Katalog

CUMHURİYET/6 DİZtRÖPORTAJ 29 KASIM 1989 Türkiye'de 1987'de kurulan çocuk mahkemeleri gerekli, ancak yetersiz bir adım olarak değerlendiriliyor Tbplıım, çocuğıı yeniden kaza ıımal ı Suçlu çocuklar ALİ TEVFİK BERBER GÜNDÜZ İMŞİR Prof. Haluk Y a v o z e r : Suçlu çocuklarm 'yeniden eğitimi' kavramı, çocuk ya da gençlik suçluluğunun salt hukuksal bir sorun olmayıp daha çok psikopedagojik ve sosyal içerikli bir sorun olduğunu vurgulamaktadır. Çocukların toplumsal uyumsuzluğunun giderilmesi için toplumsal örgütlenme ve çaba gerekmektedir. 3 Çağın yaşadığı değişimlerden derin etkilenen ülkemizde de tabii olarak geçiş döneminin sarsıntılan artarak yaşanıyor. Diğer unsurlann yanı sıra olayın bir yönü de giderek artan çocuk suçluları. Ancak tek tük yapılan çabşmalann varlığı gündeme getirilse de Türkiye'de çocuk suçluluğuyla ilgili çalışmalara fazlasıyla önem verilmedigi apaçık bir gerçek. Zaten yetkililer de bunun ayırdında. Şöyle ki 1990 yılı programında konuya yönelik getirilen önlemler ve sorunun çok boyutlu bir çözttmlemesi içler acısı durumu bütün açıklıgıyla sergiliyor. lşte, "1990 yılı programının uygulanması, koordinasyono ve izlenmesine dair" Bakanlar Kurulu kararı ekinde çocuk suçlarına yönelik bilgilerin niteliği: "Suçlu çocuklan cezalandınnaktan çok (oplutna jeniden kazandırma amacındaki coçuk mabkemelerinin kurulmasına 1987 yılında başiannuş, Ankara, Istanbul, tzmir vc Trabzon'da mahkemeler kurulmuştur. Söz konusu raahkemelerin ancak kanunda da sözü edilen yardımo ihtisas elemanları ve kurumlar destegi ile fonksiyonlanm tam olarak yerine getirmesi mümkiin olamayacaktır. Kabul vc gözlera merkezleri ile çocuklara ait tutukevlerinin kurnlması. tutukevlerinde çocnklann yetişkinlerden ayn bölumlere yerieştirflmesi, ihtiyaç duyan çocuklara psikolojik ve psikiyatrik tedavi imkanı sağlaıunası, şartlı ertelenen veja şartlı salıverilen çocuklara kanunda sözü edilen gözetira delegelerince denetim, kontrol ve izleme hizmetleri başlatılaınaÇAĞDIŞI GÖRÜNTÜLER Çocuklann mahkemeye çıkanhp ceza verilmesi, artık çağdaş bir uygulama olarak görulmüyor. Asıl sorun henüz çok genç yaşta çeşitli faktörier sonucu suça itilmis bu insanlan, psikolojik ve sosyal egiümle yeniden topluma kazandırabilecek bir kurumlaşma yaratabilmek. Çağdaş toplumlar şimdj bu yönde çaba harcıyor. metlerden yararlandınlmaktadır. Hakkında koruma karan bulunmavan korunma>a muhtaç çocuklara polisiye önlemlerin dışında hizmet verilememektedir" deniliyor. Bu uzmanlar kelirnelerle ifade edilmek istenenleri ise geleceğin isimsiz kahramanlan olarak nitelendirilen çocuklan her türlü suçun kucağına itmekten öte bir şey yapamıyoruz anlamından farklı olmadığını vurguluyor. Bir başka deyişle 485 bin sokağa itilmiş, köprü altlannda sabahlayan ve her suçu işlemeye hazır durumda bulunan bizim çocuklarımız. Oysa Batı ulkelerinde de hayli sıkça rastlanan suç işlemiş çocuklann yeniden topluma kazandınlması için yaygın çalışmalar sürdürülüyor. Prof. Dr. Haluk Yavuzer bu çalışmalan "Çocuk ve S u ç " adlı kitabmda şöyle özetliyor. "Suçlu çocuklann yeniden egitimi, kriminoloji alanındaki son gelismeler arasında sayılabilir. Bu iyileştirme çalışmasının tarihçesine bakıldığında, çok yakın bir geçmişe kadar birçok uygar iilkede suçlu çocuklann, yaş ve suç türleri dikkate alınmaksızın yetişkin suclularia eş olarak değerlendirUdikleri ve agır cezalarla cezalandınldıklan görülür. Bu nedenle kriminoloji literatüriinde büyiik bir asama olarak kabul edilmiştir. "Yeniden egitira" kavramı, çocuk ya da gençlik suçluluğunun salt hukuksal bir sorun olmayıp, daha çok psikopedagojik ve sosyal içerikli bir soraıı olduğunu vurgulamaktadır. Yeniden egitim kavramı suçlu gençlerin normalden sapan bir davramşa sahip olduklannı, toplumsal uyumsuzluk gösterdiklerini, bu uyurasuzluguri giderilmesi yolunda, toplumsal örgütlenme ve çaba harcanması geregini de ortaya koymaktadır. Çocuk şuçluiuğunda tedavi süreci incelendiğinde üç farklı yöntemden söz edilebilir. Bunlar önleyicilik, yeniden egitim ve izleme çalışmalandır. Gerek ABD'de gerekse de Avrupa'da önleyicilik için erken tanı testleri başanyla gerçeldestirilmektedir. tkinci uyguladıklan yönlem ise suçlu çocuklann iyileştirilmesi içindir. Gend suçun işlenmesinden sonra kunım içinde egitmektir. Bunun için de suçluyu ele alıp inceleyen bir psikolog, suçlunun geçmişi ve gelecekte göstereceği getişinıleri izler. Ve tedavi metotlanm uygulamaya koyar." Konuyla ilgili görüştügumüz Prof. Dr. Haluk Yavuzer ülkemizdeki ıslahevlerinde sadece sanat eğitirninin başanyla gerçekleştiğini belirterek şunları söylüyor. "Diploma egitimi, orta ve lise öğretim düzeyinde kunım dışında yapılabilmekte yani devlet okullanna çocuklar gönderilmektedir. Zanaat eğitimi gerçekten başanlı. 10 bin dolayında çocuk bir yıl boyunca devlet sektöriıne cevap veren bir atölyede masa ve metal dolaplar imal etmekte, dolayısıvla zanaat dalında atölyelerde çalısmaktadır. Ancak çocuklanmız ilgi ve yetenekleri dognıllusunda değerlendirilmemekledir. Ülkemizdeki ıslah evlerinde savcılann egemenliğinin söz konusu olduğunu, uzmanlann özgürce çaiısma hakkına sahip olmadığını belirten Yavuzer çarpıkhklara değinirken de ilginç örnekler veriyor. "Orneğin bizde söz gelimi bir cumhuriyet savcısı "çocuklar bir korapozisyon yazın, psikolog kızım sende yaz" diyebfliyor. Biri psikoloji egitimi görmiiş diğeri hukuk eğitimi görmiiş. Ancak disiplinlerden birisi diğerine sahip ülkemizde. Yurtdışındaki bir diğer u>gulama da çocuk mahkemeden sonraki 3 haftalık bir dönemde bir 'alıkonma merkezi'ne gönderilir. Alıkonma merkezinde çocugun ilgileri, yetenekleri saptamr. Bu doğrultuda bu çocuk ne tür bir egitim görmelidir ki topluma yeniden uyum sağlayabilsin; bu konu derrnleraesine araştınlır. Ülkemizde ise bu kesinlikle yok. Çocuklanmız gelişigüzel cezaevlerine gönderiliyor, hatta sübyan koğuşlanna gönderiliyor. Bu büyük bir sakınca, yetişkinler arasında suç eksperi olarak yetişmekteier. Ve tabii bu arada birtakıra homoseksüel ilişkiler de şanssızlık olarak gerçeklesebilmekte. Yargılama sürecinde ıslahevleri yerine yetişkinlerin cezaevlerine gitmeleri ise bir başka önemli yanlış." Prof. Dr. Haluk Yavuzer yurtdışında sürekli bir arayış içinde bulunulduğuna bizzat tanık olduğunu vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürüyor. "İngiltere'de 1975 yılında mükerrer suç oranı 70'ti. Bunun 1976'da yüzde 80'lere vardıgını gördüm. Ama işlemleri değiştirdiler. Yasalannı degiştirdiler. Uzmanlık alanlanna saygı var onlarda. Çocugun suç işlemesinden önce önleyici çalışmalan ilerlemiş durumda. Buna 'yeniden egitim' diyorlar. Topluma yeniden uyumlu kdınmaya çahşılıyor. Topluma, suçlu çocuklar yeniden hanrlanıyor. Bizim ülkemizde de olaylar aksine eksiklikler içinde, yanlış egitim içinde gerçekleşiyor." ÇOCUK KÖYLERİ PROJESİ Türkiye'de korunmaya muhtaç çocuklar için 4 milyar liralık bir çocuk köyü projesi var. 13 aile evinde "anneler", 78 çocukla sürekli ilgilenerek onları yetiştirecekler. 40 bin metrekarelik alana kurulacak çocuk köyünde çeşitli sosyal tesisler de yer alacak. VEDAT YENERER Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı tarafından, Gaziosmanpaşa Bolluca'da 1989 ocak* ayında yapımına başlanan "Çocuk Köyü" insaatı tamamlanmak üzere. Yaklaşık 150 çocugun bannacağı Çocuk Köyü'nde, anne ve babasız, bakıma muhtaç çocuklann eğitimi ve yetiştirilmesi amaçlanıyor. Avrupa ve Ortadoğu'da da örnekleri bulunan "SOS Çocuk Köyleri"nden Afrika'da 25, Latin Amerika'da 67, Asya'da 48, Avrupa'da 51, Karabian Adalan'nda 6 ve Kuzey Amerika'da ise 1 tane bulunuyor. Türkiye'de ise Çocuk Köyu'nün kurulması çalışmalan Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı tarafından yürütülüyor. Vakıf Başkanı Timur Erk, vakfın ve Çocuk Köyti'nün amaçlannı şöyle sıralıyor: "Korunmaya muhtaç çocuklann bedenen, ruhen, ahlaken ve fikren olumlu gelişmeleri için, maddi ve manevi destek sağlanması, güvenlik duygulannın aşılanması, ileride toplum içinde yapıcı ve verimli kişilik kazanmalan, anne sevgisi ve aile anlayışı içinde kimsesiz çocuklan banndırmak, egitmek, koruraaya muhtaç çocuk sonınlanmn çözümlenmesinde devlete en geniş ölçüde yardımlarda bulunmak." 40 bin metre karelik bir alan üzerinde kurulacak olan Çocuk Köyu'nün mimari projesi Şevki Pekin tarafından oluşturuldu. 135 kimsesiz çocugun bannması amaçlanan köyde, 13 aile evi, yönetım binası, teknik eleman evi', teyze evi, konuk evi ile yönetim ve egitim binalan yer alacak. Önümüzdeki yaza doğru faaliyete geçmesi beklenen "Çocuk Köyu'nün amaçları ve geleceği konusunda, Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı Baskanı Timur Erk ile görüştük. Çocuk Köyu'nün oluşturulmasında finans kaynaklannız nedir? ERK Bizim projemiz, 4 milyarlık bir projedir. Bunun 3 milyan SOS Çocuk Köyleri Birliği'nden şartsız bağış olarak gelmiş durumda. Geri kalan 1 milyarı da vakfın kendi üyeleri ve Lions camiası ile benzeri kuruluşlardan sağlandı. Ayrıca, bu projenin içinde 10 bin metre karelik bir sera inşaatla birlikte tamamlanacak. Burada kesimlik çiçek yetiştirilecek. Sağlanan gelir diğer giderler için kullanılacak. Bunun yanında hamilik ve kirvelik söz konusu. Bir kişi bir çocuğun tüm masraflarını üstlenebilecek. Çalışacak elemanlan nasıi ve nerelerden sağlamayı düşünüyorsunuz? ERK Bu işin anahtarı anneler ve onların yerine ileride devreye girecek olan teyzeler. Anne demek, bir ailede 78 çocuk bulunacak onların başında bir anne ve bu annenin de genelde çok vasıflı olması gerekiyor. Bu vasıf da ev ekonomisinden anlaması demektir. Çok fedakârhk isteyen bir görev. Çocuklarla 24 saat ilgilenmesi gerekiyor. 012 yaş grubu çocuklar olduğu için oldukça değişik problemleri vardır. Bu nedenle, biz bu anneleri 4 aylık eğuimden geçirdikten sonra kendilerine bu görevi vereceğiz. Yasaya göre devlet personel yasasına uygun ödeme yapılmasına olanak yoktur. Çünkü memur, 78 saatten fazla çalışmaz. Bu nedenle biz annelerin ücretlerini kendimiz karşılayacağız. Çocuk Köyu'nün işletilmesi konusunda henüz kesin kararlara varmadık. Yani vakıf bunu özel mi işletecek, yoksa yasaya göre Çoçuk Esirgeme Kunırau ile beraber mi işletecek kesinlik kazanmış değil. 12 yaşını dolduran çocuklann duruma ne olacak? Dışanya mı bırakılacak? ERK Hayır. 12 yaşından sonra kızlar ve erkekler aynlıyorlar, örf ve âdetlerimiz onu gerektiriyor. Erkek çocuklar yine çocuk sitesi içindeki çocuk yetiştirme yurdunda kalıyorlar. Devletin okuluna gidip geliyorlar. Üniversiteye gidecek olanlara bir araç ve köyde bir yurt temin ediyoruz. Kız çocuklarını da ya bir meslek sahibi edene kadar ya da evlendirene kadar barındıracağız. Aynca, köyde meslek kazandırma kurslan olacak. Son iki senedir uygulanan yeni kanuna göre, yetiştirme yurtlanndan çıkan çocuklara devlet sahip oluyor. Çalışanı 50'yi aşan işyerlerinde zorunlu olarak iş veriliyor. 150 kişilik bir kapasite Türkiye deid ihtiyacı ne kadar karşılar? ERK Bir köy 150 çocuğu aştıgı takdirde yönetüemez hale gelir. Kaliteli eleman sıkıntısı ortaya çıkar. Bu niteliklerde eleman bulmak oldukça gflç. Bunun yanı sıra kalabalık bir köyü yönetme problemleri doğar. Annelerin evlenmemiş, boşanmış ya da dul olması gerekiyor. Ayrıca, bu özelliklere sahip ve çocuk sahibi annelerde köylerde çalışabilir. Proje ve uygulama aşamalannda karşılaştığınız en büyük güçlükler nelerdir. ERK Her şeyden önce Türkiye'de ilki yapmak daima zordur. Bu projenin zaman zaman muhtelif nedenlerle önüne geçildi. "Misyoneriik" dendi, "yabana teknoloji" dendi. Ancak, bütün bunlann yanında yetimlerin ve sosyal yetimlerin gerçek aile düzeninde yetiştirilmeleri gerekiyor. 135 çocuğa aile ortamı ^ tır." iin ilginç yanı suç işJeme rizikosu taşıyan en yaygın çocuk kitlesi olan korunmaya muhtaç çocuklarla ilgili bilgilerde ise "Sayılannın 500 bin crvannda oldngu labmin edilen korunmaya muhtaç çocuklann sadece yıizde 3'ü için koruma karan alınmıs olup belli hiz BİTTİ TEŞEKKUR Ameliyatım öncesi ve sonrası göstermiş oldukları yakm ilgiden dolayı Bütün insanlan dostun bil, kardeşin bil kızım Sevincin ürünüdür insan, nefretin değil kızım Zulmün önünde dimdik tut onurunu Sevginin önünde değil kızım Ataol Behnmoğlu VEFAT Uyemiz, Sarı Basın Kartı sahibi SELAHATTİN YETKİNER'İ ani olarak yitirdik. Acımız büyüktür. Cenazesi 29 Kasırn 1989 Çarşamba günü (bugün) Laleli Camisi'nden öğle namazını müteakip kaldırılacaktır. Dr. MEHMET ÖMÜR ve İNCİRLt HASTANESİ personeüne sonsuz teşekkürlerimi sunanm. Kızımız İLAYDA'nın doğumunu (27.11.1989) dost ve akrabalarımıza duyururuz. ŞAHAPTURAN 28 Kasım 1989 günü görevi başında vefat etmiştir. 1932 yıhnda Gaziantep'te doğan Turan, l.Ü. GazetecUik Enstitüsü'nü bitirdikten sonra gazeteciliğe 1961 yılında Gaziantep'te Akyol Gazetesi'nde Yan Işleri Müdürü olarak başladı. Bir süre Gaziantep Radyosu'nda program şefı olarak çalışan Turan, TRT Istanbul Radyosu'nda yayın şefı olarak çalışıyordu. Vefatı camiamızda büyük üzüntü yaratan Şahap luran'ın cenazesi 29 Kasım 1989 Çarşamba günü (bugün) saat 11.00'de Harbiye'deki Radyoevi önünde yapüacak törenden sonra Aksaray Muratpaşa Camisi'nden öğle namazını takiben kaldınlarak Kozlu Mezarhğı'nda toprağa verilecektir. Şahap Turan'a Tann'dan mağfiret, ailesine ve üyelerimize başsağlığı dileriz. KEMAL AKYER Cumhuriyet KAYAAYSEL USLJU İBRAHİM ÇAVUŞOĞLU CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ YIL SONU KİTAP ŞÖLENİ 15 Kasım31 Aralık TEŞEKKUR Genel Teşkilatlandırma Sekreterimiz KitapKulübü GAZETECİLER CEMİYETİ AHMET KASPAR'ın 21 Kasım 1989 günü yapılan cenaze törenine katılarak tüm yardım ve ilgilerini esirgemeyen, acımızı bizler kadar hissederek paylaşan bütün dost, akraba ve arkadaşlarla sendikacılara teşekkür ederiz. 31 Arabk 1989'akadarkitapalacak bütün üyelerimize değerli kitap armağanlan veriyoruz. 100 seçkin yaymevinin 5000 kitabı içinden istediğinizi alabilirsiniz. Seçiminizi yeni Genel Katalog'dan ve son Çerçeve'lerden yapacaksınız. En az 25.000 TL.'lık kitap alan tüm üyeler, her zamanki C.K.K. indirimlerine ek olarak dünya ve Türk edebiyatından seçeceğimiz yılbaşı armağan paketlerine hak kazanacak. Türküola sizlere sunar!... D 25.00050.000TL.'hksiparişlerde 17.000TL.'lık kitap D 51.000100.000TL.'lık siparişlerde 31.000TL.'lık kitap D 100.000 TL'dan büyük siparişlerde 49.000 TL. 'lık kitap Üyelerimiz bu şölenden postayla, Merkez Sergi Salonumuzda ve temsilciliklerimizde yararlanabilirler. Yurtdışı üyelerimiz ancak 100.000. TL.'nın üzerinde siparişlerde yararlanabileceklerdir. 1D C.K.K.'nın No'luaktif üyesiyim. Sipariş listem vekarşıhğı olan TL.'nin posta çeki fotokopisi ektedir. Kitaplarımı ve armağanlanmı gönderin. 2D C.K.K.'nın No'luüyesiydim. Üyelikyenilemebedeliolan 10.000TL.'nin/30 DM.'nin posta çeki / banka makbuzu fotokopisi ektedir. Yeni geçerli kimlik kartımı, Genel Katalog'u, Çerçeve'yi gönderin. Sipariş vereceğim. 3D C.K.K.'ya üye olmak istiyorum. Üyelik giriş ödentisi olan 15.000TL. / 40 DM.'nin posta çeki / banka makbuzu fotokopisi ektedir. Kimlik kartımı, Genel Katalog'u, aylık Çerçeve'yi gönderin. Sipariş vereceğim. 4D Aşağıda adı, soyadı, adresi yazıh yakınımı C.K.K.'ya üye yapmak istiyorum. 15.000 TL.'nin posta çeki / banka makbuzu fotokopisi ektedir. Kimlik kartını, Genel Katalog'u, aylık Çerçeve'yi gönderin. (Hesap bu kişinin adınaaçılacaktır.) İNDİRİM ORANLARI TL. 2550 bin lstanbnl Sergi Yurtiçi(PTT»ile) Yurtdışı Temsilcilikler <7o25 <PoI5 TL. TL. 50100 bin 100 binden yukan Turkocagı Cad. 3941 . Cagaloğlu, 34334 Istanbul Tel: 512 05 05 (20 haı) KıtapKulubu BU KASET NEŞTERLi KASET Güncel sosyal sorunlannıza cevap veren SON YAPITI: TURKUOLA MUZıK YAPIM VE TıCARET A 5 ! M Ç 6 Biok 6315 UNKAPANI5TANBUL/Tel 52248205120841 Teie!ax ı i l 513 9043 mmı SRFlflİINT. BELEDÎYEİŞ ŞENDİKASI GENEL YÖNETİM KURULU Türk Kadımna seçme ve seçilme hakkmın venlişinin 55. yıldönümü nedeniyle düzenlenen seminer: "KADESfLARIN SİYASAL YAŞAMA VE KARAR MEKANÎZMALARINA KATILIMI" 56 Aralık 1989 saat 09.30 / 17.00 Yeni CEMAL REŞİT REY Konser Salonu Harbiye Istanbul Konujmacılan Sheila Allen (İng.) Laura Benigni (İtal.) Angela Grosso (İsv.) Eleni Stamiris (Yun.) Sari Nare (Fin.) Naval El Sadawi (Mıs.) Şerif Hetau (Mıs.) Aysel Ekşi Necla Ant Oya Başak Şirin Tekeli DUek Doltaş Türkân Saylan Çığdem Kağıtçıbaşı Aysel Çelikel Nermin A. Unat Bülent Ecevit Erdal İnönü İmren Aykut Süleyman Demirel Celal Ertuğ Niyazi Öktem Mübeccel Kıray Tiirker AJkan Şükran Ketenci Serpil Çakır T.C. KAYSERİ 3. SULH CEZA MAHKEMESİ KARAR ÖZETt Esas No: 1989/833 Karar No: 1989/964 Davacı: K.H. Sanık: Vahit Çırdı Mehmet oğ. Zekiye'den olma. 1965 D.lu, Pınarbaşı üçesi, Han köyü nüf. kayıtlı olup. halen: Kayseri, Karpuzatan mevkii Başyazıcı Besler pasurma ve üucuk imaJathanesinde imalat sOrumlu müdürü Suç: Gıda Maddeleri Tüzuğü'ne aykınlık Suç tarihi: 13.2.198° Yukanda açık kiınliği yazılı sanık hakkında mahkememize açılan kamu davasının yapılan açık yargılaraası nea'cesinde: GEREGİ DÜŞÜNÜLDU: Sanıgın olay tarihinde Kayseri Karpuzatan mevkünde faaliyette bulunan Başyazıcı Besler pasürma ve sucuk imalathanesinin imalat sorumlu müdürlüğunü yaptığı olay tarihinde imal edip satışa arz ettiği pastırmanın alınan numunesınin yapılan labaratuvar tahlilinde mahiyeti meçhul boyanın pastırmaya katılması nedeni ile taklit ve tağşiş edümiş sayılacağırun sabit olması nedeni ile eylemine uyan TCK'nın 398. maddesi gereği ve yine aynı yasaıun 402/1., 647 sayılı yasanın 4/1. maddeleri gereğince neticeten dört yüz yetmiş bin lira ağır para cezası, üç ay süre ile cürme vasıta kıldığı meslek ve sanatının icraasının tatiline, yedi gün süre ile cürme vasıta kıldığı işyerinin kapatılmasına, yasa gereği iş bu cezanın özetinin suç yerinde yayımlanmakta olan mahalli gazetelerden birisinde ve aynca tirajı 100 bini aşkın Istanbul, Ankara veya tzmir'de yayımlanmakta olan gazetelerden birisinde ayn ayn ilan edilmesine karar verildi. 3.11.1989 Basın: 39199 Giriş serbesttır. %15 %25 %20 <%15 <7o25 %25 CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ GİRİŞ FORMU ADI SOYADI: ADRESİ: TELEFONU: MESLEĞI: gr\eceknr OZEL BORA SURUCU KURSU 29. Dönem kayıtlan başlamıştır. 0KULÖSKÛDAR:343 67 82 KOZYATAâl : 362 47 33 MALTEPE : 352 21 21 TARABYA : 162 0818 ÇAĞLAYAM .1468830 HANDAN Çarş Perş. SERTABAŞKIN Çorj. Perş. hariç B A N K A H E S A P ve PTT ÇEK N O . L A R I Banka hesabımız: T.lş BankasıTürbe Şb. H e s a p N o : 36898/Ist. P T T Ç e k N u m a r a m ı z : 148784 Frankfurt Hesabımız: T.lş Bankası, Kaiser Str.3, D6000 Erankfurt/Main1, Konto Nummer: 21005010, Blz: 50230600 Türkocağı Cad. No: 3941, 34334 Cağaloğluİstanbul Tel: 51205 0 5 / 5 1 6 350 31 98 SibHlıyr 4">? A Ç;tl;itC'*sm«' p Vor Bu formdakl tulgılerı ıçtrth vazınız bcfvunı ytnnt Nufuz Cüzdanımı, Orduevi ORKO kartımı kaybettün. Hukümsüzdür. ALİ ŞEVKET ÖZCAN