25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/8 HABERLER 22 MAYIS 1989 'Barolar vesayet altuıdachr' Barolar bağımsız olmadıkça avukatın da bağımsız olamayacağını söyleyen Halit Çelenk savunmamn her türlü baskımn dışında olması gerektiğini anlatarak "Ülkemizde barolar ve barolar birliği, yürütme organının vesayeti altındadır. Kişinin temel hak ve özgürlükleri ne kadar önemliyse baroların ve avukatlann bağımsızlığı da o kadarönemlidir"dedi. UĞUR MUMCU ANKARA Türkiye Barolar Birliği başkanlığı için aday olan Halit Çelenk, bağımsız yargı, düşünce ve örgütlenme özgürlüğü, basın özgürlüğü, sendikal haklar.yaşam hakkı ve benzeri konularda antidemokratik kurallar getiren 12 Eylül yönetiminin anayasasının demokratik bir yönetimin anayasası olamayacağını söyledi. Çelenk, hukukun üstünlüğünün hukuk kurallanna saygı göstermekle gerçekleşebileceğini bildirdi, yargı bağımsızlığı konusundaki görüşlerini aktanrken savunma hakkının önemine değindi. îşkencenin 21. yüzyüın eşiğindeyken ülkemizde hâlâ sürmesinin acı ve onur kına bir durum olduğunu anlatan Çeienk'e yönelttiğimiz sorular ve yanıtları şöyle: Sayın Halit Çeienk, hukuk felscfesinde olan ve olması gereken kavramlar var. YılUrdır avukatlık yapıyorsunuz. Bu açıdan bugia olan' acdir? Oimaa gereken nedâr? Hnlaüt dnzenimizde neJer yaşanıyor? Nekrin yaşaamaa gerekli? Ve nedir bumanist hukuk' anlayışı? Nasıl ulaşılacak ba hümanist anlayışa? Dileneniz soylefimize ba koaularia gireünı. ÇELENK Hukuk felsefesi açısından gördüğüm şudur: Tarih boyunca günümüze kadar insana, onun hak ve özgürlüklerine, kişiliğine, onuruna gereken saygıyı göstermeyen bir kurallar yığını "hukuk" olarak gösterihniştir. Hukuk denilen bu kurallar günümüze dek anılan niteliğini sürdürmüştür. Artık hukuk, gerçek anlamına ve niteliğine kavuşmalıdır. Gerçek hukuk "insancıl hutauV'tur. Başka bir deyişle insan haklanna dayalı hukuktur. Çağımız, insana en yttce değeri venne çağıdır. Günümttzde ulaştığımız uygarbğı, yüksek teknolojiyi yaratan insandır, insanın yaratıcı gucfl, yetenekleridir. O halde insan mutlu olmahdır, muthı olmak onun hakkıdır. "Her şty insan içindir" felsefesi çağımızın felsefesi olmabdır. Hukuk kuraüan da bu felsefeye koşut olarak insan haklaruu, ahlak kurallannı koruyan.savunanbirdoğrultudadüyan, zenlenmeli, insan onurunu yüksek tutmalıdır. lnancıma göre insan haklanna, ahlak kurallanna saygı göstermeyen bir kurala "hukuk" adı verilemez. Hukuk, hakkın çoğulu, haksızlığın karşıüdır. Çarpıcı bir iki örnek vermek gerekirse şöyle diyebilirim: Yaşam hakkı insan haklannın başında geliyor. Bu hakka aykırı olarak ölüm cezasını kabul eden bir kurala "hukuk kuralı" denilemez. Yine 12 Eylül döneminde çıkarılan Pişmanlık Yasası da insancıl hukuk anlayışıru yaralayan bir yasadır. Sanığı ölüm cezası ile tahliye arasında bir seçme durumunda bırakarak ahlak kurallannı zorlamaya iten bir yasaya "hakok" denilemez. Yine lokavt hakkını, insan haklanna aykınlık yönünden başka bir ömek olarak gösterebiliriz. Yasal ve anayasal tüm düzenlemeleri bu ölçüye göre değerlendirmek ve yeniden düzenlemek gerekir. Şöyle düşünüyorum: Yasalann üç maddelik bir anayasası olmalı. Maddeler şöyle: insan haklan, ahlak kurallan, insan onuru. Bu uç maddeden herhangi birine aykın düşen bir düzenleme hukuk kuralı niteliği kazanamamalıdır. Bu, bir fantezi değildir, temel düşüncemi anlatmak için söylüyo nım. Hukuk artık çağını yakalarnalı ve onu aşmalıdır. 12 Eylül insaaı degü derkti yiicelfti. Bn bir bakuna devlct fetişhnüne yol açn. Yasalar ve özeJHkk uygulamalar ortada. 82 Aaayasası'ndan başlayarak tepeden brnaga bu yeoi anlayış getirildi, dcgil mi? ÇELENK 12 Eylül döneminin getirdiği anayasa ve yasalar, yukanda açıklamaya çalıştığım insancıl hukuk, gerçek hukuk ve demokratik sosyal hukuk devleti ilkelerine ters düşmektedir. Hukukçulann çoğunluğu ve siyasal partüerin tümü bu anayasanın değiştirilmesi, hatta yeni bir anayasanın yapılması gerektiği düsüncesindedirler. Bu kadar kısa bir zamanda kamuoyunda geçerliliğini, değerini yitiren bir anayasa haürlamıyorum. 1982 Anayasası'nın antidemokratik hükumlerini buolarak kabul etmeli, bu ilke devlet için bir "dokunulmaz alan" olarak anayasalarda yer almalıdır. Yıllardır avukatlık yapıyorsunoz. Nedir avukatlaru karşüasdklan güçlttkler... ÖzHlikie sayunma hakkı açısından? ÇELENK Savunmada karşılaştığımız önemli güçlükler vardır. Bunlar arasında mahkemelerde avukattan evrak gizlenmesi, idareden gizli kaydıyla gelen dosya ve yazılann avukata incelettirilmemesi, Ceza Yargılamalan Usul Yasası olanak verdiği halde, hanrlık soruşturması esnasında sanığm emniyet ifadesinin avukat tarafından incelenmesine müsaade edilmemesi, Yargıtay'da tebliğnamenin avukat tarafından okunmasma imkân verilmemesi, avukatın tutuklamadan önce sanıkla görüştürülmemesi, cezaevi göruşmelerinde görevlüerce konuşmalann dinlenmesi, cezaevlerinde görüse giden avukatlann üstlerinin, çantalannın aranması ve dosyalanmn incelenmesi, DGM'lerde duruşmanın disiplini gerekçesiyte sanık ve avukatın dışanya çıkanlabilmesi, iki kez dışan çıkanlan sanık ve avukatın duruşmaya alınmaması ve benzer güçlükleri sayabilirim. Türkiye Barolar Birliği başkanlığı adaylarından Halit Çelenk: Pembe katnyonlarla Türkiye BRÜKSEL (AA) Gençlere yonelik ilginç turlar duzenlemekle tamnan Belçikah bir seyahat acentesi, Türkiye'yi kamyonla ucuzfiyata gezdirmeyi amaçlayan projesini iki yıldır başarıyla uyguluyor. Pembe kamyonlarla yapılan yolculuktara, daha çok 26 yaşın altındaki gençler ve üniversite öğrencilerinin rağbet ettikleri bildiriliyor. (Fotoğraf: A A / Mehmet özdemir) Mehmet Ağar Norveç'e gidiyor AJVKARA (UBA) Ankara Emniyet Müdüru Mehmet Ağar A vrupa Başkent Emniyet Müdürleri Toplantısı 'na katılmak ü'zere Norveç'e gidecek. Geçen yıl Türkiye'de yapılan Avrupa Başkent Emniyet Müdürleri Toplantısı bu yıl Norveç'te yapılacak. Ankara Emniyet Müdüru Mehmet Ağar bugün toplantıya katılmak uzere Norveç'e hareket ederken, Türkiye Büyuk Millet Meclisi Emniyet Müdüru Mehmet Kahya da kendisme eşlik edecek. 12 Eytfll A n y a s a s Halit Çelenk 12 Eylül dönemının getirdiği anayasa ve yasalann insancıl hukuk, gerçek hukuk ve demokratik sosyal hukulcdevtetı ilkelerine ters duştüğünü söyledi. "Bu kadar kısa zamanda kamuoyunda geçeriiliğini, değerini yitiren bir anayasa hatırtamıyorum" dedi. (Fotoğraf: Banş Bil) rada aynntılan ile açıklamak olanaksız. Burada şu kadannı söyleyeyim: Bu anayasa, temel felsefesi yönünden, çağdaş devlet anlayışına aykırı olarak, devlete insanın üstunde bir yer vermiş, ınsanı ikinci plana itmiş, "her sey iasan içtedir" felsefesi yerine "her şey devlet içindir" gibi otoriter, çağdışı bir felsefeyi benimsemiştir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da bir kararında bu anayasanın "otoriter" bir anayasa olduğunu saptamıştır. Sayın Prof. Lütfi Dvran Cumhuriyet Gazetesi'nde yazdığı bir yazıda bu anayasayı askeri bir talimnameye benzetmişti. Bağımsız yargı, düşünce ve örgütlenme özgürlüğü, basın özgürlüğü, sendikal haklar, yasam hakkı ve benzeri konularda antidemokratik kurallar getiren bu ana yasa demokratik bir yönetimin anayasası olamaz. Tam devlet feüşizmi işte. ÇELENK 12 Eylül döneminde kabul edilen yasalar da bu felsefeye göre düzenlenmiştir. Basın Yasası, Dernekler Yasası, Sendikalar, Toplu Sözleşme, Grev ve Lokavt Yasası, DGM Yasası, barolar ve Boralar Birliği'ni Adalet Bakanhğı'mn vesayeti altına alan Avukatlık Yasası'na getirilen değişiklikler, Pişmanlık Yasası, Ceza Yasası değişiklikleri, Ceza Yargılama Usul Yasalan'nda yapılan ve savunma hakkını kısıtlayan değisiklikler, Danıştay ve idare mahkemelerinin yargılama usullerinde yer verilen ve savunma hakkını kısıtlayan, gizli belgelere ilişkin hükümler bunlann örnekleridir. Bu yasalardaki antidemokratik hükümler kaldınlmadıkça de 2 kez yılın hukukçusu 1922 yıhnda Antakya'da doğan Halit Çelenk, lise öğrenimini bu kentie tamamiadıktan sonra 193843 yıtlan arasında Istanbul Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. 1948 yıtından itibaren serbest avukat olarak çalışmava başlayan Halit Çelenk, TÖS ve TÖBDER'in hukuk müşaviriiklerini yaptı. 1968'de Türk Hukuk Kurumu tarafından yılın hukukçusu seçüen Çelenk, 1988'de de Mülkiyelüer Birliği tarafından yılın hukukçusu seçildi. Çelenk, Rüştti Koray adına konulan bu Odülit, "Hukukun üstünlüğü ilkesinin savunulması ve yerleşürilmesini, düşünct ve eylemleri ile katküanndan" ötürü Yargıtay Başkanı Ahmet Coşar ile biHikte aldı. Haten Türk Hukuk Kurumu 2. başkanı da olan Çelenk'in, "Hukuk Yazüan", "141 ve 142 Üzerine", "Idam Gecesi Andan", "Hukuksuz Demokrasi", "Hukuk", "12 Eylül ve Hukuk", "Hazırük Soruşturması Aşamasında Savunma Hakkı", "DGM'ler Niçin Kaldtrılmalutır", "Bildiri Yayınlama" ve "Topiantı ve Yurüyüfler" kitaplan bulunuyor. PORTRE HALtT ÇELENK mokratik bir hukuk devletinin varlığı yolundaki savlar dayanaksız kalacaktır. Hakaknn üstünlögt nedir sfaee? Bir hukuk devletinde yasıyorsak, hukukun iMfinliitü bir temel kural olmalı... An» kurmJ? Öyle ki hiçbir yasa bu kanda sykın olmamah. ÇELENK Günümüzde haklı olarak çok sözü edilen, 1982 Anayasası'nın kimi maddelerinde de yer verilen "hukukun üstünlüğü" kavramı ideal bir kavram. Fransız hukukunda La Primaute du Droit denilen bu kavram, yasal düzenlemelerde ve uygulamada hukuka uygunluk düsüncesini anlatır. Gerçekten hukukun üstünlüğü, hukuk kurallanna saygı göstermekle gerçeklesebilir. Bu hukuk kurallannı da insan haklanna, temel hak ve özgürlüklere ve ÖzeUikie bağımsız yargı, savunma hakkı, savunma hakkının önkoşullarından olan barolann ve Barolar Birliği'nin bağımsızlığı, savunmamn gözetim ile başlaması ve benzer temel ilkelere uygun olarak düzenknmesi gerekir. Burada anımsatmak istediğim bir nokta var: Hukukun üstünlüğü ilkesinin yasama geçebilmesi için bugüne kadar hukuk denilen kurallara saygı göstermek de yeterli değildir. Hukuk kuralı olarak nitelenen yasalann insan haklanna uygun ölçütere göre, yani insancıl hukuk ilkelerine göre düzenlenmiş olması gerekir. Ancak bu ölçülere göre oluşturulan kurallara hukuk denilebilir ve hukukun üstünlüğü ilkesi de ancak bu kuralların uygulanmasıyla yasama geçirüebiiir. Devlet, bu anlamda hukukun üstünlüğü ilkesini korumayı görev tnönü Taksim ToplantısVnda Ne kadar da zengınsımz. Yazlıktasınız en, giden... Bulaşık büyük dert. Yazlığa bir bulaşık makinesi almak hayal mi? Hayır. Yeter ki ekonomik ve kompakt bir çözüm getirsin. Yazlığa giderken bir Baymak Elektrowash6 alırsanız kolaylıkla kurup yazın gerçek tadını çıkarırsınız. Paradan, zamandan, enerjiden deterjandan,yerden tasarrufu unuttıınuz... Recep Ergun'a suikast davasının hazırlık soruşturması esnasında bir sanığın emniyet ifadesini okumak için Ankara DGM SavcılığYna başvurmuştum. Izin verilmedi. Dilekçe ile yeniden başvurdum. Ceza Yargılamalan Usulü Yasası'nın 143/3. maddesi buna imkân veriyordu. buna rağmen 'sakıncalıdn' gerekçesiyle istemim reddedildi. Adalet Bakanlığı'na şikâyette bulundum. Soruşturma açıldı, halen devam ediyor. Savcmın takdiri yasanın üstüne çıktı. Yargı bağımsulığı üç temele dayanmalı... Yargıclann, savcüann ve avukatlana bafımsızİH ğı. Bonlardan biri eksik olanca hnknk devleti yara alıyor. Barolana bağımsızlığı konusuiıda ne dasanüyorsunoz? ÇELENK Savunma mesleğini temsil eden avukatlann bağımsızlığı ile, yani savunmamn bağımsızlığı ile barolann ve Barolar Biriiği'nin bağımsızlığını birbirinden ayrı düşünmek olanaksızdır. Barolar bağımsız olmadıkça avukat da bağımsız olamaz. Oysa savunma her türlü baskımn dışında kalmalıdır. Savunma özgür oldukça verimli ve üretkendir. Yarguun bağımsızlığını da savunmamn bağımsızhğından ayırmak olanaksızdır. Bağımsız savunma, bağımsız yargımn ön koşuludur. Oysa ülkemizde barolar ve Barolar Birliği, yürütme organının vesayeti altındadır. Kişinin temel hak ve özgürlükleri, mahkemelerin bağımsızlığı, yasalann yargısal denetimi ne kadar önemli ise barolann ve avukatlann bağımsızlığı da o kadar önemlidir. Avukatın bağımsızlığını savunmak, sanığın savunma hakkını savunmaktır, çünkü savunma görevini yapma yetkisi avukata tanınmıştır. O halde avukat bu görevinde özgür ve bağımsız olmalıdır. Bu, demokratik bir toplumun vazgeçilmez öğesidir. Getelim işkenceye... ÇELENK Yirmi birinci yüzyüın eşiğinde işkence olgusu ülkemizde sürüyor. Bu, acı ve onur kın a bir durumdur. ÖzeUikie 12 Mart ve 12 Eylül dönemlerinde işkence, bir sorgulama yöntemi olarak uygulandı. Bu, insanın vücut bütünlüğüne ve onuruna ağır bir saldırıdır kuşkusuz. Bir insanlık suçu olan işkence uygulamalan, yıllardan beri kamuoyunda ve basında büyük tepkilere neden oldu. önemli olan işkencenin nasıl önlenebileceğidir. Öte yandan ülkemizde hukukçular tarafından önerilen ve gerçekleştirUmeyen "adalet kolluğu" gecikmeden kurulmalıdır. Adalet Bakanlığı'na ve Cumhuriyet Savcılığı'na bağlı olarak görev yapacak olan bu kolluğun özlük hakları, atama, yer değiştirme işlemleri Adalet Bakanlığı tarafından düzenlenmeh'dir. Bu kolluk sorgu yapma yetkisine sahip olmamalı, sadece arama, kanıt toplama, yakalama gibi işlemleri yapabilmelidir. Sorgu cumhuriyet savalan tarafından yapılmalıdır. Gözaltına alınan kişi aym anda avukatı ile görüşme hakkına sahip olmalı ve avukat müvekkilini her zaman doktora muayene ettirmek yetkisine sahip olmalıdır. Bu konuda yasaya açık hükümler konulmalı, işkence cezaları amaca uygun bir yönde arttırümalıdır. işkence yaptığı aniaşılan emniyet görevlisinin görevine son verilmelidir. Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen, Ulkemiz tarafından da onaylanan, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren tşkenceye Karşı Sözleşme, yargı organlannca yasa hükmü olarak uygulanmalı, işkenceli anlatun tutanaklan, ne tek başına ve ne de başka delillerle birlikte kanıt olarak ele alınmalıdır. Başka bir deyişle bu tür anlatım tutanakları vicdani delil sistemi alanının, mahkemelerin takdir yetkisinin dışına çıkarılmalıdır. Bir ölkede siyasal suç diye bir kavram varsa o ulkede demokrasiden soz edüebilir mi? Önce nedir adi suç ve nedir siyasal suç? Bu konuyu açıklığa kavustunır musnnuz? ÇELENK Siyasi suç adi suç aynmı çoV .irtışılan bir konu. Bu ayrım özeUikie suçlulann geri ve(Arkası 14. Sayfada) tstanbul Haber Servisi Taksim Toplantılan'nın 42'ncisi, dun akşam Etap Marmara Oteli'nde yapıldı. Toplantıya, SHP Genel Başkanı Erdal İnönü konuşmacı olarak katıldı. Basına kapalı olarak yapılan toplantıda, tnönü'nün "Yerel Seçimler Sonrası Türkiye" konulu bir konuşma yaptığı ve soruları yamtladığı öğrenildi. Toplantıya, Sosyalist Parti Genel Başkanı Ferit Ilsever, Jstanbul Büyukşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen, bazı ilçe belediye başkanları, üniversite öğretim üyeleri, işadamları ile gazetelerin yöneticileri katıldı. SelvVnin polis devleti uyurısı ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) SHP Genel Sekreter Yardımcısı Cevdet Selvi ülkenin hızla polis devleti oluşumuna doğru gittiğini belirterek, "Çok yakın bir gelecekte Özal bile polisin elinden kendisini kurtaramayacaktır" dedi. SHP Eskişehir ll Binası'nda basın toplantısı düzenleyen Eskişehir Milletvekili Selvi, özeUikie Milli Eğitim ve Emniyet 'te surekli bir kadrolaşmanm gözlendiğini belirtti. Hollandaca Kuran GRONINGEN (AA) Hollanda'nm Groningen Üniversitesi Ortadoğu Kültür ve Arap dili doçenti Dr. Fred Leemhuis Kuran1 Kerim 'in Hollancada mealini hazırladı. Hollandaca Kuranı Kerim "Uniboek" adlı yayınevi tarafından ağustos ayında pıyasaya sürulecek. Meali hazırlayan Doç. Dr. Leemhuis, "Dünyada birçok Müslüman, özeUikie Avrupa'da yaşayanlar, Kuranı Kerim'iyetehnce bilmiyor" dedi. Hollanda'da 500 bin dolaymda Müslümanm yaşadığını hatırlatan Leemhuis, Kuran'ın "tercüme edilmesi" konusundaki tartışmalara değindi. Metin Türker taburcu edildi ANKARA (AA) ölüm orucuna başladıktan 3 gün sonra fenalaşarak hastaneye kaldırılan Çeliklş Sendikası Genel Başkanı Metin Türker, dün taburcu edildi. Metin Türker'in tansiyonu yapılan müdahale sonucu normale döndü ve sağlık durumu düzeldi. Yetkililer, Metin Türker'in kendi isteği göz önüne alınarak taburcu edildiğıni söylediler. Çeliktş Genel Başkanı Türker, "Çelik işçisinin açhğını simgelemek için" 18 mayıs perşembe günü ölüm orucuna başlamış, önceki gün saat 12.30 sıralarmda da fenalaşarak SSK Dışkapı Hastanesi'ne kaldınlmıştı. Sökmen için imza kampanynsı Mutfağınız daracık koskoca bulaşık makinesi gelince yer yerinden oynayacak.Taşıyıcı, tesisatçı, sonra içini doldurmak için 12'lik takımlar, masraf, masraf.masraf. Gelin iyisi mi siz bir Baymak alın mutfak ferahlasm, siz rahatlayın. tstanbul Haber Servisi Geçen hafta TBKP davasını izlemek üzere gittiği mahkeme salonundan çıkarken gözaltına alınan Munise Sökmen'in serbest bırakılması için imza kampanyası başladı. Kadm Kurultayı'nda toplanan yaklaşık 300 imzalı bildiride, kurultayda, "Siyasal Yaşamda Kadm" konusunda bir bildiri sunacağı belirtilen Sökmen'in kapatılan ve davası düşmüş bir kadın derneğınin de yöneticisi olduğu bildirildi. Kurultaya katılan kadınlar adına toplanan imzalı bildiride bu durumun protesto edildiği ve Sökmen 'in derhal serbest bırakılması gerektiği savunuldu. "Az ve ucuz ilaç yazın" tstanbul Haber Servisi tstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Şükrü Güner, Türkiye'de ilaç fiyatlanmn serbest bırakılmasım onaylamadıklannı yineleyerek tüm doktorlara, pahalı ilaçlara karşı "reçete" ile mucadele vermeleri çağrısını yaptı. "Bugün ortalama bir reçete bedeli aylık asgari ücret tutarındadır. Halkın satın alma gücünü ilaç fiyatları çoktan aşmıştır. Hele ilaç fiyatlanmn serbest bırakılması pahalüığı daha da arttırmaktadır" diyen Dr. Güner, tstanbul Tabip Odası adına tüm doktorlara, "tlaç pahalılığına karşı reçetenizle mucadele veriniz, reçetenize bilimsellik olçüleri içinde az ilaç ucuz ilaç yazımz" çağrısında bulundu. Kirac ısınız \ dünya para ödeyip, koskoca bulaşık £/ makinesi alacaksmız, mutfağınıza ' monte ederken tezgâhı yıkacaksınız, ev sahibi gelecek, canınızı sıkacak vs... Bütun bunlara ne gerek var? Baymak Elektrowash6 alın, kompakt çözüme kavuşun, uzülmeyin. Bulaşık makinesi alırken paradan, zamandan, enerjiden ve yerden tasamıfu gözardı edecek kadar zengin değilseniz, tüm gönlü zenginler için önerimiz Baymak'tır. Baymak Kompakt Bulaşık Makinesi şimdi HERKES ALABİLSİN DİYE 6 AY VADELİ Bekârsınız I bulaşığınız az ve hafif. Ama yine de bulaşık en büyük derdiniz... Büyük 'bir makine alıp günlerce dolmasını beklemeyin. (Bekleyen bulaşık kokar.) Yemek bitsin, bulaşık anında yıkansm. Baymak Elektrowash6 yıkasın, çabuk, ekonomik... Papatyalardan gönüllü annelik NEVŞEHİR (Cumhuriyet) Türk Kadımnı Güçlendirme ve Tanıtma Vakfı Nevşehir Şubesi üyeleri, Merkez Yetiştirme Yurdu'nda kalan 50 korunmaya muhtaç çocuğa gönullü annelik yapıyor. Aralarında düzenledikleri çay ve çeşitli eğlencelerden toplanan gelirle yaşları 7 ile 16 arasında değişen kimsesiz ve korunmaya muhtaç çocukların çeşitli gereksinimlerini karşılayan üyeler haftanm belirli günlerinde toplanarak anne şefkatmi vermeye çalışıyorlar. Vakıf Başkanı Semra Aras özenmiş, amaçlarının çocuklara her türlü maddi ve manevi desteği vermek olduğunu söyleyerek "Çocuklarımızın yalntzlığa itilmemesi için her türlü çalışmayı yapıyoruz. Amacımız kimsesiz çocuklarımızı bağnmıza basarak, onlara sahip çıkmakttr" diye konuştu. lymak KONFORUYASAMAK KOMPAKT BULAŞIK MAKİNESİ G«nei Sotış : Akabe Ticaret Merkezi, Buyukdere Cad. 80/202, 80290 Mecidiyeköy/tstanbul Tel: 175 71 92 (8 hat) Ankara Sotış : Tandoğan Meydanı 4 A Ankara Tel: 222 47 89 223 43 25 lımir Sotıs : Gazi Bulvan 22 tzmir Tel: 14 55 75 13 53 35
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle