25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 ARALIK 1989 HABERLER CUMHURİYET/U Tanık ifadeleri çelişkili Helikopter şehitleri • VAN (Cumhuriyet) Van'ın Bahçesaray ilçesinde düşen askeri helikopterde şehit olan görevlilerin cenazeleri dün sabah helikopterle Van'a getirildi. Askeri helikopter denetleme yapmak amacıyla geçen perşembe günü Van'dan havalanmış, geri dönmeyince kaybolduğu anlaşılmıştı. Daha sonra Bahçesaray ilçesi kırsal kesimine düştüğü belirlenen helikopterde tl Jandarma Alay Komutanı Yarbay Bekir Temel, Pilot Binbaşı Rahmi Karakaya, Pilot Üsteğmen Mücahit Temel ile Teknisyen Astsubay Ömer Kınay şehit olmuşlardı. (Fotoğraf: AA) Erhan Çınarhn idam kararına muhalefet eden askeri hâkim Necdet Celkan: Askeri Savcı Erdoğan Savaşeri, noter ifadesinde, karar sonrasında trende karşılaştığı görgü tanıklannın kendisine Çınar'm suçlu olduğundan kesin olarak emin olmadıklarını söylediklerini anlatıyor. ALİ TEVFİK BERBER TURAN YILMAZ Boran'a anıt mezar • Haber Merkezi TİP eski Genel Başkanı Behice Boran'ın gömülü bulunduğu tstanbul Zincirlikuyu Mezarhğı'ndaki yerine bir anıt mezar yapımı için fıkir projesi yarışması düzenlendi. Boran'ın yakınları tarafından Müşfik Erem, Necla Fertan, Dursun Hatko, Mina L'rgan, Sıdıka Su tarafından düzenlenen yarışma herkese açık. Yanşmacının konuya yaklaşımında Behice Boran'ın önder, kararh ve mücadeleci ve birleştirici kişiliğini yansıtan bir ifade aranacak. Demiragfın kaseti serbest • ANKARA (AA) Damştay, vatandaslıktan çıkanlan Melike Demirağ ile Şanar Yurdatapan'ın "İstanbul'da Olmak Anadolu" adlı miizik kasetinin yasaklanmasıyla ilgili Bakanlar Kurulu karan aleyhine açılan davada, yürütmenin durdurulmasına karşı Başbakanlık ile Kültür Bakanhğınm yaptığı itirazı reddetti. Danıştay'ın aldığı esas hakkındaki bu son karardan sonra kasetin dağıtımı ve satışı için yasak kalkmış oldu. Yeni Demokrasi'ye toplatma • tstanbul Haber Servisi Aylık Yeni Demokrasi Dergisi'nin 28. sayısı dergide yer alan "Kambur Üstüne Kambur TBKP ve Kürt Ulusal Sorunu" başhklı yazıda bölücü propaganda yapıldığı savıyla toplatıldı. Dergiden yapılan açıklamada, lstanbul DGM tarafından verilen toplatma kararı eleştirüdi. öte yandan, dün 15 ayrı dergi adına yapılan ortak açıklamada 6 aralık günü Vatan Güneşi Dergisi'nin merkez bürosunun basılması ve dergi sahipleri Rıfat Sefalı, Şükrü Duran ve Yazı Işleri Müdürü Rıfat Eroğlu'nun gözaltına alınması protesto edildi. Cezaevinde açlık grevi • Haber Merkezi Diyarbakır E Tipi Cezaevi'ndeki sol görüşlü tutuklu ve hükümlülerin, başta Kürtçe savunma hakkının tanımmaması olmak üzere daha önceki açlık grevleri sırasında verilen sözlerin yerine getirilmemesi üzerine tekrar açlık grevine başlayacaklan bildirildi. 1 Nolu E Tipi Cezaevi'ndeki 300'ü aşkın sol görüşlü tutuklu ve hükümlü sağlıklı bir ortamda yaşamadıklarını da öne sürerek süresiz açlık grevine gideceklerini söylediler. Suçsuz yere idam hukümlüsü olarak yaklaşık 10 yıldır cezaevinde bulunduğu beîirtilen tlkay Erhan Çınar'ın yeniden yargılanması için hukuki yollar aranıyor. îlkay Erhan Çmar için yargüanmanın yenilenmesi istemiyle iki kez yapılan başvuruyu reddeden Askeri Yargıtay çevrelerince, görgü tanıklarımn ifadelerinde gerçekleşebilecek değişikliğin, bu konudaki istemin kabul edilmesine yeterli olabileceği belirtildi. Savunma avukatları ise yargılama aşamasında görgü tanıklarımn ifadelerinde görülen çelişkilerin ve karar sonrasındaki itiraflardan Çınar'ın olayın faili olmadığırun açıkça anlaşıldığını belirterek Çınar'ın yaşamına mal olabilecek adli hatanın giderilmesi için yargılamanın yenilenmesinde ısrar ediyorlar. 1984 yüında lstanbul Sıkıyönetim 2 Numarab Askeri Mahkemesi'nin bir hâkim üye idamını isterken bir hâkim üyenin beraat istediği, hukukla ilgisi olmayan mahkeme başkarurun da idam istemine katılmasıyla ölüm cezasma çarptınlan llkay Erhan Çınar için Askeri Yargıtay'a yargılamanın yeailenmesi için yapılan iki başvuru da kabul edilmemişti. Askeri Yargıtay 3. Dairesi'nce verilen ret kararlarında noter huzurunda yapılan itiraflann ve açıklamalann, dava konusu 3 kişinin öldünilmesi olayının gerçekleşmesiyle ilgili olmadığı belirtümişti. Konuyla ilgili olarak görüştüğümüz Askeri Yargıtay yetkilileri olayı basından yakından izlediklerini belirterek, yapılan basvurularda beîirtilen gelişmeleri, yargılamanın yenilenmesi için yeterli bulmadıklarını bildirdiler. Görgü tanıklannın tlkay Erhan Çınar hakkında "kesin teşhisleri" bulunduğünu belirten Askeri Yargıtay çevreleri, bu görgü tanıklannın da ifadelerinde görülecek bir değişikliğin yargılanmanın yenilenmesine gerekçe olabileceğini vurguladılar. çeşitli tarihlerde verdikleri ifadelerde çelişkili anlatımlarda bulunduklarını belirten avukatlar, bu durumun idam kararına muhalefet eden askeri hâkimin gerekçesinde, Çınar'ı yakalayan Binbaşı Ata Burcu'nun ve Çınar'ın mahkemede idamını isteyen, fakat daha sonra yeterli araştırma yapılmadığını söyleyen askeri savcının noter ifadelerinde de açıkça kanıtlandığını bildirdiler. Savunma avukatlanndan ve da va dosyasından edinilen bilgilere göre karar öncesinde 5 tanık, Çınar'ın olay tarihine rasılayan 21.1.1980 ile 16.2.^980 tarihleri arasında Erzurum'da olduğuna dair Ağrı'nın Geçitalan Köyü Muhtan Cemşit Gökce ve 10 köylü de Çınar'ın 3.2.1980 ve 6.2.1980 tarihleri arasında köylerinde olduğuna dair ifadelerı bulunuyor. Bu ifadelere ek olarak Çınar'ın 24.1.1980 tarihinde röntgen fılmi çektirdiği ve Erzurum Numune Hastanesi'nde mahkemeye yollanan bir resmi belge bulunuyor. 3 arkadaşlannın öldürüldüğü olayın görgü tanıklığını yapanların ifadelerinde görülen çelişkiler ise şöyle özetleniyor: Saim Çantafa: Emniyet ifadesin de esmer, orta boylu şahsın elinde silah görmediğini soylerken teşhis zabıt varakasında "Ateş eden şahıslardan birinin t. Erhan Çmar olduğunu teşbis ettim" diyor. Tanık Çantah, duruşmada alınan ilk ifadesinde ise "I.E. Çınar'ın elinde silah var IM, yok ma büemiyornm" derken ikinci ifadesinde "Ateş eden şahıslardan birinin t.E. Çınar oldugu varsayımına dayanarak yiizde 90 ihtimalle beyan ettim" şeklinde konuşuyor. Zafer Turna: Teşhis zabıt varakasında ateş edenlerden birinin Çınar olduğunu soylerken duruşmada "Kesin olarak llkay Erhan Çınar'dı diyemem" diyor. Taruk Türna ikinci kez çağnldığı duruşmada kendısinden Çınar'ı göster mesi istendiğinde, diğer sanık Nrcati Kınalı'yı gösteriyor. Yalçın Gnrsoy: Teşhis zabıt varakasında Çınar'ın ateş edenlerden biri olduğunu söyierken, duruşmada "benzetiyomm, ancak oimayabilir" diyor. Neşet Yılmar. Teşhis zabıt varakasında Çınar'ın ateş eden kişilerden olduğunu belirtirken duruşmada, "Necati Kınal'nın resminin Çınar'a benzediğini, kesin teşhiste bulunamadığını vurguluyor. ö t e yandan Çınar'ı yakalayan ve Kartal Merkez tnzibat Komutanhğı'nda sorgulayan Binbaşı Ata Burcu karar sonrasında notere verdiği ifadesinde görgü tanıklannın Merkez Komutanlığı'nda "Çınar'ı kesin teşhiste bulunamadıklanaı" belirtiyor. Askeri Savcı Erdoğan Savaşeri de noter ifadesinde, karar sonrasında trende karşılaştıklan görgü tanıklarımn kendisine Çınar'm suçlu olduğundan kesin olarak emin olmadıklannı söylediklerini anlatıyor. Karara muhalefet eden ve Çınar'ın beraat etmesi gerektiğini belirten askeri hâkim Necdet Celkan, gerekçesinde görgü tanıklannın "çelişkili" ifadeler verdiklerini, muhbirin Çınar hakkındaki beyanlannın da tutarsız olduğunu belirtiyor. llkay Erhan Çınar'ın olay tarihinde Istanbul'da olmadığııu kamtladığı göruşünde olan askeri yargıç, bu nedenlerle Çınar'ın beraat etmesini istiyor. Emekçi seçeneği için fırsat dönemi tç Politika Servisi Türkiye Birleşik Komünist Partisi TBKP'nin "yasallaşma" kararı alması ve "yasal bir parti amaçlayan biıtün Türk ve Kürt Marksistlerini elbirligivle aşağıdan yukan, demokratik tarzda oluşacak bir kurucular hareketi yaratma" ya çağırmasına ilişkin çeşitli çevrelerden aldığımız değerlendirmeler şöyle: DOGU PERİNÇEK: TBKP, 141 ve 142'yi zorlamak yerine, bu maddderin yeni tarifi dı^ında kaltna çizgisini benimsedi. "Uraltar'dan Atlas Okyanosu'na kadar kapitalist bir Avrupa'da birleşmek, devleti demokratikleştirmek, leknolojiyi yenilemek ve verimliligi artırmak" için Marksist bir partiye gerek yok. DYP, ANAP ve SHP ile onlann programlan temelinde bir "mutabakat" aranıyor. Kriz derinleşiyor. Türkiye emekçi seçeneği için bir fırsat dönemine giriyor. Bu koşullarda düzenle butunleşme anlamında bir yasallaşma büyük bir gaflettir. Sosyalist Parti, Anayasa Mahkemesi'nden geçen devrimci programıyla bütün sosyalistler için kazarulmış bir örgutlenme mevzisi yarattı. Kazarulmış bir mevzi ve devrimci program varken, işe geri bir yerden başlamak uygun bir çözüm olarak görülmüyor. MARKSİSTLERİN 'BİRLİK TAKTISMASr P e r i a ç e k Bu koşullarda düzenle bütünleşme anlamında yasallaşma gaflettir. Sert Komünist partisinîn örgütlenmesinde özgür olması inancındayir*. Çabşlar Devlctçi sosyalizrnden annmış birleşik sosyalist partiye ihtiyaç vardır. Büyiikdaglı Sosyalistlerin birliği düzenden köklü bir kopuşla gerçekleşebüir. anlayışıyla aramızda köklu anlayışlar var. Bu kanaatimizi Sosyalist Parti dışındaki sosyalistlerin önemli bir bölumü de paylaşıyor. Düzenci bir programı emekçi önderlerinin kabul etmesi ise hiç mümkün değildir. Biz partimizin kuruluş sürecinden bugüne değin düzene karşılık bir emekçi seçeneği yaratma anlayışıyla program ve politikalanmızı oluşturduk. Bu nedenle sosyalist parti programını biz birlik temeli olarak tartışmaya açtık. Bu çağrımızı bir kez daha yineliyoruz. Sosyalist Parti Türkiye sosyalist hareketinin birikimine dayanılarak kazanılmış bir mevzidir. Üçüncü bir sosyal demokrat parti kurma çabasını anlamİ! görmüyoruz. Yaratılan sosyalist parti olanağını hep birlikte değerlendirmeye bunun bir başlangıcı olarak da programı tartışmaya çağınyoruz. Periaçek S«rt Çahjlar Btiytkdıgh TİKB davası 2 tahliye • İSTANBUL (AA) Yasadışı Türkiye Ihtilalci Komünistler Birliği'ne (TİKB) üye oldukları ve bildiri dağıttıklan gerekçesiyle 4'ü tutuklu S sanığın yargılanmasına devam edildi. lstanbul 2 Numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesi'ndeki duruşmada sanıklardan Hacer Temirkan ile tsmail Hakkı Yaman'ın tahliyelerine karar verildi. Savunma avukatlan ise görgü tanıklarını müvekkilleri Çınar MEHMET EMİN SERT: Biz hakkında kesin teshisieri bulun komünistler, işci smıfının devrimmadığmı savundular. Görgü ta ci öncüstt olan komünist partisinıklanmn yargılama asamasında nin görüşlerinde, mücadelesinde ve örgütlenmesinde tamamen özgür olması inancındayızdır. Burjuvazinin icazetleri ve hukuksal sırurlan nedeniyle bu konularda taviz vermeyi kabullenmeyiz. Komünist partilerin yasallaşması da tarihte ömeği görüldüğü gibi işçi ve emekçi kitlelerin mücadelesiyle elde edilen toplumsal meşruivet zeminlerine dayanır. TBKP'nin tutum ve politikalan ise bu geleneksd Leninisl anlayışa tamamen tezat ve esas olarak bugun tekellerin ve hükümetlerinin AT'ye girme politikalarıyla bir uyum sağlama durumundadır. Evrenözal iktidannın Türkiye'yi sözde demokrasiye gecmiş imajı vermek için yapmak istedikleri makyajlamalara alet olmak değil, bozmak komünistlerin görevidir. TBKP ise "Ulasal mutabakat" anlayışı ile işbirlikçi sermaye çevreleri ve siyasal temsilcileriyle ortak bir demokrasi kurmak peşindedir. Bu anlayış ve politikalarla komünistlerin birliğinin sağlanamayacağı açıktır. Bizler kapitalizmi aşma, sosyaUzmi bir alternatif olarak sunma perspektifınde olan ve bu düzeni toplumsal bir devrim yoluyla değiştirme mücadelesi veren güçlerin ortak bir örgütlenmesini yaratma çabası içindeyiz. ORAL ÇALIŞLAR: Türkiye'nin devletçi sosyalizrnden annmış, çoğulculuğu ve sosyalist demokrasiyi ruhuna sindirmiş birleşik bir sosyalist partiye ihtiyacı var. eski grup ve örgütlenmelere dayanan partilerin yeni döneme cevap verebilmesi mümkün değildir. TBKP'nin eski Sovyet seksiyonu olmak gibi olumsuz bir geçmişi var. Aynca BrejnevciStaünci geçmişinüı ciddi bir muhasebesini de yapnuş sayılmaz. ö t e yandan klasik sosyal demokrat bir çizgiye yönelmiş durumda. TBKP'nin durumu, Doğu Avrupa ülkelerinde geçmişte bürokratik despotik yönetimlerin sorumlusu olan, ancak halkın yükselen dalgasıyla reformculuğa geçiş yapan klasik muhafazakâr partilere benziyor. Bu haliyle umut ve güven de vermiyor. En önemlisi, Marksistlerin birlik aradıklan bir dönemde böyle bir işe girişmeleri birlik çabalarım da yaralayacaktır. Herkes kendi dükkâmnı açmaya girişirse bunun sonu gelmez. Türkiye solu eski muhafazakârlıkla hesaplaşmasını sürdürmek goreviyle karşı karşıyadır. Hep birlikte hepimizin ortak evi kabul edilebileceği, çağdaş, günümüzün görevlerine uygun sosyalist partiyi yaratmak zorundayız. YALÇIN BÜYÜKDAĞLI: Sosyalistlerin birliği bir zorunluluktur. Ancak bu birlik düzenle bütünleşerek değil düzenden köklü bir kopuşla gerçekleşebüir. TBKP uzun süre düzendrn icazet bekleyen bir konumu benimsemiş, düzenin normlannı kabul eden program ve politikalarıyla yasanaşraaya çalışmıştır. Bu nedenle TBKP yöneticilerinin parti SÜRECEK ' 12Eylül hııkııkıı Danıştay'da Danıştay, MGK'nın çıkardığı 'Anayasa Düzeni Hakkındaki Kanun'u Içtihatları Birleştirme Kurulu'na gönderdi. ANKARA (AA) Danıştay, MGK dönemindeki Bakanlar Kurulu kararnamelerinin yargı organlan önüne getirilrnesini yasaklayan "Anayasa Düzeni Hakkındaki KaınııTun ilgili hükmünü, içtihat karan verilmek üzere tçtihadı Birleştirme Kurulu'na gönderdi. Danıştay Idari Dava Daireleri Genel Kurulu Başkanı Şafak Sancar yaptığı açıklamada, karann, Cezaevleri Tüzüğü'nde yer alan ve "anarşist ve terörist" nitelemesini içeren maddenin iptaJi istemli bir davada alındığını bildirdi. Tüzüğün iptali istenen maddesinin MGK döneminde değiştirildiği ve "anarşist ve terörist" ibaresinin bu dönemde konulduğunu belirten Sancar, "Madde, bu biçimiyle Anayasa Düzeni Hakkındaki Kaaun'un kapsamına giriyordu" dedi. Başkan Sancar konu hakkında şunları söyledi: "Davanın bu haliyle reddedilmesi gerekiyordu. Çünkü o yasaya göre, MGK dönemindeki Bakaubu Korulu kararnameleri haklanda iptal davası açüamıyor. Ancak bazı dairelerimiz, aynı yasanın kapsamına giren başka kararnamelerde bu hiikmu aşarak iptal karan vermişler. Biz de bir başka davada ret karan vermiştik. Dotayısyia, aynı konuda birbirine çelişik iki karar ortaya çıkü. Cezaevleri Tüzügü'nun 78. maddesiıün iptali istemiyle açılan davada da, bu nedenle biz konuyu genel olarak içtihatlan Birleştirme Kurulu^ na göndermeye karar verdik. Esas hakkındaki karanmızı, içtihal karannın sonucuna göre vereceğiz." Başarüı öğretmenlere yılbaşı ikramiyesi reklamcılık hizmetinde aralıksız sürdürdüğü çalışmalannın 125. yıldönümünü kutladı. Ülke çapındaki 410 bin öğretmenden 8 bin 400'üne yılbaşında birer maaş ikramiye verilecek. HAKAN AYGÜN ~ ANKARA Ülke çapında 410 bin öğretmenden başanh bulunan 8 bin 400'üne "yılbaşı piyangosıı" vuracak. Milli Eğitim Bakanlığı, başanh öğretmenlere yılbaşında "birer maaş ikramiye" verilmesi için kollan sıvadı. Bakanlık, valiliklere birer yan göndererek, odüllendirilecek öğretmenlerin belirlenmesini ve sonuçların 18 aralık gününe kadar bildirilmesini istedi. Yazıda, illerden gelen sonuçların Merkez Değerlendirme Komisyonu'nda değerlendirildikten sonra 22 aralık günü Bakan onayına sunulacağı kaydedildi. "Aynk ödülümuT yübaşı öncesinde verileceği öğrenildi. Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol'un onayıyla yürürlüğe giren "MUli ğiöm Bakanlığı personelinin aylıkla ödullendirilmesi hakkında yönerge", yılbaşından önce uygulanacak. Milli Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürlüğü'nün valiliklere birer yazı göndererek ayhkla ödullendirilmesi gereken personelin seçim ve değerlendirilmesi ile ilgili ilçe, il ve merkez değerlendirme komisyonlannın çalışma süreleriyle ilgili takvimin bu mali yıl için çalıştınlmasımn mümkün olmadığını büdirdiği öğrenildi. Başarüı öğretmenlerin 1989 yüı bitmeden ödüllendirilmelerini sağlamak amacıyla gönderilen yazıda, ilçe, il ve merkez değerlendirme komisyonlannın en kısa sürede oluşturulması istendi. Söz konusu yönergeye göre her okulun başanh öğretmen adaylarmı göstermesi gerekiyor. 50'ye kadar öğretmeni olan okullar 2 aday gösterebilirken, 50100 öğretmeni olan okullar 4, 101150 olan okullar 6, 151200 öğretmeni olan okullar 8, 201250 öğretmeni olan okullar ise 10 aday gösterebiliyorlar. Bu adaylann Uçe ve il milli eğitim rnüdürlükleri tarafından değerlendiriünesinden sonra, başanh görülenler bakanlığa bildirilecek. Bakanlığın da onaylaması durumunda öğretmenlere ve bakanlığa bağlı çaüsan memurlara birer maaş ikramiye verilecek. Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileri, aylık ödullerinin yılbaşından hemen önce verileceğini kaydettiler. "Ayhk ödüJü " uygulamasımn önümuzdeki yıl ise yönergede belinildiği gibi ilköğretim haftasmi a gerçekleşeceği bildirildi. Özal'ın kabulleri • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Turgut özal, dün de çeşitli heyetleri Çankaya Köşkü'nde kabul etti. Dün Özal'ı ziyaret eden Kamu tşveren Sendikaları, Ihracatçılar ve lthalatçılar Derneği, Uluslararası Nakliyeciler Derneği, Türkiye Sinema Eserleri Sahipleri Meslek Birliği, Taşıt Araçlan Yan Sanayii Derneği ve Türkiye Orman Işçileri Sendikası heyetleri, cumhurbaşkanhğına seçilmesi nedeniyle özal'ı kutladılar. Bu 125 yıl içinde, J.Walter Thompson, verdiği hizmetler ve elde ettiği sonuçlarla, Amerika'da "reklamcılığın üniversitesi" olarak tanındı. Demokrasi tartışması • Egitim Servisi Marmara Üniversitesi Kültür Kulübü'nce düzenlenen panelde "Demokrasi ve özgürlük" konusu tartışıldı. Üniversitenin Göztepe kampusünde yapılan panelde konuşan Abdurrahman Dilipak, Türk aydınımn birçok kavram konusunda derinlemesine bilgi sahibi olmadığını öne sürdü. Yazar Sungur Savran da Batı demokrasisini eleştirerek "Son dönemde TürkiyeMe 'Batı' hayranhğı var. Ancak Batı demokrasisinin hayran olunacak bir yaru yok" diye konuştu. Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Vural Savaş ise günümüzde çağdaş demokrasinin siyasi, ekonomik ve ahlaki nedenlerle yozlaştığını öne sürdü. Yine bu yüın Kasım ayında, dünyanın diğer bir ucunda İstanbul'da bir reklam ajansı, bu ülkenin reklamcılık sektöründe sürdürdüğü aralıksız hizmerin 45. yılını kutladı: Manajans Mart 1985'te, Manajans, J.Walter Thompson ile yapılan bir ortaklık sonucu, Manajans/Thompson oldu. Hal komisyoncularaıdan tepki • tstanbul Haber Servisi Devlet Bakanı Güneş Taner'in hal mafyası ile itgili basında çıkan açıklamaları Meyve, Sebze ve Bostan Komisyonculan Derneği tarafından kınandı. Dernek Başkanı Mustafa Fevzi Güngör, Taner'in yaptığı açıklamalann hallerde çalışan komisyonculan küçük düşürücü nitelikte olduğunu belirtti. Büyükşehir Belediyesi'nce hazırlanan yönetmeliklere göre çalışan hallerin denetiminin yine belediye tarafından yapıldığını belirten Güngör, hallerde mafyanın bulunmasınm söz konusu olamayacağını söyledi. Manajans/Thompson, o gün bugün, hem kendi köklerinden, hem ortağının engin deneyimlerinden yararlanarak, tek bir gaye için çalışmaktadm Pazarda, en etkin, en seçkin ve en verimli reklamlan yaratmak. Bugünkü ve yannki müşterileri için... Manajans/Thompson'un sizlere de neler sunabileceği hakkında bilgi edinmek isterseniz, 179 29 00'dan Seyfettin Evintan'ı arayına. Ne olacak? MGK dönemindeki yasalann anayasaya aykırılığımn ileri sürülmesini, kararname, bildiri ve kararlann da idari yargıya getirilmesini yasaklayan "Anayasa Düzeni Hakkında Kanun", 12 Eylül 1980'den geçerli olmak kaydıyla 28 Ekim 1980 tarihli Resmi Gazettfde yayımlanmıştı. "Anayasa Düzeni Hakkındaki Kanun"un, Danıştay'ı ilgilendiren Bakanlar Kurulu kararnameleriyle ilgili 4. maddesi için tçtihadı Birleştirme Kurulu, 1990 yılı içinde toplanacak. Kurulun "yargı öniine getirilebilir" doğrultusunda bir karar alması halinde, Milli Guvenlik Konseyi dönemindeki Bakanlar Kurulu kararları aleyhine idari yargıda iptal istemiyle dava açılabilecek. Evren: Insanda vicdan olnıalı • MARMARtS (Cumhuriyet) Eski Cumhurbaşkanı Kenan Evren, önceki gece televizyonda yayımlanan "TV Dergisi" programındaki lokanta kirliliği ile ilgili olarak, cezalann çok hafıf olduğunu belirtti" ve "Bir insanda vicdan olmazsa her şeyi yapabilir" dedi. Kenan Evren, dün sabah Lidya Oteli'nin bahçesinde yaptığı spordan sonra gazetecilerle sohbet etti. Evren, yiyecek maddelerindeki kirlilikten yakındı ve "Dışarıda ızgara ile peynirden başka bir şey yemeyeceksin" diye konuştu. Manajans Thompson
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle