Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/14
CÖNEYT ABCAYÜREK yazıyor
TehlikeANKARA — Değerlendırme-
ler, sonunda gûnlerdır yazılma-
yan noktaya dayandı Mısak-ı
Mıllı sınırları, anayasa dılıyle
devletın bütünlüğu tehlıkede1
Inönu ıle Demırel, dun grup
konuşmalarında sozcuğu kul-
lanmadılar Fakat soyledıklennın
özünde kaygının artık
"tehlıkeye" dönüştüğünü ıfade
eden bölümler ağırlıktaydı
SHP lıderı, yerel seçımlerın
bırıncı yıldönümunde beledıye-
lerın turtü engellere karşın ka-
zand.ğı "başarılan" sıraladıktan
sonra, ıç polıtıkadakı son gelış-
melere değındı Kaygılannı yıne-
lıyordu, terör üzerınde üç partı
lıderının yaptığı zırvede hükü-
mefe verılen tam desteğe karşın
"cınayetterın durmadığını" belır-
tıyor ve hemen Güneydoğu'ya
sıçrıyordu
Irdetemelen gayet açıktı "Gü-
neytfoğu'da —âdeta— kıtlesel
hareketler, ülke bütünluğûnü
taröşan gösterıler halını aldı" dı-
yordu Oysa "ulke bütünlüğünü
korumak" hükumetın bırıncı gö-
revıydı Bunu başarabrtmek ıçın
halkın desteğını sağlamalıydı
"femel bır anlayıştan çıkıyor, "bü-
tünluğünu koruyan, demokrası
ıçınde yaşayan, gelırı hakça
paylaşan bır ulke" özlemını dı-
le getınyordu Ne var kı bu
amaca uymayan hareketler ya-
pılıyor klışeleşmış sözlerle olay-
lar geçıştırılmek ıstenılıyor Gü-
neydoğu ya gıderek, haJkla ülke
bütünlüğünü korumaya çalışa
cağı yerde hükümetın ınandırı-
cı olmayan sözlerle yetındığını
anlatıyordu
Zırve ne sağlamıştı? Hıç» Hü-
kümet maddı desteğe gereksın-
medığını bıldırmış, her güce sa-
hıp olduğunu öne sürmuş ve te-
rörde tırmanış durmamıştı Hü-
kümet, "ülke bütünlüğünü koru-
yacaksa, harekete' geçmelıydı
Başka türden —örneğın mıllı
mutabakat gıtn— hükümet ara-
yışlarını dolaylı yoldan yanıtla-
yan Irtönü, "Meclıste çoğunluğa
dayanan hukümetın, seçıme grt-
mezse, gelecektekı gelışmelenn
sorumlusu" olacağını ılan edı-
yordu
Yenı seçımle terörün durma-
yacağından, ülke sorunlarının
yenı yonetımle ustesınden gelırv
meyeceğınden koalısyon döne-
mıne geçıleceğınden söz ede-
rek ülkenın asıl gereksındığı ön-
temı, seçım kararını almayanla-
rı "demokrasıye ınançsızlıkla"
suçtuyordu Çözümde temel da-
yanak, halkın ıradesıydı, sorun-
ların çözümüne kapıyı açacak
anahtar seçımdı 'Iktıdarın sü-
reklı bunu düşünmesını" ıstıyor-
du Ooğrusu Akbulut düşün-
mekten konuşmaya fırsat bula-
mıyordu'
Otekı salonda Demırel, 26
Mart 89'un yıldönümûne daha
genış açıdan değınıyordu Ge-
çen bır yılın bılançosunu yapı-
yor, son bır yılda "neyın
düzeldığını" soruyordu Iktıdar-
dakı "çok başlılık" bır anlamda
"başsızlık" demektı Iktıdar boş-
luğundan devlel boşluğuna yu-
vartanıyordLik
Her ıkı lıder son konuşma-
larıyla erken seçımı bır ıktıdar
sevdası olarak nıtelemekten öte-
ye, devletın bûtunluğunun teh-
lıkeye gırdığı noktada bır çıkış
yolu gördüklennı ıfede edjyoriar-
dı Doğrusu seçım, devlet bü-
tünlüğünün zorlandığı son aşa-
mada —TÖ dışında herkesın ka-
bul edeceğı bıçımıyle— yenı bır
ıktıdar ıçın değıl, devlet ıçın, re-
jım ıçın gerekhydı
Iktıdann ve TO'nun hâlâ "Gü-
neydoğu olayları fazla büyufülü-
yor" dedığıne takılan Demırel'e
göre bölgeden aldığı bılgıler ül-
keyı sevenlerı heyecanlandırıp
üzecek aşamaya varmıştı
Olayların 1980de bır
' deneme" yaptığını, şımdı dev-
letı aşmaya yöneldığım vurgulu-
yordu Korku ıçınde yaşayan
halkın güvenlığı sağlanmadıkça,
"bu tür şeyler"ın sureceğını one
sürüyordu Cızre olayları, Demı-
rel'e göre "bır fırtınanın ayak
seslen" ıdı
Devtet vardı ve güçlüydü
Doğru dıyordu Demırel, sonra
soruyordu "Ama nerede?"
Olayların sıyasal ıktıdann
"gafletıyle" gecıştınlemeyece-
ğınden söz ederken vatanın bü-
tünluğüne kastedenlere karşı
' herkesı hassasıyete
çağırdığını" eklıyordu
Lıderlenn dün gruplarda yap-
tığı konuşmalarda ortaya koy-
dukları "tehlıkenın" variıgını he-
men her kesım göruyor, bılıyor,
konuşuyor Kaygılar kaygılan ko-
valarken uzennde durulması ge-
reken çok önemlı temel bır öge-
nın uzennde yeterınce durulmu-
yor
Türkıye, sıyasal açıdan tam
bır boşluğun ıçme düstükten
sonra olaylar bırdenbıre boyut-
landı Bır yandan teror, Güney-
doğu, berı yandan gerıcılık ey-
lemlerı tırmandı Bdyle sürer gı-
derse günun bırınde bu gelış-
melerden hangı çevreler yarar-
lanabılır, hıç düşünûlmüvor Bu
nedenle tehlıkeye ışaret etmek
yeterlı olmuyor Tehlıkenın nere-
ye hangı noktaya varacağını he-
saplayarak gereklı önlemlerın
peşıne duşmek zorunlu hale ge-
lıyor
Dürrya harıtası yenıden bıçım-
lenırken buyuk guçlenn, özellık-
le ABD'nın Ortadoğu'ya dönük
planları olmadığından söz edı-
lebılır mr? Öte yandan ıç ve dış
kışkırtmaJarta olaylar boyutlanır-
ken Turkıye'nın bır gün yenıden
ucunda ışık gorülmeyen karan-
lık tünele gırmesını ısteyenlerın
var olmadığı öne surulebılır mr?
Asıl "büyûk tehlıkeyı" akıldan
çıkarmayarak "tehlıkeyı" önle-
menın çarelerını arayacak gün-
lerdeyız
înönü: Hükümet aciz
DIŞ HABERLER
LlTVANYA
28 MART1990
IZMIR'den HİKMET ÇETJNKAYA
InatIZMIR — ANAP örgütlerınde
moral sıfır Mılletvekıllerı kendı
seçım bölgelerıne uğramak ıs-
temıyoriar Toplu ıstıfalar şımdı-
lık yok, ama geleceğe donük ka-
rarlar tartışılıyor orgutlerde
ANAP'ın öncekı gun yaptığı
bölgetoplantısndaortaya çıkan
göruntü. ıl ve ılçe başkanlannın
yaklasımı, uygulanan ekonomık
polıtıkaların ANAP'ı sıyasal kım-
lığınden uzaklaştırdığı yolunda
bırteştırıyor Bır tek ıl başkanı
kalkıp, ' uygulanan ekonomık
polıtıka doğrudur' demryor Eko-
nomıden sorumlu bakanlar sert
bır dılle eleştırılıyor Sankı konu-
şanlar ANAP yönetıcılerı değıl
Partı ıçınde bır muhalefet ruzgâ-
rının estığı, ANAP gemısının ka-
raya oturduğu çıkıyor eleştırı-
lerden
— Tûrkıye'de patatesı denıze
dökerken, dışandan patates ıt-
hal eden bakan var
Eleştırıler bununla da kalmı-
yor ANAP'ın Ege örgutten tütun
pıyasasından sonra bır tek ba-
kanın Akhısar'a uğramamasını
kınıyorlar Halktan kaçan bır sı-
yasal ıktıdann yann halktan na-
sıl oy ısteyeceğını soruyorlar
DYP lıderı Demırel'ın Ege ge-
zısını değerlendıren bır ANAP
mılletvekılı 'meydanlan muhale-
fete bıraktık' dıye konuşuyor
Her gıttığı yerde yurttaşların ge-
çım sıkıntısından, enflasyondan
ışsızlıkten yakındığını vurgulayıp
anlatıyor
— Artık erken seçım bızım
ıçın de zorunlu Çunku halk er-
ken seçım ıstıyor Bız ıse erken
seçımden kaçıyoruz Şu anda
erken seçım olsa belkı sıyasal
bır partı olarak varlığımızı surdü-
rebılırız Geçen zaman bızım le-
hımıze değıl, aleyhımıze oluyor
ANAP örgutlerındekı huzur-
suzluğun tepelere yansıdığı
kuşkusuz Bugün alanlara çıka-
mayan ANAP, yann seçmenden
nasıl oy ısteyecek?
Böyle bır gunde ANAP Genel
Başkanı ve Başbakan Akbulut,
partısının bakanlarına, ıl, ılçe ör-
gütlerıne su mesajı gonderıyor
— Vatandaşlarla temas edın
onların sorunlarım dınleyın
Anadolu'da gucumüz her geçen
gun artıyor
Kamuoyu araştırmalarına
ınat, Başbakan, halkın hâlâ
ANAP'ı destekledığıne ınancını
yıtırmış değıl ANAP mılletvekıl-
lerının seçmenın ayağına gıde-
medığı dönemde ANAP Genel
Başkanı ve Başbakan, böyle
mesaj verebılryorsa, bızım söy-
leyecek bır sözumüz yok Halk
' erken seçım" dıyor, muhalefet
bastırıyor ANAP ıl örgütlerı
"yanrvoruz" dıye ayağa kalkıyor
ama hükümet hıç oralı değıl
Adana ANAP II Yönetım Ku-
rulu üyesı Uçar Erdal, ıthal edı-
len sebze ve meyvelerın üretıcı
kesımı ezdığını belıriıp şöyle ko-
nuşuyor
— Fakırın fukaranın girtlağı-
nın sıkılmasına karşıyız Fukara-
dan vergı alınmasma da karşı-
yız Sağlık stgortası da ıstıyoruz
Nıye Çıkıta muz ıthal edıp benım
üretıcımı zor durumda bırakıyor-
sunuz7
Gönlünu alamadığınız
vatandaşın oyunu nasıl alacak-
sınız?
ANAP'lı yönetıcı, Tûrkıye fo-
toğrafını böyle sergılıyor, ama
hükümet tum bu eleştırılerı, üs-
telık ANAP lı yonetıcılenn yakın-
malarını görmezlıkten gelıvor
Pembe tablolar masallarla du-
rumu ıdare etmeye çalışıyor Ka-
muoyu araştırmalarına kulak as-
mıyor
— Bız Anadolu'da güçlenıp
kuvvetlenıyoruz Görüyorsunuz
uç buyuk kentte SHP'lı beledı-
ye başkanları hıç başarılı olma-
dı Dayanın aslanlarım, ANAP, 2
bın yılına kadar ıktıdarda kala-
cak
Çımento ışçılen grevde Isve-
ren lokavt kararı alıyor Tanm ış-
letmelerındekı grev ıse bır haf-
ta ıçınde başlayacak Üçlü zır-
ve Ankara'da toplandı
Hak-lş Genel Başkanı Necatı
Çelık, arkadaşımız Işık Kansu-
nun aynntılı olarak yazdığı llgaz
buluşmasını eteşttnyor
— Acaba llgaz'da başlayan
görüşmelerde kapı arkalannda,
çalışanın somurusune Turk-lş'ın
payanda yapılması rnı hedeflen-
mektedır
7
Petrol-lş Genef Başkanı Mü-
nır Ceylan da ANAP ıktıdarınm
ışçı hak ve ozgurlüklerını hıçe
sarydtğını vurgulayıp eklıyor
— Türk-lş'ın ufak hesaplar
ıçınde olması bızlerı rahatsız
eden konulardır
ANAP ıktıdarı hâlâ erken se-
çıme yanaşmıyor ANAP Genel
Başkanı ve Başbakan Yıldırım
Akbulut, partı tabanına mesaj
verıyor
— Sıkın dışınızı, bız 2 bın yı-
lına dek ıktıdardayız
Aslında SHP Genel Başkanı
Erdal Inonu nün yanıtı geçerlı-
lığını koruyor
— Fıkraiar brtsın çekıp gıde-
cekler
(Bafiarefı 1. Sayfada)
daşlar için ulke butunlıığg öııenı-
lıdir. Bunu tehlıkeye alarsak bıç-
bir sorun çozomlenemez. Butun-
lagunu koruyan, demokrası içın-
de »aşajan ulke, çte biam ama-
amız budur. Baa bareketterle
sanki bu amaca uvmayan olaylar
mevdana gelıjor. tşte bunun ko-
kune ınilmelı. Artık klışeleşmiş
sozleıie soranlar çozulmez. Vore-
ye gklerek, vatandaşlarla konuşa-
rak ola>lar araştınJmaJıdır. Sorun
böyle çozulur. Ama aukumel
bdyle yapmıyor. Teror olmadan
da ne soyluyorsa olduktan sonra
da aynı şeyı soyluvor. Başbakan
'Gucfımuz var' dedı. Bu gncu gos-
termesini bekliyonız. 'Desteğımız
yok' dıyemez. Ama arkasında
halkın desteği yok, bu doğru. Hn-
kumet terör karşısjndakı acani
oznr diye kullanamaz."
Partı grubunda daha sonra söz
alan Çorum Mılletvekılı Cemal
Şabin, Guneydofu olaylan ıle Vı-
etnam Savaşı arasında benzerlık
kurdu ABD'nın Vıetnam'da,
Sovyetler'ın de Afganıstan'da
kaybettığıne dıkkat çeken Şahın,
"Bu i; duzenH ordularla otmaz.
Koklu bır ıstihbaral ağı kurnlma-
h, ordu çekılmetıdır" dedı Şahın,
olaylarda provokasyon olasılığı
uzennde durulması gerektığını de
kaydettı
Bu arada baa mılletvekıllennın
ıstejı üzenne, Güreydoğu'dakı ız-
lenımlennı anlatmak üzere kürsü-
ye gelen Musa GökM, "Bu iş 3-5
kiyınin ışi değil. Bu devlete dog-
rudan başkaldırmadır. Orada
PKK bavragının taşındıgını gor-
duk. Halk avaklanma ıçındedir.
Halk direnmektedır" dedı Gök-
bel'ın sözlenne Dı>arbakır Mıllet-
vekılı Fual Atalay ıtıraz ettı Ata-
lay kürsu>e gelerek, "Siz ydrevi
bilmezsinız Bu \oreyı bilmeyeıı-
ler, oradakı olayian anlayamaz-
lar. Oradaki olaylann kokeniıjde,
yıllarca uygulanan sosyo-
ekonomik bozuklugun elkisi
vardhr" dedı. Guneydoğu olaylan
ıle ılgılı konulann, SHP gnıbu-
nun gelecek salı günü yapılacak
toplantısında sürdürülmesı karar-
laştırıldı
SHP Partı Mecllsı de dün Ge-
nel Başkan tnönü'nün cağnsı üze-
nne olağanüstu toplandı tnönü
burada yaptığı konuşmada terör
olaylanna dıkkat cekerek, "Bon-
lan ıktıdar önlemelidir. Iktıdar
bunu yapamazsa o zaman biz ya-
panz. Bunun için de teror olay-
lan karştsında esas tedbir olarak
erken seçim yapılmasını
isrjyoraz" dedı
PM toplantısmdan sonra bır
açıklama yapan Genel Sekreter
Vekılı Erol Çevikçe, bır karar
alınmadığım, genel bır değerlen-
dırme yapıldığını ve bu konuda-
kı açıklamanın Erdal Inönü tara-
fından bugün yapılacağını kay-
dettı
"Devlet hatta bunlann kuOandık-
Demirel: Devlet nerede?
(Baftarafı l. Sayfada) Tebnz'de, Unmıye'de ve Şara'da-
duğunubüdırenve-Korkuyonım *> kamplardaeğıtıldıklennı de
kı devlet boşlugunagidiyor ulke" vurgulayan Demırel, devMm bu
dıyen Demırel, halkın bugünkü terönstlenrı hang. bmalarda kal-
hükümetı tanımadığını ve artık dıklanm bıle b.ld.ğını kaydederek
ondan sıtkının sıynldığını anlat-
tı. Demırel, hıçbır hükümet hak-
kınrla bugünku kadar ağır ve ta-
kazalaflar edılmedığını belırterek
şöyle konuştu
"Bugun hukuroetıyle ala> eden
bir halk var, "Ver bır cıgara' der
gibi 'Bugün hükürnet hakkında
luyor. Hatta birbirtae sormaya bi- , _ , . A
,
leluzumvok.Uçagabımyorsunuz ™ı Demırel, Guneydoğu Anado-
bır hikâye, asansore bınnorsunuz
l u
Bölgesı'ndekı son olaylar nede-
bır hikâye, nereye gıdersenız bır nıyle devletın hizmet göturmesının
hıkâyu Halk, hukurnetını takaza- de murnkün olmadığını kaydede-
ya almışsa, bu, miUet nezd.nde ge- ** '
< K M n
« gordureceksmu devle-
Silahı kuflanan yok orta yerde" dı-
ye konuştu
Mıllı mutabakat hükümetı ko-
nusundakı görüşlerını de açıkla-
yan Demırel, Ankara'da bırtakım
cen seneden ben guclenmesını de-
ğıl kalmamışlığını gostenr, yoklu-
gunu gostenr."
Guneydoğu olaylannı da değer-
lendıren Demırel, Cızre ve Yükse-
kova'dakı olaylan "provokasyon"
dıye nıteledı Demırel, özal'ın
"Turkiye'de teror abarölıyor" ve
"Turkiye ıstikrar ıçındedir" söz-
lerını eleştırerek "Şu ıstikrara ba-
kın Turkiye'de" dedı Hükümetın
de "Guneydoğu olayları
buyutuluyor" göruşunde olduğu-
na dıkkatı çeken Demırel, "Bo ka-
fa ile hiçbir şeyin
çdzulenıeyecegıni" bıldırdı ve söz-
lennı şöyle surdurdu
"Guneydogu'dan aldıgım bilgı-
ler bu ulkeyı sevenlerın hepsını
uzecek nıtelıktedır Olaylar benım
korktuğum yere adım adım yak-
laştı. Yann bu olayın altından hiç
kalkılamaz. Bu olaylar 7 yüdır su-
ruyor. 1980 bir denemeydi. Dev-
leti aşabilecegini gören çetder
şimdi halktan destek alıjor, halk-
tan asker almaktadıriar. Halk can
guvenlığını saglaraak ıçın bunla-
n yapmaktadır Halkı sadakatten
uzaklaşmış sayarak bır yere var-
mak mnmkun değıldir. Cizre'de
yapıian >iınıynş, Yuksekova'da bir
maç sonrası yapıian hareketler tyi
bir şey değıldir. Bunlar bir fırtı-
nanın ayak sesleridır
Ben hıçbır şeyı abartıyor degi-
lim. Eger Guneydogu'daki olayian
siz onemsemı>orsanız, ak tablo
sayıyorsanız, kara tablo saymıyor-
sanız, başka hiçbir sebep olma-
sa bile bu sızin ulkeM yönetmeye
bakkınız olmadığını gostenr.
Biz devletin yanındayız, ama
devletı anvoruz. Devlet nerededir?
Devlet kendı kendine ışlemez. Onu
siyasi iktidar işletir.
'Devlet güçlüdür, eşkıyanın
hakkından gelecektır' gibi laflar,
boş lafür. laklakıyettır. Ayinesi iş-
tir kişinın, lafa bakılmaz. Siyasi
fktidara, devletın butun muesse-
selerine sesleıtiyonım; bu mesele
siyasi ıktidann gafletı ile geçişti-
rilebilecek mesele değıldir. Herke-
si nassasıyete davet ediyonım."
Güneydoğu'da olay yapanlann
rjn hizmetıni? O bolgede hizmet
falan goremezsıniz. Cizre'de hu-
knmet konağına sıgınmış bir dev-
let olmaz. Bu ışler başka meskûn
yerlere sıçramadan çozulmelıdlr"
dedı
(Baftara/ı 1 Savfada)
Leruruzm Akademısı ıle okulu ış-
gal etmışlerdı Sıvasal gözlemcüer,
Lıtvanya Komumst Partısı'mn
merkezının ışgalı ıle kaçak asker-
len n tutuklanmasınm tırmanma-
yı büsbutun arttırdığını belırtıyor-
lar.
Lıtvanyalılarda derın kaygı ya-
ratan olaylar şöyle gelıştı:
Vılnjus'takı gazetecılenn görgu
taruklanna dayanarak bıldırdıkle-
nne göre öncekı gece yansından
sonra bır grup asker, Vılnıus'un
merkezındekı bır hastaneye zorla
gırdi Askerlenn gınşıne eng»l ol-
maya çalışan bır mılısın yanu-<n-
dığı haber alındı.
Askerler, doktor ve hemşırele-
re odalarına gıtmelen talımatını
vererek tüm bınayı aradılar As-
kerlenn bu arama sırasuıda lO'dan
fazla kaçak asken tutukladıklan
behrtıldı Kaçak Lıtvanyalı asker-
ler, Lıtvanya'nın bağımsızlık ıla-
nından sonra bırlıklerınden firar
ederek aılelennın yanına dönmüş-
lerdı
Toplam sayılan hakkında kesın
bılgı edınılemeyen, ancak 900 do-
layında olduklan sanılan bu ka-
çak askerlere, aılelennın ya da
dostlannın yanında değıl, kamu-
ya an bınalarda ya da kılıselerde
saklarunalan bızzat Lıtvanya Dev-
let Başkanı Vhantas Lands
bergis tarafından tavsıye edılmış-
u.
Lıtvanya hükümetı ılk tepkı
olarak bu olayın "duranm
zoriastırdığım" apkladı
Bu olaydan kısa süre sonra da
Sovyet Komünıst Paıtısı'nden ba-
ğımsızlık ılan eden Lıtvanya Ko-
münıst Partısı'mn merkezının de
Sovyet askerlen tarafından ısgal
edıldığı haber venldı AA'nın Vil-
nıus'Lakı gazetecılenn verdıklen
haberiere dayanarak bıldırdığme
göre askerlenn dün sabaha karşı
gerçekleştırdıklen eylemde doğru-
dan doğnıya partının karargâhı
olan Merkez Komıtesı bmasını he-
çok kaygı vena bır
nıteienıyor
Lıtvanya'nın ıkıncı büyük ken-
tı Kaunas'ta da öncekı gece aske-
n bıruklenn bır hastaneye gırerek
askerden firar eden bazı kışıleri
tutukladıklan haber venldı. An-
cak Kaunas'takı olayda, Vılnıus-
takı hastanedekının aksıne zora
başvurulmadığı büdınlıyor
Sovyetler Bırlığj yönetımın Lıt-
vanya'dakı bağımsızlık ılanından
sonra firar eden Lıtvanyalı asker-
lere bırlıklerine dönmelen ıçın ta-
nıdığı sure pazar günu sona ermış-
tı Lıtvanya Parlamentosu'nun son
12 saat ıçınde gergınlığın hızla tır-
manmasına yol açan bu olayları
göruşmek uzere olağanüstu top-
landığı haber venldı
Landsbergis kınadı
Lıtvanya Cumhurbaşkanı Vita-
utas Landsbergis, Sovyet bırlıkle-
rının kaçak Lıtvanyalı askerlen
tutuklayıp, KP merkez bınasını ıs-
gal etmelerını "açık bir
saldırganlık" olarak nıteledı
Landsbergis, Moskova'nın Batı
ıle gızlı anlaşma ıçınde olduğunu
sandıklannı da belırterek, "Bab
1
-
nın bize yalan so>ledigı'nden şup-
be edıyoruz, şimdi neler olacagı
halckında bilgimız yok" dedı
Litvanya'dan ayrılın
Sovyetler Bırlığj, bağımsızlığı
nı ılan eden Lıtvanya Cumhunye-
tı'nın sınırlannı yabancılara
kapattı SSCB Dışışlen Bakanlı-
ğı Sözcüsü Yuri Greraitski, Mos-
kova'da yaptığı açıklamada,
bütün yabancı dıplomat ve ışa-
damlanmn Lıtvanya'yı terk etme-
sını ıstedıklerını bıldırdı
SSCB Dışışlen Bakanlığı sözcu-
sü Gennadı Gerasımov, ABD Se-
natosu ıle Batı basınını, durumu
patlama noktasına getırebılecek
müdahalelerde bulunmakla
suçladı
Sovyet sözctl, Lıtvanya sorunu-
nun, SSCB'mn 'iç mesciea' oldu-
ğunu belırterek, Batı basını dahıl,
dıştan yapıian müdahalelenn çö-
zümü zorlaştırmaktan başka bır
etkı yaratmavacağını belırttı
Avrupa Topluluğu, Lıtvanya'-
nın baskenü Vünıus'ta şıddet
olaylan olduğuna daır alınan ha-
berler uzerıne, "son derece
itidalli" davranılması yolunda
çağnda bulundu
AT tarafından dün yapıian
açıklamada, "şiddet kullanılma-
masını veya şıddet kullanılacagı
yolunda tehdıtte bulunulmaması-
nı ve Moskova ile V ılnıus arasın-
da saygılı, açık >e durust diyalog
kunılmasıru urnuyoruz" denıldı
NATO yetkıülennın de Lıtvan-
ya'dakı olaylann, Doğu-Batı ılış-
kılenndekı gelışmeyı olumsuz
yönde etkılemesınden endıse duy-
dukları ve Moskova'nın Lıtvan-
ya'da kuvvet veya yıldırma yön-
temienne başvurmamasını temen-
nı ettıklen bıldırıldı
BAŞKE\TTE\
Pakdemirli parladı
AHMET TAN
ANKARA — ANAP'takı dağınıklık, behrsız-
lık ve bekleyışın sonu gelmelı Artık bır şeyler yap-
manın zamanı
Dün Mechs'te ANAP gnıp toplantısına gırer-
ken unlü ünsüz ANAP mılletvekıllerının kafala-
nndan gecıp dıllennden dökülen sözlenn özetı bu
Bakanı, düz mılletvekılı »le telaffuz edılen "ar-
tık bır şeyler yapmak zamanı" ıdı Ama ">ap-
mamızın zamanı" dıyen, dıyebılen yoktu Çün-
ku bunu dedıkten sonra "Yap da gorelim" de-
nılmesınden çekınıyordu herkes
"Yap da görelim" denılmesınden korkmadan
Malıye Bakam'run "Bu gidişe dur" dıyeceğı ve
hatta genel başkan adaylığı ıçın ıstıfa edeceğı söy-
lentısı yayılıyordu
Son haftalann en uzun sıiren grup toplantısm-
dan önce kımı gazeteler "her ihtimale karşı" ba-
zı önlemlere yöneldıler Çankaya'da Köşk'ün ka-
pısına nöbetçı muhabırler dıkıp Pakdemirli'nın
"veda riyaretT'nı resımlemek ıçın önlem aldılar
Bu arada "Pakdemirli kimdır? Maliye Bakanlığı
koltuğundan Başbakan ve genel başkan
adaylıgına" türünden ön haber hazırlıği bıle
yapıldı
Kulıse açılan karanlık korıdorun ucundakı dev
kapılann kapanıp yenıden açılması arasından beş
saat geçtı
Bu beş saatın sonunda mılletvekıllenyle bırlıkte
ıçerıde konuşulanlar da dışanya yayılmaya baş-
ladı
Toplantımn "flaşı" şu ıdı "Pakdemirli 2 saat
konuştu hem de Başbakan gibi konuşln."
Bu "Başbakan gibi konuştu" sözu lafın gelışı
oeğıl
Gerçekten Başbakan gıbı Ama bu koltuğun
"Akbnluf'un buluttan hafif gelmesı nedenıyle
dolmadıgı ıddıa edılse bıle koltuk yıne de bo;
değıldı
Ama hangı tur konuşmanın "Ben genel başkan
adayı>ım" anlamma geleceğını en ıyı değerlendı-
receklerden bırısı Hasan Celal Guzel'dı
Guzel, Pakdemırh'yı "Aramıza hoşgeldin, Ek-
rem Bey" dıye selamladı Vehbı Dınçerler ıse " O
zaten adaydı, nstnndekı çarşafı çıkardı." dedı
Pakdemirli, artık Bakanlar Kurulu'nda eşıtler
arasında bırıncıydJ.
Ozal'ın- ünlü "ankef'ındekı "18 başbakan
adayı" arasında yer almasının ve Çankaya'ya hâlâ
en çok gırıp çıkan bır ıkı bakandan bın olması-
nın avantajını kullanmak ıstıyordu
Bu nedenle Imrtn Aykut'u "Grev dalgası
yaklaşıyor" dıye uyardı, tçışlerı Bakanı'na "Dev-
leti uç-bej eşkıyaya tesbm etmevelım" dedı Ada-
let Bakanı'na "Osmanlı kalıntısı yasalann degış-
tirilmesi gerektiginı" anımsattı Sağlık Bakanı'n-
dan, halka söz verırken kantann topuzunu kaç-
mamasını ıstedı Guneş Taner'e ıse enflasyon tah
mınınde "Endazeyi elden bırakma" dedı Bu ne-
denle dün ANAP kuhslen, Pakdemırlı'nin par-
tıde dörduncu lıder ada>ı olduğu yorumları ıle
yankılandı Dört adavdan ıkısı Akbulut ve Gü-
zel, durumlannı açıkça ılan etmışlerdı
ötekı ıkısı ise Mesut Yılmaz ve Ekrem Pak-
demırlı.
Bu son ıkıli adaylıklannı telaffuz etmek ıçın
Çankaya'dan, örgütten olumlu yankılar bekleye-
cekler
Ancak bu yankılar olumlu olsa bıle ANAP'ta
genel başkanhk yanşını erkene almak ıçın "mev-
zuat musait" değıl
Çunkü Akbulut ıstıfa etmedıkçe ANAP Tüzü-
ğü'nun 59 maddesının son fıkrası, seçımlı ola-
ğanüstu kongre toplanmasına ızın vermıyor
Bu yuzden olağan kongreyı beklemek gerek
Olağan kongrenın toplanması ıçın 18 Hazıran
1991 tanhıne dek süre var
Bu durumda, en az 15 ay daha Akbulut'un
"mevzuata gore" genel başkanlık (ve başbakan-
lık) yapma hakkı var
Akbulut'un bu "hakkından" \azgeçeceğıneda-
ır bır sınyal yok
Tabu Çankaya'dan bır ışaret gelmezse
Bu nedenle Pakdemirli'nın dünkü pariaması,
ıktıdar boşluğu ve ANAP'takı belırsızlığı gıder-
meye yetmeyecek
GÜNEYDOĞU İZLENİMLERÎ
İHD Heyeti'ne 'büyük' ilgi
CELAL BAŞLANGIÇ
DIYARBAKIR — Nusaybm
Beledıye Başkanı Muslim Yıldı-
nm'ın odasma nefes nefese gıren
çocuk "Agabey" dıyordu "bah-
çe duvanna çıkan polis, arabala-
nnızın plakasını yazıyor."
Duyanlar guluştu O arabalar-
la Nevzat Helvaa başkanlığındakı
İHD heyetı, "En Alttakiler"ın
yazarı Gunter YVallraff, kendılen
nı ızleyen Alman televizyoncular
ve gazetecılerle ıkı gundur dola-
şılıyordu Hatta ıkı gun once Cız-
re'ye gıdılmış, ertesı gun beledı-
ye başkanı ve kaymakamla göru-
şülmuştu
"Birdenbire bu ilgi nertden"
dıye sorarken kapıdan ıçerı bır
"siyasi polis komiseri" gırdı Ola-
ğanustu Hal Bölge Valılığı'nden
aramışlar, gelenlerın kımlıklerı ve
ızınlerı olup olmadığı soruluyor-
muş İHD Genel Başkanı Nevzat
Helvaa bu soruya şaşırdı
— Ben Avrupa'nın butun ulke-
lenni gezdim, kimse bana bır şey
sormadı. Burada sokağa çıkma
yasagı mı var? Ben Ankara'da ge-
zerken rzin mi alacağım?
Komıser beklemedığı bır yanıt-
la karşılaşmıştı "Galiba yanlış
anlaşıldı efendim, ben aslında ya-
bancılan sorraak istemiştim de"
dıyerek kıbarca gıttı Ancak ge-
zının Nusaybın'den sonrakı bölü-
munde "buyuk" ılgı başladı kı
heyete, polısm yazdığı plakalan
taşıyan altı arâba o andan sonra
hangı ılçeye, hangı ıle gırse polıs-
ler tarafından çevnldı Hatta he-
yetı ızlemeyı bırakıp başka olay-
ların peşınden koşan gazetecıler
çevnlerek dığer araçlann nerede
olduğu soruldu Bazı bölümlerı-
nı gazetecılenn ızlemedığı İHD
heyetı ılcelerde gezerken bu kez de
onlara gazetecılenn nerede oldu-
ğuna ılışkın sorular yöneltıldı
Mardın'e gırerken "plakası
alınmış" bır gazetecı arabasında-
kılere trafık polısı, bölgede do
laşan yabancı gazetecı ve heyetle-
rın adları yazılı lısteyı gösterıp
"acaba siz bunlann hangilerini
izliyordunuz" dıye soruyorlardı
Olağanüstu Hal Bölge Valılığı so-
nunda "tnsan Haklan"na ılgı
göstermıştı Ama o da derneğın
gönderdığı heyete "acaba ne ya-
pıyorlar, neden gddiler?" dıye
"İnsan Haklan"nın yanı sıra
bolgede gelışen son olaylarda yö-
redekı görevlıler gazetecılere de
çok yakın bır "ilgi" gösterdıler
Olaylan görüntuleyen gazetecıle-
nn filmlerını banyo yapılmasına
kolaylık göstermek ıçın aldılar
Çekılmemış filmlere de "belki bu
gazeteciler duşonır kaybederler,
en lyisi bizde gnvencede olnr" dı-
ye el koydular Arkadaşlan tara-
fından "arabanın bagajında" ka-
çırılan gazetecımn durumunu öğ-
renen bır Olağanüstu Hal Bölge
Valı Yardımcısı da şakacılıjp el-
den bırakmayıp "Arkadasın roh-
sal durumu normal mi" dıye bıle
sordu Telefonun öbür ucundakı
gazetecı de esprı dıizeyını duşur-
meden yakınbk gösteren Valı Yar
dımcısı'na, Cumhurbaşkanı
özal'a "Size alışamadım" dıye
telgraf çeken teğmen Murat Şeref
Baba'nın da nıhsal durumu nor-
mal olmadığı gerekcesıyle tedavı
altına alındığım anımsattı
Bölgede herkes bırbırıne kıbar
bır ılgı göstenyordu Olağanüstu
Hal Bölgesı'nde gezen tHD heye-
tının konvoyu dağılmasın dıye
plakasını aldığı her araca "diğer-
leri nerede" dıye soruyor, gaze
tecılenn filmlennı koruması ve ge-
reklı gereksız her olayda can gu-
venlıklerını tehlıkeye atmaraala-
rı ıçın olay yenne gelmesını ıste-
mıyordu Hatta gazetecılere "sa-
ka" bıle yapıyordu
Artık bölgede "insaa haklan"
na ılgı başlamıştı
13 yaşında
Bir küçük
anne de
Sinop'ta
SfNOP {Cumburiyet» — 13
yaşındakı bır kız, Smop
Doğumevı'nde sağlıklı bır kız
çocuğu dunyaya getırdı
53 yaşmdakı yakın akraba-
sırun tecavüzune uğradığım
üen süren N.A. nufus kayıt-
larmagöre lOyasmda Ancak
babasının hastahğı nedenıyle
üç yıl geakmelı olarak nüfus
cuzdaru alınabılmış
Türkelı ılçesınde oturart
N.A bırka», gtın önce 3.5 kı-
io ağırüğında ve 50 santımet-
re boyunda bır kız dıinyaya
getırdı Hastane yetkılılerın-
ce Dtlek adı venlen bebeğın
sağhk durumunun ıyı olduğu
annerun bugıin taburcu edıie-
ceğı bdırtıldı Hastane Başhe-
kımı Dr Osmaıı Koçak.
N A 'nın aılesının çocuğu
reddetmesı uzerıne Çoçuk
Esırgeme Kurumu ile temasa
geçıldığını bıldırdı
N A "ya tecavüz ettığı ılerı
surulen 7 çocuk ve 7 tonın sa-
hıbı Dursun Alı Kaya, savcı-
lıkça sevkedıldığı mahkeme
tarafından tutuklandı.
Yılın en iyileri
FUn: Onyıng Mıss Daısy iMıss Daısy nın Scföfu)
t r t * O y c K Danıeı Day Lewıs My Left Pool (Sol Ayajım)
* • * • O|fiı»e«: Jessıca Tendy Onving Miss Daısy
: Oanzeı VVashıngton Glory (Zaler)
Ofnaca: Brenda Fncker My Left Foot
Olıver S;on« Bom on the Forth OT Jufy (Doğum Tanhı 4 Temmuz)
AzfAa Saaarf*. Tam Schulnjn Oead Poets Socıety (Ölu Ozanlar OerneğO
Ujrjrtama Smarpo: Altreö Uhry Dnvıng Mıss Daısy
Yakaacı Htaı. Cınema Paradıso (Itaiya)
Saast Y l ı n l i f i : Batman ıle Anton Frust
:
Glory
Henry V (Besına Henry)
Comrnon Threads Stones From The Outtt (Sıraaan BağJar
Lonca Öykulen)
l u t ı I H H M I : The Johnstown flood (Johnstown Se»
0wr 6tUt: Akıra Kurosawa
KanjK 8om on the Forth of Jufy
Onvıng Mıss Das>
OZfta MizMu The Lıttte Mermaıd (Kuçuk Oemztuzı)
û»t*ı Şmta: Uoder THe Sea ıDenıan AHında) Kuçu* Oerazfaa f\\rmnaer\
KJM M>twPı Balancg
b> İyl Kna F H K
(Denge)
Work Expenence (ts Oeneynni)
Stt. Gkıry
SeıEfekttert
Son Macera)
Indıana Jones and The Last Crusade (Indiara Jones
Görael Eiefct. The Abyss (Uçurum)
J—ı NOTHH tmi: Yapımcı Yflnetmen Howa/d W Koctı
S»wy»r Trtafc flüH: Pıerre
Oscarlar dağıtıldı
(Baftara/ı I. Sayfada)
netmen Odülunu beklenıldığı gıbı
"Born on tbe Fourth of July"
(Doğum Tanhı 4 Temmuz) ıle OU-
ver Slone aldı En ıyı kadın oyun-
cu ödulü "Miss Dais>" roluyle 80
yaşındakı Jessica Tendy'ye, en ıyı
erkek oyuncu ödulu ıse "My Left
Fooftakı (Sol Ayağım) rolü ıle
Daniel Day Lewis'e \enldi.
Gecemn dokuz Oscar adayi fil-
mı "Driving Mıss Daıs>", 2 Dün-
ya Savaşı öncesınde, Guney'de Ya-
hudıler ve sıyahlar arasındakı ılış-
kılen ve ırk aynmının çeşıtlı yan-
larım ışlıyor "Mıss Daisy" önce-
kı gece, en ıyı film, en ıyı kadın
oyuncu, en ıyı uyarlama ve en ıyı
makyaj ıle dört Oscar aldı
Moskova, Sydney, Buenos Aı-
res, Londra ve Tokyo ıle satelıt
bağlantısı ıçınde devam eden zen-
gın göstende zaman zaman
"uyumsuz" durumlar yaşandı
Bunlardan bın en ıyı yönetmen
ödulunü aldıktan sonra Olıver
Stone"un yaptığı konuşmaydı Sto-
ne "Vietnam'ın besabı kapannuş
dejıldır. Bazılan kabul etmeseler
bıle Vıetnam'da ıktıdar hırsı ıçın
insanlann hayatlannı raabveden
zihnıyetler dunyada surdukçe var
olacak bır duşunme biçnnidır" de-
dı
"Platoon" filraınden sonra Vı-
etnam'da köturüm olan arkadaşı
Ron Koviç'e verdığı sözü tutarak
Ron Kovıç'ın hayat hıkâyesmı ko-
nu alan "Born on the Fourth of
July"'yi. yapan Olıver Stone, filmı
çok ufak bır bütçe ıle çıkartmayı
başardı Bu başansını büyıik öl-
çüde filmın genç yıldızı Tom Cru-
156*3 borçlu Stone, fılm ıçın son
derece (cılçuk bır bütçesı olduğu-
nu, getırse getırse Cruıse'un bu fil-
me para getıreceğını düşünerek
genç yıldıza teklıfte bulundu Cru-
ıse karıyerınde önemlı bır adım
olarak değerlendırdığı filmı Holl-
ywood standanlannda hıç de çe-
kıcı olmayan malı koşullarda yap-
tı Bu nedenle öncekı gece Cruı-
se'ın Oscar almaması sürprız ya-
rattı.
öncekı geccnın tuhaf anlann-
dan bın de Akira Kurosamı'nın
onur ödulünü aldıktan sonra yap-
tığı konuşmaydı Kurosawa, "Bu
odule layık oldugumu hiç sanmı-
yornm, çunku hâia sinemamn
özunu anJamtş değilim. Sınema-
yı aniamak ve gerceUcştinnek çok
zor bir is" sözlenyle salondaki
herkese yennı vadrrgatan bır ko-
nuşma yaptı
Gecenın sürpnzı, Daniel Day
Lewıs'e venlen en ıyı erkek oyun-
cu ödülü oldu "Mj Left Foot"
filmıyle aynca Brenda Frick en ıyı
yardımcı kadın oyuncu ödülünü
aldı En ıyı yardımcı erkek oyun-
cu ödülunu ıse "Glory"dekı rolü
ıle Denzel VVashlagton kazandı.
Sanat yönetmenı ödülü "Bat-
man" filmındekı çızımlenyle A B -
ton Frast'a venldı "The Abyss"
beklenıldığı gıbı vıdeo arumasyon
göruntülerıyle en ıyı görsel efekt-
ler ödülünü aldı "Cinema
Paradiso" en ıyı yabana film ödü-
lünü kazandı Ses efektlen düzen-
lemesı ödülünü "Indiana Jones
and The Lasl Crusade" (Indıana
Jones-Son Macera) filmı aldı.
Bu yılkı Oscar ödüllennı alan-
lar, en ıyı secılmenın gururunu ya-
şarken sahıplerıne pek de gurur
getırmeyecek olan yını en kötü
Oscar ödullen de dağıtıldı
AA'nın habenne göre en kötfl
Oscarları dağıtan Golden Rasp-
berrıes adh kurum, bu yıl yaptığı
değerlendmnede, Rambo ve
Rocky filmierınuı ünlü yıldızı
S>lvesler Slallone başta olmak
uzere pek çok unlüyü, en kötü
oyuncular olarak belırledı
Sylvester Stallone'yı son on yı-
lın en kötü erkek oyuncusu ola-
rak seçen kurum, bu unvana ka-
dınlar dalında da seksı yıldız Bo
Derek'ı layık buldu
"Star 1Wk V" kurum tarafın-
dan yılın en kötü filmı seçıhrken
filmın yönetmenı VVUttam Shatner
de en kötü yönetmen ödülüne "la-
yık bulundu."
Senarıst Eddie Marphy'nın
"Harlem Nights" adlı filmı ıçın
yazdığı senaryoya da en kötü se-
naryo ödulü verıldı
En kötulenn belırlendığı secım-
lerden "Endless Love" fılmımn
guzel yıldızı Brooke Shieids de na-
sıbını aldı
Shıelds, "Speed Zone" fılmm-
dekı rolü ıle en kötü yardımcı ka-
dın oyuncu seçıldı. En kötü yar-
dımcı erkek oyuncu ödülü de
"Listen To Me" adb filmı U>
Christopber Atkins'e venldı
Kurum aynca pop şarkıcısı ve
aktns Pia Zadora'yı da son on yı-
lın "en kotu stan" seçtı
Zirvede diyalog
(Baştarafi l. Sayfada)
ulen, nedensız yere ışten çıkarma-
lar, ışçı ve çalışanlardan kesılen
fonların (konut, zorunlu tasarruf
vs) çokluğu ıle Gdır Vergısı dılım-
lennın düzeyının çok duşük olma-
sı nedenıyle, ışçılenn çok yuksek
vergı vermelerı konusunda görüş
bırhğıne vardılar TİSK ve Türk-
lş'ın görus bırhğıne vardığı bu ko-
nularda Çalışma ve Sosyal Güven-
lık Bakanı İmren Aykut'un gerek
hukumette, gerekse TBMM'de uğ-
raş vererek, bu konuların çözume
kavuşturulması ıçın gınşımde bu-
lunması kabul gördü Türk Jş'ın
geçen hafta Başbakan Yıldırım
Akbulut'a verdığı anayasa ve ya-
sa değışıklıklen konusunda da
Bakan Aykut, bakanlığında bır
çalışma yaptıracağını söylerken,
TİSK yetkıhlen önerılerı ıncele-
meye alacaklarını ıfade ettıler
Türk-fş Genel Başkanı Şevket
Yılmaz, gdnişmeye ılışkın şu açık-
lamayı yaptı
"Sebepsız ışçı çıkarmalar, dar
ve sabıt gelırlılerden kesılen konut
fonu ve fonlann çoklugu, bu ara
Turkıve'nin dar ve sabıt gelırliden
en çok vergı kesen Avrupa ulkesi
oJdugu konusunda taraflar ıttifak
etmışlerdir.
Bu arada devam eden grevler
konusunda, taraflann daha sağ-
lıklı bır çalışma yspmalan kevfi-
yeti her ıkı konfederas\on tarafın-
dan kabule jayan gorundu. Turk-
lş'ın gerekçelen ıle bırlıkte Başba-
kan'a verdıgi anavasa ve yasa de-
gışıklığı önerılerı Lonusunda
TISK Bır tetkiL edelım' cevabını
vermıştır. Vasa degışıkliğı konu-
sunda, vasaksız demokrası ıçın
bakanlık bır çalışma yapacak."
Daha sonra Şevket Yılmaz, ga-
zetecılenn sorularına şu karşılık-
lan verdı
— Göruşmeler surecek mı?
YILMAZ — Bundan sonrakı
göruşmelenn devamı, ortaya koy-
duğumuz hususlann hayata geçı-
nlmesınden sonra belkı vapılaıak-
tır
— Sızce zir>e olumlu mu?
YILMAZ — Olumluya da
ınanmıyoruz kı Yanlışlar ola ola.
doğnınun kıymetı bılınmıyor
Bunlar hayata gecınlsın de, bu ışın
doğruluğunu, güzellığını araya-
hm
— SSK primleri de indirilecek
mi?
YILMAZ — lşverenler de mu-
tabık Hükümetın görüşü, TtSK
ve Turk-lş'ın görüşünu hükümette
savunabılmek ıçın bıraz daha güç-
lu olmak ve dığer bakanlara an-
latabılmektır
— Yasa degışiklikleri konuson-
da işveren tarafı ıncelemesini ne
zaman tamamlayacak?
YILMAZ — Bız, değışıklık tek-
iıflenmızı Başbakan'a, Çalışma
Bakanı'na ve Jşveren Konfederas-
yonu'na verdık Bakalım, görelım,
ne kadar samımı olunduğunu
— Ne zamana kadar bekleyc-
ceksiniz?
YILMAZ — Yasalann durumu
ıçın Başbakan'ın bu konuda ver-
dığı sözün ne denlı yenne getınl-
dığı, bakanlık ve dığer bakanlar
tarafından kabule şayan görulece-
ğını, herhalde bır 15 gun bekleye-
ceğım"
Çalışma ve Sosyal Guvenlık Ba-
kanı İmren Aykut, toplantı son-
rası gazetecılere herhangı bır açık-
lama yapmayacağını, bugün saat
11 30'da bır basın toplantısı yapa-
cağını basın müşavın aracılığıyla
ılettı Ancak toplantıdan çıkan
Bakan Aykut, TKTye gıttı ve te-
levızyonun 20 00 ana haber bul-
tenmde stüdyoya gırerek, göruş-
meye ılışkın açıklama yaptı Ana
haber bultenmde canlı olarak ya-
vımlanan programda Aykut, go-
ruşme konusunda özetle şu bılgı-
yı verdı
"Gonışmede ışçı \t ıs>eren ka-
nadı.'çalışan hayalındaki ve bn-
gun işçılenmızı rahatsız eden bu-
tun problemleri goruştuler. Çok
olumlu mutabakatlar saglandı."
Aykut, çalışma yaşamma ılışkın
yasa hukumlennın değışmesı ıçın
suratle bır çalışma başlattlması,
konunun karşılıklı göruşmelerle
surdurulmesı ve Mechs'ten geçınl-
mesı ıle ılgılı olarak da taraflann
mutabakat sağladıklannı sözlen-
ne ekledı