Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyel
Sahıbı Cumhjrıyet Macbaacıhk ve Gazetecılık Turk Anonım Şırkeu adına
Nıdir Ntdı 0 Genel Yayın Muduru Htsan C«nal. Muessese Muduru
Emine L'şftMıgıl. Yaz> tşlerı Muduru Oka? Gonensjn, 0 Haber Merkezı
Müduru- YaJçın Ba>er, Sa>fa Duzenı Yonetmenı Ali Acar, 0 Temsılcıler
ANKARA Ahmrt Tan. IZMtR Hikmel Çttinkı>a. ÂDANA Çeon
], Potaka Otal h$hngK. Dış Haberfcn llfm M n . Ekonoml Cragiz Tsrfean. I; Sendıka Şakran Krttnci. Kultur Otal l sler.
Eğ]rm Genar* ^o)buı. Haber ^^astı^rr.a tsıatt BcrİAit. Yun Haberlen NectJrt Dogmn. Spor Danjsman] \Mulkadır VacHntam
Dızı Vazılar keran Çah$k». ^rastınra Mkin Mp^, Duidtmc Abdulbıh >aacı 0 Koordmator Ahmel Kondsan. # Miı ijler
t>ol Lrkul. # Munastbe Buknl tem # Butie-Planlaına; Scvp OsmanlK^ro^lu # Rcklanı Vs» Torun. # Ek YaMnlar Hpl«
AltnJ # :ja.-e Hıısoın Gmr. # l;«mt Ondrr <,nıl. 0 Bılgı-İşlem Nul IraL 0 Ftrsonel Vgl Bosuıncıo)!(ıı.
ÎV34 lo PK
Cumhunvcl Malbaaolık ır Oaatealık TA^. Turk Oafcı Cjd M/41 Ca*lJothı
2*vlslanbu) Td- 512 05 0? (20 ha), TÖOL 22246 Fu. (1> 5J6 «0 72 •
Zııa Gokalp Bh lnkılap S No 19/4, Te) 133 II 41-47, Tdo 42344 fı». (4) 113
Umır H Zı\3 Blı 1352 İ2,3 Td !3 12 30, IHOL 52359 Tax. (51) 19 53 60
Inonj Cad l » S V o I Kat I, Td- 19 3? 52 M full T«te. 62155 ftx: fTI) 19 37 S2
TAKVIM: 22 MAYIS 1990 Imsak: 3.43 Guneş: 5.34 Oğle: 13.05 İkindi: 17.03 Akşam: 20.28 Yatsı: 22.10
Yaacov Agam îstanbul'daydı
4. boyutun
peşindeki
sanatçıMusevilerin Osmanlı împaratorluğu'na
göçünün 500. yıldönümü olan 1992'de
Istanbul'da bir sergi açmayı ve heykel yapmayı
düşünen 'kinetik sanat' ustası Yaacov Agam,
görsel bir dil yaratmak istediğini söylüyor.
SABAHATTİN
BOSTANaOĞLU
Kinetik sanatın önciısü kabul
edılen Yaacov Agam, 500. Yıl
Vakfı'nın davetlisi olarak üç
günluğüne İstanbul'daydı. Mu-
sevilerin 1492 yılında Ispanya'-
dan çıkıp toplu halde Osmanlı
tmparatorluğu'na göçlerinin
500. yüı olan 1992 yılında birçok
Olkede gerçekleştirlecek kutlama-
lar çerçevesinde Istanbul'da bir
sergi açmayı ve heykel yapmayı
düşünen Agam, Istanbul'da kal-
dığı sürece çeşitli sergi mekânla-
nnı gezdi.
Kinetik sanatta sürekli bir de-
ğişimin söz konusu olduğunu, iz-
leyenlerin istediklerinde sonsuza
kadar değişime katılabilecekleri-
ni ve müdahale edebileceklerini
PORTRE AGAM
Yaacov Agam
Hareketli
heykeller
1927 yılında şimdiki Israil'in
smırları içindeki Rishon le
Zion adh küçuk bir
kasabada doğdu. 22 yaşında
Paris'e yerleşen sanatçı, 1953
yılında ilk kişisel sergisini
Paris'te açtı. 1955'te "Hareket"
adlı grup sergisine katılan
Agam, sonraki yıllarda
hareketli objelerini Paris'teki
Georges Pompidou
Merkezi'ndeki Modern
Sanatlar Müzesi'nden Nevv
York'taki Guggenheim
Müzesi'ne kadar birçok muze
ve galeride sergiledi. Zamana
ve mekâna göre değişen
hareketli heykeller yapan
sanatçının şimdiye kadar
Fransa, Belçika, îsviçre,
İngiltere, ABD, F. Almanya,
tsrail, Güney Afrika,
Hollanda, Avustralya ve
Japonya'yı da kapsayan 100'e
yakın kişisel sergisi açıldı.
Kinetik sanatın öncülerinden
olan Agam, geçen yıl Japonya-
Nagoya'da düzenlenen 1.
Uluslararası Bienal'de büyuk
ilgi gördu.
belirten Agam, dünyanın en sa-
bit seyinin değişiklik olduğunu,
eger değişiklik olmazsa yaşamın
biteceğini söyluyor.
Resim ve heykel sanatında 4.
boyutu savunan ilk sanatçılardan
biri olan Agam, aynı zamanda
dünyanın en küçük ve en büyük
tablosunu yaparak Guiness Re-
korlar Kitabı'nda da yer aldı.
Bütün sanat yapıtlarırun şim-
diye kadar zamanı durdurdukla-
nnı ve genellikle geçmişi yansıt-
tığım söyleyen sanatçı, "insanlar
içiB en büyük düşman ölümdür.
Mısırhlar ölümü yenmek için pi-
ramitleri yaptdar" diyor. Aslın-
da kinetik sanatçı olarak nitelen-
mekten hoşlanmadığını çünkü
zaman boyutunun yalnız hareket
değil, aynı zamanda değişim de-
mek olduğunu belirten Agam,
"Kinetik sanatçı degil, sanata
dördüncü boyntu katan sanatçı
olmak istiyonjm" diyor. Yaacov
Agam sanat uzerine düşünceleri-
ni şöyle özetliyor:
"Bazı sanatçılar iki boytıtlu
yapıtlar sunap, bunlann bakış
açısına göre degiştigini söylü>or.
Oysa dördüncü boyutta madde-
nin gercek degişimiyle karşı kar-
şıyayız. Örneğin, Tel-Aviv şeh-
rinde su ve ateşin bileşiminden
oluşan büyük bir çeşme yaptım.
Bu yapıtıra su ve ateşin durağan
bir halde hapsedilmeyişinin en
canlı örnegidir. Yirmi yıldır ye-
ni bir dil üretmek isliyorum.
Görsel bir alfabe ve gramerden
oluşacak. Keiimelere gerek du>-
madan. Kelimeler insanlan ayı-
nr, ancak görsel bir dil birlesti-
rebilir. Bunu ilk kez Leonardo da
Vinci başlık attı. 'Foto Robot',
aynnülan birleştirerek bir bütün
oluşturuyor. Polis teşkilaü da bir
kişiyi ararken aynı yöntemden
yararianıyor. tlk kez 1953 yılın-
da sergi açbğım Paris'te gecen yıl
yapılan eleştirilerde 5. boyutun
tann tarafından sunuldugunn
söylediler. Üst uste duran 6-7 res-
min aynı rilirale bareket ettigini
düşiinün, 4. boyutun çarpımlan
ortaya çıkan işle bo 5. boyuttur"
şeklinde dile getiriyor. "Mantıkb
davranma>an hata yapamaz,
okullar yaratıcılığı yok ediyor,
salt mantık ve kelimeler kendini-
zi ifade edebileceğiniz bir dil de-
ğildir. Çocuklar dogdugunda ön-
ce görür, sonra konuşmaya baş-
lar. Konuşamayan hayvanlar bile
yaşamayı basanrlar. Eger insa-
na yaratma özgürlügü verilmez-
se insanlık esir olur. Kelime ve
mantıkJa verikn egitirn beynin
yansinı yok eder. Kelime karşı-
lıgı olmayan bir şeyi beynimize
yerleştiremiyorum."
tstanbul'da da bir heykel yap-
mayı düşündüğünü söyleyen
Agam, isteyen herkesin bu hey-
kelin görünüşünü ve hareketini
degıjtirebileceğini, böyiece katı-
lımın sağlanacağını söylüyor.
Koııva
kurtııluyorMilli Savunma Bakanı Safa Giray,
Kanada'mn son anda 'NATO Alçak Uçuş
Eğitim Projesi'nden adaylığını geri
çekmesinin Türkiye'yi zor durumda
bıraktığını, Türkiye'nin de Konya Alçak Uçuş
Eğitim Projesi'nden vazgeçtiğini açıkladı.
BRÜKSEL (AA) — Turkiye^
nin Konya, Kanada'mn ise Kaz
Körfezi ile aday oldukları "NA-
TO Alçak Uçuş Eğitim Proje-
si"nden Kanada'mn ansızın vaz-
geçmesi uzerine, Türkiye de aday-
lığını geri çekti.
NATO Savunma Bakanlan
tikbahar Toplantıları dun sabah
Belçika'mn başkenti Brüksel'de-
Kardelene
denetim
BÜLENT ECEVİT ~
ANTALYA — Anayurdu To-
ros Dağları olan Kardelen (Ga-
lanthus) çiçeğinin korunması
amacıyla kurulan Doğal Çiçek
Soganı Üretici ve thracatçılan
Dernefi 'otokontrol' ile sökünı-
leri denetim altına alıyor.
Dernek, yurt çapında kardelen
sökümünün yapıldığı yerlerde,
bölge temsilcilikeri oluşturdu.
Bölge temsilcileri de köy temsil-
cilerini belirleyerek söküm zama-
nını belirleyecekler. Köy temsil-
cileri, bölge temsilcilerinden ya-
zılı olarak izin almadığı sürece,
hasada başlayamayacak. Bu de-
netleyiciler, önceki gün yola çıka-
rak köy köy dolaşıp kalite dene-
timi yapacak ve raporlannı der-
nek merkezine iletecek.
ki NATO merkezinde Avrupa
grubu çaiışmalan ile başladı.
Toplantılarda Türkiye'yi tem-
sil eden Milli Savunma Bakanı
Safa Giray, dünkü Avrupa gru-
bu çaiışmalan sonunda Türk ga-
zetecileri kabul ederek, Türkiye1
nin Konya Alçak Uçuş Eğitim
Projesi'nden vazgeçtiğini açıkla-
dı.
NATO Alçak Uçuş Eğitim
Projesi ile ilgili nihai karann yıl
sonundan önce alınmasını bekle-
mediklerini ve Kanada'mn son
anda adaylığını geri çekmekle
Türkiye'yi zor durumda bıraktı-
ğını ifade eden Milli Savunma
Bakanı Giray şoyle konuştu:
"Biz de Kanada'da herhangi
bir karar alınmadan önce AK-
KUM göriişmelerinin bitmesini
isteyebilirdik. Ancak Kanada'mn
çekilmesi bizi zor durumda bı-
raktı, bizi de çıkann demek zo-
mnda kaldık.
Konya'da alçak uçuş egitirn üs-
sü kunılması halinde bunun çev-
reye ne gibi zarariar verebileceği
konnsunda önemli incelemeler
yapmak gerekir ve biz bunu he-
nüz tamamlamış değiliz. Kana-
da'mn çekilmesi bizim için emri
raki oldu. Biz karann bu yıl so-
nunda alınacağı gibi hesap yap-
mıştık."
Milli Savunma Bakanı Giray,
konuyla ilgili karann bugUnkü
toplantıda alınacağını belirtti.
Üniversitede kısmipriralı eğitim sistemine öğretim üyelerinden büyük tepki var
Paraversite eğitimiProf. Zabunoglu Cari hizmet ödeneği adı altında Prof. Hatiboglu Öğrencilerden anayasaya aykırı olarak
öğrencilere anayasada yeri olmayan bir mali yükümlülük vergi ahnmak isteniyor. Amaç, zaten yüz binler üniversite
getirilmesi olanaksızdır. Yeni uygulama anayasaya aykırıdır. kapısında beklerken bu sayıyı daha da arttırmak.
Vâkıf üniversitelerinin devletten yardım beklemesi de işin
prensibine aykırıdır.
HAKAN AYGÜN
Üniversiteye girişi yasaklasalar daha iyi olur. Bu sisteme de
alıştırmak istiyorlar.
\\\
ANKARA — Yüksekoğretim-
de "kısmi paralı ogretime" ilk adı-
mın atılması, oğretim uyelen ta-
rafından da tepkiyle karşılandı.
Öğrencilerden "harç" yerine "ca-
ri hizmet ödeneği" alınmasının
anayasaya aykırı olduğu kaydedil-
di. Devlet üniversiteleri ekonomik
sıkıntı içindeyken, Bilkent'e de ge-
nel butçeden yardım yapılmasının,
devlet üniversiteleri ile Bilkent'te
okuyan öğrenciler arasındaki eşit-
sizliği daha da büyük boyutlara
ulaştıracağı bildirildi.
11 nisan günü Resmi Gazete'de
yayımlanarak yürurlüğe giren ve
üniversitelerde paralı ogretime ge-
çilmesi ile vakıf üniversitelerine
genel butçeden yardım yapılması-
na da olanak sağlayan kanun huk-
munde kararnameye doğan tepkı-
ler büyüyor. KHK'yı değerlendi-
ren öğretim üyeleri uygulamaya
karşı çıktılar.
Ankara Üniversitesi Hukuk Fa-
kültesi oğretim üyesi Prof. Dr.
Yabya Zabunoğln, üniversitelerde
paralı öğretim uygulamasını geti-
ren KHK'nın başlığının memur-
larla ilgili olduğuna dikkat çeke-
rek, "KHK'nın başjıgı bile içeri-
gini yansıtmıyor. Öğrenciler bir
anlamda memur yerine konul-
muşlardır" dedi.
Anayasanın 130'uncu maddesi-
nin, öğrencileri harç dışında baş-
ka bir mali sorumluluğa sokma-
dığına işaret eden Zabunoglu, son
uygulamayla öğrencilere "cari hiz-
met ödeneği" ödeme yukümlülu-
ğünün getirilmesini şöyle değer-
lendirdi:
"Harç, devletin ifa ettiği kamu
hizmetlerinin giderierinin çok cıizi
bir kısmının yararlanan kimseden
alınması demektir. Şimdi cari hiz-
met ödeneği getirilerek harcın ni-
teligi değiştiriliyor. Cari hizmet
ödeneği, daha buyük miktarda bir
para demektir. Anayasanın 74.
DİLENME EYLEMİ — Ankara'da üniversite ögrencüerinin kentin çeşitli yerierinde mendil açarak dilenme eylemleri sürüyor. Ög
renciler paralı egitime ilişkin karar geri alınıncaya kadar harclan da odemeyeceklerini soylüyorlar. (Fotograf: Banş Bil)
maddesindeki mali külfetler ara-
sında da yeri yoktur. Doiayısıyla
uygulama, anayasımn 130'uncu ve
74'üncü maddelerine aykırıdır.
Öğrencilere anayasada yeri olma-
yan bir mali yükumlulük getiril-
mesi olanaksızdır."
Aynı KHK ile vakıf üniversite-
lerine de devlet üniversiteleri gibi
genel butçeden yardım olanağının
sağlandığına dikkat çeken Zabu-
noglu, "Vakıf üniversitelerinin
devletten yardım beklemesi işin
prensibine aykındır" diye konuş-
tu. Anayasanın 130. maddesine
göre Türkiye'de vakıfların kur-
duklan yükseköğretim kurumla-
rına "üniversile" adının verileme-
yeceğini savunan Zabunoglu, Bil-
kent'in, anayasanın öngördüğu gi-
bi yasayla da kurulmadığını,
YÖK'ün bu yanlışlığı sonradan
duzeltmeye çalıştığını bildirdi.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Ihsan
Dogramaa'nın Hacettepe Üniver-
sitesi'nin kuruluşunda da olduğu
gibi once bir dernek, sonra vakıf,
sonra da üniversite oluşturduğu-
na işaret eden Zabunoglu, "Tıpkı
şimdi Bilkent'te yapıldığı gibi ön-
ce yardım amacına dönük bir fa-
aliyetle ortaya çıkıyor. sonra da
külfeti devktin iistüne yıkıyor" di-
ye konuştu. Söz konusu KHK'nın
yasalara aykın olduğunu yineleyen
Zabunoglu, çözümün, açılacak bi-
reysel davalar olduğunu söyledi.
öğretim Üyeleri Derneği Genel
Başkanı ve Gazi Cniversitesi Tıp
Fakültesi öğretim üyesi p
rof. Dr.
Tabir Hatiboglu da YÖK yasası-
nın paralı öğretimle 16. kez değiş-
tirildiğini vurgulayarak ahnmak
istenen cari hizmet ödeneğinin
anayasaya aykın olduğunu söyle-
di. Harç ve cari hizmet ödeneği-
nin farklı şeyler olduğunu kayde-
den Hatiboglu, "Öğrencilerden
ÖZALPARALI EGITIMISAVUNDU
Üniversiteler rekabet ederİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) — Cum-
hurbaşkanı Turgut Ozal, paralı eğitim konu-
sunun üniversiteleri rekabete sokacağını söy-
ledi.
Özal dün öğretmenevi'nde Milli Eğitim
Vakfı'na toplam 20.3 milyar liralık yardımda
bulunan 22 hayırsever yurttaşa beratlarını ver-
di. özal buradaki konuşmasında, paralı eği-
tim konusuna değinirken şöyle konuştu:
"Üniversitelerimizde bir paralı öğretim hıt-
turdular. Yapılan, duşündükleri manada pa-
ralı öğretim değil. Devletin üniversitesinin iki
türliı masrafı vardır. Bir yaurım masrafı, bir
de içeride çalışanların, laboratuvarİann ve di-
ğer yerlerin işletme masraflan. Biz universi-
telerimize 2 triryon para veriyoruz. Bunun 700
milyarı yatırıma, kalan 1J trilyonu da cari
harcamalara gidiyor. Gençlerden aldığımız
harçlar cari masraflann yüzde 1 ya da 2'si ka-
dardır. Alınan paralar yine ögrenci için har-
canır. Bir ögrenci için harcadığımız nedir? Bu-
nu herkesin bilmesinde fayda vardır. Öğretim
üyeleri de bunun kadrini bilmeli. tleride ka-
deme kademe üniversiteler aldıklan bu para-
lan kendileri kullansalar, öğretim üyelerini
kendileri alsalar, bu bir nevi üniversiteleri re-
kabete sokar. Daha iyi olur."
Cumhurbaşkanı Özal 9 Eyliıl Universitesi'-
nde Tıp Fakültesi öğrencileriyle yaptığ] soh-
bet sırasındaki konuşmasında, Türkiye'de eği-
timin yükünün devletin uzerinde olduğunu be-
lirterek, "tleride bu eğitim yükünü merkez-
den alıp mahalli idarelere kaydıracagız. Bu
arada zengin vatandaşların eğitime vaptıkla-
rı bağtşları da vergiden muaf tutarak çeşitli
kolaylıklar saglayacağız" dedi.
KTÜ'LÜ42 ÖĞRETİM ÜYESİNİNÇAĞRISI ~
*Özerk üniversite kurulmalı'Eğitim Senisi — Karadeniz
Teknik Üniversitesi'nin çeşitli fa-
kültelerinde görevli 42 öğretim
üyesi, YÖK'un bugüne kadar ki
uygulamaları ve yeni hazırlanan
Yüksek öğretim Yasa Tasarısı ile
ilgili olarak yaptıkları açıklama-
da, "YÖK düzeninin sonu gelmiş-
tir. Önemli olan, bir yanlışı baş-
ka bir yanlışla duzeltraeye
kalkmamaktadır" dediler.
"YÖK düzeninin 10 yılın so-
nunda üniversitelerde oluşturdu-
ğu yıkımın iyi tanınması ve tanı-
tılması gerektiği" belirtilen açık-
lama şöyle:
"Bu süre içerisinde üniversite-
ler her vönüyle çökmuşlerdir. Bu
çöküntünün somut sonuçlan şu
ana b?>lıklarda toplanabilin
— Ogrenci sayianı artürraış go-
riinmek için alınan çok sayıdaki
öğrenciye karşıhk eğitim duzeyin-
de inanılmaz düzeyde bir düşâş
gerçekleşmiştir.
— Doçentlerin profesörlüğe
yükseltilmesinde dunnadan değiş-
tirilen karar ve kıstaslarla inanıl-
maz bir keyfilik ve çok standart-
lılık dönemi yaşanmıştır.
— Atamanın asıl olduğu YÖK
düzeninde bekleneceği gibi idari
ve akademik yönetimde son dere-
ce yanlış, kev fi ve tekmerkezci bir
yönetim biçimi gelişmiştir. Ders
programları. ders görevlendirme-
leri, yurtdışı görevlendirmeler.
rektör ve dekanlann buyruklan ile
yapıhr hale getirilraiştir.
— Yöneticilere ek ders ücreti
fazlalığı ya da döner sermaye pa-
yı gibi yollarla parasal kaynak
sağlanarak bunlann düzene bağ-
lılıklan pekiştirilmek istenmiştir.
— Parasal kaynak yoksunluju
ileri surülerek üniversitelere kitap
alımı tamamen durdurulmus, sü-
reli yayın alımı yok denecek dü-
zeye indirilmiştir.
— Her düzeyde demokratik ka-
tılım yok edilmiştir.
— Öğretim uyesi başına düşen
ögrenci sayısının çok artması so-
nucu ögrencilerin saha, gezi ve la-
boratuvar olanaklan çok daraltıl-
mıştar. Gercek modetde meslekleri
ile ilgili yelerli uygulama yapma-
dan meznn olan ögrenci sayısı çok
yukselmiştir.
YÖK düzeninin yıkımı o kadar
belirgin, o kadar somut biçimde
ortadadır ki düzenin en sadık sa-
vunucuları dahi artık sağda sol-
da «ni bir yasayı savunmaktadır-
lar. YÖK düzeninin sonu gelmiş-
tir. Önemli olan, bir yanlışı baş-
ka bir yanlışla duzeltmeye kalk-
mamaktır. Bazı Amerikan özel
üniversitelerinden alınan ve Türk
üniversitelerine giydirilmek isteni-
len yönetim biçimi, YÖK düzeni
ile bütünleşmiş etkinliklerini yitir-
mekten korkan yöneticilerin akıl-
lan kanştırmak için ileri surdük-
leri kandırmacalardır. Türk üni-
versitelerinin çağdaşlaşabilmesi
için yol bellidir: Kendi seçtiği or-
ganiannca yönetilen ve denetlenen
yönetsel ve mali özerk üniversite-
yi oluşturmak. Bizlerin önerisi 18
Eylül 1988'de İtalv^da Bologna
Üniversitesi'nin 900. yılı kutlama-
lan sırasında kutlamamaya katı-
lan çok sayıda reklörün imzaladı-
ğı 'Avrupa Üniversiteleri Ansıyasa-
sı'nın temel ilkelerine uygun bir
yasanın ivedilikle çıkarılmasıdır.
Bu 'Magna Carta'ya imza koyan
13 Türk Üniversitesi rektöriınü de
imzalannın onurunu korumaya
cağınyonız."
Bankası ödülleri
yılı büyük ödülleri dağıtım töreninde konuşan Başbakan Akbulut,
devlet ola.ak milli kültür araştırmalanna tum imkânları ayırdıklan-
nı, bu alandaki etkinliklere tiım kişi. kurum ve kunıluşlann da kaı-
kıda bulunmasını istediklerini bildirdi. Akbulut, konuşmasından
sonra 1989 yıb büyük ödulünü kazanan sanatçı ve biJim adamları
Tarık Bugra, Şadan Bezeyiş ve Şukru Hanioğlu adına babası Ahmet
Hanioğlu'na ödüllerini verdi. Törene Devlel Bakanlan Ercument Ko-
nukman, Isrnet Özarslan, Hüsamettin Örüç ve Kemal Akkaya ile Aıı-
kara Valisi Saffet Ankan Beduk de katıidı. 1989 yılında 19. kez verilen
büyük ödülleri edebiyat dalında "Yağmur Beklerken" adlı romanı
ile Tarık Bugra, sanat dalında "Kırmızüı Portre" adlı tablosu ile Şa-
dan Bezeyiş ve toplurn ve insan bilimleri dalında da "Bir Siyasi Ör-
güt Olarak Osmanlı lttihat ve Terakki Cemiyeti ve Jön Türklük" adlı
araştırraaa ile Doç. Dr. Şukru Hanioğlu kazanmıştı. Fotoğrafta Ta-
rık Bugra, Yıldırım Akbulut, Şadan Bezeyiş, Ahmet Hanioğlu ve tş
Bankası Genel Muduru Lııal Korukçu gönilüyor. (Fotograf: AA)
anayasaya aykın olarak vergi alın-
mak istenivor. Amaç, zaten yüz-
binler üniversite kapısında belücr-
ken bu sayıyı daha da arttırmak.
Üniversiteye girişi yasaklasalar da-
ha iyi olur" dedi. İktidarın, Cum-
hurbaşkanı Özal'ın "alışırlar"
mantığını sürdürdüğünü belirten
Hatiboglu, "Şimdi paralı öğretim
diyorlar. Korkum, harçlar gibi ca-
ri hizmet ödeneğine de alışacağız.
Zaten halk olarak "alışmaya" baş-
ladık. Ana bunun onüne geçilme-
si gerekir" diye konuştu.
Gazi Üniversitesi tktisadi ve
îdari Bilimler Fakültes- öğretim
uyesi Prof. Dr. Mustafa Altıntaş
da getirilen KHK ile Bilkent'e ge-
nel butçeden pay verilmesinin
hüktne bağlandığına işaret ederek
şoyle dedi:
"KHK'da. vakıf üniversiteleri-
ne devlel üniversiteteri kadar yar-
dım yapilmast yer aldı. Devlet üni-
versitelerine yapılacak yardım da
en az yüzde 50 olacak. Milli Eği-
tim Bakanı Akyol. öğrencilere ya-
pılacak yardımın yüzde 99 olaca-
ğını söyledi. Bu durumda Bilkent-
in alacağı katkı da artacak. Şim-
di şasırdık. Devlet kalkısının art-
tınlmasını mı savunacağız... Böyte
olursa Bilkent'e yardımın arttınl-
masını savunmus olacağız. Eğer
yüzde 51'i savunacak olursak da
ögrencilerin katkısı yuzde 49 ola-
cak. 418 sayıh KHK. yükseköğre-
timi paralı hale getirirken asıl
amacı Bilkent'i kurtarmaya yöne-
liktir."
1402'lik oğretim üyelerinden Dr.
Haldun Özen de anayasada özel
üniversite olur diye bir hüküm ol-
madığına işaıet ederek Doğı-ama-
cı'nın geçmişteki girişimlerinin de
bu konudaki görüşlerini doğrula-
dığını soyledi. KHK ile vakıf üni-
versitelerine yardım yapılmasınjn
kararlaştınlması uzerine bütün
demokratik kitle örgütlerini vakıf
kurarak yükseköğretim kurumlan
açmaya çağıran Özen, paralı öğ-
retimi şöyle değerlendirdi:
"Yaptığım hesaplara göre ög-
rencilerin ortalama S milyon lira
ödemeleri gerekiyor. Gerçi hükü-
met bunun yüzde 99'unun karşı-
lanacağını söylüyor. Eğer karşıla-
nacaksa, neden harçlarla ilgili ya-
sada değişiklik yapılarak öğrenci-
lerden alınacak miktar öğrenim
bedellerinin yüzde 50'sine kadar
çıkanldı. Bu demektir ki onümüz-
deki yıllarda alıştıra alıştıra ücret-
leri yükseltecekler. Değişik bö-
lümlere gore ögrencilerin ödeye-
cekleri miktar 3-10 milyon lira
arasında değişecek."
Genel
boykot
çağrısı
Eğitim Servisi — İstanbul'da-
ki universitelerin oğrenci dernek-
leri temsilcilerince düzenlenen ba-
sın toplantısında, "paralı öğre-
tim "e karşı "genel boykot" çağ-
rısında bulunuldu.
Marmara Üniversitesi Iktisadi
İdari Bilimler Fakültesi Ögrenci
Derneği Başkanı Hürkan Kavak,
dün tstanbul Tabip Odası'ndaki
toplantıda, "tstanbul Oğrenci
Dernekleri Platformu" adına
yaptığı açıklamada, "paralı öğre-
tim "in amacının, dar gelirti aile-
lerin çocuklarını üniversiteye sok-
mamak, elde edilecek gelirleri çı-
karlan doğruitusunda kullanmak,
üniversite kapılarında yığılmayı
önlemek, üniversiteleri kâr getiren
kurumlar haline getirmek olduğu-
nu söyledi.
İTÜ Elektrik-Elektronik Fakül-
tesi öğrenci Derneği temsilcisi Ali
Meram da bu uygulamaya karşı
çıkmak için en uygun eylem biçi-
minin derslere girmemek olduğu-
nu belirtti.
Din küJtürü
sorulmayacak
• ANKARA (ANKA) —
Milli Eğitim Bakanlığı, özel
okul sınavlarında din
küitürü soruları sorulması
uygulamasından vazgeçti.
Özel Okullar Smav
Komisyonu temsilcileriyle
Milli Eğitim Bakanlığı
arasında imzalanan
protokolle önceki yıllarda
sorulan 5 din küitürü ve
ahlak bilgisi sorusu yerine 5
sosyal bilgiler sorusu fazla
sorulması karara bagUandı.
özel Okullar Sınav
Komisyonu Başkanı
Mehmet CamoğJu, konuyla
ilgili bilgi verirken MEB ile
yaptıkları görüşmelerde özel
okul smavlarına Hıristiyan,
Musevi yurttaşlarla yabancı
ögrencilerin de girdiklerini
belirterek, "Soruların
evrensel din küitürü ile ilgili
olmasım istedik, bu şekilde
olmayan sorular öğrencileri
olumsuz yönde etkiliyor.
Soruları bu doğrultuda
Milli Eğitim Bakanlığı
yetkilüeri hazırlayacak"dedi.
OSS sonuçları
yarın
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) —
Üniversitelerarası öğrenci
Seçme Sınavı (ÖSS)
sonuçlan yarın acıklanacak.
ÖSYM Başkanı Dr. Fethi
Toker, yann düzenleyecefi
basın toplantısında sınav
sonuçlanyla ilgili bilgi
verecek. Sonuçlar, perşembe
günü Gazeteciler
Cemiyeti'nin çıkaracağı bir
yayınla bütün adaylara
duyunılacak. Sonuçlann
adreslere postalanmasına da
önümüzdeki günlerden
itibaren başlanacak.
Oğretmenlerde
atama
• ANKARA (AA) —
Öğretmenlerin atama ve
yer değiştirilmesi, devlet
memurlannın yer
değiştirilmesindeki
uygulamadan ayrı olarak
düzenlenecek. Devlet
memurlannın yer
değiştirme suretiyle
atanmalarına ilişkin
yönetmelikte değişiklik
yapılarak, "eğitim-öğretim"
sınıfı yönetmelikten
çıkarıldı. Konuya ilişkin
yönetmelik değişikliği
dünkü Resmi Gazete'de
yayımlandı. Buna göre 7.
maddedeki ataması
merkezden yapılan
memurlann yer değiştirme
suretiyle atanmasını
öngören 7. maddedeki
"eğitim öğretim"
sınıfındakiler bu
kapsamdan çıkarıldı.
Kuş Cenneti
Festivali
• BANDIRMA (AA) —
Uluslararası Bandırma Kuş
Cenneti Kültür ve Turizm
Festivali 2-7 haziran
tarihleri arasında yapılacak.
Ege Üniversitesi Fen
Fakültesi, Orman Genel '
Müdürlüğü, Uluslararası
Bandırma Kuş Cenneti
Kültür ve Turizm Festivali
Komitesi'nin işbirliği ile
düzenlenen "5. Bandırma
Kuş Cenneti ve Çevre
Sorunları Sempozyuınu" da
3-4 haziran tarihlerinde
gerçekleşecek.
Uzay teleskobu
• WASHINGTON (AA)
— Hubble teleskobunun ilk
kez pazar günü gönderdiği
fotoğraflann beklenenden
daha iyi olması, projeyi
yürüten bilim adamlannda
heyecan yaratü. Hubble'ın,
1260 ışık yılı uzaklıkta
bulunan bir yıldız
kümesinden bugün ilk kez
aldığı fotoğrafın, bekleninin
iki katı netlikte olduğu
bildirildi. Projeyi yürüten
bilîm adamlanndan Albert
Boggess, "Kolay kolay
heyecanlanmam, fakat
şimdi kendimden geçmiş
durumdayım" dedi.
6
199O'da
Malezya'
• Haber Merkezi —
Avnıpa'da 1990 TUrizm Yılı
devam ederken bir Asya
ülkesi olan Malezya, I99O1
)
"Malezya'yı Gezin Yıh" ilan
etti. Yıl boyunca yapılacak
çeşitli etkinlikler arasında
Kodak'ın düzenieyeceği
"1990'da Malezya'yı Gezin
Uluslararası Fotograf
Yarışması" da yer alıyor.
Malezya'yı bir fotograf
yarışması aracıhğıyla
tanıtmak amacıru taşıyan ve
29 ağustos - 4 eylül
tarihlerinde başkent Kuala
Lumpur'da yapılacak
yarışmaya Türkiye de
katılıyor. Bu nedenle
ülkemizi temsil edecek
yanşmacı ve eserini
belirlemek üzere bir
Türkiye elemesi
düzenleniyor.