Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 MAFT 1990 DIS HABERLER CUMHURİYET/3
\azar'ın gezki
stirttyor
• BONN (AA) — Devlet
Bakanı Mehmet Yazar, dün
Bonn Büyükelçüiği'nde
yapılan Federal
Almanya'daki
başkonsoloslar toplantısına
katıldı. Toplantının
gündeminde, Almanya'daki
Türk işadamlan meslek
sahiplerinin Almanya'da
uyum içerisinde
çalışmaîarının
organizasyonu, Diyanet
Işleri Türk - Islam Birliği
(DÎTİB) ve Türk - Alman
Dostluk Derneklcri'nin
çalışmalan gibi konular yer
alıyor. Toplantının en
önemli gündem maddesini,
bu yasama döneminde
Federal Almanya
Meclisi'nden çıkması
beklenen yeni yabancılar
yasa tasansı oluştunıyor.
Necibııllah'ın
çağnsı
• ABU DABt (AA) —
Afganistan Devlet Başkanı
Necibullah, ülkesinde
barışın sağlanması amacıyla
Suudi Arabistan veya
Körfez ülkeleri tarafından
yapılacak arabuluculuk
girişimlerini memnuniyetle
karşılayacağını söyledi.
Necibullah, El Haleej
gazetesine dün verdiği
demeçte, "Suudi
yetkilîlerin, tslam
dünyasında ağırhğı
olduğuna ve Afganistan'da
barışın sağlanmasına
katkıda bulunabileceğine
inanıyorum. Suudi
Arabistan veya baska bir
Körfez ülkesinin böyle bir
' talepte bulunması haünde
bunu memnuniyetle
karşılarız" dedi.
Siyahların
darbesi
• JOHANNESBURG
(AA) — Güney Afrika'da
siyahların yaşadığı ve kâğıt
üzerinde bağımsız olan
Ciskei bölgesine sının olan
Ciskei'de, Birinci Kıta
Komutanı Tümgeneral O. J.
Gqoza, dün radyoda yaptığı
açıklamada, darbenin
Ciskei'de yasayan halkın
isteği ûzerine gerçekleştiğini
söyledi. Güney Afrika
Dışişleri Bakanı Pik Botha
da daha önce yaptığı
açıklamada, Guney Afrika
polisinin Ciskei'de durumu
incelediğini belirtmiş ve
herkesi sakin olmaya
çağırmıştı.
Yıınanistan'da
kürtaj
• ATtNA (AA) —
Yunanistan'da genç yaşlarda
kürtaj ve doğum oranı hızla
artıyor. Atina Aleksandras
Devlet Kadın Hastahklan
Hastanesi MUdürü Dr.
Eftimios Deliyoroğlu, "Seks
Pedagojisi ve Sağlık"
konulu panelde yaptığı
konuşmada, görev yaptığı
hastaneye gelen 14-19 yaş
grubu genç kızların yüzde
35'inin en az bir defa
kürtaj yaptırdığının
beürlendiğini söyledi.
Lemmon:
Hovarda değilim
• MADRİD (AA) —
Amerikalı ünlu aktör Jack
Lemmon, 27 yıldır aynı
kadın ile evli olduğunu
belirterek "Hiç hovardalık
yapmadım" dedi. "Babam"
adlı son fîlminin galası için
geldiği İspanya'nın başkenti
Madrid'de bir basın
toplantısı düzenleyen
Lemmon, 1950 ve 196O'Iı
yıllarda yaptıklan
komedileri özlediğini
belirtti. ABD Başkanı
George Bush'un okuldan
arkadaşı olduğunu söyleyen
Jack Lemmon, "Yakın
arkadaş değildik, fakat ben
onu tanıyordum.
Arkadaşları arasında adı
'Gelincik* idi" diye
konuştu. Ünlü aktör, özel
yasamıyla ilgili sorulara,
"Tamı tamına 27 yıldır aynı
kadın ile evliyim. Hiçbir
skandala adım kanşmadı.
Çünkü hiçbir zaman
hovardalık yapmadım"
karşılığını verdi.
Yunanistan, 8nisanda, biryıl içinde 3-kez genelseçime gidiyor
Atina'da ıımut seçîmdeCumhurbaşkanı
seçimlerinin
sonuçsuz
kalması üzerine,
siyasi partiler
dikkatlerini 8
nisanda
yapılacak genel
seçimlere çevirdiler. Ülkenin
enbüyük partisi YDP, genel
seçimlere gidilmesi için
cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde hiçbir adayı
desteklememişti.
STELYO BERBERAKİS
ATİNA — Yunanistan parlamentosun-
da üç turda tamamlanan cumhurbaşkan-
lığı seçimlerinin sonuçsuz kalması üzerine
genel seçimlerin 8 nisan pazar günü yapı-
lacağı da kesinleşmiş oldu.
ülkenin en büyük partisi durumundaki
YDP, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde hiç-
bir adayı desteklememekle bu sonucun
alınmasını istiyordu. Böylece 300 sandal-
yelik parlamentoda yapılan üç tur oylama-
da YDP'nin 148 milletvekili boş oy kulla-
nırken PASOK'un 125 milletvekili parla-
mentonun eski başkanı Yannis Alevras'ı,
komünistlerin 21 milletvekili de bugünkü
Cumhurbaşkanı Hristos SartzeUkis'i des-
tekledi. Ama adayların hiçbiri 3. turda en
az gerekli olan 180 oyu sağlayamadı ve ana-
yasa gereğince parlamentonun 12 martta
feshedilmesiyle genel seçimlerin önceden
açıklandıgı gibi 8 nisanda yapdmasına res-
men karar verildi.
Yunanistan'da son bir yıl içinde yapıla-
cak olan bu üçüncu genel seçimler, ülke-
nin gerek siyasi geleceği, gerekse ekonomisi
açısından büyük önem taşıyor.
YDP'rıin hedefi
YDP, bu seçimlerde de tek başına ikti-
dara geimeyi hedefliyor. Bu nedenle seçim
kampanyalannda "Ya YDP ya kaos" slo-
ganını kullanıyor. Bir zamanların en güç-
lü sosyalist partisi PASOK ise tek başına
iktidara gelemeyeceğinin bilincinde oldu-
ğu için geniş kapsamlı bir hükümet şeklin-
den söz ediyor. PASOK'un asıl hedefi, Do-
ğu Avrupa'daki gelişmelerden sonra oy po-
tansiyelıniıj düşmesini beklediği komünist
partılerinin oylannı toplamak. PASOK,
böylece seçimlerden sonra partiler arasın-
da başlayacak olan olası yeni raüzakerele-
re daha güçlü bir şekilde oturmayı araaç-
lıyor. Yunanistan'm geçen haziranayından
bu yana "yönetimsiz" kalması ve parti-
lerce surekli birbirlerini suçlamakla yaratı-
lan "gevşeklik", ülke ekonomisi kadar dev-
letin işlerliğini de olumsuz yönde etkiledi.
Uç büyük partinin destek verdiği ekono-
mi profesörü Xenofondas Zolotas hükü-
met i ise bekleneni veremedi. Çünkü Zolo-
tas'ın ifadesine göre atılması gereken tüm
"cesur adımlar" parti çıkarları uğruna li-
derler tarafından engelleniyor; güdümlü
grevler ilan ediliyordu. Yunanistan'm şu an-
da devlet sektöründe çalışanlann aylık ma-
aşlarını, dıştan borç almak suretiyle öde-
diği düşünülürse ülke ekonomisinin halen
büyük bir krizin eşiğinde bulunduğu gö-
rülebilir. Ülkede enflasyon oranı yüzde 13.
Bu, AT ülkelerinin ortalamasından dört
kat daha fazla.
Ülkenin dış siyaseti dahil her alanda göz-
Ienen bu "gevşeklik" karşısında parti lider-
lerinin bundan sonra daha "bflinçli" bir ta-
vır içine girmelerini zorunlu kılıyor. An-
cak geçen iki seçimde olduğu gibi önümüz-
deki seçimlerde de hiçbir partinin tek ba-
şına iktidara gelecek kadar oy toplaması
beklenmiyor. Bu durumda YDP iie PA-
SOK'un ya da PASOK ile komünistlerin
birbirlerine "yeni ştrtlar" koşmaları ve en
azından dört yıl iktidarda kalacak iki par-
tili bir koalisyon hükümetinin oluşturul-
ması bekleniyor.
Kıbns sorunu
Öte yandan Yunan basını Kıbns sorunu
ile ilgili olarak New York'ta yapılan doruk
göruşmelerinin KKTC Başkanı Rauf
Denktaş tarafından torpillendiğini iddia
ediyor. Gazeteler dünkü sayılarında, BM
Genel Sekreteri'nin yaptığı açıklamada da
Denktaş'ı "suçtadıgın»" ve bu kez sorunun
Türk tarafının kelimelere vermek istediği
"anlamdan" kaynaklandığına dikkati çek-
tüer.
Denktaş'ra bu zirve görüşmelerini torpil-
leyeceğini New York'a giderken açıkça di-
le getirdiğini yazan gazeteler, adadaki top-
lumların "taalk" ve bu halkların "sdf
determinasyon" hakkına sahip olmasıyla
ilgili Denktaş'ın koştuğu şartlannın zirve-
yi torpillemek için önceden planlandığını
ileri sürdüier.
FlLİPlNLER
TUGUEGARAO'DA İSYAN—Filipinler'in kuzeyinde bulunan Tuguegarao kentinde bir otele saldıran isyancılar, bir generali öldürerek
kaçülar. Hükiimel güçleri, daha sonra keati kontrole aldı. (Foloğraf: Reuler)
Isyancılar vurdu ve kaçtı
Dış Haberier Servisi — Filipinler'de Dev-
let Başkanı Corazon Aquino'ya karşı isyan
eden eski Cagayan Valisi Rodolfo Aguinal-
do'ya bağlı birlikler, bir oteli ele geçirerek
otelde bulunan General Oscar Flarendo'yu
öldürdüler. Isyancılann, Flarendo'yu öldür-
dükten sonra kaçtıkları bildirildi.
AP'nin haberine göre Devlet Başkanı Aqu-
ino'ya geçen aralık ayında duzenlenen dar-
be girişimine katılmak ve adam öldürmekle
suçlanan eski Cagayan Valisi Rodolfo Agu-
inaldo hakkında tutuklama kararını uygula-
maya koymak amacıyla ülkenin kuzeyinde-
ki Tuguegarao kentine gelen General Oscar
Flarendo'nun kaldığı otel, Aquinaldo'ya
bağlı isyancılarca dün sabaha karşı kuşatıl-
dı.
Isyancılar, daha sonra otelin içine girerek
Flarendo ve yardımcüannı rehin aldılar. Ey-
lemin başkent Manila'da duyulmasından
sonra da Devlet Başkanı Aquino, isyanın der-
hal bastırılması için hükümet birliklerine
emir verdi. Bunun üzerine harekete geçen hu-
kümet birlikleri, otelin çevresini kuşattılar.
Ajanslar, hükümet güçlerinin kuşatması sı-
• rasında, otelin içinde bulunan isyancı vali
Aguinaldo ve taraftarlannın, General Flaren-
do'ya ateş ederek kaçtıklannı bildirdiler.
AA'nm AFP'ye dayanarak verdiği habere
göre, resmi kaynakiar, General Flarendo'nun
açılan ateş sonucu ağır yaralandığını ve da-
ha sonra otele giren hükümet güçleri tarafın-
dan hastaneye kaldınlırken yolda öldüğünü
kaydettiler.
AP, hükümet güçlerinin, otele giriş sıra-
sında otelde kaldıklan belirtilen bazı isyan-
cılarla silahlı çatışmaya giriştiklerini, çatış-
ma sonucu iki isyancımn öldürüldüğünü, bir
kişinin de yaralandığını bildirdi. Ajans, ara-
larında bir bakanla askeri yetkililerin de bu-
lunduğu çok sayıda kişinin isyancıların elin-
den kurtanldığını belirtti.
Devlet Başkanı Aquino'nun sözcusü ise is-
yancıların büyük bölümünün generali vur-
duktan sonra Kalinga-Apayad eyaletine doğ-
ru çekildiklerini belirtti eski vali Aguinaldo'-
nun da kaçanlar arasında bulunduğunu
söyledi.
Filipinler Devlet Başkanı Aquino da yap-
tığ açıklamada, halkı ve oıduyu demokrasi
yolundan ayrılmamaya çağırdı. Aquino, is-
yancıların cezalandırılacağım da kaydetti.
İSRAİL TELEVİZYONU'NUN HABERİ
Şamir barış planını kabul etti
ABD Dışişleri Bakanı Baker'ın sunduğu barış
planına göre İsrail'le görüşecek Filistin heyeti,
işgal altındaki topraklarda yaşayan ya da
Doğu Kudüs'te evi olan Filistinlilerden
seçilecek. Bu işlemden sonra Mısır'm başkenti
Kahire'de bir toplantı düzenlenecek.
KUDÜS (AA) — îsrail Televiz-
yonu, tsrail yetkilileriyle görüşe-
cek Filistin heyetinin seçilmesi yo-
lundaki ABD barış planının Îsrail
Başbakanı tzak Şamir tarafından
kabul edildiğini bildirirken, sağ-
cı Likud Partisi söz konusu plan-
la ilgili olarak tartışmaların sür-
düğünü belirtti.
tsrail Televizyonu tarafından
vayımlanan haberde "Likud ve
Işçi Partisi yetkilOeri Başbakan
Şgmir'in Filistin he>etinin belir-
lenmesi konusundaki ABD planı-
na ohunln cevap verecegini söy-
lediler" denildi.
Başbakan Şamir'in yardımcısı
Yossi Ahimeir, gazetecilere yap-
tığı açıklamada, Likud Partisi
toplantısı sırasında başbakanın
ABD planıyla ilgili olarak fıkrini
açıklamadığını söyledi.
Ahimeir, ABD planıyla ilgili
olarak "Desteklediğimiz bazı gd-
rüşlerin yanı sıra kuşkuyla karşı-
ladıgımız kısımlar da bulunmak-
tadır" dedi.
Çevre Bakanı Ronni Milo da
ABD banş planıyla ilgili tartışma-
lann devam ettiğini ve söz konu-
su planla ilgili olarak gelecek haf-
ta içinde oylama yapılacağını bil-
dirdi.
fsrail radyosu tarafından veri-
len haberde de ABD barış planı-
nın, aralarında Dışişleri Bakanı
Moşe Arens'in de bulunduğu bir-
çok Likud Partisi yetkilisi tarafın-
dan desteklendiği kaydedildi.
ABD Dışişleri Bakanı James
Baker'ın sunduğu banş planında,
Îsrail yetkilileriyle görüşecek Fi-
listin heyetinin, işgal toprakların-
da yasayan ve çalışan Filistinlüer
veya tsrail tarafından sınırdışı
edilmiş olup Doğu Kudüs'te evi
veya işi olan Filistinlilerden oluş-
turulması öngörülüyor.
Baker planının kabul edilmesi
haünde Mısır'm başkenti Kahire'-
de dışişleri bakanlan düzeyinde
yapılacak toplantıda, tsrail yetki-
lileri ile görüşecek Filistin heyeti
ismen belirlenecek. tsraıl'in Filis-
tin heyetinde yer alacak isimlere
karşı çıkma hakkı olacak.
Bu arada tsrail Televizyonu-
nun haberine"ilişkin olarak ABD
tarafından henüz bir açıklama ya-
pılmadı.
TEŞEKKÜR
Aile büyüğümüz
MUST4FAMUNIR
BİRSEL'in
vefatı nedeniyle bizleri yalnız bırakmayan, telefon, telgraf
ve mektupla başsağlığı dileğinde bulunan, cenazenin
askeri törenle kaldırılmasmda ve törenin büyük bir
düzenle yürütülmesinde değerli yardımlarını esirgemeyen
resmi ve özel kuruluşlarla törene bizzat katılma lütfunda
bulunan saygıdeğer temsilcilerine, dost ve yakınlarımıza
en içten duygularımızla teşekkürlerimizi sunarız.
AÎLESİ
Atina'dan
Pontııslu
göçmenlere
darbe
ATİNA (AA) — Yunan hükü-
metinin, ülkeye göç etmek isteyen
Pontuslu Rumların sayısının artış
göstermesi üzerine göç işlemleri-
ni yavaşlatüğı bildirildi.
1980 yüından bu yana Yunanis-
tan'a gelen 20 binden fazla Pon-
tuslu göçmene ev ve iş vaaı etme-
sine rağmen bu sözlerini yerine ge-
tirmeyen Yunanistan hükümeti, şu
andaki sayıya ek olarak 1990 yı-
lında 15 bin, ardından gelecek yıl-
larda da 120 binden fazla Pontus-
lunun göç etmesiyle karsı karşıya
kalacağı sorunlann boyııtlarını
göz önune alarak göç işlemlerini
yavaslattılar.
Pontuslular Derneği Başkanı
Pctros Prokopidis, Yunanistan'a
gelmek isteyen Pontuslu göcmen-
lerin Moskova'daki Yunan Konso-
losluğu önünde uzun kuyruklar
oluşturduklarını, ancak yetkilile-
rin göç işlemlerini Atina'dan ve-
rilen talimat üzerine çok ağır tut-
tuklarını söyledi.
Prokopidis "YonaBİsUa, bize
vaat ettiklerinin hiçbirini yennc
getirmedi. Verilea sozler gerçck-
leştirilraedi. Atina, Sovyetlcr Bir-
ligi'nde 'Yunanistan, cennet' pro-
pagandası yapıyor" dedi.
Moskova'daki Yunan Büyüket-
çiliği'nin dağıttığı ve kendilerine
iş ile mesken garantisi veren form-
lan doldurduktan sonra Yunanis-
tan'a gelen Pontuslular, burada
beklediklerinden farklı gerçeklerle
karşüaşıyorlar.
Pontuslulann "Yu»anist»n ma-
ceralan" Yunan topraklanna gi-
rer girmez baslıyor. Beraberlerüı-
de taşıyabildikleri ev eşyalarını da
getiren Pontuslu göçmenler, çok
kere bu eşyalar için gürnrük ver-
gisi ödemek zorunda bırakılıyor-
lar.
Atina'da ev olarak 1922'de
Türkiye'den gelen Yunau göçmen-
ler için kurulan barakalarda yaşa-
mak zorunda kalan Pontuslular,
hüküraetin, işyerlerinde bu göç-
menleri çahştıracak işverenlere
verdiği teşvik primlerine rağmen
iş bulamıyorlar.
Atina'da, Pontuslu göçmenlerin
pazarlarda v sokak aralarında
işportacılık yaparak Sovyetler Bir-
liği'nden getirdikleri özel eşyala-
nnı satmalarmı ve para kazanma-
ya çalıştıklannı görmek artık alı-
şılmış bir manzara haline geldi.
KKTC
Muhalefetten
güçbırliğı
LEFKOŞA (AA) — KKTC'de
iktidarda bulunan Ulusal Birlik
Partisi'ne (UBP) karşı muhalefet,
seçimlerde güç birliği yapacak.
KKTC Cumhuriyet Meclisi'nde
muhalefeti oluşturan 4 siyasi par-
tiden 3'ü, Cumhuriyetçi Türk
(CTP), Toplumcu Kurtuluş (TKP)
ve Yeni Doğuş (YDP) partileri, se-
çimlere "Demokratik Mıicadeie
Partisi" çatısı altında girme karan
aldılar.
öte yandan, L'BP Genel Başka-
nı ve Başbakan Derviş Erogıu, bu
3 partinin ittifak kararı almadan
önce Tatlısu köyünde yaptığı ko-
nuşmada, tamamen farklı gorüş-
leri savunan uç muhalefet parti-
sinin "naylon bir parti" ıcurarak
bir araya gelmelerinı hayret ve
üzüntü ile karşıladıklannı bildirdi.
Derviş Eroğlu, çok partili sis-
temde her partinin kendi amble-
mi ile halkın karşısına çıkmak zo-
runda olduğunu, tek partiye yo-
nelişin ancak komünist ülkelerde
görüldüğunü kaydederek, "günu-
mü/deki komünist iilketerin bile
çok partili sisteine yönrfdBderini"
söyledi.
Kıbns sorununun bu kritık dö-
neminde sandıktan koalisyon de-
ğil, tek başına bir iktidar çıkma-
sını sağlayacak bir seçim yasası ge-
tirdiklerini belirten Eroğlu, muha-
lefet partilerinin iktidar olamaya-
caklanndan korktuklan için seçim
yasasına karşı çıktıklannı ifade
etti.
POUTIKADA
SORUNLAR
ERGUN BALCI
Avruptfda Eski
Defterler Açılıyor
Batı Avrupa ve ABD, 2. Dünya Savaşı'nın bitiminden bu yana,
iki Almanya'mn birleşmesinden yana olduklarını, bir halkın bo-
lunmuş olarak kalmasını hiçbir uygar toplumun kabul edeme-
yeceğını soyledıler. Butun suç Sovyetler Birliği'nde idi. Mosko-
va, Almanya'yı ikiye bölmüş, bir parçasını komünist yapmıştı.
ABD ile Batı Avrupa kuşkusuz bu açıklamalarında samimi de-
ğildiler. Almanya'mn bölünmüşlüğünden herkes memnundu.
Ama bu bolünmeye karşı çıkıyor görünmenin de bir sakıncası
yoktu. Sovyetler Birliği, nasıl oisa iki Almanya'mn birieşmesıne
izin vermezdi. Bu arada Batılılar da iki Almanya'mn bölünmesi-
ne karşı olduklarını söyleyerek Federal Almanya'ya şirin görü-
nürlerdi.
Bu oyun 40 yıldan fazla sürdü. Ve ABD, ingiltere, Fransa'nın,
otacağına hiçbir zaman ihtimal vermedikleri şey gerçekleşti. Sov-
yetler Birliği iki Almanya'nın birieşmesıne izin verdi; daha doğ-
rusu, başdöndürücü gelişmelerin etkisinde vermek zorunda kal-
dı.
Doğu Avrupa'daki şaşırtıcı gelişmeler Batı'yı hazırlıksız yaka-
larken Moskova da içerıdeki dağ gibi sorunlarla cebelleşiyordu.
Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl bu şaşkınlık, kararsızlık
ortamını iyi değerlendirerek aradan sıynldı ve dıreksiyona geç-
tı. İki Almanya kendi başlanna bırleşmeye yönelırken müttefik-
lerin yapabilecekleri tek şey bu birleşmeyi desteklediklerini soy-
lemekiı.
Ne var ki birleşme yaklaştıkça Batı Avrupa'nın kaygısının art-
tığı gözteniyor
Margaret Thatcher'ın ingilteresi birleşme konusunda fazla he-
veslı oimadığını belirten ilk Batılı ülke oldu. Son günlerde italya,
Hollanda ve Belçıka'nın da huzursuz oldukları gözleniyor. Bu üç
ülke, ıkı Almanya'mn birieşmesıne ılişkın kararlar alınmadan önce
kendilerine de danışılmasını ıstiyorlar.
Bılındığı gıDı 13 şubatta Ottawa'da yapılan NATO Dışişleri Ba-
kanlan topiantısında iki Almanya'mn "iki+dört" diye adlandırı-
lan bir formül uyannca birleşeceğı açıklanmıştı. Yani önce bu
konuda IKI Aimanya arasında görüşmeler yapılacak, daha son-
ra görüşmetere 2. Dünya Savaşı galibi dört müttefik (ABD, SSCB
İngiltere ve Fransa) katılacaktı.
işte Batı Avrupalı ufak ülkeleri de bu formül kuşkulandırıyor
Görüşmeierde güvenlik ve sınırlara ilişkin bir dizi kararın kendi-
lerine danışılmadan alınmasından korkuyorlar.
Polonya'ya gelınce; bu ülke iki Almanya'mn birleşmesi ile ilgi-
li goruşmelere ooğrudan katılma isteğinde ısrar ediyor. Ayrıca
Bonn nükumetinin savaştan sonra Polonya'ya verılen Alman top-
raklarınaa gozu olmadığına ilişkin resmen taahhütte bulunma-
sını ıstıyor. Araiık ayında seçimlere gidecek olan ve sağcıları öf-
keıendırmekten çekinen Başbakan Helmut Kohl ise böyle bir ta-
ahnurte buiunmaktan kaçınıyor. Kohl'ün bu tutumu sadece Po-
lonya'nın Oeğıl Fransa. ingiltere, Hollanda ve Belçika gibi Batılı
ulkelerın de kuşkulannın artmasına yol açıyor.
Polonya ve Batılı ülkeleri korkutan Kohl değil. Helmut Kohl'ün
Bırleşmış Almanya'mn başbakanı seçilse bile eski Alman top-
raklanna goz dıkmeyeceğini herkes biliyor. Ama Kohl'ün bu çapta
üluiiaıarâoı oasKiya karşın bir taahhütte bulunmayı reddetme-
sı, hsaeraı nimanya'da sağ kanadın küçümsenemeyecek etkin-
iıgı otauğunu gosteriyor. Kohl bu kanadı öfkelendırmeyi göze ala-
mıyor. l>ıe Batılnarı ve Polonya ile Sovyetler'ı kuşkulandıran da
bu. Getecekte sağ kanat etkinliğini daha da arttırır ve Alman-
ya'mn esKi topraKiarını gündeme getirirse ne olur? Polonya, sa-
vaşın oınmınde Oder-Neisse hattının doğusundaki Alman top-
raklarını aldıktan sonra milyonlarca Almanı kovdu. Bunlar Fe-
defaı Aımanya'da güçlü bir baskı grubu oluşturuyorlar ve Hıris-
ıi>oiı uvmofjdi Parti'nin Bavyera kolu olan sağcı Hıristiyan Sosya)
btniMo yoMn.ıiışki içındaler . ' •
uıe yanoan KohJ'ün Almanya'mn Polonya'ya sınır güvencesi
vermeaıne karşıiık, Polonya'nın da Almanya'dan tazminat iste»
meyecöyıne mşkın güvence vermesıni ıstemesi, iki ülke arasın-
Udiu vjeftjinıtg* aana da arttırdı. Polonya Başbakanı Tadeusz Ma-
zowıecKi, sorun Oüyütüldüğü takdirde Varşova'nın Nazıler tara-
fından zorla çalıştırılan Polonyalılar için tazminat isteyebileceği-
nı söyleyerek Bonn'a gözdağı verdi.
Ozetle, ıkı Almanya henüz birleşmedi. Ama eski defterler açıl-
maya başlanaı bile. Eski hesaplar bir bir gündeme geliyor. Al-
manya'nın kaybettiğı topraklar... Naziler... Nazilerın zorla çalıs-
tırdığı Polonyalılar...
Avrupa'nın 45 yıldır geride kaldığına, tarihe gömüldüğüne ken-
dinı inandırdığı sorunlar ve kaygılar bunlar.
Polonya, iki Almanya'mn birleşmesinden o denli kaygılı ki ar-
tık topraklarındaki Sovyet birliklerinin çekilmesinde ısrar etmi-
yor. Aksıne daha bir süre kalmalarını istiyor.
Avrupa yeniden şekillenirken milliyetçilik ve eski rekabetlerin
tekrar gündeme gelmesi olasılığı da ufukta gözukmeye baslıyor.
FEDERAL ALMANYA
Türk mahkûmlar için
gönüllüler aranıyor
Berlin Adalet Bakanlığı, Türk mahkûmların
dış dünya ile iletişimlerini sağlayacak Türkçe
ve Almanca bilen gönüllü görevliler bulmak
için kolları sıvadı.
BATI BERLİN (AA) — Fe
deral Almanya'mn Batı Berlin
eyaleti Adalet Bakanlığı, büyük
çoğunluğunu Türklerin oluştur-
duğu yaklaşık 600 yabancı mah-
kumun, dış dünya ile iletişimle-
rini sağlayacak "gönüllü" gö-
revliler arıyor.
Batı Beriin Adalet Bakanlığı
yetkilİM ri. Christoffd söz ko-
nusu gönüllü görevliler, yalnız-
lık ve dışlanmışlık duygusu al-
tınüa ezıien yabancı mahkûmla-
rın bu duyguiarı aşmalarına ve
topiuma yeniden kazandırüma-
larına yaı Jirncı olacaklar.
Batı beriin Adalet Bakanlığı
yetkilisi Christoffel, halen Ber-
lin'de 552 yabancı mahkûmun
bulunduğunu, bunların 188'inı
TurK raahkûmların, geri ka-
lanını ise Poıonyalı, Lübnanlı ve
Yugoslav mahkümlann oluşturdu-
ğunu bildirdi.
Christoffel, halen sayılan
14O'ı bulan ve "mahkümlann
psikolojik sonınianyla" ilgile-
nen resmi görevlilerin yanı sıra
görevlendirilecek olan gönüllü-
lerin, belirli bir süre gerekli eği-
timden geçirileceklerini ve daha
sonra da bunların da göreve
başlamalanyla mahkûmlara da-
ha iyi hizmet verileceğini kay-
detti.
Yabanct mahkümlann, ağır-
lıklı olarak da Türk mahkümla-
nn sorunlanna yardımcı olacak
görevlilerde, Türkçe bilme ko-
şulu aranıyor.
Berlin Adalet Bakanlığı, Al-
mancayı yeterli ölçüde bilmeyen
Türk ve diğer yabancı mahküm-
lann, cezaevi ortamı içinde bir
de dil yetersizliği dolayısıyla ile-
tişim sıkıntısı çektiklerini ve Al-
man mahkûmlardan daha faz-
la yalnızlık hissine kapıldıkları-
m düşünerek, gönüllü görevliler
sayesinde kendi dillerini konuş-
ma ve rahatlama olanağına sa-
hip olacaklan fıkrinden yola çı-
kıyor.
Her mılle«en gönüllü görev-
liler bulunması girişimi, Batı
Berlin Eyalet Senatosu Hukuk
Komisyonu tarafından da des-
tekleniyor.
TEŞEKKÜR
Oğlumuz Kıvıkım'ın hipospadias ameliyatını basarıyla
gerçekleşnren Istanbul Tıp Fakultesi Üroloji Ana Bilim Dalı
oğretim uyelerinden değerli insan
D«ç. DTHALUK ANDER
başta olmak üzere Urolojı Ana Bilim Dalı tüm öğretim uyelerine,
scvgi ve şefkatini esirgemeyen tüm hemşirelerin şahsında
Bashemşire Ayfer Kamber'e, Florance Nıghthingale Yüksek
Hemsirelik Okulu'nun tum öğrencilerı ve öğreıim göreviilerinin
şahsında Yrd.
Doc. Nevın Kanan ve Guler Aksoy'a minnet ve teşekkürlerimizi
bir borç bilıriz.
\V. CELM. TDPRAKOĞLl - ŞİKRAN