19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbr Cumhun>et Maıbaacılık \c Gazetecilık Turk Anonım Şırkeıı adına NxHr Narii # Gend Yayın Muduru: Hasuı Ccnal, Munsesc Muduru Emimt L'fakllgil. Yaiı IŞİCTI Muduru Okty Gonrasin, 0 Haber Mcrkczı Muduru Yılfia Bljfr. Sayfa Duzcnı Yöneımenı 4li Ant, 0 Temsılaler ANKARA tllfin Do*M. İZMİR Hikntl Çclinkayı. ADANA Otal B**lu*>t Istanbul Habcrtar Eriun AkyıMız. Dış Haberler Ergıın Bakı, Ekonomı. Osmu UUgıy. Kuhur CcUI Usttr, Spor Danışmanı AMalkadir Yucrta». Duzeltme. Refik Durtn*. BılımEJmm. Şakia Alpay, IşSendıka ŞuVnn Krtead. Yun Habtrlen Vrcdrt Dogan, Dızı Yazılar Krrçro Çılrçkm. 0 Koordınaiör Ahmrl Kornlua. 0 Malı Işler: Erol Erkut. 0 Muhasebe Bıılcnl Ytntr 0 BulçcPlanlama. Stvgi Aruü 0 Reklam Tonıtı, Ek Yayınlar Hulyı Akyol 0 ldare Howyia Gurer, Işleıme Ondtr Çtlik, Bılgılşlem Nul Inıl. Basm ve Ytycn. CvımhunyR Mabucıhk ve Guoealık T.AŞ. Türk Odfe C*J 39/41 Catalothı 34334 lsl PK 246lsunbui Tei 512 05 03 (20 hjl). Tefc* 22246 F u (1) 526 60 72 0 Btımier Kmlum. Zıy» Gokalp Blv Inkılıp S No 19/4. Tei 133 II 4147. Tetex 42344 Fı*. (4) 133 II 41/428 0 tnrir H Zıy» Blv 1332 S2/3. Tcl 13 12 30. Tcla: 52359 Fu. (31) 13 12 30 0 Adtu. InOnıl Cad 119 S No 1 Kıt I. Tcl 114550119731. Tdeı: 62155. Fu' (71) 321 056 TAKVİM: 7 AĞUSTOS 1988 tmsak: 4.16 Gttnes: 5.58 öğle: 13.14 tkindi: 17.07 Akşam: 20.21 Yatsı: 21.56 Kaybetmek facia değîl PSİKOLOGLARDAN ONERÎLER Yapabileceğiniz en akıllı iş, sınavı kazanamayışınızın gerisinde yatan nedenleri araştırmaktır. Çoğu kez başarmzlıklar, başarılardan daha öğreticidir. Yıl içindeki çalışmalar sistematik ve düzenli olmadıysa, öğrenci kendine daha verimli bir çalışma programı saptayabilir. Smavlara hazırlamrken, bir yandan da yabancı dil eksikliğinin giderilmesi yararlıdır. Çok yoğun olmayan bir işte çalışan genç, profesyonel yaşantıyı tanır ye kendini gerçek iş ortamında dener. NtLAY KARMAN Yttz binlerce gencin katüdığı uzun ve zorlu maratonun sonuçları nihayet geçen hafta açıklandı. Üniversiteye giriş maratonunu, ne pahasına olursa olsun kazananlar sevinç göz yaşları döktüler. Ebeveynleri ve çevrelerine karşı olaydan yüzakıyla çıkmamn gulanyla başbaşa bırakın." Psikolog Dr. Kadir özer'in değindiği bir diğer nokta ise üniversiteye girebilmenin ilerideki bir mutluluk ya da güvenli bir geleceğin güvencesi olmadığı konusunda. Ancak özer, yine de üniversiteye girmekte ısrarlı olan gençlere şöyle bir öneride bulunuyor: "Bugünlerde yapabileceğiniz en akıllı iş, sınavı kazanamayışınızın gerisinde yatan nedenleri araştırözer, üniversiteyi kazanama maktır. Çogu kez, başansızlıklar, manın bir "facia" olarak değer başanlardan daha öğreticidir." Nisan Çocuk ve Aile Danışma lendirilmemesi gerektiği görüşünde. Özer'e göre üniversiteyi kaza Merkezi sorumlulanndan psikonamamak, kişinin istediği bir se lojik danışman Şeyma Gencel çimın gerçek leşememesi ve dola Dogramacı ise "Kazanamayanlayısıyla engellenmesidir. Psikolog nn sonuca üzülmelerini doğal rununu yaşadılar. Ama, ya mara Özer, bu konuyu şöyle açıyor: karşılıyonım, özellikle yıl içinde ton sonucunda başansız olanlar! düzenli calışıp emek ve zaman "lstekler, ne bir ihtivaçür, vani harcadıiarsa" diyor, ama hemen Büyük bölümü çevrelerinin de etkisiyle, büyük bir facia yaşadık Ule de olmalan gerelunez ne de eklıyor, "ancak bu üzüntu, çaresi engellenmeler bir fadadır." olmayan bir mutsuzluga, tum gelarını saruyorlar. Dr. özer, açıkta kalan gençlere lecege dönük bir karamsarlığa neBu uzun ve zorlu maratonda, Üniversitderarası Seçme ve Yerleş şöyle sesleniyor: "Çevrenizdeki ki den olacak boyntta olursa pek tirme tkinci Basamak Sınavı'na şOer, bir yere gireme>işinizi bir fa akıla olmaz kanısmdayım." Doğgiren 467 bin 206 adaydan sadece da, hatta bir trajedi olarak tantm ramacı'ya göre böyle kendini ka188 bin 674'ü bir yukseköğrenim lasalar bile, onlan kendi yanılgı pıp koyverme ve bu olayı bir feİaket halinde gönne egilimi, genci, daha sonra yapabileceği çabalardan engeller, moral çöküntüsüne yöneltir, ileride olabilecek şanslannı aramaktan koparır. Doğramaa'nın kazanamayanlara bir dizi önerileri var: 1 Yıl içindeki çalışmalar sistematik ve düzenli olmadıysa, öğrenci kendine daha verimli bir çalışma programı saptayabilir. Olanaklanna göre yeni bir yüı değerlendirebilir. Böylece, "Geçen yıl iyi calışamamıştım, bu yıl daha iyi çalışacağım" diyerek bir sonraki sınava daha rahat ve kendine güvenle hazırlanabilir. 2 Bu yıl içerisinde bir yandan sınava hazırlamrken, bir yandan da, "parttime" ya da çok yoğun olmayacak bir işte çaiışılabilir. Böylece öğrenci, hem maddi olanaklarını düzenler hem de iş ortamını ve ilişkilerini tarurna fırsatı bulur. Gazetelerin küçük ilanlarında telefona bakacak, randevulan saptayacak eleman olarak doktor, avukat ve psikologlann böyle gençlere gereksinim duyduklannı görüyoruz. Böyle bir ortamda çalışmak, gencin lise eğitimini paraya dökmesi, profesyonel yaşantıyı tanıması ve kendini gerçek bir iş ortamında denemesi acısından yararh olacaktır. Daha sonraki yıl yapacağı rneslek seçiminde daha gerçekçi olacaktır. 3 Smavlara hazırlarurken, bir yandan da yabana dil eksikliğinin giderilmesine çalışmalıdır. Dogramacı şöyle diyor: "Sonuç olarak bir maraton olarak düşünduğumuz yaşantıda, ileriki yıllarda geriye donüp bakıldıgında böyle bir yıl kaybedilmiş degil, degerleodirümiş olacaktır. Ama him bu çabalardan sonra en kötü olasılık üniversite sınavını kazanamamak ise ogrencintn kazantı, lise egitiminin üzerine konmuş bir yıllık iş deneyimî ya da bir lisan becerisi olabUir." İşte bugunkü Bouru.T, . . , 7 U veleüı bu kalabalığı, kirli denizi, inanılmaz sıcağı görseydi, kendini kaleye kapattınr ve "zinhar" dışan adım atmazdı (Fotoğraf: Uygar Gurkan) programına kayıt hakkını kazandı. Tabii bir de birinci basamak sınavım kazanamayanlar vaı. Yaygın deyişle, bu yıl da yine yüz binlerce genç açıkta kaldı. Psikolog Dr. Kadir Özer, bu olayın kişisel bir olay olmadığıru vurgularken, sınavı kazanmış olanların kazanmamış olanlara kıyasla daha makul kişiler olduğu yolundaki bir değerlendirmenin akücı ve doğru olmadığını belirtiyor. Psikologlar, üniversiteye giremeyen gençlere sesleniyor: Tarihi eser kaçakçıhğı ANTALYA (AA) Içişleri Bakanlığı'nın 9 ağustos salı günü Antalya'da düzenleyeceği toplantıda, tarihi eser kaçakçıhğı konusunda ahnacak önlemler tartışılacak. Antalya Valiliği'nden verilen bilgiye göre toplantıda, Emniyet Genel Müdürlüğü 'nce eski eser kaçakçıhğı konusunda bir brifing verilecek. Brifingin ardmdan, toplantıya katılacak vali, emniyet müdürü ve il jandarma alay komutanları, kendi illerinde geçmişte karşılaşılan kaçakçılık olaylarında yapılan adli ve idari işlemleri anlatacaklar. Biraya zam İZMİR (AA) Tuborg ve Efes Pilsen, ürettikleri biraya şise başına 100 lira zam yaptı. Dünden itibaren yapılan ve yüzde 25 'e varan orandaki zam, bakkal ve bayilerde uygulanmaya başladı. Tuborg ve Efes Pilsen, daha önce 400 liradan satılan küçük birayı 500 liraya, 600 liradan satılan büyük birayı ise 700 liraya yükselttiler. Tuborg, kasasını 9 bin 600 liradan sattığı küçük birayı 12 bin liraya, yine 9 bin 600 liraya sattığı büyük birayı ise 11 bin 200 liraya çıkarttı. Efes Pilsen ise kasasını 9 bin 600 liradan sattığı küçük biranın 12 bin, 11 bin 520 liradan sattığı büyük biranın da 13 bin 440 liraya satılmasını kararlastırdı. Haliç, Dalan'ın gözlerine dönecek mi? Marmara ve Boğaz'ın 'geleceği' tartışılıyor Kimi uzmanlar, Marmara'ya verilecek atık suların yeni bir Haliç yaratacağını öne sürerken bazılan da denizin kendisinin ürettiği zararlı organik maddelerin kolektörlerle gelecek olandan daha fazla olduğunu söylüyor. SERPİL GÜNDÜZ BODRUM ÜZERtNE RUZNAME Evliya Çelebfyle Barlar Sokağı'nda Bodrum'da deniz mi?, yok öyle şey, asla giremezsin. Çünkü otelinden moteline, teknesinden "restaurant"ına, her kurum ve kuruluş "artık"larına denizi mekân seçmiştir. JAK DELEON BODRUM "Bodrum kalesi Adalar e>aletjne, yani Kaptan Pasa'ya tabi idi. Dizdan ve nefleri Istanköy Adası'ndan ulufe aurlardı. İstankö) sancak olduğundan, Bodrum'un kale dizdarı, Sancak Bey'in kaymakamı sa\ılırdı. Kalede seksen nefer vardı. Kul kale icindedir. Yüz toprak örtülu evler içinde ikâmet ederler. Yerin darlıgı itibariyle bu evler avlusuz ve bahçesizdir. Bu sebeptendir ki kalenin içinde bağ bahçe, çarşı pazar, hamam joktur. Ancak Sultan Sıileyman'ın kiliseden çevirdiği küçük bir cami vardır. Cami ile kale kapısı arasında kuçiık bir diıkkân ve fakirlerin oturduklan bir kahvehane vardır. Kalenin duvan denizden yinnibeş arşın enindedir. Onbir demir kapı vardır. Evvda taşra lonca bendekteki kapısı kuzeye nazır bir sarp kapıdır. Oabeş ayak iniş ve on ayak yokuş Onca yıl önce yazdıklan zaman "erozyon"una uğramış, ya kılık değiştirmiş ya da tümden "yok" olmuştur. Çelebi'nin çok iyi tanıdığı "Osmanlı aristokrasisi"nin yerini cebi dolu, kafası boş, entaş merdivenli kapıdır. Ve bu ka damı pek bir hoş hanımlarla beypının iç yüzü asma köpriidür. Anı ler almıştır ve soylulukları "kengedp yokuş aşagı bir ameli kaldı dilerinden menkul"dur. nmlı merdiven ile bendek inilir. Bodrum kalesini bina eden BodBizim Çelebi misk ve amber korura kralııun sureti, Bodrum mah kularına âlışıktır ya, kasabayı buzenlerinin limana nazır köşesinde ram buram kuşatan lahmacuıı, bir beyaz mermer uzre tasvir edil kokoreç, guneş yağı, anason komiş ise de, sonra o suretin başı kı kularım yadırgar. Hele egzoz ve nlmıştır. Biıyiik liman kuzey ile sigara dumanından neredeyse batıdadır. Kalenin yansı denizde, hasta olur. Bir de nane, kekik, liyarısı karadadır..." mon, zeytin, adaçayı kokuları Ben söylemiyorum, benden vardır ki, onlar Evliya Çelebi'den tam üç yüzyıl önce Evliya Çelebi yine üç yüz yıl sonra Bodrum'u yaşayacak olan Halikarnas Baukyazıyor. Ama Bodrum'dan oldukça çısı'mn kitaplannda "tarih" oluzakta, enli bir zeytin ağacımn muştur. Peki, ökaliptüs ve o eşsiz "bdkuytusunda "Seyahatname"yi okurken (şimdi diyeceksiniz ki, lasombra"lar? Yok efendim, "Yahu, Bodrum'da Seyahatname yok! Ya ecelleriyle ölmüşler ya da okunur mu? Bırak Seyahatname' sökülmüşler, koydunsa bul! Yalyi, Bodrum'da kitap okunur nızca kale yüzyülardır aynı, bir de mu? ) aklımdan binbir görüntü gerçekten güzel bir müzesi var argeçiyor: Çelebi, "HaUkarnas Kı tık. Çelebi günümüzde Bodrum'a tası"na bugün de geliyor ve izle düşse kendini kaleye kapattınr ve adımını "zinhar" dışarı atmazdı. mimienru kaleme alıyor! Neden atsın ki? Deniz desen yok öyle şey, asla giremezsin çünkü otelinden moteline, teknesinden "restauranl"ına her kurum ve kuruluş "arük"lanna denizi mekân seçmiştir. Antma tesiskri mi? O da ne demek? Bir uzun beton kıyı, iç içe ve omuz omuza "Bodrum tipi" evler, inanılmaz bir sıcak, musluğu aç, su ya akar ya akmaz, Istanbul'a rahmet okutacak fıyatlar, daha ne istersin? S o u a deniz senin neyine? Ha, çok istiyorsan atlarsın bir tekneye, gidersin " d v a r " koylara, bir güzel girersin denizine, akşam da dönersin Bodrum'a... Siz Dr. Alim Bey Caddesi diye bir yer duydunuz mu? Ben duymamıştım. Eminim ki Bodrum'un "sahibi asli"leri Karyalılar duymamıştır, kasabayı arada bir "mesken tutan" Persler, Grekler, Haçlılar da duymamıştır, hele Osmanhlar ve sevgili Evliya Çelebi hiç duymamıştır. Yeni Bodrum taifesi mi? Hadi canım siz de! Ama haksızlık etmemek gerek, çünkü Dr. Alim Bey Caddesi "filarih "ten beri "Barlar Sokagı" olarak arulır. Evet, şu herkesin uğramadan duramadığı, anlatmadan edemediği pek unlü "BariarSokağı"i Sezar'ın hakkı Sezar'a, kimse Bodrum'da "gece hayatı" yoktur diyemez. "Barlar S o k a ğ ı " n d a Orhan'ın Yeri "halisane" tavsiye edilir. Yok eğer o tup gibi sokakta "daral" gelirse, Hadigâri, Mavi, Plaza, Efe, Veli, Zeytin, Jazz Cafe kişinin "dem" ihtiyacını pekaJa giderebilecek mekânlar. Yunanistanh. turizm boykotu FRANKFURT (AA) Nesli tükenmekte olan Caretta Caretta türü dev denizkaplumbağalarının yumurtalarını bıraktıklan Dalyan 'a otel yapılmasım engelleyen Uluslararası Hayvan Türlerini Koruma Derneği, bu kez de aynı amaçla Yunanistan'a turizm boykotu ilan etti. Yunanistan'ın Zakinthos Adası 'nda yaşayan dev denizkaplumbağalarının, hükümet tarafından söz verilmesine rağmen koruma altına alınmadığını, aksine neslinin bir an önce tükenmesine çalısıldığım bildiren dernek baskanı Günter Peter, "Türkiye bu yönde takdire değer bir karar vererek, sadece Dalyan 'ı değil, diğer doğa harikalannı da özel koruma altına aldı. Türkiye'nin bu tutumundan ders almasını beklediğimiz Yunanistan ise aksine bir davranıs içinde " dedi. "Istanbul 1. Aşama Kanalizasyon Projesi" kapsamında gerçekleştirilen "Gıiney Haliç Kolektörü"nün devreye girmesiyie birlikte Marmara Denizi ve Istanbul Boğazı'nın alacağı durum tartışmalara yol açtı. Haliç, Dalan'ın mavi gözlerinin rengine dönüşecek rai? Ya da canü organizmalar Halic'te yaşayabilecekleri bir ortam bulabilecekler mi? Geçen günlerde Güney Haliç Kolektörü'nün Başbakan Turgut özal tarafından hizmete girmesi bu sorulan yeniden gündeme getirdi. Konu ile ilgili kimi uzmanlar, Marmara Denizi'ne verilecek atık suların yeni bir Haliç yaratacağını söylerken bazıları da Marmara Denizi'nin kendisinin Ürettiği zararb organik maddelerin, kolek(Arkası 10. Sayfada) KU^LAR VE YAŞU ADAM "Emekli bu yaştan sonra ne ış yapar?" diye gırdi söze yaşlı adam. "Çocuklan büyüttuk, torun sahibi olduk, onların da büyümesıne yardımcı olduk. Şımdı yainızım" diye sürdürdü. Hanımını birkaç yıl önce yitıren Ahmet Karar tek başına yanmşın zortuğunu anlattı uzun uzun. Oaha sonra kuşlara olan tutkusunu ve nedenlerini sıraladı: "YalnızJıjımı şu kuşlarta paylaşıyorum yaz kış. Her gün yemlennı aksatmadan veriyorum. Artık benı onlar da tanıdılar, parka girer girmez etrafımı sanyorlar Bu durumdan kuşlar da hosnut ben de. (Fotoğraf: Umıt Otan) Londm'daki sarı kepli Türk çocuklan EDİP EMtL ÖYMEN LONDRA Şu sıralarda başlannda sarı kepleri, boyunlarında kimlikleri yazılı, mavi plastikten çantalanyla 300 Türk çocuğu îngiltere'yi dolaşıyor. îngilizce eğitim veren "Istanbul Eğitim ve Kültür Vakfı"nı oluşturan 7 okuldan seçilen ortaokul ve lise öğrencileriyle birlikte geçen pazar gtinü iki uçakla Londra'ya gelen grupta 28 öğretmen ve doktor dahil 5 yönetici bulunuyor. Vakfın Genel Müdür Yardımcısı Nilgün Barkın, "Bu kadar bııvuk bir grup bcr yere aynı anda biriikte gidemeyecegi için ufak gnıplara böldük. Londra dışında 5 yere topluca gidilecek. Londra içindeki yerlere ise 1012 kişilik gnıplara aynlıp gidilecek. Başlıca amaç, çocuklara ögrendikleriııi gerçek bir ortamda kullanma fırsaö verebilmek." diyor. Ilk kez lngiltere'ye gelen öğrencilerin izlenimleri çok değişik. Kimi Londra'nın siırekli parçalı, çok bulutlu göğüne bakıp, usttt beyaz, altı mor bulutların "çok giizei göründügünü" söylüyor. "Bunlardan Türkiye'de yok" diyor. Kimi, ağustos olmasına rağmen Londra'da geceleri kalorifer yakılmasına şaşıp, "Ekim gibi; peki ya ekimde hava nasıl?" diye soruyor. Geçen yıldan beri ısının ilk kez 25 dereceye yükseldiği, güneşli bir günde Kral 8. Henry'nin sarayı "Hampton Court"un bahçesindeki meşhur labirentte fır dönen çocuklar. daha sonra hayvanat bahçesine gittüer. Daha sonra da Londra içinde kâh inerek kâh camdan bakarak otobttsle büyük bir tur attılar. BİR Y4Z GECESİ RÜY4SI STOCKHOLM'88 Reutent'e 400 bin dolar ceza WASHINGTON (AA) Dünyanın önde gelen haber ajanslarmdan Reuters, izinsiz bilgisayar ihracatı yaptığı gerekçesiyle 400 bin dolar ceza ödeyecek. ABD Ticarel Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Reuters fırmasının 19831986 yıllan arasında 6 milyon değerinde 488 bilgisayarı tngiltere'den alıp aralannda Doğu Bloku ülkelerinin de bulunduğu birçok ülkeye bakanlığın izni olmadan yeniden ihraç ettiğinin belirlendiği kaydedildi. Açıklamada, Reuters'in yanlış ve eksik bilgi sonucu bu ihracatı yaptığını bakanhğa açıkladığı ve sorunun çözümlenmesi için yardımcı olduğu ifade edildi. Stockholm'ün büyülü geceleri Gerçek bir rock kulübü görmek ve sürprizler yaşamak dileğindeyseniz. kuyruğa girmek riskini göze alarak Melody'ye kadar uzanmanız gerekir. Cazın gerçek mekânı ise Fasching'dir. Alkole bakışın ölçülü de olsa yumuşatılması sonunda sayıları artan barlar, Stockholm'ün gecelerini renklendiriyor. Ancak pahalılık, kentin en müzmin konukiarı olan Amerikalıların en varlıklılarını bile düşündürecek kadar ciddi bir sorun. 8 YAVUZ BAYDAR STOCKHOLM Borges'in yan kurgu bir dille "Kuzey'in Venediği" diye adlandırdığı Stockholm'de yaz geceleri, önceki yıllara kıyasla biraz daha renkli, canlı ve hareketli. Aslında Stockholm mekân, enlem ve iç coğrafya itibarıyla dolgun, yoğun bir gece yaşamını hak eden bir kent. Göl, deniz ve kanallarla kuşatılmış, böluk pörçuk yeşilli çehresine, özellikle mayıs ayı sonlarından temmuz ortalarına kadar gecenin geç saatlerinde bile kızıl, turuncu, mor kanşımı bir gün ışığı düşüyor. Bu, tsveç"e gelen ve bu kenti dolaşan yabancı konuklara iç çektiren bir büyünun kaynağını oluşturuyor. Ancak bu buyünün üstüne golge düşuren bazı olumsuz etkenler var: Gece yaşamını belirleyen kdtı kurallar ve pahalılık, bunların başlıcaları. Etkenlerden ilki, son birkaç yıl içinde belirgin biçimde esneklik kazanmış durumda. Içki servisinin kısıtlı tutulmasına ilişkin olarak, bar ya da lokanta gibi yerlcrin açılmasını bir hayli guç kılan kurallar, bugün daha Stockholm'de gece... Ortada yukseten, kentin ilgi çekjci yapılarından biri olan TV kulesi. hafif olarak uygulanıyor. Alkole bakışın ölçülu de olsa yumuşatılması sonunda sayıları göz doldurucu biçimde artan irili ufaklı barlar, Stockholm'88'in göruntüsünü renklendiriyor. Buna karşın pahalılık, kentin en müzmin konukiarı olan Amerikalı'arın en varlıklılarını bile düşündürecek kadar ciddi bir sorun. Stockholm, dunyanın en çok para harcatan kentîeri listesinde ilk sıralan işgal ediyor. Kenti yığınlar halinde gezmeye gelen Amerikalı, Alman, ttalyan ve Japon grupları yaz geceleri için oncelikle Gamla Stan'ı, yani dantel gibi ortaçağ sokaklarıyla orulu "eski kent'M tercih ediyorlar. Nytorget Alaru, Vaesterlangatan Caddesi gibi "en turisıik" mekânlardakı lokanta, bar ve kulupler bu nedenle "turislik" bir tarife uyguluyorlar. Açıkça gecenin tadını kentin unlü parklarından Kungstraedgarden ve çevresinde çıkarmak gerek. Kent merkezinden Maelaren Gölu'nü Baltık'a bağlayan akıntıya doğru bir şerit gibi uzanan bu dev bahçe, gece saat 22'den itibaren "piyasa" ve "lak lak" merkezine dönuşüyor. Çinıler üstünde sevişenleri, toplu halde gizlke esrar saranlan, futbol ya da frisbee oynayanton, bira yuvarlayanları, ortadaki açıkhava sahnesinin kıyısında "makro satranc" oynayanlan, kenarda ağaçların altında "Piccolino" kahvesinde espresso yudumlayaıak sohbet eden eşcinsel ve snobları, kaldınmda yünıyüş yapan aileleri, beri yandaki fıskiyeli havuzun çevresinde paten kayan, breakdance yapan gençleri, kız peşinde koşan jön ve yanjönleri, loş ışık altında masatenisi oynamaya çalışan Afrikalıları bir aradagörmek münıkun. Burada fazla oyalanmak istemiyorsanız, seçenekleriniz bol. Parkın dışında, hemen köşede yer alan Vau De Ville'e kadar uzanıp bir calvados ısmarlayabilir, bu şık Fransız ekolü barda bir parça dinlenip sinema ve moda sohbetlerine katılarak gece>'i geçirebilirsiniz. Değişiklik isterseniz, karşı çapraz köşede, Yuppi'lerin şenlendirdiği Downton'a kadar uzanabilirsiniz. Çiçek Pasajı gibi bir mekân özlemi çekiyorsanız, hemen yanda yeni devreye giren popüler yerlerden Yemek Sarayı'na, yani Matpalatsen'e bir göz atabilirsiniz. Içerde, hemen her şeyın tezgâhtan satıldığı bir ortam içinde, diskolara, başka barlara gitme hazırlığı yapan Stockholmlülerle karşılaşacaksınız. Bar turunu daha entelektuel bir havada surdürmek niyetindeyseniz, bir otobuse atlayıp WasahoPa, Le Studio'ya ya da uçgenin uçüncü köşesi olan Tranan'a geçmenizde yarar var. Barlar genellikle 2401 dolayında kapanıyor, acele etmeniz gerek. Kungstraedgar'den yöresindeyseniz hâlâ bir iki barı daha aradan çıkarabilirsiniz. Normalm Alanı yakınında, sevimli bir mini pasaj içindeki maun dekorlu yeni dalga bar lokantası Passagen, sempatinizi toplayabilir. Burada yer bulamazsanız, 50 m. otedeki Grodan sizi bekliyor. Sokaklar şimdi biraz boşalır gibi oldu, yaş ortalaması 25 dolayında. Herkes acele acele bir yerlere gider gibi. Siz de ayak uydurun, Kungstraedgarden'e doğru dönerken, şenlikli bir narsist barı olan Birger Bar'a bir uğrayın. Vakit henüz erken, eve pek dönmek istemiyorsunuz. Disko? Saat 3'e kadar açık olan hemen her dis• koteğin önünde kuyruklar göreceksiniz. Kuyruğa girmeniz sorunu çözmüyor. Sıra size geldiğinde kapıdaki muhafız tarafından reddedilebilirsiniz. En beklentilı, en inatçı kuyruk Cafe Opera'nın önundekidir. Içeri kapağı atabilirseniz, kentin hemen her kesimden eliti ile birlikte bir gece geçireceksiniz. En çarpıcı kızlar buradadır. 9 yeni dükkân Istanbul Haber Servisi Beşiktaş Belediyesi'nce "kamyonlu pazann" karşısındaki köprünün altında yaptınlan 9 dükkân dün hizmete açıldı. Belediye Baskanı Mümtaz Kola, bu dükkânlarda etten pirince kadar çeşitli gıda maddelerinin yüzde 60'a kadar varan ucuzlukla satılacağını bildirdi. öte yandan AA 'nın haberine göre Beşiktaş Belediyesi'nin SHP'li Meclis Grubu üyeleri dükkânlar kiraya verilirken usulsüzlük yapıldığını iddia ettiler. Gerçek bir rock kulübü görmek ve surprizler yaşamak dileğindeyseniz, yine kuyruk riskini göze alarak Melody'ye kadar uzanmanız gerekir. Cazın gerçek mekânı ise Fasching'dir. Koyu renkli atmosferi, kıvamh bir gecenin de habercisidir. Burada konserden sonra müzisyenlerle sakin sakin sohbet de kurabilirsiniz. Buna benzer bir başka kulup de terası Stockholm'e tatlı bir irtifadan bakan Mosebacke"dir. Dixie türünu Bu satırlann yazarı da tekele az ca.hnız çekiyorsa, eski kentteki katkıda bulunmadı ol "HalikarStampen, bodrum ve zemin katıy nas Kııası"nda! Hiç şakası yok, la biçilmiş kaftandır. ölçüyü kaçıran âdemi fani an geDışan çıktığınızda saat 3'ü geç lir hezarfen kesilip uçar, yeryüzümiştir. Hava maviye çalarak ay nün yedi bucağını kanatsız gezer. dınlanmaktadır artık. Gece oto Evliya Çelebi olmaya ne gerek büsleri doludur, sağda soida sız var? mış kişilere rastlarsınız, kimileri Sözü Evliya ÇeJebi'yle açmışde bisikletlerle dönmektedir eve. ken yine Çdebi'yle noktalayalım: Kimileri de gece sinemalarından Turgul Boralı babamız Evliya Çeçıkmışlardır. Az sayıdaki sabahçı lebi'nin Bodrum'a geldiğine bir kahveleri. tıka basa doludur. türlü inanmıyor. Neden diye sorEnerjiniz kalmışsa, yolda bir ay duğunuzda da, "Yahu, kırk yılyaşla şamata da yapabilirsiniz. lık Bodrumluyum, gelmiş olsa Uyku bastırıyorsa, eve doğru yol mutlaka rasllardım!" deyiverilanır, gazete dağıtıcılarından bir yor. Belki de iyi olmuş, çunkü nüsha alır, yatağa doğru yolla Turgut Baba'mn kendisi de "canh nırsınız. Bodrum tarihi" sayüır, Çelebi'yle "Ben yazacağım, sen yazacaksın!" diye kapışırlardı... Elektronik karth kitit ANTALYA (Cumhuriyet) Tütaş Otelcilik A.Ş. 'nin Antalya'daki Talya Oteli'nde Türkiye'de ilk kez elektronik karth kilit . kullanılmaya başlandı. Talya Oteli yetkUileri dünya elektronik karth kilit piyasasımn yüzde 70'i tarafından kullamlan Norveç malı Vıngcard sistemi ile müşterilerine daha güvenlikli ve rahat konaklama imkânı sağladıklarım söylediler. SfVtECEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle