Katalog

20 HAZİRAN 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Zafer Sosyafistlerin Çevreci ve Yeşil gruplann oylarını arttırdıkları, aşırısağında RAlmanya'da önemli bir atılım yaptığı görüldü. Dış Haberier Semsi Avrupa Topluluğu'nun (AT) danışma organı niteliğindeki Avrupa Parlamentosu'nun 518 üyesini belirlemek üzere 12 AT ülkesinde yapılan seçimin sonucunda onaya çıkan tabloda genelde Sosyalistlerin ve Yeşillerin başarı kazandığı, F.Almanya'da aşın sağın oylarını ve sandalye sayısııu arttırdığı gözlemleniyor. Seçimlerden en büyük kayıpla çıkanlar ise Muhafazakârlar ile Fransız De Gaulle'cüler. Henüz kesinleşmemiş sonuclara göre, Fransa'mn Strasbourg kentinde bulunan Avrupa Parlamentosu binasında görev yapacak 518 parlamenterin siyasal eğilimlerine göre dağüunı yaklaşık olarak şöyle: Sosyalistler uye sayılarını 166'dan 181'e çıkartarak yine en büyük grubu oluşturdular. Onlan, üye sayısı 113'ten 107'ye düşen Hıristiyan Demoknıtlar ile üye sayısı 66'dan 48'e gerileyen Muhafazakirtar izliyor. UbcraUer 45 olan üye sayılarını bu seçimde de aynen korudular. Komönisüerin üye sayısı ise 48'den 41'e geriledi. önemli bir atılım gerçekleştiren "ÇevrecilerYeşiller olarak anılan gnıplar da daha önce 14 olan sandalye sayılarını 25'e çıkarttılar. Ancak bu rakama Avrupa Parlamentosu içinde "Gokkusagı" adıyla arulan çevreci ve Yeşil grubun dışında kalan Fransız ve Alman Yeşilleri dahil değil. Onlann da eklenmesiyle Avrupa Parlamentosu içinde çevreci üyelerin sayısı daha da güçlenmiş oluyor. Avrupa Parlamentosu seçimlerinde en çarpıcı başanyı elde edenler ise Federal Almanya'daki aşırı sağcı Cumburiyetçi Parti oldu. Bu parti oy yüzdesini yüzde beşin üzerine çıkartarak secim barajını aştığı gibi parlamentoya da ilk kez üye sokabildi. F. Alman aşın sağ Cumhuriyetçi Parti 7 üyelik kazandı. Fransa'da da Avrupa Parlamentosu seçimlerinde klasik sağpartiler geriledi DUTVYADA BUGUN AUSIRMEN Zaman zaman öyle anlar olur ki, toplumun önemli, hatta yaşamsal bir sorunu tüm ufku kaplar, insanlann duyarlılıkları o konu üzerinde odaklanır, aynı derecede önemli başka gelişmeler fazla ayırdına varılmadan geçer gider. Şu anda çoban sosyalizminin simgesi Jivkov yönetiminin doğurduğu sorunla uğraşan ülkemizde de durum bu. Bu hayhuy ortamında, hafta içinde çok önemli bir kurumun verdiğı, üzerinde özenle durulması gereken bir karar da, hak ettiği ilgiyi ne yazık ki göremedi. Anayasa Mahkemesi'nin Sosyalist Parti'nin kapatılması istemiyte açılan davayı reddeden kararından söz etmek istediğimiz belli olmuştur herhalde. Sınıf gerçeğinin varlığını yargı kararı olarak tescil eden, toplumda sınıf partileri olabileceğini belirten ve üzerinde bunca tartışılan 1 Mayısın işçi bayramı olduğunu vurgulayan bu karar, demokratık gelışmemız açısından sevındirici ve aynı zamanda da yeni ufuklar açıcı bir nitelik taşıyor. "Siyasi partiler toplumun beiirli ya da çeşitlı kesimlerinin çıkarlarını temsil ettiklerine göre, toplumda çeşitlı sınıfların varlığı yadsınamaz. Nitekim anayasanın 14. ve 2820 sayılı yasanın 78. ve 5. maddelerinde 'sosyal bir sınıfın diğer sosyal sınıflar üzerinde...' denilerek toplumsal sınıflar sosyal bir olgu olarak kabul edilmektedir. Sınıfların varlığı kabul edildiğinde, siyasi partilerin tabanlarını beiirli bir sınıfa ve sınıflara dayandırmaları doğal olur. Böylece iktidarlar da siyasal bilim açısından beiirli bir sınıfın veya sınıfların iktidarı olabilirler" tümcelerinin de yer aldığı karar son derece ilginç soruları da birlikte getirecek niteliktedir. Sorulara geçmeden önce, siyasal yaşamın da bu karardaki görüşleri doğruladığını vurgulamak isteriz. Nitekim, bugun işbaşında bulunan Özal iktidannın çok kısa bir süre içinde ülkede meydana getirdiği geiir dağılımı uçurumu, başka bir deyişle, emekçilerden anamalcılara gelir transferindeki "çok başanlı" girişimi günümüz Türkiyesi'nde bir sınıf iktidannın işbaşında bulunduğunun kanıtlarından sadece biridir. Hemen belirtelim ki, biz Özal ıktıdarını bir sınıf iktidarı olduğu için yadırgamıyoruz. Ama, bu sınıfın temsilcilerinin halkın % 80'inin kendisine karşı olmasına karşın işbaşında kalmakta direnmesinın demokrasiye aykın olduğunu ve arttk "veklletten azledilmiş" olan bu iktidann, hıçbir girişim yetkisınin kalmamasını görmezden gelerek hükümet etmesini kınıyoruz. Anayasa Mahkemesi kararının ortaya çıkardığı soruya gelince: Karar sınıfların varlığını ve iktidarların sınıf temeline dayanabıleceğıni öngördüğüne göre, sınıf iktidarı (tabii işçi sınıfı) öngören kişi ve partileri, bu davranışları, diktatoryayı amaçlamadığı ve iktidara cebir şiddet kullanarak ıktidara yönelme yontemini içermediği durumlarda, hangi gerekçeye dayanarak yargılanabileceklerdir? Türkiye'de şu anda birçok kişi, 141142. maddelerden hükümlü olduğuna veya tutuklu ya da tutuksuz yargılandığına göre, soruya açık yanıtın hemen verilmesi gerekmektedir. Başka bir deyişle, Anayasa Mahkemesi'nin kararı dolaylt yoldan da olsa TCK'nın 141142. maddeleri konusunda oldukça önemli ve bugüne dek mahkemelerin uyguladığından daha değişik bir yorum getirmiş bulunuyor. Bu yorumun çağımızın gelişmeleriyle de bağdaştığını söylemek isteriz. Artık Batıdaki birçok komünist partisi proletarya diktatoryasını, iktidara güç kullanarak gelme yöntemini bırakmışlar ve çoğulcu sistemi tüm gerekleriyle benimsemişlerdir. Bu gelişme, komünist partilerin iktidarda olduğu bazı ülkeleri de kapsamına almış ve oralarda da bir tür çoğulculuğa yönelişin ilk adımları atılmaya başlanmıştır. Böyle bir ortamda Türkiye'de 141142. maddelerin bugünkü uygulamasımn sürmesi zor, hatta demokrasi açısından olanaksızdır. Konu ortaya atıldgında hemen öne sürüîen anayasanın 14. maddesi engeli de geçerli değildir. Hiç kuşkusuz 1982 Anayasası'nı tümüyle ele alıp oluşturma görevini yüklenecek olan ulusal istenci doğru biçimde yansıtacak bir parlamento 14. maddeyi de inceleyecektir. Ama kaçınılmaz olarak bir erken seçimi gerektiren böyle bir gelişmeden önce de yapılacak şeyler yardır. ' " ''' J İşte, ANAP milletvekili Nurettin Yılmaz'ın da, 141142. maddelere cebir şiddet öğesinin eklenmesini öngören önerisi bu çeşçeve içinde ele alınabilir. Yılmaz'ın önerisi belki, sorunu Batı demokrasilerindeki ölçüde çözmüyor ve 163. madde konusunda da, ceza indirimi dışında nitel bir değişikliği içermiyor, ama yine de cebir şiddet öğesinin eklenmesiyle birlikte düşünce suçunu ve demokrasinin kurallan içinde demokratik örgütlenme engelini önemli ölçude ortadan kaldırıyor. Demokrasiden yana olduğunu ileri süren parlamenterlerin içten olanlarının tümü parti ayrımı gözetmeksizin bu öneriyi destekleyip yasalaşmasını sağlamakla yükümlüdürler. Anayasa Mahkemesi kararının hemen ardından ortaya atılan bu öneri, turnusol kâğıdı örneği, demokrathğın ilk adımının bir göstergesi olacaktır. Kararın akla getirdiği ikinci soru ise, 1 Mayısın işçi bayramı olarak kutlanmasını yasaklamakta direnerek, İstanbul'u kan ve acıya boğan bir uygulamaya yol açan Özal iktidannın en yüksek yargı organının bu kararı üzerine kendi inatçı ve demokrasi karşıtı davranışını hangi gerekçeye dayandıracağıdır. Oyle görünüyor ki, yalnız tabanındaki desteği değil, akıl ve sağduyusunu da yitirmiş görünen bu iktidar, yanıtsız bıraktığı birçok öbur sorunda olduğu gibi bu konuda sessız kalacaktır. Bir KararBir Öneri Rafsancani Moskovcfda TAHRAN (AA) tran Afeclis Başkanı ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en güçlü adayı Haşemi Rafsancani, bugiin resmi bir ziyarette bülunmak üzere Sovyetler Birliği'ne gidiyor. Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un resmi konuğu olarak Moskova'ya gidecek olan Rafsancani'ye tran Dısişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti, Ekonomi ve Maliyet Bakanı MuhammedCevad trevani, Ağır Sanayi Bakanı Behzad Nebevi, petrol, maden ve metaller, enerji bakanlıklan müsteşarları, Devrim Muhafızlan Komutam Muhsin Rezai ve bazı meclis üyeleri eşlik edecekler. Iran'daki devrimden bu yana SSCB'yi resmen ziyaret eden en üst düzeydeki yetkili unvanına da sahip olan Rafsancani, Mmskova'daki görüşmeleri sırasında tran ve SSCB tçasmdaki ekonomik . işbirliğini, Afganistan •sorununu ve IranIrak barış görüşmelerini Oncelikle ele jlacak. aşın sağın oylarını arttırdığı dikkati çekti. Avrupa Parlamentosu seçimlerinin en başarısızlan ise tngiliz Muhafazakârlan oldu. Margaret Thatcher'ın partisi 45 üyelikten 33'e geriledi. Fransız De Gaulle'cüler de benzeri şekilde ağır bir kayba uğrayarak 30 üyeyle girdikleri seçimden ancak 19 üyeyle çıkabildiler. tngiliz tşçi Partisi ise Muhafazakârların kaybı kadar yeni üye kazanarak sandalye sayısını 32'den 44'e yükseltmeyi başardı. 28.5 oyla en fazla oy alan liste oldu. Laurent Fabius'un başını çektiği sosyalist liste ise yüzde 23.5'ta kaldı. Yeşiller hareketi yüzde 10'un üzerinde oy alarak Avrupa Parlamentosu'na girmeyi basardı. Buna karşılık eski Avrupa Parlamentosu Başkanı Bayan Siraone VeU'in "Merkezd" listesi yüzde 8.5'ta kaldı. Komünist Partisi yüzde 7.5'un üzerine çıkamazken aşırı sağ yüzde 11.5'la oyunu korudu. tspanya Madrid muhabirimiz Mine G. Saulnier'e göre de tspanya'daki Sosyalist Parti iktidarı açısından güvenoylamasına dönüşen Avrupa Parlamentosu seçimleri, oy yitireceği öngörülerüıe karşı hafif bir artış gösteren PSOE'nin tartışmasız zaferiyle sonuçlandı. 60 milletvekilliğinden 27'sini kazanan tspanyol Sosyalist tşçi Partisi, bir önceki koltuk sayısından bir eksiğiyle çoğunluk partisi olma ruteliğini korudu. Ancak 1986 genel seçimlerinde %44.35 iken 1987 Avrupa seçimlerinde Fransa Paris muhabirimiz Sabetay Varol'un bildirdiğine göre Avrupa düzeyinde sosyalist hareket ilerleme kaydederken iktidardaki Fransız sosyaüstleri bu yükselişten payını alamadı. Vtlery Giscard d ' t s t a i n g ' ı n , liberalmuhafazakâr koalisyonu yüzde %39.10'a inen oy oranını, hatit düşecegiraizi söylüyorlardı" dedi bir tırmanışla son seçimlerde ve ekledi: "Halbuki hâlâ ülkenin %39.56'ya yükseltmiş bulunuyor. ikioci partisi olmak konumumuzu koruyonız. 3irinci sırayı konıİtalya yan Hıristiyan Demokratlar'dan Roma'dan Nilgün Cerrahoglu' uzak degiliz ve arkamızdan gelen na göre ise Italya'da Avrupa Par Sosyaüstleri de neredeyse ikiye lamentosu seçimlerinin sonuçları katlıyonız. Bu bizim için tam ansürpriz yarattı. Hükümet koalis lamıvla bir 'gerçek saati' idi. yonunda işbirliği yapan Hıristiyan Demokratlar (HD) ve Sosyalistler İngiltere (ISP), kamuoyu yoklanıalarının yarattığı zafer beklentilerine ceLondra muhabirimiz Edip Öyvap vermediler. Daha da önemli men'e göre, Avrupa Parlamentosi hezimete uğraması beklenen su seçimlerinde MuhafazakârlaKomünistler (tKP), oyların yuz nn, tşçi Partisi karşısında aldığı de 27.6'sını alarak, 1987 genel se hezimetten sonra iktidar partisi çimlerine nazaran 1 puanlık bir kanştı. Merkez partileri SosyaJ ilerleme kaydettiler. Bu, her ne IJberal Demokrat Parti ile Sosyal kadar bir önceki Avrupa seçimle Demoknttik Parti'nin çöküşüylü rinde (1984) elde edilen yüzde sonuçlanan Avrupa Parlamento33'lük rekorun 5.6 puan arkası su seçimlerinde 1974'ten bu yana na düşen bit sonuç olduysa da tşçi Partisi'ne karşı en ağır yenilİKP'de memnuniyet yarattı. giyi almasından sonra Muhafaza"Zaferi" Roma'da Komünist kfir Parti Genel Başkanı Peter Parti'nin merkez binası Botteghe Brooke'un, partiyi iyi örgütleyeOscure'de şampanyalarla kutla memesi ve 'Muhafazakâr Parti'yan Genel Sekreter Achille Occ li yığınlan harekete geçirememehetto, "BLdm için sonumuzun si nedeniyie görevinden alınması geldigini, üçüncü parti sırasına için yoğun bir kampanya başladı. Aşırı sağın yükselişi durdurulamadı ULYA ÜÇER BONN F. Aimanya'da asın sağın tırmanışı bu kez de durdurulamadı. Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Schonhuber'in yabana düşmanı partisi Cumhuriyetcfler, yüzde 7.1 oy toplayarak Strosbourg parlamentosunda yeni sandalye sağladilar. Avrupa Parlamentosu seçimlerinin Aimanya'da en cok îartışılan, her şeyi gölgede bırakan ve endise uyandıran sonucu Cumhuriyetçilerin başarısı oldu. Hıristiyan Birlik partileri bu seçimde yine oy kaybettiler. CDU ve CSU'nun toplam oy oranı 1984 seçiminde yüzde 46'dan bu kez yüzde 37.8'e düştü. Yapılan ilk analizlere göre, Muhafazakârlar seçmenlerinin bir bölumunü Cumhuriyetçilere kaptırdüar. Merkez sağ kanattaki oy kaybına karşılık SosyalDemokrat SPD yüzde 37.3 ile, Yeşiller de yuzde 8.4 ile durumlannı korudular. 1984 seçimlerinde barajı aşamayan liberal FDP de bu kez yüzde 5.6 oyla Strasbourg'da 4 milletvekilliği sağladı. Diğer Avrupa Topluluğu ü5kelerinde olduğu gibi F. Aimanya'da da Avrupa Parlamentosu seçimleri iç politikada nabız yoklama olarak değerlendiriliyor. Daha önceki eyalet parlamentosu ve belediye meclisi seçimlerinde sürekli oy kaybeden Hıristiyan partilerin Gorbaçov ve Bush gezilerinin sağladığı puana rağmen toparlanamamış olmalar; 1991 'den itibaren Bonn'da iktidar değişecek şeklinde yorumlanıyor. Öte yandan, Avrupa seçimlerinde alınan sonuçlar, genel seçimlere yansıyacak olursa Muhafazakârların iktidarda kalabttmek için aşırı sağcı Cumhuriyetçüerin desteğine ihtiyaçlan olacağı ortaya çıkıyor. Politikacüann ve Bonn'daki gözlemcilerin ilk de|erlendirmelerinde endişeyle vurguiadıklan nokta hep bu oldu. Muhalefet lideri SPD Genel Başkanı Vogel. Hıristiyan Birlik partilerinin iktidarda kalabümek için ya SPD ya da Cumhuriyetçikrle işbirliğine gitmeleri gerekeceğini ileri sürdü. Cumhuriyetçilerin 1989 başında yapüan Berlin eyalet seçimlerinden beri sürekli başarı kaydetmelerinden durumlannı sağlamlaştırdıkları ve tahminlerin aksine protesto sonucu ortaya çıkan kısa ömürlü bir politik olgu olmadıkları anlaşılıyor. Nitekim aşırı sağcı Cumhuriyetçiler pazar günü Avrupa seçimleriyle birlikte BenPfalz eyaletinde yapılan belediye seçimlerinde de ortaiama yüzde 9*un üzerine çıktı. Başbakan Kohl, Cumhuriyetçiler olayını yorumlarken, tek tesellinin Avrupa seçimlerine katıiımırı düşük oLmasında yattığım, yüksek katılımla yapüan genel partamento seçimlerinde aşırı sağa bu kadar şans lanımadığını söyledi. Muhalefet lide/i Vogel de "Bu adamlann Strasbourg'da F. Almanya adına konuşacak olmaları bizim ulusai ayıbımudır" diye konuştu. F.ALMANYA Nikaragua'dan ABD'lUere vize MANAGUA (AA) Nikaragua Dısişleri Bakanlığı, ülkeyi ziyaret etmek isteyen ABD vatandaşlarına, gelecek aydan itibaren geçerli olmak üzere vize uygulaması yapılacağını açıkladı. Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega, vize uygulamasımn Nikaragua misafîrperverliğinin ABD tarafmdan sömürülmesini engellemek amacıyla yürürlüğe konduğunu söyledi. Ortega, Managua'dan önceki gün yaptığı açıklamada, ülkesinde, 1990 yılında yapılacak genel seçimlere ABD'nin kanşmatr>asını istediğini kaydederek "ABD'nin seçimlere müdahale etmesine müsaade edemeyiz" dedi. Kazakistan da kanştı MOSKOVA (Ajanslar) TASS, Kazakistan Cumhuriyetinde, hafta sonunda çıkan olaylarda ölen ve yaralananlar olduğunu bildirdi. TASS, Hazar Denizi yakınlanndaki Novyi Ouzen kentinde "di siUhlı serseri gruplann, poüs karakolu ile su dagıbnı merkezi ve bazı yaşamsal noktalara molotov kokteylleriyie saldırdıklannı ve ateş açtıklannı" haber verdi. Ajans, olaylar üzerine, kente içişleri bakanlığına bağlı özel birliklerin gönderildiğini belirtti. Ancak olayların etknik bir nedeni olup olmadığına açıklık getirmedi. Komsomolskaya Pravda Gazetesi ise önceki günkü sayısında, ücret artışı ve yiyeceklerin karneye bağlanması nedeniyie çok sayıda gencin sokaklara döküldüğünü, kooperatifleri yağmaladıklarını, otomobilleri ateşe verdiklerini yazmıştı. Yetkililer, Türkmenistan Cunıhuriyeti'nde 1 Mayıs'ta benzer olaylar meydana geldigini, Ermeniler tarafmdan işletilen restoran ve kooperatiflere halkm hücum ettiğini söylediler. öte yandan AA'nın haberine göre, aileleri bir süre önce Ozbekistan Cumhuriyeti'nden tahliye edilen yaklaşık 200 Misket Türkü, dün lider Mihail Gorbaçov'la görüşmek için SSCB'nin parlamentosu niteliğindeki Yüksek Sovyet koridorlanru doldurdular. Ancak, Misket Türkleri, Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'la görüşemediler. Yüksek Sovyet'te Gorbaçov'la görüşmek isteyen grup adma AA muhabirine telefonla bilgi veren tzzet tbrahim, SSCB Devlet Başkanı Gorbaçov tarafmdan başlatılan perestroyka uygulamasından sonra bütün doğu cumhuriyetle SsCB Palme davası Çin'de maden kazası PEKİN (AA) Çin'in Hubei bölgesindeki Xianning kentinde Gutian çjt kömür madeninde "meydana ^ gelen grizu patlaması sonucu 18 kişi öldü, bir kişi de yaralandı. Çin Resmi Haber Ajansı Ainhau, patlamaya madendeki havalandırmanın <* yetersizliğinin yol açtığmı bildirdi. Çin'de 1988 ^/ılmda meydana gelen maden kazalannda 4000'den fazla kişi öldü. ABDÇin gerginligi artıyor V¥ashington'un idam kararlannı kınaması Pekin'de sert tepki yarattı. "Halkın Günlüğü" Gazetesi BeyazSaray Sözcüsü Marlin Fitzwater ve Amerika'nın Sesi Radyosu'na sert biçimde çattı. PEKİN (Ajanslar) Çin'de ordunun denıokrasi isteyen göstericilere karşı giriştiği kanlı bastırma harekatından sonra bozulan ABDÇin ilişkileri, 8 Çinli göstericinin idama mahkum edilmesinden sonra büsbütün gerginleşti. ABD'nin Çin'deki idam kararlarını eleştirmesi ve değiştirilmesini istemesi, Pekin'de sert tepki yarattı. Çin Komünist Partisi'nin organı "Halkın Günliigü" gazetesi Amerikan hükümetini idam kararlan karşısında yaptığı açıklamalar nedeniyie "iki yüzlülükle" suçlayarak yeni bir saldırı kampanyası başlattı. Gazetede dün yer alan haberde, Amerika'nın Sesi Radyosu'nun yalan haber vermeye devam ettiği kaydedilerek Beyaz Saray Sözcüsü Marlin Fıtzwater'in, "Idamlar bir trajedidir, insan haklan Udalidir" şekUndeki sözleri aktanldı. Haberde, "treıüeri yakan, ortalıgı kansüran insanlann yapüklan, Beyaz Saray Sözcüsü'niin ve Amerika'nın Sesi Radyosu'nnn düşünce yapısında insan haklanna sığıyor. Bu çok gülünç, eger Amerikan yasaian bu tip eylemIcri insan haklan içinde sayıyorsa, o biza ilgilendirmez, ba tip eylemler Çin'de asla kabol edilemez" denildi. Başkent Pekin'de ise askeri birlik ve zırhlı araçlar çekilmeye devam ederken 20 mayıs günü ilan edilen sıkıyönetim uygulaması sürüyor. Diplomatik kaynaklar Tienaıımen'den aynlan konvoyun, 2 haziranda halka saldıran askeri birlik olduğunu kaydediyorlar. Öğrenci protestolarını desteklediği için parti genel sekreterliğinden uzaklastınlan Zao Ziyang'ın ye rinde olduğu gibi özbekistan Cumhuriyeti'nde de milliyetçi olayların arttığını söyledi. Özbekistan Cumhuriyeti'nde meydana gelen olaylar sırasında yüzlerce kişinin hayatını kaybetmesiyle gerginleşen ortamı ancak Gorbaçov'un düzeltebileceğini kaydeden tbrahim, Gorbaçov'un kendilerini kabul ederek yerleşebilecekleri bir toprak parçası göstermesinden son derece memnun olacaklarını bildirdi. tbrahim, Sovyetler'de milliyetçi olayların daha uzun zaman devam edeceğini belirtti. Sudarvda darbe planı HARTUM (AA) Sudan 'da eski Devlet .Başkanı Cafer Nimeyri taraftan kişiler tarafmdan darbe planı ortaya çıkartıldı. Sudan Radyosu 'nda yayımlanan askeri bildiride, aralarında subaylarla sivillerin bulunduğu darbe planıyla ilgili kişilerin tutuklanarak sorgulandığı kaydedildi. Darbe plantnın liderinin, zırhlı birliklerden Sadık Abdülaziz adlı bir subay olduğu bildirildi. Darbecilerin, 26 Nisan 1985'te bir askeri darbe ile yönetimden uzaklastınlan Batı yanlısı Nimeyri'yi yeniden yönetime getirmeyi amaçladıkları bildiriliyor. STOCKHOLM (A. A.) Isveç Başbakanı d o f Palme'yi öldürmekle suçîanan Christer Pettersson hakkında açılan davanın dunkü duruşmasında ifade veren bayan Lisoet Palme, "Katflin. Pettersson olduğunu" söyledi. Samk Pettersson, Olof Palme'nin eşi Lisbet Palme'nin ifadesi sırasında salonda bulunmuyordu. Savcı Anders Helin'in, daha sonra salona alınan Pettersson'u göstererek yonelttiği, "Olay sırasında görduğünüz kişi bu muydu?" sorusuna Bayan Palme "Evet" karşılığını verdi. Bayan Palme, ıfadesinde ise, "Bir boyacı dükkânını gecükten sonra bir patlama duydum. CMof'tan 90 derece aksi istikamete sıçradım. Dönduğümde vurulmuş olduğunu gördüm, daha sonra ben de vunıldum" dedi. Yerde eşiyle birlikte yatarken Pettersson'u 5 metre ötede, çok iyi bir ışık altında dunırken gördüğünü belirten Bayan Palme, sözlerine, " O adamın tehlikeli olduğunu ve kendisinden bu dunımda herhaagi bir yardım göremeyeceğimi hissettim" şeklinde devam etti. Daha sonraki iki ya da üç dakika içinde Pettersson'u iki kere daha gördüğünü söyleyen Bayan Palme, sanığın elini görmediğini, dolayısıyla elinde silah olup olmadığını söyleyemeyeceğini kaydetti. Bayan Palme, sanığın giysilerini ve kendine özgü yürüyüşünü ayrıntılarıyla tanımladı. LisbetPalme: Katil, sanık Pettersson'dur NEFİSE DENİZALP'ı kaybettik. 20.6.1989 salı günü (bugun) Levent Camiinde kılınaeak öğle namazını müteakip Zincirliku>u mezarlığına defnedilecek. Eıııekli Geııeral Şefik DENİZALP »e cooııkları Genç Cumhuriyet'in inançlı oğretmeni, gerçek vatansever, yaşamını evlatİanna ve insanlığa adamış anamız. her şeyimiz; VEFAT A TimamıenMe tank Pekin'in Tienanmen Meydanı askerlerden büyuk ölçude boşalmasına rağmen bazı noktalarda hâlâ tanklar nöbet tutuyor. (Fotoğraf: AP) rine Kiao Şi'nin getirilmesi bek rini Çin'deki demokrasi yanlısı leniyor. öğrencilere verilen idam cezalarının iptal edilmesi için bu ülkeye İdamlara tepkiler baskı yapmaya çağınrken AlmanSovyet insan haklan savunucu ya Başbakanı Helmut Kohl de Çin su Andrei Saharov dünya liderle lideri Li Peng'e ölüm cezasına çarptmlan II kişinin affedilmes çağnsmda bulundu. Uluslararas Hur Sendikalar Konfederasyonu da idam cezalarının kaldınlmasını istedi. Jc ı 1 J J ARANTİKLID STl let 17 1865 MARATON L1D ŞTİ T«l. 1 3 & 6 » BESIKOPtLTD ŞTl let 12679 34 ANULYA GUNEYMAKTCARET Te( 1701 12 BORANA.Ş Tal 12 26 51 BÜMAKLTD Tet 15 53 12 BKOM LTD. ŞTL Tel:2224 42 KONTA DAfiBAZLAR OTOMOW AŞ. Tel 1170201132 61 START görüşmeleri başladı CENEVRE (AA) ABD ile Sovyetler Birliği arasında uzun menzilli nükleer silahlann (stratejik silahlar) sayısında indirim yapılması konusundaki görüşmeler, 7 aylık bir aradan sonra dün Cenevre'de yeniden başladı. Görüşmelerin H'inci turuna, ABD heyetmin başkanı Richard Burt ile Sovyet heyetinin başkanı Yuri Nazarkin arasında, ABD Elçiliği'nde baş başa bir görüşmeyle girildi. START (Stratejik Silahlann Sınırlandırılması Antlaşması) görüşmelerine paralel olarak, uzay ve savunma konularında müzakereler de yürütülecek. POLONYA Dayanışma ezdigeçti Muhalefetteki Dayanışma Sendikası, Mecliste kendilerine aynlan kısıtlı sayıda sandalyenin tümünü ve Senato'daki 100 üyelikten 99'unu kazandı. VARŞOVA (AA) Polonya'da, yıllar süren "kapatılmışlık" döneminin ardından, bir süre önce yönetim ile yapılan "yuvarlak masa'' görüşmeleri sonucu yasallaşan Dayanışma Sendikası, ikinci turu önceki gün yapılan seçimlerden ezici bir zaferle çıktı. Resmi olmayan ilk sonuçlara göre, 4 haziranda ilk turu yapılan seçimlerin ikinci turundan sonra, Lech VValesa liderliğindeki Dayanışma, 460 Uyeli MeclisSenato'da Dayanışma'nın kazanamadığı tek üyeliği, ülkenin batısındaki Pila'da aday olan Polonya'nm en zengin kişilerinden girişimci Henryk Stoklosa kazandı. Stoklosa'nın çok para harcadığı ve Batı ülkelerinde göte (SEJM) 151 sandalye kazan rülen bir seçim kampanyası ytidı. rüttüğü ifade edildi. ikinci tura katılım oranının 25.21 olduğu kaydedildi. Siyasal gözlernciler, seçim sonuçlarını, yönetimdeki Komünist Parti'nin "YaraJanna tuz basılmış" diye yorumluyorlar. Yönetim, ilk turda alınan yenilgiden sonra yaptığı açıklamalarda, kapsamlı bir koalisyon önerisinde bulunmuş ve reformlara devam edileceğini kaydetmişti. Böylece, Dayanışma Sendikası, hükümet ile yapılan görüşmeler sonucu üzerinde anlaşmaya varılan, SEJM'de sadece yüzde 35 oranmda temsil hakkııun karşılığı olan sandalyelerin tümünü kazanmış oldu. Dayanışma adayları, sandalye sayısı na hiçbir kısıtlama getirilmeyen Senato'da ise 100 üyelikten 99'unu kazandılar. BUBO MMdNAlARI 1tC V I SAN. L1D. Jtl Buyukdere Cod Solih Tozon Sok Pdat Apl No 2 /17 Soyreflooe 6 l M . 175 70 89 »175 70 90 »174 23 94(6 Hot) Fox 172 04 68 • 175 10 73 Tlx: 26765 ettetı. INF®R4ifTEK u Türkiye Distribütöriı