Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
\CUMHURİYET/10 HABERLER İOMAYIS 1990
; Kutlu, eşini ziyaret etti
• ANKARA (Cumhuriyel Bürosu) — Bir süre önce
Ankara DGM tarafından tutuksuz yargılanmak üzere
. serbest bırakılan TBKP liderlerinden Haydar Kutlu,
. cezaevinde tutuklu bulunan eşi Ayşe Çiçek Yağcı'yı
. ziyaret etti. Istanbul'dan dün sabah Ankara'ya gelen
Kutlu, eşini ziyaret için Ankara Merkez Kapalı cezaevine
gitti. Kutlu 2.5 yıl süreyle tutuklu kaldığı cezaevine bu
kez "ziyaretçi" olarak gelmenin anımsatılması üzerine
t "Ziyaretçi olarak tekrar cezaevine gelmek ilginç. Biraz da
i hüzünlü tabii" diye konuştu. Kutlu, eşi Ayşe Çiçek Yağcı
ile yaklaşık yarım saat gorüştu.
TBKFliler yargılandı
i • tstanbul Haber Servisi — TBKP Küçükçekmece ilçe
yönetim kurulunu oluşturdukları; seslerini duyurmak
amacıyla "Insana, doğaya ve çevreye saygılı çağdaş
demokratik özgür bir Türkiye için" başlıklı bir broşür
yayımladıkları gerekçesiyle haklannda dava açılan 8
kişinin yargılanmasına devam edildi. Istanbul 1 No.lu
DGM'de yapılan dunışmada söz konusu davanın 41
TBKP üye ve yöneticisi için açılan davayla birleştirilmesi
kararlaştınldı. Salih Akdemir ile Fikret Yılmaz'ın
katılmadığı duruma da Tasin özer, Kemal Işık, Hayati
Öztürk, Halil Ay, Mehmet Duran ve Izzet Kovanlık,
TBKP henüz kurulma aşamasmda olduğu için üye
olmalarının söz konusu olmadığım ancak, yasal
kuruluşunu tamamladığında üye olacaklarını belirttiler.
1 Mayısçılara 7 tutuklama
• İstanbul Haber Servisi — İstanbul'da 1 Mayıs
olaylarına karıştıklan gerekçesiyle gözaltına alınanlardan
7 kişi daha tutuklandı. Boylece tutuklananların sayısı
86'ya ulaştı. Siyasi Şube'deki sorgulan tamamlanan 9
sanık, DGM'de savcılık sorgulamalarından sonra
tutuklanmaları istemiyle sorgu hâkimliğine gonderildi.
Mahkeme sanıklardan Kemal Şengul, Erdem Kaya, Nihat
Gülaydın, Hüseyin Büke, Ender Akay, Yusuf Buğa ve
Veysel Sevimli'nin tutuklanmalanna karar verdi.
Balfe'nin ziyaretleri
• tstanbul Haber Servisi — İstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı Nurettin Sözen, Türkiye'nin, AT'ye
adaylık için ortaya çıkan ülkelere göre öncelik hakkı
olduğunu söyledi. Tatilini geçirmek uzere Türkiye'ye
gelen Türkiye-AT Karma Parlamento Komisyonu üyesi
iılngiliz Milletvekili Richard Balfe, dün İstanbul DGM
•Başsavcısı Birol Kızıltan, Belediye Başkanı Prof. Nurettin
^özen, lnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi Başkanı
Emil Galip Sandalcı ve gazetemize nezaket ziyaretinde
bulundu. Balfe ziyaretlerinde AT-Türkiye ilişkileri,
. demokrasi ve insan haklan konularında bilgi
, alışverişinde bulundu.
Sosyal Demokrat Dergi
• tstanbul Haber Servisi — SHP İstanbul ll Başkanı
Ercan Karakaş'ın sahibi olduğu Sosyal Demokrat Dergi
3. yayın yılını dün gece Ataköy'deki Bakırköyspor
Kulübü Tesisleri'nde kutladı. Geceye SHP PM uyesi
Ertuğrul Günay, bazı ilçe belediye başkanları, derginin
yazı kurulu ve çok sayıda partili konuk katıldı. Kutlama
gecesinde Ercan Karakaş bir konuşma yaparak sosyal
demokrat dergiciliğin demokrasiye olan katkısından söz
ederek "bu yolda gerçekleşen sözlü kültürden yazılı
kültüre geçiş sureci"nin önemine dikkat çekti.
YÖKveDPT, üniversitelerin 'ticariişletme*gibiçalıştırılmalarını istiyor
Üniversiteler şirketleşiyor# Ekonomik darbogaz ve anarşi Milli Eğitim Bakanlığı,
/YÖK ve DPT tarafından ortaklaşa hazırlanan yüksek öğretim
A /raporunda, üniversitelerin ekonomik darboğaza girdiği
Wr kaydedildi. Son 10 vılda üniversitelerin genel bütçeden aldığı
•payın yüzde 4.3'ten 3.19'a, öğrenci başına düşen gerçek ödenek
miktarının da 3.5 milyon liradan 1.9 milyon liraya düştüğü belirtilen
raporda, toplumdaki sosyal huzuru bozan ana neden olarak,
üniversitelerdeki eğitim ve yaşama koşullarının bozulması
sonucu öğrencilerin hızla "radikalize" olmaları gösterildi.
J
Gelir arayışı Raporda, Bakanlar Kurulu'nun üniversite
öğrencilerinin öğrenim masraflannın yarısını karşılamalarmı
öngören kararıyla ilk adımı atılan yeni bir finansal modele
geçilmesi gerektiği kaydedildi. Buna göre zaman içinde devlet
sübvansiyonu kalkacak ve öğrenciler öğrenim masraflannın
tamamını karşılayacak. Üniversitelere belediyeler gibi Emlak ve
Kurumlar Vergisi hasılatından pay aktarılacak. Üniversiteler özel
şirketler için araştırma yaparak ya da teknoloji üreterek gelir
sağlayacaklar.
H A K A N A Y G U N
ANKARA — Üniversite öğren-
cilerinin öğrenim masraflannın
yarısına kadarmı karşılamalarmı
öngören Bakanlar Kurulu karany-
la ilk adımı atılan "kısmi paralı
yükseköğreüm" sistemine, yükse-
köğretimin içinde bulunduğu eko-
nomik darboğazlar nedeniyle ge-
çildiği kaydedildi. Milli Eğitim
Bakanlığı, Yükseköğretim Kuru-
lu (YÖK) ve Devlet Planlama Teş-
kilatı (DPT) uzmanlarından olu-
şan Yükseköğretim thtisas Komis-
yonu'nun hazırladığı raporda, za-
manla devlet sübvansiyonunun ta-
mamen kaldıniarak, üniversite
öğrencilerinin tüm masraflarıru
karşılayacaklan kaydedildi. Ra-
porda, yeni finansal model doğ-
rultusunda üniversitelerin "ticari
işletroHcr" gibi çalıştınlmalan ön-
goı aldü. Buna göre, Cumhurbaş-
kanı Turgut Özal'ın da Üniversi-
telerarası Kurul toplantısmda rek-
torlere yaptığı "Üniversiteler pa-
zara açılsın" çağnsımn bir uzan-
tısı olarak, üniversiteler özel şir-
ketler için mal ve hizmet üretip ge-
lir sağlama yoluna gidecekler. Ra-
porda ayrıca üniversitelere beledi-
yeler gibi emlak ve kurumlar ver-
gisi hasılatından pay verilmesi ge-
rektiği de ifade edildi.
Raporda, yükseköğretimde 6.
Beş Yıllık Kalkınma Planı hedef-
lerinin gerçekleştirilmesi için ye-
ni büyuk kaynaklara gereksinim
duyulduğu vurgulandı. Plan dö-
nemi sonundaki yüzde 15'lik üni-
versite çağında okullaşma oranı-
na ulaşmak ve yılhk yüzde 2.8'lik
büyüme hızından kaynaklanan
kontenjan artışı gereksiniminin
karşılanması için üniversitelerde-
ki darboğazların giderilmesinin
gerektiği kaydedilen raporda, yük-
sekoğretimin içinde buiunduğu
ekonomik darboğazlar şöyle sı-
Özal eşini savunduÇUBUK (Cumhuriyet) —
Cumhurbaşkanı Turgut Özal, eşi
Semra Özal'ın başkanı olduğu
Türk Kadınını Güçlendirme Vak-
fı'nın (TKGV) ortak olduğu en-
jeksiyon fabrikasının açılışında
yaptığı konuşmada, eşine yönelti-
len eleştirilere karşıhk vererek,
DYP Genel Başkanı Suleyman
Demirel'i yamtladı. TKGV'nin,
"Semra Hamm'ın vakfı gibi anıl-
ması"nın, memleketteki siyasi an-
layışın nasıl yanlış olduğunun bir
göstergesi olduğunu belirten Özal,
"Semra Hanım fazla TV'ye çılu-
yor deniliyor. Eğer Cumhurbaşka-
nı'nın hanımı memleketin insan-
lanna yardımcı oluyorsa bundan
iftihar etmek lazım. Ama bakıyo-
rum, siyasetcilerin ağzına sakız
geliyor" diye konuştu. DYP lide-
ri Suleyman Demirel'i dolaylı bir
şekilde eleştiren özal, "Ülkenin 70
cente muhtaç olduğunu, o günle-
ri yapanlar bile unuttu" derken,
GAP gezisine de aüfta bulunarak,
"Gecenlerde bir laf söyledim, çok
tesir etmiş. Ataturk Barajı'nın
heybetini görenler şapka çıkanr
dedim. Hakikaten şapka çıkanla-
cak kadar heybetli bir baraj" di-
ye konuştu.
Enjektör üretecek
Medtaş A.Ş.'nin yönetim kuru-
lu başkanı olarak takdim edilen
Semra Özal da yaptığı açış konuş-
masında, fabrikarun çok kısa bir
surede tamamlandığına işaret
ederken, üretime geçilmesinin bü-
rokratik sorunlar ve gümruk en-
gelleri yüzünden gecikmesini
eleştirdi.
Cumhurbaşkanı Turgut Özal
daha sonra tstanbul Balık Mus-
tahsilleri Derneği heyetini Çanka-
ya Köşkü'nde kabul etti.
1İSIVİ1TI Ö 7 î i l ' i n rPVlPnSİvnil îltîlOl Cumhurbaşkanı Turgul Ozal'ın eşiD<ty<tll KJLal 111 İCSCJJM^UII <lUlğl Semra Ozal, Ankarada düzenlenen
resepsiyonlann ilgi odagı haline geldi. Bakanlar, milletvekilleri ve üst dıizey burokratlarla eşlerinin
yoğun ilgisiyle karşılaşan Semra Özal'ın etrafında her zaman kalabalık gruplar oluşuyor. Cumhur-
başkanı Özal'ın eşi, Türk Kadınını Güçlendirme ve Tanıtma Vakfı Başkanı Semra Ozal. resepsiyon-
lar sırasında oldukça rahat gozüküyor. Elinde genellikle viski kadehi bulunan ve etrafındakilerle uzun
uzun sohbet eden Özal, resepsiyonlarda çogu zaman Cumhurbaşkanı Özal ile Başbakan V ıldırım Ak-
bulut'tan daha fazla ilgi goruyor.
IZMlR'den HIKMET ÇETİNKAYA
Birleşme Noktası
İZMİR — ANAP'ta isyanlar oynanıyor..
Asltnda politik gündem şu sıralar
ANAP'ın elinde değil, ama 413 sayılı ka-
rarname ANAP'ta fırtına kopannca, gün-
dem yenıden kendilerine geçecek Bu
arada basına karşı yoğun bir kampanya
başlayacak.
Zaten içişleri Komisyonu Başkanı
ANAP'lı Galip Demirel, 413 sayılı karar-
namenin TBMM'de görüşülmesine ilişkin
haberlere ilginç bir yaklaşım getiriyor:
— Basın biraz meseleyi abartıyor Ba-
sının her yazdığına inanmayın.
Gazeteciler Demirel'e soruyor:
— Kararname Meclis tatile girmeden
önce ele alınacak mı?
Demirel yanıt veriyor:
— Beni ikjilendirmez o, iç tüzük 45 gûn
süre tanıyor...
ANAP'hlara göre KHK İç politika mal-
zemesi olarak kullanılıyor. Başbakan Ak-
bulut, zaman zaman yaptığı açıklamalar-
da bu konuyu gündeme getiriyor. Bir, iki,
üç, dört kez yıneledi bu tümceyi Akbulut:
— Meclis'te 1975 yılından beri bekle-
yen KHK'lar var. Belki de 1971-72'den beri
bekleyenler var...
ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Ak-
bulut, 17-18 yıldır Mecliste bekleyen ka-
rarnameler olduğunu, o nedenle 413 sa-
yılı KHK'nm da bir o kadar yıl bekleyebi-
leceğini vurgulamak istiyor açık açık.
Çünkü Akbulut'un konuşması ortada:
— KHK sade bizim ülkede uygulanmı-
yor. İleri demokratik ülkelerde de var. Biz-
de de 1971 yılından beri uygulanryor. Şim-
diye kadar KHK'lar Mecliste nastl görü-
şülüyorsa öyte görüşülecek...
Konuyu dün sabah kimi ANAP mıllet-
vekilieriyle konuşuyoruz. Kimi ANAP'lılar
Akbulut ve Galip Demirel'in yaklaşımını
antidemokratik görüyorlar. Güneydoğu
1
ya ilişkin 413 sayılı kararnamenin diğer
KHK'lara benzemediğini, "çok hassas"
olduğunu söylüyorlar.
Bir ANAP'lı şöyle bir soru yöneltiyor:
— Sayın Galip Demirel, şöyle bir Gü-
neydoğu gezisi yapsın da görelim baka-
lım...
Bilindiği gibi ANAP grubu, Güneydo-
ğu'daki terör olaylarını, Prof. Muammer
Aksoy ve gazeteci Çetin Emeç'in öldürül-
mesine ilişkin kendi içlerindeki tartışma-
yı bile kabul etmemişti.
Necmettin Karaduman ve arkadaşları
ANAP grubunda terör olaylarını tartışmak
için bir önerge vermişlerdi. Ancak ANAP
grubu bu önergeyi geri çevirmişti. Hem
de İçişleri Bakanı Aksu'nun gözleri önün-
de.
Önceki gün deneyimli bir sosyal de-
mokrat politikactyla birlikteydik. Eski bir
bakan olan sosyal demokrat polrtikacı bi-
ze şöyle dedi:
— ANAP'la SHP el ele vermişler, Su-
leyman Demirel'i iktidara getirmek için
çabalıyorlar...
SHP lideri Erdal inönü'nün Güneydo-
ğu gezisi bitti. inönü, gezisinin son gü-
nünde ilginç bir açıklama yaptı:
— İhraç edilen arkadaşlar geri oonmek
istiyorlarsa bir çare buluruz, buna en çok
ben sevinirim...
SHP'de de ANAP'ta olduğu gibi bir sı-
kıntı var. Partiden ihraç edilenlerle ayrı-
lanlar arasında şu günlerde "ciddi bir
rahatsızlık" göze çarpıyor Bir bölümü ku-
rulma aşamasmda olan geniş tabanlı
Marksıst partiye katılmak isterken, -bu
•milletvekillen Kemal Anadol, Hüsnü Ok-
çuoğlu, Kamil Ateşoğullan. Abdullah Baş-
türk, Fehmi Işıklar, Ekin Dikmen- diger-
leri böyle bir oluşumdan yana değiller. Es-
ki TİP milletvekillerinden Tank Ziya Ekin-
ci'nin başkanlığında bir başka parti kur-
ma çalışması içindeler.
Bugün Ankara'da geniş tabanlı Mark-
sist Parti'yi destekleyenlerle Yeni Oluşum-
cular sabah saatlerinde bir araya gele-
cekler. Toplantıda Abdullah Baştürk ve
Fehmi Işıklar'ın görüşleri "birleşme nok-
tası"nda büyük önem taşıyor. Çünkü Baş-
türk ve Işıklar'ın geniş tabanlı Marksist
Parti'nin kamuoyunda "görüntüsü" üze-
rinde kuşkujarı var.
Yeni Oluşumcular arasında yer alan ki-
mi eski SHP milletvekilleri yeniden par-
tilerine dönmek için ilişki kurarken, ba-
ğımsız kalmayı tercih ederken kimileri es-
ki TİP milletvekili Tank Ziya Ekinci'yle yeni
bir parti kurma hazırlıklannı sürdürüyorlar.
Evet, 413 sayılı kararname kimi ANAP
milletvekillerini tedirgın ediyor SHP, ihraç
ya da istifa yoluyla ayrılan milletvekilleri-
ne "yuvaya dön" cağrısını yapıyor.
İnönü, dün sabah Van'dan ayrılırken
şöyle diyor:
— Başbakanın buralara gelip, halkın
arasına girmesini öneririm. Meclise ge-
tirmekten pek çekindiği 413 sayılı karar-
namenin ne denli gereksiz olduğunu gö-
rür. Hükümet artık hangi çağda olduğu-
nu anlamaya çalışır.
Asıl sorun, sağcısıyla solcusuyla, sos-
yal demokrat ve liberaliyle hangi çağda
yaşadığımızı tark etmek değil mi?
Çok tedbirlisiniz...
Ama ya yanarsa?
Beklenmedik olayların yol açacağı
zararlara karşı yeterli
güvenceniz var mı?
Ya yanarsa?
Ya deprem olursa?
Ya fırtına koparsa?
Ya yer kayarsa?
Ya sel basarsa?
Ya hırsız girerse?
Ya kötü niyetli eylemlerden
zarar görürseniz?
İmtaş Sigorta,
kiracının-mülk sahibinin
kira-eşya-bina konusunda
uğrayacağı zararlara karşı geleceği
kesin güvence altına alır.Bugün en yakın
İmtaş Sigorta Acentesi'ne uğrayın.
72 yılhk tecrübeden yararlanın...
İmtaş Sigorta
İstanbul Merkez: Tel: 174 70 00 (20 Hat)
Ankara Şubesi: 117 91 15-18 (4 Hat) Izmir Şubesi: Tel 21 92 57/58-21 87 82 Huzurunuz için! Rİske
ralandı:
Finansman darbogazı: Öğren-
ci sayısı yılda yaklaşık yüzde 6.5
oranında artarken GSMH, daha
az oranda büyüme göstermesi so-
nucu, üniversiteler hizmet geniş-
lemesinın gerektirdiği yeni yatı-
rımlardan yararlanamamışlardır.
6. Beş Yıhk Plan hedeflerindeki
kontenjan artışını sağlamak için
2 trilyon 719 milyar lira gerek-
mektedir.
Bütçeden yüzde 50 kesinti: Büt-
çe uygulamaları sırasında Bakan-
lar Kurulu kararıyla yükseköğre-
tim kurumları bütçelerinden 1989
mali yılında yüzde 11.5, 1990 ma-
li yılında da yüzde 12 kesinti ya-
pılmıştır. Ayrıca Maliye Bakanlı-
ğı'nca geçmiş yıllarda yüzde 2X)"ye
varan ödenek blokeleri uygulan-
mıştır. Bunların dışında da nakit
sağlanmasındaki güçluk ve KDV
gibi diğer nedenlerle yılhk ode-
neklerin asgari yüzde 20"si kullan-
dınlmamaktadır. Boylece kullan-
dırılmayan ödenek toplamı yüzde
50 dolayına ulaşmaktadır. Bu uy-
gulama, yükseköğretim kurumla-
rını büyuk bir darboğaza sok-
maktadır.
Geçmiş 10 yıl içinde yükseköğ-
retim ödeneklerinin konsolide
bütçe ve GSMH içindeki payında
da tedrici bir azalma meydana gel-
miştir. 1979 yılında yükseköğretim
kurumları ödeneklerinin bütçe
içindeki payı yüzde 4.32 ve
GSMH içindeki payı yüzde 7.8
iken 1989 yılında ödeneklerin büt-
çe içindeki payı yüzde 3.19,
GSMH içindeki payı da yüzde 6.4
olmuştur.
Yükseköğretim kunımlannın
yatınm ödeneklerinin toplam öde-
nekler içindeki payının da artma-
dığı gözlenmektedir. Bu dönem
içinde öğrenci başına düşen ger-
çek ödenek tutarlan da 3.5 milyon
liradan 1.9 milyon liraya düş-
müştür.
Harçlar yetersiz: Son 5 yılda ah-
nan harçlar yükseköğretim bütçe-
lerinin yaklaşık yuzde 4.7'si dola-
yındadır. Öğrenci maliyetleri için-
deki yeri çok düşük olan harçlar,
öğrencilerin beslenme, spor, sağ-
lık, kültür ve sosyal hizmetleri için
yetmemektedir.
Kalite diiştü
Üniversitelerde yaşanan diğer
darboğazlarm "araç gereç eksik-
liği", "üniversite kiilüphanelerine
giren kitap ve sttreli yayın sayısı-
nın düşmesi", "ögretim üyesi ye-
tiştirme sorunu" olduğu kaydedi-
len raporda, bütün bu darboğaz-
lann üniversitelerde eğitimin ka-
litesinin düşraesine yol açtığı ifa-
de edildi.
Raporda, finansal yetersizlikler
sonucu kalitenin düşmesinin öğ-
rencileri eyleme ittiği dolaylı bir
şekilde ifade edilirken bu konuda
şu goruşlere yer verildi:
"Bu eksiklikler, üniversite genç-
ligini hızla radikalize etmekte ve
onlan topluma yabancılaştırmak-
tadır. Bir başka deyişle sosyal hu-
zuru bozan nedenlerin başında
değişen dünyaya rağmen üniversite
öğrencilerinin eğitim ve yaşama
koşullannın bozulmaya devam et-
mesi sayılabilir."
Üniversitelerdeki finansman sı-
kıntısının giderilmesi için yükse-
köğretimde köklü değişikliğe gi-
dilerek yeni ve yeterli finansman
modeli oluşturulması gerektiği
kaydedilen raporda, bu modelin
ilk adımı olarak geçen ay Bakan-
lar Kurulu kararıyla ilk adımı atı-
lan üniversitelerin "kısmi paralı
öğretime" geçmesi uygulaması
gösterildi.
Raporda, zamanla üniversitele-
re yapılan devlet sübvansiyonunun
tamamen kaldınlacağı ve üniver-
site öğrencilerinin, öğrenim mas-
raflannın tamamını karşılamala-
rı gerektiği vurgulandı.
Raporda, yeni finansman mo-
delinin son aşaması olarak üniver-
sitelerin "ticari işletme" gibi işle-
tilmeleri öngörüldü. YÖK yetki-
lileri, Cumhurbaşkanı Özal'ın da
Üniversitelerarası Kurul toplantı-
sında rektörlere verdiği "Üniver-
siteler pazara açılsın" talimatı
doğrultusunda, üniversitelerin
özel şirketlere mal ve hizmet üre-
terek, gelirlerini arttırma yoluna
gitmelerinin hedeflendiğini kay-
dettiler. Buna göre üniversiteler
özel şirketler için para karşılığın-
da piyasa araştırmaları yapmak ve
yeni teknolojiler üretmek için teş-
vik edilecekler.
Vergi gelirleri
Üniversitelerin içinde bulundu-
ğu darboğazın aşılması için üni-
versitelerin ödeneklerinin en az
büyüme hızı oranında arttınlma-
sı gerektiğinin vurgulandığı rapor-
da, emlak ve kurumlar vergisi ha-
sılatından YÖK bunyesinde kuru-
lacak "yükseköğretim harçlar fo-
nu"na pay aktanlması öngörüldü.
Emlak Vergisi gelirlerinin beledi-
yelere devredilmesinin belediyeleri
mali bakımdan guçlu hale getir-
diği savunulan raporda, "Bazı
üniversitelerde mahalli idarelerin
üniversitelere yaptığı katkılar gi-
bi Emlak Vergisi hasılatının bir
lusmımn çevre yükseköğretim ku-
rumlanna devri düşünükbUir"
denildi.