Katalog

CUMHURİYET/14 HABERLER 24 MART 1989 Ankaralda gözaltı protestosu Aynı suçtan ikinci kez mahkum oldular ANKARA (Cumhariyel Büroso) Ankara'da bulunan üniversitelerin öğrenci temsilcileri, polisin, öğrenci derneklerinin başkanlannı ve üyelerini gözalüna almasını protesto amacıyla bukuk fakültesi önünde oturma eylemi yaptılar. Polisin geniş güvenlik önlemleri altında izledigj eylem sonrasında, 4 kişi gözaltına alındı. öğrenciler, polis tarafından yaklaşık 25 gündür sürdürıilen operasyonlarla gözaltma alınan öğrenci derneği başkaıu ve üyesi arkadaşlannın serbest bırakılmasmı istediler. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi bahçesinde toplanan bir grup öğrenciye, daha sonra Eğitim Fakültesi ve Basın Yayın Yüksekokulu öğrencüeri de katıldılar. Sayıları 200'ü aşan topluluk "Polisidare işbirliğine son", "Gözaltındaki arkadaşlanmız serbest bırakılsın", "Polisin öğrenci dövmesi engellensin", "Yaşasın özerk demokratik üniversit e " , "Dayak degil, bilim istiyoruz" sloganlan attılar. Hukuk Fakültesi önünde oturan öğrencilerin etrafında toplanan kalabalık bir öğrenci grubu da oturma eylemini izledi. Öğrenciler bir saat oturma eylemi yapacaklannı açıkladıktan sonra elle SÜLEYMAN SARILAR rindeki pankartlan açtılar. lstanbul Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'nde'1986 yılında soAnkara'da 25 gün önce meyda nuçlanan DİSK davasının gerekna gelen öğrenci eylemlerinden çeli kararında "aynı nedenlerle sonra polis geniş çaplı bir operas başka davaiardan yargılanıp mahyon başlatarak öğrenci dernekle kura olduklan" için dosyaJarı ayrinin üye ve başkanlarını gözaltı rılan 11 sanıktan 10'u, yine na almıştı. Halen polisce DlSK'teki eylemlerinden dolayı gözaltında tutulan öğrencilerin sa 510 yıl arasında degisen hapis ceyısının 6 olduğu öğrenildi. zalarına carptırıldıiar. Sanıklar DlSK Yürütme Kurulu Üyesi ve Keramiklş Genel Başkanı Mustafa Aktulgalı, DİSK yönetim kurulu üyesi ve Sosyaltş Genel Başkanı Özcan Keskeç, Gıdaİş yönetim ve yürütme kurulu üyesi Hamdullah Giizel, Keramiklş yöne'tim ve yürütme kurulu üyesi Ahmel Mahir Nalbanloğlu, Asis Sendikası yürütme kurulu üyesi Ahmel Muhittin Karkm, TekgesU yürülme ve yö 10 DİSK yöneticîsine 510 yıl hapis netim kurulu üyesi Mehmet Yıldınm Madentş Sendikası'ndan Yakup Erdem, Özcan Pekşen ve Ali Baykal Gıirsoy, Tekstil Sendikası Yönetim Kurulu üyesi Giinay Onayman ile Asis Yönetim Kurulu Üyesi Ali Rıza San, haklarında DlSK davasının gerekçeli karannda dosyalannın aynlması hükmü verilmisti. Gerekçeu" kararda, sanıklann daha önce TCK'nın 141. maddesine göre aynı eylemlerden dolayı yargılanıp mahkum olduklan belirtilerek, "Sanıklann ber iki örgül yöneticiliğinden dolayı TCK'nın 141/1 ve 141/5. maddeleri geregince iki kez değil tek bir defa cezalandınlmalan" gerekeceği, bu nedenle de sanıklann TÎP, TKP gibi davaiardan mahkumiyetlerinin kesinleşmesinin beklenilmesi için dosyalanmn ayrılmasına karar verildiği kaydediliyordu. PARA PARA DÜŞÜNEN BİRBELEDİYE BASKANI ISTER MIYDINIZ? Dosyalan ayrüan 11 sanık hakkında lstanbul Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'nde 1987/2 nolu dosyayla yeniden dava açıldı. Sanıkların TtP, TKP gibi davalar dan aldıklan mahkumiyetler kesinleşince, sanık avukatları davarun reddedilmesini istediler. Askeri savcı da esas hakkındaki görüşünde, sanıklann aynı amaca yönelik eylemlerini iki ayrı örgütte gerçekleştirmiş olmalan halinde bile tek suç sayüması gerektiğini, aslında mahkum olduklan örgütlerle DÎSK'in aynı nitelikte olduğunu belirterek davanın reddedilmesini istedi. lstanbul Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'ndeki dünkü duruşmada sanık avukatlan savcının esas hakkındaki görüşüne katıldıklarını bildirdiler. Avukat Fikret tlkiz, müvekkilleri Mustafa Aktulgalı ve Ahınet Mahir Nalbantoglu'nun, aynı eylemlerinden dolayı TlP davasmda yargılanıp mahkum edüdiklerini ve mahkumiyetlerinin kesinlestiğini belirtti. Savunma dilekçesine DlSK gerekçeli karanndan alıntılar yapan Fikret tlkiz, davayı reddetmemenin daha önce kendi verdigi DtSK karanyla çelistigini söyledi. tlkiz, aynı düşünce suçundan dolayı iki kez yargılama yapılamayacağını belirterek davanın reddedilmesini istedi. Askeri mahkeme gerekçeli kararını daha sonra yazmak üzere sanıklan ağır hapis cezalanna çarptırdı. Sanıklann "yasadışı 6rgiit durumuna diişmüş olan DİSK'i sevk ve idare etmek eylemleri sabit olduğu gerekcesiyle" çarptırıldıkları cezalar şöyle: MusUfa Aktulgalı: 10 yıl ağır hapis, kamu hizmetlerinden ömür boyu yasaklanması ve ceza süresince yasal kısıtlılık aJtında bulundurulmasına. Özcan Keskeç: Sekiz yıl 10 ay 20 gün hapis, kamu hizmetlerinden yasaklanması ve ceza süresince yasal kısıthlık altında bulundurulmasına. Hamdnilah Güzel, Ahmel Mahir Nalbantoglu, Ahmel Muhiltin Karkıe ve Mehmel Yıldınm: Sekizer yıl hapis, kamu hizmetlerinden yasaklama, ceza süresince yasal kısıtlılık. Yaknp Erdem, Özcan Pekşen, Ali Baykal Gürsoy ve Gttnay Onayman: Beşer yıl hapis, kamu hizmetlerinden yasaklama ve ceza süresince yasal kısıtlılık. Ali Rıza San: Beraat. Mahkemenin kararı sanık avukatları tarafından temyiz edildi. 7polise 'kuşkulu ölünı' içîn dava NtHAT HALICI MURAT SAVAŞ EDİRNE Edirne'de bir "koskulu öliim" davası başladı. Yedeksubay öğrenci Mnstafa Galnez'in Edime'nin Kıyık Karakolu'nda yaklaşık 8 ay önce ölü olarak bulunmasımn ardından hâlâ aydınlatılamayan "giz perdesi", Bdirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, aralannda Edirne Siyasi Şube Müdürü'nün de bulunduğu 7 polis hakkında açılan 'işkenccyle adam öldürme" davası ile aralanmaya çalışılacak. Yedeksubay öğrenci olarak Tuzla Piyade Okulu'nda askerliğini yaparken tstanbul siyasi polisi tarafından "TKP üst dnzey sorunlnsn" olduğu gerekçesi ile gözaltma alınan Mustafa Gülmez. daha sonra "sorgulanmak" için gönderildiği Edime'nin Kıyık Karakolu'nda ölü olarak bulunmuştu. Polis yetkilileri ölüm için "kendini asarak ölüm" değerlendirmesini yapmış, ancak karanlıkta kalan bazı noktalar aydınlatılamamıştı. Mustafa Gülmez ile ilgili Edirne ve Cerrahpasa Tıp Fakültesi adli tıplannın hazırladıkları otopsi raporları, konuyu soruşturan Edirne Cumhuriyet Savcılığı'nın 1988 tarih ve 1082 numaralı "takipsizlik karanna" yol açmıştı. Ancak Yedeksubay Gülmez'in ailesinin avukatlan Jale Ercan ve Bahri Belen, 1988/1743 numaralı itiraz dilekçeleriyle otopsi raporlannın açıklığa kavuşturamadığı birçok noktayı sıralamış ve sorumlular hakkında "devkt adına işkenceyie ölttme sebebiyetten kamu davası açılmasını" istemislerdi. Müdahil • avukatlann itirazım yerinde gören Korkmaz Açıkgöz baskanhğındaki Kırklareli Ağıı Ceza Mahkemesi, 1988/228 numaralı karan ile dosyayı Edirne 1. Asliye Ceza Mahkemesi'ne devretmişti. Önceki gün yapılan duruşmada müdahil avukatlann, olayın görevi ihmal değil, işkenceyie ölüme sebebiyet olduğu yolundaki başvuruları üzerine mahkeme görevsizlik karan vererek davanın Edirne Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülmesini kararlaştırdı. Duruşmada, Edirne Siyasi Şube Müdurü Erol Hakan ve olayın meydana geldiği tarihte Kıyık Karakolu'nda görevli bulunan Başkomiser Mnral Ceylan, polis memurları Abdullah Yavuz, Ahmet Yanz, Ali Coşkun ve Siileyman Sofu da dinlendi. Siyasi Şube Müdürü Erol Hakan müdahil avukatlardan Bahri Belen'in "Siyasi suçtan sanık bir kişinin neden seral karakoluna verildiği" yolundaki sorusuna, "Birinci şubede nezaret olmadığı için onu seml karakoluna götürmek zorunda kaldım" yamtını verdi. Gülmez olayı Parasız ve yetkisiz belediye başkanlarının, hemşerilerine hizmet vermesi mümkün değildir. Bu yüzden hükümetimiz, belediye başkanlannın ve diğer mahalli idare yöneticilerinin gelir kaynaklarını çok büyük ölçüde artırdı. Onlara, planladıkları tüm işleri yapabilecekleri kadar mali imkân ve yetki verdi. Böylece yerleşim merkezlerimizde Cumhuriyet tarihimizin en büyük yatınmları son 5 yılda gerçekleştirildi. Bu seçimde de oyumuzu, hükümetle uyum içinde çalışacak, büyük işler gerçekleştirecek, geniş ufuklu, dürüst, çalışkan adaylara verelim. Hizmetinden memnun olduklarımızı yeniden seçelim, beğenmediklerimizi değiştirelim.