19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 HAZİRAN 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 CAfrika ihtiyatlar Arap zirvesindeKralHuseyin, Filistin ayaklanmasını CezayirKurtuluş Savaşı'na benzetti askere çağırdı PRETORIA (AA ) Güney Afrika Cumhuriyeti, komşu Angola'mn güneyinde Küba askerlerinin yığınak yaptığı gerekçesiyle, ihtiyat kuvvetlerini askere çağırdı. Güney Afrika Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Jannie Geldenhuys, Küba askerlerinin, Namibya sımrına 20 km. uzaklıkta yığınak yaptıklarmı söyleyerek, geçen hafta, Küba askerleriyle Güney Afrika Biriikleri arasında çatışma çıktığını kaydetti. Filistiıı davasma destek F K Ö lideri Yaser Arafat, Cezayir'de yaptığı konuşmada "mücadelemize devam edeceğimize dair önünüzde ant içiyoruz" dedi AP, Kral Hüseyin'in zirvedekileri şaşırtan bir coşku ile Filistin ayaklanmasını desteklediğini bildirdi. öış Haberier Servisi Cezayir'de önceki gtin Devlet Başkanı Şadli Bincedid'in açış konuşmasıyla çalışmalarına başlayan olağanüstü Arap zirvesinde bir konuşma yapan FKÖ lideri Yaser Arafat, "Filistin halkı, mücadelesini ve ayaklanmasını zafere kadar sürdürecegine dair sizin önünüzde ant içer" dedi. Arafat konuşmasında FKÖ'nün geleneksel isteklerini şöyle sıraladı: Filistin'e dönme, kendi kaderini tayin etme ve bağımsız devlet kurma hakları. Cezayir zirvesinde aralarının çok iyi olmadığı söylenen FKÛ liden Yaser Arafat'la Ürdün Kralı Hüseyin'in sıcak bir şekilde el sıkışmaları dikkati çekt. (Fotoğraf: Reuter) POLTTIKADA SORUÎSLAR ERGUN BALa Dukakis barajı aştı LOS ANGELES (AA) ABD'de son olarak dört eyalette önseçimi kazanan Rum asıllı Massachusetts Valisi Michael Dukakis, kasımdaki başkanhk seçimlerinde Demokrat Parti'den adaylığım kesinleştirdi. Dukakis, California, New Jersey, Montana ve New Mexico'da önceki gtin yapılan önseçimleri kazanarak parti adaylığı için gerekli 2081 delegelik barajı aştı. let Başkanı Hafız Esat ve Suudi Arabistan Kralı Fahd da bulunuyor. Cezayir'deki liderler, doruğu, "Filistin patlamasının zirvesi" diye niteliyorlar. Cezayir'de önceki akşam ABDSovyet rekabetinin gölgesinde başlayan Arap zirvesi 1979'da Mısır'ın Arap Birti?,i'nden çıkanlmasından bu yana en fazla Arap liderinin katıldığı toplantı niteliğini taşıyor. Cezayir'in girişimi ile düzenlenen zirve oncesinde iki süper güç, lsrailArap anlaşmazlığının çözüme kavuşması yolundaki tavırlarını açıkça ortaya koydular. ABD Dışişleri Bakant George Shultz, işgal altındaki topraklarda bağımsız bir Filistin devleti kurulmasına karşı oldukiarmı belirtti ve yapılacak uluslararası bir konferansa FKÖ yerine ÜrdünFilistin karma heyetinin katılması yolundaki görüşlerini tekrarladı. Sovyet lideri Mihail Gorbaçov ise Şadli Bincedid'e gönderdiği mesajda, Filistin halkının tek yasal temsilcisinin FKÖ olduğunu yineleyerek başka hiçbir kuruluşun Filistin halkı adına hareket edemeyeceğini ve kararlar alamayacağını vurguladı. İran'daki Gelişmeler Geçen hafta Moskova zirvesinin heyecanı içinde İran'da meydana gelen ilginç gelişmeler fazla dikkati çekmedi. Dini Ikler İmam Humeynı, İran Ordusu Başkomutanhğı'na Meclis Başkanı Haşemi Rafsancani'yi atadı. Rafsancani böylece Kumeynı'den sonra ülkenin en güçlü adamı durumuna geldı. Sürpnz atamanın nedenı olarak, Humeyni'nin sağlık durumunun bozukluğu da dahil olmak üzere çeşitli gelişmeler gösteriliyor. Ancak önde gelen neden herhalde cephedeki durumdur. İran. şimdiye dek ordusunun moral ve sayısal üstünlüğü ile karada lrak'ı zorlayarak Bağdat'ın hava üstunlüğünü dengeliyordu. lrak|tn savunmaya ağırlık veren bir savaş stratejisi benımsemesi de İran'ın işini kolaylaştırıyordu. Ancak bu tablo nisan ayında değişti ve Irak sürpriz bir saldırı ile güneydeki Fao yarımadasını İran'dan geri aldı. İran bir anlamda, 1973 Yom Kipur savaşından önce İsrail'in düştüğü hataya düşmüş ve tıpkı İsraıl gibi, kendine aşırı güvenin verdiği rahatlıkla düşmanını küçümsemişti. Bunun bedelini de önce Fao yarımadasını, bundan yaklaşık üç hafta sonra da Basra'nın doğusundaki Salemşah bölgesinı Irak'a kaptırmakla ödedi. İran böylece yıllardır ilk kez karada Irak karşisında somut yenilgilere uğradı. Irak'ın nisan ve mayıs aylarında Tahrart ve diğer kentleri uzun menzilli füzelerie dövmesi ise iran için başka bir darbe oluşturdu. Bu arada İran'ın nisan ayının sonlanna dogru cephenin kuzeyinden Irak'ın Derbendihan barajına yönelik büyük bir gürüttü ile başlattığı saldırı da hiçbir sonuç vermeden Irak'ın üstün ateş gücü karşısında eridi. Saldırı Türk basınında bir ara "Kerkük tehlikede" şeklinde başlıkların atılmasına bile neden olmuştu. Böylece İran son iki ay içinde karada, havada, cephenin güneyinde ve kuzeyınde peş peşe yenilgiler almaya başladı. İran'ın Basra yöresınde aylardır yığınak yapmasına karşm, büyük saldırıyı bırtürlü başlatamamasından, yeterli silah ve gönüllü sağlayamadığı anlaşılıyordu. Cephenin güneyinde ve kuzeyınde aldığı yenilgılerden, askerlerin moralinın de eskisi gibi yüksek olmadığı sonucu çıkmaktadır. Bu arada düzenli birliklerle, devrim muhafızları arasındaki sürtüşme de tekrar ön plana çıkmış, din adamlarınca cephedeki komutanlara yöneltilen eleştiriler yoğunlaşmıştır. İşte Ayetullah Humeyni, bu ortamda Haşemi Rafsancani'yi Başkomutanlık görevine atamıştır. Humeyni'nin Rafsancani1 den bekledıkleri, silahlı kuvvetler komutanlığını yeniden düzenle mesi ve "silahlı kuvvetler, devrim muhafızları, guvenlik güçleri ve gönüllü birlikler arasında koordinasyonu" sağlamasıdır. İran'ın dış politikasının şekillenmesinde baş rolü oynayan ve pragmatik olarak tanınan Rafsancanı'nın bu görevlerı başarıp başaramayacağı bilinmiyor. Ancak görünen o ki, peş peşe gelen askeri yenilgiler, ülkede ciddi bir tedirginlik yaratmıştır. Tahran gerçı "zafere kadar savaş" sloganını son zamanlarda terketmiş görünüyor. Ama Humeynı rejımi, Saddam yönetimi savaşı başlatmakla suçlanıp cezalandırılmadıkça, BM Guvenlik Konseyi'nın ateşkes kararına uymayacağını sık sık vurgulamaktadır. Cephede uğranılan son yenilgılerin İran'ın bu politikasında değişiklığe yol açıp açmayacağını zaman gösterecektir. Hüseyin'in konuşmas» AP, ilk giın toplantıda en çarpıcı konuşmayı ise Ürdün Kralı Hüseyin'in yaptığını bildiriyor. SertHk yanhlarınca FKÖ'ye karşı olduğu öne sürülen, Batı yanlısı Kral, işgal altmdaki topraklardaki Filistin ayaklanmasını öven, duygusal bir konuşma yaparak toplantıda bulunanları şaşırttı. Filistin ayaklanmasını, Cezayir'in Fransa'ya karşı verdiği kurtuluş savaşına benzeten Urdün Kralı, bu ayaklanmanın sonuna kadar desteklenmesini istedi. Huseyin, ayaklanmayı "onur ve kurtuluş yolu" olarak niteledikten sonra şöyle devam etti: "Cezayir Kurtuluş Savaşı'nın Araplan birieştirdigi gibi, işgal altındaki topraklardaki Filistin ayaklanması da bizi birlestiriyor. Filistin halkının ulusal haklan tanımncaya kadar bu ayaklanmayı destekleyeceğiz." Önceki gun zirveyi açış konuşmasını yapan Cezayir Devlet Başkanı Şadli Bincedid ise Arap ülkelerini birliğe çağırdı ve Batı Şeria ile Gazze şeridindeki Filistin ayaklanmasımn, Filistin mücadelesinde "larihi bir dönem" olduğunu belirtti. Bincedid, bu ayaklanma ile meydana çıkan yeni durumun, bölgede şimdiye kadar izlenen tutumlardan farklı ve köklü değişiklikler içeren yaklaşımlar gerektirdiğini söyledi. Zirvenin gündemdeki temel maddeyi, Filistinliler'e destek verilmesi oluşturuyor. Aralanndaki görüş aynlıklarıru bir yana bırakıp Cezayir'e gelen 18 Arap lideri arasında FKÖ lideri Yaser Arafat, Ürdün Kralı Huseyin, Libya lideri Muammer Kaddafi, Suriye Dev Yeltsin delege seçddı MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği'nde, Moskova Bölgesi Komünist Parti sorumluluğundan ve Politbüro 'daki üyeliğinden uzaklaştmlan Boris Yeltsin, bu ay sonunda toplanacak parti konferansma delege seçildi. Sovyet Dişişieri Bakanlığı sözcüsü Gennadi Gerasimov, Yeltsin'in, Finlandiya sımnnda bulunan Karelya özerk Cumhuriyeti'nde delege seçildiğini söyledi. Öte yandan Arap Zirvesi'ne katılan İran'ın Cezayir Buyukelçisi Siavach Zargar Yakubi, Arap Birliği Genel Sekreteri Şadli KlibPnin konuşmasını protesto amacıyla toplantı salonunu terk etti. ABD'liprofesörPiere Oberling Kıbrıs sorununu anlattı Dış Haberier Servisi ABD'li profesör Piere Oberling, Kıbrıs sorununun köklerinin, 19'uncu yuzyılda ortaya çıkan ve gelişen Yunan milliyetçiligine dayandığını ve Yunanistan ile Kıbnslı Rumlann "megaloidea"dan vazgeçmemeleri sonucu bu duruma geldiğini savundu. Prof. Oberling, ülkesinde özellikle Yunan asıllı secmen tabanına yönelik Kongre üyelerinin Kıbns ve TürkYunan sorunlannda Yunan tezine yakın gözükmeye çahştığını, ancak buna rağmen Michael Dukakis'in başkanlığa seçilmesi halinde "tüm ABD'nin çıkarlanru göMten" bir politika izleyeceğine inandığıru söyledi. Marmara Üniversitesi AT Enstitüsü'nün davetlisi olarak dün Sultanahmet'teki rektörlük binasında bir konferans veren New York City Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Piere Oberling, Kıbrıs sorununun dünü ve bugünü üzerine değerlendirmelerde bulundu. Yunanistan'ın Osmanlı tmparatorluğu'na karşı verdiği bağımsızlık savaşında başanya ulaşmasının ardından, 19'uncu yuzyılda alevlenen Helen milliyetçiİiğinin ivme kazandığını söyleyen Prof. Oberling, "Artık 1840'lardan sonra Yunanistan'dan da öte Bizans tmparatoriuğu'nu yen'ıden canlandırma amacı bâkim oldn" diye konuştu. Osmanlı İmparatorluğu'nun yıküinasmın ardından Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu modern Türkiye'nin "yayıimaa ve saldırgan olmayan bir modern Tiirk Kıbrcsııı köktinde 'megaloidea' var York Çity Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Oberling, ABD'de Dukakis'in, başkan seçilmesi halinde Yunan yanlısı bir politikaya kayacağına inanmadığını söyledi. milliyetçiligi çizgisi" izlediğini anlatan Oberling, bu çizginin bir zamanlar "Avnıpa'nın hasla adamı" olarak tanımlanan Türkiye için en etkili "ilaç" olduğunu söyledi. Pîof. Oberling, 1950'li yıllarda tngilizlere karşı mücadele eden Yorgo Grivas'ın ve ardından Baspiskopos Makarios'un hiçbir zaman Yunan milliyetçiliğini terk etmeyerek "Türklerle birlikte Kıbns'ı Dogu Akdeniz'in lsviçresi yapmaya yanaşmadıklanm" belirtti. Prof. Oberling, Grivas ve Makarios'un "hiçbir zaman Yunan milliyetçiİiğinin Anadolu'daki yenilgisinden ders alamadıklarım" savundu. Konuşmasında daha sonra Kıbnslı Rumlann 196364 ve 1967 dönemlerinde yaptıklan katliamlara ve Türk toplumunu yok etme çabalanna değinen ABD'li profesör "1974'ıeki gelişmeler sonucu adaya asker çıkaran Türkiye saMırgan olmayan râilliyetciligi nedeniyle tamamını ele geçirme amacını asla taşunadı" diye konuştu. Şevardnadze ve Shultz O.Doğu'yıı görüşecek AMMAN (Ajanslar) ABD Dışişleri Bakanı George Shultz ile Sovyet meslektası Eduard Şevardnadze'nin, yakın bir gelecekte Ortadoğu'da barış konusunu goruşecekleri bildirildi. Amman'da yayımlanan El Diistnr Gazetesi'ne bir demeç veren Ürdün'deki Sovyet Biyükelçisı Alexander Zincuk, Moskova doruğu sırasında iki Dışişleri Bakanının görüşmesine karar verildiğini kaydetti. Shulu ile Şevardnadze'run ne zaman buluşacaklarını açıklamayan Sovyet Büyukelçi, görüşmede, iki ülke arasında Ortadoğu banşı için uluslararası bir konferans toplanmasına ilişkin teknik görüş farklarının ele alınacağı ve bunlann giderilmesine çalışılacağını belirtti. Zinçuk, uluslararası konferans toplanması konusunda iki tarafın görüş birliği içinde olduğunu, ancak bu konferansın nasıl yapılacağı konusunda bazı görüş aynlıkları bulunduğunu söyledi. Büyukelçi Zinçuk, FKÖ'nün katılımı konusunun da iki taraf arasında görüş aynlığına neden olduğunu kaydederek şoyle konuştu: "Konferansa katılması fikrine karşı çıkmamakla beraber W'ashington, FKÖ ile doğrudan leması reddediyor. Biz ise, FKÖ'nün temsil edilmesi konusunda ısrarlıyız. Ancak FKÖ heyeti bağımsız olarak mı göriışmelerde yer alır, yoksa bir Arap heyetinin içinde mi yer alır? Bu, FKÖ ve Arap iilkelerinin karar vereceği bir konu. Moskova doruğu sırasında, ABD'nin tutumunda bir gelişme olduğunu gözlemledik. VVashington, artık Ortadoğu sorununun çözümünde Sovyetler Birliği'nin rol oynayacağını kabulleniyor." Öte yandan, lsrail Başbakanı İzak Şamir, Ortadoğu'da kimyasal sılahlârdan anndınlnuş bolge oluşturulması çağrısında bulunarak, bunun dunya barışına önemli katkılarda bulunacağını söyledi. Dukakis Kıbrıs sorununa Batı dunyasında ve ABD'deki yaklaşımlara da değinen Prof. Piere Oberling, "ABD'deki Yunanlı secmen tabanına hosgörünmek isteyen senatörler Rum tezini savunurlar. Adaya gelip gercekleri gözleriyle görenlerdahi" dedi. Oberling, Demokrat Parti'den başkan adayı olması kesinleşen Yunan asıllı Michael Dukakis'in başkanlığa getirilmesi durumunda tutumunun ne olacağı yolundaki bir soruyu da, "Dukakis seçildigi takdirde bn görevin niteligi nedeniyle tüm ABD'nin çıkarlannı gözeten ve Türkiye'nin ABD ve Batı için önemini gözardı etmeyen bir politika izleyecegine inanıyorum" diye yanıtladı. ABD'B Profesör, l^bns Rum yöıietîmî lideri Yeorgjos VasOiıî'jnun "rnecaloideaa bir gerUla olan Grivas'tan' ve mmiyetçi din adamı Makarios'un" ayrı olarak "işadamı" kinüiğiyle çözume daha fazla yardımcı olabileceğini kaydederken, son aylarda yoğunlaşan "Türkiye'nin adadan asker çekmesi" tartışmalarıyla ilgili bir soruya da, "Şu anda Kıbnslı Türklerin yegâne güvencesi bu biıiiklerdir" yanıtını verdi. Necibullah'tan sert uyarı NEW YORK (Ajanslar) Afganistan Devlet Başkanı Necibullah, Pakistan'm "mücahitleri eğitmeye ve silahlandırmaya devam ederek" Afgan sorununa çözüm getiren Cenevre Antlaşması'nı ihlal ettiğini öne sürdü ve misilleme tehdidinde bulundu. Lenindeeleştîrîldi MOSKOVA (AP) Sovyetler Birliği'nde Stalin ve o dönemin yetkililerinin eleştirilmesinden sonra Bolşeviklerin ve devrimın lideri Vladimir Lenin de eleştirilmeye başlandı. Moskova'da aylık Nov> Mir (Yeni Dünya) dergisinde çıkan 30 sayfalık bir yazıda, Sovyetler Birliği'nin kurucusu, ekonomiyi rayına oturtabilmek için idam cezaları dahil, sert önlemler almakla suçlandı. Yazıyı kaleme alan Vassily Selyunin, 1917 Ekim Devrimi'nden sonraki ilk yıllarda Lenin'in ekonomiyi duzene sokabilmek için "aşın sert" önlemler ahrunasını savunduğunu belirtti. Selyunin şöyle dedi: "Asın zor kullanma politikası sınırsu biçimde yayıldı. Önce devrime karşı olanlan sindirmek için zor kullanıldı; ondan «onra potansiyel düşmanları ortadan kaldırmak için zora başvuruldu. Sonunda, zor, ekonomik sorunlan çözmek için bir araç haline geldi." Selyunin, ülke o zamanlar buyük bir açlık ve yıkım içinde olduğu için Lenin'in bazı sert önlemlerinin bağışlanabileceğini, ama "bu önlemlerin sorunları daha da ciddileştirdiğini" yazdı. Yazara gore Ocak 1918'de Lenin, smıf düşmanlarmın yerleştirilmesi için cezaevlerinin arttırılmasını öngören bir kararnameyi destekledi. Bundan kısa sure sonra da çalışma kampları kuruldu ve ekonomik suçla itham edilen birçok insan bu kamplara kondu. Selyunin, Sovyet gizli polisinin kurucusu Felix Dzerzhinsky'nin bu SSCB Aylık Novy Mir dergisinde çıkan yazıda Lenin, ekonomiyi rayına oturtabilmek için aşırı sert önlemler almakla suçlar.dı. Pakistan'da zorıtnlu namaz "tSLAMABAD (AA) Pakistan Devlet Başkanı Ziya ÜlHak, devlet memurlanna beş vakit namaz kılma zorunluluğu getirdi. Yetkililer, kamu kuruluşlannm yöneticilerine, mesai saatlerindeki namazları kıldırmaları için talimat verildiğini ve namaz kılmayan memurların cezalandtnlacağını söylediler. HAVA HARP OKULU na GİRMEYE ÎSTEKLİ ÖĞRENCİLER! • Mavi göklerde uçmak, UzayHavacılık, Bilim ve Teknoloji içinde yaşamak, 21 nci yüzyılın mesleği olan Havacılık bilim ve sanatını öğrenmek, Jet pilotu olmak, gelecek kaygısı duymadan yaşamak isteyen, * Erkek ve Türkiye Cumhuriyeti Vatandası, • En fazla 19 yaşında (1969 doğumlu), • 1988ÖSS'nı kazanmış, • Lise ve dengi meslek okulların Matomatik, Tabii Bilimler ve Fen Kolları ile 4 yıllık Teknik Liselerin ilgili kollarından mezun olmuş ve • Diğer Giriş Kosullarına sahip adaylar, Lenin Suçlandı. kampları haklı göstermeye çalıştığını belirtti. Selyunin'e göre Dzerzhinsky şöyle dedi: "Kendimizi savuıtma ihtiyacınuz o kadar büyuktü ki devrimi kurtarabilmek için bir dizi hataya gözlerimizi kapadık." Selyunin, Lenin'in özel mülkiyeti kaldırıp çalışma kampları sistemi kurmakla hata ettiğini yazdı. Yazara göre Lenin 1917 kastmında yaptığı bir açıklama ile "Spekiilatörlerin halk dusmanı oldukiarmı ve kurşuna dizilmeleri gerektiğini" bildirdi. Yazar, Lenin'in sonraları hatalannı ve zor kullanmanın geri teptiğini görüp tutumunu ytımuşattığını belirterek şöyle dedi: "Lenin 1921 martında köylülerin sırtından agır bir vergi yükünii kaldırdı. İki ay sonra da Yeni Ekonomik Politika'yı başlattı." G. Kore'de 60 bin polis alarmda SEL'L (AA) Güney Kore Hükümeti, öğrencilerin cuma günıi Kuzey Kore sımrına yapmayı plantadıkları yürüyüşü engellemek amacıyla 60 bin polisi harekete geçirdi. Emniyet Müdürlüğü, polisin, Kuzey Kore sınınna giden yolları tutacağını ve yürüyüşü engelleyeceğini bildirdi. Radikal görüşlü öğrenciler, Kuzey Koreli öğrencilerle buluşmak için, sınırdaki Panmunjom bölgesine yürümeyi planlıyorlar. Hükümet, yürüyüşü ulusal güvenliği tehdit ettiği gerekçesiyle yasaklayarak, radikalleri, Kuzey Kore'nin kuklası olmakla suçladı. Öğrenciler ise, Kuzey Kore yanlısı oldukiarmı reddederek, iki Kore'nin birleşmesini istiyorlar. Uçak, Elektronik ve Yönetim Bölümleri'nde dört yıl süreli lisans düzeyinde öğrenim yapan Hava Harp Okulu'nun Birinci Stnıfınagirmek için başvuruda bulunabilirler. * Giriş koşullannı içeren Broşürler veBaşvuru Beîgelerı Lise Müdürlükleri ve Askerlik Şube Başkanlıkları ile Hava Birliklerinden temin edilebilir. Aynca, 350TL'lık posta pulu gönderilerek "Hava Harp Okulu, KayıtKabul Komisyonu Başkanlığı, 34807 YeşilyurtİSTANBUL" adresinden istenebilir. • Başvurular engeç 20 Haziran 1988 tarihirıe kadar yapılabilir. Postadaki ğecikmeler dikkate alınmaz. ^^ • Başvuruları kabul edilen ve 1988ÖSS puan sıralamasına göre okula çağrılan adaylara uygulanacak olan, • Beden Egitimi Sınavı • PsikoMotor Test • Mülakat • Sağlık Muayeneti Körfez için SSCFT'nin önerisi KAHİRE (AA) Sovyetler Birliği, Korfez Savaşı'nın sona erdirilmesi için Afganistan sorununun çozümünü sağlayan dolaylı göruşmeler yönteminin uygulanmasına ilişkin bir öneriyi Birleşmiş Milletler Guvenlik Konseyi'ne sundu. Sovyetler Birliği'nin Kahire Büyükelçisi Gennadi Zpuravlyov, ulkesiııin Ortadoğu'daki sorunlara ilişkin politikalan konusunda AA1 ya yaptığı açıklamada, BM Guvenlik Konseyi'ne sunduklan öneride, Afganistan konusunda olduğu gibi, Körfez Savaşı konusunda da BM denetiminde dolaylı görüşmelere başlanması için Genel Sekreterliğin , her iki tarafça da kabut edilebılecek özel bir temsilci atamasının ongorüiduğunu söyledi. Büyukelçi Zpuravlyov, onerinin hemen BM Güvenlık Konseyi uyeleri arasında göruşülmekte olduğunu belirtti. Afganistan sorununun çözümüne ilişkin anlaşma, BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın atadığı özel tetrrsilci Diego Cordovez'in arabuluculuğuyla Afganistan ve Pakistan arasında yaklaşık 7 yıl sürdurulen dolaylı gorüşmeler sonucunda im^alanmışlı. ~ÇlN Polîsöğrenci karşı karşıya Dış Haberier Servisi Çinin başkenti Pekin'de yüzlerce polis kentin en buyük meydanım kuşatarak, öğrencilerin daha fazla demokrasi ve konuşma özgürlüğiı talebiyle yapmayı planladıklan gösteriyi engelledi. Bir arkadaşlarının geçen hafta öldürülmesini de protesto eden Pekin Üniversitesi oğrencileri, Tiananmen meydamnda izinsiz bir gösteri yapacaklardı. Yaklaşık 20 öğrenci sessizce yola otururken, küçük gruplar halinde toplanan diğer öğrenciler polisle tartıştılar. Daha sonra polis göstericileri dağıttı. Bir öğrencinin gözaltına alındığı haber verildi. Bir açıklama yapan Pekin Belediyesi, öğrencileri, sınıf arkadaşlarının ölümunü, gizli politik amaçlar için kullanmakla suçladı. Geçen hafta bır arkadaşlannın öldurulmesinden beri zaten kaynama halindeki Pekin Üniversitesi öğrencilerinin ulkede "daha fazla demokrasi" istemek uzere bu yürüyüşü yapmayı planladıkları öğrenildi. Üniversite kampusunda düzenlenen mitingde öğrenciler arkadaşlarının öldürülmesini protesto etmenin yanı sıra, siyasal rejimle ilgili düşüncelerini de dile getirdiler. Demokrasi ve basın özgürlüğü isteyen öğrenciler, aynca kampus guvenliğinin arttırılması, universite burslannın yukseltilmesi çağnsında bulundular. AP'nin haberine göre, mitingde soz alan bir öğrenci şunları söyledi: "Komünist Partisi halkı tatmin etmekte başansız oWu. Sosyalist demokrasi için çabalamalıjız. Demokrasi olmadan sosyalizra de olamaz." Öte yandan, 1 haziranda, Tibet'in başkenti Lahasa'da, bir grup Budist rahibin gösteri yapmaya çalıştığı, ancak polisin gözyaşartıcı bomba kullanarak eylemcileri dağıttığı bildirildi. Theatcher Sovyet TVsinde LONDRA (AA) tngiltere Başbakant Margaret Thatcher, Sovyet televizyonunda, Doğu ile Batı arasında daha sık temaslar yapılmasım istedi. Thatcher, Sovyet televizyonunda dün akşam yayımlanan demecinde, geçen haftaki Moskova doruğuna değinirken, iki blok arasında temasların artmasının, halklar için iyi olduğunu söyledi. Sovyet televizyonunun Londra muhabiri Vsevolod Şişkovski'nin, Moskova 'ya güvenilemeyeceği yönündeki görüşler hakkındaki sorusuna karşılık Thatcher, "Olumsuz görüşler dönemi kapandı. Artık, olumlu görüşlerin zamanıdır" dedi. seçim aşamaları 510 gün süreyle devam edecektir. Ayrıca Bilgî Sınavı yapılmayacaktır. + Seçim aşamaları için okula çağrılan adayların okulda kaldıkları sürece yeme ve yatma gereksinimleri Hava Harp Okulu Komutanlığı' nca karşılanacaktır. l MısırMa ilişkiler HAVA HARP OKULU KOMUTANUĞI YeşilyurtİSTANBUL Sovyet Buyukelçisi, ülkesinin Mısır'la olan ilişkilerinin de yeni bir doneme girdığini belirterek, "Sovyetler Birliği'nin isterse Mısır'a silah ve askeri malzeme sağlamaya hazır olduğunu" bildirdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle