05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 MART 1990 EKONOMİ CUMHURİYET/13 Emisyon 10 trilyonu aştı • ANKARA (ANKA) — Emisyon hacminde 10 trilyon lira sının önceki gün aşıldı. Merkez Bankası verilerine göre 15 mart perşembe günü piyasaya 260 tnilyar lira sürüldü ve emisyon 10 trilyon 4.6 milyar liraya yükseldi. Hafta başına göre yüzde 14.9'luk bir artışı feda eden emisyondaki bu genişleme büyük ölçüde ücret ve maaş ödemelerinden kaynaklandı. Emisyon, maaş ve ücret ödemelerinin yapıldığı 15 şubata göre 406 milyar lira daha fazla oldu. Ziraat'ta zarnb ticret • ANKARA (Cumbııriyet Barosu) — Ziraat Bankası'ndaki sözleşmeli personel, zamlı ücretlerini ve ocak ayından itibaren zam farklarını nisan ayında alacak. Ziraat Bankası Genel Müdürü Coşkun Ulusoy yayımladığı bir iç sirküler ile bankada çalışan sözleşmeli personelin durumuna açıklık getirdi. Ulusoy'un iç sirkülerinde şöyle denildi: "Ücretlerde yapılacak düzenlemeler, yeni mevzuatta belirtilen tarihler uyarınca kişinin görev unvanına bağlı olarak 1 Ocak 1990 ve 29 Ocak 1990 tarihinden itibaren geçerli sayılacaktır. Çahşmaların 40 bini aşkın personele sahip bankamızda bir-iki günlük bir sürede tamamlanabilmesi mümkün bulunmamaktadır. Bu nedenle, ocak 1990'dan itibaren geçerli sayılacak ücret arttırımlarına ilişkin farklan personelimize nisan 1990 ücretleriyle birlikte topluca ödenecekür:' BTSO'da seçim Sönmez'in • BURSA (Cumhuriyet Biirosu) — Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nda (BTSO) 17 yıllık başkan Ali Osman Sönmez'in geçen kasım ayında yapılan seçimlerde koltuğu Mutlu Uraz'a kaptırması ile başlayan başkanlık savaşı, mahkeme kararıyla yenilenen dünkü seçimlerde son buldu. tki listenin yarıştığı ve 107 meclis üyesinin oy kullandığı seçimlerde 11 kişilik yönetim kurulu üyeliklerinin tamamını Sönmez'in çıkardığı liste kazandı. Çek karnesi düzenlemesi • ANKARA (AA) — Merkez Bankası'nın dünkü Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğine göre daha once eni 75 mm. boyu 145 mm. olan çek kamelerinin yapraklan, koçan hariç, eni 76 mm., boyu da 166 mm. olacak ve çek tutar alanı ise sağ üst köseye gelecek şekilde bastınlacak. Çek karneleri manyetik mürekkepli karakter okuma (MICR) yöntemi ile kodlanacak ve çek yapraklannın alt kısmında kodlama alanı için 16 milimetrelik boşluk bırakılacak. Çayeli madeni • Ekonomi Servisi — Rize ili Çayeli ilçesi sırurları içerisinde bulunan çinko ve bakır madeninin işletme hakkı RAlman Metall Mining (MM) Şirketi'ne verildi. MM Şirketi'nin Başkanı Klaus Zeitler, Sovyet sınırının yakınında ve denizden 8 km. içerideki Çayeli madenini 1992 yılında üretime geçirmeyi planladıklarını ve madene 80 milyon dolar tutarında harcama yapacaklannı açıkladı. Tekstil işcisine % 170 zam • BURSA (Cumhuriyet Barosu) — Bursa'da Teksif ile Tekstil tşverenleri Sendikası arasmda 6 bın işçi için sürdünilen toplusözleşme görüşmeleri anlaşmayla sonuçlandı. İşçi ve işveren sendikası yetkilileri, dun yaptıkları görüşmede eski yeni aynmı gözetmeksizin işçi ücretlerine 1. yıl için net yüzde 170, ikinci yıl için yüzde 70 oranında zam yapılması konusunda anlasma sağladılar. Şişe Cam'a yeni amblem • Ekonomi Servisi — Türkiye Şişe ve Cam Fabrikaları görsel kimliğini yeniledi. Bünyesindeki kuruKışların tümunü tek şemsiye altında toplayan 55 yıllık kuruluş, yeni amblem ve logosuyla simgelenen görsel kimliğini pazartesi gunü yapılacak törerüe açıklayucak. Dıracat 12'yi ıskaladı1988 yıhna göre 1989'da ihracat binde 3 azalarak 11 milyar 627 milyon dolar seviyesinde kaldı. İhracatta 12.5 milyar dolarlık hedef tutturulamazken, ithalat yüzde 10'luk artışla 14 milyar 335 milyon dolar oldu. yüzde 8 artış oldu. DlE yülık verilerine göre 1989 yılında Türkiye'nin Islam ülkele- ANKARA (UBA) — ithalat 1989 yılında yüzde 10 artarken, ih- racatta 12.5 milyar dolarlık hedef tuttunılamadı. İhracat teşviklerı- nin kaldınlması ve ABD Doları- nın enflasyon altında değerlenme- si yüzünden ihracat 1989'da 1988 yıhna göre binde üç oranında ge- rileyip 11 milyar 627 milyon do- lara düştü. İthalat ise yüzde 10'luk bir artışla 14 milyar 335 milyon dolardan 15 milyar 762 milyon dolara çıktı. Dıs ticaret açığı yüz- de 54 oranında genişleyip 4 mil- yar 135 milyon dolar oldu. DlE, aralık ayı dış ticaret ra- kamlarını açıkladı. Aralık ayında ihracat, 1988 yılı aralık ayına gö- re yüzde 8 oranında azalırken 1 milyar 500 milyon dolardan 1 mil- yar 378 milyon 933 bin dolara ge- riledi. thracat aralık ayında yüz- de 8 gerilerken, ithalat yüzde 3.5 oranında artarak 1 milyar 502 mil- yon dolardan 1 milyar 554 milyon dolara çıktı. Aralık ayı ihracatı ta- nm Urunlerinde yüzde 30, sanayi ürunlerinde binde 8 gerilerken, madencilik ve taşocakçılığında riyle ticaretinde büyük ölçekli dü- şüşler gözlendi. lslam ülkelerine ihracatımız yüzde 18.6 oranında daralırken, ithalatta da binde 2 oranında bir daralma gözlendi. Yıl içinde OECD ülkelerine ihracat yüzde 7, ithalat da yüzde 7.3 ora- nında artarken, Türkiye'nin 1989 yılı ticaret rakamlannda en büyük artış sosyalist ülkelerle oldu. 1989 yıhnda ithalatın libere edil- mesi nedeniyle tüketim mallan it- halatında yüzde 66 oranında ar- tış oldu. Dönem içinde yatınm mallan ithalaü yüzde 24 oranın- da azalırken, hammadde ithala- tında ise yüzde 12 oranında artış gözlendi. Aynca yıl içinde 1 mil- yar 57 milyon dolarlık altın ithal edildi. İHRACAT Dış ticarette görünüm (bin dolar) 1988 1989 a) İthalat (a) 1- Yatınm malı 2- Tüketim malı 3- Hammadde 14.355.396 3.988.859 1 109.897 9.236.640 15.762.570 3 849 841 1384 055 10 528.674 b) İhracat (b) 1- Tarım urunlen 2- Madencilik 3- Sanayı ürûnten 11.662.021 2.341.348 377.189 8.943.384 11.627.303 2.126 532 413 233 9 087 538 c)Fafk|a4) 2.673.375 4.135.267 Güneş Taner 'berf dedi îstanbuVda 'ekonominin tekpatronu'üslubuyla konuştu ABDURRAHMAN Y1LDIRIM 1; dünyası olanca hızıyla eko- nonude çok başlıhğı ve erken seçi- mi tartışırken, ekonomiden so- rumlu bakanlardan Güneş Taner yine öne fırladı ve "ben" dedi. Finans Dünyası dergisinin ayhk toplantısında İconuşan Devlet Ba- kanı Guneş Taner, dinleyicilere 3 saat süreyle ekonomide hayal güç- lerini zorlayan bir ufuk turu yap- tırdı. "Tek hâkim" edasıyla eko- nomide A'dan Z'ye her şeyi konu- şan Güneş Taner, Cumhurbaska- nı özal'la "bu konnlara aynı göz- löUerie baktığım" söyledi. Taner, gözlüklennin menşemin sorulması üzerine de "Made in Turkey" ya- nıtını verdi. Ekonomide pek çok yenilik getirdiklerini, şimdi herke- sin cebinde 3-5 tane kredi kartı bulunduğunu ve yenilikleri getîr- meye devam edeceklerini belirten Taner, nüfusu hızla artan geri kal- mış bir ulkeye ne partisinin ne kendisinin ne de Cumhurbaşka- nı'nın tahammulü bulunduğunu vurguladı. Bu sırada, "Sayın Baş- bakan'ıa var mı7" şeklinde laf atılması üzerine Taner, "Onun da yok" dedi. Konuşmasında hep "ben yap- tım, ben ettim'M vurgulayan ve Merkez Bankası'nın serbestliğinm de ancak Hazine'nin izin verdiği oranda olduğunu söyleyen Güneş Taner, zaman zaman da eski baş- bakanlardan Demirel'e çattı. Mu- halefetin bugune kadar meydan- lan boş bulduğunu ve eteğindeki taşı döktüğunu belirten Taner, "kendisinin de mayıs ayında Ana- dolu toplantılarına çıkacağını" bildirdi. Taner'in konuşmasında, sigor- ta primlerinin serbest bırakıldığı, özelleştirilme hazırlıklan süren PETKtM'e 7 trilyon lira değer bi- çildiği, Ziraat Bankası dışındaki bankalann özelleştirileceği, Tur- ban'ın dört tesisinin nisan ayında saulacağı da öğrenildi. Bankalar Kanunu değişiklik tasansının ha- zırlandığmı ve önümüzdeki hafta Meclise sunulacaguu da açıklayan Bakan Güneş Taner, ekonominin iyiye doğru gıttiğini ve bu gidişin bozulmaması halinde yıl sonunda borsa endeksinin (bugünlerde Benim görüşlerim: Giineş Taner şahsi meselem haline geldi. Bu ko- nuda özel sektörden destek bek- liyorum. • Özelleştinne: En sevmediğim konu. Yol altnak zor. 64 trilyon- luk bir bütceyi yönetiyorsunuz, ama bir fabrikayı satamıyorsunuz. Biz şimdi sistemi basitleştiriyoruz. Hepsini borsada satamayız. PET- KİM 7 trilyonluk bir şirket, bor- sada nasıl satarsınız, ancak yavaş yavaş olur. önümüzdeki ay Tür- "Enflasyon konusunda özel sektörden destek bekliyorum." "Devlette yalnız Ziraat Bankası'nın kalmasından yanayım." "Sigorta primleri bu sabahtan itibaren serbest." Merkez Bankası'nın serbestliği Hazine'nin izin verdiği oranda olur. 3.500 puan dolayında) 10 bini bu- lacağını söyledi. Devlet Bakanı Günes. Taner'in "ekonominin tek patronu benim" üslubuyla yaptığı ve dinleyiciler arasmda "başbakanlığa oynuyor" yorumuna yol açan konuşmasın- da değindiği ana konular özetle şöyle: • Enflasyon: EnflasyonJa, koltu- ğumdan olma pahasma savaşaca- ğım. Ben bunu göze aldım. Biri- sinin göze alması lazım. Bu benim ban'ın dört tesisini satacağız. tş- tirak hisseleri de var. Sıcak ve en- teresan bir yaz geçecek. • Kamu bankalan: Denizcilik Bankası, Töbank, Sümerbank ve Etibank satışta, müşteri bekliyo- ruz. Devlette sadece Ziraat Ban- kası'nın kalmasından yanayım. öteki bankalann, zaman içinde, iyileştirmeler de yapılarak hisse se- netleri borsada satüacak. • Sigorta primleri serbest: Sigor- ta primlerini bugün (dun) sabah- tan itibaren serbest bıraktık. Bu sene toplam 1 trilyon lira olan si- gorta primleri OECD rakam dü- zeyine göre neden 74 trilyon lira olmasm? Neden bu kaynaktan ya- rarlanmayahm? Serbest rekabetle bu sektör ekonomimize daha ya- rarlı olacak. Ama genelde sigor- tacılar böyle bir serbestliğe karşı çıkıyorlar. • Borsa: En sevdiğim konu. Çok önem veriyorum. Onun için de çok sevdiğim arkadaşım Yaman Törüner'i başına getirdim. Yaban- cı bir kuruluşla temas halindeyiz. Yeni binayı da aldık. Bilgisayara gececeğiz. New York ve Tokyo Borsası'nın ötesine gececeğiz. Bor- sa bilgisayarlarla brokerlere bağ- lanacak, Anadolu'ya ulaşacak. • Erken seçim: 226'yı bulan erken seçim karannı alır. • Dış borç: 36 milyar dış borcu- muz ve 3 milyar dolar askeri bor- cumuz var. lstediğimiz şartlarda kredi alabiliyoruz. Geçmişte sart- lan karşı taraf belirliyordu. Türki- ye kucaktaydı, şimdi biz belirliyo- ruz. Dünya Bankası'nın 700 mil- yon dolarlık kredrsini de sartları- nı biz beğenmediğimiz için istemi- yoruz. • Kur ve KtT zamlan: Kurlar bu yıl yüzde 28-32 arasında kalacak. KİT fîyat artışları da kur ve dün- ya fıyatlan değişimi oranında ola- cak. Bu da tahminen ayda yüzde 2,5-3 dolayında olacak. • Faiz: Hiçbir şan altında faizleı çıkmaz. Ineceği yer aşağısıdır. | • Konut kredileri: Sistem değişe- cek. Bütün bankalar, 1-2 yıl alıcı payı biriktirildikten sonra kredi açacaklar, konut ahndıktan son- ra kira oder gibi kredi de geri öde- necek. • Sa|hk: Sigorta getiriyoruz. Her- kes elindeki sağlık kartıyla Ame- rika'da dahi tedavi olabilecek. KALKLNMA VE YATIRIM BANKACIUĞI Şirketleri borsaya çeksinlerEkonomi Senisi — Türkiye'de yatınm ban- kacıhğının geliştirilerek gerçek işlevine uygun şekilde halka açılmamış şirketleri borsaya ge- tirmesi gerektiği bildirildi. İktisadi Araştınrialar Vakfı'mn duzenlediği seminerde "kalkınma ve yaOnm baakacdığın- da yeni gelişmeler" tartışıldı. Seminerin açıhşında konuşan Devlet Bakanı Güneş Taner, yatınm bankacılığının butün dünyada ticari bankacılıkla farkh bir konum içinde olduğunu belirterek, "Türkiye'de he- nüz bu fark ortadan kalkmadığından, yatınm bankalan mevduat toplama hariç, ticari ban- kalann bütün işlerini vapıyorlar. Bu, yanlış bir durumdur. Ticari bankalar yatırım ban- kacılığı yapmamalı" dedi. Yatınm bankalanmn en'önemli görevleri- nin, ozel sektör şirketlerinin hisselerini bor- saya göturme tekniklerinı kullanması olduğu- nu vurgulayan Taner, bankalar kanunu de- ğişiklik tasarıanın hanrlaıidığını ve önümüz- deki hafta Meclise sunulacağını açıkladı. Taner, yatınm bankalanna borsa konusun- da büyük görevler düştüğünü hatırlatarak, bankalann hissesini borsaya getirecekleri şir- keti iyi belirlemeleri gerektiğini belirtti. Guneş Taner, Merkez Bankası'nın înter- bank piyasasmdan çekilmesinı uygun görme- diğini, çekilmesi halinde bankalararası eşitlik ve serbest rekabetin*ortadan kalkabileceğini işlem hacminin duşeceğini söyledi. Kalkınma ve yatırım bankalanmn menkul kıymet ıhracı görevlerini etkin bir şekilde ye- rine getirmeleri gerektiğini vurgulayan Mer- kez Bankası Başkan Yardımcısı Ercan Kum- cu ise bu yolla sermaye piyasasının gelişme- sinde önemli katkı sağlayacaklarına dikkat çekti. Avrupa-Türk Yaünm Bankası kurucu üyesi YavHz Canevi de Türk bankacılık sisteminin bugünkü sorununun "yatınm bankalanmn faaliyet alanıru sınırlamak olmadığım" ifade ederek, "Yatınm bankacıhğmdan ürkmeye- lim, sistemi sınırlamayahm" dedi. Borsa şirketlerinin 1989 yılı bilançoları Bltanço (mttyon Tl) Oönen varlıklar Duran vartıMar (net) Aktjf toplamt Kısa vadelı borçlar Orta ve uzun vadelı borçiar Borçlar toplamı Ödenmış sermaye Hısselerte teonsı! edıleme- yen sermaye EmısyO'i hacmı Yedek akçeler Yenıtien değerleme fonu Dönem kar veya zararı Özvarlık toplamı Pasıl toplamı Good Year 31.12.89 Gdir tafc.(wityoo TL) 113 547 Net Sattşiar 62 457 Satıslarm maliyet) 176 004 Faaliyet giderien 57 913 Diğer gelirier ve kariar 50 726 Dığer gıderler ve zarariar 108 639 finansman giderien 23 446 Faaliyet kârı ve zaran 4 909 Olağanustû gelırter 587 Olağanustû gıderler 12 415 Donem kân veya zaran 21 873 Ödenecek vergıler 4 135 Net dönem kân 67 365 176 004 31.12.89 371 757 323 205 17 218 158 — 19 367 12125 _ _ 12 125 7 990 4135 Bitanço (ntllyoa TL) Dönen varlıldar Duran variıklar (net) Aktrf toplamı Kısa vadelı borçlar Orta ve uzun vadelı borçlar Borçlar toplamı ödenmış sermaye Emisyon pnmı Yedek akçeler Yemden degerleme fonu Dönem kâr veya zaran Özvarlık toplamı Pasıf topıamı DÖKTAŞ 31.12.89 Gellr tab. (milyon TL) 32 806 Net Sattşiar 25 701 Satıslarm malıyeti 58 507 Faaliyet giderien 14 027 Dığer gelirler ve kâriar 9 141 Dığer gıderler ve zararlar 23 168 Fınansman giderien 10 500 Faaliyet kân veya zaran — Otağanûstü gelirler 6.143 Otağanûstü gıderler 15 672 Dönem kârı veya zaran 3 024 Ödenecek vergı ve diğer fonlar 35.339 Net dönem kân 58 507 31.12.89 74.039 58 432 7 725 3 771 — 3.979 7.674 — — 7.674 4.650 3 024 EĞİIIMM IDDUUYI2 ÖĞRETMENLER SÜRÜCÜ KURSU ŞİŞLİ'DE 1321318-13215 19 CanonRenkli Fotokopi Makinesi COLOR LASER COPIER hesmat EKONOMİDE KULIS MERALTAMER TOBB kesesinden UmreOdalar Bırliği Başkanı Ali Coşknn başkaniığında 20 kişilik bir TOBB heyeti, Sundi Arabis- tana "ticari" bir gezi yaptı. Ri- yad, Cidde ve Mekke meslek odalanyla görüşuldu. 10 günlük harcırah alınarak yapılan bu ge- zi, "rasüanüya bakın ki" Umret ye denk düştü. Heyet bu neden- le TOBB hararahıyla 3 gün Um- re yapmış oldu! Belki buna da itiraz gelmeye- cekti, ama heyette Çaoakkale Seramik'in imamı olduğu belir- tilen Osman Şekerci de, Coş- kun'un "danjşmanı" sıfatıyla yer almıştı. Coşkun'un "dantşacagı" çok şeyler ohnalı ki bir "dnnış- mao" daha vardr. Prof. Ne\zat Yalçıntaş... Kuzey Kıbns Turk Cumhuri- yeti'nde yapılan Odalar Birliği Ticaret ve Sanayi Konseyleri top- lantısında konu gündeme geldi. Anlatüdığına göre bu nedenle Coşkun'a geniş tepki doğdu. Ve sonuçta İbrahim Bodur'un yakın çevresinden olduğu belirtilen "Osraan Hoca"nın Suudı Ara- bistan'a yaptığı "ticari" gezinin masraflarının TOBB'den değil de Kaleporeden'den karşüanma- sına karar verildi. Bu arada bazı odalar birliği üyeleri, Umre'ye rastlayan bu Suudi Arabistan "ticari" gezisin- den esinlenerek Faşing sırasında bir Almanya "ticari" gezisi ve Rio Karnavalı sırasında Brezil- ya'ya bir "ticari" gezi düzenlen- mesi önerisinde bile bulundular. Osman Şekerci'nin Bodur Coşkun Grubu'ndaki "statüsu"nü sapta- mak üzere biz de kendi çapımız- da bir araştırma yapalım dedik. önce Ali Coşkun'un Genel Mü- dür olduğu Kaleporselen'i ara- dık. "Burada böyle biri çalışmıyor" dediler. Ardından Çanakkalc Seramik'in Istanbul- daki merkezini aradık. Orada da tanımadılar. Biz ısrar edince sor- dular ve telefonu bağladıkları ki- şi, "Osman Şekerci'nin Çanak- lcale Seramik'le nerhangi bir go- revi yok. Siz onu burada bula- mazsınız. Hem zaten hocalan- mız acaba Turkive'ye dondiiler mi?" dedi. "Ne nocaUn?" de- dik. "Dini hocalanmız" cevabını aldık. "Belki donmüstur. Biz kendisini nerede bıılabiliriz?" di- ye üsteleyince, Çanakkale'nin Çan ilçesindeki fabrikanın tele- fonunu verdiler. Bu kez "hoca"yı Çan'dan ara- dık. San'~aldaki hanım Osman Hoca'nın Çanakkale Seramik Fabrikası'nda çalışmadığını, kendisini bulmak istersek, ancak cuma günleri namaz vakti ora- dan aramamız gerektiğini bildir- di. Böylece, Osman Şekerci'nin TOBB gezisinde Ali Coşkun'a vereceği "danışmanük" hizmet- leri konusunda da aydınlanmış olduk. Odalar Birliği'nde bu arada başka '•şeyler" de oldu. örneğin TOBB Genel Sekreteri Naci Ural Oğuz, Başkan Coşkun'un muha- lefetıne rağmen "çok yoruldu- ğu" gerekçesiyle 45 günlük zo- nınlu izne aynldı. Şu sıra yeri- ne Genel Sekreter Yardımcısı Metin Yaraman vekâlet ediyor. Oğuz, muhtemelen hiç geri dön- meyecek. 27-28 mayıs günleri ya- pılacak odalar birliği secimleri- ne kadar genel sekreterliğe Ya- raman vekâlet edecek. Ya sonra? Sonrası kimin başkan olacağına bağlı. Bu arada 27-28 mayısta yapı- lacak TOBB seçimleri yaklaşır- ken, Başkan Coşkun'un bir ka- nun değişıkliğı 'istetinde" oldu- ğu da anlaşıldı. Ankara'da top- lanan ve 3 parti liderinın katıl- dığı Başkanlar Konseyi'nde ko- nuşan Coşkun, "TOBB Yönetim Kurulu'nu konseyler seçmesin. Eskiden olduğu gibi genel knml secsin" şeklinde bir oneride bu- lundu. Kimine göre Coşkun, ye- niden seçilme şansını genel ku- rulda daha guçlü göruyordu. Ancak yönetim kuruluna danış- madan böyle bir konuşma da yapamazdı. Argüden neden gitti?"Ozclleşürme en sevmedi- ğim konu. 64,5 trilyonluk bütceyi, 143 trilyonluk Top- hı Konut Fonu'nu yönetiyor- sunuz. Ama bir fabrikayı satamıyorsunuz. Olacak sey degil..." Bu sözler, özelleştirmeden sorumhı Devlet Bakanı Gü- neş Taner'e ait. Toplu Konut'ta özelleştır- meden sorumlu Başkan Yar- dımcısı Yılmaz Argüden'in istıfasından sonra iş- ler daha hızlı yürüyebilecek mi? Yılmaz Argüden, neden istifa etti? Ekonomi kulislerinde bu hafta en çok sorulan sorulardan biri buydu. Rivayet ise muhtelifti. Kimine göre özelleştirmedeki "bahtsızlıklar" nedeniyle bir "gttnah keçisi" aranmış, önce fa- tura Başkan Ökkeş Özuygur'a çıkanlacak gibi ol- muş, ancak sonuçta Argüden istifa etmişti. Çun- kü "Özuygur zaten özelleşlirmeyle hiç ilgilenmi- yordu. tşler ynvaş gidiyorsa bunun sorumlusu Ar- güden olmaîıydı. Zaten Argüden fazla bıirokrat davranıyordu." Kimine göreyse özelleştinne konusunda her ka- Taner: "Özal uzağı göremez!" îster inanm, ister inanmaym... Ama Devlet Bakamnuz Güneş Taner, Finans Dünyası dergisinin önceki akşam tstanbul'da du- zenlediği yemekli sohbet toplan- tısında, "Ben uzağı göriiriira, Özal miyoptur" dedi. Ekonomiden sorumlu tek ba- kanın kendisi olduğunu, "en ya- kın arkadaşı Yaman'ı borsanın başına getirdiğini", "konvertibi- lite karannı 48 saat gibi dunya- da gorulmemiş bir sürat içinde aldıgım", "Merkez Bankası'nın politikasındaki başanda bile kendisinin büyük payı olduğu- nu", esprili ve dinleyeni hiç sık- mayan bir ûslup içinde anlatan Taner, Türkiye'nin 10 yılda na- sıl ileri gittiğini de ballandıra ballandıra anlatıp toz pembe bir tablo çizdikten sonra şöyle de- di: "Diyeceksiniz ki sen Cumhur- başkanı Özal'la aynı gozlükler- le bakıyorsun. Hayır bakmıyo- raz. Ben hipermetropum. Sayın özal miyoptur." Gecenin esprili ortamı içinde biz de bu sözleri duyunca ister istemez bir sıçrama yapıp hiper- metrop ve miyopun lugat tarif- lerini hatırladık. Hipermetropun lugattaki karşılığı "nzakgören"- dir. Miyopunki de malum "ya- kıngören." Acaba her haliyle Türkiye*yi bir kendisinin, bir de Cumhur- başkanı Özal'ın yönettiği hava- sında olan Sayın Bakammız Gü- neş Taner, hipermetrop-miyop falan derken bizlere başka sıçra- malar mı yaptırmak istedi? fadan bir ses çıkıyor, Argüden'in elini-kolunu bağlıyorlar, iş yapamaz hale getiriyorlardı. Özel- leştirmenin "patronu" Arguden'di, ama nihai ka- rar mercii kendisi değildi. Kamuoyundan gelen muazzam bombardıman da eklenince kımse ha- reket edemez hale geliyordu. Böyle bir ortamda, üstelik nihai karar yetkisi de olmayan bir kişi, so- rumlu tutulamazdı. Kimileri ise Argüden'i fazla sert buluyorlar, Özuygur ve Taner'le arasının iyi olmadığıra da ha- tırlatıyorlardı. Argüden pek çok konuda başına buyruk davraruyor, kimseye bılgi vermiyordu. Bu göriişe göre bardağı taşıran son damla aralık ayın- daki bir olayda yaşandı. Bakan Guneş Taner, Türk Kablo'daki Toplu Konut hisselerınin satışa çıkarıldığını gazetedekı ilanlan görunce oğren- miş, o hjşımla Özuygur'u arayıp "Bana niye ha- ber vennediniz?" diye çıkışmış. "Neyi haber ver- medik?" yanıtım alınca Özuygur'un da haberi ol- madığı ortaya çıkmıştı. Ve o gün tpler kopmuş- tu. Ancak herkesin hemfikir olduğu nokta, Argü- den'in çok durüst, çalışkan ve prensip sahibi ol- duğuydu. Bu konuda farkh sesler çıkmıyordu. Argüden iş hayatına muhtemelen Istanbul'da özel sektorde devam edecek. Dünya Bankası'nda- ki eski işine dönmeyi ise duşunmüyor. Özakatlar savaştı, Transtürk kazandı Sürenler, Egebank'a ortak arıyor 15 martı da önceki gün geri- ıde bıraktık ve Izmırli özakat •Grubu'nun kontrolü fiilen Transtürk Holding'e geçti. Özakat Grubu'nun karmaşık yönetim yapısına göre Trans- türk, özakat Holding'in yüzde .44 hissesini satın alarak yönetim ikurulunda 6 sandalye elde etti. Ancak 11 kişilik yönetim kuru- llunda çoğunluk için 7 sandalye jgerektiğinden Ergün Özakat'ın "oy hakkı" da 5 yılhğına Trans- ıturk tarafuıdan kiralandı ve san- (dalye saynsı 8'e yükseldi. Trans- (turk, özakat Holding'in yüzde <44'lük hissesi için nakden ve de- tfaten 10 milyon dolar (yaklaşık ;25 milyar lira) ödevecek. özakat Holding, grubun en önemli şirketi Otomobilcilik AŞ'nin yüzde 55'inı kontrol edi- yor. Otomobilcilik AŞ ise Ege- baak'ın yüzde 75'ini kontrol edi- yor. Ancak holding dışındaki dı- ğer kuruluşlarda normal ticaret kanunlarına gore salt çoğunluk- la karar alınabiliyor. Suren ailesi, otomotiv konu- sunda yıüarın deneyimine sahip. Ancak bankacılık için aynı şey söylenemez. Üstelik geçmişte Meban gibi hatırlanmak bile is- tenmeyen bir deneyim de var. Transturk Holding Yönetim Kurulu Başkanı Farnk Süren, "Tercihimiz, Egebank'a bir ban- kacı ortak almaktır. Bu ortak, bir başka banka olabileceği gi- bi bankacılıktan anlayan bir gnıp da olabilir" diyor. Sıiren- in bu sözlerinden yola çıkarak banka sahibi olmak isteyen Ka- ramebmet kardeşlerin Egebaak konusunda yeniden devreye gı- rebilecekleri akla gelıyor. TÜSÎAD'm enflasyonu Türk Sanayici ve tşadamla- n Dernegi (TÜStAD) tstişare Konseyi'ndeki "izdüıamı" on- lcmek için olağanustû genel kurul topîuyor. 12 nisandakı genel kurulda 60 kişilik kon- sey 90 kişiye çıkanlacak. Ay- nca yılda 2 kez yapılan toplan- tılann ikisine de mazeretsiz ka- tılmayan üyeler, bır sonrakı yıl istişare konseyi uyesi olamaya- cak. Bu arada TÜSÎAD'm enf- lasyonu, galiba resmi rakamia- nn çok üstunde, Zira önceki yıl 1,5 milyon lira olan üye taban aidatı, geçen yıl 4 milyona çı- karılmıştı. 1990 yıh aidatı ise 12 milyon lira olarak açıklandı. BURO MAKINELERI TİCARET A.Ş | Tel- (11151 59 20 (9 hat) Faks (1) 143 78 15 Dünya'da ve Türkiye'de 1NUMARA QBILGITASA.S. Türkiye Tek Distribütörö l'5(W20 (10 Hatl •AD/>N* 14SS43 133603 • ANKARA 11702% 1170297 MANTAIYA 115341 18 12 45 • IZMIft 132324-25 1701 • 13 63 03 • SAMSUN 151166 151169
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle