18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/16 ARAUK1989 Türkiye'ye radyasyon taraması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye ekosisteminde radyoaklivite ölçümleri yapüacağı ve bu ölçümlerle alınacak önlemlerin belirleneceği ifade edildi. Türkiye Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Atilla özmen, yeni yılda başlanacak proje kapsanunda toprak, hava ve gıda maddelerinde radyasyon ölçümü yapılacağını bildirdi. özmen, Türkiye'nin tamamının radyasyon taramasından geçirileceğini de söyledi. Özmen, daha önce arahklarla yapılan ölçümlerin bir sistematiğe bağlandığını da belinerek, "Tararaalarda radyoaktif kazalara karşı alınacak tedbirler de belirlenecek" dedi. Özmen, gıda maddelerinde yapılacak sürekli ölçümlerle, halka radyasyon mik' tari yüksek gıda maddesi satılmasının önleneceğini kaydetti. Sevda Cenap And Vakfı'nın 16. yıldönümü ANKARA (Cnmhuriyet Börosu) Cumhurbaşkanı Targul Özal, dün akşam Sevda Cenap And Vakfı'nın kuruluşunun 16. yıldönümü nedeniyle Ankara Hilton Oteli 'nde verilen şan resitalini izledi. özal, bu yıl And Vakfı' 'Onur Ödülu"ne değer görülen sanat tarihçi, mOzik yazan Cevat Memduh AJtar'a' 'Onur Madalyası' 'nı verdi. Resitalde Soprano FeryaJ Türoğlu, Bariton Murat Göksu, Tenor ömer Yılmaz ve Piyanist Fügen Serbest; Adnan Saygun, tlhan Baran Musoraki, Strauss, Di Capua ve Gerschwin'in eserlerini sesiendirdi. Cumhurbaşkanı özal, resitaiin sonunda sanatçılan ayn ayn kutlarken,' 'nereli'' oiduklannı da sordu. Uhıslararası Noel Baha Sempozyumu'na kalılmak içio çeşitli ulkelerden gelen din ve bilim adamlan için dün Antalya'nın Kale (Demre) ilçesindeki St. Nicholas Kilisesi'nde dini lören düzenlendi. St. Nicholas'ın (Noel Baba) mezan başında bir konuşma yapan Demre Metropoliti Konstantinidis, Hıristiyan azizinja, Dogu'yu Batı'ya tanıtan, Batı'yı Dogu'ya yaklaştıran raanevi bir değer olduğunu soyledi. Noel Baba Sempozyumu ki gün Londra'da satıldı. Yaklaşık 88 milyon Türk Lirası'na satılan bisiklet, 1881 yılı yapımı. Altcısının adı açıklanmaytın bisiklet. unlü usta Otto'nun elinden çıkmış. Otomobilden p CELECEK ULIN İLKBAHAR MODASI Kış yeni yeni etkisini gösteriyor. Ancak moda dünyasında gelecek yılın bahar ve yaz modalan sergilenmeye başlandı bıle. ABD'de iiBİıi modacı Calvin Klein'in düzeniediği bir defilede gelecek yıl beyaz rengin ön planda olacağı anlaşıldı. HABERLERÎN DEVAMI Diyalog ve Inandmcılık... (Baftarafı 1. Sayfada) ilişkin belirtiler ortaya çıksa, dikkatler hemen bunların üzerinde toplanır. Nitekim, son iki gündür muhalefet liderleri Sayın İnönü ile Sayın Demirel'in değişık vesile ve ortamlarda bir araya gelmiş olmalan ilgiyte karşılandı. Dün öğleden sonra iki lider, aynı uçakla İstanbul'dan Ankara'ya d° n düler. Bu bir rastlantı da olsa, SHP ve DYP genel başkanlarının konuştuklan konular ilginçtir. Örneğın, ışçı haklarıyla ilgili olarak yasal açıdan demokratik düzenlemeler yapılması konusunda iki partinin daha önce başlattıklan ortak çalışmanın yeniden caniaridınlmasıru kararlaştırmıştır iki lider. Havada gerçekleşen bu minizirveyi abartmak söz konusu olamaz. Ama iki muhalefet lideri arasında özellikle ülkemizde demokrasinin temel sorunlanyla ilgili sistemli bir diyaloğun kurulabilmesi hiç kuşkusuz yararlı olurdu. • Bugünlerde bir başka diyalog gereksinimi, öyle anlaşılıyor ki, Çankaya Köşkü'nde de hissedilıyor. Böyle bir gereğin duyulması, büyük bir olasılıkla, Çankaya'nın yeni sahibinin muhalefete kendıni kabul ertirme çabasından kaynaklanıyor. Sayın Özal, bir süredir değişik kanallarla ve diplomatik bir dılle muhalefet liderleriyle diyalog kurmak istediğini belli ediyor. Oysa, diyalog ve uzlaşmayı elinin tersiyle iterek Çankaya'ya tırmanmış olan Sayın Turgut Özal'ın kendisidır. 21.8'lik bir grubun oylarıyla cumhurbaşkanı seçilen ANAP lideri, bir yerde muhalefetle uzlaşmayı reddettiği için bugün orada vardır. Dün dündür, bugün bugündur! Oün uzlaşmayı reddeden, bugün onu ister gözüküyor. Buna karşılık muhalefet, 21.8'le seçilen cumhurbaşkanıyla herhangi bir diyalog ve uzlaşmaya hayır demış; bununla da yetinmeyip, onu ilk fırsatta bir anayasa değişikliğiyle Çankaya'dan indirme sozünü vermiştir. Bu konuda Sayın Demirel'de herhangi bir değişiklik yoktur. Sayın İnönü'de olduğu söylenebilir mi? Şimdilik bir değişiklik vardır diyemiyoruz. Çünkü SHP liderinin bazı açıklamaları hayli esnek ve nüanslı olabiliyor... Acaba Sayın İnönü, Cumhurbaşkanı Özal'a karşı bir tutum değişikliğinin eşiğinde olabilir mi; sorusu akla gelebiliyor... • Ama diyalogların dayandığı ilkelerle birlikte inandırıcılık da politikada bazen yaşamsaldır. Havada dîyalog ÜMtT ASLANBAY ANKARA lstanbul'da dün kadın haklan ve Türk kadımnın çağdaşhğı üzerine düzenlenen toplantıda konuşan SHP Genel Başkanı Enlal tnönü ile DYP Genel Başkanı Siileyman Demirel öğleden sonra başkente aynı uçakta dönerlerken, 45 dakika başbaşa bir göruşme yaptılar. tki (ider uçakta siyasal ve ekonomik güncel konular üzerinde fikir alışverişinde bulundular, partilerinin görüşlerini birbirierine aktardılar. Demirel, İnönü ile bir rastlantı sonucu uçakta bir araya geldiklerini söyledi. Esenboğa Havaalanı'nda 45 dakika süre ile yapılan "pçak zirvesinin" içeriği ile iigili sorularımıza yanıt vermeyen SHP ve DYP liderlerinin çeşitli konularda görüş birliği içinde oldukiarı, bir sure önce duran, iki partinin işçi haklan ile ilgili yasal çalışmaları yeniden başlatmayı kararlaştırdıkları öğrenildi. SHP ve DYP liderleri bir rastlantı sonucu dün İstanbul'da Atatürk Havalimanı'nda " V t P " salonunda buluştular. özel bir minibüsle saiondan uçağa getirilen iki liderden İnönü, Demirel'in "Siz buyurun" demesi üzerine uçağa önce bindi. Ark'asından uçağa giren Demirel yanındakilere iki koltuklu bölümde oturan Inönü'yü göstererek "Yalnız bırakmayayım" diyerek yanındaki boş koltuğa oturdu. Demirel'in yanındaki DYJP ydneticileri iki liderden ayn kaldılar. 45 dakikalık yoleuluk süresince iki lider arasındaki söyleşi sürerken, Inönü'nün kahve, Demirel'in çay içtiği öğrenildi. Bir ara Demirel1 in çantasından bazı kağıtlan çıkararak İnönü'ye gösterdiği izlendi. Bu görüşmenin ana hatları alınan bilgilere göre üç noktada toplanıyor: Türkiye'nin içinde bulunduğu yeni dönem ve devletin işleyişi üzerüıdeki görüşler. Yeni ekonomik göstergeler üzerinde fikir alışverişi. Bir süre devam eden, ancak sonradan kesintiye uğrayan anayasadaki işçi haklan ile ilgili iki partinin ortak çahşmalan. Devletin içinde bulunduğu yeni düzenlemeler konusunda Cumhurbaşkanı Tlırgut özal'ın bir başbakan ve parti lideri gibi davranışlan ön planda ele alındı. Cumhuriyet muhabirinin bu bilgiyi aktardığı SHP Genel Başkanı Erdal tnönü, konuşmanın bu bölümünu doğruladı ve "Sayın Demirel ile demokratik baklar ve devlet diizeni üzerinde durduk. Her iki partinin bu konularda aynı görüşleri paylaşhğı ve goriişlerinin Nrbirine çok yakmdan benzedigini saptadık. Bundan memnuniyet duyuyorum" dedi. Görüşme sırasında bir ara, Demirel, edindiği bazı resmi istatistiki bilgileri içeren kağıtlan çantasından çıkararak İnönü'ye gösterdi. Buna göre, yıllık büyüme binde 2'den yüzde 1.1'e yükselmişti. Bu görüş alışverişi başka bir konuda anlayış birliğine uzandı. Demirel, anayasadaki işçi haklan ile ilgili iki partinin yürüttüğü, ancak bir süre önce duıdurulan ortak komisyon çahşmalannın yeniden başlamasıru İnönü'ye önerdi. İnönü, bu öneriyi olumlu karşıladı. Bu konudaki ortak çalışmaların önümüzdeki günlerde başlatılması kararlaştınldı. Her iki lider Esenboğa Havaalanı'nda uçakta yaptıklan başbaşa konuşmanın içeriği hakkında. ısrarlı sorulara ragmen bilgi vermekten kaçındılar. İnönü, görilşmenin içerdiği konuları açıklamayı uygun görmediğini söylerken, DYP lideri Demirel, "Bir rastlantı eseri Sayın tnönü ile uçakta birlikte olduk. Daha kapsamiı bir göruşme yapmak istesek herhalde bunu uçakta değii, Ankara'da ve berkesin gözü önünde yapanz" diye konuştu. Ancak iki liderin, çeşitli sorunlar üzerinde bir "oçak seyahaönde" de olsa görüş alışverişinde bulunmaktan memnun oldukiarı öğrenildi. SHP Genel Başkanı Erdal inönü, cumhurbaşkanı Turgut Özal ile görüşmeme tavrında bir değişikliğin olmadığını, "yeni bir dnr n m u n " ortaya çıkmadığını söyledi. İnönü, Esenboğa'da konuya ilişkin Cumhuriyet'in sorusunu şöyle yanıtladı: "Ben sadece kendisiyle görüsmeme nedenlerimi açıkladım. Bugünkü kosullarda gonişemeyecegimizi soyledim. Dolayısıyla benim anlatmam, görüşme degil. gönışemememin nedenlerini belirten bir konuşraadır. Dolayısıyla bu konuda ortaya çıkan yeni bir dnrum yoktur." öte yandan DYP Genel Başkanı Snleyman Demirel, tnönü'nün Cumhurbaşkanı Özal ile görüşmesine "ne diyecegini" soran Cumhuriyet muhabirine, "Bir başka partinin sözüdör, üzerinde konnşmam" yanıtmı verdi. Kendi olası tavnnın sorulması üzerine de Demirel, "Görnsıimüzii ve tutumumozu Tnrgut Özal seçilmeden önce açıkladık. Benimie ne göriişecek? Biz Özal ile herhangi bir görüşme .vapmayacağımızı daha önceden açıkladık" diye konuştu. Türkîş toz duman (Baftamfi 1. Sayfada) Genel Başkanı Şevket Yılmaz'ı barıştırma yemeğinden sonra, Yılmaz'ın etrafında toparlanma çabası gözüküyor. Sağ ekibin, bugün geniş tabanlı bir toplantı düzenlemesi bekleniyor. Şevket Yılmaz'ın ise çeşitli temaslarla "tek liste" çıkarma çabasında olduğu belirtiliyor. Sosyal demokrat kanat, yaklaşık bir haftadır düzenlediği yoğun toplantılarda bir uzlaşmaya varamazken, geçen pazartesi gecesi bekknmedik bir yemek gerçekleşti, ılımlı liberal ekipten Teslş Başkanı Fanık Barat ile Demiryol Iş Başkanı Enver Taçoglu, Türkfş Genel Başkanı Şevket Yılmaz ile, Yılmaz'a karşı keskin bir muhalefet yürüten, bu amacla da sosyal demokrat kanadın iki başkan adayından Bayram Meral'i açıktan destekleyen Türk Metal Başkanı Mustafa özbek'i bir akşam yemeğinde bir araya getirdiler. Sağ muhalif grupla dirsek teraası bulunan Şeker Iş Başkanı Hikmet AJcan'm da katıldığı yemekte, Yılmaz ile özbek arasında banş rilzgârlan esti. Türklş Genel Başkanı Şevket Yıimaz'ın bu yemekten sonra yakm çevresine "Türktş'te stgdnyu galip gelmelidir. Biriik sağJanmalıdır" dediği öğrenildi. Bu yemeğe değin olaylan kenardan izlemekle yetinen Yılmaz, yemeğin ardından önceki gün Yollş Başkanı Bayram Meral ile bir görüşme yaptı. Görüşme sırasında Yılmaz, Meral'e başkanlığa aday olup olmadığmı sordu. Meral de aday olduğunu Yılmaz'a yineledi. Bu yemekten sonra sağ ekipte bir hareketlilik göriiidü. Dün sağ ekipte beşer, altısar kişilik toplantılar yapıldı. Bu toplantılaıa Demiryollş Başkanı Enver Taçoğlu, Şekertş Başkanı Hikmet Alcan, Tekgıdalş Başkanı Orban Balta, Teslş Başkanı Fanık Banıt, sosyal demokrat kanadın toplantılarına temsilci gönderen Tezkoopİş Başkanı Kenan Gürbüe ile Basisen Başkanı Metın Tiryakioğlu da katıldılar. Bu görüşmeler sırasında, daha çok Şevket Yıimaz'ın yeni Türklş yönetiminde yerifli koruması gündeme getirildi. Sağ kanat sendikacılann bugün İstanbul'dan gelecek sendikacılarla birlikte geniş tabanlı bir toplantı düzenieyecekleri öğrenildi. Toplantıya, bazı sosyal demokrat sendikacılann da çağnlacağı bildirildi. Diyalog yararlıdır. ANAP'ta 'başkaldırı' planı (Baştanfi / Sayfada) aranmasından, AdaJet Komisyonu'nda bekletilen hayali ihracatçıya hapis cezası öngören yasa tasarısının genel kurula indirilmesini de içeren muhalefet planı ANAP ivinde "başkaldın" olarak yorumlandı. Muhalii milletvekillerinin atağı, olağanüstü kongre sonrası ilk olarak önceki gün yapılan ANAP grup toplantısında ortaya çıktı. ANAP içinde "aksaçlılar" olarak adlandırılan liberal eğilimle işbirliğine giren Güzel yanlısı milletvekilleri, grup toplantısında kamuoyunda tepki toplayan son zamlan gündeme getirdiler, Sanayi ve Ticaret Bakanı Şüiriı Yürür ile Devlet Bakanı Güneş Taner'i soru yağmuruna tuttular. Edinilen bilgiye göre, "yeailikcidemokratlann" başkaidınsı, bütçe goruşmeleri sırasında da yogun bir biçimde sürecek. Bütçe tasarısı, bu nedenle yenilikçidemokrat grup tarafından incelemeye alıııdı. ANAP içindeki muhaliflerin bundan sonra uygulayacaklan strateji şöyle: 1. Bütçede Usarnıf ilkelerine ayuiacak: 1990 maji yılı bütçe tasarısı dikkatü bir biçimde incelenerek, gereksiz harcamaların kısılması için önergeler hazırlanacak. Bütçe tasansının incelenmesi görevini eski TBMM Başkanı Necaettin kandoman ve arkadaşlanyla birlikte davranan liberal eğılimdeki ANAP lstanbul Milletvekili Doğancan Akyürek üstlendi. Dogancan Akyürek, bajta Cumhurbaşkanlığı bütçesi olmak üzere, yeni atanan devlet bakanlannın bütçelerini de dikkatli bir biçimde inceleyeceğini, gereksiz lüks makam arabalannda kesinti yapılması için önergeler hazırlayacağını bildirdi. Yeni hükümette devlet bakanlıklarının sayısı arttırılınca, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda 5 Mercedes alınması için bütçeye ek ödenek konulmuştu. 2. Komisyonlaıda muhaiefet: ANAP içindeki yenilikçidemokratlar etkiii oldukiarı komisyonlarda da hükiimetin karşı görüş bildirdiği, ancak kamuoyunda çözüm bekleyen konuları yeniden ele almayı kararlaştırdılar. Olağanüstü kongrede Güzel'i destekleyen Adalet Komisyonu Baskanı Alpaslan Pehüvanlı, öncelikle hayali ihracatçıya hapis cezası getiren yasa ta&ansımn TBMM gündemine getirileceğini bildirdi. Hayali ihracatçıya hapis cezası getirılmesine TUrgut Özal, başbakanlığı döneminde karşı çıkmış ve "ekonomik soca ekonomik ceza" getirilmesi gerektiğini savunmuştu. Bu nedenle hayali ihracatçıya hapis cezası öngören yasa tasarısı 1.5 yıh aşkın bir süredir Adalet Komisyonu'nda "beklemeye" alınmıştı. Aynca Adalet Komisyonu gündeminde bekletilen, Kırşehir Milletvekili Gökhan Maraş ve arkadaslannın rüşvetle mücadeleye ilişkin yasa önerisiyle, sorguda avukatın haar bulundurulmasına ilişkin yasa önerisinin de en kısa zamanda komisyonda görilşulmesi kararlaştınldı. Sarılığa gözaltı (Baftamfi 1. Sayfada) maların özellikle bu bölgelerde yoğunlaştırılması istendi. Genelgede özetle şu görüse yer verildi. "Bu hastalıklar ile mücadelede sağltk teşkilaünın yanı sıra saglık miidürlıigünün koordinatörliığiinde özellikle belediyeler, u n m teşkilatı, DSİ gibi diğer kurumiann da katılması ile daha başanlı bir mücadelenin yapılması sağlanabilectktir. Kaynağın saptanması, sn ve besinlerle bufaşan hastabklara enfeksiyoo zincirinin kınlması ve olası bir salgraın önlenmesi açısından önemKdir." Öte yandan Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Ender Aydıner de yaptt Bıırsa nefessîz (Baftamfi 1. Sayfada) dünden itibaren başlandı. Buna göre, bugün plakasının son rakamı tek olan özel araçlar, yarın da kirliliğin sürnıesi durumunda plakasının son rakamı çift olan özel araçlar trafiğe çıkabilecekier. ll Hıfzıssıhha Kurulu'na bağlı bir ekip tarafından dün saat 16.00 sıralarında yapılan ölçümlerde şu sonuçlar alındı: Semt Santral Garaj Tophane So, 1400 1200 500 325 (Metnküple mikrogram olarak) Bursa Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı trafik ekipleri dün gün boyunca yaptıklan anonslarda özel otolann gerekmedikçe trafiğe çıkmamalarını istedi. Anonsta, "Sayın özel oto siiriicnleri artan hava Idriiliği nedeniyle gerekmedikçe trafiğe çıkmayınız" denildi. Uyarıiara karsın trafiğe çıkan otolann sayısında herhangi bir azalma görülmedi. Kimya Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Ali Akça, Bursa'da yüzde 86'ya ulaşan nem ora 3. Bakanlara denetim: Kamuoyunda uygulamalan nedeniyle tepki toplayan bakanların ANAP grubunda denetlenmesi de kararlaştınldı. Yeniükçidemokratlann bakanları denetim kararları, UL kez ANAP'ın önceki gün toplanan grubunda uygulamaya konuldu. Son zamlar nedeniyle Sanayi ve Ticaret Bakanı Şükrü Yürür ile yaş sebze ve meyve ithalindeki fonun indirilmesi karan nedeniyle Devlet Bakanı Güneş Ikner sor| ı açıklamada son günlerde artı$ gulandı. gösteren sarılık vakalannın kirlenen suların ağızdan alınması so4. Kıyak emeklilik geri çekilenucu bulaştığını vurgulayarak cek: Kamuoyunda sert tepki topşunlan söyledi: "BirİDCİ olarak layan genç milletvekillerine en üst içilen sulann çok i\ i şekilde klor dereceden emekli olma hakkı sağlanması gerekiyor. Sular aynca kaynaolarak dezenfekte edilmeli iayan yasa önerisinin geri çekilmedJr. tkinci olarak yiyecek hijyeni si kararlaştınldı. önerinin, Devve ellerin iyi yıkanması gereki let Bakanı Mustafa Taşar tarafından hazırlandığını Öğrenen yor". yeniiikçidemokratlar, Taşar'ın Sanlığın artışında en önemli ne Gaziantep dönüşünde bu öneriyi denin su kesintilerinden kaynak •geri cekmesi için uyanlmasım kalandığinı söyleyen Aydıner su ke rarlaştırdılar. sintilerinin çok olduğu yerlerde 5. Yolsazluk ve rüşvet iddialabonılardaki su yanya indiği zanna destek: ANAP içindeki man, su geldiğinde negatif tazyik olduğunu ve boruların fosseptiği yenilikçidemokrat grup, muhalefet partileri tarafından TBMM çektigıni söyiedi. gündemine getirilen yolsuzluk ve rüşvet iddialarının da desteklenmesi karannı aldı. Bu amaçia Kemal Horzum ile ilgili yolsuzluk idnınm kirli havanın yükselmesini dialanmn incelenmesine ilişkin engellediğini bildirdi. Akça, Cum Meclis araştırması önergesine huriyet'in saoan çıseJe>en yafmu "kabol" oyu verilirken, Horzumru anımsatması üzerine, "Sabah la ilgili araştırma komisyonunda yağan yağmnr 'asitik'ti. Uznn dö görev almak üzere, Güzel'i desteknemde bitid ölümlerinc neden ola leyen çok sayıda ANAP milletvecakür" dedi. kili de başvuruda bulundu. Meteoroloji yetkilileri önümüzdeki günlerde Lodos beklenmediğini ancak dün sabah yağan yağmurun aralıklarla süreeeğini söy (Baftamfi 1. Sayfada) lediler. Mardin'in Cizre ilçesinin YakaBursa'da hava kirliliği ilk kez, cık bölgesinde 4 Aralık 1989'da 4 geçen ocak ayında "ölnmcül" bo PKK militanının ölü olarak ele geyutlara ulaşmıştı. Çeşitli kaynak çirilmesinden sonra operasyonlalar tarafından farkli rakamlar öne nm sürdüren güvenlik güçleri sürülmesine karşın, yaklasık 20 Çağlayan Köyu yakınlannda Bevatandasın hava kirliliği ile "direkt gene Kalesi mevkiinde tekrar siilişkili" hastalıklardan yaşamını lahlı çaüşmaya girdikleri PKK miyitirdiği öne sürülmüştü. litanlanndan 7'sini daha ölü olaHava kirliliğinin yoğunlaşraası rak ele geçirnüşti. Güvenlik güçuzerine SHP Bursa ll Başkanı leri gecenin karanlığından yararŞemsettin Şen, Başbakan Yddınm lanarak kaçan PKK militanlan ile Akbulut'a bir telgraf çekti. Şen, dün sabah saatlerinde Cudi Dağı telgrafında, Bursa'daki hastaneler eteklerinde yeniden silahlı çatışde hava kirliliği nedeniyle yığjlma maya girdiler. Çatışmanın dün salar olduğundan söz ederek, "So bahki bölümünde de 2 PKK miiinın artık Barsa'yı aşıp ulusal so tanı öldurüldü. Jandarma Çavunın haline gelmiştir. Bursalılara şu Numan Dede de şehit oldu. yaşam bakkı sagJamak yerel yöneticilerin olduğu kadar hükümetOlağanüstü Hal Bolge Valililerin de temel görevidir" dedi. ği'nden yapılan açıklamada, ölü İNSAN HAKLARI 1 urkıye yine Avrupa gündeminde SABETAY VAROL konuları ile ilgili olarak yeniden toplanacak. Avrupa Konseyi iki PARİS Avrupa Konseyi'nin yıldan beri bu konuyu gündemiHukuk Işleri ve SiyasaJ komisyon ne almamıştı. Hukuk işleri komislan, Türkiye'deki "insan haklan" yonu toplantısının önümüzdeki yılın 26 ocağında yapılacağı öğrenildi. Strasbourg'daki Avrupa Konse141, 142 ve 163 yi Merkezi'nden verilen bilgiye göre, söz konusu bu toplantılar, Avrupa Konseyi Parlamenterler Assambiesi'nde daha önce alınan kararlara uygun olarak gerçekleştirilecek. Türk hükümeti ise insan haklan konulannın Türkiye açısından artık gündemden çıktığını v urgulayarak bu toplantıiara gelANKARA <Cumhoriye( Bwosu) Adalet Bakaru Ot meyeceğini açıkladı. Konsey sektan SungnHn Başbakan YıMb retaryası, 12 Eylül sonrası Türkinm Akbalnfa TCK'nın 14i, ye'de insan haklannın ihlal edil142 ve 163. maddelerinde ya diği gerekçesiyle, Avrupa İnsan pıiacak değişikJikle ilgili bil Haklan Komisyonu'nda hukuki gi verdi. prosedür başlatan bes ülkenin şikâyetlerini geri almalanndan sonBakanlar Kurulu'nun dün saat 19.00'da başlayıp ra Parlamenterler Assamblesi'nin 23.OO'te biteo topiantısından Türkiye'deki gelişmeleri izlemesi sonra Sungurlu ile Akbulut için Hukuk İşleri ve Siyasal kobir süre başbaşa görüştüter. misyonlan görevlendirdiğini beSungurlu görüşmeden sonra lirtti. 26 ocakta Paris'te yapılacak gazeıecilerin sorusunu yamt toplantı söz konusu karara uygun larken, bu konudaki çalışma olarak gerçekleştiriiiyor. ları özetlediğini, Başbakanın Aynı yetkili, daha önce bu kobiraz daha caJışılmas) talimaB nularla ilgili toplantılann aralık verdiğıni bildirdi ayında yapılması için Türk DışişBaşbakan Akbulut da gaze ieri ile teınasa geçiiklerini hatırlattecılenn "Sangurhı'nun tmam tı. Ankara'nın, yuklü bir tai.bazır" şekiindeki açıklaması vime sahip olduğunu belinerek, toplantının ocak ayına alınmasısa tasans haztr deaekk kcn nı istediği de belirtildi. di ç»hjaıayı kMtetaHf, keadiAncak 26 ocak tarihi tespit edilsine göre" haar diye konuşdikten sonra Cnmhuriyet'in verditu. Akbulut, bu konuda diğer ği bir haber nedeniyle Türkiye'nin partilârle mutabakat sağlantoplantıya katılma niyetinde olması göriljünde olduklarmı, madığmın oğrenildiği, Strasbotasarının son halini almasjnurg'daki yetkililerce vurgulandı. dan sonra onlann da göriişüBatı Avrupa Birliği Assamblesi ntt alacaklarıtu soyledi. toplantısı nedeniyle Paris'te buiuDevlet Bakaru ve Hükümet nan ANAP tstanbul Milletvekili Sözcüsü Mehmet Yazar Bave Avnıpa Konseyi Başkan Yarkanlar Kurulu toplanüsından dıması Mülferrem Taşçoglu, "Biz sonra yaptığı açıklamada bu defterin kapatıldığını düşünü2333 sayıü yasaya göre karou >orduk. Yeniden gündeme gelirilkesimimfc çaiışanlann süreledigini öğrenince protesto amacıyla rinin bir yü daha uzatıldığını toplantıya katılmamaya karar söyiedi. verdik" biçiminde konuştu. (Baftamfi 1. Sayfada) şova Paktı üyesi Romanya'nın bugün "perestroyka"adı verilen siyasal dalgaların dışında kalmış olmasıdır. Bir sosyalist ülkenin bir başka sosyalist ülkeyi Varşova Paktı üyesi devletlerin askerleriyle birlikte işgali, sosyalizmin yüzkarasıydı. Macaristan, Çekoslovakya ve en son Afgantstan işgalleri. yalnızca insanlığa karşı değil aynı zamanda sosyalizme karşı da işlenmiş bağışlanmaz cinayetlerdi. "Marksizmin militarizasyonu" sosyalizme de çok pahalıya mal olmuştu. İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana iki büyük devletin etki alantannda açık ya da gizli savaşlanna tanık olunuyor. ABD, kendi etki alanları içinde "Pentagonizm" adı verilen askeri siyaseti izliyor. "Ekonomilerin militarizasyonu", hem GüneyAmerika ülkelerinde hem Sovyetler ile komşu ülkelerde bir siyasal model olarak benimsetiliyor. "Marksizmin militarizasyonu", Sovyet blokunda sosyalizmi geriletti ve sonunda, Leninist modelin temelini çatlattı. Batı Bloku'ndaki "ekonomilerin militarizasyonu modeli" de ABD'nin etki alanlarındaki ülkelerde demokratik sistemlere büyük zararlar verdi. Türkiye'de oldum olası, Marksist sol üzerinde katı yasaklar egemendir. Bu yasaklar bir türlü aşılmamış! Tersine, demokratik düzene geçildiği varsayılan dönemlerde soğuk savaş, bütün ağırlığı ile ceza yasalarına yansıtılmıştır. 1968 yılındaki Çekoslovakya işgali, Türkiye'deki Marksist sol için çok önemli bir yol ayrımıydı. TİP, sosyalist bloktaki bugünkü gefişmeleri o gün de görmüştü. Evet, anımsıyorsunuz, Türkiye İşçi Partisi, 1968 ağustosunda Çekoslovakya işgalini sert bir dille kınamıştı. TİP Genel Başkanı M. Ali Aybar, "Güleryüzlü sosyalizm" sloganı ile Leninist modele ve isgallere karşı çıkıyor, Aybar'ı Behice Boran'ın "Bu müdahale mrlli bağımsızJık ve eşitlik haklarına olduğu kadar sosyalizm ve sosyalist enternasyonalizmi ilkelerine de aykırıdır" satırları izliyordu. Behice Boran'ın bu satırları o günlerin Marksizm bayraktarı Çetin Altan'ın "Çekoslovakya'nın işgali, Sovyetyöneticilerinin sosyalistlige karşı işledikleri cinayetlerin en korkuncudur" diye biten yazısiyla destekleniyordu. TİP'in Çekoslovakya işgaline karşı takındığı bu sağlıklı tavır, Türkiye'de sosyalizmin güç ve saygınlık kazanmasına yarayacaktı. Ne olduysa bundan sonra oldu. TİP içindeki ideolojik kavga Çekoslovakya işgalinden iki ay sonra ekim ayında patlak verdi. O tarihten sonra da TİP bir daha belini doğrultamadı. 1968 yılındaki Çekoslovakya işgalinden sonra "Sovyetler Birliği'nde işçi sınıfı diktatörlüğü partinin, hatta parti içinde belirti bir kadronun, gitgide tek bir kişinin müstebit keyfi idaresi şeklini almıştır" diyen Behice Boran, daha sonra bu görüşlerini değiştirecek, 1968 yılı mayıs ayında bana, Düsseldorf'ta yaptığımız uzun söyleşide, Sovyetler Birliği'ni eleştiren görüşlerinin "isabetsiz" olduğunu şöyleyecekti. TİP içindeki bu kapışma, iki büyük partiyi TİP'e karşı önlem almaya itmişti. TİP'in "millibakiye sistemi" ile 1965 seçimlerinde parlamentoya 15 milletvekili ile girmesi CHP ve AP'yi yeterince tedirgin etmeye yetmişti. ÇHP ve AP, el ele vererek seçim yasasını değiştirmişler, TİP'in yolunu tıkamışlardı. Bugün yasalaşmayı bekleyen "Türkiye Birleşik Komünist Partisi" ife yeni bir sosyalist parti kurma hazırlıkları içindeki M. Ali Aybar ve çevresi arasındaki derin çelişkinin kaynağında, 1968 Çekoslovakya işgalinden sonra başlayan tartışmalar ve bu tartışmalann yol açtığı bölünmeler yatar. Sovyetler Birliği ve dört Varşova Paktı üyesi devlet, bugün, "Çekoslovak işgali hataydı" diyorlar. Türkiye'deki Marksist solda da "yeniden yapılanma" söz konusu olacaksa, "Marksizmin militarizasyonu" ve "işga/ler" konusunda bir "özeleştiri" gerekmez mi? UGUR MUMCU GOZLEM ÜRETİCİDEN BÜYÜK TEPKİ Değişiklik tasarısı beklemede Kararnamenin Türk tarımına indirilmiş bir darbe olduğunu savunan üretici kuruluşların temsilcileri, ithalatın başlamasıyla Türk tarımı için ciddi sonuçlar doğabileceğine dikkatçektiler. tZMİR (Cnmhuriyet Ege Bürosu) Sebze meyve ithalatında gümrüklerin sıfırlanmasına yönelik tepkiler giderek yoğunlaşıyor. Üreticikuruluşlann temsilcileri sıfır gümrüklü sebze meyve ithalaünın Türk tanmı için çok ciddi sonuçlar doğurabileceğini, uygulamayla piyasayı "terbiye" etmekten çok üreticinin cezalandınlacağını söylediler. Avrupa Topluluğu'nda üreticinin çeşitli yöntemlerle korunduğunu ve desteklendiğini belirten TZOB Başkanvekili Reşit Kurşun, "Türkiye dünyada sebze meyvenin en ucıız olduğu ulkelerden biridir. Eğer Avrupa'dan Türkiye'ye daha ucuz sebze meyve getirilebiliyorsa bu topluluğun üretici yi desteklemesinden kaynaklanıyor" dedi. Gümrüksüz ithalatın gelecek yıllarda Türkiye'de sebze meyve fiyatlannın daha da artması sonucunu doğuracağını belirteıek şunlan söyledi: "Zaten ekonomik uygulamalar yüzünden güç dunımda olan üretici, gümrüksüz sebze meyve ittıaladyla datıa da güç duruma düsecek. Bu yöntem Türkiye'de sebze meyve üretiminin düşmesine yol acar. Ürelim düşünce de fi>allar aana çok artar." İzmir Ziraat Odası Meclis Baş' kan Yardımcısı Murtaza Özkaratufan ise mandalinayı örnek göstererek şöyle konuştu: "Mandalinayı üretici 300400 liraya satıyor.'İzmir'de tnketiciye 8001000 liraya satılıyor mandalina. Ankara'da 1500, tstanbul'a ise 2 bin lira. Şimdi bn fiyat farkından üretici mi sonımlu, yoksa baskalan mı?" İzmir Ziraat Odası Meclis Başkanı Dinçer Tuğsuz ise piyasadaki fiyat farkınm üreticiye zarar verecek olan gümriiksüz ithalatın dışında başka yöntemlerle düzeltilebileceğini açıkladı. Oda temsilcileri sadece sebze meyve hallerin.* deki komisyoniar ve ödenen vergi ve fonlarla fiyatın otomatik olarak yüzde 30 düzeyinde arttığına dikkat çektiler. Adana Ziraat Odası Başkanı Muhsin Karaali de sıfır gümrüklü sebze meyve ithalat kararının Türk tanmını yok edeceğini belirtti. Bu arada KöyKoop, tzmir Birliği Başkanı Ata Unver yaptığı açıklamada uygulamanın "Türk larımına indirilmiş bir darbe" olacağını soyledi. Tarımiçin öltim fermanı 13 teröristten 69sı Ermeni olarak ele geçirilen bu kişilerin üzerinde yabancı ülke kimliği cıktığı belirtildi. Açıklamada şöyle denildi: "Bu olaydan sonra bölgede operasyonlar genişletilerek sürdurülmüş, Cizre'nin Çağlayan Koyü civannda teroristlerle dün yeniden müsademeye girilmiştir. Olumsuz hava şartlanna ragmen güvenlik kuvvetleri, operasyoniannı teröristlerin kaçış istikametine doğru sürdürmiiş, bugün sabah saatlerinde yeniden silahlı çahşma çıkraıştır. Bu çatışma sonucnnda, biri kadın 9 terörist daha olu olnmk ele geçirilmiştir. Bölgede yapılan araştırma ve yetkili kişilerden alınan bilgiler ile ilk belirlemelere göre teröristlcrden 6'sının sünnetsiz ve Ermeni asıllı oldukiarı anlaşılnuşiır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle