05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26NİSAN 1990 CUMHURİYET/13 HAVA DURUMU TURKIYE DE BUGUN Meteorolofi Genel Mudurluğu nden aJman bılgıye (jöre yurdım kuzey ve ban kesımlen çok bulutlu Trakya Marma/a Ege göler öötoesı Iç Ana dohı nun kuzeybatısı ıle Batı ve Orta Karadeflız yef yer sağanak ve gok gu rûltulu saflanak yağışlı dtefcı yerter parçaiı ve az bulutlu geçecek HAVA SICAIO.IĞI Deâışmeyecek RUZGAR Guney ve ban yönlerden fıafif ara sı- ra orta kuvvette esecek Dentztenmız de Akdenız'de gunbatısı ve karayel oteki denızlenmıaie kıble ve lodostan 3-5 Marmara ve Batı Karadenızde 6 kuvveftnde saatte 10-21 Marmara ve Batı Karadenızde 27 denız mılı hıda esecek Denız mutedıl dalgalı olacak. Dalga yuksekiığı 0 5 ı(a 1.5 metre. Adana Adapaar Adtyaman Atyon Ajn Anfcara Antakya Antalya Anvm /ydın Balıkestr A 33° 18° OyarMtor Y 23° 13° Edırne A 30° 14° Erancan Y 25° 13° Efzurun A 17° 4° Estoşetnr Y 24° 12° Gaznnlep A 32°2Cr>GıfKun A 30° 16 GumuşhaneA aç klarda 2 m goruş uzanlıgı 10 km yağış an nda J b km do layında bulunacak \fen Golu nde fıava Parçalı ve az bulutlu ge çecek Ruzgâr guney ve batı yonlerden tıafıl ara sıra orta kuv vette esecek göl hafif palkantılı fiöruş uzMığı 10 km dolayın da bulunacak Bıngöl Bıttıs Bo<u Bursj Çanakkale Çorum Oemztı A 24° 12° Hakkan Y 28° 17° sparta Y 25° 14° stanDu Y 23° 13° tamr A 24° 9° Kare A 23° 7°Kasomonu Y Y 23° 12° Kaysen Y 25° 15° KjfKiaıel Y 23°WKoı*a Y 24°12°Ki(lahya Y 28° 17° Malatya 28° 11 Manısa 24° 14° K Maraş 25° 10° Mest 18° 3°Muğla 23° 13° Muş 29°12°N«Je 27° 17° Ortlu 21° 9°R2e 20° 7°Samsun 25° 11° Sıtrt 23° 15° Smop 29° 18° Sıvas 17° 5°Tetamaa 22° 12° Trataon 25° 11° Tuncelı 24° 14° Uşak 24°ır > van 25° 12° Yözgat 26° 11° Zongulda» Y 28° 18° A 32° 16° A 32° 20° Y 27° 16° A 23° 8° 6 24° 11° Y 27° 17° A 26° 17° Y 27° 17° A 27° 11° Y 24° 18° 8 22° 9° Y 22° 16° A 26° 17° A 25° 10° Y 26° 13° A 17" 5° B 23° 10° Y 23° 17° J '»ajmurtu A açık B-bu*uIkı G-«uneşlı K urk S-aslı Y-yaOmrlu DUNYADA BUGÜN AmsBrdam B 18° Anıman A 28° Alıra Bafrtat Baıaskifla Basel Belgrad BerSn Bonn Brukse Budaoeşıe Cenevre CCeoyr &dde Duba. Frankturt ûf« Hdsınta Kahtre Kopenlag Ko/n Y 24° A 30° A 25° B 19° A 22° B 17° B 18° B 18° Y 18° B 19° Y 26° A 34° A 33° B 18° A 25° B 18° A 29° Y 17» B 18° A 25° Lentngrad Londra Madnd Miano Montreal Moskova Mumtı Ne* Ybrk Oslo Pans Prag Ffıyad ftoma Sofya Sam lelAv» fenus vtned* Viyarn Y 16° Y 18° A 23° A 18° B 16° Y 15° B 18° A 17° Y 17° A 20° Y 15° A 34° A 20° Y 21» A 28° A 29° A 30° Y 14° B 19° Y 10° W3Shı!i0tDn B 16° Zunh 8 19° BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Korkmaktan du- yulan korku 2/ Bını- cılıkte atın bayağı yu- ruyuşune venlen ad Yüce 3/ Bır soru sö- zu Gelır 4/ Eskıden Meksıka'da buyuk bır uygarhk kurmuş olan haJk 5/ Temel Ya pısına gırdığj sözcuğe "yakışır şekılde" an- lamı katan bır sonek 6/ 1927 1936 yıllan arasında Fransa'nın kuzeydoğu sımnnda kurulmus uniu savun raa hattı 7/ Su "Çok önemlı kışı" anlamında kullanılan uluslararası kı- saltma Asker 8/ Ödenmesı gereken bır paranın, alacağa sayılarak bır bö- lumunun ödenmesı Ok 9/ Kayak Kısa bacaklı bır köpek cınsı VUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Gerçekte olmadığı halde var gıbı gö- runen ımge 2/ Eskı Yiınan'da muzıs- yenlenn konser verdığı basamakJı yer Dıngıl 3/ Benlyum elementının sıra- gesı Arap abecesınde bır harf Yahyg KemaJ'ın hece ölçusüyle yazdığı tek şıırı 4/ Kulak ılühabı Fılıh Snltan Mehmet'ın şıırle- rınde kullandığı mahlas 5/ Yutak yangısı 6/ Bır renk Kalın bü- kulmuş sıcım 7/ Geçersızlık, hukumsüzluk Uzaklık ışaretı 8/ Vılayet Kıbns'ın Yunanıstan ıle bırleşmesı dıleğını belırtmekte kul- lanılan sıyasal terım 9/ Hac zamanı dışında Kâbe ve dığer kutsal yerlen zıyaret etme. Vücutta bırıken azotiu rnadde. 60 YIL ÖNCE Cumhur.yet Köprü parası TENITH ZENIT GRAMOfX)\ARr 26 NİSAN 1930 Istanbul köpnl parasının ahıren Meclıste kabul edılen bır kanunla kaldırılması uzenne bu mes'elenm bu suretle hallını tasavvur ve teklıf etmış olan Dahılıye Vekâletıne tebrık ve teşekkuru mutazammın bır çok telgrafnameler gelmektedır Köpru parasının bılhasa cıbayet şeklı ıtıbarıle ne kadar tenkıtlere lâyık bır vergı olduğu malûmdur Istanbul şehrım yan ağyara karşı adeta el açmış bır vazıyette gösteren bu köhne ve fana şeklın ılgasından dolayı valnız Istanbul'da değıl, memleketın hemen her tarafından gelen tebrık telgrafnamelerı, mılletın, medenıyet ve ınsanlık hallerıne uymayan vazıvetlere ne kadar dıkkat etmekte ve bılakıs bu turlu vazıyetlenn ıslahına karşı da ne kadar hassas davranmakta olduğunu göstermesı ıtıbarıle hudutsuz ıftıhar ve memnunıyetlenmıze lâyıktır Köpru parasımn ılgasından dolayı Istanbul şehrının bütçesı teessır olur mu 7 Kopru parasmın ılgasmı derpış eden kanun, bu cıhetten husule gelecek boşluğu mehmaemken telâfi edecek çarelerı de muhtevıdır Fılhakika şehnn havatında ehemmıyetlı bır mevkı tutan bır vergı sellemehusselâm tlga edılmış olamazdı Fakat ne olursa oisun, muhîm olan nokta burada değıldır Muhım olan nokta, Kurunu vustaıden bıle başka ve fena bır şekıl alan köpru parasının kaldırılmış olmasıdır Bu ılga ıle Istanbul, bılâıstısna herkese çırkın görunen fena bır manzaradan kurtulmuş oldu Bundan dolayı herkes Dahılıye Vekılım tebrık edıyor Musaade olunsun da, bızde onunla beraber îstanbul'u ve bılhassa Istanbul'u tebrık edelım YUNUS NADf 30 YDL ONCE Cumhurıyet Tahkikat Komisyonu 26 NİSAN 1960 Buyuk Mıllet Meclısı tahkikat komıs>onlarının gorev ve >etkı!en konusunda dört D P 'lt mılletvekılı tarafından hazırlanan bır kanun teklıfi Meclıs Başkanlığı'na verılmış ve bugunku toplantıda tekhfin bır karma kornısyona havalesı kararlaştırılmıştır Rıze Mılletvekılı Muzaffer Önal, Muzaffer Oaal Çorum Mılletvekılı Huseyın Ortakçıoğlu, Bolu Mılletvekılı Reşat Akşemsettınoğlu ve Yozgat Mılletvekılı Sefer Eronat tarafından venlen kanun teklıfinın metnı aşağıdadır "TBMM Dahlı Nızamnarnesınde yazılı tahkikat encumenlerının vazıfe ve salahıyetlerı hakkında kanun tekhfı Savcı, hâkım ve adlî âmır salâhı>etı Madde 1 — T B M M tahkikat encümenlen ve naıp olarak vazıfelendıreceklerı talı encumenler Ceza Muhakemelerı Usulu Kanunu, Askerı Muhakeme Usulu Kanunu, Basın Kanunu ıle dığer kanunlarda Curnhurı>et Muddeıumumısıne, sorgu hâkımme, sulh hâkımıne \e askerı adlı amırlere tanınmış olan bılcumle hak ve salâhıyetlen haızdır Madde 2 — T B M M tahkikat encümenlen tahkıkatm selâraetle cereyanını teraın maksadıyle Basınla ılgılı salâhıyetler 1— A) Her turlu neşrıyatın yasak edilmesıne ve nejır yasağına rıayet edılmemesı halınde mevkute veya garırnevkutenm tab'ı veya tevzıının men'ıne B) Mevkute veya gayrımevkutenın toplatılmasına, mevkutenın neşrıyatının tatılıne veya matbaanın kapatılmasına C) Tahkikat ıçın luzumlu görulen \eya subut vasıtalanndan olan her turlu evrak, vesaık veya eşyanın zaptına ve hukumetın butun vasıtalarından ıstıfade etmeğe D) Sıyası mahıyet arzeden toplantı, bareket, gosterı ve emsalı faalıyetler hakkında tedbır ve karar ıttıhazına 2 — Tahkıkatın devamı muddetınce âmmenın huzur ve sukûnunun bozulmaması ıçın luzumlu her turlu tedbır ve karar almağa salâhıyetlıdır Cezaı hukumler GEÇEN YIL BUGUN Cumhur.yet Cem Duna gitti 26 NtSAN 1989 TRT Genel Muduru Cem Duna, Başbakan Turgut özal'ın "talebı üzerıne" görevınden a> rıldığını açıkladı Dun akşam uzerı patlak veren sürprız gehşme ANAP çevrelerınde "venı TRT genel mudurunun kım olacağı" yolunda >oğun kulıslere yol açtı TRT'den sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Yazar, yenı genel rnudurun "mıllıyetçı, muhfazakâr, ılencı ve çağdaş bır kışı" olacağını belırtırken TRT Genel Mudurluğu'nu şımdılık vekaleten Genel Mudlır Yardımcılarından Danyal Gurdal'ın yuruteceğını açıkladı TARHŞMA Anatomi Çalışmaları ve Mütevelli Heyeti Ulkemizin tıp fakultelerinden birinde oğrenciler arasında, anatomi dersinde incelenen kadavraların "edep yerlerinın örtulmesini" isteyenlerin bulunduğunu, bir baskasında ise yine birtakım oğrencilerin onlara "don giydirilmesini" istediklerini oğreniyoruz. Yenı bır ünıversıte tasansıyla ılgılı olarak 14 ocak gunku Hurriyet'te Sayın Okta> Ekşi'nın yazısı "Kahvecı ne isüyor?" başlıgını tasıyor du Bu taslagın hazırlanmasında kendısının en büyuk payı tasıdığı anlaşılan Adnan Kabve- d'nın bu konudakı "yanıtıoı", bır öncekı gu- nun Milliyet gazetesınde buluyoruz. Kahvecı, tasarıyı altı yıllık bır arastırma ve yuzlerce kı- şının görüşlen sorulduktan sonra TBMM Egı- üm Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Kenuü Kar- han ıle bırlıkte hazırladıklarıru belırtıyor Taslağa göre her ünıversıtede 7 ya da daha çok kışıden olusan ve u>elennın para alma- yacağj yönetım kurullan oluşturulacak Bu kurulların Bakanlar Kuruiu'nca halk arasın- dan seçılecek üyelerı cumhurbaşkanınca ata nacak Rektöru ıse yönetım kurullannın gös tereceğı üç ad arasından yıne cumhurbaşkanı belırleyecek Adnan Kahvea'nın söyledığıne gore tasanda "ana espri", halkın ve öğrencılenn yönetıme katılmasıdır Buna karşı çıkanların çok oldu- ğunu, daha da olacağını belırten Kahvecı, şu saptamayı yapı>or "Bn, elıtızmın, yani seç- kıncUıgın son başkaldınsı olacaktır." İsveç'te 1975 yılında sosyal demokratlar tarafından bır reform yapılmış, aydmlar da "bia geyik su- ruleri mi yonetecek?" dıye tepkı göstermışler Kahvecı şunu eklemış "Her halde Jspanya- da da bo\le bır reform yapılsa (avdınlar) 'bı- zi matadorlar mı vonetccek?' dı>e (..) tepkı gostenrdı." Konuya Türkıye açısından açıklık getırmek ısteyen bır öğretım uyesının yazısını ıkı gün sonrakı Cumhnnjet'te gönıyoruz. (Fıkret Baş- kaya "Ünıversıtelere özyönetım", 15 Ocak 1990) Sayın Başkaya, taslakta gecen bır ta- kım terımlerle ılgılı olarak "Neden unıversı- telenn yonetımı unıversıte ve eğıtımle ılgısı oj- mayan 'ılen gelenlere' bırakılsın? Bunlann 'aydın' ve 'seckın' kışiler olduğuna kım karar verecek? Uımersıtedeki bılim adamlan ma- ballı 'ilerı gelenler' kadar yonetme yetenegı- ne sahıp değüler mı? Demır tuccan, arsa spe- kulatonı, secım ka\betmıs polıükaa, aşıret re- ısı tb.'nıa unıversıte jonetme konusunda ozd bır yetenege sahıp olduklan mı duşunulujor?" gıbı sorular sorduktan sonra "Umversıte özerklir veya unıversıte değıldır; 'muteveliı heyet' meraklılannın. 'ozgunluk' vanlılannın once unıversıtenın ne oldugu konusunda eğı- tilmelen gerekıyor" saptamasını vapmaktadır Burada konuvla ılgılı daha değışık sorular da sorulabılır Orneğın, taslakta belırtıldığı- nı duyduğumuz bıçımde, umversıte yönetım kurullannın uyelerı arasında yörenın tıcaret ve sanayı odalarının. beledıye baskanlarının seçtıklerı kışiler bulunacaksa "Neden unıver- sıte oğretim uyelerı, vardımcılan, bu odala- nn, bcledıvelerın her turlu 'ılen geleninın, bundan başka vuksek duzey devlet gorev lıle- nnın secılmelennde dofrudan soz sahıbı ol- masınlar?" Bu arada, Adnan Kahvecı mn "halkının'* da kımlerden olustuğu gözden kaç mayacaktır sanınm Ülkemızm tıp fakültelennden bınnde öğren cıler arasında, anatomi dersınde incelenen ka- davraların "edep yerlennın ortulmesını" iste- yenlerin bulunduğunu, bır baskasında ıse yı- ne birtakım öğrencılenn onlara "don giydi- rilmesini" ıstedıklennı oğreniyoruz Unı versıtelenn yerel yönetıcılennın ışlevlerı özel- lıkle bu gıbı konularda gündeme gelebıhr Yö- nettıklen yukseköğretım kurumlanndan "ölu- lerc giydırilecck donlann" kumaş ve renkle nnın, bıçun ve ölçulennın seçımmde ya da sap- tanmasında onların önemlı katkılannın ola- cağını duşunebılırız Veterıner hekımlık fakültelerındekı anato- mi çalışmalarının da göz önune alınması, bu alandakı çeşıtlılığı kuşkusuz arttıracaktır. VAMAN ÖRS Atatürk'ün Köv Eşjrim Politikası Turk aydınlan, koy okulları ve Koy Enstituleri kurulmadan once, koy eğitimi için, yenı politikalar uretiyor, araştırmalar yapıyorlardı. Halkevi dergilerinde de bu duşunceleri geliştiriyorlardı. _. Ataturk, sadece yurt kurtaran bır eylem adamı değıl, a>nı zamanda ulkemızın sosyo- ekonomık yapısını \e kulturel yaşamıru da de- ğıştırmek ısteyen bır duşün adamıydı İzmır- de duşmanı denıze döken Komutan Ataturk, bılgısızlık, yobazlık, zorbalık, ağalık gıbı ıç düsmanlarla, sosyo-ekonomık gen kaimışlıkla savasmak zorunda kalmıştı Bu zorluklan yen mesı, uygarlık savasını kazanması gerekıyor- du Bu nedenle devrımler yapıyor, ulusumu zu çağdaş uluslar duzeyıne yükseltmek ıstıyor du Bu ulkulenru gerçekleştırmek ıçın bır eğı tım ve kalkınma seferberlığı başlattı Ozellıkle "egıtım seferberlığı" uzerınde önemle duru yordu O'na göre, savaşlarda kazanılan her şey, ancak eğıtımle, eğıtım ordusuyla koruna- bılırdı Bu nedenle eğıtsel kalkınma çalışma- larına köylerden başlamak gerektığıne ınanı- yordu Çevresındekı aydınlar da onun bu ınan cını paylaşıyorlardı Turk aydınlan, koy okulları ve Koy Enstı- tülen kurulmadan önce, köy eğnırru ıçın yenı politikalar üretıyor, araştırmalar yapıyorlar dı Halkevi dergılennde de bu duşuncelen ge lıştırıyorlardı Örneğın, Eğıtımbıhmcı lsmaıl Hakkı Baltacıoflu, "İçtimai Mektepler" adlı yapıtında, okul-çevre ılışkılen uzerınde duru yor, köy okullartnın ulkenın ekonomık yasa mına katılmasını ıstıyordu Millı Egıtım Bakanı Reşıt Galıp de koy kal kınmasına onem verıyordu O'nun gırışımıy le "Koy lşleri Komisyonu" kuruldu Bu ko- mısyon, koyu gen kalmışhktan kurtarmak ıçın koylunun eğıtımıne, sosyo-ekonomık >apısı nın değışımıne yönehk çalışmalar yapıyordu Komısvonun başkana sunduğu raporda, kö- yun ekonomık ve toplumsal örgutlenmesını d« etkıleyebılecek yenı bır oğretmen tıpı yetıştır mek gereklılığı uzerınde duruluyordu Bu duşuncelerle, Ataturk'un eğıtım-öğretım seferberlığı doğnıltusunda, Mabmudıye'de "Egıtmen Kurslan" açılır Köylerden seçılen, askerhğını yapmış okuma-yazma bılen kö> de lıkanlıları kursa alınıyor, 6 ay eğıtım öğretımden geçınldıkten sonra koylere gönde rıhyorlardı Eğıtmenler, I, 2, 3 sınıfa kadar köy çocuklarını okutuyorlardı "Ko> Oğretmen Okullan", Millı Egıtım Ba- kanı Saffet Ankan zamanında kurulmuştur Değerh Eğıtımcı Rauf Inan'ın "Dunyada en ilen, hatta çagının da ılensı okullar" olarak nıtelendığı, unlu Eğıtımbılıcı John DeHe>'ın "Havalımde canlandırdıgım okullar, Turkıve^ de kurulu.vor Onlar da Koy Enstıtulen'dır" dedığı "Köy Enstıtulen", 17 Nısan 1940'ta ku- ruldu Koy Enstıtulerı'nde çok amaçlı teknık bır eğıtım uvgulanırdı Oğrencılerden korkulmaz, onlara sevgıyle yaklaşılırdı Öğrenaler, demokratık bır ortam ıçınde vaşamaya alıştırılırlardı Onlar da okul yonetımıne katılır, öğretmenlerıne, okul yöne- tıcılerıne yardımcı olurlardı Okul başkanları ıle sınıf, ışlık, atölye başkanları, demokratık bır eşgüdum ıçınde çalışırfardı Hafta sonla- rında, yapılan çalışmalar değerlendırılırdı Yö- netıalerle öğrencıler, demokratık kurallar ıçın- de bırbırlerını eleştırırlerdı Ders dışında, serbest okuma, müzık, folk- lor çalışrnaJan yapılırdı Öğrencıler, okuyarak, sanatsal çalışmalaf yaparak demokratık yaşa- ma katılırlardı Böylece, çok yonlü, uretken, eleşüren, bılınçlı gençler yetıştırüırdı Enstıtulerden yetışen öğretmenler, köye gön- derılırlerdı Köy kökenlı olduklan ıçın köylu lerle uyum ıçınde çalışırlar, sağlık, tanm, de- mırcılık, marangozluk, ınşaat ışlerı de onlara yol gosterırlerdı Böylece, köyun ekonomık kalkınmasına katkıda bulunurlardı Ne yazık kı bu üretken, çağdaş, kendı ko- şuilannuza uygun demokratık kuruluşlar, çır- kın polıtıkacılann kurbanı olmuştur Bu okul- lann kuruluşunda emeğı geçenler çırkın bır bıçımde suçlanmışlar, Millı Eğıtım Bakanı Hasan Âlı Yücel görevınden alınmıs, Rauf Inan, lsmaıl Hakkı Tonguç gıbı değerlı eğı- tımcılenmız harcanmışlardır Boylece, köylu lenmızın kalkınması, aydınlanması önlenmış- tır Turkıye'nın gen kalmışlığında, bu polıtı- kacıların sorumluluğu çok bujnktur Bır gun tanh önünde, bunun hesabını vereceklerdır MURAT O2MEN MALİYE VE GÜMRÜK BAKANLIĞI TASİŞ ANKARA İŞLETME MÜDÜRLÜĞÜ MUHTELİF MARKA BİNEK OTOMOBİL, MİNİBÜS, KUPA, ŞASİ, KONTEYNER, YÜKLEYİCİ VE MUHTELİF EŞYA SATIŞ İLANI 1— Şartname ekı lıstelerde ayrıntılı dökumu belırtılen Ankara Tasfiye (şletme Mudürluğü Susuzköy sundurmasında bulunan 34 adet bınek oto, 2 adet mınıbüs, 2 at.Jt vasıta hurdası, 1 adet lastık tekerleklı yukleyicı, 108 parça vınç aksamı ve 3743 kg ınşaat aksamı, 1 adet bakım arabası ve atölye malzemesı, 1 adet toprak delgı matkabı, 2 adet kanal temızJeme aletı, 1 adet bakım yağlama unıtesı, 1 adet kupa \e şası, Ankara Gumruk Müdürluğu denetımındekı ODY ambarında bulunan 6 adet bınek oto, 2 adet şası ve kupa, 1 adet boş kontey ner, Aksaray Gumruk Mudurluğu özel sundurmasında bulunan 1 adet bınek oto ıle Tuzcuoğlu sundurmasında bulunan 1 adet lastık teker leklı yuklevıcı 5 3 1985 tanb ve 18685 sayılı Resmı Gazete'de yayımlanan tuzukle değışık 17 12 1983 tanh \e 18254 sayılı Resmı Gazete'de yayımlanan "gümnığe terk edılen, terk edılmış sayılan, musadere edılen eşyarun tasfıyesıne ılışkın tuzuk" hukumlen uyannca açık arttırma sureuyle 16 5 1990 tanhınde bınncı defa satılamadığı takdırde anılan tuzuğun 19/C maddesı uyannca 31 5 1990 tanhınde ıkıncı defa, 15 6 1990 tanhmde üçuncu defa Ataturk Bulvarı Derman Sokak No 1 Opera/ Ankara adresındekı TAStŞ açık arttırma salonunda 8 30-12 00 ıle 13 30-16 00 saatlerı arasında satışa sunulacaktır 2— Bınncı defa vapıian satışta alıcısı çıkmadığı ıçın ıkıncı kez satışa çıkanlacak vasıta/eşya lıstesı bınncı satışın, ıkıncı satışta da alıcısı çıkmayan vasıta/eşya lıstesı ıkıncı satışın tamamlanmasını müteakıben ılan tahtasına asılarak ılan edılecektır Gazeteve avrıca satış ılanı venlmeyecektır 3 — Açık arttırmava katılacaklann, kımüklerını belırlemeye yarayan belge ıle ış veya ıkametgâh adreslerını gösteren bır bıldırgeyı satış tan önce satış kuruluna vermelen gerekmektedır Satışa sunulan vasıta/eşvalar ıçm satıştan önce alınması gereken %5 oranındakı guvence mıktarı bınncı satışta, satışa esas bedel uzerınde 15 5 1990 tanhınde saat 16 30'a kadar nakıt olarak mudurluğumuz veznesıne vatırılacak, guvence makbuzu gösterılerek satış salonuna gırılecek ve ıhale sonuçlanana kadar guvence lade edılme>ecektır 4— 1)18 1986 tarıhıne kadar Gumruk Idarelerı ve TC Devlet Demıryollan tşletmesı Genel Müdurlğu (TCDD) ambar ve sundurmalanna gıren eşya/vasıtanın satışta bulduğu değerın ""olO'u mspetınde ardıye ucretı aljcıdas aynca alınır Satılan eşya/vasıtalann satış tarıhını ızleyen gunden ıtıbaren alıcı tarafından teslım alınarak göturulduğu tanhe kadar olan suredekı bu- tan masraflan ve ardıye vukleme, boşaitma, naklıye, tarıı gıbı ucretler ılgılı tarıfe uyannca ahcıdan aynca tahsıl olunur 2) TCDD ambar ve sundurmalarma, a 1 8 1986 31 12 1988 tarıhlen arasında gıren eşya ve vasıtalardan satışta bulduğu değerın "ı^S'ı mspetınde, b- 1 1 1989 31 12 1989 tanhlerı arasında gıren eşya ve vasıtalardan satışta buldugu değenn %15'ı mspetınde, Alıcıdan aynca ardıye ucretı alınır Yukanda (a) ve (b) bentlennde belırtılen hallerde satılan eş>anın satış tarıhını ızleyen günden ıtıbaren alıcı tarafından teslım alınarak göturulduğu tanhe kadar olan suredekı ardıye, hamalıye, vukleme boşaitma ve her turlu hızmeı ücretlen ılgılı tarıfe uyarınca alıcıdan ayn- ca tahsıl olunur 3) Aksaray Gumruk Mudurluğu denetımındekı özel sundurmada bulunan vasıtalann satışta bulduğu değerın %\0'\\ mspetınde ardıye ucretı alıcıdan aynca tahsıl edılecektır 4) Tuzcuoğlu sundurmasında bulunan vasıtanın ambara gırdığı tanhten teslım alındığı tanhe kadar olan suredekı bütun masraflar >e ardıye, yukleme, boşaitma, naklıye, tartı gıbı ucretler ılgılı tarıfe uyannca alıcıdan aynca tahsıl edılecektır 5) 1 8 1986 rarıhınden sonra Tasfije Işletme Mudurluklerı (TASİŞ) ambar ve sundurmalanna gıren eşya/vasıta ıçm ambara gırdığı tarıhı ızleyen gunden ıtıbaren alıcı tarafından (eslım alınarak göturulduğu tanhe kadar olan suredekı bütün masraflar ve ardıye, vukleme, boşait- ma, naklne, tanı gıbı ucretler ılgılı tarıfe uyannca alıcıdan tahsıl olunur 5 Ilgılı mevzuat hukumlenne göre ödenmesı gereken Katma Değer Vergısı dahıl her çesıt vergı, resım, harç ve tellalıye Ucretı de saır gıderler alıcı tarafından ayrıca ödenecektır 6- Şartname ekı lısteler TASİŞ Ankara, İzmır, Istanbul, Edırne, Erenköy ve Adana, Erzurum, Dıyarbakır Tasfive Işletme Mudurluklerı ılan tahtasında görulebıleceğı gıbı bu lısteler şartname ıle bırlıkte mudurluğumuz Satış Kurulu Başkanlığı'ndan bedelı mukabılı temın edıle bıhr 7 Vasıta/eşyalar halı hazır durıımu ıiıbarı ıle satışa sunulmakta olup, şartname ekı lıstelerde belırtılen hasar oranları ıdareyı bağlamaz ve alıcı bu oranlara hıçbır şekılde ıtıraz edemez veya mahkemeden yenıden tespıt ıçın talepte bulunamaz Vasıta hurdaları ıçın trafik şahadetnamesı venlmez Hasar oranı % 60 ve daha yukan olan vasıtalar hurda olarak satılır Hurda olarak satılan vasıtalar ıçın alıcı tarafından plaka çıkarmak amacıyia mahkemeden tespıt talebınde bulunulmaz 8- tdareden yazılı ızm alınmak suretıyle bınncı defa satışa sunulan vasıta/eşyalar satış tarıhınden 10 gun öncesınden ıtıbaren, satılamayıp da ıkıncı ve uçuncu defa satışa sunulacaklar ıse satış tarıhınden bırer hafta önce mesaı gunlen 9 00-12 00 ve 14 00-16 00 saatlen arasında yukanda belırtılen ambarlarda görulebılır 9 Satış şannamesı sözleşme yenne geçer 10- Satışla ılgılı olarak aşağıdakı telefondan bılgı alınabılır Ankara Tasfiye Işletme Mudurluğu Tel 311 64 30 Ilan olunur Basın 23006 ANKAR4 NOTLARI MUST4FA EKMEKÇİ Bayramlar Kutlu Olsun! Fay Kırby'nın ölduğünü, 20 nısan cuma gunku Cumhurıyet1 te, llhan Selçuk'un yerınde ılanda gordum "Turkıye'de Köy Enstituleri' kıtabınn yazarını yıllardır görmemıştım Ankaradaydı Bırkaç kez yolda karşılaşmış, ayaküstü konuşmuştuk Saynlığı- nı bılmıyordum Yakın dostu Assocıaled Press Ajansı'ndan Emel Anıl, kaç kez Fay Kırby'ye evıne goturmek ıstemış,' Sızı görür- se çok sevınecek' demıştı Olmadı, gıdemedım "Turkıye'de Köy Enstituleri" kıtabı çıktıktan sonra genış yan- kılar yapmıştı Bır Amerıkalının böyie bır çalışma yapması once kuşkuyla karşılanmış, Fay Kırby'ye "CIA ajanı' dıyenler bıle çık- mıştı Toplumbıhmcı yazar Nıyazı Berkes le evlıydı Fay Kırby, ça- lışmayı hazırlarken, Köy Enstıtülen'nı çok 1yı tanıyan Nıyazı Berkes'ten yararlanmış olmalıydı belkı de, ama çalışma Turkı- ye'de ılk bılımsel çalışma sayı/ırdı Koy Enstituleri'nın kuruluşu- nun ellıncı yılında herkes onun kıtabından bır ölçude yararlandı da nedense adı pek geçmedı O torenler yapılırken Fay Kırby, Ankara'da Ibnı Sına Sayrıevı'nde oluyordu Emel Anıl, Fay Kırby'nın ölüm ılanını verebılmek ıçın, gazete- de benı aramış, bulamamış Uğur Mumcu'yu görmüş Uğur yar- dımcı olmuş Emel Hanım Belkı bırkaç satır yazılabılır, adı geçebılır, 1yı olur" dedı $öyle dedı —En son gorduğümde olmeden once aksamustüydu, o sa- baha karşı ölmüş, kalp krızı geçırmıstı onu tekrar elektro şokla kendıne getırdıler, ama ışte o geceyı çıkaramadı Evet, ıste ken- dıne yenı bır çevre yapmıştı, öğrencılerı, bır dolu tıp oğrencısı, onların yabancı dıllerme yardımcı oluyordu, dün akşam şey var- dı, Irlandalılar öldukten sonra hanı ıçkı ıçıp falan kutlarlar Sıkı sıkı tembıh ettı bana, "Sen bılırsın ışte, aman 1yı olsun'" dıye Topladık bütün dostlarını Ölmeden her şeyını hazırlamış, gıtme- den Bır kofca mum, yuvarlak küre bıçımınde akşamkı toren ıçın onun usfûne boyle güzel yazılar yazmış daktıloyla, yapıştırmış Işte onlan okudular falan dostlan Evet, 1yı ınsandı çok Yaa, Türk- lye'ye de çok bağlıydı, ama sonunda Turkler onu yaya bırakma- dı Amerıka'ya gıtse, böyle bakılamazdı Ozellıkle ona bakan doktorlara,' Hepınıze teşekkur borçluyuz' dedım Çok 1yı bak- tılar Muhendıslık dalında, tıp dalında "profesyonel Ingılızce" ders- lerı verırdı oğrencılerıne Parlak öğrencılerı Amerıka'ya gıtmek ıçın bhr dıi sınavı var, ona hazırlıyordu Son yıllarında hıç kuçük öğrencı almazdı Ingılızcesını ılerletecek bırkaç kuçuk öğrencı aldı, yedı sekız yaşında, onların bır kısmıyla buyük basarı ka- zandı, bır tanesı benım küçük kız Kendı halınde, ama bırçok ınsanın yaşamını etkıledı Ingılızcelerıne yardım ettığı doktor ço- cukların kımı ştmdı doçent, kımı profesör Çok 1yı baktılar, öğ- rencılerı Fay Kırby, cenaze ıçın hıçbır tören yapılmasını ıstememış, vü- cudunu da tıp fakültesıne bağışlamış, çocuklar öğrensınler dı- ye 1960'ların ortalarında mıydı' 7 Fay Kırby, Izmır'ın Çeşme ılçe- sınde denız kıyısında bır köyde, tavuk çıftlığı kurmuştu Milliyet 1 teydım Oraya gıdıp kendısıyle bır röportaj yapmıştım Baskılar altındaydı Çıftlığe radyo ne almamıştı —Bır ıhtılal ne olursa, nasıl olsa haberımız olur, demıştı Çıft- lığe ıkıde bır jandarma gelıyor arama yapıyordu Söylentıler çı- karmışlardı Çıftlıkte, radyoyla Moskova yla konuşuyor'" dıye Röportajda geçer, çıftlıkte bırlıkte çalıstıkları bır 'Gavur Alı' vardı, anlaşamayıp ayrıldılar Inşaat ışlerıne başladı, o da olmadı Koy Enstıtülen'yle ılgılı çalışması 0 ılk kıtabıyla kaldı mı, bılmıyorum ODTÜ'lü gençlerın, Köy Enstıtülülerın yerını aldığını söylerdı Çeşme'de Fay Kırby'yle röportaj yapıp ayrılırken arkama bır sıvıl polısın takıldığını anlamıştım Içışlerı Bakanı o zaman Dr Faruk Sükan'dı Solcuların soluk alışlarını dınledığını söylerdı 1 Kırby, ölduğünde 64 yaşındaydı Köy Enstituleri kıtabı yazdı Köylü bayramında, «essızce ayrılıp gıttı' * • • Koy Enstıtüsü mûdurlerınden M Rauf Inan, 17 Nısan köylü bayramında Anrtkabır özel deftenne yazmak ıçın hazırladığı tüm- delerı okudu telefonda Bır aksılık olmuş yazamamış orada Inan'ın tümcelerı şöyle "Bütün ınsanlığın Atatürk'u evrensel Ataturk 1 Düşman orduları Ankara ılının sınırlarına yaklasırken, 1 Mart 1922'de ' Bu asıl sahıbın huzurunda bugun kemalı hıcap ve ıhtıramla hakıkı vazıyetımızı alalım ' dedığın koylunun çocuk- ları ıçın 50 yıl once bugün yasası çıkarılarak açılan Köy Enstrtü- len'nın ılk yıllarında yetışen —artık torun sahıbı— bızler, mınnet duygularımızlasanageldık Yazık kı o okullar uzun sürmedı Sür- seydı ıstedığın Türkıye bugün gerçekleşmış olacaktı Mınnetle- rımız, şukramarımızla yolundan aynlmayacağımıza kesın andımız var" 17 Nısan torenlerı dolayısıyla Dursun Atıkjan da Ankara'ya gel- mıştı Almanya'da Düsseldorf'ta yaşayan Dursun Atılgan, Anka- ra'da köylü bayramının ıkıncı gununde, Eğıt-Der'ın düzenledığı toplantıda bır konuşma yaptı Konuşmasının bır yerınde şoyie dedı " Ne demıştı Ataturk'' Türk aılesıne aydınlık 'ana' ıle gırmelıdır" demıştı Bunun gerçekleşmesı ıçın Köy Enstituleri, 0 özgün kuruluşlar en zor koşullar altında uğraş vermışlerdır Ra- uf Inan'lanyla, Hatıce Sökmen lenyle Nazıf'lenyle (Evren), Sı- dıka Avar'lanyla, uğraş vermışlerdır, savaşmışlardır Hele o Sıdıka Avar, o dağ çtçeklerıyle nasıl da bır ornektır Eğer Sıdıka Avar'ın "dağ çıçeklen"nın çoğalmasına ızın verılseydı, eğer Köy Enstı- tülen'ne yaşam hakkı tanınsaydı nufusu 20 mılyon bıle olma- yan ülkemızde sorun taaa o zamanlar çozülmüş olacaktı ve bu- günlere gelen yollar ara rejımsız olacaktı Karanlık bolgeler ay- dınlanacaktı, bugun 'Doğu olayları olmayacaktı ' Ulusun efendısı köylüyse ulusal egemenlık bayramı da "Köylü Bayramı"d»r gerçekte emel<çı bayramıdır Tum bayramlar, emek- çılere, onların çocuklanna kutlu olsun 1 ÇALIŞANLARUN SORULARI/SORUNLARI YILMAZ ŞİPAL "Çalışıyor Görünmek Ifeterli mi?" SORU: Sizden yanıtını bekledıgım uç kuçuk sorum var. 1) Kısa bır sure once bır ışverenın yanında sıgortalı olan (SSK) bır kışının eşının, SSK'nın saglık hızmetın- den vararlanabılmesı ıçm kaç gunluk prım odemesı ge- rek Sıgortalının eşı çalışmıyor >e bır başka sosyal guvenlık kurumuyla da ılışkısı yok. 2) Bag-Kur'un ıstege baglı sıgortalısı ne zaman ve nasıl sağlık hızmetınden vararlanır? 3) SSK'nın saglık hızmetınden vararlanmak ıçın bir işyerinde sıgortalı çalışı>or gornnmek yeterli mi? Yok- sa fiılen çalısmak mı gerekli? O.Y. YANIT:1) Sosyal Sıgortalar Yasası'nca ongörulen sağlık vardım- larından sıgortalının eşı \e geçındırmekle yukumlu çocuklarının yararlanabılmelen ıçın "sıgortalının, hastaJığın anlaşıldığı tanh- ten oncekı bır yıl ıçınde en az 120 gun hastalık sıgortası pnmı ode- mış olması şarttır" Bır yıl ıçınde 120 gün pnm odeyen sıgortaiıların eş ve çocuklan sağlık yardımlanndan yararlanabıhrler 2) Bağ-Kur Sağlık Sıgortası Yardımları Yönetmelığı uyannca, zorunlu sıgortalı ve ısteğe bağlı sıgortalı aynı koşullarda sağlık yar- dımlarından jararlanabılmektedır Ancak, "Sağlık sıgortasına tabı sıgortalıların sağlık yardımla- nndan faydalanabılmelerı ıçm en az sekız ay eksıksız sağlık sıgor- tası pnmı ödemış olmaları, sağlık ve sıgorta pnm borcu (gecıkme zammı ve faız dahıl) bulunmaması şarttır Muayene ve tedavı hakkı sağlık sıgortası odenen 8 ayı takıp eden aybaşından ıtıbaren başlar" 3) Sosyal Sıgortalar Kurumu sıgortalısı olmak ıçın "Bır hızmet akdıne davanarak, bır veya bırkaç ışveren tarafından" çahştınlmak koşuldur Yargıtay 10 Hukuk Daıresı'nm 26 111973 tanh, 1301 esas ve 1289 kararı, "Çalıştırılanın ışını ışverene aıt ışyennde yapmasının asıl olduğu" yonundedır "Gerçı, sıgortalı nıtelığını kazanmak ıçın hızmet aktının varlığı yetmez ve bu şarta ek olarak bu aktın öngördtiğu hızmet edı- mmın ışverene aıt ışyennde yapılmış buiunması şartının dahı gerçekleşmış buiunması gerekır" Yargıtav 10 Hukuk Daıresı'nm 3 5 1976 tanh 8675 Esas ve 3257 sayılı kararı da "Sıgortalı sayılmak ıçın ıalı$ma ılışkısının daya- nağı olan hızmet aktının öngorduğu ışın ışverene aıt ışyennde ya- pılması gerektığı" yonundedır Sıgortalı sayılabılmek ıçın çalışıyor görünmek veterlı olmayıp, gerçek anlamda ışveremn ışyennde çalısmak gerekır
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle