04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel Imar planı yetkileri kısıtlanıyor Sahıbı CuınhuMvct Malbaaulık \e Cja/eteulık luık Aııoıımı "jııkelı ddına Nadir Nadl % Cıenel Yayın Mudurü Hasan < rrnal. Muessese Mııdurtl hmlnt I >akli]{ll. Ya/ı l^lerı Mılüuıu ()k»\ donvnsın. 0 Hjbeı MeıkcM Mılduru Yalçın Baycr, Savfa I>u/cnı Yönetmenı Ali A«ır, % Irtnsdater ANKARA AhımI l»n. I/MIK Hikmcl (.rllnkavu. M M V \ (, rlın 1 igcnnftlu K Pulılıka (vlal Bn^lanRlv. 1>S Habcrlcr txBlın Balcı, bkonomı («ngi/ lürhan, 1 > Vııclıkd ^ukran Krirncı, Kullıır t rlal l'stcr. Fgınm itrncv, *pylan, Hahcr Arailırmd Ismcl BrrVan, >un HabtTİeıı Nmlel Duftıııı, S|)oı I)dm>ııı.uıı AhduikHdir ^uiTİmnn. D\n Ya/jlaı Knrm <,«]i}k«n, Araşlımid Sahln AI(M>, Du/clımr Ahdullıh Y«ncı 9 kmırdııulıır Ahmfl Kıınılsan, 9 Mıılı l)lrr trol hri>ul. 9 Muhaıcbc Buknl tam 9 Bulvc l'lanlaııu Srvgl Uuıunbtttuftlu • Kcklam V x lonın. • I k Yavmlaı Hul» Akyul 9 Id.ırc Hlunin (•uırr. 9 Ulctmc Ondtr (,dik. • HıİKi Ijlem Sul lnı.1 # IVFNOIRİ VVJI Bmtanautlu ( umhunvtt ! w Oaıctculık [ A ^ TUrk Ocafc Cıd 39/41 Clfalotlu I'K MAluanhııl Irl M? (K IH ( 2 < > h»l) Tflc» 22H6 r«x (I) 526 60 72 9 Ih.nJof Ankın. /ıv.ı Ookjlp H K lııkıiap S Nu 19/4, Id 113 II 4147, Ttlcn 42M4 Fu: (4) 133 1 1 1 M 9 Umir II /ı»a Blv 1552 S.2/1. I M II 12 », 1Mex 123W F«x (51) 19 53 «0 9 Aduu. Inonu C jıl 111 s Nu I Kjı I. Tcl 19 37 32 14 haü, 7Mcx 62lü. Fax. (711 19 37 32 TAKVIM: 10 MAY1S 1990 Imsak: 4.01 Güneş: 5 45 Ogle: 13.05 Ikindi: 16.59 Akşam: 20.16 Yatsı: 21.52 Belediyelere yeni kelepçe TBMM Bayındırhk ve lmar Komisyonu'nda belediyelerin imar planı yapma yetkilerini kısıtlayan yasa önerisi görüşülürken, tartışma çıktı. SHP'li İbrahim Tcz kendisine söz verilmemesini eleştirerek "Bütün komisyon başkanları padişah" dedi. Komisyon başkanı Işılay Saygın bunun üzerine "Evet ben padişahım var mı diyeceğiniz" diye konuştu. ANKARA (Cumhuriyel Bürosu) TBMM Bayındırhk ve lmar Komisyonu'ndan jet hızıyla geçirilen bir yasa önerisi ile belediyelerin yetkilerine yeni kısıtlamalar geliriliyor. Bayındırhk ve tskân Bakanlığı'nda hazırlanan ve ANAP milletvekillerinin imzasıyla TBMM'ye sunulan yasa ile belediyelerin imar planı yapma yetkisi kısıtlanıyor. Turizm alanlarında imar planı yapma yetkisi de açık biçimde belediyelere tanınıyor. ANAP'h Işılay Saygın, Avni Akkan vc Kaya Opan ımzasını taşıyan yasa önerisi dün komisyonda görüşülürken yer yer tartışmalar çıktı. Yasaya karşı çıkan SHP Ankara Milletvekili ibrahim Tez'e öneride imzası bulunan Komisyon Başkanı Işılay Saygın tarafından söz verilmedi. Tez, bu durumu eleştirerek, "Bütün komisyon başkanları padişah" dedi. Saygın'ın bu sözlcrc "Evet ben paditını verince Tez, sinirlenerek komisyon toplantısını terk etti. SHP tstanbul Milletvekili Yüksel Çengel ile DYP Kahramanmaraş Milletvekili Ahmet Uncu da öneriye karşı çıkarak, daha önce yerel yönetimlerin yetkilerini arttırmakla övünen ANAP'ın şimdi tam tersini yaptığını belirttiler. Bayındırhk ve tskân Bakanı Cengiz Altınkaya ise ANAP milletvekillerinin imzasını taşıyan önerinin bakanlıkta hazırlandığını açıkladı ve belediyelerin kendilerine verilen yetkiyi şahım. Var mı diyeceğiniz" yanı Süper tren • PARtS (AA) Fransa Demiryolları, yeni bir rekorun sahibi oldu. Atlantik adı verilen süper tren saatte 510,6 km. hıza erişti. Fransa Ulusal Demiryolları Şirketi'nden dün yapılan açıklamada, trenin Paris ile Tours arasında sefer yaparken bu hıza ulaştığı belirtildi. Eski dünya rekoru saatte 402,4 km. ile yine aynı trene aitti. Geçen mart ayında, demiryolları şirketi bu rekoru kırmak istemiş, ancak motorların birinin değiştırilmesınde teknik bir arıza meydana gelmişti. Bu arıza nedeniyle yeni rekor denemesinden vazgeçilmişti. iyi kullanamadıklarını önc sürerek, bu nedenle değişikliğc gidildiğini savundu. önumüzdeki günlerde gcncl kurulda görüşülecek olan öneriye göre, çevre düzeni planı tanımı genişletiliyor ve bu bölgelerin planını yapma yetkisi Bayındırhk ve Iskân Bakanlığı'na veriliyor. Bclcdiyclcr ancak bakanlığın uygun görüşünü ve onayını alarak nazım imar planları yapabilecekler. Ruhsat verme konusunda devreye valilikler sokuluyor. Yasanın uygulamasını valiler Bayındırhk vc Iskân Bakanhkları eliyle yürülecek. Ayrıca, imar planlarının ve ruhsat vermenin gecikmesi durumunda belediye başkanları ve belediye meclis üyeleri ile belediye görevlilerine 550 milyon para ve 5 yıla kadar hapis cezası verilmesi hükmu de getiriliyor. Komisyonda öneriye eklenen bır maddc ile de tstanbul Boğazı'ndaki imar planına aykırı yapılar içın dolaylı af getiriliyor. Mahkcmelercc haklarında yıkım kararı verilen ve bclcdiyenin yıkıma başladığı Boğaz villaları bu yolla kurtarılıyor. Bakanlığın turizm bölgelerinden imar planı yapma yetkisini belediyelerin elinden aldığı, ancak Danıştay tarafından durdurulan uygulama için de yeni bir dayanak sağlanıyor. Böylece, bakanlık imar planı yapma yetkisini yasayla kendisine alarak, örneğin Istanbul'daki Süzer gökdeleninin yapımının sürdürulmesını sağlayabilccck. 'İbret müzesi' soyuldıı • tstanbul Haber Servisi Trafik kazalannın önlenmesine yönelik kampanya çerçevesinde açılan "ibret müzesi", "ibret" almak yerine yedek parça meraklısı gece ziyaretçilerince soyuldu. Petrol Ofisi Genel Müdürlüğü, yaklaşık iki yıl önce trafik kazalarını önlemck amacıyla, Ankara Asfaltı Harem Kavşağı'nda hasarlı otomobillerin sergilendiğini "ibret müzesi" oluşturmuştu. Müzede alkol, aşırı sürat, dikkatsizlik gibi nedenlerin yol açtığı ve her yıl binlerce kişinin can verdiği, yüz binlerce kişinin de sakat kaldığı kazalara karışan araçlar sergilenerek, sürücülerin dikkati çekiliyordıı. "Toplu intiharlara son" adlı kampanyanın büyük bir ilgiyle karşılandığını ve hedeflenen mesajın sürücülere vcrildiğini belirten yetkililcr, sergilenen hurda niteliğindeki araçların soyulmasını şaşkınlıkla karşıladıklarını ifade ettiler. AriŞPOLtGONU Cannes90'da"Yonetmenlerlnl5Günü"adlıbölümde(?österilecekolan"AtışPoligonu"adlıMacarfilmindenbirsahne. Yönetmen Arpad Sopsits. Cannes'da büyük yamş Şenlik bu gece Japon sinemasının 80'lik ustası Akira Kurosawa'nın "Düşler" adlı filmiyle açılıyor. Yarışmanın ana bölümünde 23 yapıt yer alıyor. Cannes'da "Eleştirmenler Haftası" bölümünde Füruzan ve Gülsün Karamustafa'nın "Benim Sinemalarım" adlı yapıtı da yer alıyor. MEHMET BASUTÇU CANNES Son yıllarda bir genç sinenıa aşkıdır suıup gidıyordu Cannes'da... "Dunyanın en onemli şenliginin gorevleri arasında, yeni akımlarla genç sinemanın tunılılınuM da varılır" lıı runden beylik yaklaşımlarla, aslında biı bunalım ortbas cdilmeye çahşılıyordu. Ustalann sesı pek çıkmadığı için geçen yıl, ana ve yan bölümlerde sunulan her üç filmden biri bir ilk filmdi... Sonuçta, "Altın Palmiye"de bır genç yörıetmenın, Amerikalı Soderberg'in oluverdi. ilk fılme verilen "Altın Bır Kamera" ödülünün durmadan artan adayları, 1989'da tam otu/ üç filmlc rckor düzcyc ulaşmıştı. 10/21 mayıs tarihlcri arasında kırk uçuncü yaşını kutlayacak olan Canncs Şenliği, bu kez e.ski günlcrın yıldızlı parlakhğına yenıden kavuşmus olacak. Smcnıa, Kurosavvu'dan Alan Parker'a uzanırkcn, Fellinilerlc Godard lardan gcçcn Doğu/Batı ckieninın ivmesiyle genç sinema yan bölümlere itilmiş durumda Bu yıl "Altın Kamera"nın topu topu on dokuz adayı var. Yırıııı üç yapıttan olu^an ana bölümdc, sadece Rus/Fransız ortak yapımı olan bir tek ilk film yer almakta... Son yıllarda genç yönetmenlcre göz kırpıp duran, şcnliğin en genç yan bölümU, "Belirli Bir Bakış"ta bile ancak üç ilk filrne rastlanıyor. Ustalann bu toplu çıkışından kadın yönetmenler de paylarını almışa benzerler. Ana bölümde onlara da hiç yer yok. 1990 başının bu doyurucu ve zengin sinemasal ortamında her yan bölüm eski işlevini buluvermiş. örneğin, 1962 yıhndan bu yana sadccc ilk ya da ikinci filmlcrı programlayan, "Eleştlrmenlerin Haftası" yan bölümündeki geleneksel yedi filmden altısı birer ilk l'ilm. Bu yan bölümde kadın yönetmenler de üçe karşı dört çuğunluktalar. Bir gözlem daha: Gençlerden boşalan ve ustalardan arta kalabilen yerlere de Doğu Avrupa ulkeleri sinemalan yerleşmiş. Cannes Şenliği'nin dunyanın son elli yıl içinde yaşadığı en kökten dcğişime seyirci kalması kuşkusuz beklenemczdi. Siyasal açılışı, olağan olarak kültürel açılış da ızliyor. Türk sincmasına gelince, 1946 yıhndan bu yana düzcnleı.cn Canncs Şenliği'ylc yıldızının pek barışık olduğu söylcncmcz. Bugunc dek ancak iki Turk filmı yariimalı ana bölüme girebilmi>. "Yol" ile 1982 yılında buyük ödül "Altın Palmiye"ye ortak olabilmemi/, salt bu sayısal veriye göre büyük bir başarı sayılabilir. Bu arada söz konusu iki filmdede Yılmaz Güney'in imzası olduğunu anımsamakta yarar var. "Eleştirmenlerin Haftası" (1962'den bu yana), "Yönetmenlerin On Beş Günü" (1969'dan bu yana) ve "Belirli Bir Bakış" (1978'den bu yana) yan bölümlerinde gösterilen Türk filmlerinin sayısı ise bu kez Cannes'da yeni Turk sinemasını temsil edecek olan "Benim Sinemalarım", (Füruzan/Gülsün Karamustafa) ile ancak on bire ulaşabiliyor. Bu bilanço kuşkusuz çok yeter sızdir. Ne yapılması gerektığı ısc çok soylendi, yazıldı... Yeni dcsteklerin, değişik umutların doğduğu şu günlerde, Türk filmlerinin gcnclde hem içeriklcri hem de biçımleriyle çağdaş sinemanın standartlarına erişebilmesinin, olmazsa olmaz bir koşul olduğunu, i/in verirseniz bir daha anımsayahm. Şenlik bu akşam, Japon sinemasının seksenhk ustası Akira Kur«sawa'nın "üuşler" adlı son filmiyle açılacak. Sonra, on bir gün boyunca acı/tatlı düşler yaşayacağız. 43. CannesFilm Şenliği'nde buyılgençlerden çok "ustalann"fılmleri ağırlık taşıyor Ozel okulda ücret politikası • Eğitim Servisi Özel okul yöneticileri, ücretlerin serbest bırakılmasından sonra "nasıl bir ücret politikası izleyecekleri" konusunda gorüş alışverişinde bulunmak amacıyla dün bir araya geldiler. özel Tercüman Lisesi'nde düzenlenen toplantıdan sonra bazı okul yöneticılerinden alınan bilgiye göre, toplantıda, önumüzdeki öğretim yılı için özel okul ücretlerine yapılacak artışın oranının, geçen yılki artışlardan daha düşük olacağı görüşü benimsendi. özel okul ücretlerinin serbest bırakılmasının okullara, "rahathk değil, büyük bir sorumluluk getirdiği" görüşünün hâkim olduğu toplantıda, yeni kayıt yaptıranlara yüklenen mali külfetin azaltılması ve hazırlık sınıfları Ücretlerine enflasyonun altında zam yapılması eğiliminin ağır bastığı bildirildi. özel okul yöneticilerinin, ücretlerine yapacakları zam oranlannı, önumüzdeki hafta başından itibaren açıklayacaklan da belirtildi. \enedik* turistlerden bıktı Expo2000 adlı dünya sergisi için Venedik'in de aday gösterilmesi kent halkını telaşlandırdı. Venedik Belediye Başkanı Casellati, "Topu topu 11 bin yatak var. Venedik'i Disneyland'a çevirmek bu güzelim kentin sonu olur"diyor. Venedik'te yaşamanın sayısız zorluklarına, şimdılerde kanalların giderek artan ve binaların temellerini yiyen kirlilık de ekleniyor. "Palazzo Grnssi" gibi en görkemli saraylarında şu günlerde "Andy Warhol" gibi "Avanlguarde" ressamların sergilerini teşhir eden Venedik'in kanallarının altında Kalküla'ya taş çıkartacak bir pislik akıyor. Bunun nedeni olarak da Venedik'in gcrçck anlanıda bir kanalizasyon sıstcmine sahip olmaması gösteriliyor. Bu nedenle evlerin, rcstoranların, otelleıin, hatta hastanelerin tüm lağımı kentin 176 kanahna akıyor. Denizciler tarafından kurulmuş olan Venedik '6O'lı yıllara dek her on yılda bir kanallarını kurutup temizlermiş. Venedikli ve dolayısıyla denizci olmayanların bu kente yerleşip kent yönetimini cle alması nedeniyle bu geleneksel temizleme işlemı 30 yıldır yapılmıyor. Bu nedenle özellikle sıcak havalarda kenti müthiş pis bir lağım kokusu kaplıyor. Bunlara ilaveten Venedik çevresindeki fabrikaların sanayi artıklarının da kanallara ulaşması, bu efsanevi kentin altında 500 bin metre küpluk bir çamurpisliğin birikmesine neden oluyor. Bu pislik, sular çekilip kanallar kuruduğunda gözlc görülür bir hal alıyor. Suların çckilmcsı kcnt yaşamını da felce uğrattığından Venedik bırdenbıre ortaçağa geri dönüyor. Bu kentte cenazeler ve itfaiyeciler dahil her şey kanal ulaşımı ile yapıhyor. Suların çekildiği 'gelgit' döneminde ulaşım duruyor, hastalar hastaneye turist kafileleri arasında nefes nefese yol açmaya çalışan sedye taşıyıcıları ile götürülüyor, kazara çıkan bir yangın ise söndürülemiyor. 60 BtN YATAK DEVREUE NİI.GİJN CERRAHOĞLÎJ VENEDtK Artık kentin gerçek hâkimi haline gelen turist ordularını istemiyor Vcnedikliler. Hamburg ve Toronto ile birlikte kanallar kentinin 2000 yılında yapılacak dünya sergisi Expo 2000için aday gösterıhnesi Venediklileri sevindireceğıne telaşlandırdı. Bundan yaklaşık 1000 yıl önce inşa edilen Adriyatik'in incisi, şimdıkı halde yılda 78 milyon turist çekiyor. "Expo2000"in Venedikte yapılması halinde, kentin bir yıl içinde 1520 milyon turistin istilasına uğraması bekleniyor. Bu, bazı günlerde 200.000 turistin Vcncdik'te konaklaması anlamına geliyor ki bu olasıhk toplam nütusu 75.000'i geçmcyen kcnt ıçın gerçek bir kâbus sayılıyor. öyle kı Vencdık Belediye Başkanı Anlonio Casellali açıkça, "Kentimiz bu Kxpo'yıı islrmiyor. Bıınu tuın dunyaya dııyıırmak benim gorevimdir" diyor. Venediklilerin bu arzusunu Expo kentinin seçimini yapan tüm ulkelerin hukümet başkanlarına bir mektupla duyurduğunu söyleyen başkan sözlerine, "Uüşiinun ki" diye dcvam cdiyor, "Venedik1 Turizın, 60 bin eleman arıyor Tbrizmde yatak sayısı hızla artarken eleman açığı da giderek büyüyor. Yeni açılan tesisleri dolduran otelcilik ve turizm meslek lisesi mezunları asgari ücretle çalışmaktan şikâyetçi. SERDAR KIZIK IZMtR Bu sezon devreye giren 60 bin yeni yatakla turizmde eğitilmiş personel açığı giderek büyüyor. TUrizm Bakanhğı yetkilileri, bugün için 61 bin dolayında eğitilmiş personele gereksinun olduğunu belirlirken özellikle yeni açılan tesisleri otelcilik ve turizm meslek lisesi öğrencileri doldurdu. öğrencilerin büyük bölümü asgari Ucretle ve en az 12 saat çalışıyorlar. Bayram tatili gibi yoğun dönemlerde çalışma saatinin 20'ye çıktığı 'bile oluyor. . özellikle yeni açılan otellerde kıpır kıpır gençler, hızlı bir temponun içinde. Milli Eğitim Bakanlığı'na bağh Otelcilik ve T\ırizm Meslek Lisesi öğrencileri ve me7unları, stajyer ya da artık mesleğin ilk adımlarında genç bir profesyonel olarak çalışıyorlar. Tesis sahipleri bulabildikleri oranda değişik yerlerde turizm eğitimi gören bu gençleri kadrolarına katmaya çalışıyorlar. Yükseköğrenim kurumları arasında 28, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı 19 okulun öğrencileri, bunların yanı sıra Tlırizm Oelişlirme ve Eğitim Vakfı (TUGEV) ile 'Turizm Bakanhğı Eğitim Merkezlerinin (TUREM) mezunları, işletmeciler tarafından özellikle aranıyorlar. Aranıyorlar, ama tesislerde özellikle staj yapanların durumu, hiç de iyi değil. Türkiye'nin turizmde eğitilmiş eleman açığının 61 bin dolayında olmasına karşın eğitim gören gençler, düşük Ucretlere, çok çahşmaya razı oluyorlar. Didim'de yeni açılan bir otelin sahibi Basri Göc, "Ka/ınayı, toprağı bırakıp gelenlerle turizm olmuyor. Okulluları tercih ediyoruz. Hem bir şeyler biliyorlar hem büyük bir heyecanla çalışıyurlar. Tek eksiklikleri deneyimsizlik. Onu da buralarda valışarak uşacaklar" diyor. Otelde stajyer öğrenciler, asgari ucretle çalışıyorlar. Bu alanda çalışma deneyimine göre ucretlerde bazı değişiklikler de oluyor. Ilırizm eğitimi görmüş gcnçlerin çalışma saatlcri vc ücretleri tesislere göre farkhlıklar da göstcriyor. Bir başka 3 yıldızlı otelde gece yarısını çoktan geçmiş. Lokanta bölUmünde bir genç, sandalyenın UstUnde uyukluyor. Bu arada ellcrı, sankı kendinin değılmiş gibi tekduze bir rıtmlc çatal ve kaşıkları kuruluyor. Adı, Krtuğrul Arık. TUREM mezunu. 20 saattir çalıştığını söyluyor. Konuşurken bile gö/ kapaklarına engel olamıyor. Arık'ın aslında otelde çahşmaya gereksinimi yokmuş. "Babam köyde, 'Çalışma, gel' diyor, ama ben işi seviyorum. Renkli bir iş. Bu benim mesleğim" diyor. Ücrctini soruyoruz "Aı" diyor vc ekliyor: "Biz, kurstan, okullardan mezun olanlar hiç olmazsa bir şeyler biliyoruz. Nasıl servis yapılır, muşleriye nasıl yaklaşılır. Ama ben köyden bazı arkadaşları lanıyorum ki gırgır olsun diye çalışıyorlar, ne müşteriye nasıl davranılacagını biliyorlar ne işlerini nasıl yapacaklarını..." Çift cinsiyetli hasta • ADANA (AA) Adana Devlet Hastanesi'nde yapılan bir fıtık ameliyatı sırasında çift cinsiyetli olduğu tespit edilen 14 yaşındaki Z.A. Çukurova Universitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'ne sevk edildi. Ç.U. Tıp Fakültesi kadın hastalıkları ana bilim dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Oktay Kadayıfçı da çift cinsiyetli olduğu belirlenen kız kardeşlerin Balcalı Hastanesi'nde kontrol altına alındığını söyledi. Prof. Dr. Kadayıfçı, hastaların yapılacak "Laparascopi" ve "Koromozom" testlerinin sonuçlarına göre gerekli müdahalede bulunulacağını kaydctti. Bir pop konserinden sonra Venedik'te bir rıhtım. Kentte çöp toplama hizmeti deniz ulaşımı ile sağlanıyor. te topu topu 11.000 yalak var. Bu kadar adamı yalıracak kapasite nasıl yaratılacak? Venedik'i Akdeniz'in 'Disneyland'i haline getirecek bir projenin yapılması ise Doc'lardan kalan bu güzelim kentin sonu olur." Ne kı herkes Casellati gibi düşünmUyor. Hukumetin güçlü üyelennden Dışişleri Bakanı Gianni de Miıhelis, bu serginin mutlaka Venedik'te yapılmasını istiyor. Sosyalist lider Bettino Craxi'nin sağ kolu olan Venedikli bakan, "bunun, Venedik'in 2000 yılına imajını modernleşlirerek girmesi için bulunmaz bir fırsal olduğunu" söyluyor. Venedik'i Expo2000'in süper kenti haline getirmek içın dış hükümetler nezdinde kulıs yapan bakan, evrensel sergi amacıyla kanalların üzerindc ışıl ışıl yanan rcstoranların bulunacağı sunı adalar kurulabilcceğini, yüzen pavyonlar ile üzerinde expobaloları verilecek dev sallar inşa edilebileceğini söyluyor. Venedik'in bin yıl boyunca muhafaza etmeyi başardığı tüm kendine özgü tarihi güzelliğini bozacak bu "vahşi" önerisi ncdeniyle "kanallar kenlinin Atilası" adını alan De Michelis'in projesini, "Venedik 2000 KonsorsiyumıT'nu oluşturan Fiat, Fininvest, Olivcttı, Ciga, Bcnetton gibi büyük Italyan şirketleri de destekliyor. Dışişleri Bakanı ile Belediye Başkanı arasındaki "E\po" savaşı dcvam ededursun, Vencdikliler görkcmli kentlerinin gelecek yüzyıla dek ayakta kalıp kalamayacağından bile kuşkulular. Bu nedenle daha 1300yüında 133.000 olan kent nüfusu, son yıllarda gösterdiği hızlı azalma nedeniyle şimdi bu rakamın ancak yarısına ula^ıyor. Kentte yaşayan ttalyanların da ancak yüzde 10'unun, yani 7600 kişinin doğma büyüme Venedikli olduğu söyleniyor. Bu gcrçek Venedikliler de her yıl artan bir şekilde mallarını mülklerıni yabancılara satıp göç ediyorlar. Orhanelfde^termik felaket' seneye SEVtNÇ BAYSAL BURSA Termik santralların çevreye ve insan sağhğına vçrdiğı 7arar nedeniyle son yıllarda gelişen "karşı hareketler" artarken 1977 yılında yapımına başlanan Orhanch Termik Santrah, gelecek yılın nisan ayında deneme uretimıne geçmeye hazırlanıyor. 1975 yılında TürkSovyct hukümetlerinin teknik ve ekonoıııik işbırliği anlaşınası uyarınca yapımına başlanan saııtralın bacasından çıkacak olan gazlan yan ıırune çevirecek "desülfirizasyon" lesisi yapılmadan çahşmaya başlayacağı vc bu nedenle de 100 kilometre çapındaki bir alanda doğayı 7 yıl içinde çöle çevireccği bclırtildı. Yeşiller Partisi Bursa ll Başkanı Ayhan Yııksel, Orhaneli Termik Santralı'nın Bursa'da kış aylarında ölumcul boyutlara ulaşan hava kırliliğini iki katına çıkaracağını, kentin yok olan ycşilı gibi unlü ıçıne sularım tarihe karıştıracağını söyledi. Bursa'nın Orhaneli ilçesinde 13 yıl önce yapımına başlanan termik santral, bacasında sadece uçucıı külleri tutucu "elektro filtre"siyle 1991 yılının nisan ayında deneme üretimine geçmeye hazırlanıyoı. Yetkililcr, baca yüksekliğinin 270 metrc olduğunu,. bu nedenle dc söylcndiği kadar çevreye zararının olmayacağını öne sürüyorlar. Ekonomık öınrünUn 30 yıl olduğu beliıtilen vc kendisini 10 yılda amortı edecek santrahn maliyctı 1989 yılı fiyatlarıyla 868 milyar 435 milyon Türk Lirası. 347.500 nV'hk bir alanda kurulmuş olan santral, yılda I milyar 260 milyon kilovatsaat enerji üretecek. 500 kişinin çalışmasının planladığı termik santral, Uretim yapabilmek için yılda 1 milyon 400 bin ton kömur yakacak. Kimya Mühendisleri Bursa tl Temsilcisi Ali Akça, santrahn Orhaneli ve Keleş kömür yataklarına yakın olması nedeniyle Orhaneli'ye kurulmasının tercih edildiğini ifade ederek, kükürt oraııı yüksck olan kömürlcrin yanmasıyla havaya karışacak kükürtdioksıtin (SO2) yağmurla birlikte sülfirık asıt olarak gerı döneceğini söyledi. Ali Akça, 'desülfiri/asyon" tesisinin yapılmaması halinde santrahn 10 yılda 100 kilometre çapında bir alanda bitki örtusünü yok edeceğini, insanlarda solunum yolu rahalsı/lıklaıınııı artacağını öne sürdü. Maliyetinin yüksek olması nedeniyle kurulmasından kaçınılan desülfirizasyon tesisinde yan Urün eldc edilmesiyle ışletmeye, gelir de sağlanacağına dikkat çeken Akça, "Para her zaman bulunabilir. Ama yok olan doga ve insan saglıgı geri getirilemez" biçimindc konuştu. Yeşiller Partisi Bursa ll Başkanı Ayhan Yüksel, Bursa'nın yıllık kömür tüketiminin 700 bin ton ol duğunu anımsatarak, santralın yakacağı kömurle birlikte, kış aylarında metrekupte 1900 nıikrograına ulaşan hava kirliliğinin 2 katına çıkacağını öne sürdü. Orhaneli'ni DYP'lı Belediye Başkanı Gurel Yıldız ise santrahn hcını/ planlandığı sırada engellenmesi gerektiğini, milyarlarca lıralık yatırım harcamasından sonra karşı çıkmanın bir yararı olmadığını söyledi. Beledive Başkanı Yıldız, yatırımın boşa gıtmemesi için daha akılcı olmak gerektiğine işarct cdcrck "Sanıralın çevreye vereceği zararı en aza indirebilmek için 'desülfirizasyon' lesisi eklenmesi gerekiyormuş. Bunun da maliyeti 200 milyar lira civarında oldugu için yelkililer pek yanaşmak islemiyor. Bacanın yüksekliğinin 270 metrc olması ile zararın az olacagını soyluyorlar. Ama bacanın yııksek olması 5 senede yok olacak doganın 7 senede yok olmasını saglar" diye konuştu. kardeş • YALOVA (Cumhuriyel) Yalova'nın kardeş şehri Japonya'nın Tonami şehri Belediye Başkanı Shoei Okabe, meclis üyeleri ve çiçekçilik ens(itüsü yetkililerinden oluşan 18 kişilik bir heyetin 11 mayısta Yalova'ya gelecek leri bildirildi. Yalova'da 3 gün kalacak olan heyet, Yalova Atatürk Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü'nde incelemelerde bulunacak ve çiçek Ureticileri ile görüşecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle