Katalog

22 MAYIS HABERLERIN DEVAMI CUMHURİYET/19 Türk-Yunan... (Baştarafi 1. Sayfada) Uygun bir ortam oluşiurulmadan önce temel sorunların görüşme masasına getirilmesin- den kaçınılacaktı. Davos'ta, Papandreu'yla Özal arasında mutabık kalınan yöntem bu olmakla birlikte, işler pratikte hiç de öyle yürümemiştir. En başta taraflar, iki ülke arasındaki so- runların doğru dürüst bir envanterini bile çı- karamamışlardır. Nelerin sorun, nelerin ko- nu diye nitelenmesi gerektiği dahi kararlaş- tırılamamıştır. Papandreu, Ege'yle, Batı Trakya'yla ilgili bazı sorunlann sorun dahi olmadıklarını; Yu- nanistan'ın kendi egemenlik alanı içinde yer alan bu konuların görüşülemeyeceğini; sa- dece kıta sahanlığının sınırlandırılmasının Lahey Adalet Divanı'na götürülebileceğini savunmuştur. Bu arada Kıbrıs sorunu söz- de Davos sürecinin dışında tutulmuştu; ama Yunan tarafı, hernen her vesileyte önce Kıb- rıs önkoşulunu değişik platformlarda sürek- li olarak vurgulamıştır. Böylece, daha diyalog kapısının nasıl ara- lanacağının yöntemi tartışılırken bir yıl geçi- vermiş ve büyük bir tantanayla açılan Davos oyunu noktalanıvermişti. Bugün ne olacak? Yine aynı oyun mu sah- neye konulacak? Yoksa işler ciddi bir yörün- geye oturtulabilecek mi? Atina'dan gelen işaretler, Sayın Miçota- kis'in Davos adıriı taşımayan ve her konu- nun ele ahnabileceği bir diyaloğa istekli ol- duğunu ortaya koyuyor. Acaba Yunanistan Başbakanı, ciddi bir di- yaloğa gerçekten hazır mı? Türk - Yunan iliş- kilerinde Ege ve Batı Trakya'yla ilgili sorun- ların variığim kabul edebilecek mi? Kıbrıs'ı, çözülmesi gereken bir ilk önkoşul olarak gör- meye devam edecek mi? Kıbrıs'ı değişik platformlarda Türkiye'ye karşı kullanmaya devam edecek mi, etmeyecek mi? İki ülke arasındaki sorunların bir envanterinin çıka- rılmasına razı olabilecek mi? Bu soruları ortaya atışımızın belirli neden- leri arasında şunlar da var: Papandreu'nun gidişi, VVashington'da, NATO ve AT'de be- lirli bir rahatlama yaratmıştır. Dün israil'in Yunanistan tarafından resmen tanındığını açıklayan Miçotakis, ay başında yapacağı VVashington ziyareti öncesinde ABD ile sa- vunma işbirliği anlaşmasını da imzalayarak, dış politikadaki manevra alanını genişletece- ğini düşünüyor olabilir. Geçenlerde VVashington'da, Miçotakis'in Türkiye'ye karşı adeta yeni bir Vasiliu gibi takdim edilmeye çalışıldıgına tanık olmuştuk; Türkiye'nin bu "şans"\an yararianmazsa, SH kışabileceği belirtilmişti. Yunan Başbakanı acaba ne düşünmek- te?.. Bu faktörlerin tümünü ve Ankara'daki ANAP iktidarının zayıflığını göz önünde tu- tarak, kendini Türkiye'den olmayacak ödün- lerin hayaline mi kaptıracak? Yoksa, her iki ülkenin çıkarına olacak bi- çimde olumlu bir diyaloğa mı yönelecek?.. İkinci yolun daha gerçekçi olacağına ina- nıyoruz, Sayın Miçotakis. Et fiyatı 10 yılda 25 kat arttı ESER ATİLLA Baııdolu-mızıkalı et boykotu (Baştarafi l. Sayfada) aralannda anlaşarak malın kali- tesine ve tıiketicinin talebine gö- re degil, kendi kâr hedeflerine gö- re fiyat ayarlamaktadır. Bu du- nımda tükelicinin elinde boykot- tan başka çare kaimamışiır" de- di. Tüketici demeklerin diınden iti- baren lüm >urtla baslattıklan et boykotuna İzmil'te de çeşitli par- ti, sendika ve sosyal kunıluşlar ka- tıldı. İzmit Tiiketiciyi Koruma Derneği Başkanı Re> mur Coşkun öncülüğünde çoğunluğunu kadın- lann oluşturduğu boykotçular, el- lerindeki pankartlarla bando eş- liğinde Demiryolu Caddesi boyun- ca yürüdöler. Cumhuriyet Ege Bürosu'nun verdiği habere göre Izmir'de Tü- keticiyi Koruma Vakfı'ran yanı sı- ra 17 tüketici ve kadın derneği adına yapılan ortak açıklamada "Tiıketicilerin tahammiıl sınırla- nnı aşan et fiyatlan kacçısında di- reniş hakkımızı kulfauuyoruz" de- nildi. tzmir'de boykot, Kültür- park'ta belediye bandosu eşliğin- de başladı. Yapılan ortak açıkla- mada hükümetin uyguladığı po- litikaiar nedeniyle hayvan neslinin giderek tükendiği belirtilerek bu politikaların Türkiye'yi açlık ve pahalılığın eşiğine götüreceği vur- gulandı. Cumhunyet Güney tlleri Buro- su ise et boykotunun Adana ve Giineydoğu illerinde ilgisizlikie karşılandığını bildirdi. Adana'da et kesimi ile satışlarda yüzde 30 dolayında bir azaltna görülürken. GUneydoğu illerinde et satışları normal seyrini izledi. Erzurunı'da ise besiciler, et boy- kotünu desteklediklerini söyledi- ler. Hayvan yetiştirme maliyetinin her geçen gun arttığını belirten be- siciler, hayvanlan zararına elden çıkardıklarıru bildirdiler. Ucuz fi- yatla elden çıkardıklan etin tuke- ticiye pahalı bir şekilde yansıma- smın arastmlması gerektiğini be- lirten besiciler hayvan varlığının giderek azaldığını kaydettiler. Anadolu Ajansı'nın verdiği bil- giye göre ise KKTC'de de Kıbns Türk Kadınlar Birliği ile Öğret- menler Sendikası yedi günlük bir et boykotu başlattı. Öte yandan Cumhuriyet Ege Bürosu'nun bildirdiğine göre dun sabah tzmir'de esnaf dernekleri yöneticileriyle görüşen Cumhur- başkanı Turgut Özal'ın "Tüketi- ci bilinçli olarak bakkını anyor- sa, iyiye işarettir" dediği öğrenil- di. Toplantıdan sonra gorüşmeyi anlatan tzmir Bakkallar Derneği Başkanı Özherek, "Cumhurbaş- kanının kola boykotu nedeniyle kendilerini kutladtgını" söyledi. Et fiyatlan son on yılda orta- lama 25 kat arttı. Ancak et, temel besin maddeleri arasında yine de "zam şampiyonu" değil. 1980-1989 yıllan arasındafiyatar- tışı konusunda yumurta, patates, pirinç, beyaz peynir, zeytin, seb- ze gibi gıdalar eti geride bıraktı- lar. Zeytinyağı, tavuk, tozşeker ise bu süre içinde, fiyatı etten da- ha az artan gıdalar arasında bu- lunuyor. Son 10 yıl içinde et fîyatlarının yüzde 2287 ile 2457 arasında art- tığı gözleniyor. Yıllık ortalama et fiyatlarına bakarak yaptığımız araştırma, 1980 yılında bir kilo koyun etinin 313, bir kilo sığır eti- nin ise 300 liradan satıldığını or- taya koyuyor. 1980'den 1986 yı- hna dek koyun etinin sığır etinden daha pahalıya satıldığı, ancak bu yildan sonra sığır etinin daha yük- sek fiyattan soframıza konuk ol- duğu gözleniyor. Yıllık en buyük artışlar da 1987 yüından sonra ya- şanmaya başlıyor. 1987 yılına ka- dar yıllık artışın yüzde 50'yi geç- mediği gözlenirken '87 yılından sonra yüzde 70'lere tırmandığı ve 50'den aşağı inmediği belirleni- yor. 1980 yılından ortalama 300 li- rayla çıkan bir kilo sığır eti 1990 yılına yine ortalama 7673 liradan girdi. Et fiyatlan 10 yü içinde yak- laşık 25.5 kat artarken, aynı dö- nemde yumurta ve patates 26, Et boykotu konusunda ise bir sebze 37, beyaz peynir 38, zeytin açıklama yapan Maliye Bakanı 44, pirinç ise 47 kat artarak sof- Adnan Kahveci. "Bu boykot an- ramıza geliyor. Aynı dönemde et- cak geçici sonuç verir. Kolada ol- ten daha az pahalanan temel gı- dugu gibi başanlı sonoç verece- da maddeleri arasında ise zeytin- ğinden endişeliyiz ' şeklinde ko- y a ğı, tavuk ve tozşeker bulunu- nuştu. Bu arada SHP Istanbul yor. Milletvekili Mustafa Sangiil de Bugüne gelince Istanbul'da bir TBMM Başkanı Kaya Erdem'e kilo daha kıymanın fiyatı 9 bin ile yönelttiği soru önergesinde et 16 bin lira arasında değişiyor. Et boykotunu hatırlatarak bu sure ve Balık Kurumu'yla Nişantaşı'n- içerisinde TBMM lokantasına et daki bir kasap arasında yaklaşık alınıp alınmayacağım sordu. 7 bin lira fark olduğu gözleniyor. Istanbul'da bugünun et fiyatlan (TL) DANA Kıyma Kuşbaşı Biftek Pırzola Kontrfile Bonfile KUZU But Pırzola Kol Parca Et Balık KınuHi 9.000 9.500 12.000 12.500 13.000 16.500 9.000 9.000 8.500 7.800 Migros 11.500 13.600 14.100 15.200 15.000 20100 12 200 12 200 11800 12 200 Kasap (EmlRöm) 13.000 13.000 15 000 13 000 15 000 16.000 13.000 13 000 13.000 13.000 Kasaş (Msantaşı) 16.000 16.000 19 000 19.000 19.000 22.000 16.000 19.000 16.000 16.000 İstanbul'da son 10 yılın ortalama et fiyatları (TL) 1980 1981 1982 1983 1984 1985 1966 1987 1988 1989 80-89 arasındaki aroş (%) ftymeti 313 403 546 73.1 1066 1448 1802 3049 4S44 7473 2287.5 Stğvati 300 306 *£ '703 1001 1390 1818 3062 4934 7673 2457 7 İstanbul'un çeşitli semtlerinden görüşünu aldığımız kasaplar, et boykotundan yana olmadıklarını belirtiyorlar. Boykotun et fiyatla- nnı daha da arttıracağında birle- şen kasaplara "Et fiyatlannın son yıllarda neden tırmanış» geçtıgı- ni" soruyoruz. Eminönü Bal Kasap'ın ortak- lanndan Tamer Zengin, son za- manlarda hayvanların çok yağ- lanmasından yakınıyor. Bunun besicilerin hatası olduğunu belir- ten Zengin, "Eskiden hayvanlar çayırda, kırda otlanıyordu. Son yıllarda besiciler, hayvan çok ki- lo alsın diye Ukbahardan guze ka- dar besiye alıyorlar. Hayvan ha- reketsizlikten yağ yapıyor" diyor. Zengin, fazla yağ tutan hayvanın ise et maliyetini arttırmasından MİDYAT Bir köylü öldürüldü MtDYAT/DtYARBAKIR (Cumhuriyet) — Mardin'in Mid- yat ilçesinde gövenlik güçlerinın "dur" ihtarına uymadığı bildiri- len bir kişi öldürüldü. SHP köy- lülerin başvurusu üzerine olayı araştırmak uzere üç kişilik bir mil- letvekili heyetini bölgeve eönder- di.Olağanüstü Hal Bölge Valiliği yetkililerinden alınan bilgiye gö- re, Mardin'in Midyat ilçesine bağ- lı Budaklı köyüne teröristlerin ge- leceği yolunda duyum alan güven- lik güçleri, köy çevresinde pusu kurdular. Köyu saran güvenlik güçleri 3.30 sıralarında kövden çıkmak istediği belirlenen bir ki- şiye "dur" ıhtarında bulundular. Ancak bu kişinin "dur" ihtarına uymaması ve kaçmaya çalışması üzerine açılan ateş sonucu ölü ola- rak ele geçirildiği bildirildi. Olayın ardından yapılan ince- lemede cesedin Budaklı köyünden 36 yaşındaki Beşir Algan'a ait ol- duğu saptandı. Köylülerin başvurusu üzerine SHP Genel Merkezi'nce göre\len- dirilen Diyarbakır Milletvekili Fu- at Atalay, Hakkâri Milletvekili Cumhur Keskin ve tçel Milletve- kili Ethem Cankurtaran olayla il- gili incelemelerde buiunmak üze- re dün Diyarbakır'a geldiler. SHP Diyarbakır Milletvekili Fuat Ats- lay Midyat'a hareketinden önce gazetecilerin konuyla ilgili soru- larını yanıtlarken şunları söyledi: "Midyat ilçesine bağlı Budak- lı köyiinde dün sabaha karşı ökü- ziıyle birlikte çift sürmeye giden 1954 dogumlu Beşir Algan'ın pu- suda görev yapan güvenlik güçle- rince yaylırn ateşine tutularak ya- şamını yitirdiğine dair bize başvu- nı olmasından sonra genel mer- kez, olayın yerinde incelenmesi için uç kişilik bir heyel belirledi. Olay yerinde incetemelerde bulun- duktan sonra izlenimlerimizi ge- niş bir şekilde açıklayacağız." yakınıyor: "Biz kemikli dana etini kilosu 9 bin liradan alıyoruz. Bir danadan yaklaşık yüzde 25 kemik çıkıyor. Kemigi çıkardıgımızda bir kilo etin maliyeti yaklaşık 11 bin 250 liraya yükseliyor. Bir da- nadan yaklaşık 4 kilo da vag çı- kıyor. Bunu da etin maliyetine ek- lediğimizde bir kilo et bize 12 bin 250 liradan gelmiş oluyor. Biz de yagı ya bedavaya veriyor ya da çok diişiik fiyattan satıyonız. Vagdaki zaranmızı etten çıkanyo- ruz." Atlas Kasap'ın ortaklarından Hanın Ekmetı de hayvanlann çok yağlı olmasından yakınarak son zamanlarda herkesin yağsız et ye- meye başladığını, yağlann ellerin- de kaldığını belirtiyor. Boykotun et. fiyatlannı arturacağını savunan Ekraen, et fiyatlarındaki artışa dur demenin boykotla olabilece- ğine ınanmıyor. "Çözümü çok zor, önce besicinin desteklenme- si gerekir" diyen Ekraen, boykot sırasında köylünün hayvanını kes- meyeceğini ve azalan malın fıya- tının artacağı görüşünu benimsi- yor. "Daha dün" diyor Ekmen, "Boykot başlamadan et fiyatlan- na kilo başına 1000 lira zam gel- di. Fiyatlardaki artış boykot sii- resince devam edecektir." Istanbul'da görüştüğümüz ka- sapların ortak kanısı ise bu boy- kotun tam olarak işlemeyeceği. Kasaplar, "Et kola degil ki 40 yıl kola içmesem aklıma gelmez. Ama et öyle mi ya. Müşteri ken- dinden çok çocıığunu düşünüyor. Bu boykot kesinkes yünimez" di- yorlar. G Ö Z L E M UĞUR MUMCU (Baştarafi 1. Sayfada) Mahkemenin sık sık "yargıçlar devleti" suçlamaları ile kar- şılaşmasının nedeni de Amerika'da yargı organlannın sa- hip oldukları bağımsızlıktır. Yürütme erkinin yasama ve yargı erkleri üzerindeki sı- nırsız vetartışmasız egemenliğine ABD'dek\"başkanlıksis- temi"nde değil Güney Amerika ülkelerindeki "başkancı sis- tem'ierde rastlanır. "Başkanlık sistemi" ile "başkancı sistem" ayrı ayrı özel- likler taşırlar. Bu iki sistemi birbirinden ayırt etmek gerekir. Parlamenter sistemin anayurdu ingiltere'dir. 1982 Anayasası ile sözde "parlamenter sistem" getirilmiş- tir. Parlamenter sistemlerde devlet başkanlarmın yetkileri sınırlıdır. Devlet başkanları güncet siyasete katılamazlar. Bu sistemlerde devlet başkanları bir çeşit "sembolik" yetkiler taşırlar. Sistem, başbakanlann, dolayısıyla çoğunluk parti- lerinin ve parlamentonun etkinliğine dayanır. Çoğulcu demokrasilerin kurulmadığı ve yaşatılmadığı re- jimler, kolayca "Bonapartizme" dönüşürler, yüksek bürok- rat egemenliği anlamındaki Bonaparlizm, partileri ve par- lamentoyu devreden çıkartır; yerine, askeri ve sivil büyük bürokratlar yerleştirir. Parlamenter sistemlerde devlet başkanları değil partiler ve parti liderleri önem kazanırlar Bu sistemde yürütme iki başlıdır. Devlet başkanları ve başbakanlar, yürütmenin baş- larıdır. Devlet başkanı, devlet ve ulusun birliğinin simgesi- dir; başbakan da siyasal ve yönetimsel sorumluluğu taşır. Bu sistemlerde devlet başkanı "vafan ihaneti" dışında ey- lem ve işlemlerinden ötürü sorumsuzdur. Bu "sorumsuzluk" devlet başkanlarına bir önemli sorumluluk yükler. Bu so- rumluluk, cumhurbaşkanının, partiler, kuruluşlar siyasal ve ideolojik görüşler karşısında "yansız" tutum takinmasını ge- reirtirir 1982 Anayasası, 12 Eylül askeri rejiminin lideri General Evren'e göre bir kumaştır. General Evren için biçilen kumaş "başkancı sistem"e uygun bir kılıf gibi kullanılıyor. Ekonomi, Güney Amerika'da uygulanan "Freidman mode- line" dayanıyor. Anayasada "klasik parlamenter sistem"den çok yine Güney Amerika'da uygulanan "başkancı sisterrf'e yeşil ışık yakıyor. Bu yüzden Özal'ın "başkanlık s/stem/" getireceği, bu sis- temi istediği ve özlediğini pek sanmıyoruz. Özal, başkanlık sistemini niçin istesin? Başkanlık sistem- lerinde yargı erki o kadar etkin ki bu etkinlik Özal'ın elini kolunu bağlar. Özal bu etkinlığe oldum olası karşıdır. Özal'ın öteden beri yargı erkinin üstünlüğüne inanmadı- ğı, bu yüzden, yargı erkinin etkinliğini azaltmak için elin- den geleni yaptığı da biliniyor. Özal'ın istediği ve uygulamaya çalıştığı "başkanlıksistemr değil "başkancı sistem"d\r Rejimin adını doğru koyalım! Cizre için gizli dunışma (Baştarafi 1. Sayfada) Diyarbakır DGM'de biri kadm 77'si tutuklu 155 sanıklı Cizre da- vasına dün başlandı. Tutuklu 38 sanığın hazır bulunduğu duruş- mada kimlik saptaması sonucu sanıklardan A.C.'nin 14 yaşında olduğunun anlaşılması Üzerine mahkeme heyeti duruşmanın gizli yapılmasına karar vererek salon- da b^ılunan gazetecileri dışarı çı- kardı. DGM savcılığınca hazırlanan iddianamede, Mardin'in Savur il- çesine bağlı Serenü köyiinde oldü- rülen 13 PKK'hdan biri olan Ka- muran Diindar'ın cenazesinde çı- kan olayların ardından yasadışı PKK örgütünce Cizre'de 19 mart- ta dükkânların kapatıldığı belir- tildi. Savcılık iddianamesınde, 20 martta saat 10.00 sıralarında da sanıkların ellerindeki taş ve sopa- larla gösteri yuruyuşüne başladık- ları, yürüyüş boyunca "Kahrol- sun Türk devleti', "Biji Apo" ve "Yaşasın Kârt halkı" içeriğinde slogan attıkları öne sürülerek, sa- nıkların bu eylemleriyle Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası'na muhalefet ettikleri, bölucülük propagandası yaptıklan ve karnu binalarına zarar verdikleri savla- narak, haklannda 10 yıla kadar hapis cezaları verilmesi istendi. HOŞGELDIN PembeMavı Bıberon Beoecık 1 Teyzenı al karşma. de kı "Bıberonum PembeMavı olsun, müzıklı o SLD, Karnım neşeyle coysun!" PembeMavı Bebek Kremı Hem bıtkı o z l û . ^ ı ^ ^ ^ ^ hem E ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^f^ vıtamınlı ^^^^^^^^H JT Senı pışıklerden ^^^^^^^^M J korur, cıldını besler, ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ H m yumuşatır ^^^^^^^^^M 1 Bunu sana. ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ H \ belkı de ^^^^^^^^^t X . teyzen alır< ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ H PembeMavı' Mama Önlüğû Sen ne yaramazsın, sen? Mama yersin, uslune dokersın. Aolana söyle, sana bunu alsın, tülumun temız kalsın. PembeMavı Mama Tabağı Buna ne buyrulur! O muzık çalsın, sen mamanı keyıfle ye Kıme soylesek de alsa acaba 7 En cyisı .. yengeye! PembeMavı Mama Kaşığı BJ da muzıkh bu da neşelı' ,lma sırası Kımdeydı? Dayısı, dayılık kolay mı!) EBEK! PembeMavı Nevresım Takımı Bu sağlıklı, vumuşattk. %100 pamuklu Nevresım Takımı'nı sana belkı de babaannen alır Yatağın cıvıl cıvıl oiur \ PembeMavi B E B E K S E T PembeMavı Dekoratrf Sabun Pekııı, ağabeym sana ne alacak? Dılersen, dekoratıf sabun alsın. Bu şınn hayvanak banyonuzu süslesın 1 PembeMavı Bebek Şampuanı Dayma soyle bebecık: Gozûn yanmasm gozyaşın akmasın ıstıyorsa, sana bu bıtki ozlu. hoş kokulu şampuanı alsın' ' PembeMavı Sağlık Maskesı Tut kı annen nezleoldu bebecık Senı, mıkrop bulaştırmadan besleyebılmesi ıçın, ona bir sağlık maskesı gerek. Babanın bunu alması gerek! PembeMavi Banyo Havlusu Işte her banyodan sonra senı yumuşacık saracak, emicı, özel havlun. (Amcasıııııı!) PembeMavi Bebek Sabunu Bu sabun saf ve doğal Cıldın yumuşacık temızlenecek bebecık. (Duydun mu enıştesı!) Nicedir yolun gözleniyordu. Ailede herkes merakla, özlemle, sevgiyle bekliyordu seni. Ve birgün kocaman dünyamıza, küçücük adımlarını attın. Arâmıza hoşgeldin bebecik! Diieğimiz, sevenlerinle, sevdiklerinle bir arada sağlıklı, mutlu yaşaman... Biz de sana kocaman bir sürpriz hazırladık. PembeMavi Bebek Seti: Bir kutu dolusu bakım, temizlik ve sağlık ürünü. Hepsi saf, hepsi doğal, sağlıklı. Hepsi senin mutluluğun için. PembeMavi Bebek Seti'nde neler var neler... Büyüklerinin, dilerlerse tek tek, dilerlerse set halinde alabilecekleri bu özenli ürünler, bak neler: l\ PembeMavi Bebek Yağı Saf ve doğal. Bıtki ozlu, E vrtaminlı Bunudasana anneannen alır, cıldın hep nemli, sağlıklı, yumuşak kalır. PembeMavi Banyo Köpûğü Sarta bıcı bıcı yaplırmayı en çok kım sevıyor? Halan mı'' O zaman ona de kı "Banyo köpüğüm bıtkı özlu. F vıtamınlı olsun PembeMavı olsun, cıldım tahrış olmasın." PembeMavı Bebek Losyonu Senm cildın narındır bebek. Bıtkı ozlü, F vıtamınlı bu losyon, akJını _ nemlendırir, yumuşatiF, ' besler (Sırasızde dedeleri) Tv i BEBtK SAMPUAft B E B E n 1 A& .'0 KÛPUfij PembeMavi Toz Sabun Gel, annenin kulağına fısıldayalım Çamaşırların için bu saf. sağlıklı sabunu alsın Yumuşacık yıkasın ır Elgınkan Toplulugu kuruluşudur ••••••••••«••••«•••••••••••••«•••••••••••••••••••••«»•• Bu kuponu doldurup, Teztaş Tüm Eczacılık San. ve Tic. A.Ş. P.K. 16 80212 Teşvıkiye - istanbul adresıne gonderin, aynntıh bılgı verelim. Adı, soyadı ,. Mesleği Adresi Tetefonu.