
su sorununu en yakın zamanda çözeceğlz" dedi.
KKTC ile üişküer
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — Türkiye, KKTC
Başbakanı Derviş Eroğlu'nun Ankara'ya yapmakta
olduğu resmi ziyaretten de yararlanarak Kıbns Türk
kesimi ile ilişkilerini "derinleştirmek" istediğini en yetkili
ağızdan duyurdu. KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu
onuruna önceki akşam Ankara'da verdiği yemekte
konuşan Başbakan Yıldınm Akbulut, "Milli davanın
daha yakın işbirliği içinde yürütülmesi gerektigine" işaret
ederek Kıbrıs Türk halkma içinde bulunulan, "zor ve
hassas dönemde birlik ve beraberliğin korunması"
uyarısında bulundu. KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu dün
Devlet Bakanı Yazar'la yaptığı resmi görüşmelerden önce
Dışişleri Bakanı Ali Bozer bir "iş kahvaltısmda" buluştu.
Eroğlu-Bozer görüşmesinde ağırlık olarak Kıbns Rum
kesiminin ATye yaptığı tam üyelik başvunısu sonrasında
Kıbns sorunu açısından ortaya çıkan yeni durumun ele
alındığı belirtiliyor. Derviş Eroğlu resmi ziyaretinin son
günü olan bugün Cumhurbaşkanı Turgut Özal tarafından
kabul edilecek.
Lozan Konferansı
• TRABZON (Cumhuriyet) — Lozan Barış
Konferansı'mn 67. yıldönemi nedeniyle Trabzon
•Jelediyesi'nin düzenlediği "Evrensel banş sürecinde
•Lozan Antlaşması'nın yeri ve önemi" konulu panel dün
Hamamizade Ihsanbey Kültür Merkezi Salonu'nda
yapıldı. Gazetemiz yazarlanndan Sami Karaören'in
yönettiği panele katılan SHP Genel Başkanı Erdal
Inönü, son günlerde dış basında Lozan geçerli değildir
seklinde yer alan haberlere değinerek, "Lozan bugün de
yann da canhlığını koruyacaktır. Çünkü Lozan'la gerçek
bir banş sağlanmıştır" dedi. Panele konuşmacı olarak
katılan Prof. Dr. Tank Zafer Tunaya, "Lozan'da
müttefikler Türkiye'yi hesap sormaya çağırdılar, ama
yanıldılar. Hesabı soran Batıhlar değil, Türkiye oldu"
dedi. Büyükelçi Osman Olcay ise antlaşmayı "Batı'ya
karşı ilk büyük diplomatik zafer" olarak niteledi. Prof.
Dr. Şerafettin Turan da konuşmasında Osmanlı tarihini
ele aldı. Bu gelişim içinde Lozan Antlaşması'nın önemine
değindi.
'Soygıın siyasi değiP
• tZMtR (Curahuriyet Ege Bürosu) — Tanm Orman ve
Köy İşleri Bakanlığı Izmir tl MUdurlüğü soygununu
gerçekleştiren ve soygunculara yataklık yaptıklan öne
sürülen ikisi kadın 10 kişi DGM SavcıuğYna gönderildi.
Olayla ilgili olarak açıklama yapan siyasi şube yetkilileri,
soygunun siyasi amaçlı olmadığinı, soygunculann
kendilerine iş kurmak amacıyla bu eylemi
gerçekleştirdiklerini söylediler. Soygunu gerekleştirdikten
sonra yakalanan Mehmet Demir, Ali Rıza Kırmızı ve
Mehmet DüzgUn'ün yapılan sorgularında, üç sanığın
1980 öncesi Diyarbakır Sıkıyönetim Askeri
Mahkemesi'nde sol bir örgüte üye olmaktan
yargılandıklan ve hüküm giydikleri belirtildi. Soygundan
sonra 06 ve 666 plakalı Murat marka otomobili de
olayda kullandıklanmn saptandığı belirtilen açıklamada,
soyguncularca Tarun ll Müdürlüğü mutemedince
personele dağıtılmak üzere muhasebeye getirilen 401
milyan 338 bin 443 liranın çalmdığını, bu paranın 10
ilyon S3S bin lirasının gözaltına alınan sanıklann ev ve
uzerlerinde ele geçtiği belirtildi. Olayla ilgili olarak
Şükrü Kara ile Ibrahira Şahin'üı arandığı bildirildi.
Personel sınav yönetmeligi
• ANKARA (UBA) — Emekli Sandığı Genel
Müdürlüğü merkez ve taşra teşkilatma alınacak personel
hakkındaki sınav yönetmeliği Resmi Gazete'nin dünkü
sayısında yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Yönetmelik ilk defa devlet memurluğuna atanacaklar
yeterlik ve yarışma sınavlan, sözlü sınav, mülakat ve
uygulamalı sınavdan geçirileceklerini öngörürken
sorulann Atatürk llkeleri ve İnkilap Tarihi, Temel
Yurttaşhk Bilgisi, Türk Kültür ve Medeniyetleri, Türkçe-
Kompozisyon ile matematik konulannı kapsayacağını
hükme bağlıyor.
Maden ocagında göçtik: 1 öltt
• ZONGULDAK (Cumhuriyet) — TTK Amasra
Müessese Müdürlüğü maden ocağında önceki gün saat
22.30*da meydana gelen göçük kazasında bir maden işçisi
öldü, S işçi de yaralı olarak kurtanldı. Maden ocağının
birinci batı taşdamar irtibat baca altında maden direği
çukuru açmak için yapılan çalışmalar sırasında grizu
patlaması sonucu oluşan göçük kazasında, kazmacı işçi
Mustafa özdemir (34) öldü.
Şanlıurfa'da salgın alarmı
• ŞANLIURFA (Cumhuriyet) — Kent merkezinde bir
süredir görülen tifo, bağırsak enfeksiyonu ve sanlık gibi
hastalıkların bazı semtlerde içme suyuna kanalizasyon
karışması sonucu salgına dönüştüğü, son beş günde
300'den fazla kişinin tedavi için hastanelere başvurduğu
bildirildi. önceki gün olağanüstü toplanarak acil
önlemler alınmasını kararlaştıran tl Hıfzısıhha Kunılu,
kent merkezinde yeşil sebze ile açıkta içecek ve gıda
maddesi satışını süresiz olarak yasakladı.
Valilik ve Halk Sağhğı Müdürlüğü'nün "içOmeı"
raporu vererek dağıtımını yasakladığı Bahklı Göl
suyunun, içme suyu sıkmtısı nedeniyle yeniden evlere
verilmesi yüzünden ortaya çıkan tifo, sanlık ve bağırsak
enfeksiyonu gibi salgın hastalıklar içme suyuna
kanalizasyon da kanşınca salgına dönüştü.
KAMUOYUNA
Halkın Emek Partisi (HEP) tarafından düzenlenen ve partili
milletvekillerinin İstanbul'dan Diyarbakır'a kadar
sürdüreceği "Onurlu ve özgür yaşam yürüyüşü"nü aşağıda
imzaları bulunan biz Vanlı ilerici, yurtsever ve demokratlar
olarak destekliyor; özgür ve insanca yaşama hakkına layık
halkımızı, bu eylemi desteklemeye çağırıyoruz.
Remzi KARTAL, Tayylp KIZILYILDI2, Şevket AKTAŞ,
Zekeriya AYDIN, ilhan GÜNERİ, Hakan KARTAL, Yusuf
YAKUT, Ayhan YURTSEVER, Mehmet AVCI, Yılmaz ELÇİ,
Necdet SOFRACI, Okat BAKKALBAŞI, Mahmut
AKKÖPRÜ, Aydın ALOEMİR, Mehmet BAYDAR, Bayram
ELÇİ, Şahabettin ÖZARSLANER, Sabahattln GÜNAY,
Hasan ÖZGÖKÇE, Burhan KARTAL, Cemil ALTAYLI,
Hamdl KARABULUT, Şaban TURGUT, Vehbl TURGUT,
Ismail AYDIN, Sadun ACAR, M. Nurl ERDOĞAN, Burhan
ALTIN ve HEP VAN İL KURUCULARI
Türk basınında sansürün kaldınlışının 82. yıldönümü kutlandı
'Fiili sansür uygıdanıyor'ö z a l Basın hürriyetinin ileri ve modern bir
Türkiye yaratmadaki önemi büyük.
Akbulut Türk basını ülke sorunlarına büyük
bir duyarlılıkla sahip çıkmaktadır.
Inöaü 82 yıl sonra gelinen yer düşündürücü
Demirel Ülke yönetimi basın üzerinde fiili
sansür uyguluyor. Basınımızın ve basın
kuruluşlarımızın üzüntüsünü paylaşınm.
Haber Merkezi — Türk bası-
nında sansürün kaldınlışının §2.
yıldönümü dün kutlandı. Yıldö-
nümü nedeniyle bir mesaj yayım-
layan Cumhurbaşkanı Turgut
özal, "Basınımızın, milletimizin
banş ve buzur içindeki yaşamına
katkılannın devamını dilerim"
dedi. Başbakan Yıkünm Akbulut
mesajında anayasada basının hür
olduğunun ve sansür edilemeye-
ceğinin hükme bağlandıgını hatır-
latarak "Basınınıız da bu hük-
mün gereklerine uygun olarak ya-
yın faaliyetlermi sürdünnefctedir"
ifadesini kullandı. DYP Genel
Başkanı Süleyman Demirel ise
"Ulke yönetiıni basın üzerinde fi-
ili sansür uyguluyor" görüşüne
yer verdi. Halkevleri Genel Sek-
reteri Engin Atasü, sansürün kal-
dınlışının 82. yıldönümünde ülke-
de genel görünümûn hiç de iç açxa
olmadığinı belirtti. Yurt capında
bölge Gazeteciler Cemiyetleri de
yayımladıkları mesajlarda "basın
özgürlüğünün demokrasilerde var
oluş nedeni" olduğu göriişünü sa-
vundular.
Cumhurbaşkanı Özal, mesajın-
da şunlan söyledi:
"Türk basınında sansürün kal-
dınlışının 82. yıldönraünü kutlu-
yonım. Çoğufcu parlamenter de-
mokrasinin tamamlayıa bir unsu-
ru olan basın hürriyetinin ileri ve
modern bir Türkiye yaratmakta-
ki önemi büyüktür. 2000'li yılla-
ra gelirken enformasyon çağuun
bilim ve tekootojisiyte bütünleşen
basıumızın. millletimizin banş ve
buzur içindeki yaşamına katlula-
nnın devamını diler, basın cami-
amıza bu onur günlerinde içten
sevgi ve saygılar sunanm."
Başbakan Akbulut da mesajın-
da anayasada basının hür olduğu-
nun ve sansür edilemeyeceğinin
hükme bağlandığını hatırlatarak
"Basınınuz da bu hükmun gerek-
lerine uygun olarak yayın faali-
yetierini sürdürmektedir. Mem-
nuniyetle söyleyebilirim ki Türk
basını ülke sorunlanna büyük bir
duyarlılıkla sahip çıkmakta, özel
hayaün gizliligiae özen göster-
mekte ve demokrasinin kökleş-
mesine önemli katkılarda bulun-
maktadır" dedi. ,
Türk basınının bugün önemli
günlerinden birini yaşadığmı, 82
yıl önce bugün uzuriuğraşlardan
sonra basının sansür cenderesin-
den kurtulduğunu belirten Erdal
Inönü, "Basınınuz, haberierini
korkusuzca yazabilecek; düşünür-
lerimiz, bilim adamlannuz, rahat-
lıkla görüşlerini açıklayabilecek
ve Türk toplumunu aydınlatabi-
lecekti. Ama aradan 82 yıl geçük-
ten sonra bugun ulaşabildiğimiz
nokta çok düşündunicüdur. Bıi-
tün dünyada insanlar deraokrasi
için harekete geçmişlerken, tabu-
lan yıkmışlarken, son günlerde
Güneydogu olaylan bahane edi-
lerek bıirün yurtta sansür uygula-
nabilmektedir. Dergiler ve basım
evleri kapatılmakta gazeteler top-
lanabilmektedir. Dahası, mevcol
iktidar, devletin leJevizyonuna,
ufak seçim bahaneleriyle sansür
koyabilmektedir. Ancak hükümet
ve Cumhurbaşkanı, aynı yasak
süresinde rahatfakla devlet radyo
ve televizyonunu iktidar lehine
kullanmakta bir sakınca
görmemektedir" dedi.
tnönu, iktidarın bu tutumunu
şiddetle kınadığını SHP iktidann-
da sansursüz bir basın dönemini
gerçekleştireceklerini soyledi.
DSP Genel Başkanı Bülent Ece-
vit,Türkiye'de basndan sansürün
kaldınlması yıldönümünün kı-
vançia katlanamadığınj belirtti.
Bugün Türkiye'de iktidann işine
gdmeyen araşnnna dizilerini dur-
durabildigini ve özel basımevlert-
ni "devletin sansür orgaaı" gibi
kullandıgını öne süren Ecevit,
"Yazariar ve gazeteler hakknda
açılan davalar günden güne
çogalıyor" dedi.
DYP Genel Başkanı Demirel
şöyle dedi:
"Sansürün kaldınhşının yıldö-
oümande basan kuruluşlanmız se-
GAZETECİLER CEMİYETİ'NİN 1990 BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ ÖDÜLLERİ VERtLDİ
Kaya Erdem'e
verilen odul TBMM'ye güvenin
1990 Basın özgürlüğü
ödülleri TBMM Başkanı
Erdem'e, Türkiye Barolar
Birliği adına Başkan
önder Sav'a verildi.
Silahlı saldın sonucu
öldürülen Çetin Emeç'e
basına katkılarından
dolayı verilen özel plaket
eşi Bilge Emeç'e sunuldu.
Gazetemiz sahibi ve
başyazarunız Nadir
Nadi'ye de 'meslekte 50.
yıl' plaketi verildi.
lslaabul Haber Servisi — Ga-
zeteciler Cemiyeti'nin 1990 Basın
özgürlüğü ödülleri, dün akşam
düzenlenen törenle TBMM Baş-
kanı Kaya Erdem ile Türkiye Ba-
rolar Birliği adına Başkan Önder
Sav'a verildi. Silahlı saldın sonu-
cu öldürülen gazeteci-yazar Çetin
Emeç'in Türk basınına yaptığı hiz-
metlerden dolayı eşi BUge Emeç'e
özel bir plaket sunuldu. Bu ara-
da, gazetemiz sahibi ve başyaza-
nmız Nadir Nadi'ye de "Meslek-
te 50. yıl" plaketi verildi.
TBMM Başkanı Kaya Erdem,
Emirgân Parkı Beyaz Köşk'teki
törende yaptığı konuşmada,
"Mutluyum, çünkü bu ödüle ben,
milli egemenlik anlayışını lemsil
eden bir düşünceye, bu anlayışın
her zaman savunncusu olan de-
•nokratik kunıluslann temsilcile-
ri tarafından layık görüldüm. Bu
özellik odölün önemini daha da
artünyor" dedi.
Siyasi partiler gibi, özgür bası-
nın da çoğulcu demokrasinin vaz-
geçilmez bir kurumu olduğunu
vurgulayan Erdem, şunlan söyle-
di: "Demokraük hayatıraızda va-
tandaşm katıiımının saglanması
ve vatandaşın gücünün toplumda
her zaman hissedilmesi gerekir.
Bu nedenle özgür basın ve siyasi
partilerimiz, halkın arzu ve istek-
lerini yansıtmak, dile getirmek dı-
şında kamuoyunun şekillenmesi
ve zenginleşmesi bakımından da
gereklidir. Basının kamuoyu adı-
na denetkme görevi de vardır. Bu
işlevi aacak her türiü güç odakla-
nndan antılmış bir basın yerine
getirebilir. Şunu unutmamız gere-
kir, tarafsız bir basının ilk şaro öz-
gürlüktür. Ben, basın ve demok-
ratik karnluşlann, demokratik, la-
TÖRENLE VERİLDİ — Emirgân Parkı Beyaz Köşk'teki törende
TBMM Başkanı Kaya Erdem (sagda), Türkiye Barolar Birligi Baş-
kanı Önder Sav (solda) ödaDeri alırken, tstanbul Valisi, DMP Ge-
nel Başkanı ve çok sayıda gazeteci de konuklar arasındaydı.
ik cumhariyet ilkelerine aykın bir
gidişi sezinlediklerinde, gerekçesi
ne olursa olsun, tüm gucleriyle za-
yıflıklardan yararlanarak gelişen
bu ortamı anında mahknm etmek
görev ve sorumlulufunu taşanalan
gerektigine inanıyoram."
Cemiyet Başkanı Nezih Demir-
kenl de konuşmasında sansürün
kaldınlış günü olan 24 temmuzun
bir bayram değil, bir onur günü
olduğunu söyledi. Geçen yıllarda
basının, iktidarların keyfî davra-
nışlanyla karşılaştığını belirten
Demirkent, son bir yılda ise 3 şe-
hit verildiğini, matbaalann kapa-
tıldığmı, gazetedlerin sanık olarak
yargı önüne çıkarıldıklarım
kaydetti.
Çetin Emeç'in katillerinin hâlâ
bulunamamış olmasını lanetleyen
Demirkent, "Haber dünyası, tek
merkezden yiMedirilmek isten-
mekte, tek kelime ile basın özgür-
lüğü kaldınlmaktadır" dedi. Ge-
lecek kuşaklara layık olabimek
için samrsız bir özgürlüğü mutla-
ka bir gün elbirliği ile yaratacak-
lannı anlatan Demirkent, sözlerini
şöyle tamamladı:
"Bütün bu çirkinlikler sergile-
nirken, cağdaşlıktan söz eden ba-
zılan bizden muthıluk haberieri
istcmektedir. Bir gün elbette mev-
cut zorluklan yenecek, zümrenin
veya tek adanun keyfi yönetimine
demokratik yollardan son verildi-
ğine tanık olacagız. tşte o gün,
mutluluk haberlerinin verildigi
gün olacaktır. Mutlu bir dünyada
özgür olma umuduyla 82 yıldır
süregiden mücadelemizi sürdür-
meye kararlıyız. Bu sadece bizim
değil, tüm insanlanmızın özlemi-
dir."
Türkiye Barolar Birliği Başka-
nı Önder Sav da son yıllarda hu-
kukun üstünlüğü ve insan hakla-
nna dayalı anayasa için, demok-
ratik hukuk devleti ilkelerinden
ödün vermeden çaba gösteren bir-
liklerine bu ödülün verilmesinin,
Türkiye'de birtakım değer yargı-
lannın hâlâ ayakta tutulmaya ça-
lışüdığmın somut göstergesi oldu-
ğunu söyledi. önder Sav, "Ödü-
lün kişi olarak TBMM Başkanı
Kaya Erdem'e verilmesi de bir baş-
ka anlaraı simgeliyor. Aslında ka-
nun hükmünde kararnamelerie
darboğaza sokulan, 82 yıl once-
sinde karanlıklara gömdüğümüz
sansürü hortlatan KHK'lara kar-
şı görevini yapmakla yükümlü
olan yasa organıııın başkamna ve-
rilmesi, Türk halkj ve basınının
TBMM'ye giivenini sürdürdugünü
simgetiyor. Basuun ensesindeki kı-
lıcın kırılmamış olmasından
hayıfianmaktayız" dedi.
Törende daha sonra 1990 Basın
Özgürlüğü ödülleri, Gazeteciler
Cemiyeti Başkanı Nezih Demir-
kent tarafından TBMM Başkanı
Kaya Erdem ile Türkiye Barolar
Birliği adına Başkan öndeı Sav'a
verildi.
Bir süre önce silahlı saldın so-
nucu öldürülen gazeteci-yazar Çe-
tin Emeç'in Türk basınına yaptı-
ğı hizmetlerden dolayı eşi Bilge
Emeç'e özel bir plaketin sunuldu-
ğu törende, aynca, meslekte 50. yı-
lını dolduran gazetemiz sahibi ve
başyazanmız Nadir Nadi'nin de
aralannda bulunduğu 69, sürekli
basın kartı almaya hak kazanan
41 gazeteciye de çeşitli hediyeler
verildi.
Törene, Istanbul Valisi Cahit
Bayar, 1. Ordu Komutanı Orgene-
ral Muhittin Fisunoglu, DMP Ge-
nel Başkanı Bedrettin Dalan, Be-
lediye Başkanı Narettin Sözen ile
tstanbul Barosu Başkanı Turgut
Kazan ve gazeteciler katıldı. Sö-
zen ile Dalan'ın, aynı protokol
masasında oturduklan ancak kar-
şılaşmamaya özen gösterdikleri
dikkat çekti.
vinc beiirtemiyor, olayı kutlamı-
yoriar. Millet çoğunluğuna daya-
namayan ülke yönetûni çeşitli yol-
lara başvnrarak fiili sansür uygu-
lamaktadır. Halkmuzm haber al-
ma ve doğru olanı bilme hakkı ze-
deienmiş, kamuoyunun serbestçe
oluşması güçkşmiştir. Böylece re-
jim yara alnuşür. Ülkemizde ger-
çek demokrasinin yerinde çarpık
bir rejim vardır. Bu sebeple, hür
secim, hür muhalefet, hur basıa,
hür sendika ve hür üniversite gi-
bi rejimi demokrasi yapaa kav-
ram ve kurallann tumii zedelea-
miştir. Basınıraızın ve basın Int-
ruluşianmızın uzüntulerini payİB-
şınm. Gavretlerimiz her şeyi mcf-
nıiyet içinde yeniden düzeltmek,
tamir etmek ve rejimi rayıaa
ottırtmak yönündedir. Mutlaka
başanya ıılaşılacakür."
Devlet Bakanı Mehmet Yazar,
"Sansür dönemi artık tarih ol-
mnştur. Olağanüstü hal ve bölge-
lerie sınırlı geçki anayasal tedbir-
lerin bazı basın raensuplannca
eleşflrilmesini boş göruruz. Bu tu-
tumlar, tedbirierin zanıretinin ve
huknk devleti uygunluğnnu göl-
gelemez" gönışunü savundu.
MÇP Genel Başkanı Alpasian
Türkeş, 24 temmuzun işçilerin
hak ahna günü olduğunu belirte-
rek bu günün işçi bayramı ve res-
mi tatil olarak ilan edilmesini is-
tedi.
Yasaklar kalksın
tzmir Gazeteciler Cemiyeti Baş-
kanı Ismail Sivri, basının anaya-
sal bir özgurluk beklentisi içinde
olduğunu belirterek "Türk bası-
nı üzerindeki her türiü yasak ve
kısıtlamaların kaldınlması
şartur" ifadesini kullandı.
Çukurova Gazeteciler Cemiye-
ti, "Basın özgürlügünüu olmadı-
gı yerierde hür rejimin varhgından
bahsedilemeyeceği"ni belirtti.
Mersin Gazeteciler Cemiyeti
Başkanı Vahap Şehitoglu, cezaev-
lerinde bulunan tüm gazetecilerin
serbest bırakılmasını, gazeteciler
hakkında açılan ceza ve tazminat
davalannın kaldınlmasını istedi.
Bursa Çağdaş Gazeteciler Der-
neği Güney Marmara Şubesi Baş-
kanı Ydmaz Akkılıç, Türk bası-
nına yönelik son yıllardaki saldı-
nlan ve yasal engellemeleri anla-
tarak "Bu raanzara-i nmamiye
içinde bayram bizûn neyimize"
diye sordu.
Bu bir anma
Muğla Gazeteciler Cemiyeti
Başkanı Naim Kılıç da "Bayraa
kutlamıyoruz. Bu bir anmadv.
Özgür basın demokratik geU$ae-
de kilometre taşı olmaiıdır" diye
konuştu.
Halkevleri Genel Sekreteri Dr.
Ergin Atasü, yazüı açıklamasın-
da, "Hapishanelerde onlarca ga-
zeteci, yazar yüzydlara geçen çi-
lelerini doldurmaktadır. Eleşliri
nitetiği taşıyan yazriar hakaret ka-
bul edilerek bağımsız olmayan
yargı mekanizması karştsında mil-
yarlarca lirayı aşan tazminat da-
valan ile karşı karşıyadıriar. Der-
giler ve matbaalar basumakta, gü-
cünü hangi yasadan aldığı bilin-
meyen insanlar dergileri kapat-
makta, yazarbra gözdagı vermek-
tedirier" dedi.
öte yandan, Çağdaş Gazeteci-
ler Derneği üyesi bir gnıp gazete-
ci Anıtkabir'i ziyaret ederek çelenk
koydu. Çelengin üstündeki, "Saa-
süre hayır, demokrasiye evet" ya-
züı bant Anıtkabir'deki görevliler
tarafından çıkartıldı.
Tandoğan Meydanı'nda topla-
nan gazeteciler, daha sonra Genç-
lik Caddesi'ni izleyerek Anıtka-
bir'e geldiler.
Cumhurbaşkanı teröristlere bu işi bırakmalanm söyledi
OzaFdan teröristlere çağrı
2OOO'e Doğru'dan
Bakan Aksu'ya dava
Cumhurbaşkanı Turgut Özal 4 gün süren
Güneydogu gezisini dün tamamlayarak
Ankara'ya döndü, gezisinin son gününde
Şırnak ve Batman'ın il olmaları nedeniyle
düzenlenen törenlere katılan Özal, pişmanlık
yasasının iyi işlediğini söyledi.
FARUK BtLDİRİCİ /
TUNCAY ÖZKAN
D t Y A R B A K I R / Ş I R -
NAK/BATMAN — Cumhurbaş-
kanı Turgut Özal, Malatya'dan
başlayan ve 4 gün süren Güney-
dogu gezisini dün tamamladı.
özal, Güneydogu gezisinin son
gününde, Şırnak ve Batman'ın il
oluşlanna ilişkin törene katıldı.
Terörün, devletin gücüyle boy öl-
çüşemeyeceğini söyleyen Cum-
hurbaşkanı Turgut Özal, pişman-
lık yasasının iyi işlediğini, tesfim
olanların sayısınm arttığını belir-
terek, "bu işi bırakın" dedi.
Cumhurbaşkanı Özal, Malat-
ya'dan başlayan ve dört gün sü-
ren Güneydogu gezisi sonunda
bakanlardan bölgede toplanan
vergi ve bunlann ne kadannm ya-
tınm olarak bölgeye geri döndü-
ğü ve bölgedeki yatınmların son
durumu konusunda rapor hazır-
lamalannı istedi. özal, geziye ka-
tılan bakanlar Işın Çelebi, Abdül-
kadir Aksu, Cengiz Altınkaya ve
Halil Şıvgın'a bu talimatını ilet-
ti.
Özal, önceki geceyi Diyarba-
kır'da geçirdi. özal, dün sabah
Olağanüstü Hal Bölge Valisi Hay-
ri Kozakçıoğlu'nu makamında zi-
yaret ederek bölgedeki terör olay-
lan konusunda bilgi aldı. Özal,
brifıng öncesinde basın raensup-
lanna özetle şunlan söyledi:
"Bölge Valüigi kurnlduktan
sonra hadiselerin azalması yaka-
buianlann artması, müsademeler-
de teslim olanlann olması, silah-
lı kuvvetlerin 'yakalamıyor
öldürüyorlar' iddiasuun boş oldu-
ğunu ortaya çıkanyor. Ayda or-
talama 12 kişi teslim oloyor.
Bu da pişmanlık yasasınm iyi
işlediğini gösteriy or. Terorun dev-
letin gücüyle boy ölçüşmesi münt-
kün değil. Hem kendileri için hus-
ranla sonuçlanacak bir mücade-
leye giriyoriar, hem de kendileri-
ni isteyerek y a da istemeyerek des-
tekleyenleri de sıkınhlı dııruma
sokuyorlar. Bu işüi çözulebilme-
si bakımından bu işi bırakmala-
nm ben de konuşmalanmda tav-
siye ettim. Bir kez de burada tav-
siye ediyorum."
Özal, konuşmadan sonra heli-
kopterle Şırnak'a geçti.
Özal kentin küçük meydanına
alkışlar arasmda girdi.
Özal, Şırnak'ta yaptığı konuş-
mada insanlann etnik kökenleri-
nin ve anadillerinin ne olursa ol-
sun hicbir zaman aynlığa neden
olmayacağını belirtti. Cumhur-
başkanı Özal şunlan söyledi:
"Biz Türkiye Cumhuriyeti va-
tandaşlannın arasında hiçbir ay-
nra yapraadan birlik beraberlik
içinde olmalarını istiyonız. Etnik
kökeni ne olursa olsun. Hangi
anadile sahip olursa olsun. Hiç-
bir fark düşünmüyoruz. Beraber-
ce, omuz omuza düşmana karşı
İstiklai Savaşı'nda bu millet, bu
memleketi beraberce müdafaa et-
ti. Sınıriannı Misak-i Milli hudut-
lannı beraberce koruduk."
Cumhurbaşkanı Özal, bölgede
birtakım olaylann meydana gel-
diğini, bunlann üzücü olduğunu
anlattı ve sözlerini şöyle sürdür-
dü:
"Türkiye Cumburiyeti devleti-
nin gücü her zamankinden fazla-
dır. Ben Türkiye Cumhuriyeti'nin
devletinin başı olmaktan gurur
duyuyorum. Allah'ın izniyle
Türkiye Cumhuriyeti daha ileri-
ye gidecektir. Etrafınuzdaki ülke-
lere bir bakın, Türkiye'nin daha
güçiü olduğunu göreceksiniz. Bu
yörderde birtakım hareketler olu-
yor. Ama şunu söyleyeyim, boş
İ
* ö
Sınır Alay Komutanhğı'nda aske-
ri törenle karşılandı. Alayda top-
lanan köy koruculdfcna hitap
eden Cumhurbaşkanı Özal, şun-
lan söyledi:
"Burada gördnğünüz vazife
kutsal bir vazifedir. Memleketin
bir nevi müdafaasıdır. Buluadu-
ğumuz topraklann müdafaasıdır.
Burada insanlanmızı, memleketi-
mizi bölmek isteyen, aslında de-
ğeri olmamakla beraber, kıymeti
harbiyesi olmamakla beraber,
ama her halukârda hiçbir düşma-
nı küçümsemedigimizden dolayı,
bu mucadeleyi icabına göre yap-
maktayız. Bu mucadelede sizlerin
de desteği çok önemli bir destek-
tir. Tabiatıyla burada kendi aile-
lerinizi, çoluğunuzu çocugunuzu
ve aynı zamanda yurdumuzu mü-
dafaa ediyorsunuz. Başanlı oldu-
gunuzdan dolayı fevkalade mut-
yere insan kanı döküyoriar. insan hıyum. Bu başanlannızın devamı-
kanı dökmek yerine, insanlan
sevmek lazım. Biz öldürmeyi de-
ğil sevmeyi düşiinüyoruz ve bu
yolda olanlara da bir fırsat daha
verdik. Pişmanlık Yasası'nı geniş-
lettik. Bıraksınlar bu işi, sonu yok
bunun. Sonu olmadıgı için, hem
kendilerine, hem ailelerine, hem
de yanlışlıkla onlan destekleyen-
lere çok büyük kötülük yapacak-
lardır. Bunlan bir tarafa bıraka-
lım geliniz birlik beraberlik için-
de olalım. Şırnak'ın ilçelerini da-
ha yukanya çıkaralım."
Cumhurbaşkanı Turgut Özal,
daha sonra helikopterle Senoba
Köyü'ne inerek bir süre burada
kaldı.
Cumhurbaşkanı Özal, eşi Setn-
ra Özal ile birlikte helikopterle
geldiği Şenoba Taktik Jandarma
nı arzu ediyorum. Türkiye Cum-
huriyeti devletinin başı olarak siz-
lere gerekli her turiü desteği ya-
pacağımızı ifade ediyor ve bu ça-
lışmalannızda faydalı işler yap-
manızı temenni ediyorum."
özal ve beraberindekiier daha
sonra helikopterle Diyarbakır'a,
oradan da uçakla Batman'a gel-
di. Şırnak'ta gazetecileri getiren
Şen Holding'e ait SSCB yapısı he-
likopter 22 gazeteciyle havalana-
mayınca gazetecilerin bir bölümü
Şırnak'ta beklemek zorunda kal-
dılar. Gazeteciler daha sonra yi-
ne aynı helikopterle Batman'a
ulaştınldılar.
Özal, Batman'a 4 saatlik bir ge-
cikmeyle saat 17.00'de gelebildi.
Bekleme sırasında güvenlik kuv-
vetleriyle vatandaşlar arasmda itiş
kakış oldu.
lstanbul Haber Servisi — Ya-
yımı süresiz durdurulan 2000'e
Doğru dergisi calışanlan, Içişleri
Bakanı Abdulkadir Aksu hakkın-
da, "Hürriyet bu bafta 2000'e
Doğnı'yu bassaydı, matbaasını
kapatacaktık" şeklindeki sözleri
nedeniyle 29 milyon lirahk manevi
tazminat davası açtı. Dava dilek-
çesinde, tçişleri Bakanı Abdulka-
dir Aksu'nun yasalara karşın, he-
nüz basıunanuş bir dergi için ül-
kenin en büyük matbaalanndan
birisini kapatmaya karar vermiş
olması ve bu karannı "fütursuz-
ca açıklaması"nm çok ağır bir ku-
sur olduğu savunuldu.
Abdulkadir Aksu hakkında,
2000'e Doğru dergisinin 29 çalı-
şanının davaa olduğu dava dilek-
çesi, dün Ankara Nöbetçi Asliye
Hukuk Mahkemesi'ne gönderil-
mek üzere lstanbul Nöbetçi Asli-
ye Hukuk Mahkemesi'ne verildi.
Kamuoyunda SS kararnamesi di-
ye adlandınlan 413 sayılı karar-
namenin yürürlüğe girmesinden
sonra Hürriyet Gazetesi'nin der-
gilerini basmaktan kaçındığj be-
lirtilen dilekçede, bu konudaki
haberlerin basına yansıdığı gün-
lerde tçişleri Bakanı Aksu'nun 18
Nisan 1990 günlü Güneş Gazete-
si'nde "Hürriyet bu hafla 2000'e
Doğru'yu bassaydı, matbaasanı
kapatacaküm" şeklinde beyanda
bulunduğu anlatıldı. tçişleri Ba-
kanı Aksu'nun bugüne kadar il-
gili açıklamasını yalanlamadığı
vurgulanan dilekçede, "Davalı
Abdulkadir Aksu halen milletve-
kilidir. Üstüne üsdük, T.C. tçiş-
leri Bakanlığını yüriitmektedir.
Bu sıfallara sahip bir kişinin, hu-
kuk düzeninin gereklerine uygun
davranmasını beklemek bizim ve
bütün vatandaşlanmızın hakkı-
dır. Bu durumda bulunan davalı
'henüz yayunlanmamış bir dergi'
hakkında böyle bir beyanda bu-
lunamaz. Eğer davalı 'ben millet-
vekiliyim böyle beyanda buluaa-
bilirim', 'ben tçişleri Bakanıyım,
böyle söyleyebilirim' derse, böy-
le bir kişinin tçişleri Bakanı oldu-
ğu bir iilkede biz, can, mal ve ırz
güvenliği altında olmadığımızı
anlanz" denildi.
Baroya dava
Helsinki
Watch
kmadı
NEW YORK (Cumhnriyet)
— MeTkezi New York'ta bulu-
nan İnsan haklan örgütü "Hel-
sinki VValch" (Helsinki Güven-
lik ve tşbirliği Konferansı'nda
alınan kararların uygulanması-
nı izleyen komite), Türkiye Ada-
let Bakanlığı'nın, lstanbul Baro-
su Başkanı Turgut Kazan ve ba-
ro yönetim kurulu hakkında aç-
tığı sonışturmayı kmadı.
örgütün, Cumhurbaşkanı
Turgut özal'a gönderdiği 18 tem-
muz tarihli mektupta şu görüş-
lere yer verildi: "lstanbul Baro-
su Başkanı Turgut Kazan ve yö-
netim kunılu üyderine işten el
çektirilmesi amacıyla Adalet Ba-
kanlığı'nın başlatuğı yasal soruş-
turma hakkında derin endişele-
rimiz bulunmaktadır. Bu duru-
mun, Türkiye'deki barolann ba-
gımsızlığına yönelik ciddi bir
tehdit olduğuna inanıyor ve siz-
den bu sonışturmayı dnrdur
nızı rica ediyoruz."