02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 12 MART 1990 Bir Yargıtay Ceza Genel Kurtılu Kararı ve 14K142 Yargıtay Ceza Genel Kurulu, ulkemizde ceza yargılaması alanında en yüksek yargı organıdır. Nesnel olarak ulkemizin en bilgili, yetenekli ve deneyli hâkımleri bu kurulda gorev yapmaktadır. Konunun ilginç yonu, bu yetenekli hâkimler bir şiir ve yazıda suç bulunup bulunmadığı konusunda ikiye ayrılmakta, yarısı yazı ve şiirlerde suç gorürken oteki yansı suç gormemektedir. HALİT ÇELENK Hukukçu Son yıllarda ve özellıkle gende kalan aylarda Ceza Yasası'ıun 141-142 maddelerı basında, telev ızyon- da ve kamuoyunda yoğun tartışmalara konu oldu Bu tartışmalarda maddelenn tamamen kaldınlması, maddeler korunmakla beraber maddelere zor öğe- sının eklenmesı ya da cezaların hafifletılmesı gıbı değışık önerıler ılen sürüldu Başbakan ve Adalet Bakanı, maddeler uzennde araştırma yaptıklarını, ünıversıte öğretım uyelerınden görılş ıstedıklerını, çeşıtlı önenlerı değerlendıreceklerını, kamuoyunda konunun tartışılmasıru ıstedıklerını, ortaya çıkacak değışık göröşlere göre bır yasa tasarısı hazırlaya- caklannı açıkladılar Bız otuz yüı aşkın bır süreden ben 141-142 mad- deler ıle ılgılı uygulamalann ıçınde bulunmuş ve bu uygulamalan yakından ızlemış bır kışı olarak mad- delenn bılım, sanat ve duşunce açıklama özgurlü- ğünu köstekledığıne, entelektuel alandakı gelışme- lerımızı engelledığıne mandığımız ıçın tumden kaj- dırılması gerektığıne ınanıyoruz Bu konudakı gö- ruşlerımızı kıtaplarımızda, yayınlarımızda da dıle getırdık Maddeler kaldırıldığı takdırde Ceza Yasa- sı'nda bır boşluk doğmayacağı gerçeğı de bugun ar- tık belırgın bır hal almış bulunmaktadır 141-142 maddelerle ılgılı duşuncemızı bövlece açıkladıktan sonra, bu vazımızda Vargıtay Ceza Ge- nel Kurulu'nun bır kararını da örnek göstererek maddelenn kaypaklığını, her yöne çekılebıhrlığını ve bu nedenle de "suçlann yasallığı" ılkesıne aykı- rı bır nıtelık taşıdığını bır kez daha açıklamak ıstı- yoruz Hâkımleri ıkıye bölen olay Ankara Basın Sav- cılığı tarafından Türkıye öğretmenler Sendıkası An- kara Şubesı'nın haber bültenınde yayımlanan kımı yazı ve şiirlerde komunızm propagandası yapıldığı ılen sürulerek bultenın sahıp ve sorumlu müduru Öğretmen Cemıl Çakır hakkında Türk Ceza Yasa- sı'nın (TCY) 142 maddesıne gore kamu davası açıl- mıştı Davayı gören Ankara Uçüncu Ağır Ceza Mahkemesı, yazı ve şurlerde suç bulunup bulunma- dığı konusunda uzman ünıversıte öğretım üyelenn- den bıhrkışı raporu ıstemış ve seçılen bılırkışıler suç olmadığı yolunda rapor düzenlemışlerdır Mahke- rae, bu rapora ve kendı değerlendırmesıne dayana- rak beraat karan vermıştır C Savcılığı'nın temyız yoluna başvurması sonunda Yargıtay Bırıncı Ceza Daıresı, mahkemece verılen beraat karannı oyçok- luğu ıle bozrnuştur Ankara Üçüncu Ağır Ceza Mahkemesı, bozma gerekçelennı yennde görmeye- rek beraat karannda dırenmıştır Bu nedenle dava dosvası, Yargıtay Ceza Genel kurulu'na göndenl- mıştır Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 18 Şubat 1974 gu- nunde konuyu gorüşmek uzere toplanmış, toplan- tıva katılan 34 hâkımden 17'sı yazı ve şiirlerde suç gormeyerek kararın onanması ve 17'sı de beraat ka- rannın bozulması doğrultusunda oy kullandığından çoğunluk sağlanamamış ve toplantı ertelenmıştır 18 Mart 1974 gununde >apılan ıkıncı toplantıya 31 uve katılmış, bu uyelerden 17'sı propaganda suçu- nun oluştuğu ve 14'u de oluşmadığı doğrultusun- da ov kullanmış ve beraat karan 14'e 17 gıbı zavıf bır çoğunlukla bozulmuştur Yargıtay Ceza Genel Kurulu kaıannın sonuç bolumunde şoyle denılmış- tır "Açıklanan nedenle teblığnamedekı ıstek gıbı dırenme hukmunun bozulmasına, 18 Şubat 1974 gunlu muzakerede gerekh çoğunluk sağlanamadı ğından 18 Mart 1974 gununde çoğunlukla karar venldı" (1) Öncekı toplantıda lehte oy kullanıp da mazeretı nedenıyle ıkıncı toplantıya katılamayan ya da bı nncı toplantıya katılmayıp da ıkıncı toplantıya ka- tılan ve aleyhte ov kullanan uyelerın tutumu da so nuca etkılı olmuştur Kaypak maddeler Yargıtay Ceza Genel Kurulu, ülkemızde ceza yargılaması alanında en yuksek yargı organıdır Nes- nel olarak ulkemizin en bılgılı, yetenekli ve deneyli hâkımleri bu kurulda görev yapmaktadır Konunun ılgmç yönü, bu yetenekli hâkimler bır şıır ve yazı- da suç bulunup bulunmadığı konusunda ıkıye ay- nlmakta, >ansı yazı ve şıırlerde suç gorürken ötekı yansı suç görmemektedır 141-142 maddeler "ka- sıtlı suçlar"ı duzenleyen maddelerdır Yanı yasaya göre kasıt yoksa suç oluşmamaktadır Ulkemizin en bılgılı ve deneyli hâkımleri bır şur ya da yazıda suç bulunup bulunmadığı konusunda yan yanya anlaş mazlığa duşebıhyorsa, yazı ya da şun yazan kışı- nın propaganda kastıyla, yanı yazdığı yazı ya da şı- ırde suç olduğunu bıle bıle hareket ettığını varsav- mak olası mıdır'* En yetenekli ve deneyli ceza hâ- kımlen bır yazının suç ıçenp ıçermedığı konusun- da değışık değerlendırmeler yapabıhyorsa, vatan- daşın, yazarın ve sanatçının suç ışledığını, bıle bıle yayın yaptığını kabul edebıhr mıyız7 Suç kimde? Olağan donemlerde maddelerın yumuşak bır uy- gulamava konu olduğu, olağanustu dönemlerle sı- kıyönetım hallerınde de yoğun ve sert uygulamala- ra gıdüebıldığı bılınmektedır Maddelerın öğelen tum donemlerde aynı olduğuna göre bu değışık uy- gulamalar nereden kavnaklanmaktadır'' Açıktır kı bu değışık uvgulamalar, maddelenn kaypak, her yö- ne çekılebılır nıtelığınden doğmaktadır Aynı vazı, konuşma, şur ya da kankatur hakkında bır hâkım suç görurken, bır başka hâkım suç goırneyebılmek- tedır Ornek olarak verdığımız Yargıtav Ceza Ge- nel Kurulu karannda en deneyli hâkimler ıkı gru- ba aynlmışlar, değışık değerlendırmeler yapmışlar ve değışık o> lar kullanmışlardır Boylece yazann ve sanatçının yazgısı, bu değışık görüşlere ve uygula- malara terk edılmıştır Suç yasanındır Çunku mad- deler "suçlann yasallığı" ılkesıne aykın bır nıtelık taşımaktadır Suçlann yasallığı ılkesı, yasal duzen- lemelerde suçlann açık-seçık ve hıçbır yoruma ola- nak vermeyecek bır bıçımde saptanmasıdır Bu da bır yandan uygulamada tutarlılık, öte yandan da vatandaşa güvence sağlamaktadır Maddelere "zor" öğesının eklenmesı >a da ceza mıktarlannın azaltılması bu kaypaküğı, bu tutar- sızlığı ortadan kaldıramayacak, vatandaşa hakkı olan guvenceyı sağlayamayacaktır Sonuç 141-142 maddelenn kaypaklığı, her yöne çekıle- bılırlığı "suçlann yasallığı ükesı"ne aykınlığı, bun- ların Ceza Yasası'ndan çıkarıhnasının önemlı ne- denlennden bırını oluşturmaktadır Maddelenn kal- dınlması vatandaşı, "guvencesızlık"ten de kurtara- caktır Uygarlığın mahkûm ettığı bu çağdışı mad- delenn yasalanmızdan çıkanlması demokratık bır duzene geçışın önkoşullanndan bındır (1) Yargıtay Ceza Genel Kurulu K 18/3/974 gun, 973/530 Es 9^4 16' karar EVET/HAYIR OKT4YAKBAL Bütün BunlarUnutulurmu? Hıç cumhurbaşkanına, başbakana telgraf çekmeye kalkıştı- nız mı9 Kolay değıldır bu' Once kımlığınız saptanır adınız, ad- resınız alınır Telgrafınız okunur, bır çeşıt sansur edılır Telefonla böyle bır telgraf yazdırmaya ıse olanak yoktur Ulkede demok- rası var denılıyor, ama bır cumhurbaşkanı bır başbakan kımı zaman kutsal bır makamın sahıbı sayılıyor 1 Bır teğmen Baba adlı bır genç adam Cumhurbaşkanı Ozal'a bır kınama telgrafı çekmış Sen mısın boyle bır ışe kalkışan? Al- mışlar, akıl hastanesıne yatırmışlar Oyle ya delı olmalı bu ışı yapmak ıçın' Hele askerse, hele tegmense büsbütun çılgınlık- tır böyle bır davranış'En guzel sözu DYP'lı Kıratlı soylemış "Özal'a her tepkı gösteren akıl hastası dıye nıtelenecekse tum ülke tımarhane olur" Ben Bay Özal'ı Türkıye Cumhurbaşkanı olarak benımseme- yerılerdım Parlamentodakı ıktıdar partısının oylanyla Çankaya'ya gıden bır kışı Ustelık ıktıdar partısının son seçımlerde yüzde yırmılere en son kamuoyu araştırmalarında ıse yüzde on beş- lere düşmuş bır oya dayandığı da ortaya çıkmış 1 Böyle bır azın- lık partısının oylanyla Çankaya yokuşunu tırmanan bır kışıyı ul- kenın en az yüzde seksenı Cumhurbaşkanı sayamazsa haksız mıdır? Demek özal'ın tutumunu beğenmeyen, onun Cumhurbaşkan- lığını ıçıne sındıremeyen her yurttaş akıl hastası 1 Halkımızın yüz- de seksenı akıl hastası, Bay Özal'a güven duymakta dırenen yuzde on beş yurttaş ıse herkesten akıllı 1 Teğmen Baba'yı nasıl bır yazgı beklıyor dersınız 1 Akıl hasta- nesınde tutuklu gıbı aylar geçırmek mı? Ote yanda hıçbır suçu olmayan, ama yıllarca cezaevlerınde yatan türlö ışkencelerden geçenler ıse sayısız Hıç değılse Bay Baba bır 'eylem' yapmış, bır telgraf çekmış 1 Ya evınde, okulunda, ışyennde çalışırken gelıp karakola oradan savcılığa, oradan cezaevıne suruklenenleri Mıllıyet gazetesınde Ercument Işleyen'ın Adalet yarası, hu- kuk çılesı' yazısında anlattığı olayları okuyunca Baba nın başı- na gelenlerı çok hafıf, önemsız bulmamak elde mı? Genç bır hekım, Bayan Şükran Aydın 82 yılında bır gûn evın- den alınır Sıyası Şube'ye göturülur Yataklık suçlusudur, çete üyesıdır' Budur suçlama 1 Bır ay gözaltında turlü acılardan ge- çer çocuğunu düşurür Mahkeme onu tutuklar dokuz buçuk ay Metrıs'te yatar Mektuplarındakı S harfını orağa benzetırler, 'S'yı doğru dürust yaz' derler' 9 buçuk ay sonra suçsuzluğu or- taya çıkar Dıyorkı "Hapısten çıktıktan sonra evım yoktu Kıra- ladığım ev boşaltılmış, eşyalarım yakınlanma dağıtılmıştı Şım- dı cezaevınde polıste geçırdığım günlerden sonra evde tek ba- şıma kalamıyorum Elımden zorla alınan bunca zamanımı kım bana gerı verecek? ' Saıt Efe adlı ılkokul öğretmenının seruvenı ıse en korkunç film- lerde bıle yaşanmamıştır Dıyarbakır cezaevınde yaşadıklarını şoyle anlatıyor Hep olum tehlıkesıyle baş başaydık Her ya- takta uçer dorder yatıyorduk En ufak bahane ıle oldürulesıye dövülüyorduk Bır arkadaş dayaktan öldu Bır gun havalandır- mada duvar dıbınden bır fare geçtı Gardıyanlar bıze 'fareyı tutacaksınız' dedıler 0 fareyı bız değıl dort kedı tutamazdı Ama dayak korkusundan kendımızı yerden yere atıp fareyı yakala- dık Gardıyanlar bu sefer 'Fareyı besleyeceksınız, fare ölürse sorumlusu sızsınız' dedıler Çaresızdık Farenın boynuna ıp ge- çırdık Yemek artıklarımızla beslıyorduk Farenın su ıçıp ıçme- dığını bılmıyorduk, ama yıne de bulunduğu yerde su bırıktırıyor- duk Bır gun fare oldu Ogun hepımızı sıra dayağından geçırdı- ler ' En akıl almaz korku romanlarında, fılmlerınde bıle yer alma- yacak bır olay' Kıtaplarda okusak, sınemada seyretsek bu ka- darı da olur mu, amma da abartılmış' demez mıyız' Ne var kı hepsı gerçek Dıyarbakır Cezaevı'nde 1981 yılında yaşanmış bır dram Öğretmen Saıt Efe 15 ay mahkemeye bıle çıkartılma- mış Sonra bır gün serbest bırakılmıs "Dışarıda yaşadıklarım çok daha ağır oldu Dört çocuğumu- zun geçımını sağlamak ıçın çalışmak zorundaydım Inşaatlar- da yollarda çalıştım Insanlar bana tuhaf gelıyordu Uzun za- man kendıme gelemedım Yıllarca aılemle bırlıkte açlık çektım Hepsı haksız bır suçlamadan kaynaklandı Asılsız bır ıddıa yü- zunden yaşantım altüst oldu'" Şımdı Marmarıs'te anılarını yazan kışı, onunla bırlıkte bütün bu olaylarda sorumluluğu olan dort arkadaşı boyle olayları duy- dukça, okudukça ne derler ne dusunurler' 'Magic Box' ve Antenlere Çanak Tırtanlar MALlYEVEGÜMRÜK BAKANLIĞI'NDAN MALİYE MÜFETTİŞ YARDIMCILIĞIGİRÎŞ SINAVI Malıye ve Gumruk Bakanhğı Teftış Kurulu Başkanlığı'nca 9 Nı- san 1990 Pazartesı gunu saat 09 OO'da Ankara ve tstanbul'da Malı- >e Mufettış Yardımcıbğı Gırış Smavı açılacaktır SINAVA KATILABİLMEK İÇİN a) Devlet Memurlan Kanunu'nun 48'ıncı maddesınde yazılı nıte- lıklerı haız olmak, b) 01 01 1990 tarıhı ıtıbarıyle 30 yasını doldurmamış bulunmak, c) Sıyasal bılgıler, ıktısat ışletme ve ıktısadı ve ıdarı bıhmler fa- kultelerınm (veya eşıtlerı olan yurtıçı ve yurtdışı fakülte veya yuksek okullardan) bınnden mezun olmak d) Erkeklerde askerlığını yapmış veya erteletmış olmak (halen as- kerlık gorevını yapmakta bulunanlar, terhıslennden sonra atamala- rı yapılmak uzere sınava kabul edılebılırler), e) Her turlu ıklım ve çalışma şartlarında görev yapabılecek sağlık- ta olmak, f) Malıye mufettışlığının gerektırdığı nıtelıklerı taşımak, g) Daha önce bır kereden fazla bu sınava gırmemış olmak, gerekmektedır Sınavlarda gırış şanlannı ve sınav konulannı güsteren broşür ıle muracat formu yukanda belırtılen öğretım kurumlarından, Anka- ra da Teftış Kurulu Başkanlıgı ndan, lslanbul ve Izmjr de de Malı ye Mufettışlıklerınden sağlanabılır lstekhlerın gereklı belgelerle bırlıkte en geç 23 Mart 1990 Cuma gunu çalışma saatı bıtımıne kadar Teflış Kurulu Başkanlığı'na bız zat ı.e>a posta ıle başıurmaları gerekmektedır Poscada vakı gecık meler dıkkatc alınmayacaktır llan olunur Basın Radyo ve televizyonla yayın hakkı Türkiye dahilinde sadece TRT'ye ait olabildiğine göre TRT (eser sahibi olsun veya olmasın; yahut yayımlanan eser sayılsın veya sayılmasın) bu maddeden faydalanarak üçuncü şahıslara karşı her turlü hukuki ve cezai kovuşturmaya kalkışabilir. GÜRSEL ÜSTÜN Magıc Box, kulüplere 9 mılyar vaat etmış- ken, 1 8 ınlyonluk çanak anten getırtmevı planlamaktadır Turkıye"mn bu ağır ve oran- sız malı porteyı yuklenmesı hem aküsızca hem de gereksızdır Doktrıne göre "yasal boşluk" yoktur ve kulüplerle yapüan anlaşmalar, Borç- lar Yasası 19-20 md ya da FSEK 51 md ge- reğınce geçersızdır Tekel konumuna son ve- rılecek TRT, ulusal kuruluş olarak (BBC gı- bı) korunmalı ve ol»y bankerler skandalına dönüşmeden, Türkıye'de özel televızyona ıve- dıhkle ızın venlmelıdır Ne var kı bır hukuk devletınde, yasal duzenlemeler yapılınca>-a ka- dar, hıçbır yasadışı gınşune seyırcı kalınamaz. Bravo Magıc Box'a' Bugüne kadar kımse- nın (Avrupa Konseyı, Kutlu-Sargm ) deleme- dığı anayasadakı çağdışı kurallan delmeyı (ne- redeyse) başardı Sayın Toskay'ı kutlamak ge- rekır 1 Ama yıne de bazı deneyımlı kalemlerce "bunda bır ış var " endışelen dıle getırıhyor Kışısel kanıma göre ne Sayın özal ne de Sa- yın Toskay, bu olayda "art ruyetlı" olabıhrler Ancak bazen öyle "Dallasvan" entnkalara ta- ruk oluyoruz kı bakıyorsunuz ınsan (bılmeden) bazı farkh amaçlara alet oluvermış Sayın M Tklı öngören'ın "Magıc Box ola yında bır gızlılik ve kurnazlık olabılır" şek- linde (hukuksal çerçevede) dıle getırdığı ulu sal nıtelıktekı kuşku bana (başımdan geçen) tatsız bır başka olayı anımsattı Bazen tıcan olaylarda gerçek amaç öyle gız- lenır kı bu tıcan dehaya C) şaşar kalırsınız. Nıtekım, 1984 yılında Türkıye'dekı korsan ka- setlen ımha ettırmek ıçın çırpınan unlu bır ya- bancı fılm şırketının Ortadoğu temsılcısı Mr A B Smıth'ın neden tazmınat (yanı üzumu yemek) yerıne bağcıyı dövme seçeneğını (FSEK 68 md ) yeğledığmı bır turlü anlaya- mamış ve önenyı reddetmıştım. Ingılız centıl- menı ıle yaptığımız toplantılarda, evsahıbı ve gözlemcı roluntı oynayan bır Türk firması, ıkı yıl sonra, pıyasa>a ımhası ıstenenlenn karşıtı bır urun çıkarınca durum ortaya çıktı Amaç, telıf hakları, temsılcılık falan değıldı, adam- cağız bızı maşa olarak kullanıp pıvasadakı ka- setlerı mahkeme kararlan ıle ımha edıp, kar- şıt ürünu pazarlayacak Türk fîrmasına el değ- memış bır pıyasa temın etmek ıstıyordu Demek ıstedığım şu, bunlar doğal ve ulu- sal kuşkulardır ve de genellıkle çok haklı ne- denlere dayanır Kaldı kı basındakı bu konu ıle ılgılı başlıklar çok ılgınç "Merkezı lsvıç- re'de olan Magıc Box, Almanya'dan Turkıye'>e yayın >apacak", "Magıc Box, 1 lıg kuluplen ıle anlaşmalar yaptı", "Magıc Box 300 000 ça- nak antemnın bır fırma tarafından ıthalıne derhal başlanacağmı bıldırdı", "Çanak anten- lenn -receıver harıç malıyetı 5-6 mıl)on TL" öncelıkle belırtmek gerekır kı 1982 Knaya- sası'mn 133/1 maddesı, 2954 SK ve FSEK 43 md'de >er alan TRT tekelı, hıçbır şekılde adıl ve çağdaş değıldır Teknolojının bu çağdışı hu- kuk normuna karşı kazandığı >engıyı destek- lemek gerekır Ancak butun bunlann gerek- sız bır ıvedılıkle ve de\ letın onurunu zedele- yecek şekılde oluşturulması, hukuk devletı ıl- kesı ıle bağdaşmaz Çunku devletın yetkılıle- n kendı koyduklan kurallara kendılen uymaz- larsa, artık bır hukuk devletınden söz edıle- mez Bu sakıncaları onlemek ıçın de henuz fazlaca geç kalınmamıştır, çunku kulüplerle ımzalanan anlaşmalar dahıl olmak uzere va- pılanların tumu, Türkıye dahilinde geçersız- dır Anayasanın 133 maddesı ve2954 sa>ilı va- sa, Türkıye'dekı radyo ve televızvon yayını te- kelını TRT'ye bırakmıştır Ancak "yayın" ve "eser sahıplığı" tammlan (esas olarak) 5846 sayılı vasada yer almaktadır FSEK 5 mad- desınde eser turlerı sınırlı olarak sayılmıştır 5846 sayılı yasanın 25 maddesı,' radyo ve te- levızvonla yayın hakkını" tanımlar ve 43 mad- de>e gore bu hak, bızatıhı eser sahıbı tarafın dan dahı kullanılamayıp ancak TRT'ye aıt ola- bılır Nıtekım, doktrınde de Türkıye dahıün de "radyo ve TV ıle vayın hakkı" açısından "eser sahıplığı" sıfatmın pratıkte ancak TRT'ye aıt olabıleceğı şu ıfade ıle belırtılmek- tedır "Radyo (ve TV) ıle yayın hakkı bu ku ruluşlar (TRT v b ) dışında kalan eser sahıp- lerı tarafından bızzat kullanılamaz" (Bkz Doç. Dr Şafak Erel, Turk Fıkır ve Sanat Hu- kuku s 140) Bu durumda, Türkıye toprakla- rına >önelen televızyon yayınlarına aıt hakla- rın eser sahıplerı tarafından Magıc Box'a dev- redılmesı hukuken mumkun değıldır (Hatta Turkıve've yönelık olmayan TV yayınlanna ılışkın haklann dahı, eser sahıplennce Magıc Box'a devrı dahı tartışmalıdır) Denecekur ta "Spor karşılaşmalan eser sa- >ılmazsa FSEK hükumlen, bunlara ılışkın de- vırler ıçın geçerlı değıldır" Oysa FSEK 84 md "eser sahıplerım" değıl -konumuz açısından- yayın aracı sahıbını korumaktadır ve buna go- re "Bır ışaretı, resrru veya sesı haklı olarak yayan , aynı ışaretın, resmın veya sesın 3 bır kışı tarafından aynı vasıtadan faydalanılmak suretıyle yavımlanmasını men edebıhr aykın hareket edenler hakkında haksız rekabete mu tealhk hukumler uvgularur " Radyo ve televiz- yonla yavın hakkı Turtaye dahilinde sadece TRT'ye aıt oiabıldığıne göre TRT (eser sahıbı olsun veya olmasın, yahut yayımlanan eser sa- yılsın veya sayılmasın) bu maddeden faydala- narak üçuncu şahıslara karşı her turlü huku- kı ve cezaı kovuşturmaya kalkışabilir Bu kez de denecektır kı "Ya>ınlar Turkıve^ den değıl Almanya'dan yapılacaktır, yasada- kı tanımlamalar Türkıye'dekı yayınlar ıçındır, olavda uvgulanamaz" Bu da başka bır yanıl- gıdır ve canlı jayınlar ıçın geçerlı olması mum- kun değıldır Nasıl yapılacaktır canlı yavın 9 Örneğm lnönü Stadyumu'ndakı bır naklen ya- yın arabası maçın göruntusunu uyduva gön- derdığınde, Turkıye'ye yönelık yayının ılk ha- reketını başlatmayacak mıdır 7 Bu hareket Turkı>e ıçınde değıl mıdır" 1 Turkıve'ye vöne- lık değıl mıdır 9 O halde, canlı yavın ancak Türkıye"den Alman>a'ya, oradan tekrar Türkı- ve'ye yapılacaktır Görulduğu gıbı, canlı ya- yın açısından harekette "bölunebılırlık" var- dır Nıtekım, konunun uzmaru Sayın Prof Dr Duvgun Yarsuvat, aynen şoyle demektedır ' hareketlenn bolunebılmesı halınde nakıs te- şebbüsun gerçekleşeceğı kabul edılmelıdır Su- çun gerçekleşmesı ıçın radyo (veva TV) ıle yayına yonehk hareketlerın yapılması veterlı- dır Bu hareketlenn vapıldığı an maddede (FSEK 72/4) yer alan suç oluşmuş olur ' (Bkz , Eser Sahıbı ve Hakları s 236) Uluslararası anlaşmalar açısından, Türk va- salanna göre men edılmış bır hareketın, Al- man>a'dan uvdu vavını ıle yapılmasına ne de recede mudahale edılebıleceğı ayrı bır sorun- dur Çunku "kanunların mulkıhğı" ılkesıne göre Türk yasaları sadece Turkıve dahilinde geçerlıdır Ancak TRT'nın TV-5 va> ınları ıçın Almanya ıle yaptığı anlaşmaya göre "TV-5 ya- vınlannda hıçbır yabancı ^yına >er vermeye- ceğını vukumlenmış olması " kanunlann mul kıhğı ılkesının sakıncalarını ortadan kaldırır nıtelıktedır, yanı yapılacak anlaşmalarla bu tur sakıncaları bertaraf etmek mumkundur Demek kı ortada (özellıkle canlı vayınlar ıçın) hıçbır yasal boşluk yoktur, olsa olsa cag- dışı bir anayasa maddesı ve bunun açıkça ıh- lalıne seyırcı kalınması gıbı alaturka eğılım- ler vardır Ovle kı orneğın Uskudar'dan Be- şıktaş'a geçmek ıçın Kafkaslar'dan dolanma- ya benzer bır durum varatılmıştır Bır de olavdakı çıft standart unsuruna de- ğınmek gerekır Bu gırışımı, Sayın Tunca Tos- kay yerıne, orneğın (Umut fılmını Turkı>e'>e getıren) Doğu Perınçek yapsa ıdı, herhalde şu anda DGM'de yargılanı>or olurdu ve kımse "vasal boşluk var" mazeretının arkasına sığı- namazdı Kaldı kı buyuk hukuk bılgını Ge- orges Scell'ın savunduğu ılkelere gore (Bkz Mılletlerarası Hukuk 1, s 166 Prof Dr Edıp Çelık) "vacum jurıs" (hukukta boşluk) ola- maz, MK 1 maddesınde de sonuçta, yasanın lafzında boşluk olsa bıle bunun hâkım tara fından doldurulacağı belırtılmektedır Magıc Box, kulüplerle bır anlaşma yaprruş- tır Bu anlaşmaya göre 11 kulube ılk tedı>-e ola- rak 85'er bın dolar (toplam 935 000 dolar) ode- yecektır Dört büyük kulube altışar mac, dı- ğer yedı kulube ıse ıkışer maç olmak uzere top- lam 38 maç ıçın yavm garantısı vermıştır, her maç ıçın ellı bın dolardan (toplam 1 900 000 dolar) öde>ecektır Yayımlanan her maçta ay- rıca (ortalama) 21 000 dolar reklam yuzdesı de yukümlendığıne göre 38 maçta aynca 798 000 dolar ödeme yapacaktır Yukarıdakı (parantezlı) uç rakamın toplamı 3 633 000 do- lar, yanı yaklasık 8 784 594 000 TL eder Bu- na karşın Magıc Box, "300 000 çanak antem- nın bır fırma tarafından Turkı>e'ye getı- rıleceğını" beyan etmıştır Bu fırma ( 9 ) han- gısıdır 7 Magıc Box'a çanak tutan başka fır- malar mı vardır 9 Şımdı eğn oturup doğru duşunelım Bı ça- nak antenın -receıver ve decoder harıç- malı- vetının 6 mılyon TL olduğu esasına göre uç- yuz bın çanak antenın Turkıye'ye getıreceğı malı yuk 1 8 trılyondur Acaba kulüplere va- at edılen 9 mılyar TL'ye karşıhk, bu bedelın yaklasık 200 mıslıne varan 1 8 trüyonluk ış mı garantıye alınmaktadır 7 Bır de PTT Genel Müduru'nun "Ikı yıl sonra çanak antenler çö- pe atılacak" şeklındekı beyanı hatırlanırsa du- ruma seyırcı kalmanın sakıncaları ortaya çı kacaktır Pekı, mudahale ve yasal düzenleme ıçın geç kalınmış mıdır 7 Kanaatımce, henüz geç kalın- mış değıldır Geç kalmmış değıldir, çünkü ne çanak an- tenler yurda gelmıştır ne de kulüpİCTİe yapı- lan anlaşmalar geçerlıdır. Şu anda geçerlı olan mevzuata göre televızyon yayın hakkı (yuka- rıda aynntılı olarak anlatıldığı gıbı) ancak TRT'ye aıt olabıleceğınden, bu anlaşmaların konusu "hukuka" ve "kamu duzemne" aykı- rıdır BK 19 ve 20 maddelerıne göre ıse ko- nusu hukuka ve kamu duzenıne avkın olan sözleşmeler geçersız, yanı hukuk dılıyle "ba- tıl"dır Bu tur sözleşmeler, hukuki ımkânsız- lık sonradan ortadan kalksa bıle (ıstısnalar dı- şında) tahvıl yoluvla geçerlı hale getınlemez- ler (Bkz Tekınay, Borçlar Hukuku s 542 vd ) Geçersız anlaşma taraflara hıçbır hak ve borç vüklemez, sadece taraflar nedensız zengınleş- me ılkelenne göre verdıklerını gerı alabılırler, menfı zarara ılışkın gıderı ıstemek de mum- kundur Bu durumda, yapılacak yasal düzenlemeler- le, TRT'nın >a>ın tekelıne son verılse bıle, bu anlaşmalar (venıden vapılmadıkca) geçersız- lığını devam ettırecektır Nıtekım, FSEK 51 maddede aynen şoyle denılmektedır "Ilerıde çıkarılacak mevzuatın eser sahıbıne tanıması muhtemel haklann devrıne veya bunlann baş- kalan tarafından kullanılmasına mutealhk sözleşmeler batıldır" Yanı, vapılacak yasal du- zenlemelerle spor karşılaşmalan "eser" sayıl- sa dahı, evvelce vapılmış sozleşmelere ışlerhk kazandınlamaz Sonuç 1 \asalarda boşluk yoktur Gereklı çağdaş duzenlemeler vapılınca>a kadar Magıc Box- ın gırışımlerıne ızın verılmemelı, ısrar halın- de ^ptırımlar uygulanmalıdır 2- Kulupler veya reklam şırketlerı yasal du- zenlemelen bekleme>e >oneltılmelıdır 3- Uç >^uz bın çanak antenlı bır çozum Turkı>e'>e ağır bır malı yuk getırecektır So- run, çanak antenlere gereksmme olmadan çö- zumlenmehdır 4- TRTnın tekelıne son verılse bıle, bu ulu- sal kurum (laıklık ve Ataturk ılkelen açısın- dan) ozel televızvon şırketlerıne karşı denge unsuru olacak şekılde özel olarak korunma- lıdır Bu koruma. malı unsurları da ıçermelı, orneğın (ca>dırıcılık açısından) çanak anten- lerden alınacak ruhsat bedellerı veya ozel te levızyondakı reklam gırdılerının bellı bır ora- nı vb TRT'ye devredılmelıdır 5- Sosvolojık açıdan bır gereksınme olarak kabul edılen ve yerel yonetımlenn eğılımh ol- dukları (çanak antenlere alternatıf oluşturan) dola>h yayınlar >asal oğelere bağlanmalıdır 6- Spor karşılaşmaları, FSEK'va eklenecek (orneğın 'spor karşılaşmalan sözsuz sahne eserlerı gıbı bu vasaca korunur" gıbı) bır mad- de ıle vasaların koruması altına alınmalı, ku- lüplere "eser sahıplığı" sıfatı sağlanmalıdır İSTANBUL İLİ ŞİŞLİ İLÇESİ BELEDİYE BAŞKANLIGI 1 Beledıyemızce aşağıdakı ış 2886 savılı Devlet Ihale Kanunu'nun 36 maddesıne göre kapalı teklıf usulü ıle ıhale>e çıkanlmıştır 2- Ihale 2"1 Mart 1990 Salı gunu saat 10 OO'da Beledıye Encumeru huzurunda yapılacaktır 3- Ihale dosyası 750 000— TL bedelle makbuz mukabılınde Fen Işlerı Mudurluğu'nden bedelı mukabılınde alınabıhr 4- Isteklıler usulune gore hazırlayacaklan teklıf mektuplarını ıhalenın yapılacağı gun saat 9 00 a kadar Beledıve Encumem Başkanlığı'na vereceklerdır 5- Yukarıdakı ış ıle ılgılı yeterlılık belgesı almak ıçın son muracaat gunu olan 19 Mart 1990 tanhı mesaı bıtımı saat 17 30'a kadar Şışlı Beledıve Başkanlıgı Fen Işlerı Mudurluğü'ne muracaat etmelen gerekmektedır 6- İhale ıle ılgılı ıstenılen tum sartlar ıhale dosvasında belırtılmıştır 7 Teigraf ve posta ıie yapılacak müracaatlar dıkkate alınmavacaktır Işın adı Keşif bedelı Geçicı temınat thale gunu ve saatı Son muracaat larihı ve saatı Kuştepe otobüs son durak 1 volun Galata deresıne bağlantısı, yolun ve parkın duzenlenmesı 1 493 541 948— + KDV 44 806 258— 27 Mart 1990 Saat 10 00 19 Mart 1990 Saat P 30 OKURLABA. OKAY GÖIVEVSİN "Pembe" Gazete? G azıantep'ten Bulent Teymur, bır dılekte bulunmuş Bır gun olsun, ozel bır gunde, mesela. 19 Mayıs 'ta tum genclere hedıye olarak pembe bır Cumhunyet çıkaramaz mısınız9 Kâğıdı da pembe, haberlerı de pembe mesela " Tabıı cıkarırız, ama yalan haberlerle değıl, gerçek "lyı" haberlerle Parlamento yenıden calışmaya başladığında, devletın onemlı gorevlerındekı ınsanlar kendı yerlerını korumak ıçın demokratık kurumları yıpratmamasını oğrendığınde, sıyasal çıkarları ıçın basını hedef seçenler, orneğın Cetın Emeç oldurulduğunde ıclerınde bır sızlama duyduğunda Kısacası toplum olarak demokrasıyı ıçımıze sındırdığımızde, hoşgorulu olmayı oğrendığımızde, karanlık amaçlı örgütlerın ustune bütun kurumlar yuruyebıldığınde Işte o gunlerde çıkacak gazeteler gerçekten "pembe" olacak, yaşama sevıncımız, geleceğe guvenımız sayfalardan taşacak Gerçekten "pembe" gazetelere ulaşacağımız gunlere olan umudumuzu canlı tutmazsak Çetın Emec'ı öldurenlerın amaçladıkları ortamı yaratmalarını kolaylaştırmış oluruz • Şubat ayında tum gazeteler reklam kampanyalanna toplam 5 mılyar lıra harcarken Cumhunyet de bır yıl aradan sonra yenı kıtap ekımızın ve onemlı dızılenmızın duyurusu ıçın televızyonda genış bıçımde görundü Cumhunyet'ın gunluk net satışı bır öncekı aya göre net % 10 artış sağlarken, toplam gazete satışlan 135 bın azaldı Şubat 199O'da gazetelerın günluk ortalama net satışlan ve bır öncekı aya gore farklan şöyle oldu 700 liralık gazeteler Cumhurıyet Hürrıyet 600 liralık gazeteler Sabah Mıllıyet Türkıye Tercüman 500 liralık gazeteler Gunaydın Fotospor Guneş Zaman Yenı Asır 400 liralık gazeteler Bugun Tan 126 824 497 629 498 255 367 804 345 276 273 649 570 000 140 660 67 913 52 677 46 858 356 085 240 468 + 11 515 — 71 764 — 54 304 + 7 782 + 33 988 — 32 448 — 59 424 — 20 667 — 10 473 + 6016 — 3 141 + 54 896 + 3 049 Bu arada mart başında Mıllıyet, Türkıye ve Gunaydın, satış fıyatlannı 700 lıraya, Tan ıse 500 lıraya yukselttı Şubat ayında gazetelerın televızyon ve basın reklamları için harcamalan da şöyle oldu Güneş Hürnyet Gunaydın Sabah Cumhunyet Mıllıyet Fotospor Tan Tdrkıye Bugun Ekonomık Bulten Tercüman 799 030 759 475 757 400 550 780 496 520 367 630 325 330 287 885 254 685 247 615 159 380 116 690 000 TL 000 TL 000 TL 000 TL 000 TL 000 TL 000 TL 000 TL 000 TL 000 TL 000 TL 000 TL VEFAT Sümerbank müfettişlerinden, merhum İsmail Hakkı Oğuş ve Raziye Oğuş'un oglu, Selma Karakule'nin biricik ağabeyi, Ferruh Karakule'nin sevgili kayınbiraderi, Seyhan Gürpınar, Vacip Tanyeri, Turan Oğuş, Ayla Gürpınar, Atilla Karaata'nın kuzenleri; Pınar Karakule'nin çok sevgili biricik dayısı Ytik. İç Mimar (DGSA) ORHAN OĞUŞ 11.3.1990 günü vefat etmiş ve Ortaköy Mezarlığı'na defnedilmiştir. Acımız büyüktür. AİLESİ ve DOSTLARI T.C. AKŞEHİR SULH CEZA MAHKEMESI ESAS NO 1989 287 KARAR NO 1989/357 SANIK AYHAN CUMBUL, Alı ve Ruzıye oğlu 1942 D 'lu Akşe- hır Meydan Mahallesı Nufusu'na kayıtlı evlı 1 çocuklu, okuryazar, sabıkalı, Akşehır Ahunkalem Mah 'sı Yenı Ortaokul Sok Doğuş Apt. kat 4, no 3'te oturur SUÇ Gıda Maddelerı Tuzuğü'ne muhalefet SLÇ TA 12 1 1988 25 1 1988 KARAR TA 15 9 1989 Yukanda açık kımlığı yazılı sanık hakkında müsnet suçtan yapı- lanyargılama sonunda TCK'nın 396 1,81 2 647 sayılı 4 TCK'nın 72 maddelerı uyarınca netıceten 46 300 lıra ağır para cezası ıle ceza landırılmasına, gazetelerde ılan edılmesıne karar verılmıştır llan olunur 26 2 1990 Basın 19342
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle