19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet Sahıbı Cumhuriyet Matbaacıhk ve Gazetecdık Turk Anonıın Şırkeıı adına Narfif Nıdi # Genel Yayın Muduru Hısaa Cenul. Muessese Muduru Eaunc Uşakhgil, Yazı Işlerı Muduru Okay Gootnsın. # Haber Merkezı Muduru Yılcıa B«y«r, Sayfa Duzenı Yonetmenı Alı \c«r. • Temsılcıler ANKARADojjıo. İZMİR Hriunn Çctıakıya, ADANA Cdal Isıanbul Haberlerı Ertı«n Akyıldız, Dış Haberler Ergun Bakı, Ekonomı Osman Ulagay. kulıur Celal Lsltr, Spor Danışmanı Abdulkadır Yacthnaa. Duzdıme Rtfik Durtnş, BılımEğııım Şatıta A l a » . IşSendıka Şukran Ketenci. Yurt Haberlen Necdel Dogaa, Dızı Yazılar Kırtn Çalışkan. Bursa Lcveal Geaçrllı. # Koodınalor Akatrt Konıtsan. 0 Malı Işler ErolErkut, 9 Muhasebe Bafenl Ytaet • BuıçePlanlama Scvgı Arun #Reklarn Ayşe Tonıa, Ek Yayınlar Halya Akyol # Idare Hustyıa Gurvr. Isleıme Onder Çelik. Bılgılşlem Naıl InaL Bason*Yayan Cumhunytı MjlbMcılık vc Gnrtccüık T A Ş TürkOcaJjdd 39/41 Cafalotlu 54114 Kı PK 246Isıanbul Td 312 05 05 120 hul. Ttte» 22246 F u (I) 526 «0 72 # Buroiar Aakan Zıya Gokajp Blv InkılıpS No 19/4, Tel 133 II 4147, Tcteı 42344 F u <4, ı l l II 41 428 % b m r H Zıya Bl> !3S2S2/3.Td 13 1230. Tde» 52359F» (51) 13 1230 ( Adım InSn^Cad 1 19 S No IKaıl.Tel 1145501I»73I. T d t ı 62135. F u (71)328056 TAKVİM 5 HAZİRAN 1988 lmsak: 3.29 Güneş: 526 Öğle: 13.07 tkindi: 17.06 Aksam: 20.38 Yatsı: 22.27 Değeri yıllar sonra anlaşılan Ahmet Bedevi, ölümünün 25. yıldönümünde "Çevre Şenliği*' ile anıldı \eşilleriıı atası: Maııisa Tarzanı Yıllar önce bir "Manisa Tarzanı" vardı. Adı yalnız Ege'de değil tüm Türkiye'de nam salmıştı. Yaz kış bir tek şortla dolaşan, doğanın ve ağaçlann koruyucusu "bir garip kişi"ydi. Kentte ağaç kesmeye kalkan yetkililerin korkulu rüyasıydı. Manisa Tarzanı Ahmet Bedevi, yaşadığı dağdan her gün iner, kente diktiği ağaçları özenle sulardı. Bir kış günü buz tutan göldeki balıkları kurtarmak için buzu delip göle atlaması, onun çevre sevdasının, değeri yeni yeni kavranan başka bir boyutunu oluşturuyor. FÜSUN ÖZBtLGEN Eski sinemaseverlerin hayallerini halen susleyen bir fılm vardır: Tarzan. Afrikâ'nın balta girmemiş ormanlarına düşen bir uçaktan kurtulan küçük ınsan yavrusu, insan görmeyen bir çevrede hayvanların yardırnı ile büyür; konuşmasmı ve insanca hiçbir yaklaşımı bilmemektedir. Yıllar sonra buyuk bir insan olarak insanlarla karşılaşınca akla gelebilecek gelişmeler nimin dramatik örgüsünu oluşturur ve insanoğlunu kendi gelişmişliğini bir kez daha düşunmeye ve yargılamaya itekler. Bu fılmde "Tarzan" bir hayal ürünüdür, ama sinemaseverlerin unutamadığı bir kişiliktir. Aynı şekilde eski Manisalılann unutamadığı bir kişılık daha vardır. Bu da "Manisa Tarzanı"dır. Manisa Tarzanı, belki ilk zamanlarda çok sevdiği Tarzan fılmin öykünerek yola çıkmış ve Manisa'nın yaslandığı Spil DağVnda gerçek bir Tarzan gibi yaşamaya başlamıştır. Ancak "Manisa Tarzam"ru hayal kurgu Tarzan'dan ayıran özellik, kendisinin hem insanlığın değerlerini tanıyan ve onlara özen gösteren, hem de doğadaki değerleri bilip koruyan ve insanlara da bu değerleri aşılamaya çalışan bir çevreci olmasından kaynaklanmaktadır. Ahmet Bedevi ismini taşıyan Manisa Tarzanı, 1899 yılında Bağdat'ta doğmuş, küçük yaşlarda Turk Ordusu'nda er olarak görev yapmış ve yarariık göstermiştir. Tarzan'ın Manisa'ya yerleşmeden önceki yaşamı hakkında bilinen çok az şey vardır. Ancak ölümünün 25. yılında 31 mayıs günü Manisa'da törenle anılan Manisa Tarzanı'nın 9 Eylül 1922 yüından önce üç yıl işgal altındaki Manisa'yı yaşadığı ve kentin yangınlar içindeki halini hiç unutamadığı yakınlarınca anlatılmaktadır. tşte bu yangınların sararıp kararttığı kenti yeşile boyamak için Ahmet Bedevi yıllar yılı büyük emek sarfetmiştir. Spil DağVnda yaşayan, ken.e inip ağaç dikip her gun uşenmeden sulayıp yine dağlarına dönen, her gün saat 12'de dağdan kente doğru bir atımlık barutu ile top patlatan bu kendine özgü adamı eski Manisalılar bugun halen anlatıyorlar. Göğsüne kadar inen sakalları ve siyah şortu ile gezen ve yaz kış ustüne başkaca bir şey giymeyen, sadece bazı bayramlarda, "İstiklal Madalyası"nı bir geniş ağaç yaprağına iliştirerek boynuna asan Ahmet Bedevi, Manisa'da ağaç kesmeye kalkan vali ve belediye başkanlannın da korkulu rüyası olmuştur. Yeni yol açmak için ağaç kesmeye kalkışan bir belediye başkanını nasıl korkuttuğunun öyküsu halen anlatılmaktadır. Bu arada bu ağaçlann kesilmeyip başka bir yere taşınacağı sözü verildikten sonra Tarzan'ın yakınlanna şöyle dediği de bilinmektedir: "Ben sanki bilraiyor muyum, o agaçlar söyledikleri yere taşınınca bir söre sonra kunıyacaklar. Çıinkii taşıyacaklan yerin topragı o agaçlan yasatraaya elverişli değii. Ama olsun hiç degilse ağaçlan kesmeyip yasatmak gerektigi konusonda bir eğitimden geçmiş oluyoriar. Bu da bir kazançtır." Manisalı gençlerin ve çocukların ağaç sevgisi konusunda, hatta doğa sevgisi ile ilgili ilk dersleri Manisa Tarzanı'ndan aldıklan bilinmektedir. örneğin suları soğuk bir kış günü, üstten donan büyük havuzun dibindeki balıkları kurtarmak için Tarzan'ın nasıl buzlan kırarak suya atıldığı o günlerin çocuklan, bugünün buyüklerince halen anlatılmaktadır. Ağaç ve doğa sevgisi ve çevre güzeüiği için emek vermenin öncüsü Manisa Tarzanı, o günlerde Türkiye'de pek bilinmeyen çevre korumayı bilinçli bir şekilde hayata geçiren bir kişi olarak bugün takdirle andıyor. Manisa Belediyesi 31 mayıs tarihinde ölümünün 25. yıhnda Tarzan'ı andı ve kent meydanlanndan birine dikilen Tarzan heykelinin çiçekli çevTesinde bir tören düzenleyerek Manisa kentinin başına "yesil" sıfatlru kazandıran bu gerçek Tarzan ve gerçek çevreciye şükran sundu. Yeşil Piknik bugün Firuzköy'de tstanbul Haber Servisi "Dünya Çevre Günü" nedeniyle bugün Kuçükçekmece civanndaki Firuzköy'de bir piknik yapılacak. Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği'ne bağlı 14 oda, tstanbul Diş Hekimleri Odası, Eczacılar Odası, Tabipler Odası, Veterinerler Odası, Yesil Dayanışma, Bizim Çevre, Doğal Hayatı Koruma Derneği, Hava Kirliliği ile Savaş Derneği ve Çevremiz Gazetesi'nin ortaklaşa düzenlediği piknik için saat 10.00'da Kartal Belediye binası öniinden, saat 10.30'da Harbiye Spor Sergi Sarayı önünden ve ve saat U.OO'de de Aksaray tSKt binası önünden otobüsler kalkacak. Bugün aynca İnsan Hakları Derneği'nin düzenlediği "Uçurtma Şenliği" de saat 12.00'de Küçük Çamlıca Tepesi'nde gerçekleşecek. E l ESKİ ÇEVMECI Manisa Tarzanı'nın (Ahmet Bedevi) ağaçlan ve yeşilı korumada yıllar önce gösterdifli uzen, çagdaş çevre bilincinin düzeyındeydı. 'Doğanın bozulması en büyük tehUke Haber Merkezi Dünya Çevre Günü nedeniyle Cumhuriyet 'e bir açıklama yapan Türkiye Çevre Sorunlan Vakfı Genel Sekreteri Engin Ural, "Bugün gelişmiş ve gelismekte olan butün ülkeler, çevreyi bozmayan bi kalkınma modeli arıyor. Uygulanan ekonomik polıtikalarm, çoğu ülkede istenen sonuçları getirmediğıni gören kadrolar, hızlı nüfus artışının, hammadde teminindeki zorluklarm, toprak tahribinin orman ve yeşil alan kaybınm yakın gelecekte getireceği sıkmtılan tartışıyor. Bu tartışma, dengeli ve sürekli kalkınma denen yeni bır kavramı gündeme getırdı. Doğal kaynakların belli bir kapasitesi var. Bu kapasitenin zorlanması, ınsanlığm geleceğini tehdit eden en buyük tehlikedir" dedi. Türkiye, çevresini yeni fark ediyor Soluduğumuz havanın, içtiğimiz, yüzdüğümüz suların, çevremizdeki ağaçlann, bitkilerin ve toprağın hızla kirlenmesi çağımızın en büyük tehditlerinden birini oluşturuyor. SEMRA SOMERSAN Bugün 5 hazdran. Dünya Çevre günü. Ama Türkiye'de çevrenin durumu vahim. Geîmiş geçmiş hükümetier ve var olanı, "ekonomik kalkınma" konusunda gözlerı oylesine boyadı ki, adı geçince "Tabii efendim, evet efendim, ne beis var efendim. Buyrun siz geçin, her şey size feda. Kalkınma karşısında boynamuz luldan incedir" deyip eğiliyoruz. Çevre Yasası da durumu somutiaştırıyor. Çevrenin, kalkınmaya engel olmadığı sürece konınacağı ilkesini temel olarak benimsiyor. özellikle 1950 sonrası çarpık endüstrileşmeye verilen primlerin faturası uzun bir süredır ve çok ağır olarak ödeniyor. Kısa zamanda kirlilik kaynağı rakiplerini geçen endüstri, bugün Türkiye'de çevrenin en tehlikeli kirleticisi haline geldi. Ne var ki son zamanlarda Türk üretiminin pek de "endüstriyel" olmadığına, herhalde daha kolay kalkınma yollan bulunabileceğine hükmeden hükümet, arayışları içinde turizmi keşfetti. Ve gelecekte ödenecek bedeller zincirine bir yenisi eklendi. Nerede bozulmamış bir doğal yapı, kısa dönemlerle herkesin yararlanabileceği ağaç, deniz, dağ, tepe kanşımı bakir bir köşe bulunsa hükümet ve "turistik" sektörün uzun elleri buraya uzanıyor, uygun biçimde kesip biçtikten sonra beton yükseltilerini yerlerine dikiyor. Bugün 5 Haziran Dünya Çevre Günü. Ülkemizin hava, su ve toprak kirliliği ise gittikçe "vahim" bir hal alıyor Türkiye, çevreyi sanayileşmeye ve turizme feda eden politikalar sonucu kritik bir noktaya geldi. Bir yandan ülkemizin doğal güzellikleriyle övünüyor, bir yandan onları tahrip ediyoruz. rak hükümet yetkililerini ve ceza kesmeye gelen memurları tatmin ediyor. Yani ne fıltreler ne de yapılan arıtma tesislerinin bir kısmı aslında çahşmıyor. Çünkü bunlan çalıştırmak hatta bazı durumlarda çalışan bir antma tesisi yapmak çok pahalıya mal oluyor. Fabrikalar çevre kirliliğini önlemek için bu gerekli yatmmları yapsalar bile Türkiye'de çevrenin sorunları sona ermeyecek. Çunku bacalara takılan mckanik filtre sadece küçük parçacıkların havaya kanşmasını önlüyor, zehirli gazları ise olduğu gibi çevreye salıyor. Daha da kötüsü arıtma tesislerı yapılsa, atık sular temizlenerek su kaynaklanna deşarj edilse bile, antma tesislerinden çıkan son derece kirli ve zehirli çamurla nasıl başedebileceğini bugün henüz Batılı ülkeler bile keşfedememiş. Bu nun için uyanana kadar, 3. Dünya Ülkeleri'ni, ustüne para ödeyerek çamurları ile şereflendiriyorlar. Çevresel kirlilik kaynaklanna hastaneleri de eklemek gerekiyor. Mikroplu çöplerini, sargı bezlerini, enjektörlerini kentin öteki çöplerine katan hastaneler, etrafa bir yandan mikrop saçarken bir yandan da teşhisıe kullandıklan radyoaktif maddderi musluktan aşağı dökerek çevredeki sulara radyoaktivite yayıyorlar. Termik santrallar havaya saldıklan yoğun kükürt dıoksitle çevredeki ormanlan, bitki örtusünü öldurüyor, insan ömrünü kısaltıyorlar. Neresinden bakılsa tedavisi son derece zor Türkiye çevresinin. Bugün hemen, derhal başlansa bile. Tüm iyi niyetlere rağmen Izmit Körfezi'nin 15, 20 hatta 50 yıl içinde bile temizlenebileceğine kim inamr? Ya Izmir'in? ölen Marmara'yı hangi tanrı canlandıracak? Bursa, Erzurum, Izmir, Ankara, Bolu gibi kentlerin havası kaç yılda insan sağlığıru tehdit etmeyen boyutlara dönecek? Ve yeşillerin, doğacılann, çevrecilerin çok daha az bildiği, çevre konusunda araştırmalann çok daha az yapıldığı kendi kaderine terk edilmiş Doğu ve Güneydoğu Anadolu'yu kim lcurtaracak? Çevre, hükümetlerin, yerel yönetimlerin malı değil. Hiç kimsenin malı değil. Geçici sahipleri var çevrenin; sizler, yani bizler, yani onlar, yani gunbegün içinde yaşayanlar, sefasım sürüp, cefasım çekenler. Çevreyi diriltecek adımları başlatabilecek sadece bunlar. Çevre deyince Ankara'nın, lstanbul ve diğer kentlerin gittikçe kirlenen havası, kötü yakıt, kalorifer dumant, egzoz gazı. Başta Marmara, hızla kirlenen, artık yuıulemeyen denizJerimiz. tthal çöpler. Bttonlaşan kıyılar, koylar. Atık sularla yok olmaya giden kuş cennetleri. Plastik şife ve her turtiı çöple kaplt piajlar, kirlenen akarsuiar, ölen bahklar. Çevreyi makvetmeye aday termik ve nükletr santraüar. Denizkaphanbağalan ve daha nke canhrun üzerindeki yok olma tehdidi. Tanmsal üaçlarla zehirlenen bitki ve topraklannuz. Çevre yasalanndaki "boşluk" ve kargafahk. Endüstri ise kirli sulannı deniz, göl ve nehirlere akıtarak buraları zehirlemekle kalmıyor, bacasından çıkan dumanlar havaya zehirli gazlar, parçacıklar dağıtıyor, çevredeki bitki örtüsunün rengini değıştiriyor. Toprağı kirletiyor, yaşanmaz hale getiriyor. Katı çöplerini de eh işte, nerede boş bir köşe bulursa oraya atıveriyor. Endüstri, uretimini "temiz" kılmak, teknolojisini, yeni temiz teknolojıye dönüştürmek için pek bir çaba harcarnadığı gibi, çevreye yaydıgı kirliliği biraz da olsa azaltmak için bacasına taktırdığı fıltre, kirli sulanna çare olarak yaptırdığı arıtma tesislerini de çoğu kez göstermeuk olarak kullana Türkiye Çevre88 Fuarı tZMtR (AA) Izmir'de 5 haziran dünya çevre günü dolayısıyla düzenlenen "Türkiye Çevre88" fuarı bugün açılacak. 59 haziran tarihleri arasmda tzmir Kültür Park'ta duzenlenecek olan fuar çerçevesinde, çevre konulu bir de kongre yapılacak. Çevre fuarı konusunda açıklama yapan bir fuar yetkilisi, çevre sorunlannın Türkiye'de de ö'nemli konular arasına girdiğıne değinerek, "Bu fuar, çevre sorunlanyla ilgi pek çok çözumu sergileyecektir" dedi. Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'm açılışını yapacağı fuara ve "4. Bilimsel ve Teknik Çevre Kongresi"ne davetli olan 42 belediye başkanma çevre konusunda yaptıkları çahşmalar dolayısıyla ödül de verilecek. DALYAN VE KAPLUMMĞALM İşte, kaplumbağa tartışmaları ile Türkiye'de çevre bilinanın uyanmasında bir dönüm noktası oluşturan Dalyan sahıli ve kumsala atılan beton Kıyılanmızın betonlaşması turizme vurulabılecek en büyük darbe lerden biri olarak değerlendınlryor Yeşil Parti'nın amblemıne esın kaynağı olan caretta caretta adlı dev denızkaplumbağalanmn (üstte) kaden ise Türkiye'de yetkililerin alacağı kararlara bağlı. (Fotoğraf Cumhuriyet) Çevreyi kirleteni teşhir! Çevreye komisyonu Başkanı Ali Talip özdemir, "Geleceğimizi tehlikeye atamayız. Çocuklarımızı temiz bir çevrede yasatmak zorundayız. Çevreyi kirletenin gözünün yaşına bakılmayacak. Benim bir tane canım var. Memleketim ve temizlik için bu canımı bile vermeye hazırım" dedi. ANKARA (ANKA) Çevre kirliliği konusundaki TBMM Aastırma Kornisyonu'nun Başkanı Ali Talip Özdemir, "Çevreyi kim kirletiyorsa deşifre edecegiz"dedi. Çevre Kirliliği Arastırma Komisyonu Başkanı olan ANAP Konya Milletvekili özdemir, Türkiye'de nüfusun hızla arttığını, bunun sonucunda yaşanacak alanlann 2000'li yıllara doğru azalacağını belirtirken, "Geleceğimizi tehlikeye atamayız. Çocuklanmıza temiz bir ortamda yasama hakkını vermek zorundayız. Çevreyi kirletenlere gözumıizü ve kulagımızı bkayamayız" diye konuştu. Komisyon, görev bölümünun gerçekleştirildiği ilk toplantısırun ardından 15 haziranda çalışma programım belirlemek uzere yeniden toplanacak. Ali Talip özdemir, komisyonun faaliyetleri konusunda yaptığı açıklamada, çevreyi kirleten fabrika ve kuruluşların "gözunun yaşına bakmadan" uzerine gidileceğini söyledi. özdemir, çevreyi kirletenlerin tepki göstermesi halinde, siyasi açıdan komisyonun nasıl bir tutum takınacağına ilişkin soruyu şöyle yanıtladı: "Ben milletvekilliginden once belediye başkanıydım. Belediye başkanltgım sırasında birçok temd konuya el atüm. Bundan zarar görenlerin tepki ve şantajlanyla kar TBMM Çevre Kirliliği Komisyonu "işi ciddi" tutma sözü veriyor canım feda TBMM Çevre İthal çöp bekliyor Federal Almanya'dan Turkiye'ye çöp ithal edildiğinin ortaya çıkması, "çevre elden gidiyor" diye çevrecileri, "vatan elden gidiyor" diye mühyetçileri telaşa düşurdu. 1988'in "müjdecisi" olarak ortaya çıkan olay, gazete sayfalannı iki ay yoğun olarak işgal ettikten sonra parlamentoda 3 martta "Çevre YasasT'nda yapılan bir değişiklikle sona ermiş göründü. Ancak yeni yasanın 9. maddesi Türkiye'ye kirletici çöp ithalini yasaklarken, 12. ve geçici 2. maddeleri bunun denetimini Çevre Genel Mudürluğu'ne ve bu kuruluşun bağlı olduğu devlet bakanhğına bırakarak "yasağın" ne kadar yasak olduğu konusunda akıllan karışUrdı. Aynca Göltaş Çimento Fabrikası'na 'katı yakıt' olarak getirtilen Alman sanayi çöplerinin Federal Almanya'ya iade edıleceğinın açıklanmasına, ODTÜ'nun bu doğrultudaki raporuna ve Veysel Atasoy ile Mnzaffer Evirgen'in konuyla ilgili olarak Federal Almanya'da yaptıkları temaslara rağmen iade hâlâ gerçekleşmedi. Patlama ve yeraltı sulannı zehirleme tehlikesi olduğu bilimsel raporlarla saptanan tehlikeli Alman çöpleri halen fabrikanın dikenli telh' arazisi içinde geldikleri yere yollanmayı bekliyor. Son olarak Isparta Valiligi'nin Göltaş'a çöpleri geri verilmesi için bir ay ek süre verdifii bildiriliyor. şılaştım. Benim bir tane canım var. Memleketim ve temizlik için o cammı bile vermeye hazınm. Çabşmalanmızdan kim rahatsız olursa, kendileri bilirler." Özdemir, komisyonun başkanlığına seçildikten sonra tüm üniversitelere bir yazı gönderip, çevre ve kirlilik konusunda bilimsel veriler gönderılmesini istediğitu bildirdi. Ali Talip Özdemir şöyle devam etti: "Başta ilkokul ögrencüeri ve ev banımlan olmak uzere, ülke çapında bir çagnda bulunacagız. Bu çağnmız, kuçuk kampan>alardaki 'Temiz ol' sloganlanna benzemeyecek. Çok kapsamiı, akılda kalıcı ve uzun vadeli bir kampanya olacak. Çalışmalanmızı bavadan, karadan, denizden ber yönuyle inceleyeceğiz. Çevre temizligi konusu Sayın Cumhurbaşkarummn da çok yakından Ugilendigi bir konudur. Kendisini ziyaret edip bilgi verecegiz." Faturalı vergı iadesi, milli piyango ya da aşı kampanyasında olduğu gibi temizlik kampanyasında da ünlü isimlerle TV fdmlerı hanrlatacaklanru söyleyen Ali Talip özdemir, bu amaçla Tiirkân Şoray, Zeki AlasyaMetin Akpınar gibi sanatçılarla görüşeceklerini kaydetti. Özdemir, ÇevTe Sorunları Vakfı ile de işbirliği yapılacağını, vakıfla birlikte bugün Izmir'de Devlet Bakaru Veysel Atasoy, Çevre Genel Müdüril Mnzaffer Evirgen, tzmir Büyukşehir Belediye Başkanı Burhan Özfatura ve kendisinin katılacağı bir sempozyum duzenlediklerini bildirdi. Komisyonun SHP'li üyesi Tekirdağ Milletvekili Güneş GürseVer komisyonun kurulduğunun açıklanmasından sonra kendisıne çevreyi kırletenler hakkında telgraf ve mektup yağmaya başladığım belirtti. TBMM'de kabul edilen önergenin sahibi olan Guneş Gürseler çalışmalannda gerek bu tür yollarla gerekse resmi yoldan gelecek tom bilgilerin değerlendirileceğini söyledi. Behçet Sempozyumu tSTANBUL (AA) Türkiye Romatoloji Derneği tarafından düzenlenen "1. Akdeniz Behçet Sempozyumu", dün Atatürk Kültür Merkezi'nde yapıldı. Sempozyumda, çeşitli ülkelerden 300'e yakın uzman, Behçet hastahğmın teşhis ve tedavisinde uygulanan yöntemlerle ilgili bildiriler sundular. Konuşmaalar, Behçet hastalığında ölum oranımn yuzde 5 dolayında olduğunu kaydederek erken teşhisin, tedavide çok büyük önem taşıdığını vurguladılar. Bu hastalığa, herpes simplex ve streptokok gibi bazı bakteri ve viruslerin yol açtığının saptandığmı bildiren konuşmacılar, bu konudaki araştırmalann sürdürüldüğünü ve hastahğm kesin nedeninin henüz tam olarak bulunamadığım anlattılar. Odalar, çevre bakanlığı istedi Istanbul'da TMMOB'ye bağlı 18 oda ile diş hekimleri, tabip, eczacı ve veteriner odaları ortak basın toplantısı düzenleyerek, sorunların bir bütün olarak ele alınmasını ve çevre bakanlığı kurulmasını istediler. İstanbnl Haber Servisi Dünya Çevre Günü için İstanbuPdaki meslek odaları dün lstanbul Kimya Muhendisleri Odası'nda ortak bir basın toplantısı düzenleyerek Çevre Bakanlığı kurulmasını istediler. Istanbul'da TMMOB'ye bağlı 18 oda, lstanbul Diş Hekimleri Odası, lstanbul Tabipler Odası, tstanbul Eczacı Odası, tstanbul Veteriner Odası düzenledikleri basın bildirisinde çevre sorunlanrun bir bütün olarak ele alınması ve bu bağlamda ulusal bir çevre politıkası oluşturulması gerektiğini belirttiler. ÇEVRE KORUMACILIĞI !.. Basın toplantısında odalann ortak olarak hazırladıkları bildiriyi okuyan lstanbul Kimya Muhendisleri Odası Başkanı Mehmet Saysd, "Bu dünya bize atalanmızdan kalan bir miras degil, çocuklarımıza bırakacagımız bir emanetrir" dedi. 'Kirleten öder' ilkesi ile kirlenmenin önüne geçilemediğini vurgulayan Saysel, Türkiye'de doğal, kültttrel ve tarihi çevrenin hızla tahrip edilmekte olduğuna değinerek "Kirienmenin bedelini sadece kirleten sanayi degil, tum toplum odemektedir. Çevre kirliliği bir alınyazısı degil, aşın kâr hırsının, kayıtsızlıgın, doga>a ve insana saygısızhgin bir sonucudur" şeklinde konuştu. Çevre kirliliğinin önlenmesi için odalar, çevre bakanlığı kurulmasının yani sıra aşağıdaki önerileri getirdiler: • Kirlenme kaynağında önlenmeli. • Enerji politikamız akılcı bir seçim olmayan nükleer enerjiye kaydınlmarnalı. • Kentsel planlama, kentsel gelişmenin önüne geçecek şekilde hızlandırılmalı. • Çevre koruma yatırımları teşvik edilmeli. • Organize sanayi siteleri bir an önce kurulup bunlara toplu arıtma tesisleri yapılmalı. • Çevre bilimleri teknolojısi desteklenmeli. • Çevre yönetmelikleri bir an önce çıkarılmalı. • Tarihi, doğal ve kültürel mirasımız korunmah. Basın toplantısının ardından Dunya Sineması'nda Yeşil Dayanışma'nın duzenledığı " 1 . Uluslararası Güzel tstanbul Kara Mizah Yarışması"na katılan yapıtlar sergilendi ve "Çevreji Korumak Geçmişi ve Gelecegi Korumaktır" konulu bir söyleşi yapıldı. TMMOB Kimya Muhendisleri Odası tstanbul Şubesi Başkanı Mehmet Saysel'in yönettiği söyleşiye avukat yazar Raif Ertem, Kartal'da bahkçıhk yapan Kenan Gedikli, emekli öğretmen Perihan Ergun, Çevremiz Gazetesi Genel Yayın Koordinatöru Ismail Hakkı Gülsoy, Firuzköy'den Tuncer Meriç ve Celal Bilgen, yıllardır dağlarda kamp yapan Özer Sakınç, Polifeks işçi temsılcisi Musa Tekin ve Kazhçeşme Deriİş Sendikası'ndan Kenan Mendek de konuşmacı olarak katıldı. Her konuşmacı kendi alanında ve bolgesindeki çevre kırliliğıni ve nedenlerinı dile getirdiği söyleşide, Raif Ertem, denizlerimizdeki kirliliği orneklerle anlatarak, böyle giderse birkaç yıl sonra denızlerımizde hiçbir canlının yasayamayacağını söyledi. Çevre Gunu için Dunya Sineması'nda avrc bır basın toplantısı düzenleyen "Bizim Çevre" Yeşiller grubu adına konuşan Avukat Bebliil Ablak ise şunları söyledi: "Çevre sorunlan fakirzengin ayırtetmeksizin tum insanlığı tehdit ediyor. Çevre kirliliği sınır tammıyor. Başka kenderde, başka ulkelerdeki kirlilik yurdumnza da geliyor. Çevre evrensel bir sorun, bir insanlık sorunudur". Bizim Çevre grubunun öteki uyelerinin de bulunduğu basın toplantısında insanlainsan, insanladoğa arasındaki barış ve uyumun sağlanması için çalışılacağı "kaülımcı demokrasinin ha>ata gecirilmeje çalışılacagı" belirtılerek "Bugun aktif olmak yann radyoaktif olmaktan daha iyidir" denıldi. Ataköy'e dev eğlence merkezi ANKARA (ANKA) ABD'de kurulan "Fame City" adlı eğlence merkezinin bir eşi tstanbul'da inşa edilecek. Ataköy'de 350 bin metrekarelik bir alanda kurulan Ataköy Turizm Merkezi'nde yer alacak 11 bin metrekarelik eğlence merkezinin yapımı, 8 milyon dolara mal olacak. Eylul 1988'de açılması planlanan Fame City'de, 18 delikli mini golf, 20 kulvarh bowlmg, lazer, video ve karnaval oyunlprı, çocuklar diyarı, bulunacak.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle