14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 MART 1989 KÜLTÜRYAŞAM KİM KİME DUM DUMA BEHtç AK çk sıhlclım... flrhk kafami din. Biriüru atjakoyjnu bir rekatii CUMHURİYET/5 \AYEN DÜNYASENDA SANATEDEBİW Marguerite Duras'ın Acı 'sı iki deftere yayılmış bir günce Olümde ölesiye yakuzlık Acı/Marguerite Duras / Çevirerv Ayşe Kurşunlu Ortaç / Afa Yayınları / 151 sayfa. CELAL KIRCI Altıyüzbinin içinde ağlayan biriydi. "Zaten her şıkta olecegimi biHyorum. Geri donerse de öliiriira. Kapryı çalsa: Kim o? Benim Robert L.' Kapıyı açar sonra da ölünim... Kafamın içinde düşıinmemi engelleyen luzlu bir meltera. Denizi gorduğüm anda nerede olduğunu bilmiyonım, ama yaşıyor, bunu biliyorum. Dünyanın bir yerinde soluk alıyor... kendim için bir şey istemiyorum. Başım cama dayalı. Belki de ağlayan benim. Altıyüzbinin içinde ağlayan biri..Ben öleceğim. O döner dönmez öleceğim, başka türiüsu olamaz. Benim sırnm da bu. D. bilmiyor. Onu beklemeyi sectim. nasıl da bekliyonım ölesiye." Ölülerifi karmakarışık bir kemikliğe yığıldığı Avrupa'da, ikiııci büyiık savaşın ortasında, erkeğini bekleyen bir kadının yalnızlığı. Milyonlarca Yahudinin, yeni do|anlarımn bile, özel şahdaman sıkarak öldurme eylemi için eğitilmiş kadınlar tarafından yok ettinldiği Avrupa'da. 1984 Goncourt ödülü sahibi, dilimizde en son Sevgili ve Mavi Gözler, Siyah Saçlar adlı romanlarıyla tanıdığımız ünlü Fransız yazarı Marguerite Duras'ın Acısı, II. Dunya Sava$ı Fransası'nda, 'iki deftere" yayılmış bir günce. Savaşın dehşeti ile aşkın, özlemterin sıcakhgını, burukluğunu aym potaya koymuş bir tutanak. Kolektif ruh taşıyan, ama yalnız başlarına ölen binlerce Avrupalı askerin acısına dayanmak düşüncesine bile zor katlanabilmek. 1 9 8 4 t t GoKoart aJmştı Fransız yazar Marguerite Duras, 1984 yılında ülkenin en saygın edebiyat ödülü Goncourt'a değer görulmüştü. Dilimızde en son "Sevgili" ve "Mavi Gözler Siyah Saçlar" adlı romanlanyla tanıdığımız Duras'ın "Acı" adlı romanını da dilimize Ayşe Kurşunlu Ortaç kazandırdı. bıldıâiyok..'" Bunu onbra ar//A ben orhk Q/tmeye karar \ verdtm* j kKukbir Ppnsyân Avnıpa'da oldu." Savaşın son çığbkları, Robert L. ve kurtuluş için Gestapo ajanı Pierre Rabier'yle ilişkiler sonrası. Fransa'dan çekilen bir Almanya ve dürüst düşman Rabier. Düşüncelerde başkalarına bırakılan ölünıler. Yazla birlikte gelen Almanya yenilgisi. Hayatta kalabilenler. Toplama kamplannın dayanılmaz acüan. lntikam düşunceleri. Muhbirlerin teker teker ele geçmesi. Dün muhbiri ulaşıhnaz, erişilmez, dokunulmaz kılan sırların birer birer ortaya çıkışı. "Therese benim. Mnbbire işkence eden de benim. Aynı şekilde milis eri Ter ile sevişmek isteyen de benim. Işkenceci kadını diğer roetinleıie birlikte size veriyorum. Okumayı ögrenin: Bu metinleT kutsaldır." Savaş sonrasında "yeniden pallak verir mi" düşunceleri arasıuda çekilen savaşiçi korkulan ve yitip giden zamanlar. Savaşın içinde, ama savaşta yitirilmeyen insanlar: "Robert L. ayağa kalktı ve denize doğnı ilerledi... Baktığımı gördü... Bildiğini, her günün her saatinde ne duşündügümü bildiğini biliyordunv. O toplama kanı, pında ölmedi." Yaşamışlıkların acı dolu, sonradan bulunan birkaç sayfa günlüSü. "Arük bir tfir sıradan öyküye dönüşmüş bn olayı anlatmak niyc? Ürkiitncüydü, bu kesın, yasanması dehşetengiz bu iğrençliğin karşısmda insan ölebilirdi. ama hepsi o kadar, hiç genişlemiyor, edebiyatın enginliğine hiç açılnuyordu. Öyleyse?" Niçinlerin sadece tarih sayfalarında kaldığı bir dönem Avrupasından çeyrilmiş birkaç film, beğenilen birkaç kare. Sadece tarih sayfalarında kalan korkunç insan manzaralan. Ve Ayşe Kurşunlu Ortaç'ın nefıs çevirisi. Mutlaka okunraalı. kaiantrsan. 3e/kı 1Z PİKNİK PİYALE MADRA sucaı A(ISIN?BEWDE SEKl' Onları kolektif ruhla düşünerek yas tutmak. Uygar ulusların en büyüklerinden biri: Almanya. Güncenin yazarı gibilerin özlem ve beklentilerinin sonrası enkaz insanlar ve de|işen bir şeyler. Ama yine de, "17 Ağustos 1944'te, Des Arts nhümında, taş yığınının üzerinde tek başına can çekişen onaltî yaşındaki Alman askerini ve annesini" duşünmek. Sirenler son kez çalacaktır. Berlin dtişecektir. Berlin yanmaktadır. Hitler'in başına bir kurşun sıktığı söylenmektedir. Belki de ölmüştür, ama arkasında milyonlarca suçsuz insanın nefretiyle, "Bu olaylar Sonde'da, kiiçük bir adada veya Pasifik'teki bir yerde gerçekleşmedi, bizim toprağımızda HIZLI GAZETECİ mCDET ŞEN ^ 5OHR& 'eENCLJK ve C I N J E L L I V t?'Ve Bif? AÇMoüuz •• ve SüTurtO SEN YAPiros KÖ5E/HÖJE ÇOCUKTUf? Mİ 2 YÂRATıa UA6ERM KBNPİ YAPSlH OEOİK PEKi SBH ME VAPJıH ?. BliSEME ZA/AAN OKUYOSUN YAYIN RAPORU . BEKffiYILDG ÖYKÜLER ra... yalnızlıklara, küçuk üzünçlere çağırıyor. Ama, içimize umutsuzluk tohumlan saçmadan... (...) Günel, özellikle sevda konularında, az rastlanır incelikler avmın önde gelen sanatçısıdır. (...) Onun gözünde insan, önce ana, sonra kadın, en sonunda da düpedüz insandır." zehir vüklü bulutlar ERBİITU5HIP ANATANRIÇALAR DİYARI ANADOLU Yazan: Reşit Ergener / Yalçın Yayınları / 128 s. Günümüzde dünyada ataericil kültürün egemen olduğunu belirten Reşit Ergener, hemen ardından, "İnsanlar her zaman ataerkil toplum düzeninde mi yaşadılar? Yoksa insan topluluklan anaSEÇİLMİŞ ÖYKÜLER erkil toplum duzeninin egemen olBekir Yıldız / Cem Yayınevi / duğu bir evreden mi geçtiler?" dı527 ş. ye soruyor. Ergener'in "AnatannBir Bekir Yıldız retrospektifı. çalar Dİyan Anadolu" adlı kitabı bu açıdan, bu soruların yanıtları1967'de yayımlanan ilk öykü kirun aranışı niteliğinde. Kadınlarm Ubı "Reşo Ağa"dan başlayarak bugünkü uygarlığın tohumlannı öykücülüğiımüzde özgün bir yer ilk Anadolu'da yeşerttiklerini vuredinen Bekir Yıldız'in "Reşo gulayan Ergener, "Belki btı yüzAğa", "Kara Vagon", "Kaçak den Anadolu anatannçalar ülkeçı Şahan", "Sanipsizier", "Beyaz si sayılabilir. Anaerkil tanm uyTurkfi", 'Dünyadan Bir Atlı garlıklanyla birlikte ilk anatannG«çti", "DemirBebek", "Mah çalar da Anadolu'da gonildü. Bu şerin tnsanlan" ve "Bozkır kitapta, uygaruğımızın ve anatanGelini" adlı kitaplanndan kendi nçanın Anadolu'daki doğuş öyküsinin seçtiği 48 öykü yer alıyor sü anlatılıyor" diyor. "SeçUmiş Öjküler"de. Kitaba bir önsöz yazan Atilla Ozkınınh'ya göre, Bekir Yıldız, Türk aydınıJORGF LUIS BQRGES na bilmediği bir dünyanın kapılarını açtı, onları yabancısı oldukları insanların dünyasıyla tanıştırdı. Ama bunu, toplumcu edebiyatın kimi örneklerinde görüldüğü gibi bir söylevci, çözümler öneren bir kurtarıcı eda&ıyia yapmadı. Gerçeği, gerçekteki boyutlanyia, anlattığı olayı yaşayan insanı ise onun dünyasının içinde yansıttı. uzun öykü, ortak bir tema çevresinde bütünlük kazanıyor: Son öyküde karşımıza çıkan yaşlı baytarın deyişiyle "aşınma", daha genel bir deyimle "yabancılaşma." "Ay Ç t Z G İ L İ K KÂMÎL kın Oyküler" bir bakıma, genelleşmiş bir yabancılaşmanın "romanı" olarak da nitelenebilir. Kitabın kapak resmi ise Yüksel Arslan'a ait. MASARACI NÂZIM HtKMET'lN GERÇEK YAŞAMI5 Yazan: Kemal Sülker / Yalçın Yayınları / 264 s. Kemal Snlker'in "Nâzım Hikmet'in Gerçek Yaşamı" dizisinin beşinci cildi. Bu ciltte Kara Harp Okulu Komutanlığı Askeri Mahkemesi ile Donanma Komutanlığı Askeri Mahkenıesi'nde 1938'de sivil ve asker kişiler arasında Nfizttn Hikmet'in de yargılandığı olaylarla ilgili yayımlanmamış belgelere yer veriliyor. Nâzım Hikmet'in 28 yıl 4 ay ceza aldığı bu iki önemli dava aynntılanyla sunuluyor. Öte yandan, Nâzım Hikmet'in savunması, Yargıtay'a başvurması, TBMM'ye verdiği af dilekçesi ve avukatlann yargılamada okuduklan savunmalar okurlara ilk kez veriliyor. ZEHİR YÜKLÜ BULUTLAR Yazan: Erbil Tuşalp / Bilgi Yayınevi / 172 sayfa. "Zehir Yüklü Bulutlar", gazetemizden Erbil Tuşalp'in, Halepçe'den Hakkiri'ye sığınan Iraklı Kürtlerte ilgili gözlemlerine, belgelere dayanarak ortaya çıkardığı bir kitap. Tuşalp, konakladıklan yerlerde Iraklı Kürtlerle konuştu. Çocuklar, kadınlar, yaşlılar, genç peşmergeler olanı biteni Tuşalp'e anlattılar. Irakh Kürtlerin tarihleri, önderleri, savaşla geçen yaşanıları, uluslararası antlaşmalar gibi konularda Tuşalp'in sorularını yanıtladılar. DOĞU TRAKYA TÜMÜLÜSLERt M A D E N ESERLERİ Yazan: Somay Onurkan / Türk Tarih Kurumu Yayınlan / 118 s. Somay Onurkan'ın, tstanbul Arkeoloji Müzelerindeki Trakya toplu buluntulan üzerine çalışması. Onurkan'ın da belirttiği gibi, arkeoloji müzeleri koleksiyonlan arasında Trakya tümülüsleri (höyuk ya da mezar üstündeki toprak kabartıları da denilebilır) buluntulan özel bir yer tutuyor. Çünkü bunlar büyük bir çoğunlukla kazılar sonucu kazanılmış toplu buluntu grupları olduğundan mezar envanteri tumüyle elde edilebilmiş. Kitabın ilk bölümünde Kırklareli, Vize ve Lüleburgaz yöreleri mezarlarını, yeri bilinmeyen bir mezarı ve Karadeniz'le Ege kıyılarını inceleyen Onurkan, ikinci bölümde altın, gümüş ve bronz eserleri, aydınlatma araçları, aynalar, miğfer ve zırhlar, demir ve kurşun eserleri ele alıyor. AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAS (JA DüH AKŞAM BlŞıi IMI , çok eski bir geleneği olduğunu belirten Traky'a Üniversitesi öğretim görevlisi Gürbüz Uğur, bu geleneği n günümüzde neredeyse yok olup gitrne tehlikesiyle yüz yüze olduğunu vurguluyor. Uğur, "Türk Haldarında Doğal Renkkr ve Boyalar" kitabıhın amacını ve ortaya çıkışını şöyle anlatıyor: "Biz bu amaç dognıltasunda yola çıkıp konuyu ele alarak, Trakya Üniversitesi Çanakkale Meslek Yüksek Okula Halıcüık ve Desinatörlük Böliunü'nde 7 yıldan beri yaptığımız araştırmalan değerlendirdik. Sonuçlannı aldıktan sonra da bu kitabı hazırlamaya karar verdik..." FAYTON Yazan: Burhan Günel / Kerem Yayınları / 154 s. TÜRK HALILARINDA DOĞAL RENKLER VE BOYALAR Yazan: Gürbüz Uğur / Türkiye lş Bankası Kültür Yayınları / 96 s. BORGES VE BEN Doğal boyacüığm Anadolu'nun Yazan: Jorge Luis Borges / Çeviren: Celal Üster / Afa Yayınlan / 110 s. 1986'da ölen ünlü Arjantinli yazar Jorge Luis Borges'in "Bir Özyaşamöykiisü Denemesi"ne özyaşamöyküsel nitelikler taşıyan üç de kısa öykü eşlik ediyor; kitaba adını veren "Borges ve Ben, "Yaratan" ve "Öteki". Borges'in anadili olan İspanyolca değil de, anadili kadar sevdigj İngilizce yazdığı "Bir Özyaşamöyküsü Denemesi" ünlü yazann yaşamından çarpıcı kesitler sunarken, Borgesin yapıtlarına değgin zengin ipuçlan da içeriyor. Kitabın sonuna eklenen üç kısa Öykünün de yazann yaşamıyla dolaylı dolaysız bağmtılar taşıdığı duşunülecek olursa, "Borges ve Ben" Jorge Luis Borges'e bir "giriş" diye de nitelenebilir. JAMES DEAN / O BİR ASİYDİ! Yazan: William Bast / Çeyirenler: Müge İplikçi Emel Çelebi / Hil Yayın / 182s. Yalnızca 24 yıl yaşadı. Ama olümünden bu yana uzun yıllar geçmesine karşın hâlâ bir efsane! James Dean'i tanımış olan VVilliam Bast, "James Dean / O Bir Asiydi!" adlı kitabında nasıl bir insandı, neyi anyordu, onu bu arayışında kamçılayan hangi dürtülerdi, bir aktör olarak büyüklüğünün kaynağı nerede yatıyordu, yaşamına hükmeden yalnızlığın, acının doğuş noktası neresiydi türünden soruların yanıtlanm araştırıyor. Bast, bu sorulann yanıtlanm ararken, daha çok kendi gözlemlerinden yola çıkıyor. "James Dean" kitabı aynı zamanda 'sanatçının bir filmografısini ve yaşamırun değişik evrelerinden fotoğraflarını da içeriyor. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 1331"O£ 8UGÜN, SOYYET LJDEfti MİUAİL SEKGeYEVtÇ GOR&AÇOV POĞMUŞTV. BİR KUS KÖYÜJ AİIMSİH/İN OĞLU OLAH GOÜgACOI/, KJOMÜN&r PA£T/NİN Ç£ÇlTLİ ÖRGÛneniMOE YILLARCA D£N£YlM KAZANMtŞ,SONUNC>A POLITBÛISO'YA 2 Mart SOVYET POUTIKASINDA TAZE KAN.. âi ' ÇERNENKO Z)4MAA/tNDA fSE ÇOK GÜÇl£NMİŞ7İ. 198S OE6İN YÛtcSEtMtÇTİ DAHA sÖeevıNIN BAÇIAJA GEÇERKBM, ENERTİK 8İR POİZLEYECEĞfM 8EU.I E7MİÇTİ TOPLUM 1HŞAMIKJA, VE EKOUOMIYE REFORMCU BİR AAJLAYtŞ 6ETI&A4EK ÜZEBE 'PER££T&O/KA'CYEN/ &EN AYKIRI ÖYKÜLER Yazan: Tahsin Yücel / Can Yaymlan / 195 s. Tahsin YücePin 1983'teki "Ben ve Öteki" adlı öykü kitabından sonra yayımlanan yeı.i öykü kitabı. Beş öykünün yer aldığı "Aykın Öyküler"in kurgusu, "Ben ve ÖtekT'ne oranla daha yalın. Beş KELERİNI ORTaYA KOYMUfTU. SOKeAÇOI/, YAPILACAH PEĞİÇtKLİKLEZlH KOUÜUİZHtCiEN 7AVtZ ANUİMIUA GELMEDİĞıHİ P£ B ' İ U MPtC4VA4A) İLE "GLASNOST*(AÇ&UIC) IL 60 YIL ÖNCE dolarak saatlerce buz kitielerini seyretmiştir. Buz parçalan gece saat 2'de boğaza girerek akıntı ile limammıza kadar gelmişlerdir. Bu buzlann Bulgaristan sahillerinden ve Tuna nehrinden geldiği anlaşıltnıştır. Buzlann kalınhğı 3 metre kadar tahmin Tabiat, dün tstanbul'da bir olunmaktadır. Bazı parçalartn cilvesiai daha gösterdu Boğaz 10 metre murabbaında olduğu içinde oturanlardan sabahleyin işlerine gümek üzere evterinden söylenmektedir. Buzlar akmtıya tabi olarak ilerledikleri için çıkarak ıskelelere inenler uzun bir surü halinde denizin denizin sathımn beyaz buz üstünde yurümüşlerdir. Buzlar tabakaları ile örtüldüğünü bir taraftan Boğazdan gelmekte hayretle temaşa eimişlerdir. ve bir taraftan da Filhakika geceleyin boğazdan limanımızdan geçerek başlayan buz akını sabahleyin Marmaraya doğru limanı ve Boğaziçini kaplamış gitmektedirler. Boğazın içi bulunuyordu. tstanbulda şimdiye kadar böyle bir hadise buzlarla kaplanmıştır. Limana giren buzlar Sirkeci önünde göriilmediği için halk sahillere duran gemilerin yerini ve demzin göründüğu yerlere 2 Mart 1929 doldurmuştur. Salıpazan ile Bebek ve Büyükdere koylan da buzlarla kaplanmıştır. Buz tabakasımn Burgaz haricinde altı kilometre uzaklara kadar denizi istila ettiği görülmüştür. Bu mesafeden ilerisi görulememektedir. Maamafth Karadenizin buzlarla kaplı olduğu tahmin edilmektedir. Gelen buzlar gayet sert ve bizim denizin suyu da sı/ırdan aşağı olduğu için erimeden geçecektir. Buz istilası hmanda vapurların işlemesine mani olmuştur. Şirketi Hayriye vapurları işleyememiftir. Seyrise/ain idaresinin sevahili mütecavire postaları da pek seyrek ve zorlukla işleyebilmiştir. Öğleden sonra buz istilası arttığmdan Seyrisefain vapurları da hiç işliyememiştir. Boğaziçinde vapurların işlemesine imkan olmadığı gibi bir kayık bile bir taraftan bir tarafa geçememiştir. Dün Boğazdan bir gaz vapuru zorlukla geçebilmıştir. Bundan 67 sene evvel yani 1862 senesinde de büyük bir kış olmuş ve Karadenizden gelen buzlar limanı kaplamıştır. Rasathaneden geç vakit alman malumata göre buz kitlileri Mudanya sahillerine kadar gitmiştir. Roman ve öykü yazarı Burhan (jünel kitabını " S e s l e r " , CUMHURİYET KtTAP KULUBU'NDEN HABERLER " F a y t o n " ve " U z u n Yol Sürücüsü" başhkları altındatop AYIN EN ÇOK SATAN KİTAPLARI 1.2.198928.2.1989 ladığj 12 öyküden oluşturmuş. tlk kitabı "Ökse"den (roman) bugü Sıra: Kod: Kitabm Mıftazan Flyatı Tin ne yazdıklarıyla olumlu eleştiriler 117.233 Turgut Nereden Koşuyor/Emin Çölaşan İnceleme 6000: 1 alan Günel, kolay okunan, kolay 2 011.069 Bir Reklamcının Itiraflan/David Ogilvy Anı 5000: okunmasının yanı sıra çeşitli du3 191.015 Nasıl Bir Ejjitim Istiyoruz/Server Tanilli İnceleme 4000: yaruklan ve incelikleri gözden hiç 4 079.042 Biz Duvar Yazıstyız/Gülay Kutal 2500: Belge kaçırmayan bir yazar. Vedat 027.072 Ziverbey Köşkü/llhan Selçuk 5 2000: Anı Günyol, Burhan Günel'in öykü6 011.054 Anneme Reklamcı Olduğumu Söylemeyin/J. Seugela Anı 5000: leri için bir edebiyat dergisinde 7 027.077 Ataturk'ün Yazdığı Yurttaşlık Bılgileri Belge 2000: şöyle yazmışU: "Burhan Günel bu 8 152.425 Eylül İmparatorluğu/Erbıl Tuşalp 8500: inceleme guzelim öykulerinde, sizleri kuçük 027.034 9 Düşünuyorum Öyleyse Vurun/llhan Setçuk Deneme 3000: sevinçlerin peşinden yorgunlukla 10 021.391 Adını Unutan Adam/Mehmet Eroğlu 4000: Roman İstanbul dün buzlann hücumuna ugradıl r
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle