05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10MAYIS 1990 KÜLTÜR-SANAT USMANLISANATESERLERİ, HAT VE TABLO MÜZAYEDESÎ Antikacı Portakal ailesinin üçüncü knşaktan temsilcisi Raffl Portakal Güzelî hissetmek önemli CUMHURİYET/5 Akademi Kitabevi ödülleri • Kültiir Servisi — Akademi Kitabevi Edebiyat Ödülleri'nin bu yıl "A. Kadir Ödülu" olarak verileceği açıklandı. Bir süre önce yapılan yonetmelik değişikliğinde, "Şiir Ödülü"nün 1990 yılından başlayarak ödulün kuruluşuna katkıda bulunan ve ölümune değin seçici kurul üyeliği yapan şair ve yazar A. Kadir'in anısını yaşatmak amacıyla her beş yılda bir A. Kadir Ödüliı olarak verilir hükmü yer alıyor. Ayrıca yeni yönetmelikte, ödülle ilgili tüm işlemleri yürutmek ve odıilün kurumlaşmasını sağlamak, bu amaçla oturum, panel gibi etkinlikleri duzenlemek için görev alacak bir "yürütme kurulu" oluşturulması öngörülüyor. Bu yıl ödüle katılma suresinin 31 Mayıs 1990 tarihinde sona ereceği bıldirildi. Günümüz Sanatçılan Sergisi • Kültiir Servisi — Mimar Sinan Universitesi Resim ve Heykel Müzesi Derneği tarafından duzenlenen On Birinci Günümüz Sanatçıları Sergisi'nin yapıt toplama süresi 12 mayıs cumartesi gunu saat 17.OO'de sona eriyor. Ote yandan, Resim ve Heykel Müzesi Derneği yönetimi tarafından yapılan açıklamada, On Birinci Gunumüz Sanatçıları Sergisi'ne katılacak olan sanatçıların özgeçmişleri ve yapıtlanndan örneklerle renkli bir katalogda yer alacakları belirtildi. Dolmabahçe Sarayı Hareket Köşkü'nde 22 haziran günü açılacak olan On Birinci Günümüz Sanatçıları Sergisi 30 ağustos-gününe kadar açık kalacak. Tarihi eser kaçakçılıgı • ATİNA (AA) — Yunanistan'da son aylarda üst üste yapılan müze soygunlarında çahnan tarihi eserler bulunamazken Atina yakmlarında terk edilmis bir otomobilde yapılan aramada tarihi değeri yüksek, çalıntı iki büst ele geçti. Yetkililer, söz konusu otomobili kullanan kimliği meçhul kişinin başka bir araçla çarpışması üzerine paniğe kapılarak kaçtığının sanıldığını belirttiler. Otomobilin durumundan süphelenen polisin araçta yaptığı arama sonucunda M.O. 4 ve 5. yüzyıllardan kalma, Yunan tanrıları Hermes ve Pan'a ait iki mermer büst ortaya çıktı. Yetkililer, büstlerden birinin skala, diğerinin ise Amfiario Müzesi'nden geçen ay yapılan soygunlarda çalındığını ifade ettiler. Yunanistan'ın en büyük ve en eski müzelerinden Korint Müzesi'ni geçen ay soyan kimliği belirsiz kişiler çok sayıda paha biçilemez tarihi eseri çalarak kaçmışlardı. Ortodoks dininin kutsal merkezi Aynaroz'daki baa manastırların ve çeşitli illerdeki çok sayıdaki müze soygunlannın failleri ve çahnan eserler hâlâ bulunamadı. 380 yazara baskı • FUNCHAL (AA) — Ulusal Pen Kulüp, yeryüzunde 380 yazann halen tutuklu, göz hapsinde ya da sürgunde olduğunu bildirdi. Kuruluşun Tutuklu Yazarlar Komitesi Başkanı Thomas Von Vegesack, Portekiz'e bağlı Medaira Adası'nın başkenti Funchal'da dün yaptığı açıklamada, geçen yıl 30 yeni vakanın daha ortaya çıkarıldığını kaydeıti. Thomas Von Vegesack, SSCB ve Doğu Avrupa ülkelerinde bu yıl birçok tutuklu yazarın serbest bırakılmış olmasına rağmen, dünyanın diğer bölgelerinde 30 yeni vakanın daha ortaya çıkmasının oldukça şaşırtıcı olduğunu söyledi. Komite toplantısından sonra basına açıklamada bulunan Von Vegesack, Avrupa'nın Türkiye dışında kalan kesiminde baskıya uğrayan yazarların sayısında azalma görüldüğünü, Asya'da ve ozellikle Çin ve Burma'da ise bu sayının oldukça yüksek olduğunu belirtti. Uluşlararası Pen Kulüp'ün Tutuklu Yazarlar Komitesi Başkanı Thomas Von Vegesack, geçen yıl 50 gazetecinin görevlerini yerine getirdikleri sırada öldürüldüğünü, 55'inin bulunduklan ülkeden sınırdışı edildiğini, 250'sinin de tutuklandığını kaydetti. Şiir yarışması • Kültiir Servisi — Özel Tarhan Lisesi, 30. kuruiuş yıh etkinlikleri kapsamında, Türkiye genelinde ilkokul 4. ve 5. sınıf oğrencileri arasında şiir yanşması düzenledi. Yarışma sonunda birinci olan şiire 500 bin lira, ikinciye 300 bin lira, üçüncüye 200 bin lira ve mansiyon alan 5 şiire 100 bin lira ödul verilecek. Yarışmaya katılacak şiirlerin, 21 Mayıs 1990 tarihine kadar, Özel Tarhan Lisesi, Kumbaracı Yokuşu, Tercüman Çıkmazı No:l Beyoğlu-lstanbul adresine, zarfın üstüne "1. Mümtaz Tarhan Şiir Yanşması" yazarak gönderilmesi gerekiyor. 4. Boyııt dergisi • Kültiir Servisi — Yayın hayatına geçen ay başlayan aylık toplum, iletişim, kültür ve sanat dergisi, "4. Boyut"un nisan 1990 sayısı çıktı. Prof. Ersan llal'in, 9. Uluşlararası Istanbul Film Festivali hakkında Vecdi Sayar ve Rekin Teksoy'la yaptığı söyleşi, Zeynep Kuzuduşli'nin "Türk Camcıhğı" konulu inceleme ve araştırma yazısı, Muammer Yanmaz'ın tarihi Haydarpaşa Gan hakkındaki yazısı ve Çiğdem Varaj'ın "Sirklerin Büyülü Dünyası" konulu yazılan derginin bu sayısında yer alan konular. Derginin sizin için seçtiklerimiz köşesini ise çeşitli öykü ve oyunlann tanıtım yazıları oluşturuyor. UJNICEF Çocuk Şenligi • KUltür Servisi —UNICEF Türkiye Milli Komitesi tarafından hazırlanan "Çocuk Şenliği" 13 mayıs pazar günü Yıldız Sarayı Tiyatrosu ve avlusunda gerçekleşecek. 11.00-16.00 arası yapılacak şenlikte çocuklara yönelik çeşitli gösteriler, palyaço, Karagöz-Hacivat, akrobat, jonglör, sihirbaz, ayrıca çocuk şarkıları, çocuk masalları, Erol Büyükburç ve kuklaları, Masal Gerçek Tiyatrosu'nun "Uçan Şemsiye" adlı oyunu izlenebilecek. Çocuk Şenliği etkinlikleri 5-10 yaş grubuna seslenecek. UNICEF Türkiye Milli Komitesi 12-13 mayıs tarihlerinde de Atatürk Kültür Merkezi'nde 3. Uluşlararası Anadolu Çizgi Film Fesüvali'ni gerçekleştirecek. Bu festivalde 8 ülkeden seçilmiş 50 film 11.00-16.00 saatleri arasında saat başı tekrarlanan gösterilerde sunulacak. 4 Darül Elhan'dan günümüze' • İSTANBUL (AA) — Türk Kültürüne Hizmet Vakfı ile Türk Müziği Mezun ve Mensupları Derneği'nin işbirliğiyle, 'Darül Elhan'dan Günümüze" başlıklı bir konser düzenlenceği bildirildi. 13 Mayıs 1990 Pazar günü saat 20.30'da Atatürk Kültür Merkezi'nde duzenlenecek konsere, Türk Müziği İcra Heyeti ve Folklor Tatbikat Topluluğu Klasik Türk Müziği ve Türk halk müziği dallarındaki repertuvarlarıyla katılacaklar. Türk Müziği İcra Heyeti'nin, Prof.Dr. Nevzat Athğ, Kemal Gürses, Mefharet Yıldınm, Muzaffer Birtan ve Rıza Rit yönetimindeki konserine, İnci Çayırh, Recep öirgit, Serap Mutlu Akbulut, Kasım İnaltekin katıhyor. Yaver Ataman, Yücel Paşmakçı, Hamdi Özbay, Tuncer İnan ve Adnan Ataman yönetiminde, türk halk müziği türündeki eserleri seslendirecek olan Folklor Tatbikat Topluluğu'nun konserine ise Hasan Mutlucan, Kemal Koldaş, Seha Okuş, Muharrem Akkuş eşlik edecek. Belediyeden sinemaya destek • ANTALYA (AA) — Antalya Belediye Başkanı Hasan Subaşı, Antalya'da ilk kez gösterime girecek "süper vizyon" filmlere, daha yüksek ücret verileceğini bildirdi. Antalya'ya kaliteli filmlerin getirilmesi için teşvik yaratılmasının amaçlandığını kaydeden Başkan Hasan Subaşı, açıklamasında, "Antalya'da sinema sektörü, kaliteli filmlerin getirilmemesi nedeniyle her geçen gün kötüye gitmektedir" dedi. Subaşı, şunlan kaydetti: "Bir zamanlar, Antalya'nın her semtinde sinema .salonu vardı. Şimdi ise sinema sayısı 4'e düştü. Bunun nedeni de ekonomik zorluklar. Biz Antalya Belediyesi olarak, sinemacılık sektörüne sıcak bakıyoruz. Sinemacıların zam talepleri, belediye encümeninde kısa sürede karara bağlanacak. Ancak biz sinema sektörünü kalkındırmak için daha etkin çalışma yapıyoruz. Her eski eşya antika değildir. Babamın deyişiyle, "O zaman 100 yıllık kaldınm taşları da antika olurdu". Antika, devrinin eseri olmalı, o devrin özelliklerini yansıtmalı. CEM HAMULOĞLU 5 milyonluk muhammen bedeli olan bir eser 6, 7, 8 milyona çıkabilir demektir. Ama bu 15-20 milyona çıkmışsa bunda iki şey var. Ya biz bu işi bilmiyoruz ya da alanların başka bilgi ve hırslan var. Antika alıcısı mutlaka bilgili ve çabuk karar veren biri olmalı. Tabii önemli bir unsur da parası ve ' zamanı olması. Antika eser almak kolay bir iş değildir. Çok ciddi araştırma ister. Antika ile antika eşya müzaye- deleri kamuoyunda ilgi goruyor. Batı kökenli dekoratif eşyalardan Anadolu kültür ve sanatıru yan- sıtan objelere dek çok çeşitli eş- yalar "antika" adı aJtında muza- yedele'rde el değiştiriyor. Antika- lara artık Turkiye'de de önemli paralar ödeniyor. Raffi Portakal bir "antikaa" olarak "Bizim meslekte, güzelin ne olduğunu hissetmek çok önem- lidir. Hem doğuştan olacak hem de geliştireceksin" diyor. Porta- kal ailesinin üçüncü kuşaktan an- tikacı olan temsilcisi Raffı Porta- kal ile antika ve antika eşya mü- zayedeleri uzerine konuştuk: — Önce kendinizden ve anü'ka- cı geçmişinizden soz eder misiniz? PORTAKAL— 1946 Istanbul doğumluyum. Üç nesıldir antika- cılık ve müzayedecilik yapan bir ailenin üçüncü şahsıyım. Aslında ben yükseköğrenimimde psikolo- jiyi•seçtim. Ama beniro antikacı- lıktan başka bir şeyi seçme hak- kım yoktu. Hayat şartlan ve ai- lenin baskısı müzayedecilik ve an- tikacıhk yapnıaya yönlendirdi be- ni. Çünkü o ortamın içinde büyü- düm. Babam Aret Portakal la us- ta çırak ilişkisi içindeydik. — Antika nedir? Her eski eşya antika mıdır? PORTAKAL — Her eski eşya antika değildir. Babamın deyişiy- Tuğralı giımiiş ça> takımı: 52 milyon lira. antikalann muhammen beddle- rinden çok daha yüksek fiyatlar- da alıcı bulmasını nasıl açıklıyor- snnuz? PORTAKAL — 5 milyonluk muhammen bedeli olan bir eser 6, 7, 8 milyona çıkabilir demektir. Ama bu 15-20 milyona çıkmışsa bunda iki şey var. Ya biz bu işi bilmiyoruz ya da alanların başka bilgi ve hırslan var. örneğin bir şey çok hoşunuza gitti ve hiçbir bilginiz olmamasma karşın bir başkasıyla çekişip aldınız. Biz 100 bin lira muhammen bedel bicmi- şiz, sizin aJdığınız fiyat ise 1 mil- yon lira. Aradan iki sene geçiyor ve siz geler'ek "Ben bunu 1 mil- 3 nesildir antikacılık ve müzayedecilik yapan bir ailenin üçüncü şahsıyım. Aslında yüksek öğrenimimde psikolojiyi seçtim. Ama antikacıhktan başka bir şeyi seçme hakkım yoktu. Çünkü o ortamın içinde büyüdüm. Babam Aret PortakaPla usta- çırak ilişkisi içindeydik. le, "O zaman 100 yıllık kaldınm taşlan da antika olurdu". Bu, en çarpıcı örnek. Demek ki yaş ol- malı, ama yeterli değil. Yaşının 100 olması da şart değil, 90 olur, 70 olur, ama 10 olmaz. Yaş olma- lı, ama estetik hazlar, estetik ke- yifler de taşımalı. Devrinin eseri olmalı, o devrin özelliklerini yan- sıtmalı. Bu gibi şeyler de binince üstüne, antika kavramı ortaya ge- liyor. Sandal Bedesteni — Antikaya olan ilginin son ydlarda arttığı gözleniyor, bn du- nıma nasıl degeriendiriyorsıuıuz? PORTAKAL — Sandıyor ki son yıllarda antikacılık, müzaye- decilik muazzam boyutlara ulaş- tı. Değil. Bunu yerine koyraak la- zım. 1955'lerden 75'lere kadar uzanan 20 yıllık bir periyottan söz edeyün: Biz o dönemlerde, yılın 52 haftasının 50'sınde ev müzaye- desi yapardık. Üstelik yalnız bi- zim firmamız da yoktu. tki deği- şik firma daha vardı. Sonra o günlerde Sandal Bedesteni'ndeki müzayedeler de çok önemliydi. Şimdi, Türkiye'nin o yüiardaki nüfusunu, geür dağılımını, kişi başına düşen milli gelirini göz önüne alıp bugünle karşılaştırdı- ğınızda, son yıllarda bu işin şaha kalktığını söylemenin yanbş oldu- ğu anlaşıür. Ama bir şeyin farkın- dayım, o da kamuoyunun antika ile ilgüenmesi son yıllara rasthyor. Babadan görme — Antikalann tnüzayedelerde fıyatlandınlmasını nasıl değerlen- diriyorsunuz? PORTAKAL — Son zaman- larda böyle bir akım var. Ama müzayedeyi de yerine koymamız lazım. Bizim hem babadan görme hem de halkı aydınlatan bir üslu- bumuz var. Biz yaptığımız müza- yeddefde kataloglara muhammen bedel yazıyoruz. Sonra eksperle- rimiz tarafından incelenen eserle- rin içeriğini katalogda belirtiyo- ruz. Bunun iki türlü faydası var. Bir, eseri anlatıyorsunuz, iki, fi- yatlandınyorsunuz. Zaten bunlar birbirinden ayrılmaz şeyler. Çün- kü halk ekspertiz olamaz. Mu- hammen bedelin müzayedeierde çok önemli bir rolü vardır. Ese- rin sahibi, o muhammen bedeli kabul ederek diyor ki "Ben bu fi- yata satmak zorundayım". Alıcı da biliyor ki belirtilen fıyatı bu- lursa satılacaktır. Biz şimdi Tür- kiye için başka bir yenilik daha yapıyoruz, müzayede sonuçlannı bütün Türkiye'ye gönderiyoruz. Ne, kaça satıldı? Maliye Bakanı'- na kadar herkese gönderiyoruz. — Muhammen bedel nedir? Bi- raz açıklayabilir misiniz? PORTAKAL — Bizler, eksper- ler bir eserin muhammen bedeli- ni yani tahmini bedelini saptama- ya çalışınz. Bu tahmini bedel, sa- tılabilir bedelin biraz altındadır. Böyle de olması lazımdır. Çunku müzayedenin esprisi budur. Mü- zayede bir sergi değildir. Türkiye ve dünyada bir sergiye, bir dükkâ- na gidildiğinde pazarlık yapılır. Fiyat biraz daha aşağı çekilmeye çalışılır. Ama müzayedenin gele- neği bilakis arttırmaktır. Böyle olunca gerçek fiyattan biraz daha eksik koymak doğaldır. Bu duru- mu mal sahiplerine de anlatmaya çalışıyoruz. — Peki, müzayedeierde bazı yon Uraya saün aldım. Araya enf- lasyon vs. girdi, şimdi 5 milyon lira istiyonım" diyorsunuz. Ben esere bakıyorum, en fazla 300-500 bin lira eder. "Nasıl oldu bu?" di- ye soruyorum. "Sizin muzayede- nizden aldım"' diyorsunuz. Ben muhammen bedeline bakıyorum, 100 bin lira koymuşuz, iyi günler- de kullanın o zaman... Yani cid- di bir fiyat ödemeye kalkışıldığın- da danışmak lazım. — Az müzayede düzenliyorsa- nuz, belirli bir nedeni var mı? PORTAKAL — Biz elimizden geldiğince halkın elındeki eserlerle müzayede yapmak istiyoruz. Bu cümle biraz kapalı, ama öyle kal- sın. Halkın elındeki eserlerle mü- zayede yapmak istediğimiz için belli bir birikimin olması gereki- yor. Belirli bir kalitenin otması ge- rekiyor. Müzayedeye bizim hazır- uk süremiz ve çalışma şeklimiz de biraz uzun zaman alıyor. Belirli bir çizgiyi tutturmak için belirli bir zaman harcamak gerekiyor. Müzayede duzenlemek bir zaman işi. Sonra benim çok zevk aldığım ve çok yoğun olan başka işlerim de var. Aynca eserler sokakta ci- rit atmıyor. Turkiye'de güzel eser çok yoğun olarak yok. — Bugıine kadar kaç müzaye- de yaptanız? PORTAKAL — Ben 1963'ter beri babamla birlikte müzayede yapıyorum. Sanınm çok ciddi bu rakam tutar. Eskiden müzayede leri babamla yan yanya yapardık 1974'ten sonra ben tek başıma müzayede yapmaya başladım Dükkânla müzayedecilik arasın- da bir tercih yapmam gerekiyor- du. Ya esnafın getirdiği malı sa- tıp otellerde müzayede yapacak- tım ya da babadan gördüğum şe- kilde işime bu şekilde devam ede- cektim. Ben ikinciyi seçtim. Sahte antika — Antikalara önemli paralar ödenmesi sonucu sahte antikalar ortaya çıkabilir mi? PORTAKAL — Çıkabihr olur mu, çıktı, hatta çıkmıştı... Dün- yada da böyle. Bunun dışına çık- mak mümkün değil. Turkiye'de böyle oldu, böyle olacak. Yapıla- cak tek şey ciddi bir şekilde kont- rol etmek. Yarulmayan insan yok. Size bir örnek vereyim. Remb- rand Müzesi'nin uzmanlanndan birisi, müzedeki tablolardan yüz- de 20'sinin sahte olduğunu <5ne sürdü. Bu her şeyi açıklıyor sanı- nm. Bizim aslında şanssızlık olan bir şansımız var. Bizdeki eser ve ressam sayısı çok az. Batıyı göz önüne alın, yuzbinlerce ressam, milyonlarca tablo... Her birinin üslubunu biünek, her birinin kul- landığı renkleri bilmek çok güç. Bizim bu şanssızlığımız aslında bir açıdan şansa dönüşüyor. Ho- ca AH Rızalan, Namık Ismailleri ayırt etmek kolaylaşıyor. Ama bi- zim de maalesef bir bilgi banka- mız yok. Bu konularda çok eksik bir donanınumız var. Tugralı gumiş legen ibrik: 55 milyon lira — tdeal bir antika aİKisımn profilini çizer misiniz? PORTAKAL — önce ideal an- tika satıcısının profilini çizelim, öteki de ortaya çıksın. 26 yıldır bilfiil bu işi yapmama rağmen be- nim antikacıyım gibi bir iddiam yok. Ama iyi bir antikacı tabii ki gümüşten, tombaktan, camdaıı, porselenden çok iyi anlamalı. Bunlar onun asli görevi, otantite- sini iyi bilmesi lazım. Ama bir an- tikacinın mutlaka sanat tarihi, İlkbahar müzayedesi13 mayıs pazar günü yapılacak müzayedede Renoir'ın "Kuşlar ve Davul" adlı deseni Türkiye'de açıkarttırmaya konulan ilk Renoir olacak.Müzayedenin açılış fiyatı en yüksek parçası, 130 milyon lirayla altın tezhipli Sultan İbrahim beratı. gösteriyor. öte yandan, Prof. Dr. Nurhan Atasoy bugün saat 11 .OO'de Kay- seri evlerinin mimari özellikleri, tarihçeleri ve gelişimleri konu- sunda bir sohbet toplanosı yapa- cak. Silahhane'deki toplantı bü- tün dinleyicilere açık. 13 mayıs pazar günü yapılacak İlkbahar Müzayedesi'nin açılış fiyatı en yüksek parçası, 130 mil- Knltıir Servisi — Kültür veSa- mtım yapılacak. Ote yandan, nat Varlıklarıru Koruma ve Ta- Uluşlararası Istanbul Antika ve nıtma Vakfı adına Raffi Porta- Sanat Fuan etkinlikleri kapsa- kal tarafından duzenlenen llkba- mında tlkbahar Müzayedesi'nin har Müzayedesi'nde 260 kadar yani sıra iki de sergi açılryor. , , r _ T , eser yer alacak. 13 mayıs pazar özel bir koleksiyondan derlenen yon lirayla alün^tezhipli Sultan günu saat 15.00'te Yüdız Sarayı "Suzeniler" sergisi 12 mayısaka- İbrahim beratı. SokoUu Mehmet Silahhane Binası'nda yapılacak dar açık kalacak. Özbek Türk lş- olan Osmanh Sanat Eserleri Hat lemelerinden Suzeniler'ı içeren ve Tablo Müzayedesi'nde açık sergide kapı ve duvar süslemele- arttırmaya çıkanlacak eserlerden ri, bohçalar, yatak ve yastık ör- altm tezhipli Sultan İbrahim be- tülerinden oluşan 15'e yakın par- ratı, tezhibi nedeniyle sık rastlan- ça yer alıyor. Yine 9-12 mayıs arasında Si- lahhane'de izlenebilecek ikinci sergi ise 19. yüzyıl "Kayseri Evi"- ne ait bir oda. Yöresel ozellik ta- mayan örneklerden biri sayılıyor. Renoir'ın "Kuşlar ve Davul" ad- lı deseni Türkiye'de müzayedeye konulan ilk Renoir olacak. Müzayedeye girecek eserler şıyan Türk mimari eserfcrinin öz- bugün, yann ve 12 raayıs cumar- gün ortamlannda korunmasuıın tesi günü saat 14.00-20.00 arasın- yerinde ve gerekli bir tutum ola- daki Silahhane Binası'nda görü- cağı savıyla duzenlenen sergi, ti- lebilecek, parçalarla ilgili özel ta- pik bir Kayseri Evi'nin odasını Paşa'ya veziriazamlığı sırasında bahşedilmiş mülklerle ilgili mülk- nameyi yenileyen Sultan İbrahim beratı 1644 tarihli. Sultan II. Abdülhamit tugralı gümüş leğen-ibrikin açılış bedeli ise 80 milyon lira. Ajurlu sabun- luğuyla tam takım olarak satışa sunulan leğen ve ibriğin yüzeyi "Söleymauye işi" üslubunda di- limli. On sekizinci-on dokuzuncu yüzyülardan, mineyle bezeli Qo- isonne buhurdan 75 milyon lira açılış bedeliyle açık arttırmada. 2^ MtLYARA SİGORTALI — Osmanlı Sanat Eserleri, Hat ve Tablo Müzayedesi'nin tanıümı dfin Yıldız Sarajı Silahhane Binası'nda yapıldı. 13 mayısta gerçekleştirilecek miizayedeyi izlemek isleyen- ler, antika eserleri müzayede gunüne dek bu binada inceleme olanagına sahipler. Anlika eserlerin toplamı 2,5 milyara sigortalandı. Müzayede tanıtımına kalılan tarihçi-yazar Mithal Sertoğlu, miiza- yedelerin asıl amaçlarından birinin sanat değeri olan ve halkın elinde kalmış yapttlan antikacılara kaptırmamak olduğunu belirti. sosyoloji, ekonomi, bilgisiyle yüklü, namuslu, ahilik geleneği- ni yaşatan, entelektüel, kibar ve üretici, üretmekten zevk alan, bir kültürü simgeleyen, onu taşıma- sım bilen ve bunları yansıtan bi- risi olması gerekiyor. Şimdi, bü- tün bunlardan keyif alan, itimat edip belirli bir arkadaşlık içinde diyaloğa girerek eser toplayanlar- dan söz edilebilir. Ama bilgiyle yüklü olması gerekir. Çünkü bil- giyle yüklü olmayan bir adama bilgi sunarsanız, bir eser sunarsa- nız heyecanlanmasını bile becere- mez. Bilgisizse nasıl heyecanlan- sın? Bir antika abcısı mutlaka bil- gili ve çabuk karar veren birisi ol- malıdır. Çünkü antika eser almak kolay bir şey değildir. Çok ciddi araştırma ister, mız mız olamaz- sınız. Çünkü mız mız olmaya vak- tiniz yoktur. Tabii kı önemli bir unsur da parası ve zamanı olma- sı. Bana bazı dostlar geliyor, be- nim zamanım yok çabuk diyor. Bu zamansız alınacak bir şey de- ğil. Arabayı bile zamansız almı- yorsun. Eğer ondan bir keyif al- mıyorsan neye yarar? Ben kendi bilgimi vermek suretiyle bir keyif alıyorum. Yalnız satmak, göster- mek değil. Ben onlara anlatmalı- yım, onlar da dostlanna, çevresi- ne anlatrnaiı. Bu böyle sürer. Yoksa bütun dünyada sadece mü- zeler olurdu. Cep ve kafa — Türkiye'de bazı antikalann değeri fazla mı abartıldı? Aynca bazı antikalann hak ettikleri ye- re gelememesuden söz edilebilir mi? PORTAKAL — Az eser olan ve bilgisizlıgin hüküm sürdüğü Türkiye'de, dekoratif eşyalar ba- na sorarsanız gereğinden fazla de- ğerleniyor. Gerçekten değerli olan şeylerin kıymeti ise Türkiye'de bi- linmiyor. Daha Türkiye'de 500-600 milyon liraya tznik tabak almayı hazmedecek kafalar mev- cut değil. Belki cepler hazır, ama kafalar hazır değil. Bugün 2-3 milyon dolar verip ev satın alına- biliyor. Batı'ya gidip önemli pa- ralar harcanabiliyor. Gümrük du- varları yüzünden çok pahalı olan Mercedeslere para harcanabiliyor. Cebi hazırlamış, ama milli kültü- ründen haberi yok. Vahim olan bu. Niye vahim? Çünkü bu eser- ler değerlenirse Türkiye'ye döne- cek de ondan. — Psikoloji ögrnümi gördiiğü- Biizii söylediniz, müzayede yöne- tirken yarannı göriıyor musunuz? tyi bir miinadi nasıl olmalı? PORTAKAL — Bu bir yetenek meselesi. Psikoloji bilmek mutla- ka bir avantaj, ama iyi bir psiko- log iyi bir müzayede yönetemez. Yeterli değil. O bir duygu, bir he- yecan, bir atmosfer. Babam çok severdi müzayedeyi. Müthiş bir adamdır. Ben onun yanında bir hiçim. Muazzamdı, artistti ba- bam. Yanında kimsenin esamesi okunmaz. 'Garfield'in çizerine ödtil • MİAMİ (AA) — Çizgi roman kahramam "Garfield"in yaratıcısı Jim Davis, Amerikan Ulusal Desinatörler Birliği tarafından 1990 yılının desinatorü seçildi. 45 yaşmdaki Davis, daha önce altı kez çizgi roman dünyasının Oscar'ı olan "Reuben" ödülüne aday gösterilmişti. "Müstehzi ve aşın beslenmiş" bir kedi olan Garfield, maceralanyla Amerikalılann günlük hayatından eksik olmuyor. "1978'de doğan" Garfield, her gün birçok gazete ve derginin sayfalarmda, reklamlarda ve televizyon ekranlannda izleyicilerinin karşısına çıkıyor. Ortaköy'de resim • Kültür Servisi — Ortaköy İskele Meydam'nda duzenlenen sokak gösterisi kapsamında, 12 mayıs cumartesi günu saat 13.00'te 12 genç ressam, "Sokaklarda Yapılsa Resimler" konulu bir gosteri sunacaklar. Winsor- Newton sanat boyalan Türkiye Temsilcisi Mahir- Numan AŞ tarafından malzemelerin sağlanacağı sokak gösterisi, Beşiktaş Belediyesi ile birlikte duzenlenecek. Hüseyin ÜnaTa ödtil • KIRKLARELt (Cumhuriyet) — Kırklarelili halk çalgıları sanatçısı Hüseyin Ünal (Kara Hüseyin) Kültür Bakanhğı tarafından ödullendirildi. Bakanhk Hüseyin Ünal'a bu ödülü Cambridge Üniversitesi'nden Türkolog Prof. Dr. Laurence Picken'in "Türk Halk Çalgıları ve Musikisi" konulu araştırmalarına katkıda bulunmasından dolayı verdi. Halk çalgıları ve musikisi üzerine araştırmaları olan ve bu yüzden Kırklareli Valiliği tarafından bir plakete de değer görülen Unal'ın yayımlanm-7 7' ' ' Varlık'ta mayıs ayı • Kültür Servisi — Varlık edebiyat ve sanat dergisinin mayıs sayısında Ayten Mutlu'nun "az gelişmişlik, resmi ideoloji ve kültür" konulu bir yazısı yer alıyor Dergide, Yakup Şahan "Güncellik", Mehmet Serdar "Aydın", Afşar Timuçin "Müziğin ve müzik estetiğinin en eski kaynakları" üzerine yazmışlar. Varlık'ta Deniz Durukan'm Cevat Çapan ile "Doğal Tarih" kitabı üstüne yaptığı söyleşi, kitap tanıtım sayfalan arasında ise Asım Bezirci'nin "Sosyalizme Doğru"su, Timur Puletov'un "Yüzen Avrupa ve Asya"sı yer alıyor. "Hayvan portreleri" • ANTALYA (AA) — Kenan Değer'in "Hayvan Portreleri" adlı 4. kişisel karakalem sergisi Antalya Basm ödülleri töreni programı çerçevesinde, Antalya Gazeteciler Cemiyeti lokalinde 12 mayısta açılacak.' UGUN • Gençlik Günleri Saat 12.00'de Martin Scorsese'nin "After Hours" adh fılmi, 15.00'te Istanbul Büyükşehir Belediyesi Kent Orkestrası'nm konseri, 17.30'da Celal Demir'in dia gösterisi, 19.00'da Basamak Oyunculan'nın "Bireysel" adlı oyunu Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde ücretsiz olarak izlenebilir. • Festival Strings Lucerne Topluluğu Rudolf Baumgartner'in yönettiği, Semra ve Howard Griffiths ile viyolonselci Peter Leisegang'm solist olarak katılacaklan konser saat 20.30'da Cemal Reşit Rey Konser Salonu'nda izlenebilir. • Halk Dansları Gösterisi Sovyet Beriozka Halk Dansları Topluluğu saat 21.OO'de Lütfi Kudar Spor Salonu'nda izlenebilir. CAFE»BAR Terasımız açıldıL Ptes: Pazar-Sah- Çarş Perş MURAT DCS Cuma C tesı FREEDOM Muallım Nacı Cad 71/3 OriakoyTel 160 51 99
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle