19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
28 HAZİRAN 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 De Cuellar'dan açıklayıcı bUgi LEFKOŞA (Cumhuriyet) BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs özel Temsilcisi Oscar Camillion, dün KKTC Curnhurbaşkanı Rauf Denktaş'ı ziyaret ederek, Peres de Cuellar'dan Kıbns Turk tarafmca istenen açıklayıcı bilgiyi verdi. Peres de Cuellar'ın Kıbrıs konusunda yapılması tasarlanan görüşmelerle ilgili olarak sunduğu son önerilere açıklık kazandırmak için Türk arafının sorduğu sorulara verdiği yanıtın iletilmesinden sonra, bu yanıtlara ilişkin Türk dOşünceleri, yine Camillion vasıtasıyla BM genel Sekreteri'ne aktanldı. Lefkoşa'nın Türk kesimindeki baskanlık konutundaki bir saatlik Denktaş Camillion görüşmesinden sonra basm yayın mensuplarına konusan KKTC Cumhurbaşkam DenktaSı Türk tarafınm göruşlerinin Camillion'a aktanldığını belirtti. Perestroyka sınavda 5 bin delegenin katılacağı ve 4 gün sürecek olan konferansta Soyyetler Birliği'nin kaderinde önemli rol oynayabilecek reformlar tartışılıp, karara bağlanacak. Dıs Haberier Servisi Sovyetler Birliği'nde Koraü'iist Partisi'nin tarihi konferansı bugün çalışmalanna başlıyor. 47 yıl aradan sonra toplanacak olan 19. konferansta ülkenin kaderinde önemli rol oynayabilecek olan reformlar tartışılıp karara bağlanacak. Konferans, iktidara geleliberi başlattığı reformlarla tüm dünyanın ilgisi çeken Genel Sekreter Mihail Gorbaçov için de yaşamsal önem taşıyor. Sovyet lideri konferansa katılacak 5 bin delege arasına kendi destekleyicilerini sokmayı başarmış durumda. Ancak bu konuda bazı güçlüklerle karşılaştığı ve kimi reform yarüüannın yerel parti örgütlerince geri çevrildiği biliniyor. Nitekim eski Moskova Parti Şefi ve ateşli reform yanlısı Boris Ydtsin'in delege olarak konferansa katılmasına karşılık, Gorbaçov'un destekleyicilerinden sosyolog Tatyana Zaslavskaya, iktisatçı Gavril Popov ve yorumcu Fyodor Burlatsky, konferansa katılamıyorlar. Dört gün sürecek olan 19. parti konferansında ele alınacak belirli konular resmen açıklanmadı. resmen Gündemin, bugün seçilecek olan konferans baskanlık divanı tarafından saptanacağı bildiriliyor. Geçen hafta Moskova'da baa yetkililer, konferansta genel olarak ekonomik reformlar üzerinde durulacağını bildirmişlerdi. Ingiliz The Independent Gazetesi, 19. konferansa ilişkin bir yonım haberinde, toplantıda Gorbaçov'un reform paketinin oybirliği ile kabul edileceğini öne sürdu. Ancak kimi gözlemciler de Gorbaçov'un özellikle glasnost (açıklık) politikasına karşı, başını Igor Ligaçev'in çektiği güçlü bir muhalefetin bulunduğunu anımsauyorlar. AP, Moskova kaynaklı haberinde konferansta ele alınması beklenen konulan şöyle sıralıyor: • Komünist Partisi'nin rolü: Gorbaçov, Komünist Partisi'nin, işletmelerin günlük çalışma ve kararlanna müdahale ctmesine karşı çıkıyor. Komünist Partisi'nin bugün başlayacak olan 19. Konferansı Mihail Gorbaçov açısından yaşamsal önem taştyor. • Yasal sistem: Konferansta, bi kolektif çitliklerden toprak kira• Mcrkez Komites: Konferansreyin hak ve özgürlüklerinin kota merkez komitesinin ölüm, lanmasını ve bu topraklann özel emeklilik gibi çeşitli nedenlerle bo runması için yasal sistemde bazı çiftlikler şeklinde kullanılmasınıdeğişıklikler yapılması bekleniyor. şalan üyeliklerine yeni üyelerin senı savundukları bilim'yor. Bu arada simgesel nitelikteki parçilmesi bekleniyor. öte yandan Sovyetler Birliği'nlamento ile yüksek mahkemenin ' • Ekonomik reformlar: Konfede bir iktisatçı, halkın yüzde ransta özellikle Gorbaçov'un eko yetkilerinin arttınlacağı bildirili 35'inin aylık gelirinin 100 rublenin yor. nomik reformlan üzerinde durul(yaklaşık 230 bin TL.) alunda buması bekleniyor. Sovyet lideri iş• Tanm: Kimi gözlemciler, kon lunduğunu ve bu durumun da çok letmelere daha fazla özerklik veferansta tarım sorununun da ele sayıda vatandaşın yoksulluk içinrilmesini ve bazı işletmelerin ithaalınacağuıı tahmin ediyorlar. Ba de olduğunu gösterdiğini söyledi. lat gibi dış ilişkilerini kendilerinin zı Sovyet yetkililerinin, tanmsal AA'nın haberine göre Sovyet Biyürütmesini istiyor. üretimi arttırmak için köylülere lim Akademisi üyesi A. Levin, Ticaret Odası'nın gazetesi "Trud"da çıkan makalesinde kişi başma düşen gelire ilişkin istatistiklerin yeterli olmadığını söyledi. Levin, 1986 rakamlanna göre nüfusun yüzde 35'inin ayda 100 rubleden az geliri olduğunu kaydederek, yalruzca bu rakamlara bakarak bile, nüfusun önemli bir Iraklı yetkililer gazetecilere esirbölümünün yoksul ya da dar geMecnun Adaları'nda lerin bulunduğu yeri de gezdirdilirli olduğunun anlaşıldığını belirtesir düşen 2000 ler. Esirler, genellikle savaştan ti. Iranlının sözleri kurtulduklarına memnun olduklaLevin, aylık gelirleri 100 rublennı belirttiler. AA muhabiriyle kosavaştan bıktıklarını nin altında olan ailelerin yüzde nuşan biraz Türkçe bilen bir esir, 40'ının bir yaşına gdmemiş çocukve morallerinin çok "Ben çok savaşmadım. Zaten ora ları, yüzde 30'unun da birkaç çobozuk olduğunu da birçok yakınım hapistedir. Ben cuğu bulunduğunu, bu ailelerden kendim teslim oldum" dedi. gösteriyor. Esirlerin yüzde 15'inde anne ya da babanın olmadığını ve geri kalan yüzde çoğu kendi isteğiyle Irak'ın geri aldığı Mecnun Ada15'ini de emeklilerin oluşturduğuları, güney ve kuzey olmak üzere teslim olmuş ve nu anlattı. iki adadan oluşuyor. Adaların yasavaşmaktan Sovyet lstatistik Kornitesi geçen pay olarak üzerine yerleştirildikleri yıl yaptığı açıklamada, işçilerin orkurtulduklarına Huveyze bataklıklan ise tran sınıtalama aylık ücretinin 200 ruble nndan 3 km. mesafede ve çok zenmemnun. olduğunu büdirmiş, tzvestia Gazegin petrol yataklanna sahip. tesi de bu rakamın sosyal yardımsaf dışı kaldı. tran Resmi Haber Ajansı İRNA larla birlikte ortalama 279 rubleise Irak'ın kimyasal silah kullanDört gün önce düzenlenen "Teye çıktığını belirtmişti. mayı sürdürdüğünü, son olarak vekkel AUah" kod adlı harekâttan Ahvaz kentine düzenlenen saldırısonra bölgeye göturülen gazetecida siyanür ve sinir gazı kullandılere açıklama yapan bir savunma ğını ileri sürdü. Ajans bu saldırıbakanhğı yetkilisi, güney ve kuzey da kent yakınlarında 60 tranlının Mecnun Adalannı bütünüyle kuröldüğünü çoğu hafif olmak üzere tardıklarını, çarpışmaların kesildidört bin kadar tranlının da yarağini ve 2 bin tran askerini tutsak landığını bildirdi. aldıklanru söyledi. D ^ Haberier Servisi SSCB Komünist Partisi Merkez Komitesi, bugün çalışmalanna başlayacak 19. konferansa 10 tez sundu. Buniar arasında en ilginç oianlan, parti yetkililerinin görev süresinin 5 yılla sırurlanmasıru öngören 5 numaralı tezle sovyetlerin (işçi, köylü konseyleri) yeniden diriltilmesini amaçlayan 6 numarab tez. Konferansa sunulan tezler kısaca şöyle: 1 Perestroyka (Yeniden yapılanma) ülkede yeni bir düşünsel politik ortam yaratmıştır. Bu olguyu tam olarak değerlendirme. 2 Ülkeyi durgunluktan kurtarmak için uygulanmaya konan ekonomik ve sosyal reformlann derinlemesine incelenmesi. 3 Bilim, eğitim ve kültürün çok yönlü olarak geliştirilmesL 4 Bürokrasi ile Lcninizme aykırı davranışlardan kurtulma zorunluluğu. 5 SSCB Komünist Partisinin rolünün yeri biçimde değerlendirilmesi. Parti yetkililerinin 5 yıl için seçilmesi ve görev süresinin ilst üste iki seçim süresi ile sınırlandınlması. •• Halkın gerçek temsilcileri olan sovyetlere yeniden hayat kazandınlması. 7« Millliyetler arası ndaki anlaşmazhklann giderilmesî. 8 Devlet ve tüm parti organianmn sosyalist hukuk esasına göre davranmasınj sağlayacak önlemlerin tartışüması. 9 Toplumsal örgütler içinde demokrasinin gehşmesine ilişkin önlemlerin alınması. !•• Perestroykanın özünü yansıtacak bir dış politika izlenmesi konusu. SSCB Komünist Partisi'nin 19. Konferansı bugün çalışmalanna başlıyor DUNYADA BUGÜN ALİSİRMEN Grinelle'deki lowa Banş Ensitüsu'nOn mudurü Robert Anderaon, kuruluşiarının eytemlerini ve amaçlannı anlatryor Bay Anderson lowa Vali Yardımcılığı yapmış, lowa Eyalet Meclisi'nde sekiz yıl görev sürdürmüş bir kişi. Sovyet ve Çin heyetleriyle yaptıktan gorüşmeteri, banşın ve ulkelerin daha lyi tanınması yolundaki ginşimlerini, Grinetle Colleg. ile yaptıkları ortak akademik çalışmaları sayıp dökuyof ve aynlmadan önce de bizlere çok anlamlı bir armağan verryor. Anderson'un armağanı, bükülüp saban haline gearilmiş bir kılıç. Sevaş aracının, değiştirilip uretim aracına dönuştürulmdsi ilginç bir buluş. Daha ilginci ise, bu rozetin gerçek bir yirminci yüzyıl kıltctnın, ABD Hava Kuvvetleri'nin F84 TTıunder jet savas uçağının metalinden yapılmış olması. Rozeti alıp takarken, VVashington'da tanıdtğım unutulmaz, hevecanlı, gayretlı seçkin banş savaşımcısı ünlu gazeteci Colman McCartny'yi ve soylediklehni düşünüyorum. Yazılan yalnız VVashington Post ve bu gâzetenin New Ybrk Times ile ortaklaşa yayımladığı Avrupa baskısı Herald Tribune'de değil, ABD^ nin birçok yayın organında yayımlanan Colman McCarthy birkaç yıldır zamamnın çoğunu gazetedeki odasında değil, ülkenin çeşitli kolejlerinde, kiliselerinde geçiriyor. Amacı, barışı, şiddet karşrtlığını ögretmek. Colman McCarthy, merkezi VVashington D.C.'de 4501 Van Ness Street N.W. VVashington D.C. 20016'da olan Center c4 Teaching Peace'i kurmuş. Kendi ydnettiği bu kuruluşun önde gelen üyeleri arastnda, şu günterde İstanbul Festivali çerçevesinde ülkamizrie konser verecek olan dünyaca ünlu Amerikalı şarkıcı Joan Baez, Amerikan Çocuklan Koruma Fonu kurucusu Man'an VVright Edelman, r<*obel Banş ödülünü kazanmış olan AdoHo Pere^ Esauival, Andreas Papandreu'nun eşi Margareth Papandreu, Sargent Schrıwer, Filistin Şiddet Karsıtı Kuruluşunun üyesi Mubarek Avad gibi kişiler de bulunuyor. Colman McCarthy'ye telefon ettiğimde, hemen görüşmek ictediğini bildiriyor ve eşımle ıkimizi, kırk yıllık dostlarla goruşüyormuşçaaına icten bir sıcaklıkla karşılıvor. Türkiye'deki olayları, barışçı girişimleri, banş orgutterini yakından izledığini, banş için acı çekenleri, sıkırrtılara katlananlan öğretirken Türkiye'den örnekler de getirdigini soylüyor. Washington'dan Calrfomia'ya kadar birçok yerde, liseterde, kotejterde, üniversitelerde banş dersleri veren Colmpn McCarthy'ye soruyorum: Neden gerekti barış dersleri vermek? Çünkü banş dünyanın en önemli konusu da ondan. ve okullanmızda çocuklara banş oğretilmiyor. ve 49 yaşındaki meslektaşım, dostum, kardesim Colman McCarthy şöyle surdurüyor sözlerini: "Çocuklarımızı savaş taıihiyte yetişt'riyoruz. Sezar'ın savaşlan, Napolyon'un savaşlan, Amerikan iç Savaşı, Birinci Dünya Savaşı, İkinci Durrya Savaşı ve Üçüncü Dünya Savaşı'nın hazıriıklan. Militaristleri övuyoruz. Onlar bütün savaşlan ve savaşçıları biliyortar, ama Nazilere karşı direnişi, Gandhi'yi, Martin Urther King'i, Tolstoy'u, Dorothy Day'i, JeanettP Ranklin, Isa, St, Francis, Jane Addams'ı ya da Türkiye'deki banşçı insanlan yetennce bilmiyortar. Onlara bunlan ogretmek gerek." Yani gucün üstunlüğüne inanmıyorsun öyle mi? Vbo inanıyorum. Ama sevginin, banşın, şiddet karşıtlığının gucüne inanıyorum. Evet de bu gibi düşünceleri yaymak ve onlara sahip olmak çok tehlikeli değil mi? Olabilir evet, ta'yı çarmıha gerdiler, Martin Luther King'i öldürdüler, Gandhi'yi hapsettiler ve dünyanın bazı yerlerinde ki sen bunu çok iyi bilirsin bazı insanları banşçı düşüncelerinden dolayı bozguncu diye hapse artılar. Demek ki, bu silahsız insanlar... Yoo silahsız değil onlar, onlann öldürucü silahlardan daha guçlO bir silahlan var. Onlar, sevginin, banşın, düşüncenin gücuyle silahlılar. Neye yanyor bu silahlar? İsa'nın dini yayıldı. Amerika'da zencilerin haklan kabul editdi, Hindistan'dan ingilizler çekildi... Peki ögrencilere bunlan öğretiyorsun. Sonra onlar ev ödevlerinde neler yazıyorlar? Onlara ev ödevi vermiyorum. Ben ev odevlerine, kompozisyonlara inanmıyorum. Onlar ödev yerine, banşçı bir biçimde yarışsınlar, oynasınlar, spor yapsınlar, evsiz insanlar için çalışsınlar, okuma yazma bilmeyenlere okuma yazma öğrdtsinler. ABD'de b'j sorun p kadar önemli mi? Evet önemli, biz okuma yazma bilmeyenler sırasında 49'uncuyuz. Benim banş derslerınde anlatmak istediğim, yalnızca düşünmenin, yalnızca düşünce ileri sürmenin yeterli olmadığıdır. Aynı zamanda eyleme geçmek, bir şeyler yapmak gerekir. Düşünmek yetmez, eyleme geçmek gerekir. Evet de Ronald Reagan da banşçı olduğunu soylüyor? Herkes barıştan yana olduğunu soylüyor, Reagan da Gorbaçov da eğer onlara inanıyorsanız ne ala. Ve sonra ekliyor: Ama eğer Gandhi'ye, King'e inanıyorsanız o zaman başka. Eğer onları ınceler ve öğrenirsek işte o zaman belki de banşın sahte liderlerinin laflarına kulak asmayız. Peki ya barış için yapılan doruk görüşmeleri? Onlann yaran yok mu? Birçok doruk oluyor. Ama şiddet tırtnanmaya devam ediyor. Bugün dünyada askeri harcamalar 800 milyar doları aşıyor yılda. Bu da günde 2.2 milyar, saatte 91 milyon, dakikada 15 miryon, saniyede 25 bin dolar eder. Düşünebiliyor musun? Colman, sen bir bozguncu ya da komünist olmayasın? Eğer insanların barış içinde el birliğiyle dostça yaşamasıysa komunistlik, evet komünistim. Yani Marksist Leninist misin? Hayır ben Marksist Leninist değilim. Ben isa'nın savunduğu barısa inanıyorum. Peki Amerikan toplumu bir şiddet toplumu mu, bir banş toplumu mu? ABD tipik bir şiddet toplumu. Günlük yaşamından eğitimine kadar her şeyiyle bir şiddet toplumu. 16.000 lisenin yalnız parmakla sayılacak kadarında barış okutuluyor. Ama eğer biz o çocuklara militarizm yerine barışı okutursak daha sağlıklı bir topluma ulaşabiliriz. Şu anda Pentagon'un verdiği rakamlara göre 100.000 dolayında öğrenciden tam olarak 99.486'sı Yedek Subaylık Eğitim Programı'nt izliyor. İşte bu nedenlerle barış gibi yaşamsal bir davaya adamış kendini Colman McCarthy. Peki diyorum, sen gazetecisin. Gazeteci yansız ve her şeyden önce kendi işiyle ilgilenen kişi değil mi? Anlayişıma göre oyle gazeteci olmaz. Ûnce insan olunur, sonra gazeteci; insanlığın temeli de banştır. Colman bizi akşam VVashington'un bir kilisesindeki topiantıya çağtrıyor. Kendisini yürekli bir gazeteci olarak kutladığımızda da, Ne yürekliliği dıyor, ben bu çabalan gosterıyorum. Ama bana bir şey olmaz. Oysa senin ülkende iktidarı elestıren gazeteciler, bartşı savunan insanlar hapse giriyorlar. Gerçekte McCarthy alçakgönüllülük gösteriyor. Banşı savunmak her yerde bazı tehlıkelen göze almayı gerektiriyor. Yanından aynlmadan önce McCarthy, Bir şey daha eklemek isterim diyor, Türk gazetecilerini çok beğentyorum. Onlardan birini burada VVashington Post'ta çalışırken tanıdım. Şimdi AP'nin Ankara bürosunda olan Zeynep Alemdar. Mükemmel bir yazar, müthiş bir röportajcı ve sıcak kalpli bir insandı. Onu burada herkes çok severdi. Ayrılacağı gün ona bir veda partisi verdik. Inan, çoğu kişinin gözleri yaşla doldu. O ise gülümsüyor ve bir gün mutlaka yine gelecegini soylüyordu. Evet Amerika bir şiddet toplumu. Ama Amerika'da banşa kendini adamış birçok insan buluyorsunuz. Amerikan okullannda barış dersleri okutuluyor. Ve Colman McCarthy ya da Joan Baez gibi kişiler yalnız Amerikan halkının değil, bütün dünyadaki insanların dostu ve kardeşi olarak geceyi gündüze katıp barış savaşımı verip, kendi ülkeleri Amerika'yı da yuceltıyorlar. Bir Banş Savaşımcısı Âjgan mültecileri BELGRAD (AA) Yugoslavya'mn Vlasotince kenti ve çevresinde meydana gelen sellerde ilk belirlemelere göre 1 kişi öldu. Baskent Belgrad'ın 300 km. güneyinde bulunan kentte 1500'den fazla eyin sular altında kaldığı bildiriliyor. Kurtarma çalışmaları devam ediyor. Bu arada bölgede kara ulaşımının büyük ölçüde aksadığı ve içme suyu sıkıntısı çekildiği haber verildi. YueoslavYcfda se Irak karşısında peşpeşe alınan yenilgiler şok yarattı m Iraıı ordıısunda ıııoral çöküntü Dış Haberier Servisi Irak Ordusu'nun ülkenin güneyindeki bataklık bölgede bulunan ve Mecnun Adaları olarak bilinen iki adayı Iran'dan geri almasımn yankılan sürüyor. Iran yetkilileri ise Irak'ı yeniden kimyasal silah kullanmakla suçladılar. 1984 yılında İran'ın ele geçirdiği Mecnun Adalannı Irak birliklerinin nasıl geri almayı başardığı konusu giderek aydınlanıyor. Irak yetkilileri, yüzlerce yerli ve yabana basın üyesini cepheye götürerek, Mecnun Adalanndaki durumu yerinde görmelerini sağladılar. Bölgeye giden AA ve AP muhabirlerinin bildirdiğine göre Iraklı yetkililer harekât öncesinde adaJara paraşütçü birlikleri indirdiler. Seçkin Muhafız Alayı ve 3. Ordu birliklerinden oluşan Irak kuvvetleri daha sonra şafak sökerken saldırıya geçtiler. Adının açıklanmasını istemeyen bir Iraklı askeri yetküiye gere özel eğiürn görmüş Irak Komando Tugayı, tran mevzileri "EKİN (AA) Pakistan Dışişleri Bakanı Sahipzade Yakup Han, ülkesindeki Afgan mültecilerin, ancak A/gan halkının çoğunluğu tarafından kabul edilebilecek geniş tabanh bir hükümet kurulmasından sonra ülkelerine dönebileceklerini söyledi. Yeni Çin Haber Ajansı 'nın habehne göre, resmi bir ziyaret için Çin 'de bulunan Yakup Han, önceki gece onuruna verilen yemekte yaptığı konuşmada, Afgan mültecilehnin ülkelerine dönebilmelerinin, Afganistan'da koşulların düzelmesine, bunun da kabul edebilecekleri bir hükümetin kurulmasma bağlı olduğunu söyledi. Yakup Han, Pakistan'm, Afganistan sorununun çözümü için BM gözetiminde, Afganistan 'la imzaladığı anlaşmaya uyduğunu ve BM görevlileriyle sürekli işbirliği içinde olduğunu bildirdi. Başanlardan sevinçli. nin gerisine paraşütle inerek lranlıların ikmal ve çekilme yollannı kesti. Aynı anda en az dört Irak tugayı daha kuzey Mecnun Adasını kuşattı. Moral bozukluğu icindeki tranlüann bir böhimü kaçarken bir bölümü de teslim oldu. Iraklı askeri sözcünün bildirdiğine göre dokuz saat süren çarpışmalar sırasında 122 tran taburu Konferansa sunutan 10 tez Papandreu'nun evlilik krizf STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun özel yaşamı, Yunan kamuoyunu yeniden meşgul etmeye başladı. Başbakanın, eşi Margaret Papandreu'dan bazı "siyasi ayrılıklar"m da dahil olduğu anlaşmazhklaı nedeniyle ayrılabileceği haberleri Yunan basınında dün de önemli yer tuttu. Andreas Papandreu'nun 36 yılhk eşi ve Amerikan asıllı Yunan vatandaşı olan Margaret Papandreu basında çıkan haberleri "defalarca yalaoladığı" haberier olaıak nitelerken, hükümet yetkilileri yorum yapmaktan kaçımyorlar. AT Zirvesi için Hannover'de bulunan Papandreu'ya eşlik eden Devlet Bakanhğı Sözcüsü Dimitris Marndas. "Başbakanın özel yaşamıyla ilgili konulan .vonımlamayacağım" diye konuşurken, tekzip etmekten de kaçınması dikkat çekti. Yunan gazeteleri de önceki gün olduğu gibi dün de olaya geniş yer verdiler. Boşanma iddialarını içeren haberin iktidar yanlısı gazetelerde de yeralması ilgi çekti. Papandreu yanlısı Ta Nea Gazetesi "AndreasMargaret ilişkilerinde kesin son" derken, Elefterotipiya Gazetesi de "Boşanma tezgahta. Siyasi göıüş aynlıklarını biraraya getirmek imkânsızlaştı" başlığını kullandı. Avriyani Gazetesi ise "Papandreu'lar boşanıyor mu?" başlığıyla yayımlandı. Bayan Papandreu'nun, eşiyle çelişkiye düşmesine en büyük neden olarak PASOK'un ve Başbakanın dış politika çizgisine aykırı davranışlarda bulunması gösteriliyor. Hatırlanacağı gibi, bundan bir yıl önce de Başbakan Andreas Papandreu'nun Olympic Havayollan hosteslerinden Dimitra Liani ile "özel iUşkilere" girdiği öğrenilmiş ve bu olaym ardından Papandreu ailesi "sanlması güç" yaralar almıştı. Anüan olaydan sonra Bayan Papandreu'nun eşinden ayrı yaşadığı görülraüştü. Yunan basını, başbakanın boşanacağı haberi ile çalkalanıyor 6 Ege Bakanı istifa etti ö t e yandan Yunanistan'da 1985'te kurulmuş olan Ege Bakanhğı'na bağh "Ege'yi Kalkındırma Şirketi" ile ilgili olarak patlayan skandaldan sonra, Ege Bakanı Peiros Valvis istifa etmek zorunda kaldı. Ancak, AT zirvesi için Hannover'de bulunan Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu, Ege Bakanı Petros Valvis'in "vtedani nedenlerle" verdiği istifasım kabul etmediğinı açıkladı. Söz konusu yasa tasarısı, bugün Yunan parlamentosunun gündemine getirilecek ve oylamaya sunulacak. Manigat, Avrupa turunda MlAMt (AA) Haiti eski Devlet Başkanı Leslie Manigat, kendisini görevden alan askeri yönetime karşı taraftar toplamak amaayla dün Avrupa turuna çıktı. Haitililer arasında, "askerlerin kuklası" olarak bilinen Manigat, Hıristiyan demokrat liderlerle görüşmek üzere ilk önce Roma'ya gidiyor. Daha sonra diğer A vrupa başkentlerine geçecek olan Manigat, Haiti'nin yeni askeri hükütnetine karşı kendisine taraftarlar arıyor. Manigat, geçen hafta pazar giinü general Henri Namphy önderliğinde gerçekleştirilen darbeyle görevinden alınarak Dominik Cumhuriyeti'ne sürgüne gitmişti. KONUK YAZAR Abu Musa'nın İhaneti MICHEL NAUFAL BEYRUT Lubnan'da Yaser Arafat yandaşları ile El Fetih'in Suriye yanlısı albay Abu Musa liderliğindeki Arafat'a muhalif fraksiyonu arasında yeniden patlak veren kamplar sa\aşı, ashnda Güney Lubnan'da ülkenin en önemli Filistinli topluluğunu barındıran bir "Sayda savaşı"na girizgâh olabilir. Beyrut'un çevresindeki Müslüman kuşaktan Sayda'ya uzanan bölgede Arafat'ın yandaşları karargâh kurmak istedikleri için mücadelenin sonucu çok buyük önem taşıyor. Çünkü Filistinlilerin burada uğrayacakları bir yenilgi Lubnandaki silahlı mevcudiyetlerinin de sonu olabilir ve Filistinlilerin İsrail işgali altındaki topraklarda başlattıklan ayaklanmanın yedinci ayına girdiği biı sırada FKÖ'nün konumunu ciddi bir biçimde zayıf düşürebilir. Şu da var ki Beyrut'taki Filistin mülteci kampiarına yönelik şiddet dalgası gorülmemiş sonuçlara da yol açabilir: 1940'lann sonundan beri oluşmuş bulunan FUistinli yerleşim noktalan ilk kez boşalmış olur. Gerçekten de Filistinliler arası yeni savaşın yol açtığı yıkım ve goç, ashnda 1982'de İsrail işgalinin ya da Şii EMEL orgütu saldırısının ardından gelen ilk "kamplar savaşı"nın yol açtıklan zararın çok çok otesine geçmiş durumda. Örnek olarak Beyrut Havaalanı'nın yakınlanndaki Burç El Barajını kampı gösterilebilir. Gözlemcilerin ifadesıne göre, bu kamp bugun kendi kendisinin golgesi durumuna duşmüş. Şatila kampı deseniz o da artık kimselerin yaşamadığı bir enkaz halinde. Filistinliler arası (gerçekte Suriye ile FKÖ arasında nisan ayında Şam'daki banşmaya rağmen sürup giden) rekabetin etkileri er veya geç işgal altındaki topraklardaki ayaklanmada halk kitleleri üzerinde. bölgesel ve uluslararası düzeylerde de siyasal odaklar üzerinde kendini duyuracaktır. Bundan boyle artık oturulmaz hale geldikleri için, söz konusu iki kampın bir sure sonra haritadan silinmelerinden ve orada yaşayanların da sonu bilinmeyen yeni yollara adım atmalarından korkulur. Filistinliler arası bu savaşın saçma yanını gostermek üzere, Beyrut'taki bilgili kaynakların anlattıkları bazı tipik olayları aktarmak anlamlı olacaktır. Anlatılanlara göre, işgal altındaki topraklardan sınır dışı edilerek kendilerini Lubnan'da bulan Filistinliler söz konusu çatışmanın boyutlan karşısında dehşet içinde kalmışlar. Bazıları hıçkıra hıçkıra ağlarken, bazıları da "duşman kardeşler" arasına girerek lanı Japon usulu harakiri yapmayı denemişler. İsrail'in işgali alttndaki "topraklarını" terk edip de buraya bu sahnelere tanık olmaya geldiklerine üzülenler de cabası. Bu ortamda Filistinli "nötr" çevreler çabalarını arttırarak bu kardeş savaşının yarattığı kötü izleninün bari işgal altındaki topraklarda yurütülen ayaklanmaya zarar vermesini önlemeye çalışıyorlar. Çunkü yeni kamplar savaşı ile ayaklanma arasında doğrudan bağ kurmak, şu aşamanın en önemli sorusu üzerinde beliren gorüş aynlıklarını busbütün derinleştirebilir ve karşılıkh kuşku havasım daha da ağırlaştırabilir. Oysa gunün sorusu şu: Ayaklanrnanın kazanımlannı bir banş surecine uzanan görüşmelerde nasıl kullanmalı? Fransa'da tren kazası: 15 ölü PARİS (AA) Paris'in Lyon yeraltı garında dun akşam iki banliyö treni çarpıştı. İlk belirlemelere göre, kazada en az 15 kişi öldü, 40 dolaymda kişi de yaralandı. Güvenlik yetkilileri, trenlerden birinin vagonu içinde 20 yolcunun muhsur kaldığını ve kurtarma çahşmalarının sürdüruldüğünü bildirdiler. Kazamn, gara hızla giren trenlerden birinin, hareket etmekte olan diğer trene çarpması sonucu meydana geldiği belirtildi. Günu'n en kalabalık saatlerinden birinde meydana gelen kaza sırasında her iki trenin de dolu otduğu kaydedildi. Gorgü tanıklan, hızla gelen trenin iokomotifinin, diğer trene şiddetle çarptığını ve trenin bir vagonunu içine çökerttiğıni bitdiriyorlar ve ilk cesetlerin de çöken bu vagonun içinden çıkarıldığını kaydediyorlar. AbuMusa yanlıları Şatila'yı ele geçirdî BEYRUT (AA) Suriye yanhsı Abu Musa gerillalarının yoğun çatışmalardan sonra dun Beyruttaki Şatila mülteci kampında İcontrolü ele geçirdikleri bildirildi. Abu Musa yanlısı gerillalar, yaklaşık 60 Arafat taraftarımn tutsak alındığını, bölgede çok küçük bir alanda sıkışıp kalan sadece 8 Arafat yanlısının dirennıekte olduğunu açıkladı. Yerd gazeteler, son catışmada 15 kişinın ölduğünü, 27 kişinin yaralandığını iddia ettiler. Nisan ayından bu yana Lübnan'daki mülteci kamplarında süregelen çatışmalarda olenlerin sayısı 90'a yükseldi. Suriye, üç yılı aşkın süredir Şatila • e Burc el Barajne bölgesinde Fiv listinli gerillalarla Şii Müslümanlar arasında devarn eden çarpışmaları durdurmak amacıyla geçen yıl bolgenin çevresine asker yerleştirmişti. UBNAN Feniş İle Y ükseliyor, Türkiye'nin Seçkin Vapıları. KOCATEPE CAMİİ FENİŞ İLE YÜKSELDİ. Uzmanlığı, teknolojisi ve seçkin Yetkili Dograma Bayileri ile Feniş, her zaman doğnı bir seçimdir. FENİŞ "Doğru Seçim" Stad Han, Büyükdere Caddesı, 85. 80300 MecıdryeköyiSTANBUL Tel 174 39 00 (10 hat) Tlx 26455 Alu Tfx 172 76 95
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle