19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 AĞUSTOS 1988 • • • • CUMHURİYET/13 Patimi bırak Bu küçük Sumatra kaplanı yavrusu, patisini annesinin ağzından kurtarmaya çalışırken bakışlanyta sankı annesine "Patimi bırak" diyor. Yavru kaplan Fransa'dakı ÖouelaFontaine Açık Hayvanat Bahçesi'nde temmuzda doğan 4 Sumatra kaplanından biri. Sumatra kaplanlanmn soylannın tükenmemesi için çeşitfi önlemler <• alınıyor. » (Fotoğraf: AP) * • Konutlarda sığınak ANKARA (ANKA) Nükleer silahlann radyoaktif serpinti etkilerine karşı korunmak amacıyla daire sayısı 18'i geçen konutlarda "serpinti sığınaklan" yapılması zorunlu olacak. Yönetmeliğe göre serpinti sığınaklan, belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve dışında imar planı bulunan ve bulunmayan aianlardaki bınalarda yapılacak. Ancak 18 daireden az bağımsız bölümü olan konutlarda, toplam inşaat alanı 1500 metre kareden az olan işyerlerinde, toplam inşaat alanı 1500 metre kareden az olan konut ve işyeri olarak kullanılan yapılarla belediye ve mücavir alanlar dışında köy nüfusuna kayıtlı ve koyde sürekli oturanlar tarafından yapılan ve ruhsata tabi olmayan yapılarda sığınak yapma zorunluluğu aranmayacak. Öte yandan, metrolann genel sığınak olarak yapılmaları esa« olacak. 'Çocugunuza sahip olurf ANKARA (ANKA) Yargıtay Dördüncü Hukuk Dairesi, çocuklann işledikleri kusurlardan, doğrudan doğruya aile reisinin sorumlu olduğuna karar verdi. Yargıtay, attığı taşla arkadaşının ölümüne yol açan bir çocuğa verilen 2 milyon 6S0 bin liralık maddi ve ^manevi tazminat cezasını husumet yönünden bozdu. Bozma karannda davanın, reşit olmayan çocuğa karşı değil, onu gözetmekle sorumlu babasına karşı açılması gerektiği vurgulanarak, şöyle denildi: "Ev reisinin sorumlulugu kusura dayanmaz. Çünkii ev reisinin sorumlulugu objektif özen ve gözetim odevinin yerine getirilmemesi karinesine dayanır. Ev reisi delil göstermek suretiyle bu karinenin aksini kanıtlama olanağına sahiptir. Şartlann gerektirdigi özen ve gözetim ödevini yerine getirdiği kanıtlanmadıkça sorumluluktan kurtulamaz." Bayan İngiltere 17 yaşındaki Kirsty Roper, Manchester güzeliydi. Önceki akşam yapılan İngiltere Güzeli Yanşması'nda İngiltere'nin eri güzel kızı" unvanı onun oldu. Mavi gözlü, kumral saçlı model, bu yıl sonu Londra'da yapılacak Dünya Guzeli" Yanşması'nda ülkesını temsil edecek. (Fotograf: AP) da yaptığı şahıtlıkle geçen yıl bir anda manşetlere yükselerek iınlenen Romina Danıelson yeni plağı ve vıdeyo kasetinın pıyasaya cıkması nedeniyie verdiğı partide cılgınlar gibi eğlendi Resimde Danıelson dev bır sampanya banyosunun içinde "yakın" arkadaslarıyta yenı plak ve vıdeo kasetını kutlarken görüluyor. (Fotoğrat AP) Joan Kutlamanın böylesi mes'in Collıns ıle Peter Holboşanmaları davasın HABERLERİN DEVAMI Kalemi Kırmak... yapacak olursak, şu sonuca varırız: Napoalmanıza imkân yoktur. Basın meselesini leon'dan Nuri Said'e kadar basın hürriyetiçözmek istiyorsanız, tam tedbire başvurma ni zararh gören, hür basını düşman bilen nız, yani fıkir hürriyetini tekeliniz altına alma devlet adamlarının uğradığı felaketlerden nanız, bir başka deyimle fikir hürriyetini toptan muslu gazeteler zerrece sorumlu değillerdir. Nasıl olabılirler ki bunlar uzun müddet zoryasak etmeniz gerekir. Napoleon, ayağına kadar çağırdığı Papa la susturulmuşlar, keyfî kararlarla ortadan nın eliyle imparatortuk tacını başına gecirdiği kaldırılmışlar, lağvedilmişlerdir. Oysa, basın hürriyetini zararlı bulmayan 1804'ten VVaterloo'da hezimete uğradığı 1814 tarihine kadar yukarıki düşüncesini ya da hür basının rahatsız edicı gürültüsüharfi harfine yürütmüş, Fransa'da kendinin ne cesaretle tahammül etmesini bilen devkinden başka irade tanımadığı gibi, kendi let adamlan, kendilerini feci yenilgilere karninkilerden başka fikirlerin yayılıp dağılma şı âdeta sigortalamış gibidirler. Birinci Cihan Harbi kahramanlanndan Clemenceau'yu sına da imkân vermemiştir. Oaha sonraları, Napoleon'u taklit etmeye göz önüne getiriniz. 1870 Paris muhasarakalkışan büyüklü küçüklü birçok şefler, dik sından beri politikaya atılan ihtıyar kaplan, tatörler görüldü. Uzaklara gitmeye ne hacet, ömrü boyunca birçok hem de önemli gason çeyrek yüzyıl içinde, yarım tedbirierin ye zetelerin hücumuna uğradığı halde, basın tersizliğini anlayıp yarattığı kukla bir basın hürriyetini savunmaktan bir an yılmamış, la halk efkârını kendi fikirlerine inandırmak harp içinde, düşmanın kapıya dayandığı tehlike anlarında bile fikrinden caymamış, gaistiyen az dikkatör mü yetiştı?.. Bunların akıbetlerıni göz önüne getirdiği zetelere baskı yapmak imkânı Meclis taramiz zaman, hemen hepsinin feci bir yenil fından eline verilmişken, fikir hürriyetine dogiyle tarih uçurumuna yuvarlandıklarını gör kunmamıştır. Bugün Paris'in en sevimli bir memezlik edemeyiz. Napoleon'un yarattığı yerinde Clemenceau'nun heykeli dikilidir. gazeteler, on yıl müddetle muzaffer komu Ikinci Cihan Harbi'nin kahramanlanndan tanı alkışlamışlar, fakat VVaterlooya engel Churchill, zaman zaman kendi partisine olamamışlardır. Mussolini'nin sıkı bir kont mensup gazeteler tarafından bile acı tenkitrol altında tuttuğu faşist gazeteler onu yarı lere uğramış, bunları daima tebessümle karTanrı haline yukseltmek uğruna biribirleriy şılamıştır. Bugün Churchill bir sevgi çemberi le yanşmışlar, fakat sonunda Duçe'nin bir ortasında hayatının son baharını vicdan rahakaret yağmuru ortasında başaşağı ipe çe hatlığı içinde yaşıyor. Hür dünyanın bütün kilmesini önleyememişlerdır. Nazi gazetele memleketlerinde tenkit edilmeyen devlet rine göre Hitler, Almanya'nın kayıtsız şart adamı yok gibidir. Hücumlann sertliğ) yüzünsız Führer'i kJı. Bunu yıllar yılı yazmaktan bık den bunların zaman zaman işlerini bırakmak madılar. Sonunda ne oldu? Berlin'in hara zorunda kaldıkları da olur. Fakat basın hürbeleri altında koca Führer kendi kendini bır riyetine saygı duyan devlet adamlan, inanavuç kül haline getirmek zorunda kalmadı dıkları fikrin doğruluğu anlaşıldıkça ileride mı? Kıral Faruk yalnız basını değil, özel mek daha da kuvvetlenmiş olarak işbaşına getupları biie kontrol ediyordu. Hiç ummadığı lirler. bir anda palas pandıras kapı dışarı edilmekEvet, basın meselesini yarım tedbirlerle ten kurtuldu mu? Ya Peron? Ya Nuri Said? çözmeye imkân yoktur. Tam tedbir ise, soYa başkalan? nunda hürriyet düşmanlarının basını yemekBu müşterek akıbetlerin bir bilançosunu ten başka bir işe yaramaz. (Baftarafı l. Sayfada) Hormonlu et konusu ilgi bekliyor Haber Merkezi Hormonlu et ve sebze tartışması sürerkeıı Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'nın (SSYB), hormonlu et konusunun gündeme gelmesiyle birlikte ilgili kuruluşlara yaptığı işbirliği çağrısı', karşılık görmedi. Bilim adamlan hormon konusunun oluşturulacak bir kurul tarafından ciddi bir şekilde ele alınması gerektiğini belirttiler. Ankara buromuzun haberine göre, hormonlu et konusunda ne yapılacağının kararlaştırılması için Tarım, Orman ve Koyişleri Bakanlığı ile Turk Standartlan Enstitüsü gibi ilgili kuruluşlara, bir koordinasyon toplantısı yapılmasını oneren SSYB'ye, henüz hiçbir yanıt gelmedi. SSYB Temel Sağlık Hizmetleri Cenel Mudur Yardımcısı Bilgin Çöziim, hormonlu et konusunda çalışmaya başlamak için bu çağrılarına ilgili kuruluşların yanıtlarını beklediklerini söyledi. Konunun Sağlık Bakanlığı'nı, tüketim aşamasında doğrudan ilgilendirdiğine dikkat çeken Çözum, "Bu ilaçların ithaline biliyorsunuz Tarım, Orman ve Koyişleri Bakanlığı kanalıyla musaade ediliyor. Biz bu nedenle, diğer kuruluşlann coabını bekliyoruz. Koordinasyon toplantısında, ne gibi önlem alınacağı, neler yapılabileceği konusu lartışılacak" dedı. AA'nın goruşlerini aldığı bazı bilim adamlan, uygun şartlarda kullanılmadığı takdirde, insan sağlığına zarar veren hormonun, "yasaklanmaması", ancak kontrol ve denetim altına alınması konusunda goruş birliğine vardılar. Uzman kişilerden bir kurul oluşturularak, hormonun çeşitli yönleriyle, deneylerle ele alınması görüşünü savunan Ege Üniversitesi Rektorü Prof. Dr. Sermet Akgiın, boyle önemli bir konu hakkında, bilimsel \e araştırmaya dayanmayan açıklamaların, yarar yerine zarar getireceğini söyledi. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Botonik Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Münir Öztürk de, yanlış ve fazla miktarda hormon kullanımının insan sağlığı için tehlike doğurduğunu anlatarak, bir kurul oluşturularak sonuçların ozellikle çiftçilere ulaştırılmasını istedi. Fuarda beyaz gösteri İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) 57. Uluslararası İzmir Fuarı bugün Başbakan Turgut Özal tarafından açılacak. Başbakan özal, fuarın açılış töreninde beyaza boyanan, beyaz ka ranfillerle süslenmiş kursüden konuşacak, gökyüzüne 20 bin beyaz balon uçurulacak. 57. Uluslararası tzmir Fuan'nın açılışı nedeniyle bu akşam saat 18.30'da Lozan Meydanı'nda yapılacak törene Başbakan Turgut Özal'ın yani sıra Sanayi ve Ticaret Bakanı Şükrii Yttrür, Tarım Orman ve Koyişleri Bakanı Hüsnü Doğan ile 27 ülkeden 19'u bakan olmak üzere 100 kişilik bir heyet katılacak. ANAP örgütü ve belediye, fuann açıhş törenine büyük önem verdi. Geçen yıl da açılış töreni referandum öncesine rastladığından tören alanı "tunıncu'Mara bürünmüştü. Bu yıl ise açılış töreni referandum öncesinde bir "beyaz" gösteriye dönüşturülmek istendiğinden, kahverengi kürsü bile apar topar beyaza boyandı. Beyaz karanfıllerle donatılacak olan tören aianında, ayrıca 20 bin beyaz balonun gökyüzüne uçurulacağı açıklandı. Yarın yapılacak konut bayramında da kadınlara beyaz yelpazeler dağıtılacak. 57. Uluslararası tzmir Fuan'na 32 ülke katılıyor. Daha önce katılacağı açıklanan Yunanistan, son anda fuara katılmaktan vazgeçti. Fuann 2731 ağustos tarihleri arasındaki ilk haftası "işadamlan haftası" olarak belirlendi. Bu tarihler arasında saat 10.00'dan 14.00'e dek sadece işadamlan kendilerine verilegezebilecekler. hmir'de 20 bin balon uçurulacak tören alanı karanfılle donatılacak Kömürde (Baftarafı 1. Sayfada) daşların şikâyetlerinı bildirebileceklerı herhangi bir makam bulunmadığı vurgulandı. Bugüne kadar binlerce vatandaşın aldatılmasına karşın hiçbir kimsenin şikâyetçi olmaması da buna örnek gösterildi. Geçen yıl sezonu tonu 22 bin liradan açan ve 45 bin lira fiyattan kapatan kömür, bu yıl mevsime hızlı girdi. Hazıranda başlayan yeni kömur mevsiminde fiyatlar üç kez toplam yüzde 50 zam görerek 6570 bm liraya çıktı. Belediye tanzim satışı tarafından satılan odunun tonu da yüzde 67 arttırılarak 55 bin liradan 92 bin liraya yükseltildi. Serbest piyasada odun fiyatları 100 bin lira civannda bulunuyor. Kömür fiyatlarının bu yıl enflasyona endekslenmesine karşın zam oranlarının enflasyonun üstünde gerçekleşmesi "kömürde suçJu kim?" tartışmasını başlattı. Kömur üreticileri, fiyatların bu düzeye çıkmasınm asıl nedeninin "enflasyon" ve "aracılar"dan kaynaklandığını savundular. Aracılar da fiyat artışlarında asıl sorumlunun "kömür ocaklan sahipleri" ile "piyasanın başıbozukluğu" olduğunu öne sürdüler. Kömür ocakları üç ay içinde fiyatlannı 33.600 liradan 50.400 liraya yükselterek yüzde 50 arttınrken, aracılar da aynı zam oranına uydular. Mevsim başına kadar 45 bin liradan kömür satan bu aracılar, şimdi fiyatlannı 6370 bin liraya yükselttiler. Kömürü kullananlar cephesifıden bir apartman yöneticisi ise kış şartlannın sert gecmesi halinde 65 bin liradan başlayan kömür fiyatlarının mevsim sonunda 150 bin liraya doğru tırmanacağından korktuklarını belirtti. Aynı yönetici, "Geçen sene 22 bin lira ile baslamıştık. Kışın hafif gecmesine karşılık sezonu 45 bin liradan kapattık. Suçu kişilerde değil, ekonomide arayalım" dedi. İstanbul Kömür Üreticileri Derneği 2. Başkanı Cemil Öktem, fahiş fiyat artışlanna aracılann yol açtığını savundu. Kömür ocakları sahiplerinin yüzde 1520 kâr 'marjı ile çalıştıklarını ve bu kâr için bir yıla yakın beklemek zorunda kaldıklarını iddia eden Cemil Öktem, "Biz paramızı yatınp bir yıl bekliyoruz, aracılar ise bizden alıp aynı gün boşaltıyorlar. Yani bir gün bekliyoriar. Bu bize çok geliyor" dedi. Öktem, komür ithal edilse dahi fiyatların düşmeyeceğini, çünkü ithal edilen kömürün tonunun Ankara'da 90 bin liradan satıldtğını kaydetti. cek kartlarla yabancı pavyonlan Fuarla ilgili olarak belediyenin yani sıra enıniyet de çeşitli önlemler aldı. Zabıtada izinler kaldırıldı, fuardaki işyerleri temizlik ve diğer konularda uyarıldı. 6 bölgeye ayrılan fuar 40 kişiden oluşan 9 zabıQ| ekibi tarafından denetlenecek. Turizm zabıtası da otogarda hizmet verecek. Ayrıca fuar süresince günde sefere çıkan araç sayısı 680'der. 720'ye çıkarıldı, otobüslerin saat 01.00, troleybüslerin de 01.30'a dek çalışmalan kararlaştınldı. Tüm hatlarda en uç bölgeden ve tek biletle fuara ulaşımın sağlandığı bildirildi. Bu arada Eşrefpaşa Hastanesi gezici polikliniği ile gezici diş polikliniği fuar süresince Kültürpark içinde bulunacak. ANKARA'dan YAIÇIH DOİAM Birader Yusuf'in Işleri ANKARA Kuranı Kerim'i ezberlıyor şu sıralarda ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Yusuf Özal. Galiba yarısını geçmış bulunuyor. Yakında da "hatim indirmesi" bekleniyor ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Yusuf Özal'ın. Gerçekte ılginç bir kişiliği var. Kafası matematiğe çok yatkın. Elinde küçük bir hesap makinesi, aklına gelen her konuyu matematiğe döküp, onun üzerine hesap yapmayı çok seviyor. "Uzakdoğu felsefesinden" etkileniyor. Matematikle oynarken "Tanrı"ya ulaşıyor. Nasıl mı?.. "Doğada ve insanın ürettiği herşeyde bir dengenin varlığından" yola çıkıyor. Uzakdoğu felsefesinde de "hem denge hem karşıtların birliği" var. Örneğin, gıda alırken belli bir dengeye dikkat etmek gerekiyor. Gıda maddelerinde genellıkle asit bulunduğundan, günde beşaltı sigara içip baz alarak vücutta denge sağlamak gibi... Yusuf Özal matematikle oynayarak nasıl "Tann"ya ulaşıyor?.. Kendi deyişiyle, "her şey çift dünyada ve tabiatta... Mesela kadın ve erkek... Hatta, matematikte bile artı ve eksi var... Her şey çift... Ama bır tek var... Tanrı..." Belki o nedenle, kolundaki saat bile "Tanrı'ya ayarlı". Yani, dünyanın neresinde olursa olsun, saatin bir ibresi daima "kıbleyi" gösteriyor. Namaz kıimak için "kıbleye" yönelmek ve "kıble yönünü" şaşırmamak üzere. Yusuf Özal dünya işleriyle uğraşıyor. Dünya işlerinden kendisini "Tanrı" yoluyla sıyırmaya, kendini dünyadan 'Tanrı" yoluyla soyutlamaya çalışıyor. Soyutlamanın, kendini Tann'ya vermenin önemli bir yoiunu Kuranı Kerim'i ezberlemekte buluyor. Dünya işleriyle de haşır neşir. Örneğin, şu sıralarda Türkiye'nin gündeminde baş sırayı alan halkoylamasında "hayır" çıkacağına ınanıyor. "Evet çıkması çok zor" diyor ve ekliyor: "Hayır çıkar, ama halkın bizim iktidardan vazgeçnrtek gibi bir düşüncesi olsa bile, oylarını nereye kanalize edeceğini henüz bilmiyor". Dünya işleriyle uğraşırken, Yusuf Özal çok kişiyi kızdırıyor. "Biraz densiz davranmakla" eleştiriliyor. Dünya işleriyle uğraşırken, öz be öz yeğeni Ahmet Ozal'la da uğraşıyor. Örneğin, Ahmet Özal'ın "ruh gibi arkadaşı" Konutbank Genel Müdürü Bülent Şemiler'in görevden alınmasını kafasına koyuyor. Ne var ki, ora işlerinde" her türlü kapıyı Yusuf da "Şehzade Ahmet" ağır bası Özal'a açtırmasını çok iyi biliyor. yor ve ekonomiden sorumlu Dev Korkut Bey'in "her türlü evrakı" let Bakanı Yusuf Özal, Şemiler Yusuf Bey'in elhak sıkı denetim in kılına dokunar.'.yor. ve takibinde. Çeşitli kesımlerle arası bozuk Yusuf Özal neden böylesine olan Yusuf Bey'in bankacılarla gündemde?.. Gelecek sonbahar arasını bulmak isteyen kişiler var. hesaplarından dolayı... Gelecek Bu nedenle Yusuf Özal'ı banka sonbahara dönük hesaplar ne cılarla bir araya getirmek istiyor eldeki küçük hesap makinesine belli bir çevre. Ama bankacılar ne dev bilgisayarlara sığıyor. Ge"Şehzade Ahmet'in" markajında. lecek sonbaharda eğer Turgut Yusuf Özal bankacılarla toplan Özal, cumhurbaşkanı seçilmek tıyı güle oynaya kabul ediyor. istiyorsa, ANAP'ı kime bı"Şehzade Ahmet" bozuk çalıyor rakacak?.. ve davet edildiği aynı toplantıyı İşte, Yusuf Özal bu nedenle boykot ediyor. gündeme sık sık geliyor. Aynı Yusuf Özal yeğeni "Şehzade dünya görüşünde olmalarına Ahmef'ten ne kadar uzaksa, rağmen, Mehmet Keçeciler kenağabeyi Korkut Özal'a o kadar disine pek yüz vermiyor. Çünkü, yakın. Çünkü, KorkutYusuf Özal Keçeciler'in de benzer hesaplakardeşler "aynı kaderi, aynı dün rı ve planları var ANAP'ın en yükya görüşünü" paylaşıyor. Yusuf sek koltuğu için. ANAP içindeki Bey, Korkut Bey'e hayran. "Ne liberaller ise, doğal olarak Yusuf yaparsa Korkut Ağabeyim yapar, Özal'a destek vermiyor. iyisini o yapar" diyor da başka bir Bu kadar gündemde olmasına şey demiyor. Korkut Bey de "is rağmen, Yusuf Bey, siyasal ter parti içindeki ilişkilerde, ister denklemlerde, parti içi dengelerkendisinin devletle olan de "şimdilık" pek yok. Ş b a k a n Turgut Özal, dün İzmir'e gelerek Zafer Payrjzai, burada yaptığı z ı n k ö p r u | ü ^^^^^ hizmete açtl konuşmada, muhalefetin sürekli çamur attığını beiirterek, "GAP dev eser gıbı yükselıyor Ona çamur atmak ısteyenlerin üzerine bütün ağırtığı ile çökmüştur. Kimse kalkıp bir şey söylemedi Ne söylediler' Biz düsünmüştük' dediler. Ne yapalım siz duşündüyseniz" dedı. Başbakan, para bulmayı oğrendiklerinı de bildırdı "Ûğrenmek isteyenlere de öğretiriz Ders almaya ihtiyaçları var" dıye konuştu Özal, muhalefetin 80 öncesının kavgasını yaptığını da ıddia ettı. Başbakan. akşam da Karşıyaka'da Petek otobüsü ile bir tur attı Yurttaşlarm Özal'a ılgı göstermedıklerı görüldu Ba Korkunç gerçek (Baparafı I. Sayfada) Hormonlu 'Antibiyotik zararsız' (Baftarafı I. Sayfada) olanaksız olduğunu söyledi. Izmir Eczacı Odası Başkanı Levent Kamacık da tavuk etinde biriken antibiyotiğin küçük yaştaki çocuklarda diş eti çürümesine ve diş kararmasına neden olduğunu one surdü. Yem Katkı Maddeleri Premiks Sanayi Anonim Şirketi (Yem Kat) Genel Müdüru Melin Navaru, başta ABD olmak üzere birçok gelişmiş ulkede tavuk yemlerine antibiyotik karıştınldığım, bunun gizlenecek bir konu olmadığını belirtti. Navaru, veteriner ve eczacılara göre "tavuk etindeki antibiyotiğin insanda birikim yaptığını" anımsattığımızda şunları soyledi: "Tavuklarda antibiyolik uygulaması önce ABD'de başladı. Bu ulkede 10 yıl söz konusu antibiyotiğin insana zarar verip vermeyeceği arastırıldı ve ondan sonra kullanımına i/in verildi. Daha sonra da bülun dunyaya yayıldı. Butun dünya diyorsam, Afrika, Patagonya değil, İngiltere, Almanya, Japonya'dan bahsediyorum. Amerika insan hayatına çok onem verir. Ben diyorum ki, antibiyotikler insana yüzde yüz zarar vermez." Navaru, "Antibiyotik, tavuğu hastalıklan korur ve çabuk gelijtirir. Bö>le bir imkân varken kullanmamak delilik olur" dedi. Buna karşılık, Prof. Dr. Resıt Sonmez, gelişmiş ulkelerde i.ayvanlardan daha fazla veriıiı ahnak için çok miktarda katkı maddesi kullanıldığını, ancak bunlardan bir bölümünün zamanla zararlı olduğu anlaşılarak bırakıldığını söyledi. Bazı yem fabrikalarının yoneticileri de katkı maddesi olarak antibiyotik kullanmadıklannı belirtirken, bu konuda konuşmak istemediklerini söylediler ve veterinerlerin iddiaları uzerinde yorum yapmadılar. Tavuk yemi de üreten Tariş Yem Fabrikası'nın yoneticileri de "Biz kullanmıyoruz, kullanan var mı bümiyoruz" demekle yetindiler. İzmir Eczacı Odası Başkanı Levent Kamacık ise antibiyotiklerin ozellikle çocuk sağl.ğını olumsuz yönde etkilediğini beiirterek, Yapılan araştırmalar, bu antibiyotiklerin çocuklarda diş kararmasına neden olduğunu ortaya koydu. Bunun yanında antibiyotikli eli hamile kadınlar yerse çocuklarm gelişimi de aksıyor" dedı. Veteriner Hekimleri Odusı yoneticileri ise yem fabrıkası yöneticilerinin iddiaları uzcrinc şunları söylediler: Bi/ tavuklara kesinlikle antibiyotik verilmesin demiyoruz. Bunun denetim altına alınmasını isli><ıru/. Kvei. ABD'de ozellikle broyler luriı lavuk yetişlirkiliğiııde lavuklara antibiyotik veriliyor. ama kesimc 10 «>'" kala lavuğa kesinlikle anlibi\otik M'rilmiyor. yolları, karaciğer, böbrekler ve desinir sistemi, böbrekler, karaciğer, ri üzerinde olumsuz etkileri görülakciğer ve deri uzerinde olumsuz mektedir. 5) Benzoik asit: Deri, gözler ve etkiler yapabilmektedir. Bu maddelerin dünyada üretimi ve kulla solunum sistemini etkilemektedir. AIDS Yuksek Kurulu üyesi 6) Metil siklo pentanon: Bu Prof. Dr. Melahat Okuyan. nımı yasaklanmıştır. madde karaciğer, böbrek ve cilt "Hormon kurulu oluşacak da ne 2) Benzeniıı klorlu türevleri: Bu üzerinde olumsuz etki yapmaktayapacak? Bu konuda yapacak bir maddelerin kanserojen etküeri dır. Aynca narkotik etkisi vardır. şey yok" dedi. Prof. Okuyan, olup, çok yakından buharlannın 7) Trimetilbenzol: Gözde kon"Bugün bütün dünya bunlan kul teneffüsü veya içilmesi durumun junktuvit, dermatit mukoz memblanmaktadır. Ama bilinçli olarak da, akut ve kronik zehirlenmeye ranlann iritasyonu, bronşit, gerikullanmaktadır. Bizde bu bilinç neden olabilmektedir. Az dozda lim ve paralize neden olabilir. henüz yerieşmemişlir" diye kosantral sinir sistemi üzerinde uya8) Kaynama noktası yuksek ornuştu. nc: etkisi, solunum bozukluklan, ganik paramotik hidrokarbon biProf. Dr. Münir Öztürk de, depresyon, bilinç dışı hareketler, leşikleri, emdirilmiş kömür ve çihormonların yasaklanmamasını, sinirlilik, yuksek dozda ise sant mento, boya artığı lif karışımı, ancak doztepki ilişkisinin saptan ral sinir sistemi deprese etkisi gö tekstil artığı maddeler tespit edilmasını onerdi. rülür. Ozellikle hekzaklorbenzen miştir. Söz konusu maddelerin insan insan sağlığı açısından çok tehlikeli bir madde olup, kansere ve ve diğer canlılann sağlığını etkikalıtımsal hastalıklara neden ol lemeyecek, sızıntı ve buharlaşma (Baftarafı 1. Sayfada) yoluyla çevreye yayılmayacak şegönderildiği ileri surüldu. Federal duğu kanıtlanmıştır. kilde aynı zamanda yangın tehliAlmanya'da hormon skandalı ortaya çıktıktan sonra Alman et ih 3) Toluen: Karıştığı sulann ze kesinden uzak, beton zeminli kapah yerlerde muhafaza edilmesi racatçılarının komşu Doğu Bloku hirleyici etkileri olmaktadır. 4) Etil asetat: Gözler, solunum gerekmektedir. ülkelerini tercih ettiklerini belirten gazete, etlerin bu hafta başında İstanbul'da piyasaya sürüidüğünu yazdı. Sanayide kaygı Gümrükte kaldı AA'nın haberine göre Federal Almanya'dan son bir hafta içinde Istanbul'a 122 ton dolayında et getirildi. Etlerin "hormon testi belgesi" bulunmayan bölümü yurda sokulmadı. Federal Almanya'dan son parti etler, Biltaş ve Ram Ticaret A.Ş. tarafından ithal edildi. Ram'ın ithal ettiği etlerin "hormon testi belgesi" bulunmadığı için girişine izin verilmedi. İthal edilen etlerin bir bölümü, halen Tarım Orman ve Koyişleri Bakanlığı Istanbul ll Müdürlüğünun Florya Şenlikköy'deki araştırma laboratuvarında radyasyon, parazit ve biyolojik testlerden geçiriliyor. Yetkililer, 23 ağustostan 19 ağustosa kadar Biltaş tarafından 55 bin S20 kilo et ithal edildiğiııi ve hormon testi belgesi bulunan bu etlerin girişine izin verildiğini bildirdiler. 23 ağustosta Ram Diş Ticaret A.Ş.'nin 4 TIR dolusu (yaklaşık 70 ton) genç sığır eti getirdiği, hormon testi belgesi bulunmayan bu etler uzerinde oteki sağlık kontrollerinin de yapılmadığı ve girişine izin verilmediği oğrenildi. (Baftarafı 1. Sayfada) şetlerinden duşmeyen TİSK Ba>kanı Halit Narin, toplantıda enflasyonun duşurulmesi gerektiğini vurguladı ve kredi faizlerinin yükseklığinı eleştirdi. Devlet Bakanı Yusuf Bozkurt Özal'ın gerek işadamlarıyla gerekse bankacılarla yaptığı toplantıları da ustu kapalı eleştiren Narin, şoyle konuştu: "Devlel kesimi bizden bu toplantılarda spesifik ornekler isliyor. Ahmet'in, Mehmet'in yaptığı hatalan deşifre etmemizi istiyor. Biz ise makro açıdan ekonomik ratseleleri getirmeje çalışıyuruz. Ama hukümel bizimle yaplığı bu diyaloglardan hiç etkilenmeden ekonomik kararlar alıyor. Bu kararian alırken de istatistiki verilere değil, tıpkı hayali ihracat gibi hayali rakamlara dayanıyor." Devlel Bakanı Özal'ın bankacılarla yaptığı mplantıyı da eleştiren Narin, temmuz I980sonrasında faizlerin büyuk çapta yukseltilişini hatırlatarak, "O dönemde faizleri bir gecede 50 puan arttırıvermişlerdi. Şimdi 2 puan geri çekmek için uzun uzun lartışıyorlar, davetler, ziyafeller düzenliyorlar. Bunu anlamak mümkün degil" dedı. Işadamı Sakıp Sabancı ise konuşmasında, M >ık seçimegidilk mesinı eleştınrken, "I yılda 34 kez seçim yapılınca, bu sefer geçimin yerini seçim alıyor. Seçim ekonomisi gündeme geliyor ve hedefler şaşıyor" dedı. Demokrasinin en iyi yonetim şekli olduğuna işaret eden Sabancı, "Ancak biz kendimize has demokrasimizi u>gulayacağız diye 3 > ılda 45 kez seçime gitmeje kalkarsak kantarın topuzu kaçıverir. Hastalıklar tü nelinden geçtigimizi unutmayaIım. Bunun faturasını 50 milyon öder" dedi. Daha sonra yeniden kursuyc gelen İSO Başkanı Nurullah Gezgin, ihracat rejimiyle ilgili uygulamaları eleştirerck, Ankara'da ihracat konusunda organizasyon yanlışhğı bulunduğunu, ihraca: gibi önemli bir konuya bakanlık duzeyinde sahip çıkılması gerekirken, daha a!t duzeyde iki ayrı adres olan DPT \e Hazine'nin arasında bu işin savsaklandığını söyledi. "Ihracal rejiıni el yorduınıyla yöneliliyor" dıyerek sozlerini surduren Gezgin, bir ay ihracat duşük çıkarsa alelacele yeni te^viklerin devreye sokulduğunu, cılesi ay ihracatta iyi performanı sağl.ınırsa bu teşviklcıın bir boluımınün geri çekilivcrdiğini ve hukı: ıııclin bu konuda istikrarstz davrandığını dile gctırdi. Buna uygun olarak, Karadeniz sahillerimize vurmuş olan varillerin geçici olarak betonlandıkları yerlerden alınarak, nereye nakledilecekleri konusunda etüt çalışmalan sürmektedir. Variller, yer altı sulannı kirletmeyecek özellikleri bulunan uygun bir yerde bir araya getirüerek sızdırmaz beton Yaklaşık 300 bin ton kömür izole depolara istiflenecektir. Bu malzemelere dokunulma üreten Yer Holding Yönetim Kuması, variUerin yakından teneffüs rulu Başkanı Yılmaz Günaçar ise edilmemesi, denizde halen bu tür 6 ayda doların değer artışmın yüzmalzemeler, varsa dokunulmadan de 40 olduğunu, gelecek sene iş mülki amirlere anında haber ve makinelerini nasıl alacaklannı dürilmesi ve çe\redekilere uyanda şünmeye başladıklarını kaydetti ve bulunulması gerekmektedir. Varil "Eğer burada bir suçlu aranıyorlerdeki maddelerin suda çözünu sa o da enflasyondur" dedi. En büyük kömür üreticisi Fuat lürlüğü çok az olduğundan parça halinde denizde görüldüğu yerler Imsık şirVetinin bir üst düzey yetve haller dışında denize girilmesi kilisi ise ocak fiyatlarının 47.600 lira, perakende eve teslim fiyatlatehlikeli değildir. rının da 59.920 lira olduğunu haMaddelerde bulunduğu belirtitırlatarak şöyle konuştu: len kanserojen etkinin, uzun süre temas edilmesi veya sızıntıyla iç"Biz 9 kamyonla yaklaşık 700 me sularına kanşması halinde gö apartmana hizmet vermeye çalısırülmesi riski vardır. Ancak uzun yoruz. Vatandaş bu konuda çaresüreli temas söz konusu olmadı siz. Adeta yalvarıyor. Kömür sağında ve sızıntıyı önleyici önlem tıcılannın yüzde 9O'ı tonajdan çaler yukarıda beiinildiğinden bu lıyor. Kantarcılaıia anlaşarak, riskin fazla yuksek olması da kantar fişleriyle oynuyorlar. Kamümkün değildir. pıcılarla işbirliği yaparak çalıyorÇevre Genel Müdurlüğü olarak, lar ve aralarında bölüşüyorlar. varillerin sahile vurduğunun belir Gelen yöneticiler ve vatandaşlar lenmesinden sonra bölgede deni bunları bir bir anlatıyorlar ve ze girmeyi ve varillere yaklaşıp do 'Kurtann bizi bu çetelerin elinden' kunmayı yasaklamak konusunda diyorlar. Mutlaka bir kontrol meilgililere gerekli uyarılar yapılmış, kanizmasının kurulması lazım." önlemler alınmış ve denize girme Perakende kömür satan Necati yasaklanmıştı. Ayrıca varillerin Selim ise kantar oyunlan ve kalibir araya getirilip betonlanması te farklarından dolayı vatandaşlaiçin talimatlar verilmiş, bu işlem nn aldatıldığını doğruluyor. Köler varillerle temas edilmeden mür fiyatlarının bu denli artışmın vinçlerle yapılmıştır. Bunun dışın üreticilerin zammı ve piyasanın da alınması gereken ve alınmamış başıboşluğundan kaynaklandığını önlem yoktur. Uyarılara ve yasak belirten Necati Selim, şöyle devaın' lara rağmen, variller sahillere vur etti: "Bu piyasada sahtekârlık duğundan bu yana, varillerle te adeta serbesttir. Bugüne kadar mas halinde bulunan kişilerde bir binlerce insan aldatılmıştır. Ama takım sağlık bozukluklan gorül birisini gördünüz mü ki kömürden düğünde en yakın sağlık kurum şikâyetçi olmuş \e sonuç almış? larına gidilmesi gerekmektedir. Burada yuksek fiyatın hiçbir öneBundan sonra önemli olan, varillerin sızıntı yapıp yeraltı sularına kanşmasım engelleyecek biçimde ve yerde betonlanmasıdır. Yukanda da belirtildiği gibi bu konuda etut çalışmalan yapılmaktadır. Varillerin şu anda geçici olarak bulundukları yerlerde ise sızıntı veya hayati bi risk yoktur. Sahillerimize bu varilleri bırakan geminin kimliği konusunda da çeşitli araştırma ve soruşturmalar devam etmektedir. " mi yoktur. Bugün normal kömürün tonu kaloriferler için 6365 bin lira, perakende ise 70 bin liradır. Bundan aşağısı kurtarmaz. Bundan aşağısına pazaıiık yapan aldalılır. Onun için bundan aşağısına komür verene de şüpheyk bakmak gerekir." 02006 No'lu (.'lıliyelimi kuybetıiın Hukunuü/dur. IERRIS SAR1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle