19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
17 TEMMUZ 198* CUMHURİYET/15 Akupunkturla zayıflatan doktora otııır ödülü KONYA (AA) Akupunktur yönlemi ile fazla kilolu insanlan zayıflatan Dr. Ali Sezen'e, Uluslararası Medicina Alternativa Üniversitesi tarafından "onur ödülü" verildi. Dr. Ali Sezen, gazetecilere yaptığı açıklamada, 5 bin kişiye kulaktan akupunktur uyguladığını ve hastalan 1.5 ayda 20 kilo zayıflattığını bildirdi. Sezen, bu yöntemle, vücudun fonksiyonlannda herhangi bir değişiklik olmadığıru, tedavi sonunda da, haslalann yeniden fazla yeme ihtiyacı hissetmediklerini anlattı. Sezen, 576 kişide mide ülserini tedavi ettiğini, çocuğu olmayan 28 kadını da çocuk sahibi yaptığını anlattı. Akrep kentinde serum yok ŞANLIURFA (Cumhuriyet) Türkiye'nin akrep serumu hammaddesinin önemli bölümünü karşılayan Şanlıurfa'da havalann aşırı derecede ısınmasıyla artan akrep sokmalarına karşı, 70 bin sigortalının tedavi merkezi olan SSK Hastanesi'nde akrep serumunun bulunmadığı ortaya çıktı. Can güvenliğinin kalmadığını belirten akrep avcıları, bu sezon akrep toplayamayacaklarını söylediler. Türkiye'nin en çok akrep bulunan kenti olarak bilinen Şanlıurfa'dan, Ankara'daki Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsü'ne her yıl 100 binden fazla akrep, serum yapılmak üzere gönderiliyor. Kaliteli olması nedeniyle tercih edilen Urfa akrebi, geçimlerini bu yolla sağlayan 200 kadar "akrep avcısı" taraftndan kentin kenar mahallelerinde avianıyor. Amerika'lı 31 yaşındaki Steve Nel' lis'in dünyanm en şişman insanı olup olmadığı bilinmiyor ama bu alanda en ön sıraöakıler arasında yer aldığı kesin. Tamamı tamamına 313.5 kılo gelıyor Nellıs. Genç adarn derdine çare bulmak içın umudunu ABD'nin ünlü zayıflama uzmanlarından Dıck Gregory'ye bağlamış. Gregory'nin zayıflama kürünün başarılı olup olmadıgını ise zaman gösterecek. (Fotoğraf AP) Süperağırsıklet Hong Kong şemsiyeleıi da hemen herşeyin ticareti yapılıyor. BunlarrJan bin de Uzakdoğu'nun egzotik süs eşyalanndan yeşim taşı. Yeşim taşı tuccarları kendilerine açık pazar yeri olarak bir basket sahasını seçmişler. Ancak kavurucu güneşten korunmak içın basket sahasını bir şemsiye denizine çevirmişler. Bu şemsiyelenn altında yuzlerce yeşim taşı satıcısı değerli mallarını pazartamakla meşgul. ^TllfinİPrP fin7İİİlf NewYort(lu sulun O U I U I I I C I C y U £ I U A C a n e t t o n u n başlıcasorunu sülünlerinin 9 haftalık olmasından sonra birbirlerine saldırarak ciddi yaralanmalara neden olmalarıymış. Uzun sure düşündükten sonra bir çözum bulmuş ve bu özel gözlüklen genç sulunlere taktırmış. Sonra başarılı olmuş. Sulünler btrbirleriyfe kavgaya tutuşamıyorlarmış. (AP) yetiştiricisi Fred 'Yüzyılın Kaçakçılığı' ve Ciddiyet... (Baftara/ı I. Sayfada) Sunuş HABERLERİN DEVAMI Ara yerel seçim bilmeceye \ ^ | J Ç^g^ (Baftarafı 1. Sayfada) niz Baykal, "Ara yerel seçim konusunda Meclisi olağanüstü loplantıya çağırmayı düşiinroediklerini" söyledi. DYP Genel BaşkanYardımcısı Esat Kıratlıoglu ise, genel yerel secimlerin erkene alınmajinda ısrarlı olduklarını bildirdi. Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararından sonra yasal boşluk doğduğu için 136 beldede boş bulunan yerel yönetim organlan için seçim yapılamıyor. Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli karannda "geciktirilmeden yapılması" gerektiği görüşünü vurguladığı ara yerel secimlerin yapılabilmesi için TBMM'nin yeni bir yasa çıkarması gerekiyor. Ancak iktidar ve muhalefet partilerinin bu amaçla TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırmak eğilıminde olmadıkları belirlendi. Ara yerel secimlerin yapılmamasından yana olan ANAP, genel yerel secimlerin erkene alınabilmesi için anayasa değişikliği yapılması konusunda önümüzdeki günlerde muhalefet partileri ile temasta bulunacak. Bu konudaki temaslan, Başbakan Turgut Özal'ın yürüteceği belirtildi. Özal, hac dönuşü bu konuda muhalefet liderleri ile görüşmeler yapacak. ANAP'ın yerel seçimler için TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırıp çağırmama konusundaki tavn da bu görüşmeler sonrasında belli olacak. Bu görüşmelerin sonucuna göre özal, daha önce ANAP miUetvekillerinden alman imzaları TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırmak için işleme koyacak. Yerel secimlerin erkene alınması için anayasa değişikliğine karşı çıkan SHP ise, YSK'nın kararından sonra ara seçim için bir yasa çıkarUması konusunda TBMM'yi toplantıya çağırmayı düşünmüyor. SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal, bu konudaki sorular üzerine "Ara yerel secimlerin bir an önce yapılması gerektiğini" vurguladı. Baykal, Genel Başkan Erdal tnönü'nün daha önceki "Gerekirse TBMM'yi ara yerel seçim için toplantıya çağınnz" sözleri anımsatılarak, bu konuda ne gibi girişimlerde bulunacaklan sorulduğunda ise, "Anladığım kadanyla bize Meclisi olağanüstü toplantıya çağırmayı öneriyorsunuz. Biz Meclisi olağanüstü toplantıya çağırma gibi zorlamalar düşünmüyonız" diye könuştu. Deniz Baykal, bir başka soru üzerine de, ANAP'tan görüşme için henüz kendilerine bir çağrı gelmediğini belirterek, şunları söyledi. "Önerilerini bilmiyorum... Basınla haberieşme olmaz, çağnlan gelsin, oturur. göriişürüz, değerlendiririz. Biz siyasi partiler arasında diyalogdan yana bir partiyiz." SHP Genel Sekreter Yardımcısı Ali Topuz da yerel secimlerin erkene alınması için bir anayasa değişikliğini uygun görmediklerini belirterek, "Anayasada degiştirilmesi gereken daha ciddi konular var. Önce onlan değiştirelim" dedi. Topuz, yerel secimlerin 2 ay önce ya da sonra yapılmasının kamuoyuna bir şey getirmeyeceğini de söyledi. Öte yandan, DYP Genel Baskan Yardımcısı Esat Kıratlıoglu, yerel secimlerin erkene alınmasında ısrarlı olduklarını belirterek, bunun ANAP iktidarından bir an önce kurtulmanın yolu olduğunu bildirdi. Kıratlıoglu, "Millete açlık, sefalet ve sıkıntı veren bu hiikümetten kurtulmak, yerel seçimlerie mümkün olacaktır" dedi. Hükümetten ara yerel seçimlerle kurtulmanın mümkün olamayacağını kaydeden Kıratlıoglu, "Biz erken yerel seçimi 6 aydır istiyonız. Bunun için anayasa degişikligi yapılmalıdır. ANAP'ın bu konuda getirecegi öneriye evet demeye hazınz. Bunun için de hiçbir şartınuz yoktur" diye konuştu. A N A P iktidarının geçmişte kendilerinin yaptıklarının zekânm harcadığını, yeni bir şey yapmadığını da söyleyen Kıratlıoglu, TRT'yi de ANAP'ın genel başkanı yardımcılığı olarak niteledi. Kıratlıoğlu, "TRT bugün adeta bir GAZİANTEP (Cumhuriyet) 12 Eylül öncesinde adı çeşitli öldürme ve terör eylemlerine karışan Veli Cao Oduncu, Gaziantep E Tipi Özel Cezaevi'nde dün akşam sağ görüşu hükumlüler arasında çıkan kavgada falçata ile öldürüldü. Aynı olayda sağ görüşlu iki hükümlü de yaralandı. Alman bilgiye göre olay dün saat 19.30 sıralarında meydana geldi. Cezaevinde henüz belirlenemeyen bir nedenle sağ görüşlü hükümlüler arasında kavga çıktı. Koğuşta çıkan kavgada Veli Can Oduncu falçata ile öldürüldü, f { f , rrr» OdllIlCU Oduncu hastaneye kaldırılırken yolda öldü. Olayda Derviş Hıncal ve Adil Adsız adlı iki sağ görüşlü hükümlü de yaralandı. Gaziantep Valisi Hüsnü Tuğiu, kavganın sağ görüşlü hukümlüler arasında çıktığını ve olaya savcılığın el koyduğunu söyledi. Vali, soruşturmanın sürdürüldüğünu de kaydetti. Olaydan sonra cezaevinde geniş güvenlik önlemleri ahndığı, cezaevinin çevresindeki 150 metrelik alana kimsenin yaklaştırılmadığı öğrenildi. ABD'nin ünlü sanat dergisi Connoisseur'un temmuz sayısına kapak olan "Yüzyılın Definesi"n\ yurtdışına çıkartan ve pazarlayan kişilerden biri aynı zamanda Edip Telli (soyadını Telliağaoğlu'ndan Telli diye kısaltmış). Edip Telli'nin ağabeyi Nizamettin Telliağaoğlu ise, ünlü "Karun Hazinesi"ri\ New York'taki Metropolitan Müzesi'ne satan kişi. Ve önceki gün Cumhuriyet'te yayımlanan bir başka haber: Antalya Emniyeti Mali Şube Müdürü Fahrettin Çakar, Cumhuriyet'te 2021 haziran günleri "Özgen Acar" imzasıyla yer alan haberleri ihbar kabul ederek, önemli bir tarihi eser kaçakçılığı şebekesini ortaya çıkardıklarını söylüyor... • Anadolu tam bir tarih hazinesi. Bugün Türkiye'de tescil edilmiş 3 bin kadar antik kent, 5 bin kadar insan yerleşmesi görmüş mağara, 5 bin höyük, 10 bin kadar da tümülüs var. Osmanlı ve Selçuklu dönemı hariç, toplam 43 bine yakın antik noktanın vartığırtdan söz edilebilir. Tarih boyunca 38 uygarlık gelmiş geçmiş Anadolu'dan. Şu anda Türkiye'de Yunanistan'dakinden çok eski Yunan, İtalya'dakinden çok Roma eseri var. Bu kadar zengin tarihsel geçmişi olan topraklar üzerinde, sayısı 43 bini bulan antik noktada gerekli bilimsel araştırmayı yapmak, tek tek kazıp bunları gün ışığına çıkartmak, restore edip korumak ve bunlarta ilgili bilimsel yayınlar yapmak, değil Türkiye'nin, ABD'nin bile üstesinden gelemeyeceği kadar büyük bir iş. Gerekli çalışmanın resmi ve bilimsel kanallardan yürütülmesi neredeyse olanak dışı oldukça ve özellikle dış pıyasalarda antik sıkkelere, heykellere ve diğer eserlere yönelik büyük talep vartığını sürdürdukçe kaçakçılık ister istemez devam edecek. Antik sikkeler, son yıllarda ABD'de hisse senedi gibi yatırım aracı olarak görülüyor. Bu büyük talebi karşılaşan ülkelerin başında Türkiye geliyor. Türkiye'yi Suriye, Lübnan, İran ve Irak ile Güney Amerika ülkeleri izliyor. Metropolitan Müzesi eski müdürterinden Thomas Hoving, eski eser kaçakçılığı için "Kokain kaçakçılığında Kolombiya neyse, yasadışı antika ticaretinde de Türkiye odur" diyor. Sadece bu sözler bile, konunun Türk hükümeti tarafından ne kadar ciddiye alınması gerektiğini vurgulamaya yeterli sayılabilir. Bugünden başlayarak bir hafta boyunca yayımlayacağımız özgen Acar'ın "Yüzyılın Kaçakçılığı" adlı yazı dizisinde konunun önemi ve hükumetin alması gereken önlemler sıralanacak. Dileğimiz. hükumetin eski eser kaçakçılığına Antalya Mali Polisi'nin yaptığı gibı ciddiyetle eğilmesi ve bu tarih soygununun son bulması. (Baftarafı 1. Sayfada) çogunlugu Likya sikkelerinden oluşan bir define bulunmuştur. O zaman köylülerden bunu 200 mılyon liraya alan tstanbullu kaçakçılar bu defineyi >urtdışında 800 milyon liraya satmışiar. Acabs Sayın Genel Müdür'ün bu olaydan haberi var mı?" Kürsüye gelen Genel Müdür Dr. Nurettin Yardımcı ise 1984 yılındaki bu olaya karşılık kendisinin 1970'lerin başında Elmah'da bir arkeolojik kazıda hükümet temsilcisi olarak bulunduğunu anımsatarak "Aralannda eski E1ınalı Belediye Başkanı Hasan Sanbaş'ın da bulunduğu bir kaçakçı gnıbunu yakalatmıştım. Herhalde bu da onun işi olmalı..." demekle yetindi. Dinleyiciler, Genel Müdür'ün bu olayı ilk kez orada öğrendiğini sandılar. Konferans bitince konunun meraklısı bir gazeteci olarak önce Prof. Dr. Bayrutluoğlu'nun yanına giderek olay hakkında daha aynntı istedim. Kürsüde söylediklerine ekleyeceği bir başka bilgisi olmadığını söyledi. Bu kez Dr. Yardımcı'ya yanaştım ve konu hakkında "gerçekten başkaca bilgisi bulunmadıgını" öğrendim. Elmalı'dan kaçınlan define olayı ile ilgili o günkü haber yalnızca "Cumhuriyef'te Erhan Akyıldız imzası ve "Dmalı'dan 800 Milyon Liralık Define Kaçınldı" başlığı ile yayımlandı. Bundan sonra hiçbir Türk resmi makamı, nereden geldiğini bildiği halde, bu definenin rıereye gittiğini ne araştırdı ne de soruşturdu. Yalnızca, Sayın Asgari'nin konferansını izleyen Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçıük Dairesi Başkanlığı'nda görevli ve arkeoloji eğitimi görmüş bir komiser, amirlerine toplantının kısa bir raporunu verdi. Rapor, dosyasına kaldırıldı. Oysa Dr. Asgari'nm bu konferansından yaklaşık bir ay kadar önce dünyaca ünlü 36 numizmatın (sikke uzmanı) tngiltere'de Oxford Üniversitesi'nde bir sempozyumda bir araya geldiğini ve sadece bu definedeki sikkelerin bilimsel değer ve önemini tartıştıklarını daha sonra üzülerek öğrenecektim. Buna karşılık, Anadolu tarihinden sorumlu Türk Tarih Kurumu'nun konferans salonunda konu ile ilgili Türk yetkililer ise daha henüz (Elmalı'da 1984 yılında bulunan) bu definenin Türkiye'den yurtdışına gerçekten ka çınlıp kaçırılmadığını 1986 mayısında tartışıyorlardı. Anadolu'nun tarihi ve kültürel varlığının önemli bir parçasını olusturan ve (o gün için) 800 milyon liraya satıldığı söylenen bu önemli definenin o anda nerede olduğunu hiçbir Türk yetkili çıkıp değil ilgilenip görevini yapmak, merak dahi etmediği için (tıpkı öteki antika kaçakçılık olaylannda adet oldugu üzere) herhangi bir dosya açılmıyordu. 20 Mayıs 1986 günü bu konferansta ilk kez öğrendiğim bu olayı bir gazeteci olarak kendime iş edindim. Definenin kendisi olmasa bile, en azından izini bulmak amacıyla tek başıma yola çıktım. tlk durağım Antalya'nın Elmalı ilçesi oldu. Son durağım da Amerika'nın Boston kentindeki banka kasalarıydı. tki yıl boyunca konu ile ilgili yerli ve yabancı olmak üzere resmi ve resmi olmayan az 200 kişi ile konuştum, yerli ve yabancı yüzlerce gizli ya da resmi belgeyi inceleme olanağını buldum. Bu arada, temmuz 1988 sayısında "Yüzyılın Definesi"ni kapak konusu yapmakta olan bir milyona yakın okuyucuya hitap eden Amerika'nın ünlü dergilerinden "Connoisseur"un yazıişleri müdürlerinden Melih Kaylan'a konunun Amerika'daki bölumü ile ilgili önemli ka^tkılanndan do' layı teşekkür ederim. Hiç kuşkusuz teşekkürlerin en büyüğü yeraltı dünyasının bilinmezliklerini bana açan resmi ya da resmi olmayan adsız dostlanma aittir. Onlar, kime neden teşekkür ettiğimi çok iyi bilirler. Şimdi, gelin Türklerin "EJmalı", yabana uzmanlann "Dekadrahmi", antika tüccarlarının "Yüzyılın Definesi" dedikleri bu definenin öyküsünü birlikte izleyelim. Özgen Acar / New York Nüfus cüzdanımı kaybettım. T Hukümsüzdür. öldürüldü ANAP genel başkan yardımcısı J \ JM gibi çalışıyor. ANAP'ın propagandadan sorumlu genel başkan yardımcısının işlevini göriiyor" dedi. ö t e yandan DYP için "kiiçnk kongre" niteliği taşıyan temsikiler meclisi, Süleyman Demirel'in başkanlığında bugün toplanacak. Temsilciler meclisinde Demirel, DYP teşkilatlarına "Erken yerel seçime hazır olun" çagrısında bulunacak. Temsilciler meclisine TBMM Grubu, Genel tdare Kurulu, Merkez Karar Kurulu, Merkez Disiplin Kurulu üyeleri, 67 il başkanı, ilçe ve belde başkanlan ile DYP'li belediye başkanlan katılacak. Bugün sürecek olan temsilciler meclisinde açılış konuşmasını DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel yapacak. KIMİJİK jmİT> 39 yıla mahkum Gaziantep Cezaevi'nde dün akşam sağ görüşlü hükumlüler arasında çıkan kavgada falçata ve şişle öldurülen Veli Can Oduncu, 12 Eylül öncesinin ünlu silahlı sağ eylemcilerindendi. Türkistan göçmeni ve ilkokul son sınıftan ayrılma Veli Can Oduncu'nun adı küçük yaşlarda duyulmuştu. 23 Temmuz 1978 tarihinde Zeytinburnu'nda eski arkadaşı Lastiktş üyesi Erol Doğan'ı "Sen komünist misin?" diyerek öldurmekten sanıktı. Veli Can Oduncu, Erol Doğan'ı öldürmek suçundan 24 yıl ağır hapis istemiyle yargılanırken 2 Kasım 1978 tarihinde 12 ülkucü arkadaşı ile birlikte Bayrampasa Cezaevi'nden kaçmıştı. Ülkücu Ferhat Tüysüz, Ali Oguzhan Cengiz, Mehmet Koçak, Fual Çalalbaş, Nizameltin İşçi, Ömcr l var, Yusuf Arpacık, Mustafa Yılmaz, Vedat Kasımlar, Halil Güven, Murat Güier ve İsmail Erdogdu ile birlikte kaçan Veli Can Oduncu, yaklaşık 3 ay sonra Zeytinburnunda bir evde yakalanmıştı. Veli Can Oduncu 7 Şubat 1979 gunü Zeytinburnu Yenidoğan Mahallesi 48. Sokakta 116 nolu Huseyin Çelik'e ait eve sabaha karşı yapılan baskın sırasında 10 arkadaşı ile birlikte yakalanmış, kaldıği odada ele geçen tabancaların kendisine ait olduğunu söylemişti. Bu yakalama olayından iki hafta kadar önce yine Zeytinburnu'nda bir Bayramına denk gelen uzun tatil sabıkalı ile Pakistanh bir kişi, kenden kaynaklandığını soylediler. dilerini Veli Can Oduncu'nun soythracat, ocak ayında bir önceki duğunu semt karakoluna bildiryılın aynı ayına göre yüzde 37.5 mişlerdi. oramnda artmış, bu oran şubatCezaevinden kaçtıktan sonıa ta yüzde 51.2, martta yüzde35.1. adı birçok silahlı gasp, soygun, yanisanda yüzde 44 olmuşıu. ralama ve Küçükçekmece'de bir Mayıs ayıyla birlikte sanayi kişinin öidürulmesi olayına karıürünleri ihracatı, bir önceki yılın şan Veli Can Oduncu'nun 10 Temaynı ayına göre, 15 aydır ilk kez muz 1979 tarihinde ise PaşaTcapıgerileme gösterdi. Yüzde 6.4 gesı Cezaevi'nde Madenİş üyesi bir rileyen sanayi ürünleri ihracatı işcinin öidürulmesi, ikisinin de ke670 milyon 985 bin dolar olarak sici aletlerle ağır yaralanması olagerçekleşti. 1987'nin aynı ayında yında da bulunduğu iddia edilmis715 milyon 746 bin dolarlık sana ti.Veli Can Oduncu Sıkıyonetim yi ürünü ihraç edilmişti. Mayıs Komutanlığı Askeri ayındaki gerilemeye karşın, ocakMahkemesi'nde mahkum olmuş, mayıs dönemi sanayi ürünleri ihbu cezası 18 Şubat 1981 tarihinde racatı bir önceki yılın eşdönemiAskeri Yargıtay 2. Dairesi'nce ne göre yüzde 38.4 büyüdü. 5 ayonanmıştı. 39 yıl ağır hapis cezalık ihracatın yüzde 80.7'lik bir bösına çarptırılan Veli Can Oduncu, lümünü sanayi ürünleri oluştur Gaziantep E Tipi Özel CezaevH du. Sanayi ürünlerinin toplam ih nde bulunuyordu. racat içindeki payı 1987 yılı mayıs ayı sonunda yüzde 77.1 idi. Yılın 5 aylık döneminde tarım ürünleri ihracatı yüzde 8.3 artarak 777.1 milyon dolara, maden ihracatı da yuzde 42.6 artarak 11.5 milyon dolara yükseldi. Yüzyılın kaçakçılığı ni günde en az bir tane olursa, yalKötümser bir tahminle bugün nız bu bölgede define avcılığının Türkiye'de yüzbin kadar "define boyutlannın büyüklüğünün yanı avnsı"ndan söz ediliyor. Bu raka sıra New Yorklu galeri sahibinin ma salyangoz ve mantar toplayıp sözlerinin doğruluğu ve bu yagma da tesadüfen sikke bulanlar dahil karşısında yetkililerin ilgisizliği de değildir. Bu rakam bu işi meslek kendiliğinden ortaya çıkar. edinen profesyonelleri yansıtmaktbrahim, günün birinde Baytadır. Eskiden bir söz vardı: "Her ram'dan bir metal dedektör alır. köyiin bir delisi vardır..." Şimdi ar Daha sonra mahkeme kayıtlarıntık Anadolu'da bu sözün yerine da beliKileceğine göre dedektörün "Her köyiin bir delisi ve iki anti bozulması üzerine bunu tamir etkacısı var" deniliyor. mek ve deneınek için Bayram da New York'ta konuştuğum bir Ibrahim ile birlikte Elmairmn Baantika galerisinin sahibi bu işin yındır köyüne gider. Deneme sıAtlantik'in öte yakasındaki duru rasında bakarlar ki gereçte bir bomunu şu sözlerle anlattı: "Hiç zukluk yoktur. Sapasağlamdır. kuşkun olmasın. Türkiye'den be Üstüne üstlük 1900gümüş sikkemen hemen her ay, ya bir define den oluşan "yüzyılın definesini" ya da bir beykel kaçınlıyor Arae de bulurlar. rika'ya. Senin bir kaç yıldır peşinElmalı'ya 8 km. uzaklıktaki Bade koştuğun bu define ise kuşku yındır köyünün eski muhtarı Ahsuz bunlardan sadece bir tanesi, met Ali Şentiirk (58) ise 18 Nisan ama kesinlikle en önemlisi... Çiin 1984 Cuma günü başından geçen kii gerçekten yüzyılın defınesi..." bu akıl almaz olayı bana şöyle anlattı: (hoftarufi 1. Sayfada) yordu bunu. Bayramia birlikte hemen tbrahim'in yanına seyirttik. tbrahim dedektörü bir kaç metre ötede denedi, ses kaybolmuştu. Eski noktaya tekrar getirdi. Vınlama yeniden duyuldu. Oldugu yerde biraz dolaştırdı. Sesin geldiği en guçlu noktayı once şöyle araklannuzın ucuyla, sonra ellerimizle eşelemeye, kazmaya başladık. 15 cm. derinlige bımiştik ki ağzı pulluk tarafından yanlmtş bir toprak küp ve içinde cil çil parlayan gümüş sikkeleri gordük. tbrahim cebinden çıkardıgı bir çıkına bunlan sarmaya başladı. Bu arada 3040 cm ötede, küpün kırık parçalan ile birlikte öteki sikkeleri de çıkardık." Şentürk o an "muhtarlıgını" arumsamış olacak ki tbrahim ile Bayram'a "Hadi Elmalı'ya götüriip defineyi kaymakama teslim edelim" demiş ve "Sen deli misin? Ağzını açarsan temizleriz" yanıtını alnuş. Çoban köpeğinden Vınlayan milyarlar Arabaya atladıklan gibi doğruelektroniğe "Köyiin tek taşıt aracı benim. ca tbrahim'in Elmalı'daki evinin Kıdemli bir define avcısı bu sekHastası olana, düğiinü olana ara yolunu tutmuşlar ve bu arada abtördeki son 10 yülık teknolojik debamla yardım ederim. Bu iki kişi lası Ayla, sikkeleri bir plastik leğişimi şöyle anlattı: de bir gün bana gelip arabamla ğen içinde yıkamış. Heyecandan 1 "1970'li yıDara kadar define ya kendilerini Elmalı'ya bırakmamı kendileri de zaman zaman Ayla da hazine olduğundan şüphe ediya temizleyip kurulama işinde yaristedilcr. Yolda Elınalı'ya giderken len yerde geceleri kazma kiirekli köye niçin geldiklerini sordum. dım etmişler. kaçak kazı yapar, define aranırdı. tbrahim dört yıl sonra o andaSığır almak istediklerini ancak Bunun için kaçak kazı yapılan yefiyatta anlaşamadıklannı söyledi ki durumu şöyle anlattı: ri n cevresine iki üç tane çoban kö"Belki sikkeleri 10 kere saydık. ler. Sıgırlan almak istedikleri kipeğini giivenlik önlemi olarak koşinin adını açıklayıp tanesini 60 Tamı tamına 1900 adetti. Ne bir yardık. Oysa şimdi devir değişti. bin liraya vennek istedigini ancak eksik ne de bir fazla... Hepsi gii'Metal dedektör' denilen ve top kendilerinin bu fiyaü begenmedik rnüşrii ve hiç kullanılmamışlardı. rağın 4050 cm altındaki madeni lerini de anlattılar. Ancak biz küpü oldugu gibi lopcisimJeri bulmaya yarayan aleüerie Bir yandan arabayı kullanırken, raktan çıkarmayıp kırdığımız için önce definenin yerini belirtiyor ve öte yandan kafamı onlara dogru bazı döküntü yapraışız. Bizden ancak ondan sonra kazıyortız. çevirdim. 'Daha önceki gün o ki sonra bazı arkadaşlar burada Böylece boşu boşuna zaman kayşiye sığırbaşına 100 bin lira teklif 1015 tane Makedonya, Taşoz, betmiyor, aynca yorulmuyoruz. ettim de bana vermedi. Siz bu hi Ukya, vs. sikkeleri bulmuşlar..." Üsteiik kazılan da artık geceleri kâyeyi benim külahıma anlatın. 18 Nisan 1984'te gün ışığına çıdegil, güpegiinduz yapıyoruz. Gerçek niyetiniz nedir?' diye sor kan "yüzyılın definesi"nde tırnak Çiinkü halk bandı telsizleri ile do dom." bUyüklüğünden tutun da başparnanmış arkadaşlarımız kolluk Eski muhtar Ahmet, bu soru mağınızla işaret parmağınızı uç gaçleriae karşı çoban kopeklerinya Ibrahim ile Başbuğ'dan şu ya uca birleştirdiğinizde oluşacak den daha iyi erketelik yapıyor." halkadan dahi büyük ve üzerinde nıtı aldığını söyledi: Günde bir dedektör "Anlaşıldı... Bu hikâye tutma baykuşundan aslanına, keçisinden dı. Dayı, gerçegi senden saklama boğasına, güneşinden. testisine onarımı yalım. Sen iyi bir adama benziyor kadar değişen ceşitli kabartma reIşte bu define avcılarından biri sun. Biz antikacıyız. Biz iki giin sim ve yazıların bulunduğu bu güde Antalya'nın Elmalı ilçesinden dür bu yörede define aradık. Bu müş sikkelerin kaderi kaymakamIbrahim Başbuğ'dur. 43 yaşında lamadık. Define bulabileceğimiz lığa gidilmediği için daha o cuma günü çizilmişti. ki tbrahim, Bmah'da yedi odada bir yer biliyor musun?" 20 yataktan oluşan bir otelciğin de Bunlar ne Antalya Müzesi'ne ne Ahmet'in aklına, bir kaç yıl önsahiplerinden. lbrahim'in bana ce karayolu yapımı sırasında bir de yeni kurulmakta olan Elmalı söylediğine göre "13 yaşından beri dozercinin hazine bulduktan son Müzesi'ne gidecekti. Bu kez Babu işin" içinde. ra işi bırakıp kaçması olayı gelir. yındır köyünde toprakaltı yerine Bir başkası ise Antalya'da be Ahmet öyküsünü şöyle sürdürdü: bu kez Boston ve Zürih'teki şifrelediye işhanında TV ve radyo ta"Dozercinin bulduğu antika li banka kasalanna göraülecekti. mirciliği yapan 34 yaşındaki Bay olayı, hemen benim tarianın yaram Sungur'dur Bayram, günün nında olmuştu. Kendilerine bu YARIN: Bir kiiçuk antik sikke Anf birinde Burdur'un Bucak ilcesin olaydan söz ettim. Daba sonra bi tal) a Müzesi Miidiirii'nün bir aylık de ünlü bir kaçakçının kendisine zim tartaya gittik. Ben su kanal maaşı. tamir için getirdiği bir "metal lannın vanasını kapatırken, Baydedektörii" sökerek elektrik dev ram da domates ekmek yiyor ve resinin planını çıkartır. Hong Ibrahim ise az ötemizde dedektöKong mali bir elektronik "enteg rii deniyordu." re"yi de kendi yaptığı araca takaTamı tamına 2449 yıl önce görak yerli mali dedektörlerinden mülduğü daha sonra Numizmatilki olmasa bile birini imai edelarca (sikkebilimcilerce) belirleneMeral Tolluoğlu rek Türk sanayiininyanı sıra defıcek olan 26.3 kilo ağırlığında ve 1000 üra (KDV içinde) neciliğine de önemli katkıda bugün müzayede değeri 14 milyar Çağdaş YayınUtn Türkocağı bulunur. lira olan "yüzyılın definesi"nin yeCad. 3941 Cağaloğluhtanbul Kendisi bana "Bir yabancı de niden gün ışığına çıkışındaki hedektör firmasının Antalya temsil yecanı Ahmet Ali Şentürk olay yePARLAMENTONU1V ciliğini aldıgını" soyledikten son rinde, ancak bu kez soğukkanhra "Şimdi ayda 30 kadar dedek lıkla şöyle anlattı: BOYUTLARI tör tamir ediyonım. Allah bereket "Ibrahim dedektörü denemeye Rahmi Kumaş versin" diye de ekledi. başlayalı daha iki dakika bile ol1000 lira (KDV içinde) Antalya yöresinde sadece bir mamıştı. Aletten birdenbire bir Çağdaş Yaymlan Türkocağı tek TV tamircisinin onardığı de vınlama sesi geldi. Hepimiz şaşırCad. 3941 Cağaloğluhtanbul dektörlerin sa>ısı ayda 30 adet, ya dık. Dogrusu hiç kimse beklemi Dıracat hız kesti Ekonomi Servisi thracat durakladı. Yılbaşından bu yana aylar itibariyle yüzde 30'lardan fazla artan ihracat mayıs ayında hız kesti. 825.1 milyon dolar olarak gerçekleşen mayıs ayı ihracatı bir önceki yılın aynı ayına göre sadece vüzde 1.3 oramnda artış gösterdi. Nisan ayında 1 milyar doların üzerinde gerçekleşen ihracat mayıs ayında 825.1 milyon dolara düşerek son 9 ayın en düşuk düzeyinde gerçekleşti. Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı yetkilileri, mayıs ayı ihracatının düşük çıkmasını, uzun süren Şeker Bayramı tatiline bağladılar. Devlet tstatistik Enstitusü (DtE) iki haftalık bir gecikmeyle mayıs ayı dış ticaret rakamlarını açıkladı. Mayıs ayında 825.1 milyon dolarlık ihracata karşılık, ithalat 1 milyar 187.4 milyon dolar, dış ticaret açığı da 362.3 milyon dolar oldu. Mayıs ayıyla birlikte yılın beş aylık döneminde gerçekleştirilen ihracat 4 milyar 636.1 milyon dolara ulaşın.en, ithalat da 6 milyar 12.7 milyon dolara çıktı. Buna göre dış ticaret açığı da 1 milyar 376.6 milyon dolar oldu. Geçen yılın aynı dörıemine göre, ilıracat yüzde 32.3, ithalat yüzde 22.9 oramnda artarken, dış ticaret açığı yüzde 1 geriledi. Geçen yılın ilk beş ayında ihracat 3 milyar 503.1 milyon, ithalat 4 milyar 894.2 milyon, dış ticaret açığı da 1 milyar 391 milyon dolar olarak belirlenmişti. İthalat rakamlan ise bayram tatilinden etkilenmedi. İthalat, mayıs ayında yuzde 22.3 arttı. Bu rakam ocakta yuzde 21.6, şubatta yüzde 13, martta yüzde 34.4 ve nisan ayında yüzde 23 olmuştu. 5 aylık dönemde ithal kalemleri içinde hammadde ithalatı yüzde 25.2'lik bir artışla 4 milyar 63.8 milyon dolara, yatırım maddeleri ithalatı yüzde 21.6'lık artışla 1 milyar 509.5 milyon dolara, tükeHazine ve Dış Ticaret Müste tim maddeleri ithalatı yüzde şarlığı yetkilileri, mayıs ayında ih 8.3'lük artışla 439.4 milyon dolaracattaki duraklamanın Şeker ra ulaştı. Evren bugün IstanbulVla ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Kenan Evren, bugün Istanbul'a gelecek. Cumhurbaşkanlığı Basın ve Halkla tlişkiler Müşavirliği'nden verilen bilgiye göre Evren, yaz dönemi çalışmalarının ikinci bölümünü tstanbul'da Cumhurbaşkanlığı Trabya Köşkü'nde sürdürecek. Evren, dün Başbakan Turgut Özal ile bakanlığa yeni atanan Devlet Bakanı Kâmran İnan, Adalet Bakanı Mehmet Topaç ile Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı olan Nihat Kitapcı'vı kabul etti. TİYATRO • GÖSTERİ • SİNEMA YH. B. BERTOLUCCI PERA 146 97 38132 64 26 ÎMPARAIim 13. NAFTA Osmanbey G U İ . . . 147 g6 65 Suadiye ATLANTİK .... 355 43 70 16. HAFTA R 0 K R ! DE NIM3 GFBARO DEPAROIEU »OMINIOUE SANDA JOANBAEZ "Recently" • BeyoğluEMEK1448439 Z.HAFTA . DUNYA SİNEMASI Kadıköy SUREYYA 336 06 8? 2 0015 15 1 8 30 21 30 HarbiyeAS . 1 4 7 6 3 1 5 1200 1500 1B00 BABAM NURULLAH AE4Ç 2. HAFTA SANAT FtLMLERİ HAFTASI SİNEPOP SİNEMASImU Ayrı BirDünya 7 (. BARBARA HERSHEY / JODHI MAY/ L1M0A MVUSI) AWorltl Apart/ BEYIN YIKAMA * \nkjra I I ilm Vnlij>i"nd<iı Yön:ALAN PARKER 14 151845 143 70 71 W Sransınd» YARATIfilK DÖHUŞÜ (ALIEHSI BRAINWASH YönCHRIS MENGES , CANNES 19SB \ : JURİBÜYOK i 'J'j ÖDULÜ f 120014 1516.30184521 00 I ÇILGIN M A D O N N A s/vı\s///;//ı;n I 12001630 14993 61 . I 1 4 * S « n s ı r l s «MADEUS 1 » ' ' İ O T " . HABER1ER (BROADCAST NEWS) 2O 1 «jnnd ŞEYTAN Ç1KMAI1 [AMCEL HEART) CANNES 19*8 ' EN IYI KAOıN O ' ^ \ GENÇ YONETMENLERIN İLK FİLMLERI B.Uılı 100C T l 15 T e m m u z C u m a M0DASİNEMAS/ 3370128 4 23 TEMMUZ '88 /K1RLANG1Ç FKTINASI/Anlla CANDEMIR ŞişliSlTE 147 69 47 Wl 12 00 14 15 16 30 18 45 21 30 14 T e m m u 2 P e r s e m b e (HER5EYE RAÖMEN/Orhan OÛUZ 16 T e m r m u C u m a n e s ı 'HEKSEYE RAĞMEMKiRiJıNac FIRTINASI 'SON URFA1JJCAĞDA5 BİR KÖLE 17 T e m m u z Pazar I Genc ıdev>a 5lsnoU!D£SlM BEHlMı A5KJS İLK YAKISI Genc »«nenner TAN1ŞIYOI!' Seamlar I) 0 0 1 3 1 S'l6OOı1900^21 30 NECtP H1ZARC1 Kadıköy KADIKOT 337 74 00 12oo 1415 16» 18« 2V5 Tıyalro Snema Gösteri Duyurularınız için 146 9738
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle