19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 HAZİRAN 1988 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 DÜNYASINDA İNCELEME ARAŞTIRMA YÖNETEN ŞAHİN ALPAY Reklamcılığın kuramcısı ATtLLA AKSOY "Kuşkusuz Almanya'da da Fransa'daki kadar çok sayıda yetenek vardır. Ama orada, iletişitn sanayi ve sanatla ilgili meslekler Fransa'da olduğu kadar gözde değil. Bunun nedeıü, Almanya'da Jacques Seguela gibi, reklamcıhk mesleğini güçlü ve açık bir şekilde savunan birinin olmayışı." Böyle diyor ünlü reklaracı Seguela'run Fransız bir meslektaşı. Hakh. Gerçekten Seguöa, reklamcıhk mesleğine tutkundur. Ya da reklamcıhk onun aşklarından biridir demek daha doğru. Tutkunun dtesinde bu mesleğin işlevine ve geleceğine inancı tamdır. Bir yazısında söyle der: "Tüketim toplumu öldü. Yaşasın iletişim toplumu. Topluma ayna tutan reklamcılık değişım için cephenin en ön sırasında... Yürüyun iletişimciler, 2000'li yıllar sizin." Kitabı okurken farkedeceksiniz ki, Seguela'nın en büyük aşkı Seguela. Anneme Reklamcı Otdugumu Söylemeyin... O Beni Genelevde Piyanist Sanıyor adh otobiyografık denemesi bu iki aşkı Uzerine kurulu: Reklamcıhk ve Jacques Segueia. Reklamcıhğa başladığı 1969 ila 1980 yılları arasındaki mesleki yaşamının lemel taşlannı içeren çalışmasında, her ikişini de sevdirmeyi başanyor. Reklamcılığın ne kadar ilginç, ilginç olduğu kadar j da bir ustanın kafasından çıktığı zaman nelere kadir olabildiğini görüyonız. Anneme Relelamct Olduğumu Söylemeyin... / Jacgues Stguâla, Çev. Ragıp Duran, AFA Yayınları, Mayıs 1988, 237 s. etkili" olacağına inanmış. Bu yöntemi, Mhterand'ın 1981 seçim kampanyasında olduğu gibi ona pek çok zaferler kazandırmış. Kitabında Segueia, "Bizim kültürürnüzün, dilimizin, yaşamak sanatımızın Amerika'ya hiçbir borcu yoktuı. Ee, o zaman ne diye iletişimde ona borçlu olalım? Her birimizde aslında birer Robinson Crusoe yatıyor. Cuma olmaktan vazgeçelim beyler! Size reklamcıhkta Latin Devrimini öneriyorum," derken AngloSakson yaklaşıma duyduğu tepkiyi net bir biçimde ortaya koyuyor. Yine de Anneme RekUmcı Oldufcumu Söylemeyin Seguela'nın teorisiyle değil, uygulamalanyla dolu. Dikkatli bir göz, bu uygulamalardan teorisinin iskeletini çıkarabilır. *%W PİKNİK PİYALE MADRA TDKUZLAM BIB4Z. İUÜK1E ŞÜVBEDİP AAJTUJ OIMALL "Seguelamanr Görüşleri hemen her ünlü reklamcı gibi katı olan, hatta onları özetlediği bir yansına "Reklamcılıgın On Emri" başlığını veren, kendisiyle ilgili olarak "Seguelamani"den bahsedecek kadar benmerkezli, ama açıksözlü reklam ustasını okurken, özellikle genç reklamcılann yine Seguela'nın çok sevdiği bir atasözünü akıllanndan çıkarmamalan gerekiyor: "Önüniizdekinin ayak izlerinden giderseniz, onu hiçbir zaman geçemezsiniz." Fransa'mn adından en çok söz ettiren, söyledikleri beğeni kadar eleştiri toplayan ve en fazla mesleki ödül kazanmış reklamcısı, dopdolu deneyimlerini tempolu anlatımıyla birleştirince ortaya bir solukta okunan bir kitap çıkmış. Ragıp Duran'ın özenli çevirisi tempoyu ağırlaştırmıyor. Oysa Seguela'yı lngilizceye çevirirken zaman zaman zorlandıklan düşünü Fransa'mn en ünlü reklamctsı. lttrse, Duran'm ışinin güçlüğü daha iyi anlaşılır. Bizde henüz emekleme asaraasında olan reklamcıhk jargonunun içinde arada bir kaybolmayı göze alırsamz Anneme Reklama Olduğnmu Söylemeyin'i sıkı bir polisiye roman kadar akıcı bulabilirsiniz. Segueia unlü bir reklama, Duran iyi bir çevirmen. Ne var ki, yayımcıinn sorumluluğu iyi bir yazar ve iyi bir çevirmenle bitmemeli. 1990'lara yaklaştığımız şu günlerde, reklamcılığın ne olup ne olmadığının bilinmesi ve reklamcılık meslegine duyulan saygı acısından Türkiye, yazan kitabına böyle bir ad koymaya iten 1970'ler Fransa'sından çok gerilerde. Hiç tereddiıtsıiz denebilir ki, Seguela'nın kitabı reklamcıhkla ilgili Türkçe'ye çevrilen ilk önemli çalışma. Böyle bir onamda reklamcılıkla ilgili bir yayın yazann kimliğini, görüşlerini, reklamcılıktaki yerini ortaya koyan bir önsöz olmaksızın yayımlanmamahydı. Kitabın arka sayfalarında Afa Yayınlan'nın bu kitapla bir reklamcılık dizısine başladığım, bunu bir başka reklam ustası David Ogflvy ile Seguela'nın başka kitaplarının izleyeceğini öğrenince "nihayet" diyorsunuz. Nihayet, Türkiye'de reklamın bu denli yoğun olmasıyla reklamcıhğa duyulan ilginin bu denli az olması arasındaki inarulmaz zıtlık çözülecek. Dizi olgusu kapsamlı bir önsöz gereksinimini belirginleştiriyor. Bilgısizliğin, kaynaksızhgın yerini bir başka tehlikenin, kavram kargaşasımn almasından korkuyorsunuz. Herhangi bir konuda ilk okuduğunu, hele biraz çarpıcı bulursa sorgusuz sualsiz benimseme, hatta empoze etme eğiliminin bulaşıcı bir hastahk gibi yaygın olduğu bir kültürel ortamda korkmamak elde değil. Yann Seguelacı reklamcılarla Ogilvyti reklamcılar türerlerse sürpriz sayılmamah. SIN. HIZLI GAZETECİ NECDET ŞEN ZOR KOSÜLLARPA &ÎL£ COKARAPtM.. N i fÇOKlC OAVRAHMMA. UTAUI /İMâ UAH6Î <A?ıYA \ \ ÖNURLU YAPMMAYA 6<mM 'fAKltiai ) LACAK Ş ŞIMÇi.. KİMlfâİM SORUti i V ÇASA'u YAeâT'YO y VT" tHAUM SATMK İÜfJ VöKMEK KAPUÂI? StJRAÎtMA KAPANSA PİŞKi'N 6ÛÜ0A &j PA •• 7lLl£Rl ,. 3&//M JCİM KâRARPI pftri NE OLACAK &U a'ıpısifj sow. UEP 80İLE U'ı fAWCAKVti. t tki teorisyen Birisinin bugünden, reklamcılığın bu çok önemli iki teorisyeninin, biri ABD'de, diğeri Fransa'da olmak üzere çok farku iki ortamda "icrai meslek" eylediklerini söylemesi gerek. Ogilvy'nin AngloSaksonluğuna karşıt Segueia Fransız ya da kendi deyimiyle Latin reklamcılığının yıldızı. Amerikan reklamcılığının tüketiciye ürünü satın alırsa neler kazanmış olacağını bastıra bastıra vurgulayan yaklaşımma karşı o, Fıansa'nın bir duygular ülkesi olduğunu, Fransızlann fantastik ve olağanustü olandan hoşlandıklarını saptayıp, bu nedenle markanın adeta efsaneleştirümesine dayanan 'yıldız stratejisi'nın yaratıcısı. Fransa'da pek çok durumda "tkna etmektense baştan çıkannanın daha Ücretin sosyal işlevi ff Buteuhunda îlcret I Tankut Centel, Türkiye Denizciler Sendikası Eğitim Dizisi, îstanbul 1988, 412 s. İSMAİL BAYER Enflasyon, günlük yaşamımızda her gun duyduğumuz, adeta içıçe yaşadığımız bir kavTam. Enflasyon karşısında ücretin konumu, milyonlann, özellikle de sabit gelirlilerin, bir başka tanımlama ile "bordro mahkumlanmn" yaşamlarını ilgilendiren bir konu. Çalışan kesimin, enflasyonla ücret arasındaki olumsuz etkilenmeden kaynaklanan sorunlar yumağı içersinde, ücretin yükil ve işlevi nedir? Ücreti, sadece bir gelir çeşidi olarak ele almak yerine, bağımlı çalışma karşılığı olarak değerlendirmek gerekir. Günümüzde ücret, artık sadece ekonomik bir kavram olmaktan çıkmış, sosyal bir kavram olarak kabullenilmiştir. Çünkü, emeğin iıısanın kişiliğine bağlıhğı sonucu ücretin sosyal yönü ağırlık kazaumaktadır. Ücretin sosyal yönü, onu aynı zamanda bir sosyal siyaset aracı da yapmaktadır. Ücrete kamu müdahalesi çeşitii şekillerde olabilmektedir. Asgari ücretin belirlenmesini, bu konuda kamunun temel bir müdahalesi olarak değerlendirebiliriz. Ülkemizde en geç iki yılda bir belirlenmesi gereken asgari ücretin, aradan bir yıl bile geçmeden yeniden belirlenmesi gereğinin ortaya çıkması uzerine kamu, müdahale gereğini duymuştur. Halen çalışmalannı sürduren Asgari Üc AY, Y/tFMA Kl/lZ.. AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN Hokukunda ÜCRET ret Tespit Komisyonu, önümüzdeki günlerde yeni asgari ücreti belirleyecektir. Belirlenen yeni asgari ücrete bağlı olarak sendikalar, toplu iş sözleşmelerindeki ücret artışı isteklerini yeniden gözden geçireceklerdir. Asgari ücretteki değişiklik, ekonomik ve sosyal yaşamda bir dizi etkilenmeyi de beraberinde getirecektir. Ancak üzerinde anlaşılamayan bir konu, asgari ücretin saptanmasında kişinin mi, ailenin gereksinimlerinin mi esas alınacağıdır. Doç. Dr. Tankut CenteFin günlük yaşamımızda kendisini sürekh hissettiren "ücret" konusundaki çalışması, konuya çeşitii yönleriyle açıkhk kazandırmaktadıt. Ücrete ilişkin genel bilgüer verilirken ücret kavramı, ücret şekilleri ve ücrette eşithk kavramı çalışmanın başında yer almıştır. Ücret borcunun belirlenmesine ilişkin bölümde ise özellikle asgari ücret üzerinde de durulmuş, ücretin miktarı ve hesaplanması konuları ele ahnmışıır. Ücret borcunun ödenmesi sırasında ortaya çıkan ve YÜRTDIŞEVDAIN Fenomenolojik Semiyotik Felsefeci Önay Sözer'in j Leere und Fülle: Ein Essay in phaenomenologischer Semiotik ' (Boş ve Dolu: Fenomenolojik Semiyotik Alanında Bir Deneme, 1988) başhklı incelemesi, Almanya'nın tanınmış VVflhelm Fink yayınevi tarafından basıldı. Sözer'in bu son kitabı, 198586 yıllarında Bochum'daki Ruhr Üniversitesi'nde konuk öğretim uyesi olarak yaptığı çalışmalann ürünü. Yazar, kitapta şu ana tezi işliyor: "Imlerle anlam arasında dınarnik bir ilişki vardır. Sözcükler, ister konuşmacı, ister dinleyici olahnı, bize ilkin belirsiz, içi boş bir anlamla verilir. Bu betirsiz anlamın belirlenmesini, içinin dolmasını sağlayan, bütün olarak konuşmanın kendisidir." çıkacak sorunlar ise çalışmanın Uçüncü bölümünde irdeleniyor. Ülkemizdeki öğreti ve uygulamanın da incelendiği bu bölümlerden sonra, değerlendirme yapılırken, mevcut hukuki duzenlemeler, uluslararası iş hukuku, Türk iş hukuku ile karşılaştınlarak bu alanda öneriler getirilmektedir. Bu nedenle çalışma, sadece öğreti için önemli olma sınınnı aşmakta ve uygulamaya yol göstermektedir. öğretide, 1980 öncesinde, ücret konusunda bazı çalışmaJar yapılmışsa da 4 Ocak 1980 kararlanndan sonra toplumsal yaşamımızdaki değişikhkler ve bu değişiklikler karşısında ücretin ele alınışında gelinen noktada, konu daha çeşitlenmiş ve guncclleşmiştir. Ücret konusundaki olumlu olumsuz etkilenmelerin dikkate almması, değerlendirilmesi, ancak ücret olgusuna doğru yaklaşımla ve konunun sınırlannın doğru belirlenmesiyle sağlıklı olabilir. Ücret konusunda derli toplu bir ilk çalışma niteliğinde olan Dr. Centel'in çalışması, guncel bir konuya sağlıklı yaklaşımlar getirebilmek için mutlak okunması gereken bir çalışma. Uygulamada seyyanen ücret artışı anlayışının bile tam olarak aşılamadığı, iş değerlendirmesi yöntemlerinin yeni yeni yaşama geçirilmeye başlandığı 3önümüzde, ücretin sosyal çerçevesinin oluşturulması, gündemde yerini daha uzun süre koruyacaktıı • İsmail Bayer, Çalışma \e Sosyal Güverüik Bakanlığı Baş iş Müfettişidir. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAIS fSOS'DE 8U6ÖN, ÇOK gÜYÜK &G 30 Haziran ESRARENGIZ TUNGUSKA OLAYIL ocMuşrv! ÇEV, ŞOK ^ ^ ÇAPINDAKJ ABA2/PE, 7VM AĞAÇ ? YANMIÇ, HE/eŞEy /4L71ÜST OU4uf7V. SÖ>LE BifZ PATLAMA, ANCAK, OAHA KEŞFEOİCMEM/Ş /ŞfDM SOMgA&YLA tZfyASLAMABİU/SDj. , H'Ç fA/SA/VZ/V ÖLMEOİĞ/ SAP7AA/AAJ OLAY, N •Ç) SSE&UA/VG/ Sı/S SOMÜT A^tAZ/r &İ/IMA/AA4AM4 "** £( NS£>EH/yL£t S//S. J9381988 5 0 YIL ÖNCE Cumhuriyet 30 Haziran 1938 tarafından idam edilmiş olan ilk Yahudidır. Halk, Yahudi mahallelerinde toplanmakta berdevamdır. Yahudi makamatı, halkı sükuna davet eden yeni bir beyanname neşretmistir. Ingiliz polisleri ihtiyaten çelik miğfer ve sopalarla teçhiz edilmiştir. Yahudiler ve bilhassa TelAviv Yahudileri bu idamdan dolayı heyecan içindedir ve matem alâmeti olarak grev devam etmektedir. FUistin staıusünü yeniden gözden geçirilmesi taraftart olanlar, müfrid sionist unsurları biraraya getirerek gençlik arasında şiddetli bir propaganda yapmaktadır. Zabıta, yeni nümayişler icra edilmesi ihümaline karşı ihtiyat tedbirleri almıştır. (QM.) Osmanlı Devleünde Bürokrat veAydın Cornell H. Fleischer'in Osmanlı tarihçisi Muslafa Ali'nin (15411600) hayatı ve eserlerini konu alan Bureaucrat and Intellectual in the Ültoman Empire (Princeton University Press, 1986) adlı kitabı, son yülarda yayımlanan Osmanlı incelemelerinin en dikkate değer olanlartndan biri. Fleischer kitapta, Osmanlı idaresini sistemli olarak eleştiren ilk yazar olan Mustafa Âli'tıin yapttlanndan hareketle, 16. yüzyıl Osmanlı İmparatorluğu'nda entelektüel ve toplumsal hayatı irdeliyor. Dilimize çevrilmesi kazanç olacak bir çalış ma. KISAKISA ÜNİVERSİTELERLE iLGtLÎ KANUN VE YÖNETMELİKLER / Haz. Ali Rıza Başaran, t.Ü. Rektörlük Yayını, îstanbul 1988, 264 s. Üniversite ve fakültelerle ilgili kanun ve yönetmelikleri bir araya getiren ve birinci cildi geçen yıl yayımlanmış olan derlemenin ikinci cildi basıldı. Üniversite mensuplan ve üniversite araştıncılan için çok yararh bir kaynak. Derlemeyi hazırlayan Ali Rıza Başaran, ikinci cildin önsözünde şöyle diyor: "Kendilerine karşı büyük saygı duyduğum Sayın Rektörumüzün muvafık mütalaasıyla ilgili mevzuatımızda ani değişiklikleri içeren bir ek kitap daha çıkarmak zarureti hasıl oldu!' Üniversitelerimizde YÖK düzeni sürdükçe kanun ve yönetmeliklerde daha nice "ani değişiklikler" yapılacak ve Sayın Başaran'a daha nice ciltler çıkarma görevi düşecek. FELSEFE TARTIŞMALARI, 2. Kitap, Haz. Vehbi Hacıkadiroğlu, Panorama Yayınları, Mayıs 1988, 134 s. Yayın yönetmenliğini Vehbi Hacıkadiroğlu'nun yaptığı felsefe kitapları dizisinin ikincisi çıktı. Bu kitapta, ünlü Alman filozof ve matematikçi Gottlob Frege'nin Türkçeye çevrilen ilk makalesi yer alıyor. H. Şule Elkâtip'in çevirdiği "Fonksiyon ve Kavram" adlı makale, Frege'nin önemli felsefe yapıtlarmdan biri. Kitapta yer alan diğer katkılar arasında Hacıkadiroğlu'nun bilginin kaynağı uzerine yazısı, tartışma bölüraünde M. Ali Kuntman, Yalçın Koç ve Arda Denkel'in özdek ve nesne üzerine yazıları ile Doğan Özlem'in "Ma.x Weber'in Bilim Anlayışı" uzerine incelemesi bulunuyor. CEVRE SORUNLARINA DUYARLILIK / Şevket özdemir, Palme Yayınları, Ankara, Mart 1988," 208 s. Tam başlığı. Türkiye'de Toplumsal Değişme ve Çevre Sorunlarına Duyarlıhk olan bu kitap, Dr. Şevket Özdemir'in A.U. Siyasal Bilgüer Fakültesi'ne sunduğu doktora tez çalışmasına dayanıyor. Çalışmada Türkiye'de çevre sorunlarının ulaştığı boyutlar konusunda bilgi veriliyor. Aynca Ankara, Çankırı, Îstanbul ve Zonguldak illerinde 500 konut ve 40 işyerinde yapılan görüşmeler yoluyla toplanan verilerle, ulkemizde farkh toplumsal kesimlerin çevre sorunları konusundaki duyarlılığı araştırıhyor. Çevre sorunlarıyla ilgilenenler için dikkate değer bir yayın. tRAN / Bahman Nirumand, Çev. Kemal Kurt, Belge Yayınları, Mart 1988, 272 s. Anadolu Yayınları tarafından 1969 vılında Hiir Dünyanın Dik(atörluğu: İran başlığıyla yayımlanan ve Şah diktatorluğunü anlatan kitabın yazarı olan Nirumand, bu kitabında mollalar diktatörlüğunü inceliyor. Nirumand şöyle diyor: "Evet, Humeyni yeryüzunde cenneti vaat etti bize. Demokrasi gelecek, kimse fîkirleri ve siyasal görüşleri yuzünden tutuklanmayacak, işkence yapılmayacak, hapishaneler kapatılacak, kadınlara eşit haklar tanınacak, giyim serbest olacak dedi... Gıysıleri yuzünden sokaklarda kadınlara sataşmalar başlayınca, yan çelişkiler diye ciddiye almadık. Biz ana çelişkiyi, yani emperyalizmle savaşı on planda tutuyorduk. Demokrasi olmadan emperyalizmle savaşılanıayacağını anlayamamışıık." Ispanya harbini çabuk bitirmek için Londra 29 Mussolini'nin erkânı harbiye şeflerile geçende yaptığı mülâkata dair mutad haricinde yapılan neşriyat münasebetile Niyuz Kronikl gazetesinde bu neşriyatın halyanın îspanyaya karşı takib etmekte olduğu hattı harekeıte yeni bir azimkârlık husule geldiğine bir işaret olup olmadığını suale şayan görmekledir. Bartet, halyanın Ingiltere ile biliıilâf müzakerat yolile hpanyadaki harbe bir nihayet vermeğe çalıştığını görmenin en ufak bir ihtimali nıevcud olmadığı mutaleasmdadır. Italyayı bu hattı hareketi ıtıihaza sevkeımiş olan sebeblerin gönüllu tedarik etmek hususundaki imkânsızlık, İtalyada dahilî vaziyetin vahamet kesbetmesi ve nihayet Barselona'nm mukavemeti olduğunu söylemektedır. Londra diplomatları, M. Mussolininin önümıizdeki haftalar zarfında harbe nihayet vermek için fevkalade tedbirlere müracaat teşebbusüne kıyam edeceği mütaleasında bulunmaktadır. Duçe'yi bu teşebbüsunden vaz geçirebilecek yegane tesir, M.Çemberlayn 'ın, isıiyerek veya kerhen Ingiliz Italyan itilafını feshetmesi korkusu olabilir. Hatayda sevinç Antakya 29 Anadolu Ajansının hususî muhabiri bildiriyor: Orgeneral Asım Gündüz ve maiyetindeki zevat dün ö'ğle yemeğini belediyenin misafiri olarak Soğukolukta yemişler ve dönüşte Baylanda bir müddet tevakkuf etmişlerdir. Baylan hatkı bu münasebetle de Atatürk'e karşı olan sonsuz merbutiyet ve minnetlerini izhar etmişlerdir. Yüzlerce halk yarıtn saat kadar bir zaman hududsuz bir sevinç içinde misafırlerile birlikte bulunmuşlardır. Türkiyeli bir muallimin bu sırada okuduğu "Mehmedcik" adlı kendi şiiri çok beğenilmiş ve alkışlanmıştır. Heyet Bayiandan alkışlar ve "yaşasın Atatürk" sesleri arasında ayrılmıştır. Bütün kasaba baştanaşağı Türk bayraklarile donatılmiftır. Müzeler idaresi yeni bir bina yuptırıyvr Müzeler idaresi Topkapı sarayının birinci avlusunu teşkil eden saha dahilinde ve şimdiki Askeri müze karşısmdaki tarihi fudla fmnlarının metruk ve harab binasını yıktırtmış, yerine kimya lâboratuarı, fotoğraf ve heykeltraş atölyeleri ve mulaj dairesmi ihtiva etmek üzere modern bir bina vücude getirmeğe başlamıştır. CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ^NPEN HABERLER HAFTANIN EN ÇOK SATAN KÎTAPLARI 22.6.198829.6.1988 Sıra: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 Ked: 152.425 021.301 079.053 022.320 126.071 217.007 192.005 124.285 011.054 002.335 Kttakıa Adı/Yazan: Eylül İmparatoriuöu/Erbil Tuşalp Sözum Sanadır/Dr. Erdal Atabek Savunma Saldınyor/Jacques Vergös Şeytı Bedrettin Destanı/Nazım Hıkmet K Maltepe'den Sağmalcılara insan Manzaralan/Kema! Anadol TBMM Tutanaklanidam Göruşmeieri OkulcukAnantm'de Kaytolma OykulenVA.Partnoy Yılmaz Güney Kitabı/Atellâ Dorsay Anneme Reklama Olduğumu Söylemeyin/J.Sâguela Kendini Yakalamak/Aziz Nesin Tirifc Bdge Anı Hukuk Şiir Anı Belge Belge Sinema Anı Deneme FUistin Ifahudüeri matem içinde kudus 29 Affedilınesi için gerek Filistindeki ve gerek, haricdeki Yahudı teşkilâtlannın sarfetmiş oldukları mesaiye rağmen bu sabalı Akkâda idam edilmiş olan Yahudi genci hakkındaki hükmün icrasından dolayı Kudüs ve TelAvivdeki Yahudi mağaza ve kahveterinin ekserisi kapalılmış ve pencerelere siyah bayraklar asılmıştır. Bu Yahudi genci Ingiiiz idaresı Yeni kadroda beş yüzer liralık iki, dört yuzer liralık iki mümessillikle üçer yuz liralık • dort raporturluk ıhdas edilmektedir. Türkofısin Belgrad 29 Avala merkez teşkilatında da ınuhim ajansmdan: Kral Piyer, dün Iisenin altıncı bazı değişiklikler olacağı anlaşılmaktadır. sınıfını çok büyük bir muvaffakiyetle ve çok iyi notlarla ikmal etmiştir. Bu münasebetle Kral sarayında hususî merasim yapılmış ve bu merasimde Naibi hükümet Prens Pol, dığer naibler, kralın bütün hocaları ve kralın mürebbisi hazır bulunmuştur. Kralın mürebbisi, muşarünileyhin almış olduğu noıları okumıış ve kendisine kazanmış olduğu mükâfatları tevdi etmiştir. (ÜJJ.J Yngoslav Kmh muvaffakiyvtle inıtihan verdi Tokyt) ticaret konseyligi lağvedihniştir
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle