Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURÎYET/16 DIŞ HABERLER 12 MART 1990
SOVYETLER BİRLİGİ
Çanlar'süperbaşkan'içinçalıyorHalk Temsilcileri Kongresi bugün toplanarak güçlü başkanlık
sistemini görüşecek. Mihail Gorbaçov'un seçilmesine kesin
gözle bakıhyor. Merkez Komitesi dün toplanarak örgütsel
refor mları görüşmeye başladı.
Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birli-
ği, Devlet Başkatnı Mihail Gorbaçov'un ge-
leceği açısından çok onemli bir haftaya gi-
riyor. Sovyetler Birliği Komünist Partisi
Merkez Komitesi'nin "örgutsel refonnlar"ı
ele almak için dün toplanmasının ardından,
bugıin de ülkenin en üst duzeydeki iktidar
orgaru olan Halk Temsilcileri Kongresi, yet-
kileri guçlendirilmiş bir başkanlık sistemi
uygulamasını görüşmek uzere toplanıyor.
Sovyetler Birliği Komünist Partisi Mer-
kez Komitesi, geçen ay yaptığı toplantıda
ilke olarak benimsediği parti içinde yapıl-
ması öngörülen reformlara ilişkin tasanlara
son vermek uzere dün sabah Moskova'da
toplandı. Merkez Komitesi'nin ele alacaği
reform tasanları arasında, partinin genel
sekreterlik makamının kaldırılarak "parti
başkanlıgT'run ve Polıtbüro'nun yerine de
SSCB'yi oluşturan tüm cumhuriyetlerin
parti başkanlarının katılacağı parti başkan-
lık divanının oluşturulması yer alıyor.
AP'nin haberıne gore Merkez Komite-
si toplantısında, partinin öncü rolunün kal-
dırılması ve geniş yetkilerle donatılmış baş-
kanlık sistemine geçilmesi de ele alınacak.
Merkez Komitesi, bu sabah toplanacak
Halk Temsilcileri Kongresi boyunca çalış-
malannı sürdurecek. Ajanslar, Merkez Ko-
mitesi toplantısımn asıl oneminin, Halk
Temsilcileri Kongresi ile aynı zamanda top-
lanmasmdan ıleri geldiğini behrtiyorlar.
Halk Temsilcileri Kongresi'nin bugün
başlayacak toplantısında gündeminin ilk
maddesi olan Başkanlık sistemine geçişi
onaylaması halinde, Merkez Komitesi
kongre sona ermeden kısa bir oturum için
bir araya gelip dfvlet başkanlığına Mihail
Gorbaçov'u aday gösterebilecek.
Merkez Komitesi'nin son biçimini vere-
ceği örgütsel reform tasanlarının,
SBKP'nin haziran ya da temmuz ayların-
da yapılması planlanan 28. Kongresi'nde
onaylanması gerekiyor. Komünist Partisi
yayın orgaru Pravda, dun baslayan Merkez
Komitesi toplantısımn, 28. Kongre için
önemli hazırlık aşamalanndan birini oluş-
turduğuna dikkat çekti.
Sovyetler Birliği'nin en güçlü iktidar or-
gam Halk Temsilcileri Kongresi de bu sa-
bah başkanlık sistemini karara bağlamak
uzere toplanıyor. Başkanlık sistemine ge-
çişle ilgili hazırlanan yasa tasarısı, yetkile-
ri arttırılmış başkamn normal koşullarda
beşer yıldan en fazla iki dönem için halk
tarafından seçilmesini öneriyor. Ancak aynı
tasarı, seçim duzenleyecek zaman olmadı-
ğından ilk devlet başkanının, Halk Temsil-
ciler Kongresi tarafından 4 yıllığına seçil-
mesini de öngörüyor.
Baltık cumhuriyetleri Litvanya, Estonya
ve Letonya, Halk Temsilcileri Kongresi'nde
başkanlık sistemine geçişle ilgili tasanrun
oylanmasına ve başkanlık seçimine katılma-
yacaklannı açıklamış bulunuyorlar. Gürcis-
tan Yuksek Sovyeti de önceki gün aldığı ka-
rar uyannca, "Gürcistan'ın egemenlik hak-
lannı zedeleyecek bir başkanlık slstemine
gecilmesine ilişkin görüşmelere" mılletve-
killerınin katılmalannı yasaklamıştı.
Halk Temsilcileri KongTesi'nin bugün
başlayacak toplantısı ile ilgili Moskova'dan
gelen haberlerde, Devlet Başkanı Mihail
Gorbaçov'un, tasarıyı kabul ettirmekte
bnemli ölçude zorlanabileceği belirtiliyor.
AP, Mihail Gorbaçov'un, "Litvanya"
ve"kötü ekonomik koşullar" gibi sorunlar-
la birlikte Kongre'de zorlanacağını belirtir-
ken AA-da Ynri Afanasyev, Boris Veltsin
ve Gavrül Popov gibi adların başkanlık sis-
temine geçişle ilgili muhalefet edeceklerine
işaret ediyor.
Afanasyev, Yeltsin ve Popov'un başım
çektiği Halk Temsilcileri Kongresi içinde-
ki muhalifler, başkanlık sistemine şimdi ge-
çilmesinin, Gorbaçov'un zaten çok geniş
olan yetkilerini sınırsız hale getireceğini ileri
surerek ilke olarak başkanlık sistemini be-
nimsemelenne karşın, bunun SSCB'nin ye-
ni anayasası hazırlandıktan sonra uygulan-
masını istiyorlar.
Mihail Gorbaçov'un önemli muhalifle-
rinden Yuri Afanasyev, SSCB Devlet Baş-
kanı'nın partili olamayacağını, bu yüzden
Gorbaçov'un SBKP'den ayrılmadan baş-
kan kabul edilemeyeceğini savunuyor.
Kongre içindeki muhalefet grubunun sek-
reteri Arkad} Murashov ıse Sovyetler Bir-
liği'nde geçen hafta sonunda yapılan yerel
seçimlerde reformcu adaylann başarılı ol-
masının, Gorbaçov'un başkanlığına "ret"
anlamı taşıdığmı söyledi.
BULGARJSTAN
Filibe'de
demokrasi
gösterisi
Göstericiler "Demokrasi
istiyoruz", "Kahrolsun
komünizm" diye bağırdılar.
Muhalefetteki Demokratik
Güçler Birliği'ne dört parti
daha katıldı.
FtLtBE (Ajanslar) — Bulgaristan'ın gü-
neyindeki Filibe kentinde muhalefetteki De-
mokratik Güçler Birliği'nin çağnsı üzerine
bir gösteri duzenlendi.
Yaklaşık 7000 kişinin katıldığı gösteri sı-
rasında "Kahrolsun Komünist Partisi",
"Demokrasi istiyoruz" şeklinde sloganlar
atıldı.
Demokratik Güçler Birliği Baskam Jeiio
Jelev, gösteriye katılanlar önünde yaptığı
konuşmada, Bulgaristan'ın guçlu ve örgüt-
lü bir muhalefete ihtiyacı olduğunu söyle-
di.
Muhalefetin banşçı, yasal ve demokratik
yollarla komünistleri yeneceğine inandığı-
m belirten Jelev, bütün muhalefet güçleri-
ni ortak eylemierde bulunmaya çağırdı.
"Birleşik bir direniş. Komünisl Partisi-
ni tecrit ederek Bulgristan'daki durumu bir-
kaç ay içinde degiştirebilir" dıyen Jelev, yaz
başında yapılacak seçimlerden Komünist
Partisi'nin zaferle çıkmasının mumkün ol-
madığını belirtti.
Jeley, diğer muhalefet hareketleri ve par-
tilerinin liderleri ile seçimlere kadar ortak
bir strateji belirlemek ve birleşme konusu-
nu ele almak için Filibe kentinde düzenle-
nen bir konferansa katılıyor.
öte yandan Demokratik Güçler Birliği-
ne dün dort parti daha katıldı. Tümü de ko-
münist yönetime karşı olan bu partiler, Hı-
ristiyan Demokrat Parti, Yeni Sosyal De-
mokrat Parti, Cumhuriyetçi Parti ve De-
mokratik Forum.
DIŞBASIN
Oy
yoluyla
devrim
efte jN'cio JJork Ctimcs
Sovyetler Birliği'nde geçen hafta Ukray-
na, Rusya ve Beyaz Rusya Cumhuriyetle-
rinde yapılan seçimlerde halk değişim için
oyunu kullandı. Mihail Gorbaçov bu seçim-
leri partideki muhafazakâr kanada karşı bir
değnek olarak görüyordu. Ama şimdi re-
formlan hızlandırmak zorunda kalacak.
Ayrıca kendinde çok fazla yetki lopladığı
takdirde tabandan sert tepki gelmesi tehli-
kesi ile karşı karşıya. Çunku halk seçimJer-
de daha hızlı reform ve daha fazla demok-
rasi istediğini ortaya koydu.
Üç Sovyet Cumhuriyeti'nde hayatlann-
da ilk kez özgürce oyunu kullanan halk eski
tufekleri, yapısmış olduklan koltuklanndan
kopartıp attı. Seçmenler oylanru radikal re-
formculara, muhaliflere ve milliyetçilere
verdi. Rusya ve Beyaz Rusya'da Boris Yelt-
sin gibi radikal reformcular kolaylıkla za-
fer kazandılar. Ukrayna'da ve Litvanya'-
daki ikinci tur oylamada miUiyetçiler rakip-
lerine fark attılar.
Kırsal bölgelerde, muhafazakârlar genel-
de yerlerini korudular. Ama kentlerde ik-
tidara reformcular geldi. örneğin Mosko-
va Belediye Meclisi'nde reforracular çofun-
luğu sağladı.
Gorbaçov, seçimleri, partiyi yenileınek ve
muhafazakârlara karşı elini güçlendirmek
için bir yöntem olarak görüyordu. Ama se-
çimlerin sonucu Gorbaçov'un tasarılarını
aşabilir. Çünkü seçim sonuçları radikalle-
re yeşil ışık yaktı. Bu grup, Gorbaçov'un
tasarladığından daha geniş kapsamlı reform
istiyor. Ayrıca Sovyetler'den ayrılmak is-
teyen rnilliyetçelir de seçimlerden güçlenmiş
olarak çıktı. Bu gruplar, Gorbaçov'un yet-
kileri kendinde toplama arzusunu frenleye-
bilirler.
Her durumda üç cumhuriyette yapılan
seçimlerin sonuçları için "sandıktan çıkan
devrim" demek yanlış olmaz. Seçmenler,
oylannı özgür biçimde kullandılar ve ülke-
deki durumdan sorumlu tuttukları komü-
nistleri iktidardan indirdiler.
Merkez Komitesi ile Yuksek Sovyet'te
dernokrasinin işleyişini bıraz hantal bula-
rak sabırsızlanan Gorbaçov açısından ise
seçim sonuçları herhalde olumludur. Halk
daha fazla demokrasi işareti vermıştir. Se-
çim sandığından yeni bir muhalefet çıkmış-
tjr ki bu da Sovyet reformlan için güçlü bir
umuttur. (8 Mart)
ÜHTBE!
ITALYA
Komünistler Sosyal
Demokrasi yolundaİtalyan Komünist Partisi'nin 19. Kongresi
dün sona erdi. Değişiklik yanlısı Achille
Occhetto yeniden genel sekreter seçildi.
Partinin "ilerici ve demokratik" eğilimli
yeni bir kurum haline getirilmesi ve
"sosyal demokrat bir kitle hareketine"
dönüştürülmesi kabul edildi. Ad
değiştirme işleminin ise bundan sonraki
20. Kongre'ye bırakılması kararlaştırıldı.
Litvanya'oın başkenti Vilnios'ta onceki akşam Yuksek Sovyet (Parlamento) binası önünde loplanan halk, pariamcntoya yeni seçilen
milliyetçi millervekilleri lebinde gösleri yaptı. (Fotoğraf: Reuler)
MACAR/STAN
Sovyet askerleri çekiliyorSSCB Dışişleri Bakanı Eduard Şevardnadze ile Macar
meslektaşı Gyula Horn arasında imzalanan anlaşma uyannca
dün Macaristan'daki Sovyet askerlerinin bir bölümü ülkelerine
döndü. Horn, Şovyetler'in, 1956müdahalesi için ülkesinden
özür dilemesini istedi.
Dış Haberler Servisi — Sovyetler Birli-
ği, Çekoslovakya'dan sonra Macaristan'-
dan da askerlerinı çekmeye başladı. Maca-
ristan'da bulunan 50 bin Sovyet askerinin
bir bölümu, dün ülkelerine döndüler. Ma-
caristan Dışişleri Bakanı G>ula Horn,
SSCB'nin, 1956 yılındaki müdahale nede-
niyle ülkesinden özür dilemesini istedi.
Macaristan'da bulunan Sovyet askerle-
rinin geri çekilmesine ilişkin anlaşma ön-
ceki gün Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanı
Eduard Şevardnadze ve Macar meslektaşı
Gyula Horn arasında Moskova'da imzalan-
dı.
Şevardnadze ve Horn arasında imzala-
nan anlaşma uyarınca Macaristan'daki
Sovyet askerleri 30 Haziran 1991 tarihine
kadar geri çekilmış olacak. Sovyetler Bir-
liği'nin Macaristan'da 50 bin askeri ile 27
bin 146 askeri aracı bulunuyor. AP'nin ha-
berine göre anlaşmanın üzerinden bir gün
geçmesine karşın, bir bolum Sovyet aske-
ri, dün ülkelerine doğru yola çıktı.
Macaristan Dışişleri Bakanı Horn, Mos-
kova'da düzenlediği basın toplantısında,
Macaristan tanhinde yeni bir sayfanın açıl-
dığını belirterek Sovyetler Birliği ile ülkesi
arasmda 1956 }ibnda imzalanan "KarşılıkJı
Yardımlaşma Anlaşması"nın da artık om-
runu doidurduğunu, bu nedenle anlaşma-
ya son verilmesini istedi.
"İki ülke arasındaki ilişkilerde ideolojik
faktörter, >rtık ortadan kaldınlmalıdır"
şekiinde konuşan Horn, Sovyetler Birliği ile
Macaristan arasında yeni bir anlaşmanın
imzâlanması gerektiğine işaret etti. Horn,
, "İki ulkedeki degişiklikler göz önüne alı-
narak karşılıklı saygıya da> alı yeni bir an-
laşma irazalanmah" şekiinde konuştu.
Macaristan Dışişleri Bakanı Horn, Sov-
yetler Birliği'nin, 1956 yılında ülkesine karşı
giriştiği askeri müdahale için "özür dileme-
si" gerektiğinı soyledi. Horn, "Sovyetler
Birliği ve Macaristan, 1956 yılındaki olay-
larla ilgili olarak açık bir degerlendirme
yapmalı" dedi.
Horn, Macaristan Radyosu'na verdiği
bir demeçte de Do|u Avrupa'daki reform
hareketierinin bu hızla sürmesi durumun-
da, NATO ve Varşova paktlarırun ortadan
kaldınlacağına inandığmı söyledi. Horn, iki
Almanya'nın birleşmesi sonucu NATO
içinde bir Almanya fikrine de saygı göste-
receklerini kaydetti.
NtLGÜN CERRAHOĞLU
ROMA — ttalya Komünist Partisi'nin
olağanustü kongresinde, partinin "ilerici ve
demokratik egilimli yeni bir kurum" hali-
ne getirilmesi ve sosyal demokrat bir kitle
hareketine dönüştüruimesi kabul edildi.
Kongrede dün yapılan oylamada 359'a
karşı 726 oyla k^bul edilen karara göre par-
ti yeni bir politik örgütun kuruluş çalışma-
larına başlamayı kararlaştırdı. Yeni örgü-
tun yılın sonlarına doğru kuruluş kongre-
sini yapması bekleniyor.
ftaiyan komünistlennin ad değiştirmesi
ise Doğu Avrupa'daki "kardeş" partilerin
hızla gerçekleştirdikleri isim değişikliği gi-
bi olmayacak. halya'da bu daha uzun bir
süreçiüacak ve İKP yeni adına bundan son-
raki 20. kongrede karar verecek. 19. kong-
renin bitimınde yeniden Genel Sekreter se-
çilen Achille Occhetto, "yeni ad sorununun
henuz gundemde olmadığıoı" söyledi. Bo-
logna kongresinin ardından gazetecilerin
sorularım yanıtlayan Occhetto sözlerine
şöyle devam etti: "Ad konusuna yalnız ben
karar verecek değilim. Ad, partinin bu dö-
nemecine karşı çıkan >oldaşlsr tarafından
da tartışılmalıdır. Bundan 20. kongrede soz
edecegiz. Burada söz konusu olan bir po-
Utika degişikligidir. Geleneklerinden hiçbir
şey yitirmeden ileriye gjtmeyi beceren SPD-
Alman SosyaJ I>emokratlan'ndan ögrene-
ceğimiz çok şey var."
Enternasyonal
19. kongre, merkez komitesi uyelerinin
üçte ikisinin oyuyla yeniden genel sekreter
seçilen 'dönüsüm' yanlısı Achille Occhet-
to'nun zaferiyle sona erdi. Merkez komi-
tesinin üçte birini temsil eden ve bu döoü-
şüme karşı çıkan 'h»yır'cı liderler, Occhetto
için yapılan oylamada çekimser kalmalan-
na rağmen, genel sekreteri kucaklayarak
tebrik ettiler. Gerilimden bitap duşen ve ay-
nı zamanda zafer sarhoşluğu içinde olan
Achille Occhetto ise kongrenin kapanışın-
DEMOKRATİK ALMANYA
Seçim kampanyası kızıştıDOĞU ALMANYADA SİVRİLEN LİDERLER
Dış Haberler Servisi — 18
martta seçimlere gidecek olan
Demokratik Almanya'da gözler
üç politikacının üzerinde. Sos-
yal Demokrat Parti (SPD) lide-
ri İbrahim Bonme, Hıristiyan
Demokrat Biriiği lideri Lolhar
de Maiziere ve Liberal Demok-
ratik Uyanış'ın lideri VVolfgaıg
Schnur.
Demokratik Alman Sosyal
Demokrat Parti'nin lideri tbra-
him Bohme'nin, 45 yılhk yaşa-
mı boyunca, aşçılıktan garson-
luğa, duvarcılıktan öğretmenli-
ğe kadar denemediği iş yok.
Böhme, henüz başbakanlığa
yükselmedi, ancak 18 marttaki
seçimlerden sonra başbakanljk
için kollarını sıvayabilir. Bunun
için gerekli hazırltklan yaptığı-
na da şüphe yok; şimdiden gün-
lük giysilerini buruşuk bir takım
elbiseyle değıştirdi.
tbrahim Bohme'nin geçmişin-
deki pek çok nokta karanhkla.
Buyük olasılıkla Leipzıg yakın-
lannda, muhtemden Yahudi bir
ailenin çocuğu olarak dünyaya
geldi, bir öksüzler yurdunda bü-
yüdü. Siyasal seçimini, Komü-
nist Parti yönunde yaptı, ancak
açıkça rejim muhaliflerinden ya-
na tavır alınca cezaevine girdi.
Geçen ekim ayında Sosyal De-
mokrat Parti'nin kurucuları
arasında yer almasından bu ya-
na, sönük Demokratik Alman
galaksisinin en parlak yıldızla-
rından biri haline geldi. The
Economist dergisine göre Böh-
me, partinin en önde gelen stra-
tejisti değil; bu rolü. yardımcısı
ve belki de rakibi olan Markus
Meckel ustlendi. Markus Mec-
kel'in sakallı, ciddi ve kasvetli
Böhme
Sosyal Demokrat
Maiziere
Hıristiyan Demokrat
Schnur
Liberal
din adamı görüntüsune karşıhk,
Bohme'nin güçlü bir mizah an-
layışı ve kitleleri etkileyen bir hi-
tabet yeteneği var. Seçim kam-
panyası ilerledikçe açılıyor.
Lotbar de Maiziere ise Böh-
me'nin aksine, bir görev olarak
algılıyor. Gazeiecilerin flaşları
patladığında, evine gidip sevgi-
li viyolasmı çalmak istemiyor-
muşçasına, mahcubiyetle gözle-
rini kırpıstırıyor. Bir zamaniar
viyolacı olarak orkestra solist-
liği yapan de Maiziere, sonra
avukat, daha sonra da birden-
bire Hıristiyan Demokrat Birli-
ği'nin lideri olarak buluvenniş
kendisini. De Maiziere'yi parti-
nin başına getiren en önemli se-
bep, partinin komünistlerle gir-
diği işbirliği nedeniyle adı leke-
lenmemiş çok az sayıda aday ol-
masıydı. De Maiziere, kendisi-
ne önerilen görevi uysalhkla ka-
bul etti, çünkü de Maiziereler'-
de görev kutsaldı. Aile, Fransa'-
dan kaçarak Berlin'e yerleşmiş
ve önemli görevler ustlenmişti.
Liberal 'Demokratik Lyanış'-
ın lideri VVolfgang Schnur da
dikkate değer bir kişilik. Hıris-
tiyan Demokratlarla dayaruşma
içinde olan Demokratik Uya-
nış'ın lideri Schnur'un da sanki
az önce kötü bir haber almış gi-
bi urkmuş ve üzüntülü bir gö-
rüntıisû var.
Kuzey'deki liman kenti Ros-
tock'ta avukaılık yaptığı yıllar-
da pek çok rejim karşıtını başa-
rıyla savunmuş. Seçimlerde, en
yoğun endüstri bölgelerinden bi-
ri olan Halle'den adayhğını koy-
muş; çunkü kirlilikten en çok
nasibini alanlardan olmak iste-
diğini söyluyor.
Kamuoyu yoklamaları 18 martta yapılacak seçimlerde,
sandıktan koalisyon hükümeti çıkacağına işaret ediyor.
DİLEK ZAPTÇIOĞLU
BONN — Demokratik AJmanya'da se-
çimlere bir hafta kala kampanyalar yoğun-
laştı. Kamuoyu yoklamaJarı, muhafazakâr
partilerin sosyal demokratlarla atbaşı git-
tiğini gösteriyor. Uzmanların tahminîerine
göre. 18 martta sandıktan bir koalisyon hü-
kıımeu çıkacak.
"Birbirine ait olan parcalar er geç bürdn-
leşecektir." Bu cumle, 20. yuzyıhn bitmesi-
ne on yıl kala birleşen Almanya'nın sloga-
nı haline geldi. Savaş sonrası Alman tari-
hine damgasını vuran sosyal demokrasinin
"piri" Willv Brandt'ın ağzından çıkan bu
cümle, SPD'nin Doğu'daki seçim kampan-
yasına eşlik ediyor. Willy Brandt'a göre
"Demokratik Almanya için en iyi çözüm,
bir koalisyon hökümetinin kurulması."
Brandt, dun radyoya verdiği demeçte, "De-
mokratik Almanya'da tek bir partinin de-
ğil, farklı partilerin temeline oruran geniş
bir koalisyon hükümetine ihtiyaç var" de-
di.
D. Almanya'da yapılan son kamuoyu
yoklamalarına gore muhafazakâr "Alman
Ittifakı" adiı birlik yuzde 38, Sosyal De-
mokrat Parti SPD ise yüzde 35-37 civarın-
da oy alacak. Demokratik Almanya'da 24
değişik parti ve grup seçimlere katılıyor.
Aralannda "Alman Bira İçenler Partisi" gibi
garip oluşumlann bulundufu uzun listede
çoğu partiye yüzde 5'in altında oy çıkması
bekleniyor.
Don't worry, take Gysi
"Don't worry, take Gysi" - "Endiselen-
me, Gjsiyi seç." ABD menşeili bir pop şar-
kısından esınlenen bu slogan, D. Almanya
1
daki Komünist Parti'ye ait. Admı "Demok-
ratik Sosyalizm Partisi" (PDS) olarak de-
ğiştıren eski komünist partinin yeni genel
baskanı, genç avukat Gregor Gysi, seçim-
lerden sonra partisinin muhalefete duşece-
ğinden emin. PDS, "birleşmenin aceleye
getirilmemesini" istiyor ve Demokratik Al-
manya vatandaşlarının bugun sahibi oldu-
ğu hakların, acil birleşme halinde yann el-
lerinden almacağma dikkat çekiyor. "De-
mokratik Almanya vatandaşlan, Batı ser-
mayesinin yeni Türkleri haline
gelmemelidir" - bu da PDS'nin seçim slo-
ganlarından biri, "Tnrklerden" kasıt, Ba-
tı'da hiç kimsenin yapmak istemediği en pis
ve en ağır işlerde en düşuk ücretlerle, hatta
kaçak olarak ve her türlü güvenceden yok-
sun çalıştınlan kalitesiz işgücü...
Ekonomik bütünleşme
İki Almanya'nın siyasi bütünleşmesine
daha zaman varken, ekonomik butunleşme
hızla ilerliyor. tlk adımlar otomotiv sana-
yiinde atıldı. Önceki gün F. Alman Volk-
swagen şirketi, Doğu'yla bir "Joint Venture"
anlaşması imzaiadı. VW, Doğu'nun ihtiyaç-
larına yanıt verecek yeni bir otomobil imal
etmeye haczırlanıyor. Doğu'da montajı ya-
pılacak bu yeni model en geç 4 yıl içinde
seri üretime geçecek. Dün de Alman Opel
şirketi, D. Alman "Wutburg" otomobil fir-
masıyla ortak bir şirket anlaşması imzaia-
dı. Alman sanayicileri, dün D. Almanya-
nın Leipzig kentinde açılan geleneksel ftk-
babar Fuan'nda geleceğin "biiyük Alman-
ya"sının temellerini atıyorlar.
öte yandan Federal Almanya Başbaka-
nı Helmut Kohl'ün Doğu ve Batı Alman-
ya'nın birleşmesi konusunda hafta içinde
verdiği bilgiyi dinleyen NATO Konseyi, so-
runu gundemine aldı ve nisan ayı ortasın-
da 16 ulke dışişleri bakanlarının meseleyi
görüşmek üzere Bruksel'de bir araya gel-
melerini kararlaştırdı.
Bu konudaki talebin İtalya tarafından
ortaya atıldığı ve Belçika tarafından des-
teklendıği belirtiliyor. îtalya ve Belçika,
NATO uyelerinin, Almanya'nın birleşme-
siyle ilgili gelişmelerin ve alınacak kararla-
nn dışında bırakılmaması hususunda ısrarlı
davranıyorlar.
Ockeno - Yenktnı sefildi.
da gozyaşlarıru tutamadı. İKP'nin- "sosyal
demokrat dönüşumiınun" beşiğ^ni oluştu-
ran kongre, komünistlerin tarihi marşı "Kı-
zıl Bayrak" ve 'Enternasyonal' notalany-
la sona erdi.
Komunizmin bu duygusal sımgelerine ve
kongre sarayım baştan başa kaplayan kır-
mızı renge karşın, 1921'de kurulan IKP'-
nin yasarm bu kongreyle sona erdi. Bu ger-
çeği "Occhetto'nun zaferi, İKP'nin
ölümü" başlıklarıyla veren İtalyan gazete-
leri, tKP'den artık "post-komünistier"
adıyla soz etmeye başladilar. Kongreye göz-
lemci olarak katılan Sosyalist Parti'nin
(İSP) önde gelen liderlerinden Dışişleri Ba-
kanı Gianni de Micbelis", "SEY'in kendi
belti olmadı ama rengi belli oldu. Bu her-
halde gene kızü olacak" dedi.
Berlin Duvarı'nın yıkıldıgı kasım ayın-
dan bu yana *SEY' adıyla anüan tKP'nin 19.
kongrede gelecek kimliğine ilişkin sonıla-
ra açıklık getirmesini bekleyenler duş kınk-
lığına uğradılar. "Bologna'da perde
kapanırken" diye yazdı "Corriere deDa
Sera" ve "SEY'in ne olduğunu anlavama-
dık ve varacagı siyasi sonuçlar hakkında bir
fikir edinemedik. Ama bilinen bir şey var-
sa o da ttalyan solunun entelektüel ve pra-
tik anlamda yeniden orgutleneceğidir. Bu
lıim ülke için psikolojik bir yenilenme
olacaktır" diye devam etti.
19. kongrede Bettino Crari'nin sosyalist-
leriyle yapıcı bir diyalog isteyen Achille
Occhetto'nun bu çağnsı, 1921 Livorno
kongresinden bu yana ayn duşen sosyalist-
ler ve komünistlerin yeniden "solun ortak
evT'ni inşa etmeye koyulması açısından
ümit vericiydi. Ne var ki kongreyi baştan
sona ilgiyle izleyen sosyalisf lider Bettino
Craxi, ihtiyatı elden bırakmadı. "İtalya'-
da siyasi donemecleri kal etroek daima uzna
zaman alır" dedi Craxi ve ekledi, "Örne-
ğin bu ulkede merkez sol koalisyonlarının
kurulması bile 7 yıl aldı. Ama ben kendi
besabıma Occhetto ya bundan daha buyiik
bir destek veremezdim". Sosyalist lider, her
şeyin 6 mayısta yapılacak olan yerel seçim-
lere bağlı olduğunu söyledikten sonra, san-
dıklardan çıkan sonuçların seçmenlerin de
bu barışı onaylayıp, onaylamayacağını or-
taya koyacağını belirtti.
Kırk yıldır komünistlerin kalesi sayılan
ve bu dönem zarfında daima komünist be-
lediyelerce yönetihniş olan Bologna kong-
resi 6 milyar TL.'sine mal oldu. Kongre-
nin organizasyonunda yuzde 80'i gönüllü
olarak görev yapan 4000 kişi çalıştı.
MOĞOLİSTAN
Demokratik
sosyalizm
için anlaşmaMOSKOVA <AA) — Moğolistan'da ik-
tidarda bulunan Devrimci Halk (Komünist)
Partisi ile altı muhalefet grubu, ülkede baş-
latılan demokratikleşme sürecine bağlıhk-
larını ilan ettiler.
Moğolistan Komurust Partisi ile Demok-
ratik Birlik, Demokratik Parti. Sosyal De-
raokrat Parti, Sosyal Demokrat Hareket,
Yeni İlerici Birlik ve Moğolistan Ögrenci
Birliği arasındaki görüşmeler sonucunda
yayımlanan bildiride, Moğolistan'da, "ül-
kenin ulusal kiralik ve karakterlerinin
konınmasım" sağlayacak "insancü demok-
ratik sosyalizmin" kuruluşu için hep bir-
likte çaba gösterileceği vurgulandı.
Bildiride, ülkenin veriırüi bir geleceğe sa-
hip olması için gerekli adımlann atılması
kararhlığı da dile getirildi. Bildiriye imza
koyan tüm siyasi örgutler, Moğolistan'ın
dış politikasında, "banş içinde bir arada
yaşama, giiç kuilanma tebdidine ve guç kul-
lanımına başvurmama ve iç işlerine
kanşmama" ılkeleri çerçevesinde tüm dün-
ya ülkeleriyle iyi ilişkiler içinde olmak ıs-
tediklerini de iİan ettiler.
Moğolistart'ın başkenti Uianbator'da,
geçen hafta sonunda yapılan gosteriler sı-
rasında, muhalefet gruplannın isteklerinin
yerine getirilmesi için çarşamba gunune ka-
dar tanıdıklan sure içinde herhangi bir ge-
lişme sağlanmayınca, muhalefet liderleri
başkentin merkezinde açlık grevine başla-
mışiar, Komünist Partisi ve hukumet de bu-
nun uzerine muhalefet gruplarıyla goruş-
melere başlamak zorunda kalmışu.