Katalog

CUMHURİYET/10 HAVA DURUMU alınan bilgıye göre. butın bölgelerimz parçalı bulutlu. Marmaranın doğusu. Batı ve Orta Karadenu. iç Ege, Iç Anadolu ile göller bolgesi sağanak ve gdk gürültülü sauanak yağışlı geçecek HAVtt SICAKUGİ: Azalmaya ıtevam edecek. RÛZGÂR: Guney ve batı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette yaflış olan yerBal'kes» lerde zaman zaman kuvvetli olarak Bıleolc esecek. Denizlenrrazde rü/gâr: A«leBingöl nizde toble ve lodos, ötew denızfenmizBıttıs de yıldız ve karayekjen 35 kuvvetinde yağış anında 25 km dolayında olacak van Gölünde hava: parsaatte 1021 denlz rnilı hızia esecek. DE çalı bulutlu geçecek. Ruzgâr guney ve batı yönlerden hafil. ara Bursa NIZ. Mutedıl dalgaJı tahrmnı dalga yük sıra crta kuvverte esecek Gol mutedıl dalgalı. göruş uzaklığı 10 Canakfcale Çorum seKJığı 051,5 m . jflriis uzaHıJiı 10 km. km dobyında Dulunacak Oemz* HABERLERİN DEVAMI TÜRKIYE'DE BUGÜN 30° 18° 25° 22° 19° 30° 18° 24° 25° 19° 8°Hakkari 22° 20° 12° Isparta 19° 18° 11° Istanbul 21° 16° 12° Iznnr 20° 27° 10° Kars 23° 10° KasBmonu Y 18° 23° 18° 10° Kayseri 19° 19° 12° Kırtılarelı 22° 20° 12° Konya 19° 23° 11" KüM«a 27° 21° 10° Malatya 11° Manrsa 11° K Maras 10° Mersm 2°Mu0la 8°MU5 14° Itoşae 12° Ordb 10° f t a 11° Samsun 9°S«rt 13° Sınop 13° Sıvas 3°Trtinta4 9°Trataon 11° Tunceli 11° Uşak 11° van 9°\ö25a! i r ZonguMak B A A B B Y Y B Y 8 Y Y B B B B B Y Y 20° 12° 29° 16° 27° 19° 21° 11° 22° 10° 24° 11° 18° 12° 17° 11° 18° 12° 29° 16° 17° 12° 21° 10° 18° 12° 17° 11° 26° 10° 18° 8° 21° 10° 20° 10° 17° 12° DÜNYA'DA BUGÜN AfnstertJarn B 15° Amman B 28° Y 20° Atına Bağdat B 32* Barcöona A 24» B 18° Basef Y 15° Bdgrat Berin A 19° Bonn A 22° B 16° eruksel Budapeşte B 18° B 19° Ceoevre Cezayr 23° B 38° Cidde Oubayı B 37° Frankfurt A 24° 26° urne Hçtaıto y M° Kahıre B 28° Kopenhag B 14° A 23° B 26° Leftoşa Unıngrad B 12° A 21° londra A 2f> Madrıd A 19° Mlano B 14° Montrâal MosUKa B 19° 'Munıh A 20° NewYork B 16° Y 12° Oslo A 23° Paris B 18° Prag B 37» fiiyad B 23° Roma Y 17° Sotya B 33° Saro A 34° lel Amv A 33° liınus 8 19° varşova A 18° Venedik B 14° Viyana Wast»ngton B 18° ZCırıh B 20° eteoroloji Genel Müdurlüğu nden Itle ANKARA...AJNKA... MU^ERREF HEKIMOGLU 5 MAYIS 1989 Demokrasi Kurultayı Demokrasi Kurultayı önemli bir olay Katılmaktan çok hoşlandım. Onur duydum. Değişik meslek alanlarından, değişik siyasal görüşierden yaklaşık bin delegenin tartışarak belli gerçeklerde birleşmesi, giderek uziaşmaya varması çoktan özlemini duyduğumuz bir ortamın oluşmasına yol açıyor Bu yolu açanları umutla selamlamak, güzel girişimin yaygınlaşması için kolları sıvamak gerekir. Uzun süredir ilk kez yaşanıyor böyle bir olay. Kürsüde siyasal parti başkanları konuşuyor, her kesimden aydınlar konuşuyor, kirni beş dakika, kim daha az, ama tüm delegeler bir şeyier söyfemek, kurultaya bir katkıda bulunmak özlemiyle konuşuyor. Yılların özlemini iki günlük kurultayda dindirmek olanağı yok elbet. Ama bu bir başlangıç. Kurultay sonuç yazanağında da belirtiliyor, iki günlük konuşmalarla, ancak belli sorunlar saptanmış bulunuyor Asıl olay bundan sonra başlıyor. Kurultayda esen rüzgârın sürmesi, bir özlemin dinmesi için uzun ince bir yol var önümüzde... Yorgun savaşçı değilim, bu kurultaya, sonuç yazanağına, çalışma programına yine umutla bakıyorum. Ama biraz da hüzünle gülümsüyorum. Döne döne aynı yere gelmenin hüznü bu. 2930 nisana rastlayan günlerde gazetecilikte 39 yılıma ulaştım. Mesleğe ilk girdiğim yıldan bu yana demokrasi yolunda yaşadıklanmız, özlemlerimiz doğrultusunda gelişmedi hiçbir zaman. 1940'lardan başlayarak neler gördük, neler dinledik, neler yaşadık, neler yaşamadık, kimler öldü, kimler tutuklandı, kimler dışlandı, kimler yasaklandı ve kimler hâlâ nutuklar çekiyor inanmadan!.. Kürsüde kimi delegeler konuşurken 196O'lı yılları düşünüyorum. İste Rauf inan, emekli bir öğretmen, seksen yaşını aşmış belki de, bastonuna dayanarak yürüyor. Ama eğitim sorununu vurgulamaktan geri kalmıyor. Köy enstitülerinden söz ediyor. Ben de köy enstitüsü çıkışlı öğretmen dostlarımı selamlıyorum hayalimde. O ocaklar sönmeseydi bugün tüm ocaklar başka bir ortamda tüterdi belki. Demokratik altyapı daha sağlam oluşurdu. O zaman Ceza Yasası'nın 163'üncü maddesinin kaldınlmasına kuşkuyla bakılmazdı belki de. Özgürlük açısından maddeye karşı olmanın tersliği yanında bir kuşku da var doğrusu. Çünkü, özellikle son yıllarda imamhatip lisesi kökenliler yaygın bir. örgütlenmeye varmış bulunuyor. Yasal engel de kalkınca toplumdaki denge hızla bozulabilir. Sağa karşı sol, örgütlenme olanaklanndan yoksun bugün. Belli yasaklarla konuşmak, tartışmak, özgür düşünmek olanaklarından yoksun, suskun kuşaklar öngörülüyor. Kurultayda açık seçik belirtilen "yeşil kuşak" politikası gerici eylemlerı yeşertirken laiklik ilkesini hayli soldurmuş bulunuyor. Sözün kısası çok boyutlu bir sorun bu, özel bir toplantıda enine boyuna tartışarak belli konularda uziaşmaya varmak ya da varmamak daha sağlıkiı bir yöntem kuşkusuz. Demokrasi kurultayı da bu yöntemi seçti. Refah Partili Şener Battal'ı dinlerken 1970'li yılları anımsadım birden. CHPMSP koalisyonunda af yasası Mecliste görüşülürken MSP'liler 141 ve 142'nci maddelerden ceza görenler için nasıl yan çizivermişlerdi! Oysa o kcalisyonun gündeminde başlıca konulardan biri o af yasasıydı. Benim kuşağımdakilerin belleğinde kireçlenmeyen çok olay var doğrusu. Ceza Yasası'nın faşist İtalya'dan aktanlan 141 ve 142'nci maddeleri için yapılan konuşmalar, yazılan dilekçeler, basında yer afan yazılan düşünürken döne döne aynı yere gelmekten büyük acı duyuyor insan. 196O'II yıllarda ülkemizin gündeminde yer alan konulardan biri bu faşist maddeler! Mecliste, senatoda, kürsülerde, basında manşetlerde, köş'elerde, Türkiye işçi Partisi'nin girişimiyle Anayasa Mahkemesi'nde, alanlarda, mitinglerde, sendikalarda, köy kahvelerinde.. Hiç abartmryorum, Öncü Gazetesi'nde de bir kampanya açtık bu maddelerin değişmesi için, sayfalarca imza geldi gazeteye. imza atamayanlar parmak basmışlar. Parasal nedenlerle gazeteyi kapatmak zorunda kalınca tarifsiz kederlere gömüldük. O imzaları sonuna kadar yayımlayamamaktan büyük acı duyduk. imzalı, parmak izli kâğıtları birbirine yapıştırdık, galiba otuzüç metrelik bir dilekçe oldu, o dilekçeyi Çankaya'ya, rahmetli Cemal Gürsel'e götürdüm ben. İlgilensin, ilgilileri uyarsın diye. Şimdi yeni dilekçeler yazmak gerekecek. Demokrasi kurultayında siyasal partilerimizin de belli yorumlara yönelmesi gerekir. Antidemokratik yasaların saptanması konusunda hayli geride kalmış bulunuyorlar. İktidar partisi yan çizebilir, ama muhalefet partileri bu işi hâlâ yapamadılar. Yoksa önce iktidar oimayı mı bekliyortar?! Demokrasi kurultayı toplumda belli bir beklentiyi, bir özlemi yansıttı her şeyden önce, belli bir birikimi. Siyasal partilerin bu doğrultuya bir an önce girmesi gerekir. Yoksa kan ve gözyaşı dinmeyecek. fşte 1 Mayıs olayları. Demokrasi Kurultayı beni başka nedenlerle de çok etkiledi. Yaklaşık bin delege arasında eski dostlarımı da gördüm. Onları tanıdığım zaman çoğu delikanlıydılar, gözlerinde şimşekler çakardı, konuşurken seslerinin rüzgârına dalarlardı, ayakları yerden kesilecek, duvarları aşacaklar, dağları kucaklayacaklar sanırdım. Hepsi onurlu savaşlar verdiler, yıllarca mahkemelerde sorgulandılar, tutuklandılar, hastalandılar, karalandılar, aklandılar. Kimileri de öldü, gözleri sevinçle kapanmadan, bir şarkıyı sona erdiremeden. Yaşayanları sevgiyle kucaklıyorum uzaktan. Saçları ağarmış, çizgileri derinleşmiş, hafif kamburiaşmışlar, ama umutlu ve mutlu görünüyorlar. Yorgun savaşçılar gibi değil, vaktiyle yapılan yanlışların, uzlaşmazlığın acı faturasını ödedikten sonra ayakları yere ermiş görünüyor. Yanlışlarda direnmenin tutarsızlığını yaşayarak öğrenmiş bulunuyorlar. Doğrularda birleşerek demokratik savaşta tarihsel bir görev üstlenmenin bilincine varmış görünüyorlar. Belki de benim görüşüm bu. Ama Demokrasi Kurultayı bu görüntüsüyle önemli bir olay bence. Olayı geliştirmek için kişilere de, kuruluşlara da büyük görevler düşüyor. Karanlığı delmek, aydınlığa ulaşmak için olayı sürdürmek, güzel eylemlere dönüştürmek gerekiyor. e e ac» çy ssi. & A ac* B Bukılk. K urt S ss» v BULMACA SOLDAN SAĞA: 1/ Bir kuruluşun yönetim birimlerinden her biri. 2/ Bankada hesabı olanlara gönderilen ödeme ya da çekme mektubu... Müşkül. 3/ Türk müziğinde bir makam... Genellikle taş kınklan üzerine kum döşenip sitindir geçirilerek yapılan yol. 4/ Kayırma, arka çıkma. 5/ Sahip... Genelev işleten kadın. 6/ Bir çeşjt tabanca... Tabut. .7/ Asya'da bir ülke... Göz. 8/ Soy... Çeşitli renklerde kareJi olan kumaş. 9/ Atomlar arasındaki boşluğu ve bülün evreni doldurduğu varsayılan töz... Bir meyve. YUKARIDAN AŞAGlYA: 1/ Duvar kaplamalarında kullanılan bir tür ince tahta. 2/ Havva'nın Batı dillerindeki adı... Gece yapılan sinema ya da tiyatro gösterisi. 3/ Yeni Zelanda'da yaşayan ve kanatları küt olduğu için uçamayan bir kuş... Tek hasta yatırılacak küçük oda. 4/ Tokat'ın bir ilçesi. 5/ Dahıl... Halk müziğine özgü telli bir çalğı... Koca. 6/ Açık yeşil ve pembe renkte değerli taş.. Bir renk. 7/ Endüstride, yönetimde ve bilimsel işlerde insan araaiığı olmadan işlerin otomatik olarak yapılması. 8/ Kuran'da bir sure... ttalya'nın en büyük haber ajansı. 9/ Kuşak... Erbiyum elementinin simgesi. 'Kısa meıızillT diplomasisi NATO'nun Avrupalı ülkelerinin başbakan ve bakanları, nükleer silahların modernizasyonu konusunda bir uzlaşma formülünü mayıs sonundaki zirve toplantısma yetiştirebilmek için başkentler arasında mekik dokuyor. ULYA UÇER BONN Bonn hükümetinin hareketlendirdiği füze diplomasisi iyice başdöndürücü bir hıza ulaştı. Avrupalı NATO ülkelerinin bakanları ve başbakanları, başkentler arasında adeta mekik dokuyorlar ve mayıs ayı sonunda yapılacak NATO zirvesine dek bir uzlaşma formüjü bulmaya çalışıyorlar. Bonn'dan bakınca manzara şöyle: Hafta başından bu yana F. AJmanya'nın pozisyonu güçlendi. Kısa menzilli stratejik nükleer silahların modernleştirilmesi karannda aceleye gerek olmadığı, 1992 yılına ertelenebileceği ve bu silahların en kısa zamanda Varsova Paktı ile sürdürüien görüşmelere eklenmesi yolundaki F. Alman hükümeti kararı Danimarka, Belçika, Norveç, Yunanistan ve İspanya gibi NATO'nun güçsüz mgttefıklerince ve sessizce destekhalefetin 80*li yülann ortalanndan beri gündemde tuttuğu ve kamuoyunda da ısrarla savunulan bir konu. Şimdi muhafazakâr Kohl ve birlik partilerinin bu göruşe yaklasmaları doğallıkla olumlu karşılanıyor. Tartışmalar var, ama daleniyor. Bu gruba şimdi İtalya'nın ' ha çok iç politik ayrıntılarda. katılması, Bonn'a rahat nefes alÖrneğin Kohl'ün süper müttedırdı. Alman Başbakanı Helmııt Kohl, Roma temaslanndan raera fîk ABD'ye ne ölçüde dayanabinun ayrıldı. Aynı gün Paris'te leceği, Bonn'un pozisyonunu orFransa Dışişleri Bakanı Dnmas ile Uya koymakta geç bile kaldıgı, görüşen Genscbcr de Bonn'a eli muhafazakâr CDU, CSU'nun kıboş dönmedi. Fransa kendi nük sa menzilli füzelerin yenilenmesileer silahlarının tartışmaya katıl ne ilkesel değil, oy kaygısıyla itimaması koşuluyla komşusunun raz ettiği belirtiliyor. Haftalık Slern [>ergisi, dün son sayısında, görüşünü paylaştığını bildirdi. Bonn hükümetinin iktidarı yitirBu arada tngiliz ve Amenkan me korkusuyla cesaretJendiğini basımnda olsun, bu ülkelerin po yazdı. Michael Jürgs, başyazısınlitikacıları arasında olsun ilk sert da, "Buna rağmen ne gerekçe ile yorumların yerini daha anlayışlı ve kim yaparsa yapsın dognı dojyaklaşımlara bırakması, Alman nıdur. Kaldı kj Bonn'da sol bir ibya'nın gözünde kendi haklılığını tidar olsaydı içeriden sagın, dısadoğrular gelişmeler olarak değer ndan VVashinglon'un baskılan lendiriliyor. karşısında biisbütün şansı tçeride ise Almanlar ulusça hü olmazdı" görüşüne vanyor. kümet politikasının arkasındalar. Söddeutscne Zeitung ise işin arYıllardır Kohl hükümetini yerden tık uzlaşma dönemine girdiği göyere vuran ana muhalefet partisi, rüşünde ve "Bunnn yıldınm ziyasosyal demokratlar, muhalif basın retlerden amaa destek aramaktan girişimi savunuyorlar. Nükleer si çok müttefîkierin uziaşmaya ne lahsızlanma AJmanya'da sol mu ölçüde hazır olduklannı yokiamaktı. Nitekim krizin geçen hafta donığa çıkmasının ardındao şimdi birçok yerden uzlaşma isaretleri geliyor" diye yazdı. Gazetenin tahmini şöyle: "Çöziim, NATO'nun iike olarak Varşova Paktı ile görüşmeyi kabul etmesi, ama bunu konvansiyonel silahsızlanma göriişmelerinin sonucuna baglaması olabilir." F. AJmanya ile denizaşırı NATO üyeleri arasında arabuluculuğa soyunan müttefîkierin uzlaşma formülleri de Süddeutsche Zeitung yazarını doğrular nitelikte. Bonn'a ulaşan haberlere göre Hollanda ve Kanada'nın ayrı ayrı haarladıklan uzlaşma modelleri, orta menzilli füzelere ilişkin "çifte karar" formülünü anımsatıyor. Aynntısı bilinmemekle birlikte önerilerin Özti şu: "Kısa menzilli silabJan modernleştirme karannı NATO hemen verecek, ancak Viyana görüşmelerinin başan ile sonuçlanmasının ardından bu silahlan da pazariık kapsamına atanayı karaıiaşbracak." Bu arada kapının sıfır çözüme kapalı tutuiması da önerilerin önemli bir noktasını oluşturuyor. BöNN Kahire m 60 YIL ÖNCE CumhuriYet Altınkum vapuru geliyor 5 MA YIS 1929 Şirketi Hayriyenin muhabereden sonra yaptırdığı ilk biiyük vapur olan Altınkum geliyor. Şirket bu 74 numaralı vapura, Karadeniz methalinde evvelki sene küşat ettiği plaja izafeten Altınkum ismini vermiştir. Vapur, Şirketin 66 numaralı vapuru sisteminde olup makine ve bilcümle teçhizatı asridir. En son sistem radyo terübatını havidir. Sürati 13.5 nöttür. En iktisadi esaslara göre yapılmış, en az kömür yakan bu gemi Şirkete 29.000 tngilize yani bizim paramızla 285.000 liraya malolmuştur. Vapur 24 nisanda Claskowdan hareket etmiştir. Birkaç gün sonra limanımıza gelecektir. Bu vesile ile her sene binlerce halkın banyo yaptığı Altınkum mevkiine kadar telefon uzatılması elektriğin Vaniköyden Anadolu kıyısına kadar tenvirat yapabilecek surette temdidi, boğazın her iki cihetinde büyü'k yollar açılarak her türlü gidîp gelmenin teshil edilmesi Boğazın yeni hayatı namına iüzumunu bilhassa kayt ve işaret ediyoruz. INGJLTERE~ WASHINGTON Konvansiyonel silahsızlanma ABD Kongresi'nin bazı üyeleri, F. Almanya'nın kısa menzilli nükleer silahların kaldırılmasında ısrar etmesi görüşmelerinin 923 mart tarihlerinde yapılan ilk turu, savaş ucakhalinde Avrupa'daki Amerikan askerlerinin larıyla ilgili anlaşmazlıkla sonuççekilebileceğini tekrarladılar. WASHINGTON (AA) Fe deral Almanya'nın yaptığı baskılar ve NATO'da aşılması güç bir sorun çıkabileceği yolundaki kaygılara rağmen, ABD Başkam George Bush, SSCB ile konvansiyonel silahlarda indirime gidilmesi konusu görüşülmeden önce kısa menzilli nükleer füzeler konusunun (SNF) ele alınmasına karşı olduğunu tekrarladı. Bush, önceki gün Washington'da Norveç Başbakanı Gro Hartem Brundtland ile görüştü. ABD Başkam, görüşme sırasında SNF görüşmelerinin bir an önce yapılması yolundaki çağnlara uymayacağını söyledi. Brundtland da uzlaşma sağlanacağım umduğunu kaydetti. Beyaz Saray Sözcüsü Marfin Fi(zwater, görüşme sonrasında yaptığı açıklamada, "Kısa menzilli füzelerden önce konvansiyonel silahlann ele alınmasının daha dognı olduğunu düşiinüyorm. Başkan da bunu vurguladı" dedi. Fitzwater, nükleer silahlarda yapılacak bir kesintinin "Sovyeller'e, konvansiyond silahlarda Avrupa'nın giivenliğİDde son sözii söyleme hakkı" vereceğini belirtti. Bu arada Kongre üyeleri, Federal Almanya'nın kısa menzilli füzelerin kaldırılmasında ısrar etmesi halinde, ABD'nin Avrupa'daki askerlerini çekebiieceğini bildirdiler. Senato SİIahlı Hizmetler Komitesi üyeleri, Savunma Bakanı Dick Cbeney'ye, Federal Almanya'nın SNF'lerin modernizasyonuna itiraz etmesi konusunda ciddi kaygıları bulunduğunu kaydettiler. Cheney ise NATO içindeki görüş aynlıklannı "gereginden fazla dramatize etmeye" gerek olmadığını, ancak görüş birliği sağlanamazsa zor dunımda kalacaklarını bildirdi. öte yandan Kanada, NATO içinde derin görüş ayrılıklarına yol açan kısa menzilli füzelerin (SNF) modernizasyonu konusunda bir uzlaşma formülü önerdi. Formülü basına açıklayan Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Christian Sarrazin, önerdikleri uzlaşma formülünün ABD ve Ingiltere'nin istediğj gibi SNF'lerin modernleştirilmesini, öte yandan Federal Almanya'nın arzu ettiği gibi ileride SSCB ile bu füzelerin azaltılması konusunda görüşme yapmak üzere yükümlülük getirilnıesini öngördüSünü açıkladı. Menzili 500 km'den az taktik nükleer silahlann tümüyle kaldırılması anlamına gelen "sıfır çözjunün", önerdikleri uzlaşma formülünde yer aimadığını kaydeden Sarrazin, "İttifak üyeleri arasındaki görüş aynlıklannı giderecegini umduğumuz beiirgin öneriler getirdik" şeklinde konuştu. Kanada hükümeti, hazırladıklan uzlaşma önerisini Washington, Bonn ve Londra'ya iletti. NATO Genel Sekreterj Manfred Wörner de salı günü Ottavva'da yaptığı açıklamada, Kanada'mn kısa menzilli füzeler konusunda Amerikalılar ile Almanlar arasında "uzlaştıncı" rol oynayabileceğini bildirmişti. Bu arada konvansiyonel silahsızlanma ve Avrupa'da güven ve güvenlik arttıncı önlemlerle ilgili görüşmeler bugün altı haftalık bir aradan sonra Viyana'da yeniden başlıyor. Varşova Paktı'nın, toplantılarda NATO içinde kısa menzilli füzelerin modemizasyonuyla ilgili anlaşmaziığı gündeme getirmesi halinde, bunun Batılıların gözünde, Doğu Bloku'nun "ayaklannı süriimek" istediğj anlamına geleceği belirtiliyor. lanmıştı. Varşova Paktı, uçaklarla ilgili konunun derhal görüşülmesini isterken, NATO ülkeleri ise tanklar, toplar ve zjrhlı taşıyıcılar konusuna öncelik verilmesini önermişti. 123 Türk Bush görüşmeye yunaşmıyor topluca iltica istedi Toros Havayolları'mn KKTCtngiltere seferini yapan uçağıyla Londra'mn Gatwick Havaalanı'na inen 123 kişiden bir bölümünün Süryani olduğu bitdiriliyor. VARSOVA Yılmaz'a sürprîz jest Dün Polonya gezisini tamamlayan Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın Bulgaristan'daki Türk azınlıklarla ilgili sözleri, Polonya resmi ajansmda tam metin yavımlandı. HADİ ULUENGtN VARŞOVA Polonya, dün Varşova gezisini tamamlayan Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın ziyareti dolayısıyla Bulgaristan'daki Türk azınlık konusunda beklenmedik bir jest yaptı. Ülkenin resmi haber ajansı PAP, önceki gün Yılmaz'ın ziyaretini duyururken, Ankara temsilcisinin Bulgaristan'daki Türk azınlığa ilişkin sözlerıni tam metin olarak yayımladı. Mesut Yılmaz, salı akşamı Polonyalı meslektaşı Tadeusz Oiechowski önünde yaptığı konuşmada, Türkiye1nin Varşova'daki son demokratik gelişmelerden büyük bir memnuniyet duyduğunu ifade etmiş ve Türk azınlığa karşı özümleme politikası uygulayan Bulgaristan'ın Polonya'dan örnek alması gerektiğini çağrıştırmıştı. Varşova'daki siyasi gözlemcilefe göre hükümet kontrolü altmdaki resmi ajansın, başka bir sosyalist ülkeyi eleştiren bu sözleri hiç sansürlemeden ve tam tersine tam metin olarak yayına sokması, hem Polonya'nın Türkiye'ye karşı önemli bir jest yapmak istediğini ortaya koyuyor, hem de bu ülkenin "glastnost, perestroyka" siyasetlerine uzak kalan Sofya'yı dolaylı yönden elestirmek istediğini gösteriyor. Dışişîeri Bakanı Mesut Yılmaz ve beraberindeki heyet, Polonya ziyareti bitiminde dün gece Varşova'dan Türkiye'ye döndüler. 30 YIL ONCE CumhuriYet Hadiselerin neşri yasak 5 MA YIS 1959 Cumhuriyeı Gazetesi Ycat îşleri MOdürlüğüne C.H.P. Genel Başkam Malatya mebusu tsmet Inönünün tstanbula gelmesi dolayısile cereyan eden hadisat hakkında hazırhk lahkikatı yapılmakta bulundugu cihetle seyrine lesir yapabilmesi itibarile C.H.P. Genel Başkam Malatya mebusu tsmet Inönünün tstanbula gelifi dolayısile cereyan eden hadisata ait her türlü nesriyatta bulunulması ve keza bu mevzudaki her türlü beyanatın neşri basın kanununun 30 uncu maddesinin 2 ci fıkrası gereğince Nöbetçi Sulh Ceza ffakimliğinin 4.5.959 tarih ve 5919 sayılı kararıyla yasak edilmiştir. Gereğinin ifası rica olunur. 4.5.959 tstanbul C.M.U. Baş Muavini Celâl Beykal mahalline yetişmeleriyle yüzlerce Rum koşu sahasmdan ricat etmiştir. Rumlann bu şekildeki hareketleri Türkler arasında büyük infıal uyandırmıştır. Ankarada bulunan Ktbns Türklerinin lideri Dr. Fazıl Küçük şunlan söylemiştir: " Lefkoşeye Rum polisinin gönderileceği ve gönderildiği yolunda çıkan haberler doğru değildir. Bugün bu konu ile ilgili olarak Genel Vali Foot iie görüştüm. O da, aynı şeyi teyid etti. Polisler Türk veya Rumlann çoğunluğun bulundugu yer nisbetine göre taksim edilecektir. Türklerin çoğunluk olduğu yerlerde daha çok Türk polisi Rumlann çoğunluk olduğu yerlerde de Rum polisi bulunacaktır." LONDRA (Cumhuriyel) KKTC Ingiltere seferini yapan Toros Havayollan'na ait bir yolcu uçağının 123 Türk yolcusu önceki gün Londra'nın Gatwick Havaalanı'nda iltica talebinde bulundu. Bir böl'âmünün Süryani olduğu belirtilen yolculardan 20*sinin kadın ve çocuk olduğu kaydediliyor. Türkiye'in Londra Büyükelçisi Nurver Nureş, toplu iltica olayını doğrularken söz konusu kişilerin taleplerinin tngiliz makamlarınca incelenip karara bağlanana kadar gözetim altında tutulacakları açıklandı. tngiliz makamlzn, 123 kişinin "Türkiye'ye döndüklerinde baskı alünda olacakiannı kanıtlayana dek" soruşturulacağıru belirttiler. Bu arada, Türkiye'den gelen mültecilerin durumları belli olana dek Londra'daki halkevinjn, kendileriyle ilgileneceği açıklandı. Kıbrısta çarpışmalar Bugun akşamüstü Lefkoşe koşu sahasında Türklerle Rumlar arasında kanlı bir kavga cereyan etmiştir. Birçok Rumun Türk polisleri üzerine çullanması neticesinde iki taraf arasında çıkan kavga ansızın büyümüş, bir Türk polis çavuşuyla eri ağır surette yaralanmışlardır. Son dakikada bildirildiğine göre bir tngiliz polis müfettişi de yarahlar arasındadır. Haber verildiğine göre kavgaya Rumlar sebebiyet vermişlerdir. Vazifelerini ifa ederken Rumlann geçmişlerini hatırlayarak öç almak gayesiyle Türk polislerinin üzerine çullanmalannm çarpışmaya yol açtığı öğrenilmiştir. Takviye kuvvetlerinin ve civardaki Türklerin hadise TÜRK ELEKTRİK ENDÜSTRİSİ A.Ş.'den SAYIN TASARRUF SAHİPLERİNE DUYURU 1) Şirketimizin II. tertip tahvillerine ait faiz ödemeierine 25.5.1989 tarihinden itibaren başlanacaktır. 2) Kupon bedelleri Davutpaşa Cad. Litros Yolu No: 1 TOPKAPI ISTANBUL'daki şirket merkezinde, yasal kesintiler yapılarak ödenecektir. 3) Gelir Vergisi kesintisinden muaf olan kurumların, kesinti yapılmamasına ilişkin yazı ve belgeleriyie başvurması gereklidir. Tasurruf sahiplerine saygıyla duyurulur. ÇAIJŞAJVLARIN SORULAR1/SORUNLAR1 YILMAZ ŞtPAL Aktarmalı çahşmalarun 2 4 yıl SORU: 1960 yıhnda ilçe belediyesinde, Emekli Sandıgı'na bagh olarak çalışma>« başladım. 1967 yılında bizi Sosyal Sigortalar Kurumu'na aktardılar. Daha sonra, bir başka kamu kunıluşuna aktanldım. Statüm gene SSK'lı idi. Kamu kuruluşlannda geçen, bu aktarmalı çalışmalanmın tümü, 24 yıldır. 1982 yılında Sosyal Sigortalar Kunımu'ndan emekli oldugumda ise bana 18 aylık kıdem tazminatı ödediler. 1) Nedenini anlayamadım, bu nasıl açıklanabilir? 2) Nereye basvurmauyım? AJO. YANI1İ 1960 ile 1%7 yülan arasında ve T.C. Emekli SandığTna bağlı olarak geçen, 6 yıllık süreye ilişkin kıdem tazminatımn ödenmediği anlaşılmaktadır. Emekli Sandığı statüsünden, Iş Yasası statüsüne geçişler, istifa sonucu ile gercekleşmiş ise bu konuda iki ayn görüş vardır. Bunlardan biri T.C. Emekli Sandığı kapsammdan, Iş Yasası kapsamına geciş, istifa ile olusmussa, bu süre için kıdem tazminadı ödenmez." Diğeri ise, "İster rızası ile ister rızası dışında, "memurluktan işçiliğe geçenlerin" daha önce memurluk statüsünde geçen hizmetlerinin kıdem tazminatı bakımından bir kayba uğratılmaksmn değerlerdirilmesi sağlanmaktadui' (Yargıtay Onursal Üyesi Mustafa Çenberci, Iş Kanunu Şerhi 1978 Baskı sayfa 394: 1984 baskı sayfa 309, 1986 baskı sayfa 429) Emekli Sandığı statüsünden kendi isteği dışında tş Yasası kapsamına geçenler için, Yargıtay görüşü şöyledir: "(...) Ancak önceki işten ayrılış ve yeni ise başlayış tarihleri hemen birbirini takip etmektedir. Eğer eski ve yeni işveren, işçinin karşılıklı olarak durumunu bilerek böyle bir intikaii sağlaımşlarsa, başka bir anlatımla işçi yeni kamu kuruluşuna önceki kamu kuruluşundaki hizmetini bildirerek iş istemiş ve önceki kamu kuruluşuna keza durumu bildirmiş ise burada gercek anlamda bir istifa yani işi terk iradesinden söz edilemez ve kıdem tazminatı ödenmesinde bu durumun değerlendirilmesi gerekir. (...) (Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, 15.3.1984 Tarih, 1592 Esas ve 2793 Karar) 2) tş Yasası'ndan dogan anlaşmazüklann son çözüm yeri iş mahkemeleridir. TÜRK ELEKTRİK ENDÜSTRtSİ A.Ş. T.C KÜLTÜR BAKANLIĞINDAN GEÇEN YIL BUGUN CumhuriYet Enflasyon tırmanıyor: % 75 5 MA YIS 1988 Enflasyon, yüzde 80'e merdiven dayadı. Tüketici fıyatları, 12 ayda Devlet tstatistik Enstitüsü'ne göre yüzde 74.5, tstanbul Tıcaret Odası'na göre de yüzde 77.3 yükseldi. Devlet Bakanı Yusuf Bozkurt özal ise bir soru üzerine enflasyonun önümüzdeki aylarda düşeceği görüşünü yineleyerek "Bu konuyu iki ay sonra görüşelim" dedi. Nisan ayı 'rakamlarıyla birlikte, hükümetin yüzde 33 'lük yılltk enflasyon hedefine daha îlk dört ayda yaklaşılmış oldu. Devlet tstatistik Enstitüsü ve tstanbul Ticaret Odası, nisan ayına ilişkin fîyat artışı rakamlannı açıkladılar. tTO, tstanbul'da perakende fiyatların geçen ay yüzde 9.8 yükseldiğini açıkladı. Buna karşılık, DtE'nin belirlemeleri tüketici fıyatlarının aynı dönemde yüzde 4.9 yükseldiğini ortaya koydu. iki kuruluşun aynı ay için çok farklı rakam bulmalan, endekslerin farklı mal ve hizmet gruplarını, farklı ağırlıklarla hesaplamalarından kaynaklandı. Ancak iki endeksin de yılltk bazda aynı fîyat artışlannı yansıtmalarından dolayı, 12 aylık fıyat artışlarımn birbirine yaktn çıktıklan görtiUü. CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ ÜYELERİ MODA SİNEMASI KÜLTÜR MERKEZl, KADIKÖY KÜLTÜR MERKEZt KARYA KÜLTÜR MERKEZİ'nde gösterilen fümleri % 20 indirimli izleyebüirler. Ölümsüz Şahaseri KİTABI BAHRİYE (TürkçeingilizceOsmanlıca dillerinde. tıpkı basım) Lüks baskı ile yurt dışında dağıtımı yapılan bu tarihi eserden, sınırlı sayıda okuyucularımızın ve araştırmacılanmızın hizmetine sunulmuştur. Not: Bakanlığımız Satış Yerlerınde satılmaktadır. Tel: 132 09 97 133 99 81 5421172 Baluımaz Tiyatro ISTANBUL K/HTIİBSAMATMEBKE2İ KAKTA NİSA SEREZLf TOLGA AŞMNER IÎYAreOSU152 28 23 KÜLTÜR v e SANAT ETKİNLİKLERİ PUMTBI OYIHtiUU AH.ŞUGENÇLER! VON: RUŞTÜ ASY/MJ MÛZllt CEM CİZ fozâr IS.30 !>00 Ptsüi'SOO Sc*P»V:2100 CunaCJes 16.002i 00 Yahe Bir Hado (6 13 Moyns) 1AI0RICÖYADİU1MASİT, • ' . . . turgut ÖZAKMAN'n MuzJul Komed MİKADO'NUN ÇÖPLERİ M. CevdetAnday *'***" jjuj, CEVATÇAPAN 8 Mayo 143016.30