26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 HAZİRAN 1990 CUMHURİYET/7 İNSANLAR F Ü S U N Ö Z B İ L G E N G Ö R Ü Ş Soraıak ve öğrenmek Insan, bilmediğı şey/ sormak ıçin bile birçok şeyler öğrenmış olmalıdır. Reusseau ECE RESORT TURİZMCİLERE ÖRNEK BİR MEKÂN Gölköy'de bir akşam vakti ISTANBUL'da Ecebar'ın yöneticiliğini yapan Ece Ak- so>, yaz aylannda çoluğunu çocuğunu toplar Bodrum'un Gölköy'unde bir köy evinde gönlünce tatil geçirir. tki üç yıl önce civarda küçük, ama ucuz bir arazı bulduğunu ve satın aldığını söylemişti. Geçen yıl bu arazide bir tu- rizm tesisinin kaba inşaatı yükseldi, bu yıl da 35 odalı kü- çük, ama örnek bir tesis Ece Resort Otel'in açıhşı yapıldı. Ece ve ortakları 2.5 dönum- lük bir araziye bir tatil oteün- de bulunması gereken her şe- yi, hatta daha da fazlasını yer- leştirmeyi başarmışlar. Mimar Haluk Somer'ın projesıne gö- re inşa edılen dört ayn bınanın ikisı otel odalan, biri sosyal te- sisler, biri de lobı olarak duşu- nülmüş. Otoparkındao ısıtıla- bilen yüzme havuzuna, sera- mik caüşmak ısteyen bir sanat- çının ihtıyaç duyabüeceğı fınn- dan £06*11111 yetıştırdığı guze- lim çiçeklerden satın almak is- teyenlerin arzulannı karşıla- mak uzere hazırlanmış seraya kadar Jıer şey yerli yerınde Kuşkusuz en guzel dekoras- yon bar bölumûnün. Galsün ve Sadık Karamustafa çifti, otelin tüm dekorasyonunun sorumluluğunu ustlenmişler. 2.5 donumluk araziye emek, bil- gi ve zevkJe yapılan Ece Resort Otel'de tatil otelinden beklenen her şey fazlasıyla bulunuyor. Odalann şirin ve her odaya gö- re değişen renklerdeki mobil- yaları, duvarlardaki çıçekler, bar çevresındekı ıç açıcı renk- lerle bezenmış serıgrafik de- senleri bu çıftın eserı. Kahvaltı masasının pembe fıstolu, akşam yemeğının be] üzerine lacivert sutaşı dikılmış masa örtuletuıı Ece'nın abla- lan dikip hazırlamış. Yatak ör- tüleri Bodrum bezleri ile dan- tel kanşırru. Ahşap panjurlu pencereler için de el örgüsıi dantel perdeler hazırlanmış. Kısacası bir şıklık, bir zarafet anlatılır gibı değil. Sepetlerın içindekı rengârenk çiçekler, ya- GÖ6ÜS SOV VE BMWUMANKENLER DireksiyondaÇağdaş Kadın 1990 toplanUsındaBeyraen'ingi>sileriyle mankenlerBMVV'nin önunde. Hangi fotoğraf BtR malın tanıtımı sadece TV'deki dırekt rek- lamlarla yapılmıyor. Değışık mızansenlerle de tuketiciye ulaşılmak hedefleniyor. Geçen hafta BMW ithalat ve satıcısı Borusan fırmasının du- zenledıği "Direksiyonda Çağdaş Kadın 1990' toplantısında tanıtım yanşı yapıldı. Istanbul'un eşleri BMW araba alabilecek ka- pasitede zengin bayanlarından bir grup, Bey- koz'dakı Hasır Restoran'a davet edildi. Borusan Oto Genel Muduru Haşmet Alatan, ithal ettik- leri arabaların nasıl guvenli olduğunu anlatan bir film gösterisı sonucu hammları kuçuk bır di- reksiyon emnıyeti sınavından da geçırdı. Toplan- tıya katılan hanımlarm hepsi anık kendilenni muthış çağdaş bır direksiyon ustası gibi görme- ye başlamışlardı kı bahçeye çıkıldı. Burada da kırmızı bir uğur böceğine benzeyen yepyenı BMW modelı ile karşılaştılar. Z-l tipı yeni çık- mıştı ve 300 milyon gibı ufak bır fiyatı vardı! Gosterinin ikmci yansında Mujde Ar ve Uğur Yüeel'in kabareleri yer alıyordu. 1.5 yıldır An- kara, lstanbul, İzmir ve son olarak da Bursa'da yaptıklan kabarede liderlerin taklitleri ve guniın esprileri sıralanıyordu. Bu kabarenın artık ba- sına malzeme olmayacağını, çünku yetennce ya- zıldığını iyi bilen Mujde Ar, 20-30 gazeteciyı kar- şısında gorünce başka bir reklam yolu denedı. Salonda bulduğu tek erkeğın arkasına geçıp ada- mın başını memelennin arasına sokarak poz ver- di. Flaşlar ardı ardına yanıyordu. Müjde'nin me- meleri arasında başı göruntulenen erkeğın etra- fını alan gazeteciler, "Beyefendi sian adınız ne?" diye sormaya başladılar. Reklam olayı ile hıç- bir ılgısı olmayan bu erkek seyirci de aslında bir gazeteci idi. Kendisini tanımayan arkadaşlanna adını vermedı ve "İsminin acıklanmasını isteme- >en bir mudi diye yazabilirsiııiz" yanıtım ver- mekle yetmdi. Sonunda gazetelerde Müjde'nin değıl de BMWnin fotoğrafını yansıtabılmek için tek çare kalmıştı. Beymen'ın gıysılerinı sergileyen defı- lenın tum mankenlen arabanın onune geçıp poz verdüeT. Boylece "tanıtun"-yansında Müjde Ar- ın atağını kesmeye çalıştılar. Aslında BMW'nın reklamı ıçin bunca emeğe gerek yoktu. Çunku en iyı reklamı en buyuk yo- netıcınuz bol bol yapıyor. Borusan'ın yönetım kurulu üyelerınden Hu- lusi Çetinoğlu'nun eşi Çıçek Hanım ıyı bir pa- patya, kardeşi Oğuz Çetinoğlu ANAP'ın Sarı- yer Ilçe Başkanlığı'nı yaptı, kendisi de Özal'ın sınıf arkadaşı. BMW'nin en son modellerini de Anadolu yollarında buyuk bır hızla kullanarak hep Özal tanıttı. AYAKKABIBOYAYAM GEMÇ KIZUR Harçlıklarını çıkarıyorlar "KADIN LAR artık mut- faklardan çıkmalı." Bu sözun sahibi bu sefer femırustler de- ğil. Ayakkabı boyacılığı yapan iki genç kız. Anlattıklanna go- re bu "cesur guTşimlerini" des- tekledıklerını belırten erkek müşterilerınden sık sık duyu- yorlar bu sozu Kadın ayakka- bı boyacıları hemcinslennden aynı anlayışı gormedıklerıru ve onların kuçumseyicı tavırlan- na tanık olduklarıru da belir- tiyorlar. Sırkecı'de Buyuk Pos- tane'nın karşısındaki binanın gölgesine sığınmış bir dizı ayakkabı boyacısı müşteri bek- liyor. Aralarında ıkı de genç bayan var. Lastik eldivenleri- ni "bulaşık yıkamak yerine ayakkabı boyayıp gecimlerini sağlamak için" gıymişler elle- rine tkısı de unıversite son sı- nıf öğrencisi. Gazetede çıkar- sa okul çevremizde rahatsızlık yaratır dıyerek adlarının saklı kalmasını istıyorlar. Borçlana- rak aldıkları boya sandıklan- nın başında 5 aydır bu ışı yap- tıklarını söyluyorlar. Her gun öğleden sonra 3 saat çalıştık- larını ve harçlıklarını çıkarabıl- dıklerini anlatıyorlar. Müşteri- lerınden değişik, ama genellık- le destekleyen tepkıler aldıkla- nnı vurguluyor kadın ayakka- bı boyacıları. örneğin yaşlı bır bay ayakkabısını boyatırken hıç konuşmamış. Boya ışı bit- tikten sonra "Kızım siz bu işi bir şeyleri kanıtlamak için mi yapıyorsunuz yoksa ihtiyaçtan raı" diye merakla sormuş. "Ta- bii ki ihtiyaçtan" yanıtım alın- ca da 2 bın lira yerine 5 bın li- ra vererek katkıda bulunmuş. "Aferin devam edin" demeyı de unutmamış. Unıversite oğ- rencisı ayakkabı boyacısı genç bayanlar "feminist" olmadık- lannı belirtiyorlar, ama "Ka- dınlar çalışıp bağımsızlıklannı kazanmalı. Toplum içinde ye- rimizi bulup, topluma yararlı uğraşlara etkin bir şekilde ka- tılmalıyu. Artık erkeklerin ar- kasına saklanmamalıyız" dı- yorlar. "Biı okulumuzu biti- rip iş bulamazsak ayakkabı boyacılığını surdiırup kimseye yuk olmamaya kararlıyız" dı- >e eklemeyi de unutmuyorlar. tağınızın içinde bulduğunuz la- vanta keseleri ile mis kokulu uykular, bahçede yanan uzun saph mumlar, sabah kahvaltı- smda £€6*11111 kendi pışırdıği çeşit çeşit reçeller gibi pek çok incelikli detay özenle duşunul- muş. Bahçede özerüı bir mutfak- tan gelen değişik yemeklerın ve engınar'dolmalarından cevızli semizotu salatalarına kadar değışık yemeklerin sunulduğu servis. Havyarh erişteler. Kibar ve dikkatli bir servis persone- U. Hatta barok muzik yapan bir kuçuk oda muziği grubu. Yurtdışından getırtilmiş hem ucuz hem şık sandalyeler, ye- raek takımları ile guleryüzlu ve özenlı otel personeli ile örnek bir turizm işletmesi. Gölköy'ün mandalina bah- çeleri arasında havuz başında bır akşarn vakti içilen bir ku- çük içkı veya yenen bir akşam yemeğının keyfıni sağlamak için verilen bunca emek sonu- ca ulaşmış. Bu atmosfer ve özen, Turki- ye"de pek çok turızm ışletme- sı yöneticisinin dikkatle ince- lemesi gereken bir uygarhk örneğı. Emek, bilgı, zevk ve sevgi ile Turkiye'de de guzel şeyler ya- pılabıleceğinin kanıtı. İNÖNÜ'DEN İLERLEME FORMÜLÛ Fikir seçme deneyleri SHP Genel Başkanı Erdal İnonü bır fizık profesöru ola- rak yaşama bakışmı sosyal olayları açıklarken de ortaya koyuyor. Geçenlerde bir top- lantıda "hukuk devleti" kav- ramını msanlığın teknik ve sosyal ılerlemesindeki ayrımı vurgulayarak şoyle anlattı: "Uzun insanlık tarihı için- de insanlar, bılımde ve teknik- te ıleri gıtmişlerdir. Çok yeni buluşlar ortaya atmışlardır. Bilgısayarlar bugun her yerde kullanüıyor Başka bir deyımle madde alanında insanlık çok ıleri gitmiştir. Ama manevi alanda böyle bır ilerleme sağ- lanamamıştır. Insan haklanna aykın uygulamalar eskı çağ- lardan bu kadar uzak olduğu- muz halde, hâlâ bugun dunya- da yaşanıyor. Çok yakın bir geçmışte Avrupa gibi dünya- nın en ılen ulkelerinin bulun- duğu bir kıtada yaşanmıştı. Yani özetle insanlık maddi alanda ılerlediğı kadar mane- vi alanda ılerlememiştır. Bu sözu hep söylüyoruz gerçek olduğu da belli. Ama niçın böyle? Borçlanarak aldıkları sandıklarla çalışı>orlar.( Irenı Ceylanoglu) Onu biraz duşunmemizi ri- ca ediyorum. İnsanları ilerı göturen de gerı goturen de fi- kirlerdır. Insanlann hareketle- rine önculuk eden fikirlerdır. Fikırlerin bir kısmı doğrudur, bir kısmı yanlıştır. Mesele toplumu ileri götu- recek, ınsanlan ileri göturecek fîkirlen seçip onları uygula- mak iradesinı göstermektir. Maddi alanda insanlık bu iradeyı gostermiştİT. Ama ma- nevi alanda gösterememiştir. Çunku maddi alanda goster- mesine kolaylık getıren şey hangi fikirlerin toplumu ilerı göturduğu, deneylerle kolay- lıkla meydana çıkar. Şımdı manevi alanda o kadar çabuk deneyler yaparak hangi fi- kir doğrudur, bunu hemen göre- miyoruz. Ama insaf ediniz, bu kadar uzun insanlık tarıhınden son- ra örneğin bir hukuk devleti kavramı, toplumu ilerı göture- cek bir kavram olarak mey- dandadır. Evet bazı kuçuk gruplann, bazı insanların kı- sa vadelı çıkarlarına aykırı ge- lebılir, ama toplumun tumu için hukuk devleti ilerı goture- cek bir kavramdır. Mesele bu- nu boyle gorerek ırademızi kullanarak bunu benımsemek, kısa vadelı çıkarlanmızı bir ta- rafa bırakarak toplumun uzun vadelı gelışmesıni bu kavram uzerinde odaklaştırmaktır. Bunu yapacak iradeyı goster- mektır. Bu iradeyı gösterirsek insanlık manevi alanda da ıler- ler. Ve ondan da gene msanlı- ğın kendisi sorumlu olur. HAYVANLAR İSMAİL GÛLGEÇ PİKNİK PtYALE M4DRA HIZLI GAZETECİ mCDET 7000 NNEYMİŞ"? B6N DE 0ASIKİ A1ENSU8UYUM . AMA TATıL PARA $ART TAftı <ı I5ÇI, MEMUR, 6AZET6CI 6ı8( ÇULSUZLARlM NE5ı»JE 6ERB< TATlL-MA"nL?. OHUR PA5A EVLERıMOe OTuRSUNlAK AMA OlYELİtfi PCİ • • flMJANlT VAR • O ZAMAfJ TATİLIMlZı NERŞDE V« GEÇiRİRpıNlZ ÇİZGİIİK KÂMtL MASAK4CI AĞAÇ YAŞKEN EĞİÜR KEMAL GÖKHAN GVRSES GARFIELD JIM DAVIS 6ARFIELP , ÇOPEÖIMI \ y TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ 4R/KAV 12 Haziran SEHİR UATLAR1NDA ZAM! <9S8'D£ gUGUM, DeuiZyOLlAlll'NtH, İSTrtNSUL, Z A M yAPiLMişr/ BuuA so/ee, YOLCU UC- MıŞTI j MEVKÎ ?S KUKUŞ, B MEVKI sotcunuç, ÖSRENCı 2B KueufTV. EMtNOMU-HArOARPAÇA- KALAM/Ş-MOPA HÂTTTNPA PA UCgETLEK USTT£- Xf GlSıYPl EMlNONU-APAlAK H41TMOAIM£ k( 1SO tcaeuf, ttMBrKı 9O KUKUŞ, OĞtZ£NCl tOjRUÇTU. EMtNÖUU -IZMIT HATTtNOA ] T- MEI/KI 7SO MUJttlJÇ, U- MEVK1 6OO KURUÇTU. ' 50. ^ M£W& UOBE77 4O Kt/euÇ OLMtffTU BıKKAÇ SiM SONdA,t4AUaN tTteAZtVLA ZAUÜIIİXW*IO<KllMÇri. TÜRK VE DÜNYA KARİKATÜRÜNDEN Bedri Koraman «DERS » Suncica Bolinoviska - Yugoslavya
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle