Katalog

9 EYLÜL 1988 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3 Mücahitler uçak vurdu, 16 ölü İSLAMABAD (AA) Afganistan rejimine karşı savasan mücahitlerin, dün, Amerikan yapımı Stinger füzesiyle bir Afgan savaş uçağını düşürdükleri bildirildi. Kabil Radyosu'nun haberine göre, Afganistan'ın kuzeyindeki Kunduz kenti civarında seyreden askeri bir uçak, mücahitlerin açtığı ateş sonucu isabet alarak düştü. Radyo, uçakta bulunan ikisi general 16 kişinin öldüğünü duyurdu. Radyo, saldırıda Olen generallerin tuğgeneral Muhammed tsmail Nuri ile Tuğgeneral Abdül Ahad Razminda olduğunu bildirdi. Ermenistan huzursuz Dış Haberler Servisi SSCB'nin Ermenistan Cumhuriyeti'nde Azerbaycan'a bağlı NagornoKarabağ bölgesinin Ermenistan'a bağlanması için gösteri ve toplantılar yapılmaya devam ediliyor. International Herald Tribune Gazetesi muhabirinin yabancı gazetecilerin bölgeye girişi ile ilgili altı ay süren yasak kalktıktan sonra gittiği Ermenistan başkenti Erivan'dan bildirdiğini göre geçen cuma yaklaşık 100 bin kişilik bir toplantı düzenlendi. Herald Tribune Gazetesi muhabiri yazısmda, Uk yapıldığında dünyanın dikkatini toplayan gösterilerin şu anda haftalık olay haline geldiğini, Sovyet basınında grevlerin sona erdiğı ve bölgede durumun normale döndüğü biçimindeki haberlerin gerçeği yansıtmadığı öne siirüldü. Yazıda Karabağ için kampanyanın giderek genişlediği, genel grevin her an başlayabileceği ve ortadan kaybolan askerlerin aslında polis üniforması ile devriye gezdikleri belirtildi. 'e göre Ermeni Ulusal HareketiÖrgütü Ermeni ordusu istiyor DUN^ADA BUGUN AUSIRMEN Başkent Erivan'da her hafta sonu büyük gösteriler yapılıyor. Karabağ'ın ilhakı için kampanya genişliyor. Bu amaçla hazırlanan bildiriyi 400 bin kişi imzaladı. Ermenistan Cumhuriyeti Meclisi ekim ayında Karabağ için toplanacak. Moskova, Ermenilerin taleplerini yine reddederse, genel greve gidilmesi düşünülüyor. GorbaçovKriz büyüyor 19181920 tarihleri arasındaki kısa bağımsızlık döneminde kullandıkları bayrağın tekrar kullanılması, büyük Ermeni gruplarının yaşadığı ülkele.de Ermenistan Konsolosluğu'nun açılması, Ermeni gençlerin kendi lisanını kullanarak gorev yapacaklan Ermeni ordusunun oluşturulraası da var. Talihsiz Bir Açıklama Ne garip ne zengin bir ülke şu Türkiye. Kurumların allak bullak edildiği, toplumun garip sentezler, kurnaz ya da kaba baskılarla ortaçağ karanlığına itilmek istendtği, yapının özünün bozulması için yukardan gelen çabaların arttığı bir karanlık dönemde, birden insan olarak zenginliğımiz çıkıveriyor ortaya "Mülkün temeli"nin sarsılması girişimlerinin yoğunlaştırıldığı, laikliğe saldınların arttığı, sivil olduğu ileri sürülen bir dönemde, sivil ve askeri yargı ikileminin sürdüğü sırada, Yargıtay Başkanı Ahmet Coşar adli yılı açış konuşmasında, insanların yüreklerine su serpmiş, ülkemizin insan malzemesinin zenginliğini bir kez daha gözler önüne sermiş ve yurdun sahipsiz olmadığını, Cumhuriyet'in temel ilkelerini toplumun her kesiminde benimsemiş kişiler bulunduğunu göstermiştir. Sayın Ahmet Coşar'ın eleştirileri, ülkemizde laikliğe indirilen darbeler, düşünce suçlannın hâlâ sürmesı, Devlet Güvenlik Mahkemeleri'nin içinde askeri savcı ve yargıçlarm bulunması, sivil olduğu ileri sürülen bir toplumda, sivil toplum anlayışı ile bağdaşmayan askeri yargı kurumunun yer alması ve toplumda sivil ve askeri olarak, iki başlı bir yargının oluşması noktalannda odaklanıyor. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun oluşumundaki yapısal ağırlığın yargıçlar lehine olmasına karşın, bu ağırlığın kimi tasarruflarına yansımamasını da eleştiren Yargıtay Başkanı, özeleştiriden de kaçınmayarak, adaietin geciktiğini de vurguluyor ve cezaevlerı uygulamalarıyla, hazırlık soruşturmasıyla ilgili uygulamaları da eleştiriyor. Sayın Coşar'ın tüm eleştirilerine karşı ilk tepki Askeri Yargıtay Başkanı Tuğgeneral Hakkı Erkan'dan geldi. "Askerliğın özünü nasıl bir emirkomuta ilişkisi oluşturur ise, yargıçlığın özünü de hiçbir yerden, hiçbir kuruluştan emir almamak oluşturur. Yani birisinde bağımlıhk öbüründe ise bağımsızlık esastır" diyen Yargıtay Başkanı Sayın Ahmet Coşar'a karşı çıkan Askeri Yargıtay Başkanı Sayın Tuğgeneral Hakkı Erkan "Sayın Coşar'ın bizi emirkomuta durumuna sokması üzücü olmuştur Bizim komutanlarımızın hepsi hukukun üstünlüğünü kabul etmiş şerefli insanlardır. Onun için hiçbir zaman ne hâkimimize ne savcımıza emir vermek istemişlerdir, ne de böyle şey düşünmüşlerdir. Biz hiç kimseden emir almadan görevlerimizi sürdürürüz, bunun aksini de hiçbir hukukçu iddıa edemez ...Bugün hemen hemen bütün ülkelerde, demokratık ülkelerde askeri mahkemeler vardır... Türkiye'deki askeri mahkemeler diğer ülkelerinkine oranla en bağımsız olanıdır. bunu iddia edivorum" diyor. Sayın Hakkı Erkan'ın sözlerini irdelemeden önce, bir noktayı vurgulamak isteriz. Toplumda bileşik kaplar kuralının geçerliliğine inanan bir kişi olarak, sivil yargıçlar kadar hukuk bilgi ve bilincine sahip askeri yargıçlarımız olmasını da doğal karşılarız. Türkiye'de askeri darbe dönemlerini yakından izleyenler, bu tür yargıçlarm birçok örneğini görmüşlerdir. Bir askeri darbe döneminde bile askeri yargının içinde de böylesine yargıçlarla karşılaşmak kuşkusuz, ülkemiz insanı için talihsizlik içinde bir talih oluşturmuştur. Askeri Yargıtay'ın üyeleri içinde de bu tür yargtçlann varlığı herkesin bildiği, kimsenm yadsımayacağı bir gerçektir. Ancak, yargıda güvenceyi kişinin bilgisinin, bilincinin, namus ve şerefinin ötesinde, yargı makamının kurumlaşmış bağımsızlığı güvencesinde arar demokrasiler. Bu guvence olmadığı zaman da o rejim demokrasi olmaz ve o yargıya daima kuşkuyla bakılır. Askeri yargıda ise bu bağımsızlık yoktur. Bizzat Askeri Yargıtay'ın üyelerini atanmaları da yargıç olmayan kisilerin tasarrufu olduğundan bu bağımsızlıktan söz edilemez. Askerj mahkemelerin yargıçlarının sicilleri de komutanları tarafından verilir, atanmaları da yargıç olmayan kişilerce yapılır. Bu durum yargı bağımsızlığıyla bağdaşmaz. Sayın Hakkı Erkan'a birçok örnek arasından yalnızca ikisini anımsatmakla yetinelim. Acaba Yargıç Levent Akyüz neden görevinden alınmıştır? 12 Martta TÖS davasının yargıcı olan İsmet Onur acaba o zaman neden görevinden alınmıştır? Sayın Hakkı Erkan, 12 Eylül'ün Ankara Savcısı Nurettin Soyer'in arkadaşımız Uğur Mumcu ile yaptığı konuşmaları okumamış mıdır? Eğer okumadıysa, kendisine Uğur Mumcu'nun "12 Eylül Adaleti" adlı yapıtını okumasını salık veririz. (Tekin Yayınevi, birinci baskı, 1987). Bu yapıtta, yürekli ve onurlu bir askeri savcının 12 Eylül'de hangi baskılarla karşılaştığı, hukuk dışı emirlere karşı nasıl direndiği açıkça dile getirilmiştir. Sayın Hakkı Erkan sanırız, demokratik ülkelerdeki yargı kurumlarını da iyi incelememiş. Eğer incelemiş olsaydı, demokratik ülkelerdeki askeri mahkemelerin, asker kisilerin askerlik görevleriyle ilgili fiillerini yargıladığını, sivil kişileri yargılama yetkisi olmadığını bilirdi. Evet Sayın Erkan'ın iddialarının tersine, hiçbir demokraside srvilleri yargılayan askeri mahkemeler yoktur. Demokrasilerde siyasal suç da yoktur ya, o bugünkü konumuzun dışında kaldığı için bu noktaya dokunmuyoruz. Üstelik dile getirdiğimiz bütün bu gerçekleri bir zamanlar Sayın Hakkı Erkan'ın kendisi de kabul etmiş, İstanbul Barosu Dergisi'nde yazmıştır. Bakınız İstanbul Barosu Dergisi'nin 1978 nisanhaziran sayısının "Basın Kanunu'nun 36. Maddesi ve Askeri Kişiler" başlıkla yazısının bir bölümünde (sayfa 218) ne diyor Sayın Hakkı Erkan: "Askeri mahkemelerin, mahkemelerin bağımsızlığı ve hâkim güvencesi yönünden bazı noksanlıkları bulunduğu bir gerçektir." Sayın Erkan da, İstanbul Barosu Dergisi'nin bu sayısı yok ise kendisine gönderebiliriz. Avukat Turgut Kazan, bu yazıyı daha önce de kamuoyuna açıklamıştı. Durum böyle olunca, kamuoyunun askeri yargıya, içindeki çok değerli, çok onurlu ve bılgıli birçok yargıca karşın çekınerek bakması ve bu kurumu demokrasiyle bağdaştırmaması doğaldır. Hatta zaman zaman, bazı atama ve terfilerin de özünde bir bağlantı olmasa bile, bazı kararlarla bir araya geldiklerinde, kamuoyunda kuşkular yaratması da doğaldır. Bir örnek verelim: 1984 yılında Askeri Yargıtay 3. Daire Başkanı olan Yargıç Albay Hakkı Erkan, İstanbul Sıkıyönetim Kamutanlığı 2. Numaralı Askeri Mahkemesi'nin ki, duruşma yargıcı da Atilla Ülkü idi, Barış Derneği sanıklarınm çoğu hakkında T.C.K.'nın 141. maddesine dayanarak verdiği mahkumiyet kararının bozulması kararına tüm daire içinde muhalif kalan tek üyesiydi. Dört üyenin bozma kararına karşılık, Sayın Hakkı Erkan, cezada objektif sorumluluğu öngören bir yaklaşımla, muhalif kalmış ve muhalefet şerhi yazmıstı. O günlerde devletin doruğundaki asker kişiler, Barış Derneği davasıyla ilgili olarak yasaları, hukukun temel ilkelerini hiçe sayarak, parlamentoyu açış konuşmalarında, meydan nutuklannda ya da "turizm mevsimini açış" konuşmalarında, mahkumiyet yönünde görüşler ileri sürüyorlardı. Ve yine o günlerde, hiç kuşkusuz rastlantı olarak askeri yargıçlar içinde generalliğe tek yükselen kişi de Sayın Hakkı Erkan oluyordu. Barış Derneği davası şu anda sürmekte olduğundan biz Sayın Erkan'ın muhalefet şerhini tartışacak değiliz. Ama hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki, bu dava bir gün kesinleştiğinde, mahkemenin kararının olduğu kadar Sayın Erkan'ın muhalefet şerhinin de hukuksal niteliği, hukukçular ve kamuoyu önünde enine boyuna tartışılacaktır. Burada bir noktayı yeniden vurgulamak isterim. Sayın Erkan'ın terfii ile ilgili bir yorum yapmıyoruz. Bu terfi tümüyle rastlantısal olabilir. Ne var ki, yargının bağımsızlığının bulunmadığı bir durumda, bu rastlantının bazı tereddütlere yol açmasına da şaşmamak gerekir. Bütün bu gerçekler göz önünde bulundurulunca Askeri Yargıtay Başkanı Tuğgeneral Hâkim Hakkı Erkan'ın açıklamasının speyce talihsiz olduğu söylenebilir. Velayeu: Irak heyeti "yetkishs" PARİS (AA) Cenevre'deki IranIrak banş görüsmeleri çıkmazdan kurtonlmazken tran Dışişleri Bakam Ali Ekber Velayeti, Irak heyetini "yetkisiz" olmakla suçladı. Velayeti Iran haber ajansına verdiği demeçte, "Irak heyeti, beklentilerimizin tersine, hiçbir yetki sahibi değil, karar almaktan tamamıyla aciz kisilerden oluşuyor" dedi. Gecen cuma günü düzenlenen topiantıda 11 kişilik Karabağ Komitesi'nin yeni "Ermeni Ulusal Hareketi"nin manifestosunu okudukları kaydedildi. Komite hareketin planlarını sivil itaatsızlık tehdidi ile desteklediklerini ve isteklerini seçim kampanyasında kullanacaklarını açıkladı. Korrrite üyelerinden Galstyan Ambartsurn, "Bize çok az bir özgüriiik verdiler, ancak şu anda o sıoın aşnk" dedi. Ermenistan'daki bu grubun Komünist Parti yetkilileri ile ilişkilerinin çok gergin olduğu bildirildi. Komite cumhuriyet te, iki numaralı Rus yetkilinin Ermenilerin sonınlanna yeterince ilgi göstermediği gerekçesiyle görevden ahnmasını istedi. Yerel basın tarafından "aşırı" olarak nitelenen grup üyeleri, güvenlik güçlerinin de Rus askerlerinden oluştuğunu öne sürdüler. Yerel yönetim Ermenistan'daki polis güçlerinin gösterileri bastırabileceğine güvenmediği için bölgede çok sayıda asker bulunduğuna dikkat çekiliyor. Cuma günü düzenlenen toplantıya herhangi bir müdahale yapılmamasına karşın çok sayıda polisin göstericileri Halen en büyük hedef ise Karabağ bölgesinin Ermenistan'la birleştirilmesi. Bu amaçla 400 bin imzalı bir dilekçe hazırlanmış dukordon altına aldığı bildirildi. Ulusal Hareket Komitesi, eko rumda. Ermeniler mücadeleye denomik hükümranlık ve okullarla • vamda kararlı. Ekim ayında Kakamu yönetiminde Ermeni lisanı rabağ için yeni bir genel grev düna öncelik tanınmasını istiyor. zenlenebileceği belirtiliyor. Bazı öğrencilerin öne sürdüğü baBaşlangıcta Gorbaçov'u desğımsızlık ilkesine ise pek rağbet tekleyen Ermeniler, temmuz ayınetmiyor. Ancak buna karşın ko da güvenlik güçlerinin bir göstemitenin isteklerinin yine de Krem riye müdahale etmeleri ve bir Erlin'i kaygılandırmaya yeterli oldu meni gencinin çatışmada ölmesinğu belirtiliyor. den sonra Sovyet liderine cephe Ermeniler, federal devletin böl aldılar. Bir Ermeni genci Gorbagedeki tüm yatırım projelerini ve çov için, " O bir akreptir" dedi. to etme hakkı istiyor. Hareketin Bazı Ermeniler ise Gorbaçov'a istekleri arasında Ermeniler, Sov karşı daha anlayışlı davranıyetler'le birleşmeden önce yorlar. Kıbrıs tasarısı sunuluyor tZZET RIZA YALIN LEFKOŞA Rum Ulusal Danışma Konseyi'nin, parti temsilcilerinden oluşan üyeleri, çalışmalarını sürdüren Bağlantısızlar Dışişleri Bakanlan Konferansı'na sunulacak Kıbns karar tasansuu dünkü toplantılaruıda oybirliğiyle onayladı. Karar tasansı, Rum Yönetimi Başkanı Yorgo VasUin'nun istediği doğrultuda oldu. Tasanda, Bağlantısızlar zirve toplantılarında Kıbrıs konusunda alınan kararlara da deginildi. "lasannın, sert bir karar çıkarılmasında direnen Spiros Kipriyanu ile Vasos Lissarides'in isteklerini de gizli sözcüklerle formüle ettiği kaydedildi. Kipriyanu'yu destekleyen Eleftherotipia Gazetesi, Vasiliu'nun, Bağlantısızlar Konferansı'nı açış konuşmasında, toplumlararası görüşmelerin havasının bozulmaması için "Kıbrıs sornnuna tehlikesiz atıflarda bulunduğunu" yazdı. Sıkı güvenlik onlemlerinin alındığı konferansta önceki gün açılış konuşmasını yapan Vasiliu, 15 eylüldeki toplumlararası görüsmeleri etkilememek üzere titizlikle seçtiği sözcüklerle, Kıbrıs sorununa ilişkin Rum koşullannı, Kıbrıs için "dönüm noktası" sayılan bu Bağlantısızlar toplantısında yeniden duyurma fırsatını buldu. Vasiliu, "Yabana asker ve göçmenlere yer yoktur" dedi. Vasiliu, bu sözleriyle Kıbns sorununun çözümu için vazgeçilmez saydığı koşulunu duyururken, "temel özgürliikler"den de temel haklann guvence altına alınacağı yolundaki ifadesiyle söz etme olanağını buldu. Konuşmasında, bu alanda Bağlantısızlar hareketinden "satır arasında" gizli destek istedi. "TJlkemizi federal hükümet çerçevesinde yeniden birleştirmek için bii)ük çaba harcayacağız. Bulunacak çözümde cumhuriyetin yurttaşlannıo temel hakları guvence altına alınacaktır" diyen Vasiliu, gizli çözüm koşullannı da şu sözcüklerle duyurdu: "İstediğimiz bağımsız. egemen. toprağı bütiin, bağlantısız, asker ve silahtan anndınlmış Kıbns'ta yabancı asker ve göçmenlere yer yoktur. öte yandan çalışmalannı sürdüren Bağlantısız Ülkeler Dışişleri Bakanlan Konferansı'nda, harekete sert eleştiriler yöneltildi. Singapur Dışişleri Bakam Kisbore Mahbubani, önceki gün yaptığı konuşmada, ''Bağlantısızlar hareketi, dünya sahnesinde önemsiz bir oyuncD durumuna düştü. Ker toplantı sonunda hiçbir etkinligi olmayan uzun bUdiriler yayımlanıyor. Hareket inandıncılıgını yitiriyor" dedikten sonra şöyle devam etti: "Hareketin duraganlaşmasının nedenlerini dikkatli biçimde incelemeliyiz. BAĞLANTISIZLAR KONFERANSI BURMA grev başladı Çurbanov davası MOSKOVA (AA) Leonid Brejnev'in yolsuzluk yapmakla suçlanan damadı Yuri Çurbanov, tçişleri Bakan Yardımctltğı yaptığı dönemde görevini kötüye kullandığım kabul etti. Çurbanov, ancak rüşvet almadığını söyledi. SSCB'de ve tüm dünyada geniş yankı uyandıran duruşmamn dördüncü gününde, Çurbakon ve öteki 8 sanık hakkındaki toplam 1.500 sayfalık iddianamenin okunması tamamlandı. Reagan, IsraiTi karıştırdı ABD Başkanı, tsrail Dışişleri Bakam ve tşçi Partisi Lideri Şimon Peres'i Ortadoğu sorununu görüşmek üzere ABD'ye davet etti. Bu girişim Likud Cephesi Lideri Başbakan Izak Şamir'in sert tepkisine yol açtı. İşgal altındaki topraklarda ayaklanmanm 10. ayına girmesi nedeniyle genel greve gidildi. D»ş Haberler Servisi ABD Başkanı Ronald Reagan'ın tsrail ve Mısır Dışişleri Bakanlarını Ortadoğu sorununu kendisinin de katılacağı bir topiantıda görüşmek üzere 'VVashington'a çağırması Israil'de sert tepkilere yol açtı. Israil Başbakanı ve iktidardaki Likud Cephesi lideri tzak Şamir, ülkede seçimlere bir buçuk ay kala ABD'nin koalisyon ortağı Işçi Partisi lideri Şimon Peres'e böyle bir öneride bulunmasının "tsrail'iıı içişlerine kanşmak anlamına geldigini" söyledi. Batı Şeria ve Gazze Şeridi'nde FUistin ayaklanmasının 10. ayına girmesi nedeniyle dün genel greve gidildi. Batı Şeria'da tsrail İSMİLİN İÇtŞLERİ Israil Başbakanı Izak Şamir (sağda) 1 kasımda yapılacak genel seçimler öncesinde Peres'in ABD Başkanı Reagan taratından New York'a davet edilmesini "İsrail'in içişlerine müdahale" olarak niteledi. askerleri bir Filistinliyi öldürdüler, birini yaraladılar. Gazze Şeridi'nde meydana gelen olaylarda da yedi Filistinli tsrail askerleti tarafından yaralandı. AP'nin haberine göre tsrail Dışişleri Bakam Şimon Peres, Mısır Dışişleri Bakanı lsmet Abdülraecit ve ABD Başkanı Ronald Reagan arasındaki görüşme, BM Genel Kurul toplantısı nedeniyle gelecekleri New York'ta 28 eylülde gerçekleşecek. tsrail'de ise genel seçimler 1 kasımda yapılacak. tsrail'deki seçimlerde iktidar için mücadele edecek iki büyük siyasi partinin liderleri Şamir ve Peres, daha önce yaptıkları açıklamalarda ülkedeki genel seçimlerin ArapIsrail çatışması ve işgal topraklarındaki ayaklanmanm nasıl çözüme kavuşturulacağı konusunda tarihi bir referandum niteliğinde olduğunu vurgulamışlardı. Dışişleri Bakam Şimon Peres liderliğindeki tşçi Partisi, Ortadoğu konusundaki ABD banş plamnı desteklerken, sağcı Likud Cephesi uluslararası bir konferans öngördüğü gerekçesiyle plana karşı çıkıyor ve işgal altındaki topraklardan geri çekilmeyi reddediyor. ABD Dışişleri Bakanı George Shultz kendi adıyla anılan barış planı çerçevesinde bu yıl içinde Ortadoğu ülkelerine 4 ayrı tur düzenlemiş ve Crdun, tsrail, Mısır, Suriye liderleriyle görüşmüştü. Plan BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri gözeüminde düzenlenecek bir uluslararası konferansın ardından ikili göruşmelerin başlamasım, Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ne nihai statüsü belli olana kadar bu bolgelere geçici Dzerklik verilmesini öngörüyor. ABD barış planı sadece Mısır tarafından destekleniyor. Seçimlerdeki rakibi Işçi Partisi lideri Şimon Peres'i Ortadoğu sorunu konusunda görüşmelerde bulunmak üzere New York'a davet eden ABD Başkanı Reagan'ın bu girişiminin "lsrairin içişlerine kanşmak" olarak niteleyen tsrail Başbakanı tzak Şamir, "Şu anda görüşme önerisi hakkında fazla bir şey bilmiyorum, ama seçimin arifesinde olduğumuzu unutmamalıyız" dedi. Likud yöneticileri de Şimon Peres'i, Reagan'ın daveti hakkında başbakana zamamnda bilgi vermemekle suçladılar. Şimon Peres ise "Seçimlerin arifesindeyiz diye banş sürecinin iierlemesi için çalışmaya ara vermemeliyiz" dedi. RANGOON (AP) Burmada muhalefetin, devlet başkanı Maung Maung'a geçici bir hükümet kurulması için tanıdığı surenin dolması uzerıne dün ülkede genel grev başladı. Ordu, polis ve üst düzey hükümet yetkililerinin dışında büyük bir halk kitlesi ülke çapında başlatılan genel gTevi desteklemek üzere Rangun sokaklarında toplandılar. Muhalefet liderleri, genel grevin, hükümet düşene kadar süreceğini söylediler. Başkent Rangoon 'da düzenlenen gösterilere bir milyondan fazla kişi katıldı. Atina, ABD'ye çattı ATtNA (Cumhuriyet) Yunan hükümeti, The New York Times Gazetesi'nde Yunan istan aleyhinde çıkan bir yazıya sert tepki gö'sterdi. Yazıda Yunanistan'ın bir terör yuvası haline geldiği, Atina'mn NATO içindeki genel tavrınm kabul edilmez olduğu öne sürülüyor ve Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu sert bir dille eleştiriliyor. Yunanistan hükümet sözcüsü Sotiris Kostopulos bu yazının hükümet tarafından nasıl yorumlandtğı yolundaki soruyu yanıtlarken şunları söyledi: "Bu yazının kaleme alınış şekli 40 yıl öncesini ammsatıyor. Bu yazıda en saçma bir şekilde Yunanistan ile adeta bir soğuk savaş ilan ediyor. Bu yazıdaki amacı ne olursa olsun Yunan halkım küçük düsürücüdür. BUDAPEŞTE (AP) Budapeşte Radyosu Macaristan Hükümeti'nin 1956 Ayaklanması 'na • katılmaları nedeniyle hapsedilen kişiler için genel af çıkarmaya karar verdiğini açıkladı. Radyo, hükümet sözcüsü Morasan'ın konuşmasına dayanarak genel affın 1956 Ayaklanması nedeniyle haklarmda dosya açılan herkesi kapsadığım, suçlu kayıtları silinecek bu kisilerin ülke dışına çıkabilmek için rahatlıkla pasaport alabileceklerini belirtti. Başkent Rangoon'daki hükümeti protesto için düzenlenen gösterilere ise 1 milyondan fazla insanın katıldığı bildirildi. Genel grev çağnsına uygun olarak ülkede, trenler, rafıneriler çalışmıyor, havacılık ve devlet hizmetleri yapılmıyor. Hava trafik kontrolörlerinde de grevde olması nedeniyle uluslararası havacılık şirketlerinde görevli pilotlar Burma hava sahasına girmeye çekiniyor. Gazeteler, Burmalılann kendi düzenlerini kurduklarını, ajan provokatör samlanları yakalayarak kafalannı kestiklerini bildiriyor. Dünkü gazetelerde, kafası kesilen altı kişinin resimleri yayımlandı. Genel grev dolayısıyla başkentten yapılan tüm uçak seferleri iptal edildi. Hükümet dairelerinde çalışanların, öğretmenlerin, oğrencilerin, ev kadınlannın, körlerin, Budist rahiplerin oluşturduğu yüz binlerce kişinin büyük bir yürüyüş ve gösteri düzenledikleri bildirildi. Rangoon'daki yabancı ulke konsolosluklannda çalışanların aileleriyle birlikte ülkeyi terkettikleri gelen haberler arasında. Japonya, Çin, Sovyetler Birliği ve ABD, ülkedeki \atandaşlannı geri çağırdı. YUNANISTAN Macaristari*da af Basırı, Papandreu için haramsar Türk doktoru Sait Köşker'in Papandreu'nun dört damarında tıkanıklık olduğu yolundaki açıklaması, Yunanistan 'da tedirginliği büsbütün arttırdı. STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanistan Başbakanı Andreas Papanderu, kalbindeki aort darlığı nedeniyle gittiği Londra'da 15. gününü doldurdu. Bu 15 gün içinde Papanderu'nun sağlık durumu ile ilgili "özlü bilgiler alamadıklan"ndan yakınan Yunan gazeteleri, Papanderu'nun aort darlığından başka "daha birçok rahaLsızlıgı olduğundan" şüpheleniyor. Bu konuda, her gün başka bir yorum yapan Yunan gazeteleri, Papandreu'nun kan dolaşımında, karaciğerinde, böbreklerinde de bozukluk olabileceği üzerinde duruyor. Bu arada Papandreu'nun tedavi gördüğü St. Thomas Hastanesi'nde kardiyoloji bölümü başkanı Mark Brainbridge'nin yardıma doktorlanndan biri olan Türk doktoru Sait Köşker'in Türk gazetecilerine verdiği demeçler, Yunan basuunı altust etti. Türk doktorunun verdiği bu demeçlere göre, Papandreu'nun kalbindeki dört damarda da tıkanıklık var. Türk doktorunun bu söyledikleri gerçekse Yunanistan Başbakanı'nın sağlık durumu hiç de Yunan hükümet yetkililerinin söyledikleri gibi değil. Papandreu'nun hasıanesini ziyaret eden, ancak kendisiyle bir türlü görüşemeyen Yunan basın mensupları, Papandreu'yu izleyen Yunanlı doktorları ve Atina'dan özel olarak Londra'ya giden basın sözcüsü Tilemahos Hitiris'i sıkıştırmaya başladılar. Ancak hiçbir somut bilgi elde edemeyen Yunanlı gazetecilerin, şimdi Türk doktorunun söylediklerini "ciddiye almaya" başladı kları gözleniyor. Papandreu'nun kalp ameliyatını ünlü Mısırlı doktor Magdi Yakıp yapacak. Yunanistan Başbakanı'nın 15 gün içinde 7 kilo vermesi ve sağlığı hakkında çıkan çeşitli spekülasyonlar, Atina'da oldukça büyük tedirginlik yaratıyor ve durumun "vahim" olduğuna inananların sayısı artıyor. Papandreu'nun özel yaşamı ile ilgili diğer bir boyut ise, St. Thomas Hastanesi'nde yamndan aynlmayan, tuvalette, bahçede, muayenelerde kendisine eşlik eden ve ilişkileri resmiyet kazanan hostes Dimitra Liani ile ilgili. Yunan basını önceki günkü sayılannda, Dimitra Liani'nin (33) hastane koridorlarında dolaşırken boy boy resimlerini yayımladı. Hatta birkaç muhabir kendisiyle konuşmayı bile başardı. Remstein faciası MAİNZ (AA) Federal Almanya'da Remstein'daki Amerikan üssü'nde gösteri uçuşu yapan uçaklardan birinin seyircilerin üzerine düşmesi sonucu ölenlerin sayısı, yaralılardan ikisinin daha ölmesiyle 56'ya çıktı. Alman yetkililer, 28 ağustostaki kazadan sonra yaralanan 160 kişinin halen hastanelerde tedavi gördüğünü ve bunlardan 28'inin durumunun ağır olduğunu kaydediyorlar. Kuveyt gemileri geri döndü KUVEYT (AA) tranIrak savaşı yüzünden sekiz yıl boyunca Basra Körfezi'nde mahsur kalan iki geminin, önceki gün Kuveyt 'e geldikleri bildirildi. GREVLERLE DAYANIŞMA TOPLANTISI Stoyi gösterlsi, fotoğral serglsl Katılalım Yer: Ortaköy Kültür Merkezi Dereboyu Cad. Barbaros Pasajı No: 110 Ortaköylstanbul Gün: 11 Eylül 1988 Saat: 15.00 2000 Darphane Damga Matbaesı Noramin YMız Porselen Hurma Elektronik Sace Doğu ptastik T.O.E Bgenıl Duzenleme Komitesi adına AYNUR KARAASLAN