19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 Yasadışı greve teşvik iddiası HABERLER 14 TEMMUZ 1988 8 yıl önce gözaltına alınan DevSolcu için "işkencede öldü " iddiası Türklş yöneücüeri yargıönüne çıktı ANKARA (Cnmhuriyet Biirosu) Türklş Yönetim ve Başkanlar Kurulu üyelerinin eylem kararları nedeniyle yargılanmalanna dün Ankara 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Turklş Yönetim ve Başkanlar Kurulu'nu oluşturan 42 kişi hakkında Ankara Curnhuriyet Savcılığı 10 Şubat 1988 günü başkanlar kurulunun aldığı eylem kararları ile ilgili olarak dava açmıştı. Ankara Cumhuriyet Savcısı, iddianamesinde Türktş Başkanlar Kurulu'nun aldığı "ön uyan niteliginde yurt düzeyinde 2 saatlik iş başında ve iş saatlerinde oturma eylemi, yurt diizeyindeki türa işyerierinde iş durdurulması" kararlarının yasadışı greve teşvik suçunu oluşturduğunu iddia etti. Sava Türklş yöneticilerinin bir aydan 3 aya kadar hapis, 30 bin liradan 80 bin liraya kadar ağır para cezasına çarptınlmalarını istedi. 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dün başlanan duruşmaya 20 Türklş yöneticisi katıldı. Türklş Genel Mali Sekreteri Çetin Göçer, Teksif Genel Başkan Yardımcısı Necdct Inandıoglu, Ağaçlş Genel Başkanı Güral Erçakır, DemiryolIş Genel Başkanı Mehmet Acıdereii, Sağlıklş Başkan Yardımcısı Yusuf Çdik, Çimsetş Genel Başkanı Tamer Eralan, Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek, Selüloztş Genel Başkanı tsmail Önay, Likatlş Genel Başkanı Ahmet Kurt, Tarımtş Genel Başkanı Gazanfer Akçin, Şekertş Genel Başkanı Hikraet Akan, Basıntş Genel Başkanı Ali Ekbcr Güvenc, Teslş Genel Sekreteri Mahmul Özonur, Harbtş Genel Başkanı Kenan Durukan , Basisen Genel Başkanı Metin TiryakiogJu, Genel Madenlş Genel Başkanı Mehmet Tezer, Tütis Genel Başkanı VurdaJ Şenol, Petroltş Genel Başkanı Miinir Ceylan, Petrollş Genel Sekreteri Hüseyin Dogdu. Bass Genel Başkanı Tamer Sonalp dün duruşmadaki ilk ifadelerinde, savcılığa verdikleri ilk ifadeleri yineleyerek iddianamede yer alan suçları işlemediklerini bildirdiler. Polise savcılık soruşturması ğGözaltına alınan oğlu Hayrettin Eren'in izini Ihiçbir yerde bulamayan Kemalettin Eren, ^İSıkıvönetim Komutanlığı ve Milli Güvenlik y Konseyi'ne birçok kez başvuruda bulundu. Sonunda sıkıyönetimin kalktığı tstanbul'da, savalığa yaptığı suç duyurusu işleme kondu. SULEYMAN SARILAR Istanbul Cumhuriyet Savcılığı DevSol üyesi olduğu gerekçesiyle 1980 yılında gözaltına alındıktan sonra kaybolan Hayrettin Eren'le ilgili olarak, lstanbul Emniyet Müdürlüğu hakkında sonışturma açtı. Sekiz yıldır çocuklannın akibetini araştıran Eren ailesi, Ha>Tettin Eren'in "işkenceyl« öldiirüldüğünu" öne sürüyor. lstanbul Emniyet Müdürlüğu Siyasi Şube Ekipleri 20.11.1980 tarihinde gerçekleştirdikleri bir operasyonda Ahmet Öztiirk, Şaban Aslan, Nusret Aydeniz, Ahmet Ok, Turgut Karataş ve Fevri RakıcTyı gözaltına aldı. O zaman Olay Hayrettin Eren'in kendilerinden bir gün sonra fgözaltına alındığını bildiren sanıklardan Ahmet Ok Ahmet Öztürk'ün davalarmı aydınlatacak r bilgilerin Eren'de bulunduğynu bildirmeleri ve bu nedenle de mahkemeye birlikte getirilmelerini istemeleri sonucu ortaya çıktı. lettin Eren, Sıkıyönetim Komutanlığı'na 14.02.1983 tarihinde verdiği dilekçede oğlu Hayrettin Eren'den 20.11.1980 tarihinden sonra bir daha haber alamadıklannı bildirdi. Oğlunun 20 gün Siyasi Şube'de gözaltında tutulduğunu, otomobilinin de Siyasi Şube'de kaldığuıı vurgulayan Kemalettin Eren, oğlunun bulunması için gerekli işlemin yapılmasını istedi. Sıkıyönetim Komutanlığı'na başvurulanndan bir sonuç alamayan Kemalettin Eren Milli Güvenlik Konseyi'ne başvurdu. Milli Güvenlik Konseyi Genel Sekreterliği'nden 23.8.1983 tarih ve Siyasi Şube Müdürü olan Tayyar likte mahkemeye çıkartümasını isSever imzalı 17.12.1980 tarihli ya tedüer. Ahmet öztürk 19.10.1981 zıyla 1. Ordu ve lstanbul Sıkıyö tarihli dilekçesinde Sıkıyönetim netim Komutanlığı'na gönderilen Mahkemesi'nden Hayrettin sanıkJar 26.12.1980 tarihinde tu Eren'in bulunmasını isterken, tuklandılar. (3) Nolu Sıkıyönetim Hayrettin Eren'in, "Kemal" takMahkemesi'nde haklarında dava ma adını kullandığını ve Siyasi açılan sanıklar, mahkemede ver Şube'de birlikte ifade verdikleridikleri ifadelerde, Hayrettin ni belirtti. Eren'in kendilerinden bir gün Hayrettin Eren'in "34 F 6789" sonra 21.10.1980 tarihinde gözal plakalı otomobiliyle götürülerek tına alındığını ve birlikte sorgu gözaltına ahndığını öğrenen ailelandıklarını belirttiler. si, oğullannın Sıkıyönetim MahSanıklardan Ahmet Ok ve Ah kemesi'ne çıkartılacağı günü yumet öztürk, daha sonra mahke larca beklediler. Ancak savcılığa meye verdikleri dilekçelerde, Hay ya da mahkemeye gönderilmeyen rettin Eren'in davalarmı aydınla Hayrettin Eren, babası tarafından tacak bilgilere sahip bulunduğu aranmaya başlandı. Hiçbir yerde nu, bu nedenle de kendileriyle bir oğlunun izini bulamayan Kema 06001745 sayıyla Kemalettin Eren'e gönderilen Tümgeneral M.Suat Eren imzalı yazıda, İçişleri Bakanlıgı'ndan alınan bilgiye yer verildi. İçişleri Bakanlığı'run 17.8.1983 tarihli yazısında, Hayrettin Eren'in DevSol militanı olduğu, öldürme, yaralama gibi eylemlere katıldığı, Sıkıyönetim tarafından aranan kişiler listesinde yer aldığı, ancak yakalanmadığı belirtildi. Yıllarca Sıkıyönetim Komutanlıği'na, savcılığına şikâyet dilekçeleri veren Kemalettin Eren'in istemleri bu makamlarca her seferinde reddedildi. Kemalettin Eren, Istanbul'da sıkıyönetimin kalkmasından sonra lstanbul Savcılığı'na avukatı Osman Ergin aracılığıyla yeniden suç duyurusunda bulundu. Osman Ergin, suç duyurusu dilekçesinde Hayrettin Eren'in siyasi polis tarafından gözaltına alındığını ve bunun Ahmet öztürk, Ahmet Ok, Turgut Karataş, Nusret Aydeniz, Şaban Aslan ile Fevzi Rakıcı'nın sıkıyönetim ifadelerinde de doğruladıklannı anlattı. Kemalettin Eren'in de otomobili Siyasi Şube'de gördüğünü kaydeden Avukat Osman Ergin, dönemin Siyasi Şube Müdürü Tayyar Sever ve öteki görevliler hakkında suç duyumsunda bulundu. Avukatın istemi üzerine lstanbul Soruşturma Savcısı Enver ö ı demir, lstanbul Emniyet Müdürl ü p ile Tayyar Sever hakkında soruşturma başlatü. Enver özdemir'e Siyasi Şube'den gönderilen yazılarda, Hayrettin Eren'in gözaltına alınmadığı öne sürüldü. Birlikte gözaltına alınan 6 saruğın ifadeleri doğrultusunda, Hayrettin Eren'in gözaltında kaybclmasını araştıran Enver özdemir'in sorumlular hakkında dava acacağı bildiriliyor, Bu arada sekiz yıldır oğlunu arayan Kemalettin Eren kendi üzerine kayıtlı olan otomobili Siyasi Şube'nin bahçesinde gördüğünü belirterek, "Bunca yıldır, otomobilimle ilgili ne vergi geldi, ne de trafikten bilgi alabildim. Oglumun gözaltında öldürüldügünu sanıyoruz. tşkenceciler hakkında yıllardır neden hiçbir şey yapılmadı?" dedi. BaykaVdan İran'a taziyet İSTANBUL (AA) SHP Genel Sekreteri Deniz Baykal lran Büyükelçiliği'nde açılan taziyet defterini imzaladı. Baykal, lran yolcu uçağıntnın ABD tarafından düşürülmesi nedeniyle açılan deftere "290 kişinin trajik ölümüne yol açan haksız saldırının derin üzüntüsü içindeyiz" diye yazdı. DYP Genel Başkanı Suleyman Demirel de taziyet defterini imzaladı. THY 29 temmuzda Amerika'da 8 yıl önce işkencede öldürülen Faruk Tuna'nın annesi duruşmada ağladı 'Oğlumu öldtirenleri bulun' lstanbul Haber Servisi Türk Hava Yolları'nın ABD seferleri bu ay sonunda başlıyor. "Airbus A310" tipi uçaklarla gerçekleştirilecek uçuşlar, lstanbulBrükselNew York şeklinde duzenlendi. THY Tanıtma ve Halkla Ilişkiler Başkanlığı 'ndan yapılan açıklamaya göre, 29 Temmuz 1988 Cuma günü, saat 12.15'te lstanbul'dan, ilk sefer gerçekleştirilecek. Haftada karşılıklı iki sefer olmak üzere cuma ve pazar gunleri yapılacak ABD uçuşlan Brüksel bağlantılı olacak. THY'nin New York uçağı, belirlenen günlerde saat 12.15'te Atatürk Havalimanı 'ndan kalkacak ve New York saati ile 18.10'da "Kennedy" Uluslararası Havalimanı'na inecek. 2 Ağustos 1980 tarihinde gözaltına alınan ve ertesi gün ölen ÎTÜ son sınıf öğrencisi Faruk Tuna'nın acısım hâlâ yüreğinde taşıyan anne Emine Tuna, mahkemedeki ifadesinde, "Oğlumu öldürdüler. Gencecikti o. Mühendis olacaktı. Ama onu öldürdüler. Katilleri bulun ve asın. Adalet yerine gelsin" diye feryat etti. Tatbikata uğurlama İSTANBUL (AA) Deniz Harp Okulu 3. sınıf ö'ğrencileri, Sokullu Mehmet Paşa okul gemisi ile, Akdeniz'de açık deniz tatbikatı yapmak üzere Tuzla'dan demir aldılar. 3 ağustosa kadar sürecek açık deniz tatbikatına çıkan gemide 195 öğrenci bulunuyor. Gemi, Tunus'un Tunus, Ispanya'nın Barselona ve Fransa'nın Toulon limanlarma uğrayacak. Öğrenciler, bu süre içinde gemi ve deniz yaşamını öğrenecekler. SEKA'da pasif direniş lsunbul Haber Servisi İTÜ son sınıf öğrencisiyken gözaltına alınarak işkence sonucu öldüğü öne sürülen Faruk Tuna'nın ailesinin beş yüdır uğraşarak açtırdığı davaya başlandı. Dava sırasında hıçkınklarla ağlayan anne Emine Tuna, "Oglumu öldürenleri bulun, asın onlan" diye bagırdı. lstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün başlanan 'işkence davaanda" bulunabilen tek sanık Sinan Yalçın'ın Erzincan'dan talimatla gelen ifadesi okundu. Sanık ifadesinde, Faruk Tuna'nın askerlerin dövmesi sonucu öldüğünü öne sijrerek, "ben o gün izindeydim" dedi. 2.8.1980 tarihinde gözaltına alınan ve ertesi gün ölen oğlunun tZMtT (Curahuriyet) SE acısım hâlâ yüreğinde taşıyan anne Emine Tuna, mahkemedeki KA'nın lzmit tesislerinde çalışan işçiler, toplusözleşme görüşmele ifadesinde, oğlunun öldürülmek için gözaltına alındığını söyledi. rinin anlaşmazlıkla sonuçlanmaHıçkınklarla ağlayan anne "Ogsını protesto için dün toplu halde lumu öldürdüler. Gencecikti o. viziteye çıkmaya başladılar. SEÜniversiteye gidiyordu. MühenKA'ya bağlı işyerlerinde çahşıp 10 dis olacaktı. Ama onu öldürdübin 200 işçi adına başlatılan topler. Katilleri bulun ve asın. Bunlusözleşme görüşmelerinde bir ca yıl sonra adalet yerine gelsin" yaklaşım olmayınca 2 temmuz güdiye feryat etti. nü tarafsız araa belirlenmişti. SEKA işçisi 1 temmuzdan itiBaba Bayrarn Tuna ise oğlubaren sakal bırakma eylemine başnun 2.8.1980 günü denize gitmek lamıştı. Dün de SEKA'nın lzmit için mayosunu giyip evden çıktıtesislerinde çalışan 400 kadar işçi ğmı, bir süre sonra da polis timiytoplu halde viziteye çıktı. Bu kole birlikte eve getirilip, evlerinin nuda açıklama yapan işçiler, "SEarandığını anlattı. Daha sonra KA işvereni kâgıda istediği gibi isoğlunu siyasi şubede ve askeri tediği zaman zam yapıyor. Öncehastanelerde aradığını söyleyen ki yıllartJa zarar eden SEKA şimdertli baba, şöyle konuştu:'. di kâr ediyor. tşçilik ucretinin ma"Haydarpaşa Hastanesi'ne gitliyete etkisi >üzde 3 dolayındadır. tira. Bir asker, polislerin ölü bir 100 bin lira maaşla yetinmemizi isgenç getirdiklerini, ancak komutiyorlar. Bu adalet midir?dediler. tanın almadığını söyledi. Numune Hastanesi'ne gittigimde ogluSEKA çalışanlanndan 5 kişinin mu ölu olarak buldum. Doktor dün akşam polis tarafından evlehastaneye ölü olarak getirildiğirinden alındığı ve bir süre emnini söyledi. Oğlumu oidürenleri şiyette gözaltında tutulduğu bildikâyet ettim ama sekiz yıl hiçbir rildi. Kahveci, ŞeyhH ziyaret etti BİNGÖL (Cumhuriyet) Devlet Bakanı Adnan Kahveci, bir ay aradan sonra yine ansızın geldiği Bingöl'de Nakşibendi Şsyhi Vahdetün Sönmez'i ziyaret etti. Bıngöl'e yapılacak yatınmlarla ilgili araştırmalar yapmak için geldiğini söyleyen Adnan Kahveci'nin temaslarım büyük bir gizlilik içinde yürütluğü gözleniyor. Aynca, ilçelere ve koylere yaptığı geziler sırasında Adnan Kahveci'nin büyük güvenlik önlemleh alınmasına karşı çıktığı dikkati çekiyor. Adli Tıp'tan raporu var S YIL UĞAAŞTI Istanbul'da yaklaşık 8 yıl önce gözaltına alınan Faruk Tunayı (küçuk fotoğraf) ışkenceyle öldurduğu ıddıasıyla hakkında dava açılan polis memuru Sınan Yalçın'ın gıyaben yargılanmasına lstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı Faruk Tuna'nın ailesinin beş yıl uğraşarak açtırdığı davaya müdahıl olarak katılan anne Emine Tuna ifade verirken gözyaşlarını tutamadı (Fotoğraf' Suleyman Sarılar) şey yapılmadı. Şimdi oglumun katilleri bulunsun." Müdahil avukat Ergin Cinmen ise mahkemeye verdiği dilekçede, Türk hukuk tarihinde en uzun süren soruşturma sonucu bu davanın açılabildiğini, ancak Faruk Tuna'yı yakalayan ve sorgulayan timde görevli polislerin bulunamadığını söyledi. Cinmen, "Emniyette görevli ve zabıtlarda imzalan bulunan polisler nasıl bulunamaz? Emniyet Müdürlüğu tespit edemedik di\or. Yoksa polis olmayanlar da mı sorguva kaülıyorlar?" dedi. Ergin Cinmen, zamanın emniyet müdürü Şükrü Balcı, ile Ankara Emniyet Müdürü Mehmet Ağar, lstanbul Siyasi Şube Müdürü Metin Günayın tanık olarak dinlemesini istedi. Faruk Tuna'yla birlikte gözaltına alınıp sorgulanan kız arkadaşı Ferhan Çinioglu'nun ifadesinde imzası bulunan polislerin de sanık olduklarını kaydeden Ergin Cinmen, davada bulunabilen tek sanık Sinan Yalçın'ın ışkenceyle adam öldürdüğünü belirterek tutuklanmasını istedi. Duruşmada tanık olarak dinlenen bekçi Ali Şan Dağdeviren ise, 1980 yılında Beşiktaş'ta görev yaptığını belirterek, Faruk Tuna Ue Ferhan Çinioglu'nun yakalanmasında görev yaptığını, daha sonra siyasi polise teslim ettiklerini anlattı. Mahkeme, tamklann dinlenmesi için duruşmayı ileri bir tarihe bırakırken, avukat Ergin Cinmen'in dinlenmesini istediği yeni tanıklarla ilgili olarak sonra karar verilmesinı ve tutuklama isteminin reddedilmesini kararlaştırdı. Faruk Tuna'nın işkenceyle öldürüldüğü 1980 yılında Adli Tıp raporuyla kesinleştikten sonra, savcılık tarafından açılan soruşturmada sekiz yıl boyunca, sorgulama timinde görevli polisler saptanamamış, her defasında emniyetten gelen yazılarda timin dağıtıldığı ve polislerin saptanmasının olanaksız olduğu bildirilmişti. Bu yıl ise, sorgulama timinde görevli Sinan Yalçın'ın adı verilmişti. Sinan Yalçın halen Erzincan'da görev yapıyor. Siyusi partilerin telefonu kesildi CEYLANPINAR (Cumhuriyet) llçede örgütlü siyasi partilerden ANAP, DYP ve DSP'nin telefonları borcundan dolayı kesildi. ANAP'ın 480 bin, DYP'nin 200 bin ve DSP'nin de 100 bin lira borcu bulunduğu ' öğrenildi. Şubat ayından bu yana telefon borçlarını ödeyemeyen üç siyasi partinin genel merkezlerinden para yardımı alamadıkları bildirildi. '2. Şubede bana işkence yapıldı' tstanbul Haber Servisi Günaydın Gazetesi şoförlerinden Lütfü Ertaş, tstanbul 2. Şube 1. Kısun'da görevli 3 polisçe evinden alınarak gözaltında tutulduğu 6 saat süresince kendisine işkence yapıldığını ileri sürdü. Polisler hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunan Ertaş, tek isteğinin "İşkence yokrur diyen Başbakan Turgut Özml ve Adalet Bakanı'na suçsuz bir insana işkence yapıldıgımn duyurulması" olduğunu söyledi. Şikayetçi Lutfü Ertaş önceki gün Cumhuriyet Savcılığı'na verdiği suç duyurusu dilekçesinde, kendisi ve kalp hastası 55 yaşındaki annesi Şunaz Ertaş'ın, Suni Şimşek isimli kişiyi ayağmdan yaraiayan ve bulunamayan kardeşi trfan Ertaş'ın nerede olduğunu sormak için polislerce evlerinden alınarak 2. Şubeye götürüldüğünü bildirdi. Annesinin sözlü ifadesi alınması sonrasında bırakıldığını belirten Ertaş, kendisine ağabeyinin nerede olduğunun sorulduğunu ve bu nedenle işkence yapıldığını anlattı. Ertaş, dilekçesinde "Gözlerimi siyah bantla baglayıp üzerimdeki gömleği ve ayakkabılanmı çıkartmamı ve ceplerimi boşaltmamı söylediler. Sonra yere yabrdılar. Bilek kalınlıgındaki sopa ile tabanlanma vurdular. Aynca sağ omzuma da vurdular. Sağ omzumda cop yarmsı kaldı. Kemiklerim çok ağnyor. Ayaklanmın altı da çok sızlıyor, yere basamıvorum. Aynı gün saat 16.30'da beni bırakırlarken, 'ağabeyin trfan'ı bul getir, yoksa seni yine ahr benzetiriz, daha beterini yapanz, 24 saat tutar, 2 saat bırakır, tekrar ahnz' dediler... Beni evimden alıp götüren, haksız yere kıyasıya döven 3 polis memurundan da şikâyetçiyim" dedi. Savcılığa yaptığı başvurudan sonra Adli Tıp'a sevkedilen Lütfü Ertaş'a, "Kıinl travmayla oluşmuş sağ omuz başında yüzeysei erezyon ve ekimoz tespit edildi, ayak tabanlannda subjektif agn şikflyeti vardır" denilerek 1 gıinlük rapor verildi. Lütfü Ertaş kendisiyle görüştüğümüzde de "Bir tek şey Utiyorum. tşkence yok diyen Başbakan Turgut Özal ve Adalet Bakam'nın suçsuz bir insana bile işkence yapıldığını duymalannı ve bilmelerini" diye konuştu. lhzarDuna görüşmesi ANKARA (AA) Devlet Bakanı Mehmet Yazar, TRT Genel Müdürü Cem Duna'yı ziyaret ederek, bir süre görüştü. Görüşmede, Basın Yayın Genel Müdürlüğu ile TRT arasmdaki işbirliği olanakları üzerinde duruldu. Yazar, görüşmeden önce yaptığı açıklamada, Basın Yayın Genel Müdürlüğü'nün yurtdışı haber akışmdan TRT'nin de faydalanmasını istediklerini bildirdi. Kartal Demirağh geceyurısı sorgusu Ankara DGM'ye saat 01.30'dagetirildi Özal'a suikast girişimındeyaralananlar "mağduruz " diyor İçişleri Bakanlığı'na dava TUNCAY ÖZKAN ANKARA Başbakan Turgut Özal'a silahlı saldırı sırasında polis kurşunlanyla yaralananlar İçişleri Bakanlığı aleyhine dava açıyor. Halen Numune Hastanesi'nde yatmakta olan yarahlardan Ahmet Atak ve Ahmet Agaç olay sırasında kendilerini vuran pohsleri teşhis edebileceklerini belirttiler. Atak ve Ağaç, hastane masraflannın çok ağır olduğunu ve tamamını kendilerinin ödediklerini söylediler. Başbakan Turgut Özal'a 18 haziran cumartesi günü düzeıılenen silahlı saldırıdan sonra, Ankara Numune Hastanesi'ne kaldırılan 15 hastadan 4'ü dışında hepsi taburcu edildi. Hastanede şu anda ANAP Çorum Milletvekili Nevzat Aksu, Ahmet Atak, Abmet Ağaç ile karnından 4 kurşunla yaralanan Gülseren Gören de halen tedavi görüvor. Hastane Başhekimi Dr. Yakup Ansan kendilerine gelen 15 yaralının tüm masraflannın hastalara fatura edildiğini bildirdi. Ansan, konuyla ilgili olarak şöyle konuştu: "Bu hastaların bizim için diger normal hastalanmızdan hiçbir farkı yok. Içlerinde SSK veya diger sosyal güvenlik kuruluşlanndan olanlann masraflarını kururalan karşılıyor. Öde>emeyecek ulanlar bize başvurduklan takdirde FakFukFon'dan da yardım alıyoruz. Bu arada Ahmet Atak adlı hastanın ilaç paralan çok pahalı olmasj nedeniyle hasUnenin 'Halk Sağlığı Koruma Derneği' bu ilaçlann parasının 200 bin lirasını karsıladı." Yaralılardan Ahmet Atak ile Ahmet Ağaç, hastanede alınan ifadeleri sırasında kendilerini vuran polislerden şikayetçi olduklarını "zor da olsa" yazdırdıklannı, hastaneden çıkar çıkmaz da İçişleri Bakanlığı aleyhine dava açacaklarını bildirdiler. Ahmet Atak kendisine ateş eden polisi teşhis edebileceğini de belirterek, şunları söyledi: "Bana ateş eden polisleri tanıyonım. Buradaki ifademi alan polise zor da olsa yazdırdım. Davacıyım. İçişleri Bakanlığı alevhine dava acacağım. Şu an maddi zorluklar içindeyim. Burada kaldığım sürece çalışamayacagıra için ailemin gecinebilmesi için 1979 raodel arabamı S milyon 250 bin liraya sattırdım. tki iğne yapılıyor. Birinin fiyatı 28 bin, ötekinin 19 bin lira. Ben bunlarla birlikte haslane masraflannı ödemekte çok zorlanıyorum. Daha uzun süre de hastanede kalacagız. Ayagımın alt kısmı tutmuyor. Bir dizi ameliyat daha gecirecegim. İfademizin alınması dışında kimse bi/i sormuyor." nin arayıp sordugu yok" diye konuştu. Ahmet Ağaç hastanede geçirdiği günler ve bu arada gelişen olayları şöyle anlattı: "Ben olaydan sonra buraya getirildim. Bir kere geldiler, ifademizi aldılar. Tüm hastane masraflannı refakatçi masrafımla birlikte ben karşılıyorum. Şu an 50 milyon içerdeyim. İstanbul'da işimin başında kimse yok. Alacaklılar, senet verdiklerim evune gidip gelraeye başlamışlar, haklılar, alacaklan var. Ancak bizi kimse arayıp sormuyor. 6 a> daha burada >ıatacağız. İçişleri Bakanlıgı'ndan davacıyım. Dava acacağım. ANAP'tan hiçbir yardım yok. Masraflanm agır." Oğlunu Bulgaristan'dan kaçırdı ANKARA (Cumhuriyet Büro du. Ancak bina dışında alınan güsu) Başbakan Turgut Özal'a si venlik önlemlerinde bir olağanüslahlı saldında bulunan Kartal De tülük gözlenmedi. DGM Savcısı mirağ olaydan 24 gün sonra dün Nusret Demiral, saat 18.00 sulaAnkara Emniyet Müdürlüğu'nden rında DGM'den aynlırken gazetesorgusu yapılmak üzere Devlet cilere Demirağ'ın binada olmadıGüvenlik Mahkemesi'ne getirildi. ğını ve DGM'ye getirilmediğini Devlet Güvenlik Mahkemesi Baş söyledi. Demiral, "Kartal savcısı Nusret Demiral, Kartal De emniyette" dedi. mirağ'ın DGM'ye getirilişini gizDemiral'ın ardından binadan lerken, savcı yardunalanndan Ül çıkan savcı yardımcılan Ülkü Coşkü Coşkun, Demirağ'ın DGM bi kun ve Tevfik Hanalar, gazetecinasında olduğunu ve savcılık sor lerin sorulannı yanıtlarken Ülkü gusunun yapıldığını, bugün sorgu Coşkun, "Kartal burada, ancak yargıcının karşısına çıkabileceği boşuna beklemejin, gidin yann ni açıkladı. sabah gelin, sabah belki sorgu yarKartal Demirağ'ın önceki gece gıcına çıkanlır" diye konuştu. saat 01.30 ile 02.30 arasında çok Kartal Demirağ'ın Ankara Emgizli bir şekilde DGM binasına ge niyet Müdürlüğu'nde 21 gün sütirildiği ve daha sonra bina için ren sorgusu sırasında aktardığı de ve çevresinde güvenlik önlem sözler üzerine yemin etmekten kaleri alındığı öğrenildi. Demirağ çındığı ve çok sinirli davrandığı ın gözaltına alındıktan 21 gün öğrenildi. Demirağ 18 haziran cusonra çıkarıldığı DGM savcılığın martesi günü saat 11.20'de Başbada, emniyetteki ifadesinde söyle kan Turgut Özal'a ANAP büyük diği şeyleri hemen hemen tekrar kongresinde silahlı saldırı düzenladığı belirtiliyor. lemiş ve kolundan yaralanmıştı. Kartal Demirağ'ın emniyet sor Demirağ kolundaki yaralar nedegulamasında kendisine yardımcı niyle bir hafta Numune Hastanekimsenin bulunmadığını ve olay si'nde kaldı. Daha sonra emniyeda örgüt bağlantısı olmadığını te getirilen Demirağ, burada sorsöylediği öğrenildi. Polisin sorgu guya alındı. 8 temmuzda da Karyu bırakmasında, olayda örgüt ve tal Demirağ'ın sorgu süresi 15 gün yardımcı kişi bağlantıları bulama daha uzatıldı. masının etkili olduğu ifade ediliDemirağ bugün sorgu yargıcma yor. Sorgulamalarda daha çok De çıkanldıktan sonra tutuklanarak mirağ'ın ruhsal yapısı üzerinde Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nduruluyor. de kendisi için özel olarak ayrılan Kartal Demirağ dün sabaha hucreye konacak. Edinilen bilgikarşı getirildiği DGM binasının lere göre Demirağ'a burada da içinde, siyasi polis tarafından çok Ankara Siyasi Şube polisleri gözsıkı güvenlik önlemleriyle koruu cülük yapacaklar. İZMİT (Cumhuriyet) Türkıye'ye daha önce iltica eden bir kişi, Bulgaristan 'daki oğlunu kullandığı TIR 'ın özel bölmesine gizleyerek Turkiye'ye geçirmeyi basardı. tstanbul Gaziosmanpaşa'da oturan Mustafa Özkan 8 yıldır uygulamayı düşündüğu planı önceki gece gerçekleştirdi. Bulgaristan 'a yaptığı son seferinde burada bulunan oğlu Engin Özkan 'ı (24) ikiye böldüğü akaryakıt deposuna gizledi. Heyecanlı bir yolculuktan sonra Yugoslavya 'ya ulaşan babaoğul, daha sonra RoRo ile Kocaeli'nin Derince Limanı'na indiler. Eroin kaçakçısı 2 Türk OFFENBACH (AA) Federal Almanya'mn Offenbach kentinde eroin kaçakçısı iki Türk bir kilo eroinle yakalandı. Offenbach polisinin verdiği bilgiye göre, adları açıklanmayan 41 ve 44 yaşlarmdaki Türklerin uluslararası bir şebekeye mensup oldukları belirlendi. Tutuklanan iki Türk 'ün uyuşturucuyu geçen yıl Münih 'te 3 kilo eroinle yakalanan bir Türkten aldıkları öğrenildi. Paralan çalındı Olay sırasında acil servise geldiklerinde üzerlerinde bulunan paraların çalındığını iddia eden Amet Atak ve Ahmet Ağaç, tüm aramalara karşın paralannın bulunmadığını söylediler. Ahmet Ağaç olay sırasında üzerinde bulunan 300 bin liranın yok olduğunu ve paranın nasıl kaybolduğunu belirleyemediklerini söyledi. Ahmet Atak da cüzdanında bulunan 65 bin lira ve arabasının anahtannın alındığını, anahANAP lstanbul delegesi Ah tar ve paranın bulunamadığını met Ağaç da müteahhitlik yap belirtti. Atak arabasının çilingir masına karşın ekonomık açıdan getirilerek açılıp satıldığım da olay sonrası çok zor durumda sözlerine ekledi. kaldığım ve 50 milyon lira zararYaralıların sağlık durumlanda olduğunu ifade etti. Ağaç, nın iyi olduğu açıklandı. Ancak "tsimin başında olmadığım için Ahmet Atak, Ahmet Ağaç ve senet verdigim kişiler evimin ka Gülseren Gören adlı hastalar bir pısına gitmeye başlamış. Kimse dizi ameliyat daha geçirecekler. Öğrenci yurduna turist akını İSTANBUL (AA) Yüksek öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'na bağlı Atatürk Öğrenci Sıtesi (AÖS) turistlerin akınına uğradı. tslanbul'da bu yıl nöbetçi öğrenci yurdu olarak belirlenen AÖS'te Türk öğrencilerin yanı sıra turistler de konuk olarak kalabiliyor. AÖS'e turistlere açıldığı son dört gün içinde 46 yabancı yerleşti. Çoğunluğu Alman oğrencilerden oluşan turist grubu, günde kişi başına 2 dolar öduyor. A ÖS 'e geçen yıl da turistlerin konuk edildiğini hatırlaıan yetkililer, Kredı Yurtlar Kurumu 'na başvuran her turisti yurda alacaklarını bildirdiler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle