24 Nisan 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURÎYET/2 Düşünceyi Özgür Bırakın OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 22 HAZİRAN 1990 MELİH CEVDET ANDAY 5 Hazıran gunu ozan, yazar arkadaşlar, Istanbul Valılığı'ne bır dılekçe vererek "Duşunceve özgürluk" konulu bır yuruyuş ıçın ızın ıstedıler Aralarında ben de vardım Sıvıl pohsler Valıhğın önünde yolumuzu kestıler, maksadımızı sordular Anlattık Bunun uzerıne aramızdan temsılcı olarak üç kışılık 3ir heyet seçmemızı, bu heyetı Valı Yar dımcısı'nın kabul edeceğını soyledıler Demek Va- lılığe bırlıkte gıremeyecektık, otekı arkadaşlar bızı dışarda bekleyeceklerdı Bızı, uç kışıyı aldılar, \alı Yardımcısı'nın odasına doğru göturmeğe başladı lar Bu sırada korıdordakı bır yetkıh, "Otekden ıçen alın'" dedı lyı bır davranıştı bu, dıkkatunı çektı Valı Yardımcısı meşgul bulunduğu ıçın bekleme odasında bıraz oturduk Ama çok değıl, ıçerdekı- ler çıkar çıkraaz bızı aldılar, Sayın Valı Yardımcısı, gene dıkkatımı çeken bır nezaketle karşıladı bızı, dınledı, sonra başvuru dılekçemızı Emnıvet Mudur lıiğu'ne göndereceğını söyledı ve şu bılgılen verdı, dedı kı — lstanbul'da toplantı ve gösten yurüyüşlen ıçın on yer ayırdık, bu verlerden bınnı seçersınız ve top- lantıyı hangı gun yapacağınızı Emnıyet'e bıldırır- sınız. Bu uygar karşılama benı duygulandırmıştı, Sa- yın Valı Yardımcısı'na teşekkur ederek ordan aynl dık Yardımcının bızı kapıya kadar geçırdığını de söyleyerek anlatacaklarınu burada bağlayayım Düşünuyordum, bütün ömrum boyunca, bu ül- kedekı devlet daırelerınm sertlığıne, hattâ kabalı ğına alışmış sayılırdım, beklemedığım bır ıncelıkle karşılaşmak ,benı sevındırmıştı, ama oltnası gere ken bu ıdı, olması gerekene sevmmek ıse, bır an- lamda, acı ıdı Demek ulkemızde, demokrası, ın- sana saygı yönunde önemlı ve olumiu bır değışık- lık gerçekleşmıştı Doğrusu da buydu Ozan dostum Şukran Kurdakul da bu olumiu davranıştan etkılenmış olacak kı, o gun bana, bır- lıkte başımızdan geçmış olan Babeuf olayıru arjım- sattı Sabahattın Eyuboğlu ıle Vedat GunyoL bu ün- lu Fransız devnmcısının yazılannı çevırmışlerdı, kı tap toplattınldı O tanhte, şımdıkı "Yazarlar Sendıkası" yenne, "Turk Edebıyatçılar Bırlığı" var- dı, ben de bu Bırlığın başkanı ıdım Yönetım ku rulunda konuyu ele aldık ve toplatma olayını pro- testo anlamında Taksım'dekı Ataturk Anıtı'na çı- çek bırakalım dedık Polısın bunu nerden, nasıl öğ- rendığını bugun de bılmem Taksım'e vardığımız- da butun köşe başları pohs panzerlenyle çevnlmıştı Bızı alıp Emnıyet 1 Şubeye goturduler Orada so- ruşturma bıttıkten sonra da nöbetçı mahkemeye ve- rıldık Yargıç, dâvânın tutuksuz surmesıne karar ver dığı ıçın bırakıldık Sonra ne oldu9 Kıtap ıçın açüan dâvâ aklanmayla sonuçlandı Herkes korkusuz okudu dunyaca tanın- nuş bu yapıtı Yoksa ayıp olacaktı, toplumumuz uy- gar dunyanın gözunde kuçulecektı Bızım yurümemızle ılgılı olaya dönehm 15 Ha- zıran Cuma gunu saat 13 OO'te Şışh Abıde ı Hürrı- yet Caddesı'nde "Düşünceye Özgürluk" ıçın ytfru- yuşe geçecek ıken bır de ne görelım, Istanbul Valı- lığı bu yuruvüşu ertelememı? mı1 Oysa ben, baş- vurumuz sırasnda Valı Yardımcısı'ndan görduğu- muz uygarca karşılamayı bırkaç dostuma, arkada- şıma övgüyle anlatmıştım Yoksa aldanmış mıydım1 ' Yoksa yenı bır Babeuf olayı ıle mı karşı karşıya ıdık' Bızde bu tur anlamsız baskıların sonu gelmemış mıydı9 Ikı ola> arasında gerçı bır ayrım vardı, bınncı- sınde bızı yaka paça 1 Şubeye göturmuşler ve mah- kemeye vermışlerdı, ıkıncısınde ıse nezaketle kar şılanmıştık, ama yüruyuşumuz bılınmeven neden- lerden öturu ertelenmıştı Bu da bır ıyıleşme sayılabılırdı kuşkusuz, ama kuşkuyu temel alan yasakçı anlayış olduğu gıbı du- ruyordu Bu kuşku, ozana, yazara, aydına dönuk- tü ve bunun toplumumuzda oldukça gerılere uza- nan bır geçmışı vardı Düşunen adam yıkıcı oİJir du, çunkü en ıyı yurttaş cahıl olan yurttaştı, başta- kının ışı de cahıllen yönetmektı, çunku o da cahıl dı Dıyeceksınız kı, bu adamlar toplumumuzun ıler lemesım ıstemıyorlar mı'' Derım kı, bu adamlar "ılerleme" anlayışından yoksundurlar, Osmanlı Imparatorluğu "ılerleme" nın ne demek olduğunu anlayamadığj ıçın battı llerleme, Rönesans'tan sonra başlayan modern bır duşundur, "değışme"nın kaçınılmazbğı görüşunü ıçerır Oysa devletın değışebıleceğı anlayışı, devlet- lıler ıçın butun tarıhte korkunç bır belâ sayılmış- tır En sağlam >ol, eskıyı surdurmek ve yenı olan her şeyle ıhşkıyı yasaklamaktır Yenı bır buluş, ye- nı bır duşün, yenı bır kurum, yenı bır bılgı dokun calıdır, yerleşık durumu altust edebılır Oysa ozan, yazar, bılgın, boyuna en yenıyı ara mak, gereğınde onu yaratmak zorundadır, bunu yapmayanın yeryuzünden sılıneceğıne ınanır Top- lumlar ıçın de geçerhdır bu kural, evrensel değışım- ılerleme yasasına ayak uyduramayan toplumlar ya sıhnır ya da köie durumuna düşer lyı bır devlet, ılerleme olanaklarına bütün kapı larını açan, daha da önemlı olarak, yenıhklerden korkanları cezalandıran de\let dıye anlaşümalıdır Ben de Babeuf dâvâsı dolayısıyle çıkarıldığıınız mahkemede yargıca demıştım kı — Sayın yargıç, Babeuf kıtabtnın toplatılmasını protesto etmeğe kalktığımız ıçın savcı bızı huzuru- nuza getırdı, oysa Edebıyatçılar Bırlığı bunu yap- masaydı suçlu olurdu "Duşunceye özgürlük" yuruyuşü ıçın de benze- rı mantıkla duşünüyorum Nâzım Hıkmet'm kıtaplannı bunca yıl neden ya- sakladılar9 O kıtaplardan bınnı Ustünde ya da kı- taplığında bulduklan yurttaşı neden suçladüar9 Bu- gün bu soruların yanıtını rahatça verebılıyoruz. "Saçmalıktan" Bugun onun kıtaplan her yerde sa- tılıyor ve rahatça okunuyor Bu durumun herhan- gı anarşık bır olaya neden olduğunu kım üen sure- bıhr' Sovyet yazarı Rıbakov'un (onu Moskova'da ta- nıdım) "Arbat Çocukları" adlı romanı dılıtruze de çevnldı, okudum Bu romanın basımına yınnı yıl- dır neden yasak konduğunu anlayamadım Işte çık- tı, orada çok okunuyor ve hıçbır kötüluğünden de söz edılmıyor Dahası, Soljenıtsın'm romanları da basılmakta ve çok okunmakta Otelımden çıktım, bızı bekleyen taksıye, surücünun yanına oturdum, arkadaşları beklıyorum Sürucü, radyosunu hafıf- ten açmış, Çaykofskı dınlıyor ve kıtabını okuyor- du Kıtabın kapağında Soljenıtsın'ın resmı vardı, ta- nıdım Surucüye — Gulag' dıye sordum — Da, dedı, Soljenıtsın Bu kadar basıt bır ış bu, bırakın okusun' Bırakın yazsınlar, bırakın yürüsünler' Bırakın hapıshanelerdekı yazarlar, gazetecıler ış- lennın başına dönsünler'' Sız tıcaretı bırakmakla lıberal olduğunuzu sanı- yorsunuz, ben de sıze düşünceyı özgür bırakmanı- zı öğutlüyorum ARADABIR Prof. ASIM MUTLU Mımar Büyiik Eğitimciye Saygı... Onu, tam otuz yıl önce 23 haaranda yıtırmıştık Günümüzde- kı okuryazarhk ve kültür düzeyımızde onun ellı yıl önce kurmuş olduğu Köy Enstıtülerı atılımıyla başlattığı eğıtım seferberlığının büyük payı vardır Kısa sürede yurda kazandırdığı çok sayıdakı köy okulu ve öğretmenı, o dönemde yurda ışık saçmıştır Bırçok ulusa göre hâlâ çok gerı kalmışlığımızın gûnahı da ens- tıtülerın aydınlattığı ınsanların, artık kendı gıbılerını seçerek ba- şa geçırrneyeceğınden korkarak türiû ıftıralarla karaladıklan ens- tıtülerı kapatmayı başaran çırkın polıtıkacıların boynundadır Köy Enstıtülen yaşasaydı bugun çok daha ılerı bır toplum ola- caktık Ellı yıl önce yurdumuzda büyük çoğunluğu oluşturan kırsal alandakı çok gerı kalmış ınsanımızı, yaşadıkları ılkel koşulları ya- dırgamadan onlarla kaynaşarak orada yaşayabılecek köyden ye- tışme öğretmen eğıtebılırdı Bu öğretmen aynı zamanda köylü- ye bır örnek ve yol gösterıcı olmalıydı Işte köy çocuklarını bu nıtelıkte yetışörerek öğretmen yapacak Köy Enstıtülen'nın yara- tıcısı dönemın llköğretım Genel Müdürü Ismaıl Hakkı Tonguç^ tur Bu yazımda Tonguç'un daıma ılerıyı görerek, daıma hazırlat- tığı uygar bır plan ıçınde ve hıç vakıt yıtırmeden uygulamaya ge- çen, üstün düzeydekı ışletmecı yönünü belırtmek ıstıyorum Tonguç ayrı ayrı bınalardan oluşmasını öngördüğü enstrtüler- dekı bırımlenn ılışkılerıne göre arazının neresıne ve nasıl yerie- şeceklennı gösterecek, bınaların plan ve şekıllerını belırleyecek projeye karar vermek ıçın ulusal bır mımarlık yarışması açmıştı llk yarışma Antalya'da Aksu Köy Enstıtüsü ıçındı Yarışmaya ka- tılacak bır mımar olarak yönetmelık gereğı önce yerı görmek tçın oraya gıttığımde, gelecek ınşaatın yakınında mevcut eskı bır ıkı kuçuk bına ve geçıcı barakalarda öğretıme başlanmıştı bı- le An gıbı çalışan ve köy çocuklarından öğrencıler, öğretmenle- n ve bır ıkı usta ıle yapacakları bınalarının projelennı beklıyor- lardı Enstıtülerın genış bır alana yayılmış olarak, okullar, yatakha- neler yemekhane mutfak camaşırhane ışlıkler toplantı bına- sı, ıdare bınası, spor ve toplantı alanları öğretmenevien, zıraat aletlen deposu ahır, kümes fıdanlık ve tarım alanı ıle uyumlu bır bütün oluşturması ıstenıyordu Tonguç'un bız mımarlara ver- dığı dırektıf Bınaların ışlevsel olmakla beraber, doğa koşulları- na uygun yerel malzeme ve ışçılıkle gerçekleştınlebılecek gıbı ekonomık kolay yapılabılır, basıt formlarda şekıllendırılmesı ıdı Yurdumun gerçeklerını ve olanaklarını yansıtan bu gorüşlerını ılke olarak kabul ettım Bunlar tüm mımarlık yaşamıma egemen oldu dıyebılırım O dönemde çoğu okulsuz olan köylere, enstıtü çıkışlı öğret- menlerın çalışabıleceklerı çok sayıda köy okulu yapılması gere- kecektı PrOjeler ılıman soğuk ve sıcak bölgeler ıçın ayrı ayrı üç tıp olarak hazırianacaktı Okul, ellı kışılık olacak bır derslık bır ışlık, üstü ortulü bır teneffüs yerınden oluşacak ve üç odalı bır öğretmenevını ıçerecekt Mımar Ahsen Yapaner'le beraber kazandığımız bu yarışmanın yapı projelennı hazırlarken Tonguç bızden bu bınaları ıstenırse taş gerekırse tuğla ya da kerpıç duvarlı olacak gıbı üç tıp proje olarak hazırlamamızı ıstemıştı Hazırladığımız proje ve detayların klışelerı hazırlanarak hemen devlet matbaasında basılmış ve hemen uygulamaya geçılmesı ıçın tüm yurda gonderılmıştı Aslında bu bınaları da yerel usta- lardan yararlanılarak enstıtuler yapacaklardı Tonguç'un çağrısı üzerıne bakanlığın gönderdığı yataksız ıkıncı mevkıı bıletle An- kara Hasanoğlan Köy Enstıtüsü yüksek kısımdakı öğrencı ve genç öğretmenlere okul pro/elerı uzerınde açıkJamalar yapmak yapı ve elemanlarını anlatmak ıçın bırkaç kez enstıtuye gıderek ıkı üç gece kaldım Her gece yapılan ve yurdun her yönünden çağrılan aydın ve sanatçıların, şaırlerın katıldığı toplantılarda şı- ırler söylenıyor, oyunlar oynanıyor müzık yapılıyor, tatlı ılgınç söy- leşıler düzenlenıyor ve öğrencılerın kültür düzeylerı yüksettılıyor- du Orada yapı dersı veren genç mımar Mualla Eyuboğlu (şım- dı/Anheger) çocuklara uygulama olarak kerpıçten yaptırdığı bır bına ıle enstıtuye bır kantın kazandırmıştı Yurdun her yerınde, yenı köy öğretmenlerı, koylülerle beraber büyük bır coşku ıçın- de okullarını yapmaya başlamışlardı Köylerde yatılı köy okulları düşünmuştü Tonguç, hep geleceğı düşünüp planlayan ve he- men uygulamaya sokabılen müstesna bır ınsandı Onunla be- raber çalışmak ne kadar aydınlatıcı, zevklı ve yararlı ıdı Yurdu- ma büyük hızmetler vermış olan bu büyük ınsanı özlem, sevgı, mınnet ve rahmetle anıyorum GürültüfleSavasımda Teıııol İlkeler ÇIMENTOİTHAL MALI • Slıng - Bag'lı - Torbalı • Lımanda Kamyon Ustunde Teslım (Tekırdağ ve Zeytınburnu) TORBASI 8.000,- TL + KDV. Muracaat Tel. 9-(188) 36830 - 10 Hat Riaa ZEIıYUT yazdı öz Kaynaklanna Göre • 1 ayda. 2 baskı, • Alevılıgı, Alevılık aç^ından Hk kez sunan kltap AlevUık haüonda merak edalen tüm konular, modern bır yorumla uzmanının kalemtnderL • Anadolu Kültürû Yayınları, tmtün dagıtıcılarda. SATILIK OTO Sahıbınden 77 Model 131 ^>ahın gorunumlu 325 25 83 Insanlar belirli bir uygarlık duzeyine geldikleri ve toplumda birbirlerine saygılı bir biçimde yaşamayı öğrendikleri zaman, kişılerin yalnızca kendi istek ya da çıkarlan ıçin başkalarını rahatsız eden gurultuler oluşmayacak, gereksiz ve yararsız olan gurultuler ortadan kalkacaktır. Prof. MÜJGÂN ŞEREFHANOĞLU Ytldız Unı. Mım Fak özellıkle son gunlerde, çevre kırlılığı yara tan sorunlardan bırı olan gurultu konusu uze- rınde de durulması, bu konuda oldukça geç kalınmış olmasına karşın sevındıncı bır du- rum sergılıyor Çunku ınsanların çe\ re ıle ıl gılı tum konularda olduğu gıbı, gürultu ko- nusunda da bılınçlenmesı ve duyarlı olması, gurültu ıle savaşımda temel etkenlerden bırı Hızlı kenüeşme, nufus artışı, sanayıleşme ve benzerı etkenler sonucu etkınlığı önemlı bır bıçımde ortaya çıkan gurultu konusu, gelış- mış bırçok ülkede, yıllarca önce kapsamlı ola- rak ele alınmış, bu konuda uygulama ıle ılgılı yasa ve yonetmelıkler oluşturuhnuş ve dene- tımler getmlmıştır Bununla bırlıkte, günü- muzde de değışık kurum, kurulus ve bılım dal- larınca konu ıle ılgılı çalışmalar ayrıntılı bır bıçımde surdurulmektedır Ulkemızde ıse gurultu konusu uzerınde çe- şıtlı bıhmsel çalışmaların yapılması oldukça eskılere dayanmasına karşın, bunun topluma etkılı bır bıçımde yansıması, bu konuda yasa ve yönetmelıklerın oluşturulması ve uygula- maya sokulması çok gecıkmıştır Orneğın, 1983 yılında çıkan Çevre Kanunu- nun 14 maddesı hükmune dayanılarak hazır lanan Gurultu Kontrol Yönetmelığı 1986 yıh sonunda yayımlanmışür Bu, ötekı ulkelerle karşılaştırıldığında önemlı bır gecıkmedır Ay- rıca o gunden bugune dek yonetmelığın uy- gulanmasıyla ılgılı etkın bır durum olduğu ke sınlıkle söylenemez Oysa konuya yeterınce onem verılmış olsaydı, hıç değılse 1986 yılın dan bu vana geçen dört yıllık süre ıçınde, ge- rek toplumun bılınçlendınlmesı yönünden ge rekse kent ve >apı ölçeğınde gurultü denetımı konusunun ele alınıp uygulamaya geçılmesı vönunden kuşkusuz önemlı asamalar yapıla- bılırdı Ancak gerıye dönüş söz konusu olma- dıgına göre, bu konuda yakınmayı bırakıp, bu- günden sonra konunun uzerınde yeterınce dur- mak gerekmektedır Yapı dışı ve yapı içi gurultuleri... Gurultu olarak nıtelendırılen turlu sesler, değışık bıçımlerde yapı dışında (kent gürul- tusu) ya da yapı ıçınde oluşarak turlu yollar- la yakın çevresını etkıler Yapı dışı gurültulen genelde uç ana grupta toplanabılır Trafik ve taşımacılık gurulrusır Kent gürul- tusunu oluşturan en önemlı gurultu, trafık ve taşımacılık amacıyla kulianılan turlu araçlar dan kav naklanmaktadır Trafik gurultusunün etkınlığınde araç nıtelıklen, hızları, yol mte- yoldur Bunun dışında zorunlu olarak çıkan gurul tulerın denetımınde ıse yıne etkın ve ekono mık olma yönünden uç asama söz konusudur Gurultunun kaynakta denetum Bu, gurultü çıkartan kavnak ya da ka>nakların nıtelıkle rıne bağlıdır Yapı ıçı ve yapı dışı gürultülen olarak, gurühuyu olabılıyorsa kaynağında, yaru çevreye turlu bıçımlerde yayılmadan ön İemek ya da azaltmak, ılk aşamada önem ta- lıklen, yol yapı konumları, yukseklıklerı, doğa ş ,ya n en etkın ve çoğu kez en ekonomık yol dur Gurultu kaynakta azaltılamıyorsa ya da yeterlı değılse ya da turlu nedenlerden öturu kaynakta denetım yapılamıyorsa, bu kez gu- rultunun yayılma 6rtamında (havada ya da ka- tılarda) başka bır deyışle, kaynakla alıcı ara- sında denetım yapılması gerekır Doğaldır kı bu denetım bıçımı her turlu kaynak ıçın ge yapısı, kullanıcı gıbı etkenler önemlı rol oy- nar Sanayı gurulrusu: Kent ıçınde çoğu kez böl gesel mtelık gösteren fabnka, atolye, doklar, oto sanayı ve benzerlerınden çıkan gurultuler sanayı gurultusunu oluşturur Kent ıçınde ko- nut yerleşım bölgelerınde yer alan kuçuk sa nayı nedenıyle ka>naklanan gurültüler de söz çer u degıldır Bu tür denetımde kaynak ve kay konusudur nağın bulunduğu çevrenın (yapı ıçı-yapı dışı Apk hava etkınliklen gurultusu: Spor alan- g l bı) özelhğı önem taşır ları, açık pazarlar, çocuk bahçelerı, parklar, Yukandakı ıkı aşama ıle yeterlı düzeyde de- fuarlar, okul bahçelerı gıbı ınsanların toplu netım sağlanamıyorsa va da hıçbır bıçımde gü olarak bulundukları alanlardan yol, yapı ve rultünun azaltılması söz konusu de-Jılse, o za- benzerlerının yapımı ve onarımlarından kay m a n denetımın alıcıda vapdması gereğı doğar naklanan gurültülerdır Bu gıbı alanlarda ge- Bu da değışık nıtelıklerdekı kulak koruyucu- nellıkle ınsanlar kendı çıkardıklâTi seslerle ya larının kullanılmasıyla sağlanır da bırlıkte kullandıkları araçlarla gurultu oluş- Bu UÇ aşamada koşullara göre, denetımde tururlar konuya ıkı temel açıdan yaklaşmak gerekır Yapı ıçı gurultulenne gelınce, bunlar da üç Bın, teknık açıdan, yam muhendıslık, mımar- grupta toplanabılır hk, kent planlama uygulamalarıyla denetım Yapdann ışlevıne baglı gurultuler: Yapılarda ötekı ıse daha çok bırıncı yolla yeterlı koşul- kullanım amaçlarına yönebk araç gereç, ma- lar sağlanamadığı zaman söz konusu olan, yö- kıne, motor ve benzerlerınden kaynaklanan netımle ılgılı denetım, örneğın, yasaklamalar, gurultuler Yapılarda elektrık, pıs su-temız su sure sınırlamaları ve benzerlerı gıbı gıbı döşemlerden, asansor, havalandırma, ısıt- T ; ma, soğutma gıbı donatılardan kaynaklanan I n s a n etketli ve SOntlÇ ]__ gurültüler Burada, bmna yolun çok daha önemü ol- tnsan gurultukn: Yapı kullanıcılarının turlu d u g u n u vurgulamak gerekır. Çünkü özellıkle nedenlerle ıstemlı ya da ıstemsız olarak çıkart- çağdas yasamın bır gereğı olan bılım ve tek- tıkları gurultuler Orneğın bağınp çağırma, eş- nolojırun ortaya koyduğu urünlenn ve yoğun yaları ıtıp çekme, vuksek duzeyde radyo, TV kentleşmenın getırdığı gürültu sorununun, yı- ve benzerı şeylerın dınlenmesı gıbı Savaşımda temel ilkeler Yukarıda kabaca değınılen yapı dışı ve >a pı ıçı gurultuleri ıncelendığı zaman, nıtelıkle- rının bırbırlerınden oldukça ayrı olduğu göz lenmektedır Bunların bır bölumu gereklı ya da yararlı bır ış ıçın oluşurken, bır bölümu ta- mamen gereksiz ya da vararsız mtelık taşımak ta, kımı gurultuler kısa surelı-geçıa özellık ta- şırken, kımılen ıse uzun sürelı ya da sureklı olmaktadır Avmca gurultulenn bır bölumu de ıstemlı olarak yaratılmaktadır ne bılım ve teknığe dayalı olarak çözumlen- mesı konuya daha doğru bır yaklaşım olur Gerek yapı ıçı, gerekse yapı dışı gurültule- rının oluşmasında ınsan etkenı önemlı rol oy- nar Çunku dolaylı ya da dolaysız kımı gurul- tulenn çıkmasında ınsanın türlu tutum ve dav- ranışları etkılı olmaktadır Insanlar belırlı bır uygarlık duzeyine geldık len ve toplumda bırbırlerıne saygılı bır bıçım de yaşamayı öğrendıklen zaman, kışılenn yal nızca kendı ıstek ya da çıkarlan ıçın başkaJa rını rahatsız eden gurultuler oluşmayacak, ge- reksiz ve yararsız olan gurültüler ortadan kal- Jşte, butun bu değışık nıtelıklerve gurultu- kacaktır Bunun ıçın nun tum canlılar uzerındekı turlu yönlerden • Toplumu -çok ufak yaşlardakı bıreyler dahıl- radyo, televızyon, basın ve benzerlerı gıbı türlu ıletışım yollarını kullanarak bılgılendırmek, uyarmak, eğıtmek, türlu kurum ve kuruluş- larca (özellıkle eğıtım kurumlannda) konunun uzerınde önemle durmak 1 Bu konuda vayımlanmış otan yasa ve vönet- olumsuz etkılerı göz önunde tutulduğunda, gurultu ile planlı bır bıçımde savaşımın önem taşıdığı açıkça görulur Bunun ıçın de temel ılkelen belırlemek gerekır Gurultu ıle savaşımda temel ılkelenn başın- da, gereksiz olan turlu gurultu kaynaklarının oluşturulmasını önlemeye çalışmak gelmehdır Çünku bu, denetımde en etkın ve ekonomık melık hukumlerının sağlıklı bır bıçımde uy- gulanmasını sağlamak önem taşımaktadır VEFAT ve BAŞSAĞUĞI 17 06 1990 gunu meydana gelen trafik kazasında uyelenmız GÜROL lÂRHAN'ı (1948) ıle (Eşi: NESLİHAN, Kızı: SERPIL) MEHMET ZENGİN'i (2584) ıle (Eşi: AYŞE, Oğlu: ZEKİ CAN) kaybetmış bulunuyoruz. Yakınlarının ve camıarruzın buyuk acısını paylaşır, başsağlığı dılenz. HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI YÖNETİM KURULU BOLVADİN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN İLAN 1990/34 Davacı Basn Sönmez tara- fından davalı Fırdevs Sön- mez aleyhıne mahkememız- de açılan şıddeth geçımsızlık sebebıyle boşanma davasın- da davalının açık kımlığı ve adresı tum aramalara rağ- men tespıt edılemedığınden gazetede ılanına karar venl- mıştır Bu nedenle davalı Abdül- kadırceylan Satı kızı Fırdevs Sönmez'ın duruşmanın bıra- kıldığı 11 7 1990 gûnu saat 9'da mahkememızde bızzat hazrr bulunması veya kendı- nı bu- vekılle temsıl ettırme- sı, aksı halde yokluğunda karar verıleceğı ılanen teblığ olunur Basın 46961 GALERİ • ATÖLYE PERA 146 97 38-132 64 26 TC kULTUR R\KANLlG! TURK VE İSL^^^ ESERLER! MUZESI B A L K A N NACİ İSLİMYELİ 18 HAZİRAN 30 TEMMUZ l»9O KLRULUŞ M L I S D ^ V E S T E L l N DECERLI KATMLARIU \ YUSUF TAKTAK , 11 Mayıs - 4 Temmuz DERİMOD KOLTOR MERKEZİ S a h t y o l u B c ı k ı r d e ı c r O u r a k K a z l ( c j n ı e I S T A N B U L 5 8 2 8 4 0 0 7 Cun Açı*z YEMENİ MODA SANAT Otantık çarpıcılıgın etkısınde özgün yaz kreasyonu Toptan Petakende K>l«mn Töbank kar*ıu 348 43 52 GORBON SSLERISL AYDAN KUT SERAMİK SERGlSİ 24 Mayıs-24 Hazlran 1990 SANFA SANAT GALERISI Resım ve Heykel Karma Sergısı 6 Hazıran - 6 Eytul Ekıem Kahraman Adem 6enç Umur Türker Bilal Erdoğan Ibcahim Çtftçioğlu Mustafa Duzgun Razjye Kubat Guıdal Duyar DERİSHOW IHLAMUR Ihlamur Cad Yeş Içımen Sok No 91 Bejıktaş IST 159 72 55 Sanat AEDPA i^mTekstılbank Sa Galerısı MİKHAİL ZLATKOVSKY Kar katur Sergısı 14-25 Hazıran HOsrm Gsredt C»d 126 Te«vlkly« 136 12 79 Serg Duyurulannız Ign 146 97 38 132 64 26 PENCERE Baston Şenliği Oktay Akbal ıle bırlıkte benı her yıl yapılan geleneksel Devrek baston festıvaiıne çağırmışlardı Ne yazık kı bır engelle karşılaştık, gıdemedık Oysa baston şenlığı hem ılgınç hem de çekıcı olma- lı Adı bıle güzel, ama Karadenız bölgesındekı bu şırın kasaba- nın bastonlaVie ışı var dıye düşûnürken bırden aklıma takıldı — Baston nedır"? Dunyanın en güç ışlerınden bırısı bu tûr sorulara yanrt ver- mektır Hergün kullandığımız bınbır sözcükten bınsını seçıp ta- nımlamaya kalkıştığımızda kekelemeye de başlarız — Baston mu"> Şey canım bır tür sopa — Sopa nedır? — Ha! Sopa mû Değnek — Değnek ne kı' Sözlüklerı açıp bakın, 'ağaç dalından ınce uzun sopa" dıye tanımlar • Sopa, degnekten daha okkalı daha kaltavı, daha kalındır, ür- kutücü bır kışıyı anlatırken ne denır — Elı sopalı adarn' Bır tur mağara adamı' Daha uygar olanlar da sopayı aba altından gösterenlerdır Değneğın de sopadan aşagı kaJır yerı yoktur Değnekçı ne de- mek9 Arabacı sandalcı şofor esnafının ış nöbetlerını düzenle- yene değnekçı denmez mı< Hele esnattan bın düzenı bozsun, gözunün yaşına bakmaz değnekçı Sopa uzerıne bılınen çok öykü var Eskı Yunan bılgelerınden bırı öğrencılerme sormuş —Sabah dört, öğten ıkı akşam uzen üç ayaklı olan yaratığı ta- nıyor musunuz? Kımse bılememış Bılge demış kı — Doğduğunda ellen ve ayaklanyla emekleyıp yürûmeye çalı- şan ınsan sonra ıkı ayağının uzerıne kalkar, yaslandığı zaman da dayanmak ıçın elıne bır sopa alıp üç ayaklı olur Sopa her zaman dayak ıçın kullanılmıyor demek kı, ınsanı bır ışlevı de olabılıyor Orkestra şefı en güzel bestelerı yönlendırip yorumlamak ıçın elındekı değneğı kullanmıyor mu' Yıne de sopa deyınce ılk akla gelen çağrışım 'ılkellık"le ya- kın anlamlıdır • Baston, sopanın uygarıdır Italyanca'dan dılımıze geçmış bır sözcük olmasından mı do- ğuyor bu7 Yoksa bıçımı ışlenışı kullanılışı yuzunden mı? Bas- ton deyınce çağrışımlar ne olur'' Derlı toplu, gıyımlı kuşamlı, şık mı şık bır beyın elındekı sopa değıl mı 9 Ne var kı bastonu kullanmasını bıleceksın, elınde sopa gıbı tuttun mu yandın Incelıkten uzak kışının elınde de baston ıster ıstemez sopaya dönuşür ne kadar ışlenmış bıçımlı güzel ve zarıf olursa olsun, kâr etmez Kımı zaman sahıp olduğu bastonu batta gıbı kullan- narak büyük çamlar devıren kışıler de sıyasal hayatımızda On bıraktılar Celal Bayar bır ara üstünde DP (Demokrat Partı) mar- kası bulunan bastonla dolaştı — Celal Bey bu ne? — Baston — Pekı, sen bütün ulusun cumhurbaşkanı mısın'' Yoksa yalnız ıktıdar partsmın cumhurbaşkanı mısın? Celal Bey 1960 ta bastonunu dolabına soktu, ama aradan otuz yıl geçtıkien sonra Bayar'a rahmet okutacak Ozal cumhurbaş- kanlığında düpedüz partızanlık yapıyor, Türkıye'nın değıl ANAP'ın cumhurbaşkanı gıbı davranıyor * Devrek'te çok guzel bastonlar uretıhyormuş dışanya da "ıhraç" edılıyormuş Şaşırtıcı değıl mı'' Bunca elı sopalının dolaştığı bır ülkede bastonu kım kullanı- yor kı? Karakollarında ve hapıshanelerınde sopadan geçılme- *yen Tûrkıyede baston uretmek okumayı cezalandıran bır dü- zende yazarlık yapmaya benzıyor Devreklıler ürettıklerı bastoniarı pazarlamaya kalkıştıklarında dıyortar kı — Sayın yurttaşlar' Dünya demokrasıye gıdıyor, sopaları bı- rakalım, baston kullanalım 1 BAŞSAĞUGI Malatya Eskı Temsılcımız Y. Mimar LÜTFİ AKSOĞAN'ı kaybetmış bulunuyoruz. Aılesıne, yakınlarma ve meslektaşlanmıza başsağlığı dılenz. TMMOB MİMARLAR ODASI 23 HAZİRANDA KOCAEÜ'DEYİZ... Kardeş ışçı örgutlen Sendıkacı dostlarımız Emekçıler Işçı sınıfımız, BIRLIK ılkesını değışık platformlarda yaşama geçınyor Şımdı 22 sendıka şubemızle Selüloz-lş Genel Merkezı K0- CAELI SENDIKALAR BIRLIĞI nı kurdular Kutlu olsun Kocaelı Bırlığımız 23 hazıranda 'BIRLIK ve DAYANIŞMA MITINGI" gerçekleştınyor Mıtıngde haykırılacak her ıstem, BIZIMDIR Ortak ıstemlerımızı haykırmak ıçın, Daha çok ekmek ve demokrası ıçın, Baskı ve zulmün son bulması ıçın, HAYDI DAYANIŞMAYA HAYDI MITINGE Kocaelı Sendıkalar Bırlığı ıle, OMUZ OMUZA OLMAK IŞÇILIK GÖREVIMIZIR 23 HAZIRAN'DA KOCAELI ANITPARK'tAYIZ PETROLİŞ SENDİKASI DERİ-İŞ SENDİKASI TÖMTİS- SENDİKASI KRİSTAL-İŞ SENDİKASI OTOMOBİL-İŞ SENDİKASI ÇELİK-İŞ SENDİKASI OZDEMİR-İŞ SENDİKASI HAVA-İŞ SENDİKASI Buluşma yeri: Baç Kavşağı Saat: 11.00 TOPRAKOĞLU Sıze "ozgur yaşam" ve "ucuz tatil" olanağı sunuyoruz Denız otobusuyle Istanbul'a 2 saat mesafede Bayramda, 8 gece-9 gün (30 hazfran-8 temmuz) 2 kışı tam pansıyon 1 200 000 TL 3 kışı tam pansıyon 1 500 000 TL 4 kışı tam pansıyon 1 800 000 TL Q ü n v a MARMARA ADASI ÇINARLI KÖYU Rezervasyon 5223419 5226371-57202O9 Marmara Çınartı (9) 1984 1425'ten 110 DEOIOS TURİSTfK TESİSLERİ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle