25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17EYLÜL 1989 KÜLTÜRYAŞAM H A Y V A N L A R tSMAİL GÜLGEÇ CUMHURÎYET/5 Londrada bîr sahaf Quaritch, hep geri planda kalan, açık arttırmalarda satın aldığı kitaplan kendi "dükkân"ında satan bir sahaf. 20. yüzyıl Alman edebiyatmdan Keynes'in kitaplanna, 17. yüzyıldan kalma ArapçaSüryanice sözlüklerden, 15. yuzyılda tstanbul'da Mehmet Şah Çelebi Fenari'nin yazdığı miras hukukuna kadar her türlü yazüı yapıtla ilgileniyor. KınkHitit tableti, Quaritch aracılığıyla satın alınabilmişti EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA Yansı kınk Hitit tabletini Türkiye'ye, lurgenyev'in "Babalar ve Ogullar"ımn şimdiye kadar bilinraeyen müsvettesini Raisa Gorbaçov'a kazandıran Londra'nın sahafı Quaritch. Kınk tabletin öykusünü hatırlatalım: Geçen aralık ayında Christie müzayede firması tarafından satışa çıkartılan, yansı Ankara'da Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde bulunan kınk tablet, Kültür ve Turizm Bakanlığı temsilcisi Nazan CMçer'in gayretlerıne rağmen Türkiye'ye kazandırılamamıştı. Açık arttırmaların ezeli senaryosu gereği, fıyat, bakanlığın koyduğu 30 bin sterlin sınınnı aşnuş ve kınk tablet, "özd bir firma adına" açık arttırmaya katıian bir kişiye kalmıştı. Kişinin Londra'nın en ünlü ve köklü sahafı olan "Quaritch" olduğu anlaşılınca, sanatsever Çigdem Siraavi, 11 bin sterlin daha ekleyerek, tableti satın aldı ve müzeye verdi. Tlırgenyev'in müsvette defterinin öyküsü: Rus yazan Ivan Turgenyev, 1860ta "Babalar veOgullar" adını verdiği romanına tngiltere'de başlar, bir yıl sonra Paris'te bitirir. Ertesi yü da basılır. Turgen kendi "dükkânında" satan bir sahaf. Her kitapla değil, nadır ve koleksiyon değeri olan her turlu yazılı eserle ilgili. Çivi yazılı tablete ilgisi bundan, ama 20. yuzyıl Alman edebiyatmdan Keynes'in kitaplanna ya da 17. yüzyıldan kalma ArapçaSuryanice söriiiklerden 15. yuzyılda İstanbü'da Mehmel Şah Çelebi Fenari'nin yazdığı miras hukukuna kadar... Quaritch'in yöneticilericden Richard Linenthall, gıdıp bir cilt çıkartıyor raftan. 1470'te Venedik'te basılmış. Ama cildi yenılenmiş. 1700'lerde! "Kitabı eski. cildi yeni. Şimdi, kitabın değeri nedir?" Matematik sorusu gibi. Ama yanıtı tek değil. Kim cıhletmiş? Kime ciltletmiş? Bunlar da önemli. Rasgele biri, herhangı bir ciltçiye verdiyse kitabı, değeri azalıyor. Ama bu kez öyle değil. Ciltleten, Pembroke Duku. Mejhur bir koleksiyoncu. Kendine özgü bir cilt yaptırırmış hep. Bunu şimdi bulmak mesele. Ciltçisine kitabın ilk sayfalannda yazdığı notlar var ki, bunlar da ayn birer tarih. Safça, kaça diye sorduk. "27 bin dolara" diye bir yanıt. Kataloğa girecek ve alıcısını bekteyecek. Londra'nın göbeğinde, yiııe gayet gösterişsiz, hatta çirkin binada kat kat, dolap dolap kitap. Müthiş bir tarih yatıyor. Bibliyografya, paleografya, özel basımlar, çocuk kitaplan, taş basmalar, el yazmaları, ilk basımlar, aynca felsefe ve sosyal bilimlerde, tabj bilimler, tıp ve teknolojide, edehıyat, tarih ve Orta ve Uzakdoğu dil ve kültürlerinde, kısaca akla gelen her alanda her turlü "antika" kitap peşindeler. Bunun için her eleman, kendi alanında avcılık ya da satış yapmaya çeşitli ülkeler; gidip geliyor. Sahaflık, ama dettektiflik gibi. Dur durak yok. P İ K N İ K PİYALE MADRA Ç ^ İLEİ2U ONUN Cü WE C3ÖBE B İ R İSTE |ŞT£S GOZU İ2LE/&J BİE İNSANO61U. ADl İİ CNUN VA 6ÖBE Ö U V/S2 HIZLI GAZETECt mCDET OLMMl, ft BU SAKfiMDB . ıTi K0P1/6U SARÇodU V2M2 Almanya'dan Londrtfya Ouaritch fırmasınm kurucusu Bernard uuantch 1842'te Almanya'dan Londra'ya gelmiş. 5 yıl ıçinde kendi kıtapçı dükkânını kurmuş. Bernard Ouariteh 1899'da öldüğünde Times gazetesmde şöyie bir yazı çıkmış: "Simdiye kadar yaşamış en büyük kıtapçıydı." yev"in yaptığı ilk müsvette değil de, sonradan yeniden yazdığı biçimi halen Paris'te Bibliotheque Nationale'de. Yeni bulunan ilk müsvette 180 sayfa ve yazan n eli her satın didik didik etmiş. Romanın hangi aşamalardan geçerek ortaya çıktığını gösteren nadir bir belge. Sotheby, bulguyu açıklayınca ve eserin açık arttırmaya konacağını duyurunca Sovyet makamları harekete geçti ve Devlet Başkanı Gorbaçov'un Londra'ya geçen nisan ayında yaptığı ziyaret sırasında eser, "açıklanmayan bir fiyala" Sovyetler Birliği'ne kazandınldı. Eseri bulup çıkartan "Quaritch"ti. Özel bir anlaşma ile "Sotheby"ye devretmişti. "Quaritch", sürekli arka planda kalan, açık arttırmaya katılıp eser satın alan, ama orada değil, ÇİZGİ1İK KÂMİL MASARACI Dünya Satmnç Kupası sonuçlandı Kasparov 1 numara 6 turnuvadan oluşan Dünya Satranç Kupası'nm son ayağında birinciliği dünya şampiyonu Garri Kasparov'la en büyük rakibi Anatoli Karpov paylaştılar. 6 turnuva sonunda en yüksek puanı ise Kasparov topladı. Kültür Servisi ıbplam altı turnuvadan oluşan Dünya Satranç Kupası'nda birincilik ödülünü Dunya Satranç Şampiyonu, Sovyet Büyükusta Garri Kasparov kazandı. Kasparov, Dünya Kupası'nın Isveç'in Skelleftea kentinde düzenlenen son turnuvasında da Anatoli Karpov'la birlikte birinciliği paylaştı. Ingiliz Büyükusta Nigel Short ise Uçüncü oldu. Skelleftea'daki tumuvanm son turuna gelindiğinde Kasparov, eski dünya şampiyonu Karpovdan ve Short'tan yanm puan öndeydi. Yugoslav Büyükusta Nikolic'le oynayan Kasparov, 6 saat süren zorlu bir savaşım verdikten sonra 68. hamleyle birlikte beraberliği kabullenmek zonında kaldı. Bu arada, Nigel Short da, Hiibner karşısmda yenilgiye uğrayarak birinciliği paylaşma şansını yitirdi. öte yandan, Karpov'un Kasparov'u yakalayıp yakalayamayacağı, Andersson'la yapacağı karşılaşmanın sonucuna kaldı. 6 saatlik bir savaşımdan sonra Andersson oyunu terk edince, Karpov turnuvanın birinciliğini Kasparov'la paylaştı. Karpov'la Kaspaıov tsveç'teki turnuvayı yenilgi almadan bitirirlerken, ikisi de dörder galibiyet ve on birer beraberlik aldılar. Sonuçta turnuvayı Kasparov ve Karpov dokuz buçukar puanla; Short, Portisch ve Seyrevan da sekiz buçukar puanla tamamladılar. Sonuncusu Skelleftea'da yapüan alu dünya kupası turnuvasına dünyarun en seçkin 25 büyükustası katıldı. Her satranççı 6 turnuvanın dördünde i Dört yıl önce Anatoli Karpovu yenerek dünya satranç şampiyonu unvanını eline geçiren Garri Kasparov, Dünya Satranç Kupası sonunda dunyanın bir numarası olduğunu bir kez daha kanıtladı. yer aldı. Her oyuncunun 4 turnuvada aldığı en iyi 3 sonuç, Dünya Kupası'ndaki nihai yerini belirledi. Dünya Satranç Kupası'nın toplam sonuçlan, Kasparov'un dünyanın bir numaralı satranççısı olduğunu bir kez daha kanıtladı. öte yandan, dünya şampiyonluğu unvanım 4 yıl önce Kasparov karşısmda yitiren Karpov'un da hâlâ Kasparov'un en büyük rakibi olduğu bir kez daha anJaşıldı. Peki, kimler alır? "Kururalar, üniversite kitaplıklan alabilir. Ama esas ozel koleksiyoncubria bizim işimiz. Kataloğumuza bakar, gelip, şunu isliyorum der ve alır." Bu kadar basit. Linenthall, aşağılarda mahzen gibi bir yerde bir dolaptan bir kitap çıkartryor. "8. )üzyılda Kuzey ttalya'da yazılmış. Kilise kayıtlan. Dünyada ozel ellerde bulunan en eski kitap." Guzel de fiyatı ne? "Biz 600 bin sterline aldık." Evet, fiyatı henüz yok. Olduğunda da zaten kimbi AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR lir ne olacak? "Borsa ile ilişkimiz yok. Evet, müşterilerimiz borsada oyna>abilir, kazanabilir ya da kaybedebilir. Ama burası borsa değil. Bızım fiv^tlarımızı piyasa saptar. O kadar nadir şe\ler satıyoruz ki bunlann fiyatlan inmez. Alacaklar da bellidir. Biz her gun kitap salmıyoruz. Burası kitapçı değil. Vılda birkaç eser satıyoruz, o da bizi idare ediyor." Guluşmeler. Kurucu Bernard Quarıtch, 1842'de 23 yaşındayken Lor.cra1 ya Almanya'dan gelmiş, 5 vılda kendi kitapçısım kurmuş. Katalogla satış yaptığı muşterilen arasında devlet buyukleri ve devrin GARFIELD JM DAVIS önemli edebiyatçıları. Ingiltere'de Ömer Hayyam'ı ilk basan Quaritch. 1884'te Gutenberg Incili'ne 3.900 sterlin odeyecek kadar da \ MUTUJVUZ, varhklı. O tarihe kadar bir kıta İ V&SİL M'? ba odenen en yuksek para bu. Daha sonra, kendi rekorlannı da kıracak. 1899'da öldüğünde, Times şöyle yazmış: "Quaritch, şimtliye kadar yaşamış en büyuk kitapçıydı. Idealleri o kadar yuksek, gozleri o kadar keskın, alışverişi o kadar muazzam, cesareti o kadar sınırsızdı ki, tıpkı Napolyon veya Wellington gibi duruyor diğer sahafların arasında." KEMAL GÖKHAN GÜRSES Yine Evlent arıyordu. "Yörumun yeterlnce global mi7" dedi. ' I Yurtdışından arıyordu. Hep fikrimi sorar, ben de bir şeyler ' anlatırdım. Sonra göz deliğıme yapışıp bakar, yutar gibi dinlerdi. ' Aradan üç gün geçmeden birinden "Evlent de öyle düşünüyor zaten" diye yorumlarımı yeniden duyardım. "Bu defa yemezler anam" dedim. Evlent sıkıntılı bir sesle "yandık" dedi. "Evlenf dedim. "Bundan böyle daha blreysel bir yaşantı sürdürmeye alıştırmalıyız kendimizi. Benlm tavuğuma kışt deme artık" dedim ve kapattım telefonu... ftx?} TAYAD'ın çağnlısı Danimarkalı müzisyenler bugün Beşiktaş'ta Htersin'de tutuklanan Grup Yorum'a destek vermek amacıyla Türkiye'ye gelen Danimarkalı SavageRose (Yaban Gülü) topluluğu bugün saat 19.30'da Beşiktaş Tarihi Çay Bahçesi'nde bir konser verecek. NİHAT HALICI Dünya çapında devrimci hareketlerin, işçi sımfı mücadelelerinin, halkların türkulerini, ezgilerini kendi dillerine başan ile uyarlayan Danimarkalı müzik grubu Savage Rose bir hafta önce Türkiye'ye geldi. Turuklu ve HükümIfi AüeJeri Yardımlaşma Demegi'nin (TAYAD) davetlisi olarak yurdumuzu ziyaret eden müzik grubu bugün saat 19.30'da Beşiktaş Tarihi Çay Bahçesi'nde bir konser verecek. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 17 Eylül Danimarka'nın Yabaıı Cülü olarak şarkının aslını verebilmek için çeviri metnini de defalarca değiştiriyoruz. Çevirinin yenilenmesi işlemi kitni zaman 510 kez tekrarlanıyor. Son kasetlerimizin birinde yer alan bir Kürl ezgisi için de aynı şekilde uzun bir sıire uğraştık. Ama bütün bu uğraşızaevini anıştınyor." 7 kişiden oluşan Savage Rose mıza değdi ve Danimarkalılar bu şimdiye kadar işçi sınıfının müca şarkıyı severek dinliyorlar." deleci anlayışlan tarafından yaratılan birçok türküyiı DanimarkaDestek vermek için geldıkleri caya uyarladı. Türkuleri metin Grup Yorum'un ise kendilerinin anlamı ve ses olarak "iki ayaklı" 22 yıllık geçmişlerine oranla ololmak üzere dillerine uyarladık dukça genç, ancak başarıh oldulannı belirten grup üyelerinden ğunu vurgulayan Koppel ve Hanbunun güçlüklerini öğrenmek is sen, yan Danimarkaca yan Altiyoruz: manca yaptığımız söyleşimizi sa"Bunun güçlüklerini başta yo nat anlayışlarını anlatarak şöyle ğun olarak yaşamıştık. Ancak ses sürduruyorlar: "Biz ulusal bir sanatın gerekliliğine inanıyoruz. Ancak bn sanat kültür, uluslararası devrimci harekeüerin, işçi sınıfının sanatını goz önünde bulundurmalı. Bizim gibi halkının buyuk böltimünün ABD merkezli olarak uretiten muziği dinlediği bir ülkede bunun nedeni sorulabiiir. ABD merkezli olarak üretilen bu müzik, sınıf özü, Idmliği olmayan bir müziktir. Bu sanat aynı zamanda insanlann kafalannın biçimlendirildiği tıpkı siyasal ve askeri araclar gibi bir araç olarak kulanılıyor. Şili'de ve benzer ülkekrde haİLSızlıklara karşı savaşanlar. a\nı zamanda ABD kültunine karşı da savaşıyorlar ve gerekU olanı yerine getiriyoriar." 14 KİLOMETRELİK TÛNEL ! , ALPLBRİNE , EN ÖNBMU TİİNEÜ **IONr C€NIS " (MOM SİNE) AÇtLMlfn. DSVHRYOLUNUN (S6ÇTİ£l TÜUELİN AYRlCAUei; 14 km. UZUNLUĞUNM OLMASI YAN/AJDA, ÇOK YEM Te&JIKLERlN FGANSlZ MÛHENPtSl GEHSOMMBILLEfS (SOMEYYE') , KENDİ SULUÇü OLAN HİDİİOLİfC. ICOMPBESÖIZÛ, HAI/ALİ DEL&r MAktUESİNİ BAŞAeıVlA ÇALIÇTf/eMIŞ, AYRlCA İLK K£2 BİB TÜAJ£L YAPIMINOA DlNAMİTTBN rAHARlANMIÇTl BİLİNPİĞİ 6İBİ, ALFRBP NOBEL DINAlAİrt İ867 'DE İCAr ETMtçrr VE AfSAOAH YALNIZCA 8İRKAÇ YfL 6£~ÇMfŞ BuUJNMAtCTAYOf. SOMMEILLE.fi TÜNELlN AÇILIÇlNI SöeEMEMİÇ, 8İKKAÇ AY ÖNCE ÖLMÜfTÜ.. TÜRK ve DÜNYA KARÎKATÜRÜNDEN "Bizim aileden" olarak nitelendirdikleri DGM tutuklusu Grup Yorum'a destek vermek amacıyla Türkiye'ye gelen Savage Rose (Yaban Gülü) ile konserlerinden önce konuştuk. Grup Yorum'un Mersin'de salıverilmesine, özgürlüklerine kavuşmalanna tanık olan Savage Rose'un Anisette Hansen ve Thomas Koppel adlı Uyeleri ile söyleşimiz, sanat anlayışlarından Türkiye izlenimlerine kadar uzandı. Türkiye'yi, Türkiye halkını Yaşar Kemal'in yapıtlarından, Yılmaz Güney'in "YoJ" ve "Duvar" gibi fılmlerinden tanıdığını belirten Koppel ve Hansen için Istanbul tam bir düşkırıkhğı olmuş. "Betonkent" olarak tanımladıkları tstanbul'u anlatıyorlar: "YoUardaki, caddelerdeki göriintüler bir Hint filmindeki görüntüleri yansıtıyor: Yoksulluk icinde yüzen çocukiar, dileneuler... Tiirkiye'nin birçok kenti gi 22 yıllık gtçml$Savage Rose ya da Yaban Gulu grubunun Danımarka'da 22 yıllık bir geçmışi var. Topluluk üyeleri. ABD bi tstanbul da bir kışlayı ya da ce merkezli olarak üretilen muziğın kimliği olmayan bir müzik olduğu görüşündeler. Eduardo del Rio Meksika
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle