25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2JEMMUZ 1989 KÜLTÜRYAŞAM KİME DUM DUMABE///Ç AK "OAvma/ısm CUMHURİYET/5 17. ULUSLARARASlİSTANBUL FESTİVALÎ enlikte Rus gecesi FESTİVALDE BUGUN Mosko\a RadkoTV B«>ük Seuf*ai Orkestrası (Atatürk Kultür Merkezı Buyuk Salon, 18.30). Moskova RadyoTV Büyük Senfoni Orkestrası'mn ilk konseri bu akşam AKM'de, Konser programında üç Rus bestecinin yapıtları yer alıyor. Moskova Klasik Balesi de "Kuğu Gölü"nü üçüncü ve son kez Açıkhava Tiyatrosu'nda sahneliyor. İstanbul Üniversitesi Mezunlar Korosu 'nun festivaldeki tek konseri bugün. Koroyu yöneten înci Çayırlı aynı zamanda konserin de solisti. Kültnr Servisi Moskova RadyoTV Büyük Senfoni Orkestrası, festivaldeki 3 konserinden ilkini bu akşam AKM'de veriyor. Nihal Yapalı'nın piyano resitali de bugun AKM Konser Sa' lonu'nda. Moskova Klasik Balesi, "Kuğu Göhi"nü bu akşam Açıkhava'da üçüncü ve son kez sergiliyor. İstanbul Teknik Üniversitesi Mezunlar Korosu'nun şenlikteki tek konseri ise bu akşam Aynalıkavak Kasn'nda. Moskova RadyoTV Büyük Senfoni Orkestrası'nın bu akşamki konserini şef Vladimir Fedoseyev yönetecek. Konserin solisti ise piyanist Dmitri Aleksejev. Kouser programı 3 Rus bestecinin yapıtlanndan oluşuyor: Prokoffcv'in 1 Nolu Senfonisi, Rahmaninov'un Paganini'nin Bir Teması Üzerine Rapsodisi ve ÇaykovskTnin 4 Nolu Senfonisi. SSCB Halk Sanatçısı ve Glinka ödülu sahibi Vladimir Fedoseyev, öğrencılik yülannda Şostakoviç'in 5. Senfonisi'ni yönetti, kazandığı büyük başarı kariyerinın başlangıcı oldu. Daha sonra ünlü şef Mravinski tarafuıdan Leningrad'a davet edilen sanatçı, Leningrad Filannoni Orkestrası'Üçüncü ve son kez Moskova Klasik Balesi bu akşamkı gösterisıyle İstanbul Festıvalı'ne veda edıyor Ünlü topluluk bu akşam da Açıkhava Tiyatrosu'nda "Kuğu Gölü' balesını sergıleyecek. yla Çaykovski'nin sefonilerinın seslendirildiği bir dizi konser verdı, senfomk konserlenr. yanı sıra Bolşoy Tiyatrosu ile Leningrad Kırov Operalannda yapıtlar da yönetti. 1974 yılında Moskova RadyoTV Buyuk Senfoni Orkestrası sanat yönetmenliği ve birinci şefliğine atanan Fedoseyev'in, Bolşoy Senfoni Orkestrası'yla doldurduğu RimskiKorsakov'un "Mayıs Gecesi" adlı yapıtmın plağı Fransa Ulusal Plak Akademısi'nin Altın Orfe Ödulü'ne değer görüldü. Fedoseyev daha önce de Türkıye'ye gelmiş, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası ve İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası'nı yönetmişti. parlak tekniğine sahip olan Alekseyev'in repertuan piyano edebıyatının mınyatur parçalannın yanı sıra Bach, Mozart, Haydn, Schnman, Beethoven, Chopin, Skriabin, Rahmaninov ve Prokofiev'ııt yapıtlannı kapsıyor. Moskova RadyoTV Buyuk Nlkaa Yapalı Resitali (Ataturk Kültur Merkezı Konser Salonu, 11.00) Moskova Klasik Balesi (Açıkhava Tiyatrosu, 21.30) ÎTİ) Mezular Kansa (Aynalıkavak Kasrı, 21 30) YAREV Ra<l.v*.TV Bttyttk SeafMİ Orkestnun (Atatürk Kultur Merkezı BtiyOk Salon, 18.30) PİKNİK PtYALE MADRA I t Tttrk Mttzighri Araştırma ve UygâlaM Grmbm (Ataturk Kultür Merkezi Konser Salonu, 21.30) nın doldurduğu aynı senfoniden sonra ikinci sırayı almıştı. Piyanist Nihan Yapalı bugun AKM'de vereceği resitalde Scarlatti, Beethoven, Cbopin ve Rahmaninov'un yapıtlannı seslendirecek. 1970 doğumlu Yapalı, ılk pıya yici senginliğini nulyonlarca insana ulaştırmaya başladığı 1930 yılında kuruldu. Bırçok ünlü şefle çalışan topluluğa, 1974 yılında Vladimir Fedoseyev'in birinci şef olarak atanmasıyla birlikte genç elemanlar alındı ve sanatsal olanaklar arttı. Senfoni Orkestrası, radyo yayın no çalışmalarına 5 yaşında Rana f j f / f \ G A Z E T E C Î NECDET SEN iarının dünya muziğinin buyule Erksan ile başladı. Daha sonra İs ^£f^İ• tanbul Belediye Konservatuvarı'ndan Prof. Ova Sunder ve Prof. Emel Çelebioğlu'nun öğrencisi olan Yapalı, geçen yıl konservatuvan pekiyi dereceyle bıtırdı. Halen Federal Almanya'nın Freiburg kentinde Prof. Vitali Margulis'le çalışmalannı surduren sanatçı, IBM tarafından duzenlenen 1988 Ulusal Müzik Yanşması'nda birinci oldu ve Prof. Necil Kâzıın Akses Özel ödulü'ne değer görüldu. Orkestra, Sovyetler Birliği'nde verdiğı konserler ve her yıl duzenPiyanist Dmitri Alekseyev, lenen Uluslararası Çaykovski Ya1%9'da Paris'te Marguerite Long rışması son turu ile ödul toreninUluslararası Yanşması'nda dere de verdiği konserlerin yanı sıra ceye girdi, 1970'te Enescu Ulus Venedik, Varşova ve Graz festilararası Yanşması'nda birinci ol vallerine katıldı. Fedoseyev yönedu, 1974 Çaykovski Yanşması' timinde gerçekleştirilen Çaykovsnda ödul aldı ve 1975'te Leeds kı'nin Patetik Senfonısı'nin plaUluslararası Yanşması'nda birın ğı Japonya'da 20 plak arasında, Herbert von Karajan yönetımınciliğe değer bulundu. Hocasi Dimitri Baskirov'un deki Berlin Filarmoru Orkestrası' SANAT KULİSİ T>amat' Açıkhava'daydı Festival seyircisi Cristina Hoyos Flamenko Dans Topluluğu'nun Açıkhava'daki gösterilerıne oldukca deneyimli geldi. Ne de olsa birçoklan Sınema Günleri'nde Carlos Saura'nın "Kardı Düğün", "Carmen" ve "Büyük Aşk" adlı filmlerini izlemışlerdi. Bu filmlerden sonra artık sıkı birer Cristina Hoyos hayranı sayıhrlardı. Açıkhava'da Hoyos'lu gecelerin Ukinde tiyatro yine silme doluydu. Kuşkusuz herkesin gözü Hoyos'un üzerindeydi. Ama daha gösterinin başlarında seyircilerden biri yanındaki arkadaşına dönüp "Aa, bizim 'damat' da burada!" deyiverdi. Merakh seyirci, "Kanlı Düğün" fılminin "damat"ı Juan Antonio Jimenez'i bir bakışta tanımıştı. Jimenez, "Carmen" filminde de Escamillo'yu oynamarruş mıydı? Juan Antonio Jimenez, bu kez topluluğun hem dansçüan arasındaydı hem de Cristina Hoyos'la birlikte "Flamenko Düşleri"nin iki koregrafından biriydi. Festival seyircisi "damaf'ı kaçırmamıştı!.. (Fotoğraf: Yıldız Üçok) tstanbul Üniversitesi Mezunlar Korosu şenlikteki tek konserini bugün Aynalıkavak Kasn'nda veriyor. Koroyu yöneten tnd Çayıriı aynı zamanda konserin solisti. Konser programında Zahar>a Efendi, Tab'i Mustafa Efendi, Ahmet Çağan, Mnnir Nurettin Selçuk, Dede Efendi, Şeyhulislam Mustafa tzzet Efendi, Zeki Arif Ataergin, Suphi Ziya Özbekkan, Kassamzade Mehmet Efendi, Ismail Hakkı Nebiloglu, Muhlis Sabahattin Bey ve Refik Fersan'ın eserleri yer alıyor. Dayısı Fahri Kopuz'un özendirmesiyle 1953'te tstanbul Belediye Konservatuvan ve Uskudar Musıki Cemiyeti'ne giren Înci Çayıriı, daha sonra tstanbul Radyosu' AĞAÇ YAŞKEN EĞtLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES Mttnir Nurettin Selçnk'un korosuna da giren Çayırh daha sonra tstanbul Belediye Konservatuvarı tcra Heyeti'nde uzun yıllar çalıştı. Müzik yaşamına tstanbul Radyosu 'nda koro yöneticisi olarak devam eden, kültur elçisı olarak birçok yabana ülkede konserler veren Çayırh, tTÜ Devlet Türk Musikisi Konservatuvan'nda öğretim görevüsı olarak çalıştı ve halen tstanbul Radyosu'nda koro şefliği ve solistlik yapıyor, tTÜ Korosü'nu çalıştırıyor. New Iforklu zarif ozan YAVUZ BAYPAR STOCKHOLM Hızla gelen yazla birlikte Avrupa sahneleri jazz ve rock'ın işgahne uğradı. Farklı türlerden muzik temsilcilerinin ana uğrak yerlerinden biri olan Stockholm de "kafilelerle" süren bu işgalden payını fazlasıyla almakta. İki üç haftaya yayılan bir zaman dilimi içinde yoğun bir turne sürdurmekte olan rock'ın şu andaki en buyuk ismiREM topluluğu, punkfunk türiınün "kült" beşlisi Defunkt, "görsel rock'ın zömriidü ankası" Pink Floyd ile yanına Miriam Makeba ile Hngh Masekela'yı alarak Moskova konserine doğru ilerleyen PaulSimon, buyuk bir ilgi ve tezahürat altında gelip geçtiler Stockholm sahnelerinden. derinlikli sounduyla kenetlenince, seyirci büyülendi ve klasik müzik seyircısine dönüştü. Ve tuşlularım büyük bir ustahkla kullanan Nick Danko'nun hazırladığı "uçan halıt'run u^erinde, gerçekle gerçekustünü ayıran bölgelere doğru bir yolculuk başladı. tlk bolumde, Vega'nın ilk albumünden ve "Solitude Standing"ten besteler yer alıyordu: "In the Eye", "Night Viskm", "Gypsy", "Language..." Studyo kayıtlanna şaşırtıcı bir sadakat içinde sunulan bu parçalardan sonra, akustik gitanyla sahnede tek başına kaldı Vega ve ocakta çıkacak olan uçuncu albumünden "Cuba" adh, siyasi göndermelerni bestelerle surdürdu konserini: "Big Space", "Predictions", "Pilgrimage" ve savaş olgusunun derin bır hicivle irdelendiği "Men in War"... Yalnızca Nevv York gibi bir metropolden çıkabilecek, bu kente özgü sofistike uslubu özumlemiş bir ozan, Suzanne Vega Bu bakımdan, hem Madonna hem de Joan Baez prototipmden hemen tumüyle bağımsız. Madonna gıbi dışavurumcu "sutyen gosterileri"nin arkasına gizlenmıyor, sürekli biçimde metinlerinin altını çiziyor. Ancak, metinlerınde Joan Baez'ın izlediğı yolun tersine, dinleyicıyi "tembelliğe iten" bir duz dili de bulmak olanaksız. Şiirieri yoruma açık ve kışısel Ger Suzanne Vega'nm Stockholm konserini 30 bin kişi izledi GARFIELD jm DAVTS 1 SELAM. / DEBSE l KASILSIH Geçen yıl "kadın ozanlar patlaması"nın fitilini le yüklu yeni bir besteyi seslendir çekliğe "acı çeken birey" olarak ateşleyen imbat sesli şarkıcıyı dinlernek üzere yaşlı genç di. Topluluğunu tekrar sahneye bakıyor. Kolaya kaçmayan yakçağırdı ve duyraadığımız, yepye laşımı ile ayrıca Joan Baez türübinlerce seyirci birbirinin üstüne çıktı. nün ne denli eskimış olduğunu da ,'österiyor. Muziksel açıdan Baez'ın ne ABD'de ne de Avrupa'da pek "esamisinin okunmaması" da Vega ve Tanita Tıkaram'ın kişiliğinde sımgelenen "bireysel kaygıya" yonelmenin bir göstergesi. Batılı birey, "düz ajitasyon"u yadırgıyor artık. Konser, 1.5 saat kadar sonra sona erdiğinde, seyirci kitlesinde klasik muzik konserlerinde yaşanan bir "huzur" gözlemleniyordu. Bütun bu süre boyunca Vega'yı çıt çıkarmadan, kol kola izleyen dört kişilik bir aile raeydanı terk ederken, kaparuş parçası olan "Luka"yı çoksesli biçimde mı rıldanmak taydı. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARMAN 2 Temmuz HEMINGWAY CANINA KfYDIİ 8U6ÜN,AMEItlKALi YAZAK IN6WAY, AV TÜFEĞIYLE INrrHAR ETMlfP. ÇOK ^ GEUÇ YAŞTA GAZETBCIUĞE BAŞLAYAN H£MIN6WAY, OİDUHÇA UAREKETll Btg YAÇAM £Ü&Muf \ !• OÜNYA SAVAÇ/A/A KATILM/f , PARJS'lN BOÜEM ÇANTTSlMA ICAetŞMl. ÇJKMlS , AÇIKOENI2LE&OE •OA §ŞL ~^<*L'^^ıy>' Geçen salı günü ise sıra, New York'un "zarif" ozanı Suzanne Vega'daydı. tncelikli bestelerle dolu "Soiitude Standing" albümüyle geçen yılın "kadın ozanlar paüaması"nın fitilini ateşleyen bu imbat sesli şarkıcıyı dinlemek üzere 30 bm kadar Stockholmlü, yaşh genç, adeta "birbirinin üzerine çıkü." tsveç, Vega'nın en çok sevildiği ülkelerden biri. Ayakta zorla nefes alırcasına sıkışma zahmetine katlananlar, konserde umduklanm fazlasıyla buldular. Vega ile dört arkadaşı, kusursuz bir ses düzeni eşliğinde "Solitude Standing" albümunden aynı adı taşıyan parçayla belirdiler sahnede. Incecik figürüyle ve kendisine birkaç numara büyük ipek gömleğiyle Vega, sanki 40 kiloymuş izlenimi veriyor, yalnızca besteleriyle değil, fiziği ile de kuşağının kırüganlığını simgeliyordu. Vega'nın imbattan esinlenen sesi, Isviçrelı bir saatçi dikkatiyle Kuşağının kınloanlığı Incecık figürüyle ve kendisine birkaç numara büyük gönıleğıyle sankı 40 kıloymus gıbı "icnurt gösteren" topluluğunun görunen Suzanne Vega, yalnızca besteterıyte değil. fızığıyle de kuşağının kınlganlığını simgehyordu. BAŞLADI6IMOA, BU İUS< NE0EUtYL£ HtÇ HoNÜ PAOJSt Ç ~Gt*l£Ş 0E 0O6AK", "SıLAHLAIBA VEPA*, Ç i çALtvo/i', "/ur/YAie ADAM VE oeutz" GIBJ EO V BlRJ.lK.TE ELLİOEN PAZİ^I MSA ÖYtUJ OE TÜRK VE DÜNYA KARİKATÜRÜNDEN r r T'I'TT| •1VV Ando Octavian Andronic (Romanya)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle