22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 HAZİRAN 1988 HABERLER CUMHURİYET/7 TürkIş'in gövde gösterîsi Genel Sekreter Emin Kul, sosyal güvenliğin pazar ekonomisinin koşulları içinde açık eksiltmeye çıkanlmış hayali ihracat metaı olmadığını belirtti. Bakan Aykut, işverenlerden SSK borçlarım zamanında ödemelerini istedi. ANKARA (Cumhuriyet Bııroa) Sosyal Sigortalar Kurıunu'nun (SSK) 41. Olağan Genel Kurulu'nda Turklş gövde gösterisı yaptı. Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanı Imren Aykut'un konuşması sırasında salona giren Turklş yöneticileri, delegeler tarafından ayakta alkışlandı. Alkışlar nedeniyle Bakan Aykut bir süre konuşmasına ara vennek zorunda kaldı. Yine Bakan Aykut'un konuşması sırasında genel kurul salonuna giren Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem üe Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcusü Mehmet Yazar ilk önce alkışlanmaddar. Ancak Bakan Aykut'un uyansı ve Erdem ile Yazar'a "Hoşgeldiniz" demesı üzerine delegeler alkışladılar. SSK Genel Kurulu 41. Olağan Genel Kurulu dün SSK Konferans Salonu'nda çalışmalanna başladı. Çalışma ve Sosyal Guvenlik Bakanı tmren Aykut, genel kurul konuşmasmda SSK prim borçlannın zamanında ödenmesınin sağlıklı bir sosyal guvenlik uygulamasırun temeli olduğunu da dikkat çekerek, işverenlenn ödemekte geciktikleri her prim borcunun bu temeli zayıflatacağım kaydetti. Aykut, "Bu nedenle bildirge vermevenlerlc, prim borçlanm odeme) eolerie mücadele edeceğiz. Bu tur işverenlere musamaha etme)ecegimizi ve her rurlu yasal yolu kullanacagımızı bir kere daha ifade etmek istiyorum" dedı. Hedeflerimn 1990 yıhna kadar bütun Türkiye'deki çiftçilerın sosyal guvenlik kapsamına ahnmasını sağlamak olduğuna bildiren Çalışma Bakanı Aykut, "Diger ek sosyal guvenlik programlan ile amacınuz 2000'li yıllann başında Türkiye mıfusunun tamamını her turlu sosyal guvenlik hakkından yararlandırmaktır" diye de konuştu. Bakan Aykut konuşmasında aynca, 1 Haziran 1988 itıbarıyla işçi ve işçi emeklıleri adına toplanan konut edindirme yardımı toplamının 186 mılyar 659 milyona ulaştığıru ve bunun ışçilerin konut sahibi olmalarında önemli bir kaynak olusturacagını söyledi. Bakan Aykut, 3201 sayılı Tiırk vatandaşlarırun yurtdışında geçen surelerinin değerlendırılmesı hakkındaki yasada bazı değışikkkler yapmak suretıyle bir yasa tasarısı hazırladıklarını da belirterek, bu konı da şu bilgilerı verdi: "Tasanya göre, yurtdısındaki vaUndaşlanmız iki yıla kadar olan işsizlik surelerini de borçlanabilecekler. Ajnca, borçlanmalannı yurtdtşında bulunduklan sırada da IYIU Aykut, 'Hedefimız 2000'li yıllann başında Türkiye nüfusunun tamamını her türiü sosyal guvenlik hakkından yarariandırmaktır' dedı yapabilecek, böytece bulunduklan iilkenin >ergi iadesi uvgulamasından yararlanabileceklerdir." Bakan Aykut konuşmasmın sonunda ise, geçmişteki bazı yanlış yaklaşımlarm SSK'nın bugunku sıkmtılanm ortaya çıkardığmı kaydederek, "Sosyal guvenlik venneden alınacak bir sistem değildir. Nimelkulfet dengesidir. Çok hassas bir matematik dengeye da>alıdır. Ulkemizde rastonelliği bir milli davranış haline getirme gayretleri içinde oldugumuz bir dönemde SSK'yı matematikten uzaklaşmadan yonetmeliyiz" dedi. Turklş Genel Sekreterı Emin Kul ise, sosyal güvenliğin pazar ekonomisinin koşulları içinde açık eksiltmeye çıkartılmış bir hayali ihracat metaı olmadığını belirterek, şöyle konuştu: "Kurumun durumunu ulke çapında yurutulegelen ekonomik ve sosyal politikaiann genelinden soyuüamanın mumkun olmadığını önceükle belirtmek isterim. Ozellikle son sekiz yılda uygulanan ekonomik politikalar ve tercihlerin çalışanlar açısından yarattığı olumsuzluklar, beraberinde sosyal guvenlik haklannın da geriye gitmesi sonucunu bugun karşımıza getirmiştir. Kurumun yonetimi hizmet ve faaliyetleri, işrirakçileriyle Uişki ve yukümlülükkri gibi konularda siyasal iktidartarın fiili ve jasal duzenlemelerle bukuki mudahaleleri bu geriye gidişin başlıca nedenidir. Kurum siyasi iktidarlann tasarnıfuna sevk edilmiştir. Biz buradş adela yerieşik mulkiyet hakkı 'anlayışına rağmen mulkumuzu işgal eden ve vesayet altında yoneten siyasi iktidarlara, bu hukumran vesayet yönetiminden dogan şikâyetkrimizi lutfen uç yılda bir kabul buyunnalan ricacısı durumuna getirilmisizdir. Öncelikle kurumun bu işgalden, bn hukumran vesayet yonetiminden kurtanlması şarttır. Kurnma hayat veren, kurumun asıl sahibi Uraflan bu şarün yerine getirilmesi içinraücadeleyeçağınyonım." TtSK Genel Sekreteri Kubilay Atasayar ise, sosyal sigortanın finansmanına devletin iştirakinin sağlanması gerektiğini belirtti ve "Çok yuksek olan prim oranian da duşnrulmelidir" dedi. Atasayar, SSK'nın 41. Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, SSK Yasası'ıun gunün koşullan ve "sigortacıhk esprisme göre" yeniden duzenlenmesi gerektiğini bildirdı. Kurumun merkezi yönetimden kurtanlması gerektiğini öne suren Atasayar, SSK'nın düştüğü sıkıntıların temelinde rakipsizliğin yattığını söyledi. SSK'mn 1987 yıü çalışma raporuna göre, 1987 yıh sonunda, kurumun net prim gelirleri, 1 trilyon 693 milyar 857 milyon 871 bin lira olarak gerçekleşti. Aykut konuşurken SSK genel kuruluna giren yöneticileri delegeler ayakta alkışladı DUYDUK/GORDUK YALÇlNPEKgEN "Korumalam" nasıl korumalı? B aşbakan'a karşı girişilen son suikast olayı insanlann aklını başına getirdı. Şimdi herkes kendini korumanın çarelerini anyor. Geçenlerde bir arkadaşım bu konuda bana akıl danıştı: Karar verdim, bir koruma polisi tutacağım, ne dersin? Neden? Bir tehlike mi seziyorsun? Yooo... Hiçbir tehlike sezmiyorum. Zaten tehlike olsa koruma polisi tutmak biraz tehlikeli olmaz mı? Arkadaşımın bu sözleri bana da mantıklı göründü.. Ben de şimdilik bir tehlike içinde değılim. O yüzden bir koruma polisi tutmanın hiçbir sakıncası yok. Hem de havalı bir iş.. Düşunsenize.. Sağımda solumda dev gıbi adamlar.. Bir elleri arka ceplennde (Herhalde s o yulmamak için cuzdanlarım tutuyorlardır), kaşlar kalkık (özellikle bir tanesı.) ve bunlann arasında ben.. Havalı olmaz mı? Belki havalı olur, Koruma ama (sonradan duşundüm) tehlikeli de polislerinin olabilir.. görünüşlerine Neden derseniz.. bakmamak Bir suikastçı beni boygerek.. Hepsi le koruma polislerinin arasında görürse, vu yufka yürekli racağı yoksa bile, vurve bir sineği ma isteği duyabilır.. (hatta bir Çünkü çevremde hiçbir koruma polisi ol suikastçıyı) bile masa, vuruJmam o incitmekten kadar kolay değil.. çekinen, Elimde bir suru seçenek var: Ne bileyim.. duygusal Sağa sola kaçabilıinsanlar. rim.. Birinin arkasına Koruma saklanabilirim.. Yere yatabilirim.. Kısacası polislerinin kendimi kurtarabüiözellikle rim.. Fakat koruma posuikastçılan lisleriyle çevrelenmiş durumda iken bunlaincitmekten n yapmama olanak çekinenler yok.. Sağa kaçayım arasından desem.. Kapı gibi bir koruma polisi.. Sola seçildiğini kaçayım desem.. sanıyorum.. Apartıman gibi bir başkası.. Birinin arkasına saklanayım desem.. Koruma polisleri yüzünden yamma kimse yaklaşamaz ki.. Koruma polisinin arkasına saklanmama da olanak yok.. Çunku onlar zaten benim arkama saklanmış durumdalar... Yere yatayım desem, mubarekler benden önce kendilerini yere atacaklan için yerde boş yer bulmak da mesele.. Kısacası karşıma bir suikastçı çıksa, ben cascavlak ortadayım.. Ba durumda yapabileceğım tek şey, koruma polislerini suıkastçımn kurşunlanndan korumak olabilir.. Diyelim ki, adam beni vurmak amacıyla değıl de salt çevrede terör yaratmak amacıyla hareket ediyor.. Yıne en iyisi koruma polisli bir adama saldırmak.. Nasıl olsa kendısine bir şey olmayacağından emin.. Sadece bir iki kurşun atacak ve çevrede ne kadar insan varsa sizlere ömür.. En azından ağır yaralı.. Bu olayda bir tek kışinın kur sinekleri ve Fabrikadan atılınca iş bulma umuduyla geldikleri tstanbuVda büyük sefalet yâşıyorlar YoksıtHuğıııı dayanılmaz ağırlığı Karabük Demirçelik Fabrikası'ndaki görevlerine son verilen işçiler, aileleriyle birlikte geldikleri Pendik'te "çadırkondu" hayatı yâşıyorlar. SÜLEYMAN SARILAR İki metre karelik çadırlar. Yamalı çadırlann her birinin altında altısar yedişer çocuklu aileler. Yerlerde yırtık battaniyeler, su bidonları, alüminyum tencereler ve "ekmegi ekmege kabk yapıp" yiyen küçücük çocuklar. Sefilliğin kol gezdiği çadırlar bir Kızıldenlı kabilesinin değil, tstanbul'un "çadırkondulannın" yurekler acısı görüntüsü. Geçen yıllarda çaüştıklan Karabük Demirçelik Fabnkası'nda işlerine son verümiş, onlar da kalkıp tstanbul'a gelmişlerdi. "Bir iş bulurnz" umudunu taşıdıkları tstanbul'da yaşam daha da acımasızdı. Karabük Kaymakamlıgı'nın verdiği "fakirlik Umuhaberi"yle FakFukFon'a başvurduklannda beşer bin lira verilmıştı. Jandarma çadırlarını "devlet arazisinden" dktürmuş, onlar da özel bir arsaa kurmuşlar çadırkondulanm. tulma umudu var: Suikastçının.. Ashnda ben başka bir konuya gelmek istiyorum.. Son suikast olayından sonra koruma polislerine çok yüklenildı.. Hemen hemen tümü ıri yan olan bu insanlar bayağı uzüldüler.. Görünüşlerine bakmayın; hepsi yufka yürekli ve bir sineği (hatta bir suikastçıyı) bile incitmekten çekinen duygusal insanlar. Zaten koruma polislerinin, özellikle sinekleri ve suikastçılan incitmekten çekinenler arasından seçildiğini sanıyorum.. Son olayda bunu kanıtladüar.. ANAP kongresinde koruma polislerinin kurşunlanyla 20 kişi yaralaaırken, yaşamının en sağlıklı döneminı g'eçiren Kartal Demirağ'ın cezaevinden neden kaçtığını da anlamış bulunuyorum.. Adam haklı.. 10 yıl hapıs cezasına çarptınlnuş. Cezaevi koşullan malum.. Yemekler kötü, yataklar berbat.. Kışın soğuk, yazın sıcak vs. Büyük bir olasılıkla sağlığını yitirmiş durumda.. Duşunmuş taşınmış ve sağlığına yemden kavuş, mak ıçın bu suikastı planlamış olabilir.. Elde silah Başbakaıı'ın karşısına çıktın mı artık hiçbir ' tehlike yok.. Koruma polislerinin attığı kurşunlarla çevrede herkes yaralansa bile, sen sağ salim çıkıyorsun. Sedyeye yatınlıyorsun, en iyi hastanelerde bakıma alınıyorsun.. Ekmek elden, su gölden yiyip içiyorsun.. lyice kendine geldikten ve gücünü kuvvetinı topladıktan sonra yine girersin cezaevi ne.. Bir sure sonra da bir pasaport uydurursun.. Ver elıni Mayorka, lbiza veya Capri. Böyle örnekler yok mu? Çock.. Yurtdışına en kolay çıkılan kapılar cezaevi kapılan... Üstelik konut fonuna "haraç" odemek de yok... Konu yine bıraz dağıldı galiba.. Ashnda ben bu yazıyı koruma polislerini korumak amacıyla yazıyordum.. Çunku herkes koruma polislenne yuklenıyor. Bence haksızlık ediyorlar.. Kim ne derse desin koruma polisliği sanıldığı kadar kolay bir iş değil. Çünku her zaman suikast olmuyor ki.. Suikast olduğu zaman iş kolay.. Belki tek zorluk saklanacak bir yer bulabilmek.. Çünku çevrede bir suru koruma polisi oluyor ve hepsi saklanacak bir yer anyor.. Hepsinin de üzerinize afiyet maşallahı var (kilo açısından). Bu kadar iriyarı insanlann küçucuk bir kursünun arkasına saklanması halıyle bazı sorunlar yaratıyor.. Böyle durumlarda bile hiçbir koruma polisinin aklına, silahım çekıp saldırgam vurmak şeklinde kötu bir duşunce gelmiyor.. En fazla kürsüleri bıraz daha büyutmeyi duşünüyor olabihrler.. Ne var ki dediğım gibi, her zaman suikast olmuyor... O zaman bir sürü tehlike içindeler. Çünkü Başbakan sık sık otomobille, otobüsle veya uçakla yolculuğa çıkıyor. Doğal olarak korumaları da onunla bırlikte yolculuk etmek zorunda• lar. Böylece trafık ve uçak kazası tehhkeleri ıçine atılmış oluyorlar. Bir de şu tehlike var: Başbakanla birlikte "o ayafet senin, bu ziyafet benim" dolaşırken insan halıyle şişmanhyor.. Aşın şişmanlama sonunda ise kalpdamar hastalıklanna yakalanma tehlıkesı ve en kötusu bır yerli hastanede "Bypass" ameliyatı geçirme olasılığı var.. tşte butun bunlar hiç duşunulmeden koruma polislerine "vur abalıya" şeklinde yuklenilmesini doğru bulmuyorum.. llgılilere önerim şu: Zarnan geçırılmeden bir "Koruma Polislerini Koruma Vakfı" kurulmah... TEKSTİL VE KONFEKSİYON İHRACATÇILAIUNA DUYURU YÛREJOER ACJSi Sefillığın kol gezdiği çadırlar bir Kızılderiti kabilesinin deflil, istanbul'un 'çadırkondulan'nın yurekler acısı göruntusü. (Fotoğraf: Cumhunyet) Çadırlarına gıttiğimizde etrafımızı sardılar hemen. En yaşlüarı Ramazan Akın konuşraaya başladı: "Köyumuzde bir kanş toprağımız yok. Radyo, televizyondan duyduk, fakirleri kalkındıracaklarmış. Biz de buraya geldik. Ama ne iş var ne de aş. Şu gorduğun çocuklar hırsız olacaklar. Bu çocuklanmızı hırsız yapmamak için bize yardım etsinler. Koyumuzde fabrikada çalışıyorduk. lşten çıkardılar. tki ogJum var, ama iş bulamıyortar. Kanm ameliyatlı. Tedavi de ettiremiyorum. Bizim derdimize bir çare bulunsun." Altı çocuğuyla eşinin zor sığdı gı çadırmda yatan kalp hastası Satılmış Guloglu, elinde hastane raporlarını, kaymakamlığın verdığı "fakirlik ilmuhaberini", fondan beş bin lira aldığını behrten evraklan gosterıyor. Eşi Fatma'nın kucağındakı 10 aylık kızı Neriman'ı göstererek, "Şu bebelere bakın. Pislik içindeler, her gun sadece çevreden dilendigimiz eknegi yiyoriar" diyor Şundı kışuı ne yapacaklannı düşunüyorlar. Köylerine dönmek de en az Istanbul kadar acılı onlara, çunku orada da iş yok. Bir sure önce çıkanldıkları Karabük Demirçelik Fabrıkası'nın "işçi kartlannı" gösterip "Bizi yeniden işe alsınlar" diyorlar. Karabük Demirçelik Fabrikası Mudurü Sacit Korkut ise ışten çıkarma öykusunu şöyle anlatıyor: "Demirçelik işçilerinin Besbinevler adında bir kooperatifi vardı. Fabrika bu konutlann yapımında muteahhitlik yapıyordu. Bu insanlar inşaatta çahştınlmak uzere işe alındı. Ancak daha sonra kooperatifle fabrika arasında anlaşmazlık çıktı ve muteahhitlik sona erdi. Inşaat işi sona erince de 300'den fazla işçi çıkanldı. Bunlann yeniden işe alınması ise kadro şişkinliği gerekçesiyle mumkun olmamış. Ben daha sonra goreve gitirildigimde araştırarak ögrendim. Bu insanlar çok zor durnmda kaldılar. Bir kısraı guneye gitti. Köylerinde de yapacak işleri yok bunlann." 1) ABD serbest kota dağıtımı ile ilgili başvurulann 01.07.1988 Cuma günü saat 18.00'e kadar serbest kota dağıtım esasları çerçevesi içinde ilgili birliklere yapılması gerekmektedir. A MENSUCAT GRUBU: Kategori Asgari fıyat Azami limit 1.40 Dolar 44.000 Lb. 200 100.000 SYD. 0.50 Dolar 219 50.000 Lb. 1.Ö0 Dolar 300/301 100.000 SYD. 0.50 Dolar 313 100.000 SYD. 314 0.40 Dolar 100.000 SYD. 0.40 Dolar 315 100.000 SYD. 317/326 0.40 Dolar 44.000 Lb. 1.40 Dolar 604 100.000 SYD. 617 0.40 Dolar 100.000 SYD. 0.40 Dolar 625 100.000 SYD. 0.40 Dolar 626 627 100.000 SYD. 0.40 Dolar 100.000 SYD. 0.40 Dolar 628 B Mensucat grubunda daha önce bildirilmemiş kategorilerde 01.07.198730.03.1988 tarihleri arasmdaki 9 aylık gümrük çıkış beyannamelerinin 08.07.1988 Cuma günü akşamına kadar bağlı bulunan birliklere getirilmesi. C KONFEKSİYON GRUBU: Kategori Asgari fiyat Azami limit Mülteciler, Afganistan bağımsvdığıria kavuşsa dageridönmekten çekiniyorlar Türkmenlerin özlemi Türkiye NİLAY KARMAN PEŞAVER Afganistan sınırındakı Pakıstan'ın Peşaver kentinde yaşayan 2.3 milyon multeci arasında sayıları ıstatistiki olarak bilınmemekle bırlikte, çok sayıda Türkmen ve Uzbek asıllı Afganlı da bulunuyor. Ustelik bunların buyükçe bir bolumu, Sovyet askerleri çekilip Afganistan bağımsızlığına kavuşsa da geri donmekten çekiniyor. Dahası, içlerinde Türkiye'ye dönmek isteyenlerin sayısı da hayli fazla. Peşaver'de görüşme fırsatını bulduğumuz bir grup Türkmen mücahit, Afganistan'da yaşayan Türkmenlerin ve Uzbeklerin cihat başlayıncaya kadar yönetimdeki ve çoğunluktaki Peştular ve Tacikler tarafından iyi tanınmadığını ifade ediyor. Afganistan'ın kuzeyindeki Akça kentinden gelen ve halen 2500 mucahıte komutanlık eden Seyid Kurenezar Haşimi yaklaşık 8.5 yıldır süren savaşta, Türkmen ve Uzbek mucahıtlerin "İyi savaşcılıgı" ile kendilerini Jösterip kabul ettirdiklerini belirtiyor. Türkmen komutan Haşimi'ye göre "cihat" Afganistan'da azınhkta bulunan Türkmen ve Uzbekler'e saygınlık kazandırdı. Bir başka Türkmen komutan Hacı Kerira ise "Biz Turkmenler garibiz. Sahip çıkamraız yok. Bu hep boyle oldu, bundan sonra nasıl olacak bilemeyiz" diyor. Peşaver yakınlannda Sawabi'de 12 köyden oluşan 66 bin kişılik mülteci kampındaki Türkmen köyunde ise "Tiırk" olduğumuzu öğrenen Türkmen mülteciler kendi dillerinde anlaşabildiklerini görünce bizi buyuk bir coşku ve sevgı gosterisiyle karşıladılar. 45 derece sıcakta, guneşin alnında köyün yollarında yururken, 25 yaşındakı Abdulkerim peşimizden koşup "Ben Türkiye'ye gitmek istiyorum. Ne olur Türkiye bize yardım etsin. Ruslar çekilince, biz Türkiye'ye gidebilelim" dıyordu. "Bana da adımı sor, benim de fotoğrafınu çek" dı\e kolumdan çekıştiren 40 yaşındaki Sadreddin ise umutsuzca sorujordu: "Turkiye'ye uçak biletı kaç para tutuyor?" Savvabı'de multeci kampının çarşısında halı tokuyup satan Abdurrahim ve SaitCan da "Biz Afganistan'ın Mezarı Şerif bolgesinden geldik. Yaklaşık 7 yıldır buradayız. Ama Ruslar çekilince de Afganistan'a geri donmek istemiyoruz. Burada da kalamayız. Ne olur Türkiye'ye gidelinı" diyorlardı. Savvabı'de Türk gazetecı grubunu oğle yemeğı ıçın evinde konuk eden 10 çocuklu Ak Muhammed Pehüvan, Tokat'ta multeci olarak bulunan damadı Nurul Hak İslam'ın adresını \enyor ve "Ona benden selam yazın" diyor. Sawabi kampındaki Türkmen mülteciler 1979'da Sov>et askerleri Afganistan'ı işgal etmeden once de azınlık olduklan için baskıya uğradıklarından yakımyor ve bu nedenle ulke bağımsızlığına kavuştuktan sonra geri dönme özlemi çekmiyorlar. Onların özlemi Türkiye! Türkmen mucahitlenn ve multecilerin yakınmaiarını, Afganıstan'da bağımsız bir devlet kurmak için siyasi bir mucadele veren 7 partilı Afganistan Ulusal Islam Cephesı adlı ittifakın yetkililerıne ve liderlerine ılettik. Türkmen ve Uzbek mucahıtleri içinde banndıran, 7 partilı ıttıfaka mensup, ılımlı olarak niteleııdirilen Cemiyet'i İslami Partısi'nın lideri Burhaneddin Rabbani, Türkmen ve Uzbeklerin, Sovyet askerleri Afganistan'ı işgal etmeden önce "azınlıkta" olduklan için baskıya uğramış olduğunu kabul ederken, "Ancak bundan sonra kunılacak bir tslam devleli içinde boyle bir tehlike yok. Elhamdulillah hepimiz Muslumanız" diyordu. ittifakın oluşturduğu surgundeki geçicı Afgan hukumetının basbakam Ahmet Şah da Rabbani ile aynı yanıtı venyordu. Ittifaktan bağımsız olan ve Sovyet askerlennın çekilmesı, ardından Roma'da surgunde bulunan Afgan Kralı Zahir Şah'ın gen dö Sawabi kampındaki mülteciler, Afganistan işgal edilmeden önce de baskıya uğradıklarından yakımyor ve bu nedenle ülke, bağımsızlığına kavuşsa bile geri dönme özlemi duymuyorlar. nerek umuıııugu sdglaydtdgı beklentisi içindeki İshak Gilani ise tslamda ırk aynmı yapılmadıgım belirtiyor ve Turkmenlerle Uzbeklerin baskıya uğrayacakları konusundaki korkularının gereksız olduğunu belirtiyor. Gilani, ileride bir Peştu ya da bir Tacik gıbı bir Uzbek >a da Turkmen'in başbakan seçilme şansının bile olduğunu ifade etti. SASA'da işçilere belediyeden su desteği ADANA (Cumhuriyel Guney tlleri Burosu) Adana'dakı esnaftan sonra anakent belediyesı de yaklaşık 2 aydır grevde bulunan 3400 SASA işçisine destek verdi ve tahsili gereken su paralannı ertelemeyi kararlaştırdı. Anakent Belediye Başkanı Aytaç Dnrak, "Kendi iradesi dışında odeme gıiçlugune duşen işçileri susuz bırakmayacaklanm" belırtirken soz konusu uygulama, işçiler ve sendıka tarafından sevinçle karşılandı. Anakent belediyesine bağlı ASKI (Adana Su ve Kanalizasyon tdaresi) yonetıminin, başlangıçta herhangı bir resmi karara dayanmayan "grevd işçilerin su paralannın tahsil edilmemesi" biçimındeki u\gulaması başkan Aytaç Durak'ın talimatıyla resmiyet kazandı. Grevdekı işçilerin ödeme guçluğunü dikkate alan uygulama sayesmde, grevde olduğunu belgeleyen işçilerin suyu, parasını odemedığı halde kesılmemeye başlandı. Anakent Beledıye Başkanı Aytaç Durak, grev ve benzeri nedenlerle kendi ıradesı dışında odeme guçluğune duşen işçilere yardımcı olmaya çalıştıklanm söyledi. 335 337/637 338/339 340/640 341 342/642 347/348 347 T/348 T 350 361 369 1.000 Dz. 48 $/Dz. 2.000 Dz. 25 $/Dz. 3.000 Dz. 18 $/Dz. 2.000 Dz. 25 $/Dz. 2.000 Dz. 25 $/Dz. 1.000 Dz. 24 $/Dz. 3.000 Dz. 18 $/Dz. 3.000 Dz. 30 $/Dz. 1.600 Dz. 96 $/Dz. 20.000 Adet 2.5 $/Adet 50.000 Lbs. 1 $/Lbs. D ABD 9 aylık geçici past performans listelerine vc 27.06.1988 tarihinden itibaren 7 gün sure ile itiraz kabul edilecektir. 2 A AET kategori 18 ve 26 serbest kota dağıtımı ile ilgili başvurulann 01.07.1988 Cuma günü saat 18.00'e kadar serbest kota dağıtım esasları çerçevesinde ilgili birliklere yapılması gerekmektedir. Kategori Asgari fiyat Azami limit 13 DM/Kg. 6.500 Kg. 5 DM/Adet 30.000 Adet B Yukandaki kategorilere ait geçici past performans listelerine 27.06.1988 tarihinden itibaren 10 gün sure ile itiraz kabul edilecektir. 3 Past performans hesaplarında kullanılmak üzere Isveç'e ait 01.01.198815.05.1988 tarihleri arasındaki 5., 8., 9. ve 13. kategorilere ait gumrük çıkış beyannamelerinin 30 Haziran 1988 mesai bitimine kadar ilgili birliklere getirilmesi gerekmektedir. 4 ABD Kotaları ile AET kategori 18. ve 26.'da past performanslara dayalı avans kota dağıtımına 01.07.1988 tarihinde başlanacaktır. Tİ 26 EGE, ULUDAĞ, AKDENİZ, ANTALYA, tSTANBUL TEKSTİL VE KONFEKSİYON İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİKLERt (ook alametler belirdi MOZAİK'in tükenen ABDIHDAH kaseti de yeniden piyasada O«ı»l Datılını ADAYmyıncüüc ve Muzlk Tlc Ltd ŞU SSK Işh»n: i Çugı No 12Yenlşehlr Ankar» Tsl 132 42 78 1 3 5 2 2 1 1 tUÇ 6 Blok No 6322 Dnk»p»m tst&nbul Tal 513 00 64 MOZAİK KALBİNİZİ KORUYUNUZ TURK KALP VAKFI V i , . Lıronı, ır Ro''opf Muayene ve Konlrol İçin T, ı r TftRKİYE'K DJmLAMM V U Türkmen mülteciter, Sovyet askerien Afganıstan'dan çekılıp bağımstz bir Afgan devieü kurulsa bile, Afganıstan'a değıl, Türkiye'ye dönmek ıstıyorlar 25 yaşındaki Türkmen mülteci Abdülkenm, "Benım Türkıye'de dayılarım var Oraya gitmek istiyorum" diyor Cıhatla bırlikte Sovyet askerlenne karşı iyi bir savaş veren Türkmen mücahıtter. Atgan mücahit grupları arasında saygınlık kazandılar Nufus cuzdanımı kaybettım, hükümsuzdur. ÖMER FARUK MEKtK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle