Katalog

14EYLÜL 1988 HABERLER CUMHURÎYET/7 REFERANDUM '88 REFERANDUM '88 AHMET TAN Şevket Yılmaz "hayır" kampanyasının sonucundan kuşku duymuyor. UGU Tiirkîş gücünü gösterecek J Özal'ın "konkordatoya giden müflisler gibi yeni /vadeler istediğini söyleyen Türklş Genel Başkanı 'Yılmaz, "Beyaz diyene hısım, kahverengi diyene fhasım gözüyle bakılıyor. Sendikacılarla işçilerin arasına girmek istiyorlar" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) Türklş Genel Başkanı Şevket Yılmaz, Başbakan Turgut Özal'ın, konkordatoya giden müflisler gibi yeni vadeler istediğini belirterek, "Özal hukumetinde, iilkeyi idare etme marifeti bulunmuyor" dedi. Yılmaz, "beyaz" diyene hısım, "kabverengi" diyene hasım gözüyle bakıldığını da bildirdi. Şevket Yılmaz, Türkİş'in "hayır" kampanyası çerçevesinde dün Ankara'da yapılan son bölge toplantısında yaptığı konusmada, 8 yıldan bu yana işçilerin den küpü olduklarını kaydetti ve "Dilimizde tıiy bitti ama, Sayın Özal'ın bir kulagından girip ötekinden çıktı" dedi. Anayasadaki antidemokratik maddelerin ayıklanması istemlerine "G«rekirse diizeltiriz, düzeitiyoruz" gibi vaatlerle işçüerin oyalandığını ve kandınlmaya çalışıldığını kaydeden Yılmaz, şunları söyledi: "Bizi kandırmaya çalışanlar, aslında kendilerini aldattıklannı unutmoşlardır. 'Enflasyonu düşürüyoruz, pahalılığı, işsizliği ortadan kaldınyoruz' deyip, ardından modası geçmiş poülikalarla milleti giinden giine sefalete surukleyen Sayın Başbakan şimdi de kalknuş, 'Bu işi ancak 1992'ye kadar yapabilirim' şeklinde beyanatlar verip, konkordatoya giden müflisler gibi, yeni vadeler istemektedir. Bozuk bir seçim kanuBU yiiziinden, yiizde 36 oy azlıgı ile iktidara gelip, parlamentoda sandalye çoklugunu elde etmek marifet değildir. Marifet, 55 milyon insanı sıkmlılanndan kurtanp, iilkeyi iyi idare etmektir. Sayın Özal hükümetinde bu marifetin bulunmadığı, açıkça ortaya çıkmıştır. Son genel secimden önceki ara seçimde, Türkİş'in miting yaptığı illerde ANAP seçimleri kaybetmişti. Siyasi yasaklann kaldırılmasıyla Hgili referandumda da, 'Yasaklı demokrasi olmaz' sloganlanyla kampanya yapan Türklş, bn oylamada da etkili olduğunu ortaya koymuştor. 25 eylülde de öyle olacak." "Beyaz" diyene hısım, "kahverengi" diyene hasım gözüyle bakıldığını anlatan Yılmaz, "Ayağımızı saga atsak politika. sola atsak politika deniyor ve üstelik bir de tehdil ediliyonız. Bo Türkİş'in, sendika ve şube başkanlannı kapsayan bölge toplantılarının sona ermesiyle referantdum f f kampanyası bölge ve il komitelerince yürütülecek. tşyerleri, kahvehane ve evlere, toplantı ve broşürlerle ulaşılması hedefleniyor. r şuna zahmet" dedi. Yılmaz, 25 eylül halkoylamasının Başbakan Özal'ın tabiriyle "alelade bir oy isteme olayı" olmadığını ifade ederek, konuşmasını söyle sürdürdü: "Bu halkoylaması, degişiklik önerisi bizzat hükttmetten geldigi ve ANAP dışındaki siyasi par tilerle kitle örgütlerinin, bu değişikliğe açıkça karşı çıktığı bir ortamda yapıldıgı için onemlidir. Bu halkoylaması, bizim nazanmızda, 'Seçmenin hükümete güveni ya da güvensizliğinin belirlenmesi' sonucunu da dolaylı olarak beraberinde getirecektir. Sayın Özal, belli etmese de bundan dolayı sıkın REFERANDUM KULÎSİ Kahramamnaraş Dondurmanın beyazı KAHRAMANMARAŞ 25 eylülde yapılacak referandum için günler giderek kısalıyor. Siyasi tansiyon artıyor, heyecan artıyor. Kentlerde artık referandum konuşuluyor, ancak K. Maraş'ta oynanan Fenerbahçe maçı hâlâ gündemde. tlk kez 1. ligde oynayan K. Maraşspor, kendi alarunda ilk kez bir büyük takımı karşılamaya hazırlanıyordu. Çevre il ve ilçelerde bu maç için yogun biçimde izleyici birkaç gün önceden K.Maraş'a gelmişti. Maçtan önce cumartesi gecesi Kahramamnaraş kulübünde gazetecilerin oluşturduğu bir raasada yemek yeniliyordu. Bir ara arka masadan SHP tl Başkanı Mehrnet Parlakyigit'in gönderdiği dondurmaiı tatlı gecenin esprisi oldu. Gazeteciler Pariakyiğit'e "Sayın Başkan, konuklarınıza dondnrrna ikranı ediyorsunuz, ancak dondurma beyaz. Siz 25 eylül referandumunu unuttunuz galiba" deyince. Parlakyiğit şu karşılığı verdi: Dondurma beyaz, ama eriyor. Siz, kahverengi olan tatlıya bakın. Eriyen beyazlar önemli değil. özal'ın 'evet'i de beyaz; o da eriyecek, kendisi de. Serntet Çuhadar tı içindedir. Dtırumu az çok tahmin etliği için, 'Sonuç ne olursa olsun, 1992'ye kadar iktidardan gitmem' diyebilmektedir. Giderse seviniriz." Türkİş'in sendika ve şubeler başkanlannı kapsayan bölge toplantılarının dün sona ermesi ile referandum kampanyası tabana kaydı. Bölge komitelerinin il komiteleri ile yürütecekleri kampaııyada tek tek butün işyerleri, kahveler ve evlere kadar toplantı ve broşürlerle ulaşılması hedefleniyor. Erbakan'a oöre OzaFın prensleri çolukçocuk <&• Ordu Bir fındık öyküsü ORDU'da 2 bin liraiık fındık taban fıyatı ANAP'a hiçbir yarar sağlamıyor. Peşin ödeme yapılmaması, fındığı az olaniar için tam bir düş kırıklığı. ürün bedellerinin yarısı peşin ödenirken diğer yarısı için 2 ayn taksit uygulaması üreticiye "destek" olmaktan çok " k ö s t e i " oiuyor. İşte bir Örnek: Selime Yavuz 50 yaşlarında bir kadın. Elleri nasırlı \e yara bere içinde. Sırtına vurduğu 65 kilo fmdığım satmak için köyden şehre intniş. Fındığını 2 bin liradan saiacak, çocuklarının defterlerini kitaplarını alacak. Fındık 2 bin lira, ama tüccar kendisine 1700 lira demiş. Satmarruş. Bir diğer tüccar 1800, bir başkası 1600 lirada nazlantcuş, "2000 UT» değil mi" diye sorunca da kendisine "Fiskobiriik'e git" demişler. Sırtında 65 kilo fındıV. doğru kooperatifin yolunu tutmuş. Alım merkezindeki görevli "Hiç bekJeme burada" demiş ve "Biz yansının parasııu veriyoruz"diye de eklemiş. Kadın çaresiz tekrar tüccara giderek 65 kilo fındığını 1800 tiradan satmış... Kendisini köyüne gidecek minibüsün içinde beklerken bulduk. Yanındakilere dert yanıyordu. Sorduk: "Referandumda evet mi, hayır roı?"... Anlamadı. Onun anladtğı gibi sorduk: "Özal'a evet mi, hayır mı?" Cevabı kısa oldu: "Tabii ki hayır" Abmet Gürpınar ÎZMİR (ANKA) RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan "Özal'ın Prensleri" olarak nitelendirdiği ve yurtdışından getirilen bürokratlara "çoluk çocuk" dedi. Erbakan, "ABD'den çoluk çocuk getiıtti, ekonomiyi onlara teslim etti. Şimdi bu çocuklar faizi yükselt diyor, yükseltiyor, indir diyor, indiriyor" dedi. Referandum gezisini Ege bölgesinde sürdüren RP Genel Başkanı Necmettin Erbakan, tzmir'de önceki akşam verdiği "Avrupa Topluluğu ve Türkiye" konulu konferansta, topluluk ile Türkiye ilişkilerinden çok "Özalizm" adını verdiği uygulamaları eleştirdi. özal'ı, yurtdışından getirttiği "prenslerin oyuncağı" olmakla suçlayan Erbakan. şunları söyledi:"ABD'den çoluk çocuğu getirdi. Bunlara çift pasaportlu prens diyorlar. Ekonomiyi onlara teslim etti. Şimdi Özal, bu çoluk çocuklar faizleri yükselt diyor, yükseltiyor, indir diyor, indiriyor. Ne yaptığını kendisi de bilraiyor. Bağdat'ta Türk ihracat ordusunun neferi ol saran askerler ile birlikte bir saat kadar süren mak hem zor hem de çok kolay. Kimilerine ay bir aramadan sonra beraat kararı bir mazgalda 4 bin dolara kadar ücret ödenen bu "gur dan çeşitli operasyonlaria kurtarılmış ve yola betçi yuppileı" genellikle büyük otellerin lüks devam edilmiş. Ama ne çare, resmi mesai bitdairelerinde kalıyor, her türlü masraflarını şir tiğinden Selim'in özgürlüğüne kavuşması ankete fatura edebıliyorlar. Ama madalyonun bir cak cumartesi gününs kalmış. O sabah hapishane yöneticilerine başvurulduğunda Selim'in de öbür yüzü var. Irak'ta çalışan Türk şirketleri de diğer yabancı sınırdışı edileceği, dolayısıyla ancak yurtdışına kuruluşlar gibi Irak Dinan'nın dolar karşısındaki bir uçak bileti getirilirse serbest bırakılacağj dudeğerınin farkına tam anlamıyla varabilmiş de yurulmuş şirkettekılere. Binbir güçlükle bir Kağiller. Resmi kurda bir Irak Dinarı, 3.10 Ameri hire bileti bulunmuş ve şirketin genel müdürü kan Doları'ndan bozdurulurken, serbest piya ile Selim yola revan olmuşlar. Ama bela birer sada bir dolar 1.20 Dinar. Böyle olunca da sa birer gelmez derler. Pasaportlarında Mısır videce maaşların değil, şirket harcamalarının da zesı olmadığından, Kahire Havaalanı'nda transıt yolcu salonunu mutemet aracılarterk ederlerken bu la serbest piyasaya kez de havaalanı kayması kaçınılpolisinin nezaretrnaz. İşte bir Türk hanesini tanıma fırpetrol şirketinin satını bulmuşlar. genç yöneticisi bu karaborsa kervaTürk işadamları nında şirketinin paBağdat pa2arının ralarım bozdurangeleceğini nasıl gölar arasındaydı. rüyorlar? Bir işadaAdına Selim dımından, Bağdat'a yeceğimiz bu yönegeliş nedeni sorultici haziran ayı baduğunda şu hikâşında Irak gizli seryeyi dinliyoruz: vislerinin bir ope"Bayburtlu biri rasyonu sırasında cebinde 80 kuruşla lutuklanmış, hapse istanbul'a çalışmadüşmüş. Şirketi, ya gitmiş. Ama davanın Devrim şansı yaver gitmeKomuta Konseyi'miş. Biraz işsiz kalnde görüşülmesini mış, biraz hasta engellemek için yatmış. Sonunda elinden geleni, hat RAHATUK HESAB1 TC'ninilk tıayalicisi Yahya Demırel. Özal 10 yılın ardından donemınde hayali sunta ışının talaşmın çıktığını fark edip. kesta gelmeyeni yaptırmeclen bankalar'a saptı Tıpkı dün Merkez Bankası ve Ko memleketine dönmış, sonunda Senutbank reJakatınde yurda dönen ve askenmülkı erkan tarafın meye karar verdilim bir perşembe dan karşilanan "iş" adamı Horzum gibi.. Yahya ttpkı dunkü gi ğinde cebinde otogünü mahkeme bi yeniden savcılığa giderek, Şekerbank'tan kullandığı 20 mil büs biletinden başönüne çıkmış. Hâyann hesabım verecek Ama bu devirde hesap vermemn, kredi ka yine sadece 80 kim 75 bin Dinar hesabı kullanmak gibi kolay bir ış olduğunu bümenın rahatlığı kuruş varmış. karşılığı beraat kaiçinde . (Fotoğraf: Hasan Aydm/AA> rarı verileceğini Evıne dönmüş, soylemiş. Şirket bu parayı bir araya getirerek kansı yemekten sonra kahvesini verirken sormahkemeye teslim etmiş. Beraat kararı ile oto muş: mobille hapishaneye doğru yola çıkan şirket yö Bey söyle bakalım, İstanbul'dan kaç paneticileri tam Devrim Komuta Konseyi konferans binasının önünden geçerlerken kağıtlar ra getirdin? Valla hanım, para getirmedim, ama 80 kuaçık pencereden uçuvermiş. Devrim Komuta Konseyi'nin binası önünde durmanın riski bir ruşu muhafaza ettim... yana, (Bunu Bağdat'ı bilenler bilirter) hâkim beKadın boynunu bükmüş: raat karannın sadece telc suret olduğunu bir kaç Bey gittin seksen, geldin seksen.. Burakez anımsattığından şirket yöneticileri için tek çare otomobıli durdurmak olmuş. Çevrelerini da kalıp çocuklarının anasını sevsen daha iyi olmaz mıydı?" İhracat Ordusunun Neferleri AT Kapısında Feryat Lezzet duygularına sesleneÖzal ise daha sağlam gidibilen üçü beşi dışında Özallar, yor. yazarlara fazla bayılmıyorlar. Yazdığı bir kitabını Türkler Ama yazarlığa bayılıyorlar. görmeden ay başında Fransa'da, Belçika'da satışa sürdü. Semra Hanım "başyazar" "Avrupa'da Türkiye" başsıfatı uğruna kaymak kâğıtlara lıklı kıtabı almak için kuyruğa yazdığı, yazdırdığı yazıları, ga girmeye razı oimayanları Franzete diye yarım şişe su fiyatı sız polisi henü: coptamaya na piyasaya sürüyor. başlamadı. Bunda Özal'ın, kitabını elden Ama kahraman halkımızın sudan ucuz gazeteye karnı tok armağan ettiklerinin artan saolduğu için mi nedir, "Türk yısının da rolü var. "Tarihçi olmadığım halde Kadını" gazetesine yalnız keneticede bir tarih kitabı yazsekâğıtçılar rağbet ediyor. dım" diye biten kitabını özal'ın, en son AT Akdeniz sorumlusu Mösyö Cheysson'a armağan ettiği belirtiliyor. Mösyö Cheysson, kitaptan etkilense bile AT'nin sürgülü kapısını açanlar arasında olmayacak. Çünkü yakında emekliye ayrılıyor. Özal'ın Mösyö Cheysson'a kitabı nasıl ithaf ettiği bilinmiyor. Ama kitaba bakarak bunu tahmin etmek fazla zor değil: Haber Merkezi ANAP'ın referandum kampanyasıyla ilgili basın ilanlan sorun yarattı. Başbakan Özal'ın bizzat el koyması sonucu, bugün gazetelerde yayımlanması gereken Cenajans ve Letra'nın ilanlan iptal edildi. ANAP'ın yeni ilan metinleri hazarlattığı ve bunlarla "kararsızlar"ı "evet1 'e yöneltmeyi hedeflediği belirtildi. ANAP'ın Cenajans tarafından hazırlanan ve bugün ve yarın yayımlanması programlanan iki tam sayfalık ilanlar ile Letra'nın yaptığı ve bugünden itibaren dört gün yayımlanması planlanan renkli 5 sütun x 25 santim boyutundaki Liderler nerede? ANAP'ın basın ilaıılarmd a sorım ilanların iptal edilmesinin nedenleri öğrenilemedi. Ancak, Letra'nın onumuzdeki hafta içinde geniş kampanyaya hazırlandığı ve kamuoyunun "merakını gıdıklayan" bir mesaj verileceği belirtildi. Geçen genel seçimlerde son iki günde devreye girerek gazete ilanlan hazırlayan Letra'nın, bu kez de Başbakan'ın özel talımatıyla kampanyayı ikinci reklam nrması olarak yüriitmesi istenmişti. Başbakanla Letra'nın sahiplerinden Kenan Dimetoka önceki akşam bir araya gelerek bugünden itibaren yayımlanacak "merak" ilanlarını iptal ettirdiği, asıl son haftaya yüklenilmesini istediği öğrenildi. Dimetoka, bu konudaki sorulara karşılık, "Başbakan bizi çağırdı. İlk dönem çalışmalan Cenajans'a aitti, ikinci dönemde bizi istemiş. Biz de son beş günün tansiyonunu göz önüne alarak çalışîık. Pazar günü başlayacağunız kampanyamızda küçük bir esprimiz var. Özellikle kararsızlara yönelik" dedi. Dimetoka, bu kampanvanın çok başarılı olacağını savunarak "Evet oylannın bu kampanyayîa artacağını sanıyorum. Kararsızlann oyu yüzde 20 gibi gözüküyor, hiç olmazsa bunun yüzde 15'ini etkileyeceğimizi düşunüyorum" şeklinde konuştu. SHP'nin İslanbul Haber Servisi SHP'nin yürüttüğü referandurn kampanyasına, Arif Sağ, Sadık Gürbüz, Edip Akbayram, Selda Bağcan ve Banu şarkılanyla kaülıyorlar. Sanatçüarm SHP için düzenledikleri şarkılar, "SHP İçin Türküler" adı altında 10 bin adet çoğaltılarak Anadolu'nun çesitli yerlerine gönderilecek. SHP İstanbul tl Merkezi'nde dün Sadık Gürbüz ve Banu, referandum kampanyası nedeniyle SHP için düzenledikleri şarkılan tanıttılar. Selda Bağcan, Arif Sağ ve Edip Akbayram'ın katılamadığı toplantıda bu sanatçılann söyledikleri şarkılar da banttan dinletildi. SHP Kültür Komisyonu Başkanı Sabahattin Çetin ve İstanbul Milletvekili Kenan Sönmez'in de bulunduğu toplantıda, Arif Sağ'ın, "Kahve Vemen'den Geiir" türkusünü yeni bir duzenlemeyle söyleyeceği belirtildi. Edip AkbayTam'ın "Özgürlük" adındaki bir şiiri bestelediği, Selda Bağcan'ın da "Demokrasiyi ve Özguriuğu Çumek" adındaki şarkısını "SHP'yi Çizmek" olarak değiştirdiği bildirildi. Kenan Dimetoka, dört günlük kampanyalarmın iptal edilmesinin nedeni için de "Sayın Başbakan, bizim yaptığımız 'merak' ilanlarımızın içeriğinin yapacağı konuşmalarla çakışacağını ve milletin aklının kanşmaması için bunlara gerek olmadığını söylediğini" bildirdi. Cenajans'm iptal edilen iki tam sayfahlc ilanlarının da Başbakan özal'ın karar vermesmden sonra muhtemelen cumartesi günü yayımlanacağı belirtiliyor. ANAP'ın, yeni kampanyasının geçen haftaki ilanlarla birlikte yaklaşık 1 milyar liraya mal olacağı bildiriliyor. FotoMoto AT Beni A! TURGUT OZAL "... Her ülke daha geniş bir topluluğa girerken kendi hayat tecrubesini de birlikte getiriyor. Nasıl ki bir insarun hayat tecrübesinin değerini. yasadığı en iyt ve en kötü antann boyuttan otuşturuyorsa. devletler ıçın de bu ölçü kulJanılabilir. Oysa hiçbir ülke bizim kadar ihtişam ve ikbali ve bizim kadar zafiyet ve güçiüğü yasamamtştır. Nihayet AT'nin kapısını çalmıştır. Şimdi cevabınt2i bekliyor." La Turguıe en Europe'dan BUGÜN tNÖNÜ: Doğanhisar, Akşehir, Yunak, Polatlı. DEMİREL: Erzincan, Kars, Erzurum. ECEMT: Kocaeli. ERBAKAN: Van, Tatvan. YARIN ÖZAL: Erzurum, Aydm, Nazilli. İNÖNÜ: Istatıbul DEMİREL: Manisa, Muğla. ERBAKAN: Muş, Bingöl, Elazığ. ÇİN... Tatil İçin Farklı Bir Seçim jÇiCLHayaYoUan'yla Direkt İstanbul/Pekin 7/15 Günlük Turlarla... 'Tatıl Hiç Bıtmese" • Haftahk: • 690.000. TL + S 1 690 Rezervasyon ANKARA 1672616 • 2Haftalık: '990.000TL + $ 1.990.ISTANBUl 134 51 83 H a i a * turtar yanm fnmiyon, 2 hataik turtar lam pansyon; uçak m ıranaterter dahi) İZMIR 22 26 23 BODRUMTOUR Uzlaşmanın Ekonomi Politiği "Mekik diplomasisi" ile ünlü Kissinger Moskova'yı ziyaret ediyormuş. Sovyetler sormuşlar, "Nasıl bu kadar uzlaştırmacı olabiliyorsunuz?" Kissinger keyifli bir günündeymiş. İsterseniz göstereyim demiş, şu anda kapının önünden geçen herhangi birini getirin, ünlü bankacı Rockefeller'in kızıyla evlendireyim... Sovyet ev sahipleri biraz da inanmayarak, o sırada kapının önünden geçen Ivan adlı bir vatandaşlarını gelirmişler. Kissinger sormuş: Rockefeller'in kızıyla evlenmek istermisin? Ivan: Tabii isterim. Ama nerede o günler? Beni almaz ki... Kissinger: Sen o işi bana bırak. Kissinger özei uçağına atlayarak İsviçre'ye hareket etmiş. Doğru Union Bank of Svvitzer BEYAZ NİYAZMendilim dolu güldür / Enflasyon güldür güldür / Bizım Semra'yı güldüren / ne olur benı de güldür. (Fotoğraf. Hüseyin Tek) • TtYATRO • GÖSTER) • SİNEMA BEYOĞLU EMEK IU M 39 PERA 146 97 38132 64 26 KAÖIKÖY REKS İM 01 12 ANA DllNİZf BfLMEK VCTİVOCDU 1988/89 ŞgONUNUN İLK FİtMİ!.. CENNETLIK GENÇ "Th H l Kkl" ToDAY . a.5BT; INuİÜZCE BİLMEK. Yönetmen: Cory Medoway Lewis SmithJane Kaczmarek SİNEMAHIH TADI BAŞKADB * SİNEMAMHTADIBAŞKAD4B « SİNEMANIHTADI BAŞKADİR » SIHEMAMN TADI B A $ | land'ın (UBS) patronuna gitmiş: Bak demiş, sana çok iyi bir yönetim kurulu başkanı buldum. Ivan adlı bir finans dahisi. Banka patronu: Çok teşekkür ederiz, ama ihtiyacımız yok. Kissinger, "Ama demiş, Ivan yakında Rockefeller'in kızıyla evlenecek." "O zaman başka" diyen banka patronu Ivan'ı yönetim kurulu başkanı yapmış. Cenevre'den New York'a uçan Kissinger, bu kez de Rockefeller'e çat kapı damlamış: Sizin demiş, kızınıza çok uygun bir koca buldum. Adı Ivan. Ünlü milyarder burun kıvırmış, "Benim demiş, Rusa verilecek kızım yok." Kissinger hemen eklemiş, "Ama damadınız UBS'ye yönetim kurulu başkanı oiuyor." Ivan ve Rockefeller'in kızının bir hafta sonra Cenevre'de nikâhları kıyılmış... Kayıtlan 1225 Eylül 14.0017.00 arası TÜYM» İstanbul Sergi Sarayı'nda TÜYfcP TEPEBASI I TtlYAPın bir küHür hiımetidir • Şışlı KBOT147 77 62 • Pazartesı... OMEN I Salı OMEN II Carşamba. GÜNAH TOHUMU(Carrie) Perşcmbe.. ŞEYTAN ÇIKMAZI KÖTÜRUH OMEN I Tıyatro Snema Gosterı Duyurularınız Içın TIYATRO VE İ KURSU Beyoğlu DÜNYA 149 93 61 Ya Taksimetre YaÖlüm Ankara'daki 12 Eylül'ü anma toplantısında konuşmacılar, duygularını nezaket. Anayasa ve TCK ölçüleri içinde dile getirdiler. 12 Eylül'ü ve 12 Eylülcü'leri yerin dibine batırdılar. Ancak, Türkiye Yazarlar Sendikası Başkanı Aziz Nesin, "12 Eylül'ün yaptığı iyi şeyler de olmuştur" dedi ve açıkladı: "Bunlar 1.5tanedir. Yaptığı birinci iyi şey; taksimetredir. Eskiden şoförlerle kavga ederdik, şurası şu kadar lira, burası bu kadar lira diye. Taksimetre koydu ve kavgalar bitti. Bu iyi bir şeydir. Diğeri de kaldınm taşlarıdır. Söktüler yerine yenisini koymak için, ancak yarım kaldı. Bu nedenle bu da buçuğu..." Aziz Nesin sonra sözü bağladı: "Ama taksimetre koyacağım diye de askeri darbe yapılır mıydı, onu bilemem..." TUCSEM1M REMBERLÎĞİKJDE İNöfLTECTDC DİL B. BERTOLUCCI R06ERT DE NlflO GERARO OEPAROIEU D0MINI0DE SANDA 1469738 Beyoğlu SİNEPOP İAİ 70 71/A2» 44' 5 16 3 0 « ^ 21 0 0 Kadıköy SÜREYYA 336 06 82/11 1 1 « ^ 16» 18* 21 3 0 Yakında Ankara KIZIURMAK Sineması'ncta 12. 00 15. 00 18. 00 21.o° VlctorHUGO Yön: Robert HOSSEIN l A W0RLD APAET ^J? S* ; 11HAFTA LINO VENTURA P AYRI BİR DÜNYA • CANNES 1988 v jünl BÜYÜK i • tursem İngiliz Lisan Okulları Danışma Merkezi Cumhuriyet Cad 173/1B Elmadağ İstanbul 80230 Hılton Otelı karşısı Tel (1)148 39 77148 79 43 Tlx 27498TUSMTR Fax (1)1329729 SİZ DE ÎNöîÜZCE ÖĞRENCCCK. VAZACAKVE . " CANNES 1988 • E N İYI K A D I N J '•'» ÖDÜLÜ f "^jOYUNCU O D U L O ' / Y6NETMBI: CHBB mtOES • BAR8ABAl«RSHEV «X50HIMAY »ÜNOAMVUSI Şi»ll SİTE 147 S9 «7 KadlkOy KADIKÖY 337 74 00 12 001J 1516 3018 4521 30 12 0014 1516 3018 4521 16 Okullar açılıyor...