Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/2
Düşünceyi Özgür Bırakın
OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 22 HAZİRAN 1990
MELİH CEVDET ANDAY
5 Hazıran gunu ozan, yazar arkadaşlar, Istanbul
Valılığı'ne bır dılekçe vererek "Duşunceve
özgürluk" konulu bır yuruyuş ıçın ızın ıstedıler
Aralarında ben de vardım Sıvıl pohsler Valıhğın
önünde yolumuzu kestıler, maksadımızı sordular
Anlattık Bunun uzerıne aramızdan temsılcı olarak
üç kışılık 3ir heyet seçmemızı, bu heyetı Valı Yar
dımcısı'nın kabul edeceğını soyledıler Demek Va-
lılığe bırlıkte gıremeyecektık, otekı arkadaşlar bızı
dışarda bekleyeceklerdı Bızı, uç kışıyı aldılar, \alı
Yardımcısı'nın odasına doğru göturmeğe başladı
lar Bu sırada korıdordakı bır yetkıh, "Otekden ıçen
alın'" dedı lyı bır davranıştı bu, dıkkatunı çektı
Valı Yardımcısı meşgul bulunduğu ıçın bekleme
odasında bıraz oturduk Ama çok değıl, ıçerdekı-
ler çıkar çıkraaz bızı aldılar, Sayın Valı Yardımcısı,
gene dıkkatımı çeken bır nezaketle karşıladı bızı,
dınledı, sonra başvuru dılekçemızı Emnıvet Mudur
lıiğu'ne göndereceğını söyledı ve şu bılgılen verdı,
dedı kı
— lstanbul'da toplantı ve gösten yurüyüşlen ıçın
on yer ayırdık, bu verlerden bınnı seçersınız ve top-
lantıyı hangı gun yapacağınızı Emnıyet'e bıldırır-
sınız.
Bu uygar karşılama benı duygulandırmıştı, Sa-
yın Valı Yardımcısı'na teşekkur ederek ordan aynl
dık Yardımcının bızı kapıya kadar geçırdığını de
söyleyerek anlatacaklarınu burada bağlayayım
Düşünuyordum, bütün ömrum boyunca, bu ül-
kedekı devlet daırelerınm sertlığıne, hattâ kabalı
ğına alışmış sayılırdım, beklemedığım bır ıncelıkle
karşılaşmak ,benı sevındırmıştı, ama oltnası gere
ken bu ıdı, olması gerekene sevmmek ıse, bır an-
lamda, acı ıdı Demek ulkemızde, demokrası, ın-
sana saygı yönunde önemlı ve olumiu bır değışık-
lık gerçekleşmıştı Doğrusu da buydu
Ozan dostum Şukran Kurdakul da bu olumiu
davranıştan etkılenmış olacak kı, o gun bana, bır-
lıkte başımızdan geçmış olan Babeuf olayıru arjım-
sattı Sabahattın Eyuboğlu ıle Vedat GunyoL bu ün-
lu Fransız devnmcısının yazılannı çevırmışlerdı, kı
tap toplattınldı O tanhte, şımdıkı "Yazarlar
Sendıkası" yenne, "Turk Edebıyatçılar Bırlığı" var-
dı, ben de bu Bırlığın başkanı ıdım Yönetım ku
rulunda konuyu ele aldık ve toplatma olayını pro-
testo anlamında Taksım'dekı Ataturk Anıtı'na çı-
çek bırakalım dedık Polısın bunu nerden, nasıl öğ-
rendığını bugun de bılmem Taksım'e vardığımız-
da butun köşe başları pohs panzerlenyle çevnlmıştı
Bızı alıp Emnıyet 1 Şubeye goturduler Orada so-
ruşturma bıttıkten sonra da nöbetçı mahkemeye ve-
rıldık Yargıç, dâvânın tutuksuz surmesıne karar ver
dığı ıçın bırakıldık
Sonra ne oldu9
Kıtap ıçın açüan dâvâ aklanmayla
sonuçlandı Herkes korkusuz okudu dunyaca tanın-
nuş bu yapıtı Yoksa ayıp olacaktı, toplumumuz uy-
gar dunyanın gözunde kuçulecektı
Bızım yurümemızle ılgılı olaya dönehm 15 Ha-
zıran Cuma gunu saat 13 OO'te Şışh Abıde ı Hürrı-
yet Caddesı'nde "Düşünceye Özgürluk" ıçın ytfru-
yuşe geçecek ıken bır de ne görelım, Istanbul Valı-
lığı bu yuruvüşu ertelememı? mı1
Oysa ben, baş-
vurumuz sırasnda Valı Yardımcısı'ndan görduğu-
muz uygarca karşılamayı bırkaç dostuma, arkada-
şıma övgüyle anlatmıştım Yoksa aldanmış mıydım1
'
Yoksa yenı bır Babeuf olayı ıle mı karşı karşıya ıdık'
Bızde bu tur anlamsız baskıların sonu gelmemış
mıydı9
Ikı ola> arasında gerçı bır ayrım vardı, bınncı-
sınde bızı yaka paça 1 Şubeye göturmuşler ve mah-
kemeye vermışlerdı, ıkıncısınde ıse nezaketle kar
şılanmıştık, ama yüruyuşumuz bılınmeven neden-
lerden öturu ertelenmıştı
Bu da bır ıyıleşme sayılabılırdı kuşkusuz, ama
kuşkuyu temel alan yasakçı anlayış olduğu gıbı du-
ruyordu Bu kuşku, ozana, yazara, aydına dönuk-
tü ve bunun toplumumuzda oldukça gerılere uza-
nan bır geçmışı vardı Düşunen adam yıkıcı oİJir
du, çunkü en ıyı yurttaş cahıl olan yurttaştı, başta-
kının ışı de cahıllen yönetmektı, çunku o da cahıl
dı Dıyeceksınız kı, bu adamlar toplumumuzun ıler
lemesım ıstemıyorlar mı''
Derım kı, bu adamlar "ılerleme" anlayışından
yoksundurlar, Osmanlı Imparatorluğu "ılerleme"
nın ne demek olduğunu anlayamadığj ıçın battı
llerleme, Rönesans'tan sonra başlayan modern bır
duşundur, "değışme"nın kaçınılmazbğı görüşunü
ıçerır Oysa devletın değışebıleceğı anlayışı, devlet-
lıler ıçın butun tarıhte korkunç bır belâ sayılmış-
tır En sağlam >ol, eskıyı surdurmek ve yenı olan
her şeyle ıhşkıyı yasaklamaktır Yenı bır buluş, ye-
nı bır duşün, yenı bır kurum, yenı bır bılgı dokun
calıdır, yerleşık durumu altust edebılır
Oysa ozan, yazar, bılgın, boyuna en yenıyı ara
mak, gereğınde onu yaratmak zorundadır, bunu
yapmayanın yeryuzünden sılıneceğıne ınanır Top-
lumlar ıçın de geçerhdır bu kural, evrensel değışım-
ılerleme yasasına ayak uyduramayan toplumlar ya
sıhnır ya da köie durumuna düşer
lyı bır devlet, ılerleme olanaklarına bütün kapı
larını açan, daha da önemlı olarak, yenıhklerden
korkanları cezalandıran de\let dıye anlaşümalıdır
Ben de Babeuf dâvâsı dolayısıyle çıkarıldığıınız
mahkemede yargıca demıştım kı
— Sayın yargıç, Babeuf kıtabtnın toplatılmasını
protesto etmeğe kalktığımız ıçın savcı bızı huzuru-
nuza getırdı, oysa Edebıyatçılar Bırlığı bunu yap-
masaydı suçlu olurdu
"Duşunceye özgürlük" yuruyuşü ıçın de benze-
rı mantıkla duşünüyorum
Nâzım Hıkmet'm kıtaplannı bunca yıl neden ya-
sakladılar9
O kıtaplardan bınnı Ustünde ya da kı-
taplığında bulduklan yurttaşı neden suçladüar9
Bu-
gün bu soruların yanıtını rahatça verebılıyoruz.
"Saçmalıktan" Bugun onun kıtaplan her yerde sa-
tılıyor ve rahatça okunuyor Bu durumun herhan-
gı anarşık bır olaya neden olduğunu kım üen sure-
bıhr'
Sovyet yazarı Rıbakov'un (onu Moskova'da ta-
nıdım) "Arbat Çocukları" adlı romanı dılıtruze de
çevnldı, okudum Bu romanın basımına yınnı yıl-
dır neden yasak konduğunu anlayamadım Işte çık-
tı, orada çok okunuyor ve hıçbır kötüluğünden de
söz edılmıyor Dahası, Soljenıtsın'm romanları da
basılmakta ve çok okunmakta Otelımden çıktım,
bızı bekleyen taksıye, surücünun yanına oturdum,
arkadaşları beklıyorum Sürucü, radyosunu hafıf-
ten açmış, Çaykofskı dınlıyor ve kıtabını okuyor-
du Kıtabın kapağında Soljenıtsın'ın resmı vardı, ta-
nıdım
Surucüye
— Gulag' dıye sordum
— Da, dedı, Soljenıtsın
Bu kadar basıt bır ış bu, bırakın okusun'
Bırakın yazsınlar, bırakın yürüsünler'
Bırakın hapıshanelerdekı yazarlar, gazetecıler ış-
lennın başına dönsünler''
Sız tıcaretı bırakmakla lıberal olduğunuzu sanı-
yorsunuz, ben de sıze düşünceyı özgür bırakmanı-
zı öğutlüyorum
ARADABIR
Prof. ASIM MUTLU Mımar
Büyiik Eğitimciye Saygı...
Onu, tam otuz yıl önce 23 haaranda yıtırmıştık Günümüzde-
kı okuryazarhk ve kültür düzeyımızde onun ellı yıl önce kurmuş
olduğu Köy Enstıtülerı atılımıyla başlattığı eğıtım seferberlığının
büyük payı vardır Kısa sürede yurda kazandırdığı çok sayıdakı
köy okulu ve öğretmenı, o dönemde yurda ışık saçmıştır
Bırçok ulusa göre hâlâ çok gerı kalmışlığımızın gûnahı da ens-
tıtülerın aydınlattığı ınsanların, artık kendı gıbılerını seçerek ba-
şa geçırrneyeceğınden korkarak türiû ıftıralarla karaladıklan ens-
tıtülerı kapatmayı başaran çırkın polıtıkacıların boynundadır
Köy Enstıtülen yaşasaydı bugun çok daha ılerı bır toplum ola-
caktık
Ellı yıl önce yurdumuzda büyük çoğunluğu oluşturan kırsal
alandakı çok gerı kalmış ınsanımızı, yaşadıkları ılkel koşulları ya-
dırgamadan onlarla kaynaşarak orada yaşayabılecek köyden ye-
tışme öğretmen eğıtebılırdı Bu öğretmen aynı zamanda köylü-
ye bır örnek ve yol gösterıcı olmalıydı Işte köy çocuklarını bu
nıtelıkte yetışörerek öğretmen yapacak Köy Enstıtülen'nın yara-
tıcısı dönemın llköğretım Genel Müdürü Ismaıl Hakkı Tonguç^
tur
Bu yazımda Tonguç'un daıma ılerıyı görerek, daıma hazırlat-
tığı uygar bır plan ıçınde ve hıç vakıt yıtırmeden uygulamaya ge-
çen, üstün düzeydekı ışletmecı yönünü belırtmek ıstıyorum
Tonguç ayrı ayrı bınalardan oluşmasını öngördüğü enstrtüler-
dekı bırımlenn ılışkılerıne göre arazının neresıne ve nasıl yerie-
şeceklennı gösterecek, bınaların plan ve şekıllerını belırleyecek
projeye karar vermek ıçın ulusal bır mımarlık yarışması açmıştı
llk yarışma Antalya'da Aksu Köy Enstıtüsü ıçındı Yarışmaya ka-
tılacak bır mımar olarak yönetmelık gereğı önce yerı görmek tçın
oraya gıttığımde, gelecek ınşaatın yakınında mevcut eskı bır ıkı
kuçuk bına ve geçıcı barakalarda öğretıme başlanmıştı bı-
le An gıbı çalışan ve köy çocuklarından öğrencıler, öğretmenle-
n ve bır ıkı usta ıle yapacakları bınalarının projelennı beklıyor-
lardı
Enstıtülerın genış bır alana yayılmış olarak, okullar, yatakha-
neler yemekhane mutfak camaşırhane ışlıkler toplantı bına-
sı, ıdare bınası, spor ve toplantı alanları öğretmenevien, zıraat
aletlen deposu ahır, kümes fıdanlık ve tarım alanı ıle uyumlu
bır bütün oluşturması ıstenıyordu Tonguç'un bız mımarlara ver-
dığı dırektıf Bınaların ışlevsel olmakla beraber, doğa koşulları-
na uygun yerel malzeme ve ışçılıkle gerçekleştınlebılecek gıbı
ekonomık kolay yapılabılır, basıt formlarda şekıllendırılmesı ıdı
Yurdumun gerçeklerını ve olanaklarını yansıtan bu gorüşlerını
ılke olarak kabul ettım Bunlar tüm mımarlık yaşamıma egemen
oldu dıyebılırım
O dönemde çoğu okulsuz olan köylere, enstıtü çıkışlı öğret-
menlerın çalışabıleceklerı çok sayıda köy okulu yapılması gere-
kecektı PrOjeler ılıman soğuk ve sıcak bölgeler ıçın ayrı ayrı
üç tıp olarak hazırianacaktı Okul, ellı kışılık olacak bır derslık
bır ışlık, üstü ortulü bır teneffüs yerınden oluşacak ve üç odalı
bır öğretmenevını ıçerecekt Mımar Ahsen Yapaner'le beraber
kazandığımız bu yarışmanın yapı projelennı hazırlarken Tonguç
bızden bu bınaları ıstenırse taş gerekırse tuğla ya da kerpıç
duvarlı olacak gıbı üç tıp proje olarak hazırlamamızı ıstemıştı
Hazırladığımız proje ve detayların klışelerı hazırlanarak hemen
devlet matbaasında basılmış ve hemen uygulamaya geçılmesı
ıçın tüm yurda gonderılmıştı Aslında bu bınaları da yerel usta-
lardan yararlanılarak enstıtuler yapacaklardı Tonguç'un çağrısı
üzerıne bakanlığın gönderdığı yataksız ıkıncı mevkıı bıletle An-
kara Hasanoğlan Köy Enstıtüsü yüksek kısımdakı öğrencı ve
genç öğretmenlere okul pro/elerı uzerınde açıkJamalar yapmak
yapı ve elemanlarını anlatmak ıçın bırkaç kez enstıtuye gıderek
ıkı üç gece kaldım Her gece yapılan ve yurdun her yönünden
çağrılan aydın ve sanatçıların, şaırlerın katıldığı toplantılarda şı-
ırler söylenıyor, oyunlar oynanıyor müzık yapılıyor, tatlı ılgınç söy-
leşıler düzenlenıyor ve öğrencılerın kültür düzeylerı yüksettılıyor-
du Orada yapı dersı veren genç mımar Mualla Eyuboğlu (şım-
dı/Anheger) çocuklara uygulama olarak kerpıçten yaptırdığı bır
bına ıle enstıtuye bır kantın kazandırmıştı Yurdun her yerınde,
yenı köy öğretmenlerı, koylülerle beraber büyük bır coşku ıçın-
de okullarını yapmaya başlamışlardı Köylerde yatılı köy okulları
düşünmuştü Tonguç, hep geleceğı düşünüp planlayan ve he-
men uygulamaya sokabılen müstesna bır ınsandı Onunla be-
raber çalışmak ne kadar aydınlatıcı, zevklı ve yararlı ıdı Yurdu-
ma büyük hızmetler vermış olan bu büyük ınsanı özlem, sevgı,
mınnet ve rahmetle anıyorum
GürültüfleSavasımda Teıııol İlkeler
ÇIMENTOİTHAL MALI
• Slıng - Bag'lı - Torbalı
• Lımanda Kamyon Ustunde Teslım
(Tekırdağ ve Zeytınburnu)
TORBASI 8.000,- TL + KDV.
Muracaat Tel. 9-(188) 36830 - 10 Hat
Riaa ZEIıYUT yazdı
öz Kaynaklanna Göre
• 1 ayda. 2 baskı,
• Alevılıgı, Alevılık aç^ından Hk kez sunan kltap
AlevUık haüonda merak edalen tüm konular,
modern bır yorumla uzmanının kalemtnderL
• Anadolu Kültürû Yayınları, tmtün dagıtıcılarda.
SATILIK OTO
Sahıbınden 77 Model 131 ^>ahın gorunumlu
325 25 83
Insanlar belirli bir uygarlık duzeyine geldikleri ve toplumda
birbirlerine saygılı bir biçimde yaşamayı öğrendikleri
zaman, kişılerin yalnızca kendi istek ya da çıkarlan ıçin
başkalarını rahatsız eden gurultuler oluşmayacak, gereksiz
ve yararsız olan gurultuler ortadan kalkacaktır.
Prof. MÜJGÂN ŞEREFHANOĞLU Ytldız Unı. Mım Fak
özellıkle son gunlerde, çevre kırlılığı yara
tan sorunlardan bırı olan gurultu konusu uze-
rınde de durulması, bu konuda oldukça geç
kalınmış olmasına karşın sevındıncı bır du-
rum sergılıyor Çunku ınsanların çe\ re ıle ıl
gılı tum konularda olduğu gıbı, gürultu ko-
nusunda da bılınçlenmesı ve duyarlı olması,
gurültu ıle savaşımda temel etkenlerden bırı
Hızlı kenüeşme, nufus artışı, sanayıleşme
ve benzerı etkenler sonucu etkınlığı önemlı bır
bıçımde ortaya çıkan gurultu konusu, gelış-
mış bırçok ülkede, yıllarca önce kapsamlı ola-
rak ele alınmış, bu konuda uygulama ıle ılgılı
yasa ve yonetmelıkler oluşturuhnuş ve dene-
tımler getmlmıştır Bununla bırlıkte, günü-
muzde de değışık kurum, kurulus ve bılım dal-
larınca konu ıle ılgılı çalışmalar ayrıntılı bır
bıçımde surdurulmektedır
Ulkemızde ıse gurultu konusu uzerınde çe-
şıtlı bıhmsel çalışmaların yapılması oldukça
eskılere dayanmasına karşın, bunun topluma
etkılı bır bıçımde yansıması, bu konuda yasa
ve yönetmelıklerın oluşturulması ve uygula-
maya sokulması çok gecıkmıştır
Orneğın, 1983 yılında çıkan Çevre Kanunu-
nun 14 maddesı hükmune dayanılarak hazır
lanan Gurultu Kontrol Yönetmelığı 1986 yıh
sonunda yayımlanmışür Bu, ötekı ulkelerle
karşılaştırıldığında önemlı bır gecıkmedır Ay-
rıca o gunden bugune dek yonetmelığın uy-
gulanmasıyla ılgılı etkın bır durum olduğu ke
sınlıkle söylenemez Oysa konuya yeterınce
onem verılmış olsaydı, hıç değılse 1986 yılın
dan bu vana geçen dört yıllık süre ıçınde, ge-
rek toplumun bılınçlendınlmesı yönünden ge
rekse kent ve >apı ölçeğınde gurultü denetımı
konusunun ele alınıp uygulamaya geçılmesı
vönunden kuşkusuz önemlı asamalar yapıla-
bılırdı Ancak gerıye dönüş söz konusu olma-
dıgına göre, bu konuda yakınmayı bırakıp, bu-
günden sonra konunun uzerınde yeterınce dur-
mak gerekmektedır
Yapı dışı ve yapı içi
gurultuleri...
Gurultu olarak nıtelendırılen turlu sesler,
değışık bıçımlerde yapı dışında (kent gürul-
tusu) ya da yapı ıçınde oluşarak turlu yollar-
la yakın çevresını etkıler Yapı dışı gurültulen
genelde uç ana grupta toplanabılır
Trafik ve taşımacılık gurulrusır Kent gürul-
tusunu oluşturan en önemlı gurultu, trafık ve
taşımacılık amacıyla kulianılan turlu araçlar
dan kav naklanmaktadır Trafik gurultusunün
etkınlığınde araç nıtelıklen, hızları, yol mte-
yoldur
Bunun dışında zorunlu olarak çıkan gurul
tulerın denetımınde ıse yıne etkın ve ekono
mık olma yönünden uç asama söz konusudur
Gurultunun kaynakta denetum Bu, gurultü
çıkartan kavnak ya da ka>nakların nıtelıkle
rıne bağlıdır Yapı ıçı ve yapı dışı gürultülen
olarak, gurühuyu olabılıyorsa kaynağında,
yaru çevreye turlu bıçımlerde yayılmadan ön
İemek ya da azaltmak, ılk aşamada önem ta-
lıklen, yol yapı konumları, yukseklıklerı, doğa ş ,ya n en etkın ve çoğu kez en ekonomık yol
dur Gurultu kaynakta azaltılamıyorsa ya da
yeterlı değılse ya da turlu nedenlerden öturu
kaynakta denetım yapılamıyorsa, bu kez gu-
rultunun yayılma 6rtamında (havada ya da ka-
tılarda) başka bır deyışle, kaynakla alıcı ara-
sında denetım yapılması gerekır Doğaldır kı
bu denetım bıçımı her turlu kaynak ıçın ge
yapısı, kullanıcı gıbı etkenler önemlı rol oy-
nar
Sanayı gurulrusu: Kent ıçınde çoğu kez böl
gesel mtelık gösteren fabnka, atolye, doklar,
oto sanayı ve benzerlerınden çıkan gurultuler
sanayı gurultusunu oluşturur Kent ıçınde ko-
nut yerleşım bölgelerınde yer alan kuçuk sa
nayı nedenıyle ka>naklanan gurültüler de söz çer u degıldır Bu tür denetımde kaynak ve kay
konusudur nağın bulunduğu çevrenın (yapı ıçı-yapı dışı
Apk hava etkınliklen gurultusu: Spor alan- g l bı) özelhğı önem taşır
ları, açık pazarlar, çocuk bahçelerı, parklar, Yukandakı ıkı aşama ıle yeterlı düzeyde de-
fuarlar, okul bahçelerı gıbı ınsanların toplu netım sağlanamıyorsa va da hıçbır bıçımde gü
olarak bulundukları alanlardan yol, yapı ve rultünun azaltılması söz konusu de-Jılse, o za-
benzerlerının yapımı ve onarımlarından kay m a n denetımın alıcıda vapdması gereğı doğar
naklanan gurültülerdır Bu gıbı alanlarda ge- Bu da değışık nıtelıklerdekı kulak koruyucu-
nellıkle ınsanlar kendı çıkardıklâTi seslerle ya larının kullanılmasıyla sağlanır
da bırlıkte kullandıkları araçlarla gurultu oluş- Bu UÇ aşamada koşullara göre, denetımde
tururlar konuya ıkı temel açıdan yaklaşmak gerekır
Yapı ıçı gurultulenne gelınce, bunlar da üç Bın, teknık açıdan, yam muhendıslık, mımar-
grupta toplanabılır hk, kent planlama uygulamalarıyla denetım
Yapdann ışlevıne baglı gurultuler: Yapılarda ötekı ıse daha çok bırıncı yolla yeterlı koşul-
kullanım amaçlarına yönebk araç gereç, ma- lar sağlanamadığı zaman söz konusu olan, yö-
kıne, motor ve benzerlerınden kaynaklanan netımle ılgılı denetım, örneğın, yasaklamalar,
gurultuler Yapılarda elektrık, pıs su-temız su sure sınırlamaları ve benzerlerı gıbı
gıbı döşemlerden, asansor, havalandırma, ısıt- T ;
ma, soğutma gıbı donatılardan kaynaklanan I n s a n etketli ve SOntlÇ ]__
gurültüler Burada, bmna yolun çok daha önemü ol-
tnsan gurultukn: Yapı kullanıcılarının turlu d u g u n u vurgulamak gerekır. Çünkü özellıkle
nedenlerle ıstemlı ya da ıstemsız olarak çıkart- çağdas yasamın bır gereğı olan bılım ve tek-
tıkları gurultuler Orneğın bağınp çağırma, eş- nolojırun ortaya koyduğu urünlenn ve yoğun
yaları ıtıp çekme, vuksek duzeyde radyo, TV kentleşmenın getırdığı gürültu sorununun, yı-
ve benzerı şeylerın dınlenmesı gıbı
Savaşımda temel ilkeler
Yukarıda kabaca değınılen yapı dışı ve >a
pı ıçı gurultuleri ıncelendığı zaman, nıtelıkle-
rının bırbırlerınden oldukça ayrı olduğu göz
lenmektedır Bunların bır bölumu gereklı ya
da yararlı bır ış ıçın oluşurken, bır bölümu ta-
mamen gereksiz ya da vararsız mtelık taşımak
ta, kımı gurultuler kısa surelı-geçıa özellık ta-
şırken, kımılen ıse uzun sürelı ya da sureklı
olmaktadır Avmca gurultulenn bır bölumu de
ıstemlı olarak yaratılmaktadır
ne bılım ve teknığe dayalı olarak çözumlen-
mesı konuya daha doğru bır yaklaşım olur
Gerek yapı ıçı, gerekse yapı dışı gurültule-
rının oluşmasında ınsan etkenı önemlı rol oy-
nar Çunku dolaylı ya da dolaysız kımı gurul-
tulenn çıkmasında ınsanın türlu tutum ve dav-
ranışları etkılı olmaktadır
Insanlar belırlı bır uygarlık duzeyine geldık
len ve toplumda bırbırlerıne saygılı bır bıçım
de yaşamayı öğrendıklen zaman, kışılenn yal
nızca kendı ıstek ya da çıkarlan ıçın başkaJa
rını rahatsız eden gurultuler oluşmayacak, ge-
reksiz ve yararsız olan gurültüler ortadan kal-
Jşte, butun bu değışık nıtelıklerve gurultu- kacaktır Bunun ıçın
nun tum canlılar uzerındekı turlu yönlerden • Toplumu -çok ufak yaşlardakı bıreyler dahıl-
radyo, televızyon, basın ve benzerlerı gıbı türlu
ıletışım yollarını kullanarak bılgılendırmek,
uyarmak, eğıtmek, türlu kurum ve kuruluş-
larca (özellıkle eğıtım kurumlannda) konunun
uzerınde önemle durmak
1
Bu konuda vayımlanmış otan yasa ve vönet-
olumsuz etkılerı göz önunde tutulduğunda,
gurultu ile planlı bır bıçımde savaşımın önem
taşıdığı açıkça görulur Bunun ıçın de temel
ılkelen belırlemek gerekır
Gurultu ıle savaşımda temel ılkelenn başın-
da, gereksiz olan turlu gurultu kaynaklarının
oluşturulmasını önlemeye çalışmak gelmehdır
Çünku bu, denetımde en etkın ve ekonomık
melık hukumlerının sağlıklı bır bıçımde uy-
gulanmasını sağlamak önem taşımaktadır
VEFAT ve BAŞSAĞUĞI
17 06 1990 gunu meydana gelen
trafik kazasında
uyelenmız
GÜROL lÂRHAN'ı
(1948)
ıle
(Eşi: NESLİHAN, Kızı: SERPIL)
MEHMET ZENGİN'i
(2584)
ıle
(Eşi: AYŞE, Oğlu: ZEKİ CAN)
kaybetmış bulunuyoruz.
Yakınlarının ve camıarruzın buyuk acısını paylaşır, başsağlığı dılenz.
HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI
YÖNETİM KURULU
BOLVADİN
ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
İLAN
1990/34
Davacı Basn Sönmez tara-
fından davalı Fırdevs Sön-
mez aleyhıne mahkememız-
de açılan şıddeth geçımsızlık
sebebıyle boşanma davasın-
da davalının açık kımlığı ve
adresı tum aramalara rağ-
men tespıt edılemedığınden
gazetede ılanına karar venl-
mıştır
Bu nedenle davalı Abdül-
kadırceylan Satı kızı Fırdevs
Sönmez'ın duruşmanın bıra-
kıldığı 11 7 1990 gûnu saat
9'da mahkememızde bızzat
hazrr bulunması veya kendı-
nı bu- vekılle temsıl ettırme-
sı, aksı halde yokluğunda
karar verıleceğı ılanen teblığ
olunur
Basın 46961
GALERİ • ATÖLYE PERA 146 97 38-132 64 26
TC kULTUR R\KANLlG! TURK VE İSL^^^ ESERLER! MUZESI
B A L K A N
NACİ İSLİMYELİ
18 HAZİRAN 30 TEMMUZ l»9O
KLRULUŞ M L I S D ^ V E S T E L l N DECERLI KATMLARIU \
YUSUF TAKTAK
, 11 Mayıs - 4 Temmuz
DERİMOD KOLTOR MERKEZİ
S a h t y o l u B c ı k ı r d e ı c r O u r a k K a z l ( c j n ı e
I S T A N B U L 5 8 2 8 4 0 0
7 Cun Açı*z
YEMENİ MODA
SANAT
Otantık çarpıcılıgın
etkısınde özgün
yaz kreasyonu
Toptan Petakende
K>l«mn Töbank kar*ıu
348 43 52
GORBON
SSLERISL
AYDAN KUT
SERAMİK SERGlSİ
24 Mayıs-24 Hazlran 1990
SANFA SANAT GALERISI
Resım ve Heykel
Karma Sergısı
6 Hazıran - 6 Eytul
Ekıem Kahraman Adem 6enç
Umur Türker Bilal Erdoğan
Ibcahim Çtftçioğlu Mustafa Duzgun
Razjye Kubat Guıdal Duyar
DERİSHOW IHLAMUR Ihlamur Cad Yeş Içımen Sok
No 91 Bejıktaş IST 159 72 55
Sanat
AEDPA
i^mTekstılbank Sa
Galerısı
MİKHAİL
ZLATKOVSKY
Kar katur Sergısı
14-25 Hazıran
HOsrm Gsredt C»d 126
Te«vlkly« 136 12 79
Serg
Duyurulannız Ign
146 97 38
132 64 26
PENCERE
Baston Şenliği
Oktay Akbal ıle bırlıkte benı her yıl yapılan geleneksel Devrek
baston festıvaiıne çağırmışlardı Ne yazık kı bır engelle karşılaştık,
gıdemedık Oysa baston şenlığı hem ılgınç hem de çekıcı olma-
lı Adı bıle güzel, ama Karadenız bölgesındekı bu şırın kasaba-
nın bastonlaVie ışı var dıye düşûnürken bırden aklıma takıldı
— Baston nedır"?
Dunyanın en güç ışlerınden bırısı bu tûr sorulara yanrt ver-
mektır Hergün kullandığımız bınbır sözcükten bınsını seçıp ta-
nımlamaya kalkıştığımızda kekelemeye de başlarız
— Baston mu"> Şey canım bır tür sopa
— Sopa nedır?
— Ha! Sopa mû Değnek
— Değnek ne kı'
Sözlüklerı açıp bakın, 'ağaç dalından ınce uzun sopa" dıye
tanımlar
•
Sopa, degnekten daha okkalı daha kaltavı, daha kalındır, ür-
kutücü bır kışıyı anlatırken ne denır
— Elı sopalı adarn'
Bır tur mağara adamı'
Daha uygar olanlar da sopayı aba altından gösterenlerdır
Değneğın de sopadan aşagı kaJır yerı yoktur Değnekçı ne de-
mek9
Arabacı sandalcı şofor esnafının ış nöbetlerını düzenle-
yene değnekçı denmez mı< Hele esnattan bın düzenı bozsun,
gözunün yaşına bakmaz değnekçı
Sopa uzerıne bılınen çok öykü var Eskı Yunan bılgelerınden
bırı öğrencılerme sormuş
—Sabah dört, öğten ıkı akşam uzen üç ayaklı olan yaratığı ta-
nıyor musunuz?
Kımse bılememış
Bılge demış kı
— Doğduğunda ellen ve ayaklanyla emekleyıp yürûmeye çalı-
şan ınsan sonra ıkı ayağının uzerıne kalkar, yaslandığı zaman da
dayanmak ıçın elıne bır sopa alıp üç ayaklı olur
Sopa her zaman dayak ıçın kullanılmıyor demek kı, ınsanı bır
ışlevı de olabılıyor Orkestra şefı en güzel bestelerı yönlendırip
yorumlamak ıçın elındekı değneğı kullanmıyor mu'
Yıne de sopa deyınce ılk akla gelen çağrışım 'ılkellık"le ya-
kın anlamlıdır
•
Baston, sopanın uygarıdır
Italyanca'dan dılımıze geçmış bır sözcük olmasından mı do-
ğuyor bu7
Yoksa bıçımı ışlenışı kullanılışı yuzunden mı? Bas-
ton deyınce çağrışımlar ne olur'' Derlı toplu, gıyımlı kuşamlı, şık
mı şık bır beyın elındekı sopa değıl mı
9
Ne var kı bastonu kullanmasını bıleceksın, elınde sopa gıbı
tuttun mu yandın
Incelıkten uzak kışının elınde de baston ıster ıstemez sopaya
dönuşür ne kadar ışlenmış bıçımlı güzel ve zarıf olursa olsun,
kâr etmez Kımı zaman sahıp olduğu bastonu batta gıbı kullan-
narak büyük çamlar devıren kışıler de sıyasal hayatımızda On
bıraktılar Celal Bayar bır ara üstünde DP (Demokrat Partı) mar-
kası bulunan bastonla dolaştı
— Celal Bey bu ne?
— Baston
— Pekı, sen bütün ulusun cumhurbaşkanı mısın'' Yoksa yalnız
ıktıdar partsmın cumhurbaşkanı mısın?
Celal Bey 1960 ta bastonunu dolabına soktu, ama aradan otuz
yıl geçtıkien sonra Bayar'a rahmet okutacak Ozal cumhurbaş-
kanlığında düpedüz partızanlık yapıyor, Türkıye'nın değıl ANAP'ın
cumhurbaşkanı gıbı davranıyor
*
Devrek'te çok guzel bastonlar uretıhyormuş dışanya da "ıhraç"
edılıyormuş
Şaşırtıcı değıl mı''
Bunca elı sopalının dolaştığı bır ülkede bastonu kım kullanı-
yor kı? Karakollarında ve hapıshanelerınde sopadan geçılme-
*yen Tûrkıyede baston uretmek okumayı cezalandıran bır dü-
zende yazarlık yapmaya benzıyor
Devreklıler ürettıklerı bastoniarı pazarlamaya kalkıştıklarında
dıyortar kı
— Sayın yurttaşlar' Dünya demokrasıye gıdıyor, sopaları bı-
rakalım, baston kullanalım
1
BAŞSAĞUGI
Malatya Eskı Temsılcımız
Y. Mimar
LÜTFİ AKSOĞAN'ı
kaybetmış bulunuyoruz. Aılesıne, yakınlarma ve
meslektaşlanmıza başsağlığı dılenz.
TMMOB MİMARLAR ODASI
23 HAZİRANDA KOCAEÜ'DEYİZ...
Kardeş ışçı örgutlen
Sendıkacı dostlarımız
Emekçıler
Işçı sınıfımız, BIRLIK ılkesını değışık platformlarda yaşama
geçınyor
Şımdı 22 sendıka şubemızle Selüloz-lş Genel Merkezı K0-
CAELI SENDIKALAR BIRLIĞI nı kurdular
Kutlu olsun
Kocaelı Bırlığımız 23 hazıranda 'BIRLIK ve DAYANIŞMA
MITINGI" gerçekleştınyor
Mıtıngde haykırılacak her ıstem, BIZIMDIR
Ortak ıstemlerımızı haykırmak ıçın,
Daha çok ekmek ve demokrası ıçın,
Baskı ve zulmün son bulması ıçın,
HAYDI DAYANIŞMAYA
HAYDI MITINGE
Kocaelı Sendıkalar Bırlığı ıle,
OMUZ OMUZA OLMAK IŞÇILIK GÖREVIMIZIR
23 HAZIRAN'DA KOCAELI ANITPARK'tAYIZ
PETROLİŞ SENDİKASI
DERİ-İŞ SENDİKASI
TÖMTİS- SENDİKASI
KRİSTAL-İŞ SENDİKASI
OTOMOBİL-İŞ SENDİKASI
ÇELİK-İŞ SENDİKASI
OZDEMİR-İŞ SENDİKASI
HAVA-İŞ SENDİKASI
Buluşma yeri: Baç Kavşağı
Saat: 11.00
TOPRAKOĞLU
Sıze "ozgur yaşam" ve
"ucuz tatil" olanağı sunuyoruz
Denız otobusuyle
Istanbul'a 2 saat mesafede
Bayramda, 8 gece-9 gün
(30 hazfran-8 temmuz)
2 kışı tam pansıyon 1 200 000 TL
3 kışı tam pansıyon 1 500 000 TL
4 kışı tam pansıyon 1 800 000 TL
Q ü n v
a MARMARA ADASI ÇINARLI KÖYU
Rezervasyon 5223419 5226371-57202O9
Marmara Çınartı (9) 1984 1425'ten 110
DEOIOS
TURİSTfK TESİSLERİ